SPOR - 03 Ocak 2024 Çarşamba 15:29

Ahmet Nur Çebi’den hakkındaki iddialara cevap

A
A
A
Ahmet Nur Çebi’den hakkındaki iddialara cevap

Beşiktaş Kulübü eski Başkanı Ahmet Nur Çebi, Tüpraş ile yapılan stat isim sponsorluğunun gelirleriyle alakalı hakkındaki iddialara cevap verdi. Çebi, söz konusu gelirlerin 3’te 2’sinin banka kredisine, 3’te 1’inin ise kulüp kasasına bırakıldığını belirtti.

Beşiktaş Kulübü eski Başkanı Ahmet Nur Çebi’nin, 16 Aralık 2023 tarihinde gerçekleştirilen divan kurulu toplantısında mevcut başkan Hasan Arat’ın söylediklerine cevap verdiği yazılı açıklama şöyle:

"Ailevi bir rahatsızlık nedeniyle hastanede olduğum bir günde yapılan Beşiktaş Jimnastik Kulübü 2023 Yılı 3. Olağan Divan Kurulu’nda dile getirilen bazı iddialara cevap vermem gereği hasıl olmuştur.

Hasan Arat Bey’in söz konusu toplantıda söylemiş olduğu, ’Stat sponsorluk anlaşması karşılığı Tüpraş’tan tahsil edilen bedeller ile eski yöneticilerin kulüpten alacaklarının ödendiğini düşünüyoruz ve araştırıyoruz’ ifadesi tamamıyla gerçek dışıdır.

Öncelikle 1 saat bile sürmeyecek bu konuyu araştırmak mümkünken günler geçmesine rağmen henüz araştırılmadığının söylenmesi art niyetli bir algı oluşturma gayretidir.

Araştırıldığında bunun söylendiği gibi olmadığını anında görmek mümkünken bunun bu şekilde ifade edilmesi ve araştırılmaması veya araştırılmış ise bu şekilde ifade edilmesi sonucu, Beşiktaş camiasının yönlendirmeye çalışılmasını üzüntü ile karşıladım.

İncelendiğinde görüleceği üzere, iyi niyetle fedakarlık yaparak kulübün ihtiyacı olduğu anlarda kulübe kasa kolaylığı sağlayan başkan ve bir önceki yöneticilere ödemeler, 2024 yılı içerisindeki kulüp alacaklarının karşılığı olarak alınan muhtelif çeklerle yapılmış olup, yeni yönetimin ödemek için ayrıca kaynak aramak zorunluluğu söz konusu değildir.

Tüpraş’ın sponsorluk bedeli karşılığı yaptığı ödemelerin büyük bir kısmıyla banka kredi borçları ödenmiş olup, bir kısmı da gelen yeni yönetimin kullanabileceği şekilde banka hesaplarında mevcut halde bırakılmıştır.

Özetle Tüpraş’ın ödemelerinden hiçbir bedel eski yönetici alacaklarına ödenmemiştir. Tüpraş ödemelerinin 2/3’ü banka kredisine, 1/3’ü de yeni yönetimin kullanabileceği şekilde kasada bırakılmıştır.

Umarız ki genel teamül olan daha önceki yöneticilerin sağladığı gibi kasa kolaylığı şu anki yöneticiler ve başkan tarafından da sağlanacaktır.

Beşiktaş’ta görev yapan başkan ve yöneticilerin görev ve sorumluluklarından doğan bu uygulamaya ihtiyaç olduğunda bu yolla destek vermeleri gerekir. Göreve geldiğim anda ihtiyaç olan 6 ay gibi geçmiş sürede ödenmemiş borçlar bu yolla ödenmiş ve giderken de geçmişe yönelik hiçbir borç bırakılmadığı gibi kasada ihtiyaçta kullanılmak üzere nakit para bırakılmıştır.

İddia edildiği üzere, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından yöneticilerimizin ve şahsımın yapmış olduğu gibi kulübün hakkını korumak amaçlı açıklamalardan dolayı verilen fahiş cezalar yöneticiler tarafından ödenmiş olup, ayrıca kulüp kasasından hiçbir şekilde böyle bir bedel ödenmemiştir. Bu durum Denetleme Kurulu tarafından incelenip rapor edilmesine ve bunu bilmesine rağmen dört yıldır kulübe uğramayan bir kişi tarafından yine art niyetli olarak gündeme getirilmiştir.

Dört yıl önce başkanlığa yüzde 68 oylarıyla geldiğim Genel Kurulun ve camianın isteği ve de beklentisi nedeniyle talimatımla son 10 yılın özel amaçlı incelemesi yaptırılmış ve çıkan rapor öncelikle hukuk büromuz tarafından analiz edilerek gereğinin yapılması için özel bir hukuk bürosuna ve aynı zamanda ilgili bakanlıklara ve SPK’ye gönderilmiştir.

Bu rapor ayrıca kulübümüzün Denetleme Kurulu ve Divan Kurulu Başkanlığı’na da gönderilmiş olup, mevcut yönetimimiz bu hususta bilgi ve gereği için kulübün hukuk bölümünden istediği anda bu raporu görmeleri mümkündür.

Bu rapor yasal çerçevede işleme tabii tutulmuş olup, saklanması ve ulaşılabilmesi, engellenmesi söz konusu olmamıştır. Umuyoruz ki yeni yönetim bu konunun hassasiyet gösterecek ve ısrarla üzerinde durarak camiayı bilgilendirecektir. Defalarca dediğim gibi her yeni yönetimin bir önceki dönemi denetlemesi kulübümüzün bir teamülü olmalıdır.

Şu anda CAS’ta hiç bir davamız yoktur, son dava eski oyuncu Victor Ruiz’in pandemi döneminde hiçbir görüşme yapmadan liglerin tatil olduğu ve durumların belirsiz olduğu sıkıntılı günlerde kontratını feshederek gitmesi ile oluşmuştur.

Kendisi dışında hiçbir oyuncumuzun yapmadığı haksız bir uygulama yapmıştır.

Kulübümüzle olan yıllık sözleşmesi 1.800.000 Euro olan bu oyuncu İspanya’da bir takımla 800.000 Euro’ya anlaşmış olup CAS, farkı 1.000.000 Euro x 2 yıllık bedelin ödenmesini hükmetmiştir.

Beşiktaş, onun yerine Wellinton transferini gerçekleştirilmiş olup, bu oyuncu sadakatle 800.000 Euro’ya oynamıştır. 1.800.000 Euro alacak olan bir oyuncunun yerine kulübümüzün 800.000 Euro bedelle bir oyuncuyla anlaşmış olması aslında mahkemenin hükmettiği cezayı kompanse etmiştir.

Ayrıca bu ödeme ile ilgili yapılacak meblağ bankada blokedir ve yeni yönetimin bu meblağ için bir finansman yükü söz konusu değildir.

Ancak belirtmek isterim ki; Beşiktaş’a hizmet etmek nefes aldığım sürece vazifemdir. Yanlış açıklamalar yapmadan önce tarafıma da konuların sorulması dahil olmak üzere talep edecekleri hizmetleri vereceğimizin bilinmesinin önemle belirtmek isterim. Beşiktaş’ın başarısını isterim, başkalarının başarısızlıkları ile beslenen olmadım ve olmayacağım...

Bu hususlarla ilgili ve bundan sonra yapılacak yalan yanlış haksız suçlamalarla ilgili olarak ilk Divan Kurulu toplantısı ile Mali Genel Kurul’da ve basına açıklama yaparak kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğim.

Bu vesile ile tüm spor kamuoyunun ve Beşiktaşlıların yeni yılını en içten dileklerimle kutlar; sağlık, sıhhat, başarılar dilerim. En büyük Beşiktaş."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.