ASAYİŞ - 28 Aralık 2021 Salı 16:10

Şevval Şahin’in sevgilisi tarafından denize atılan iş adamı Kerem Kamışlı ifade verdi

A
A
A
Şevval Şahin’in sevgilisi tarafından denize atılan iş adamı Kerem Kamışlı ifade verdi

Ünlü model Şevval Şahin ile yemek yediği sırada Yiğit Marcus Aral tarafından denize atılan iş adamı Kerem Kamışlı’nın ifadeleri ortaya çıktı.

Ünlü model Şevval Şahin ile yemek yediği sırada Yiğit Marcus Aral tarafından denize atılan iş adamı Kerem Kamışlı’nın ifadeleri ortaya çıktı. Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne talimatla ifade veren Kamışlı, “Bana, ‘görüşmeyeceksin bu kızla, seni bitiririm’ dedi. Garsonu çağırdığımda ayağa kalktı. Küfür ederek sandalyeyle birlikte beni denize attı. Garsonlar masa örtülerini bana uzatmasalardı boğulurdum. Olay nedeniyle manevi zararım büyüktür” diyerek sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi.



Üsküdar’da 24 Haziran 2021 tarihinde ünlü model Şevval Şahin ile yemek yiyen iş adamı Kerem Kamışlı’yı denize attığı gerekçesiyle “olası kast ile adam öldürmeye teşebbüs”, “tehdit”, “özel hayata ilişkin görüntüleri ve sesleri ifşa etmek” ve “hakaret” suçlarından 34 yıla kadar hapsi istenen Yiğit Marcus Aral’ın yargılandığı dava sürerken, müşteki Kerem Kamışlı’nın ifadeleri ortaya çıktı.



“Küfür ederek sandalyeyle birlikte beni denize attı”


Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde talimatla ifadesi alınan müşteki Kamışlı, Şevval Şahin ile birlikte denize sıfır bir mekanda yemek yediklerini anlatarak, “Aradan yaklaşık 1 buçuk saat geçti. Sanık yanımıza geldi. Benim o sırada arkam dönüktü. Arkamdan gelerek bir anda yanıma oturdu. Ben bu şahsı tanımıyordum ancak Şevval’in suratından bir gariplik olduğunu anladım. Bu şahıs bana dönerek, ‘sizin görüştüğünüzü duyuyordum, bir de gözlerimle göreyim diye buraya geldim. Şevval benim eski kız arkadaşım’ dedi. Şevval hanım da kendisine ‘ne yapıyorsun’ burada diye çıkışmada bulundu. Ben de sanığa, ‘burada bitmiş bir şey var. Beni neden bulunduğum ortama gelerek dahil ediyorsunuz. Bu muhabbeti aranızda çözün’ dedim. Sanık da ‘burada bitmemiş bir ilişki var, sen bu ilişkinin arasına girdin’ gibi şeyler söyleyerek konuşmaya devam etti. Masadan kalkmasını rica ettim. Garsonu çağırdım. Bunun üzerine bana hitaben, ‘görüşmeyeceksin bu kızla, seni bitiririm’ dedi. Ben tekrar garsonu çağırdığımda ayağı kalktı, ‘öyle mi’ diyerek küfür edip sandalyeyle birlikte beni denize attı” ifadelerini kullandı.



“Masa örtülerini bana uzatmasalardı boğulurdum”


Denize düştükten sonra üzerine sandalye geldiğini anlatan Kamışlı, “Deniz derin ve akıntılıydı. Yüzme biliyorum, ancak derin ve akıntılı bir yerde çırpındım. Garsonlar da masa örtülerini birbirine bağlayarak tutunmam için bana attılar. 4-5 kişi çekerek beni dışarı aldı. Eğer o masa örtülerini bana uzatmamış olsalardı muhtemelen boğulurdum. Beni çıkarttıklarında şok içindeydim. O sırada sanık telefonuyla beni çekiyordu ve dalga geçerek, ‘ne oldu, denize mi düştün’ gibi söylemlerde bulunarak oradan kaçtı. Sonrasında görüntüleri basına vermiş. Olay nedeniyle manevi zararım büyüktür” diyerek sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.