GENEL - 29 Ocak 2019 Salı 19:48

Isparta’ya Şehit Jandarma Uzman Çavuş Yunus Emre Millet Bahçesi

A
A
A
Isparta’ya Şehit Jandarma Uzman Çavuş Yunus Emre Millet Bahçesi

Isparta’da şehrin en yüksek noktası konumundaki teras olarak tanımlanan 100 dönümlük alanda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm şehirlerde yapılmasını arzu ettiği Millet Bahçesi projesi Milliyetçi Hareket Partili (MHP) Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın tarafından hayata geçiriliyor.

Isparta’da şehrin en yüksek noktası konumundaki teras olarak tanımlanan 100 dönümlük alanda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm şehirlerde yapılmasını arzu ettiği Millet Bahçesi projesi Milliyetçi Hareket Partili (MHP) Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın tarafından hayata geçiriliyor.


Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sonrasında İzmir’deki şehir terasında bulunan Belkıs Kahvesi’nden adını alan bir kafenin de bulunacağı bölgede, spor ve oyun alanları, Gülistan Bahçeleri ve park alanı yer alacak. Kısa sürede yapımı tamamlanması hedeflenen projeye ise, Şehit Jandarma Uzman Çavuş Yunus Emre Millet Bahçesi adı verilecek. Projenin inşa çalışmalarına başlandığını söyleyen Başkan Günaydın, alanda muhtarlar ve çok sayıda vatandaşın katılımıyla proje tanıtım toplantısı gerçekleştirdi.



Günaydın: “Burası Isparta’nın en değerli ve en kıymetli yeri olacak”


Şehit Jandarma Uzman Çavuş Yunus Emre Millet Bahçesi yapımı için çalışmalara başlandığını belirten Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, “Burası dağın tepesi, Hiç kimse buraya korkusundan bile gelemiyor. Öyle olunca burası en kötü yer zannediliyor. Binbirevler Mahallesi sakinleri, en kötü yerde oturuyor gibi zannediyorlar. Arkası ne olduğu belirsiz bir yer gibi ama burası Isparta’nın en değerli ve en kıymetli yeri olacak. Buranın genişliği 60 bin metrekare. Ama burası 60 dönümle kalmayacak 100 dönüm olacak. Burası da Binbirevler’in Gökçay’ı olacak” dedi.



“Isparta’yı, Türkiye’de ve dünyada tanınır bir şehir yapmak istiyorum”


Isparta Belediyesi’nin yaklaşık 6 yıl önce sedir ve ceviz fidanlarıyla ağaçlandırdığı bölgede 15 yıllık belediye başkanlığı görevinde olduğu gibi ömrünün geri kalanını da Isparta için harcamak istediğini ifade eden Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, “Kısmet olursa ömrümüzün geri kalanında da Isparta’yı, Türkiye’de ve dünyada tanınır bir şehir yapmak istiyorum. Nüfusumuz 230 bin olarak küçük olabilir ama buna rağmen burayı alyans gibi yapacağız. Burayı gerçek inci gibi yapacağız. Şehrin ana ihtiyaçlarını tamamladık, artık bu önümüzdeki dönemde de bunlara geçiyoruz. Isparta’nın tamamının izlenebileceği tepe bir noktada bulunan alana yaklaşık 6 yıl önce ağaçlandırma çalışması yapmıştık. Buraya artık Millet Bahçesi inşa ediyoruz. Buranın projesi yalnızca buraya has olarak çizilen bir proje. Bir yerden görme veya taşıma projeler değil bunlar, yalnızca burası için çizildi. Oluşturulan bu ormanımızın üzerine projemizi koyuyoruz” diye konuştu.



“Cumhurbaşkanımızın şehirlere yapılmasını söylediği Millet Bahçesi de burası olacak”


Yapımı kısa süre sonra tamamlanması hedeflenen Şehit Jandarma Uzman Çavuş Yunus Emre Millet Bahçesi’nin detaylarını paylaşan Belediye Başkanı Günaydın, “Bu parkın birkaç tane ismi var. Atatürk İstiklal Harbi’ni kazandıktan sonra düşmanı denize döktüğünde İzmir’de böyle bir tepede oluşturulan çay bahçesinde Belkıs Kahvesi’ne giderek orada kahvesini içerek yorgunluğunu atmıştır. Ben de ismini buradan hareketle içerisindeki kafeteryaya Belkıs Kahvesi isminin yapılmasını düşündüm. Buraya böyle bir kafeterya yaptıktan sonra duvarlarında, binlerce Atatürk resmi bulunacak. Burada yiyecek - içecek şeyler de bulunacak, spor alanları olacak ve Gülistan Bahçeleri oluşturulacak. Altyapımızın hepsini hazırladık, şimdi son noktaya geldik ve kısa zamanda da bitmesi lazım. Burada bayanlar için spor alanları, yürüyüş alanları var. Herkes buraya gelecek ve yürüyüş yapacak. Buranın bir diğer ismi Şehir Terası olacak. Buranın her yerinden, otururken, koşarken, oynarken, spor yaparken, çayınızı ve kahvenizi içerken de şehri göreceksiniz. Buranın asıl proje ismi de, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın şehirlere yapılmasını söylediği Millet Bahçesi de burası olacak. Bunlar, zaten bizim çok yaptığımız şeyler. Cumhurbaşkanımızın istediği birçok projeyi de daha önce hayata geçirmiştik. Buranın asıl ismi de Şehit Jandarma Uzman Çavuş Yunus Emre Millet Bahçesi olacak. Şehidimizin ismini daha önce bir caddemize vermiştik ama şehrin en tepesinde de mahallesi olan yerde onun ismi geçsin istedik. Onun bayrağını, şehidimizin bayrağını, Türk Bayrağımızı burada dalgalandıralım. Burada Türkiye Cumhuriyeti’nin özlük ve kimliğini yaşatacağız. Kışın göbeğindeyiz ama işte bakın açılış yapıyoruz. Bütün enerjimizi de hizmetlerimiz için harcıyoruz” şeklinde konuştu.



“Millet Bahçesi turizme de açılacak”


Binbirevler Mahallesi’ndeki şehrin en yüksek noktasına denk gelen alanda oluşturulacak olan Millet Bahçesi’nin başta mahalle ve Isparta olmak üzere, tüm Türkiye’ye hayırlı olması dileklerinde bulunan Günaydın, yapılacak olan parkın turizm ziyaretlerine de açılabileceğini iletti.


Yapılacak proje çalışmasının başarı ile sonuçlanması halinde Binbirevler Mahallesi’nin de daha itibarlı bir yer haline geleceğine işaret eden Günaydın, “Burası zaten itibarlı ama daha itibarlı bir yer haline gelecek. Bu çalışmalar ve konuşmalar, sosyolojik ve psikolojik çalışmalar. Isparta’mıza hayırlı ve uğurlu olsun” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da "Mide Kanseri Farkındalık Semineri" düzenlendi Van İl Sağlık Müdürlüğü tarafından mide kanserine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen "Mide Kanseri Farkındalık Semineri" gerçekleştirildi. İpekyolu İlçe Kütüphanesi’nde düzenlenen seminerde, mide kanserinin risk faktörleri, erken tanının önemi ve korunma yolları ele alındı. Program kapsamında halka yönelik bilgilendirici sunumlar yapıldı. Programda endoskopi taramaları hakkında bilgilendirme yapılırken, seminere katılan muhtarlar ve vatandaşlar da merak ettikleri konular hakkında uzman hekimlerden bilgi alma imkânı buldu. Seminerde konuşan Van İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, halkla bire bir temas halinde olan muhtarların toplumun doğru şekilde bilgilendirilmesinde çok önemli bir role sahip olduğunu belirtti. İl Müdürü Op. Dr. Tosun, "Bu nedenle öncelikle muhtarlarımızı bilgilendirerek, onların halkla temasını artırmayı; vatandaşlarımızın bu kanser türüne yakalanmadan önce neler yapması gerektiğini ve hastalığa yakalanmış bireylerin nasıl takip edilmesi gerektiğini anlatmayı amaçlıyoruz. Bugün bu konuları, kıymetli hocalarımız bizlere aktaracak. Sizlerle birlikte bizler de bu eğitimden faydalanacağız. Van özelinde halk sağlığını doğrudan etkileyen bu ve benzeri önemli konularda, paydaşlarımızla birlikte eğitim ve bilgilendirme çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. "Sıcak çay masum çıktı" Bölgeye özgü mide kanseri risk faktörlerinden bahseden Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrah Prof. Dr. Sabahattin Çelik ise "Mide kanseri için araştırdığımız birkaç faktör vardı. Bunlardan ilki otlu peynir, tuzlu balık, sıcak çay ve tandır maruziyetiydi. Bu çalışmada sıcak çay masum çıktı; bu faktörle ilgili herhangi bir olumsuzluk tespit edilmedi. Ancak otlu peynirin günlük 150 gramdan fazla tüketilmesinin kanser riskini iki kat artırdığı belirlendi. Bu çalışma, birçok dergide yayımlandı" diye konuştu. Genel Cerrah Dr. Ezgi Sönmez’in sunumuyla devam eden seminer, Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Kızıltan, Dr. M. Salim Demirci ve Radyasyon Onkolojisi Uzman Dr. İlyas Anıl Kılınç’ın yöneltilen soruları yanıtlamasıyla sona erdi. Seminere İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, akademisyenler, uzman hekimler, sağlık personeli ve muhtarlar katıldı.
Muğla Menteşe’de çocuklar İngilizceyi eğlenerek öğreniyor Muğla Menteşe’de faaliyet gösteren Uluslararası Gençlik Merkezi, çocukların dil gelişimine ve akademik başarılarına katkı sağlamak amacıyla düzenlediği İngilizce Konuşma Kulübü ve Akademik Destek programını başarıyla tamamladı. Menteşe Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü bünyesindeki Uluslararası Gençlik Merkezi, çocuklara yönelik örnek bir eğitim çalışmasına imza attı. Program iki temel sütun üzerine inşa edildi: Pratik iletişim becerileri ve okul müfredatına uyumlu akademik destek. Konuşma kulübü etkinliklerinde çocuklar; oyunlar, grup çalışmaları ve günlük hayat senaryolarıyla İngilizceyi teoriden pratiğe döktü. Bu etkinliklerle öğrencilerin Kelime dağarcıklarının zenginleştirilmesi, Doğru telaffuz alışkanlığı kazanmaları, Yabancı dilde özgüvenli iletişim kurmaları sağlandı. Programın diğer ayağında ise öğrencilerin okul derslerindeki performanslarını artırmaya yönelik çalışmalar yürütüldü. Dil bilgisi, okuma-anlama ve kelime pekiştirme seanslarıyla öğrencilerin okuldaki sınav başarılarına doğrudan katkı sunuldu. Bireysel ihtiyaçlara göre yapılan yönlendirmeler sayesinde çocuklar, zorlandıkları konuları uzmanlar eşliğinde aşma fırsatı buldu. Gençlik Merkezi yetkilileri, erken yaşta yabancı dil öğreniminin kişisel gelişimdeki kritik rolüne dikkat çekerek şunları kaydetti: "Çocuklarımızın yabancı dile karşı olumlu bir tutum geliştirmesi en büyük önceliğimiz. Eğlenceli ve etkileşimli yöntemlerle hem derslerine destek oluyor hem de dünya ile iletişim kurabilecekleri bir kapı aralıyoruz. Bu tür gelişim odaklı projelerimiz önümüzdeki dönemde de artarak devam edecek "ifadesi kullanıldı.
Samsun 800 milyonluk umut, depresyon riski taşıyor Yılbaşı ikramiyesi beklentisiyle kurulan hayallerin psikolojik zararlarına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, "İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. Umut satın almak, küçük gibi görünse de çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir" dedi. Yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin 800 milyon TL olarak belirlenmesini ve bunun insanların psikolojisine etkisini değerlendiren Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, ikramiyenin çıkmaması durumunda bazı kişilerin ruh halinde ümitsizlik ve yoğun hayal kırıklığı yaşanabileceğini söyledi. "Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor" Dr. Taşdemir, "Piyango bileti satın almak, altında ekonomik, psikolojik, sosyal ve kültürel nedenleri olan bir davranış biçimidir. İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. İnsanlar istatistiksel olarak o paranın kendilerine çıkma ihtimalinin farkındadırlar. Umut satın almak küçük görünse bile çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. İnsanlar bu umudu ucuza satın aldıkları için bir hayal kuruyorlar. Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor. ’Bu bilet bana çıkarsa borçlarımı öderim, yeni bir iş kurabilirim, çevremdeki insanların hayatını değiştirebilirim’ gibi hayal kurmak insanları mutlu edebiliyor. İnsanlar, ’almayacağım bilete ikramiye çıkarsa’ diye kaçırma korkusuyla da yöneliyorlar. Bundan dolayı birçok insan hayal kırıklığına uğruyor" diye konuştu. "Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir" İkramiyenin çıkmamasının herkeste aynı etkiyi oluşturmadığını belirten Taşdemir, "Aslında birçok insanda o ikramiyenin çıkmaması derin bir hayal kırıklığı oluşturmuyor. O biletin üstüne kurduğu hayaller boşa gittiğinde ilk başta derin bir iç çekiş ve hayal kırıklığı yaşayabilir. Birçok insan bunu mantıkla onarır. ’Zaten bana çıkma ihtimali çok düşüktü, hayırlısı böyleymiş’ diye düşünebilir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir. Bardak dolmuştur ve taşmak için son bir damlayı bekliyordur. Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir. Bu, insanların çok azında görülen bir durumdur" şeklinde konuştu. "Umut ile bağımlılık arasındaki çizgi çok ince" Yoksulluk süresi uzadıkça insanların risk algısının değişebildiğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Taşdemir, "Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça, maalesef başka bir çıkış yolu ümidi insanların zihninde kalmıyor. Birikim veya çalışma ile bu gidişatı değiştiremeyeceklerini düşünüyorlar. Kısa bir yoldan çıkış arayışına giriyorlar. Bu durum, insanların bu umuda sıkı sarılmasına sebep olabiliyor. Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça onların risk algıları da değişebiliyor. ’Battı balık yan gider’ misali ’son parayı da buna harcayayım’ diye düşünebilirler. İkramiye çıkmayınca diğer bilet tarihini bekleyerek, ’bu sefer olmadı ama bir dahaki sefere olabilir’ diyerek boş bir ümide tekrar kapılabilirler. Umutla bağımlılık arasındaki kısa çizgi budur" ifadelerini kullandı.