YEREL HABERLER - 30 Eylül 2013 Pazartesi 09:20

MALTEPE GÜLSUYU’NDA OLAYLAR: 2’Sİ AĞIR 5 YARALI İSTANBUL’UN MALTEPE İLÇESİNDE İKİ GÜNDÜR DHKP-C ÜYELERİ İLE UYUŞTURUCU ÇETELERİ ARASINDA YAŞANAN SİLAHLI KAVGADA 1’İ KADIN 5 KİŞİNİN YARALANDIĞI, YARALILARDAN 2’SİNİN DURUMUNUN AĞIR OLDUĞU BİLDİRİLDİ

A
A
A
MALTEPE GÜLSUYU’NDA OLAYLAR: 2’Sİ AĞIR 5 YARALI
İSTANBUL’UN MALTEPE İLÇESİNDE İKİ GÜNDÜR DHKP-C ÜYELERİ İLE UYUŞTURUCU ÇETELERİ ARASINDA YAŞANAN SİLAHLI KAVGADA 1’İ KADIN 5 KİŞİNİN YARALANDIĞI, YARALILARDAN 2’SİNİN DURUMUNUN AĞIR OLDUĞU BİLDİRİLDİ

Maltepe Gülsuyu Mahallesi’nde daha önce 9 kişinin yaralandığı olayın devamında, uyuşturucu çeteleri ile DHKP-C üyeleri arasında çıkan silahlı çatışmada 1’i kadın 5 kişinin yaralandığı bildirildi. Çıkan olaylardaki yaralıların çevre hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındığı kaydedilirken, örgüt üyelerinin, ellerindeki uzun namlulu silahlarla nöbet tutarak barikat kurduklar gözlendi.
Çete üyeleri ile DHKP-C mensupları arasında Gülsuyu’nda gece boyunca devam eden olaylarda örgüt üyesi Hasan Ferit Gedik (21), Gökhan Aktaş (25), Abdullah Kıyak, Yalçın İleri ve Semiha Ateş adlı kişilerin silahla vurularak yaralandığı ileri sürüldü. İki gündür süren olaylarda örgüt üyeleri, çetelere karşı sabaha kadar silahlı nöbet tutarken, zaman zaman polisle de çatıştı. Bölgede silah seslerinin yükseldiği olaylarda mahallede gergin bekleyiş sürerken, bu gece başından silahla vurulduğu kaydedilen Halk Cephesi üyesi Hasan Ferit Gedik ile Gökhan Aktaş‘ın Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldığı, daha sonra ağır yaralıların ambulansla başka hastanelere sevk edildikleri kaydedildi. Fatih Sultan Mehmet Hastanesi’ne kaldırılan Abdullah Kıyak ile Hasan Ferit Gedik ve Gökhan Aktaş’ın hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenilirken, çıkan olaylarda bacağına kurşun isabet eden ve Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki tedavisi süren Semih Ateş ile Yalçın İleri’nin ise hayati tehlikelerinin bulunmadığı kaydedildi.
ELLERİ SİLAHLI VE YÜZLERİ MASKELİ KİŞİLER MAHALLEDE BARİKAT KURDU
Sabaha kadar süren olaylarda Gülsuyu Mahallesi, Anıt Meydanı ve Mesut Caddesi üzerinde ellerinde hafif ve uzun namlulu silahlarla sokağa inen yüzleri maskeli DHKP-C üyeleri, “Çetelere izin vermeyeceğiz, hesap soracağız” yazılı pankart açıp sloganlar attı. Maskeli bazı örgüt üyeleri, ”Bu saldırılar karşısında mahallemizi terk edip gideceğimizi düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Biz devrimciyiz. Şimdi mahallemizi ele geçirmek isteyenlere karşı direniyoruz” dedi.
Öte yandan hastanede yaralı yakınları ile görevliler arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı. Yaralıların başka hastanelere sevk edildiği sırada yaşanan gerginlik, güvenlik görevlilerinin araya girmesi ile sona erdi.
Başından vurulan Gökhan Aktaş’ın kız kardeşi Fatma Aktaş, ağabeyinin kısa süre önce cezaevinde nişanlandığını hatırlatarak gözyaşı döktü. Aktaş, “Evini tuttu eşyaların dizdi. Şimdi hastanede yaşam savaşı veriyor” dedi.
CHP MİLLETVEKİLİ KADİR GÖKMEN ÖĞÜT HASTANEYİ ZİYARET ETTİ
Öte yandan olayları haber alan CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt, hastaneye gelerek tedavi gören yaralıların durumu hakkında yetkililerden bilgi aldı. CHP’li Öğüt, “Dünkü Gülensu’daki çatışmaların devam var. Az önce bir kızımız getirildi. Dizinden vurulmuş. Ondan önce getirilen 2 kişi başından vurulmuş durumları ağır. Muhtemelen özel hastane bulundu ambulanslarla oraya nakledilecek. Bir hastamız daha var o da karnından kurşunlanmış o da ameliyatta. Hayati tehlikesi yok. Burada 4 yaralı var. Şu anda ölümden bahsediliyor. Şu an ölen yok. Kimin ateş ettiği hakkında henüz bilgim yok ben sağlık durumları için doktorlarla görüştüm” dedi
Diğer yandan olayların ardından Halk Cephesi üyeleri de hastaneye gelerek basın açıklamasında bulundu. Grup adına açıklamayı Demet Şahin yaptı. Demet Şahin Çete saldırıları aylardır sürüyor. Bu saldırılar devrimci demokrat kurumları basmaya, devrimci demokratik insanları yaralamaya önlerini kesmeye kadar gitmiştir. Bu çeteler bu kadar pervasız saldırılara nasıl girişiyorlar. Şu anda arkadaşlarımız Hasan Ferit Gedik ve Gökhan Aktaş ağır yaralıdır. Yoğun bakım ünitesinde yer bulunamadığı için saatlerdir burada tutuluyorlar” şeklinde konuştu. Açıklamanın ardından dağılan grup, hastanedeki bekleyişlerini sürdürdü.
Bölgedeki gerginlik sabaha kadar sürdü.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.