SPOR - 30 Kasım 2024 Cumartesi 22:12

Çağdaş Atan: “Umarım bu kırılma maçının ardından bunu devam ettirebiliriz”

A
A
A
Çağdaş Atan: “Umarım bu kırılma maçının ardından bunu devam ettirebiliriz”

Başakşehir Teknik Direktörü Çağdaş Atan, Göztepe maçının ardından yaptığı açıklamada, uzun bir aradan sonra galip geldikleri için mutlu olduğunu söyleyerek, “Umarım bu kırılma maçının ardından bunu devam ettirebiliriz” dedi.


Trendyol Süper Lig’in 14. haftasında Başakşehir sahasında karşılaştığı Göztepe’yi 4-1 mağlup etti. Müsabakanın ardından Başakşehir Teknik Direktörü Çağdaş Atan, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Üst üste maçlar oynadıkları için bu maç öncesi fazla saha çalışması yapamadıklarını dile getiren Atan, “Maçı iyi analiz ettiğimiz söyleyebilirim. Bizim için kırılma maçıydı. Özellikle bu maça ihtiyacımız vardı. Puan tablosunda birebir rakibimiz olarak gözüküyorlar. Ligde 6, Avrupa’da 4 maçtır kazanamamak. Bunlar kolay değil. Umarım bunun pozitif yanlarını alıp, yere daha sağlam basıp, tempolu, güçlü oyunumuza devam ederiz. Hatay maçı final niteliğinde olacak. En iyi şekilde hazırlanıp, yukarıdaki yerimizi daha sağlamlaştırmak istiyoruz. Oyuncularıma fiziksel mücadelelerinden dolayı teşekkür ediyorum. Umarım bu kırılma maçının ardından bunu devam ettirebiliriz” ifadelerini kullandı.



“Patrick Szysz, çok istekli ve çalışkan bir futbolcu”


Patrick Szysz’in uzun bir sakatlığın ardından sahalara geri döndüğünün hatırlatılması üzerine Çağdaş Atan, “Szysz’i oynatabildiğimiz için çok mutluyum. Ben Kayseri’de çalışırken de beğendiğim bir oyuncuydu. 14 ay sonra antrenmanlara başlayabildi. Antrenmanlara başladıktan sonra ufak sakatlıklar yaşadı. Bugün açıkçası ona süre verebileceğimiz ortam oluştu. Oyuncu tarzı olarak kendisine ihtiyacımız var. Çok istekli ve çalışkan bir futbolcu. Serdar Gürler ise 3 hafta aramızda olamayacak. Tempolu maçlar oynadık. İyi bir kadromuz var. Daha iyisini arıyoruz açıkçası. Kış transfer dönemine ihtiyacımız var. Değişimimizin süratle devam etmesi gerekiyor” diye sözlerini tamamladı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara “Ülkücü Hareket” kitabı yeniden raflarda İlk kez 1999’da 6 cilt olarak yayımlanan ve MHP ile Ülkücü Hareket konusunda başvuru kaynağı niteliğindeki eser, araştırmacı yazar Hakkı Öznur tarafından 9 ciltlik halinde yeniden basıldı. Araştırmacı-Yazar Hakkı Öznur’un kaleme aldığı ve Türk siyasi tarihinin önemli kaynak eserlerinden "Ülkücü Hareket", kapsamı genişletilerek 9 cilt halinde yeniden basılıyor. Eser, 1948’den 1980’e uzanan dönemde hareketin siyasi, ideolojik ve toplumsal boyutlarını kapsamlı bir şekilde ele alıyor. İlk kez 1999’da 6 cilt olarak yayımlanan ve MHP ile Ülkücü Hareket konusunda başvuru kaynağı niteliğindeki eser, zenginleştirilmiş içeriğiyle yeniden basıldı. Yeni baskıda, hareketle ilgili daha önce yayımlanmamış çok sayıda yazı, makale ve fotoğraf ilk kez gün yüzüne çıkıyor. Eser, 1948’den 1980’e uzanan dönemde hareketin siyasi, ideolojik ve toplumsal boyutlarını kapsamlı bir şekilde ele alıyor. Dündar Taşer, Galip Erdem, Seyyid Ahmed Arvasi ve Gün Sazak gibi hareketin önemli isimlerinin yaşamları ve mücadelelerini de detaylı olarak inceliyor. Türk siyaset, demokrasi ve kültür tarihi programında, yüzlerce yeni belge, bilgi ve fotoğrafın yer alacağı 9 ciltlik ‘Ülkücü Hareket’ isimli eserler etkinliği düzenlendi. Araştırmacı-Yazar Hakkı Öznur programda bir konuşma gerçekleştirdi. “Ülkücülük en güzel dava adamlarında yaşanır” Duygulanmamak ve hüzünlenmemek elde olmadığını söyleyen Öznur, “5 kuşak ülkücüler bir arada. Bakıyorum 58 kuşağı, 68-78-88-98 kuşağı. Her zaman her yerde söylüyorum, yani ülkücülük davaya adanmışlıktır. Ülkücülük en güzel dava adamlarında yaşanır. Ülkücü hareket, vicdan, ilke ve değerler hareketidir. Kendimi bildim bileli Türk milliyetçisiyim. 13 Ocak 1975’te Ülkü Ocakları mektebine adım attık. Duvarlara yazdım, ilk yardım Başbuğ Türkeş, meydanlarda attığım ilk slogan yine Başbuğ Türkeş’tik. Allah’a çok şükürler olsun. Eğer bugün ülkücüysek, Türk milliyetçisiysek bunu ülkücü hareketin kurucu lideri Milliyetçi Hareket’in lideri Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e borçluyum. Ruhu şad mekanı cennet olsun” ifadeleri kullandı. “Geleneği olmayan hareketin geleceği olmaz” 1948’den 1980 dönemlerinde siyasi, ideolojik ve toplumsal boyutlarını ele alındığını belirten Öznur, “Geleneği olmayan hareketin geleceği olmaz. Ülkücü hareketin geleneği de var, geleceği de var. Geleceğin yedikleri değil, geleceği ülkücüler yazacak Allah’ın izniyle. Bugünlere kolay gelmedik. Ne bedeller ödedik, binlerce dava arkadaşımız ‘vatanım ha ekmeğini yemişim, ha uğruna kurşun’ diyerek kanımız aksa da zafer İslam’ın gerek. 1980 önceki şehit düşülen 9 arkadaş daraçlarına idame edildi. Başta olmak üzere birçok işkence merkezlerinde ülküdaşlarını işkence hanelerde şehit edildiler. Zulümlere uğradık, 220 ülkücü idamı istendi. Başta başbuğumuz Alparslan Türkeş ve Cennet mekan şehit lider Muhsin Yazıcı olmak üzere 10 binlercesi tutuklandı. Türkiye’nin dört bir yanındaki cezaevlerine işkence hanelerine gönderildik” dedi. Ülkücüler tarihlerini bilmeli, ülkücüler şehitlerini bilmeli diyen Öznur, şunları kaydetti: “Ülkücü hareketin tarihini mutlaka bilmeli. Ülkücü hareketin bir üniversitesi var mı? Yok. Türk dalı kurduğu tarih vakfını kurdu. Hani benim üniversitemiz? Bakın 58 Kuşağı burada. 68 kuşağı burada. Ya şuraya katılanlardan sözlü bir kitap çalışması yapsak ne eserler çıkardık. Ben inanıyorum. Gençlerimize güveniyorum. Her zaman birlikte fitneden, fesattan uzak durun. Ülkücülük hukukuna mutlaka saygılı olun diyor, bu duygu ve düşüncelerle bu programa teşrif eden bütün muhterem misafirlerimizi bu programa katılamayıp dualarla Anadolu’nun dört bir yanına, Avrupa’dan selamlar gönder dava arkadaşlarıma da çok teşekkürler ediyorum. Her zaman her yerde söylediğim gibi ezan susmayacak, bayrak inmeyecek, vatan bölünmeyecek. Yaşasın Türkiye, yaşasın Türk milleti, yaşasın Türk hareket yaşasın.”
Bursa Bursa’da yapay zeka zirvesi ’Eğitimde Yapay Zeka-Geleceğin Eğitimi’ konulu konferans, alanında uzman isimleri, kent yöneticilerini ve eğitim dünyasını bir araya getirdi. Özel Bursa Kültür Okulları Bademli Kampüsü’nde gerçekleştirilen konferansta, teknoloji yazarı ve trend avcısı M. Serdar Kuzuloğlu, sinirbilim ve insan davranışları üzerine çalışmalar yürüten Prof. Dr. Sinan Canan, Dof Robotics Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mertcan, Teacher X kurucusu Dr. Işıl Boy Ergül, matematik eğitimci Doç. Dr. Burak Karabey, eğitim teknolojileri uzmanı Lara Özer ve Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı ve Yenilikçi Eğitim Geliştirme Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Yavuz Samur ile yönetmen ve görüntü yönetmeni Ozan Sihay’ın sunumları ve atölyeleriyle unutulmaz bir güne imza atıldı. Özel Bursa Kültür Okulları Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yıldırım Bey Sırakaya “Kurulduğumuz günden bu yana akademik yönden sürekli ülkemizin en başarılı okulları arasında yer alıp, ‘Eğitimde Bursa’nın Türkiye markası’ olmayı başaran okul olarak; akademik çalışmaların yanı sıra, eğitimdeki gelişmeleri ve organizasyonları da çok yakından takip ediyor, ulusal organizasyonlar düzenliyoruz. Bugün bizleri bir araya getiren ‘Eğitimde Yapay Zeka - Geleceğin Eğitimi Konferansı’, bu anlayışla düzenlediğimiz organizasyon zincirinin yeni bir halkası. Konferansın amacı, eğitimde yapay zeka uygulamalarının avantaj ve dezavantajlarını tartışarak, eğitim teknolojilerinin geleceğini keşfetmek, inovatif öğrenme yöntemlerini tanıtmak ve bu alandaki en son gelişmeleri paylaşmak için toplandık. Teknolojinin hayatın her alanında olduğu gibi eğitimde de dönüşümsel bir etki oluşturduğunu görüyoruz. Yapay zeka teknolojisi hızla gelişiyor ve eğitimin geleceğini şekillendiren en kritik güçlerden biri haline geliyor. Yapay zeka, eğitim süreçlerini bireyselleştirmekten öğrenme deneyimlerini zenginleştirmeye kadar geniş bir potansiyele sahip. Doğru şekilde yönlendirildiğinde yapay zeka, eğitimde fırsat eşitliğini artırabilir, öğretmenlerin yükünü hafifletebilir ve öğrencilerin potansiyellerini maksimum düzeyde kullanmalarını sağlayabilir. Ancak bu gelişmeler etik, sosyal ve pedagojik soruları da beraberinde getiriyor. Bugün burada bu fırsatları ve zorlukları birlikte tartışacağız” dedi. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu ise organizasyona katkı sunan herkese teşekkür etti. Yapay zekayı hayatımıza çok hızlı giren ve çok hızlı bir şekilde adapte olmamız gereken bir olgu olarak tanımlayan Dr. Ahmet Alireisoğlu, “Bu olgu hayatın her alanında var, ancak bu gelişmenin eğitimciler tarafından ele alınması, dile getirilmesi çok önemli. Bu gelişmenin sağlıklı ve güvenli bir şekilde ilerleyebilmesinin yolunun eğitimciler tarafından ele alınmasından geçtiğini düşünüyorum. Hızlı bir değişim ve yenilenmenin içerisindeyiz. Bu tür organizasyonlar çok önemli ve bu çalışmaların devam etmesini temenni ediyorum. Yapay zeka uygulamalarını öğrenciler çoktan öğrendi ve kullanmaya başladı, öğretmenlerimizin de bu yeni uygulamalara hızlı adaptasyonu çok önemli. Burada değişime verilen çok güçlü bir destek var” şeklinde konuştu. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e vekalet toplantıya katılan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız da Türkiye’nin en önemli sorunlarından birinin eğitim olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Türkiye’nin tamamını ilgilendiren en önemli konu eğitim. Bugün burada çok önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapılıyor. Yapay zekayı hayatımıza, eğitim sistemimize, üretim araçlarımıza uydurabilmek için çağa uygun bir eğitim sistemimiz olması gerekiyor. Dijital dönüşüm hayatımızın her alanında, ancak önce eğitimi, eğitimin, öğretmenlerin sorunlarını çözdüğümüz takdirde daha mutlu yarınlara koşacağız. Biz eğer ülke olarak birinci önceliğimizi nitelikli eğitime vermediğimiz takdirde çağı kaçırıyoruz ve ülkenin geleceğini tehlike altına alıyoruz.” Teknoloji ve medya dünyasının dikkat çeken ismi M. Serdar Kuzuloğlu, teknolojinin doğru kullanımının hayatın her alanında kolaylıklar sunduğunu söyledi. Asıl konunun eğitimin niteliğinin gelişmesi olduğunu vurgulayan Kuzuloğlu, “Teknolojiye ayak uydurmak çok önemli, ancak eğitim sistemimizi geliştiremezsek, çocuklarımızı, gençlerimizi doğru yetiştirebilmek için yöntemlerimizi ilerletmezsek hiçbir teknoloji bize daha iyi nesiller yetiştirebilmek için yardımcı olamaz. Teknoloji destekli eğitim meselesinde asıl özne hala eğitim, teknoloji ve yapay zeka ise bu işin sadece tamamlayıcısı. Asıl öncelik eğitimin içeriğini, amacını ve vaatlerini gerçekleştirmek olmalı, aksi halde yapay zeka konuşmak hoş, kozmetik bir faktör olarak kalacak. Yapay zekanın sağlayacağı en büyük fark, eğitimdeki standartlaşmanın, kalıplaşmanın esnetilmesi olabileceğini ve eğitimi kişiye, kişinin kendi becerilerine, hedeflerine göre özel bir hale getirebileceğini unutmamız gerekiyor. Yapay zekanın daha emekleme çağında olduğu bu dönemde diplomalar 40- 50 yıl geçerliğini koruyamaz. Bu yüzden yaşam boyu öğrenme, gelişme şart, sürekli kendimizi geliştirmek, yeni yetkinlikler kazanmak zorundayız” diye konuştu. “Teknolojiyi yönlendirenler kazanacak" Dr. Robotics Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mertcan ise sunumunda yapay zekanın eğitimde büyük avantajlar ve fırsatlar sağlayabileceğini belirtti. Yapay zekanın özelleştirilmiş eğitim alanında çok güzel fırsatlar sunabileceğini vurgulayan Mertcan, “Yapay zekanın sunabileceği katma değerli işler ve fırsatlar için çok daha fazla şeyler görebileceğimiz önümüzde bir 5 yıl var, ilerisi ise çok daha farklı olacak. VR teknolojileri ve yapay zeka konusunda dünyada kısa sürede çok hızlı gelişmeler yaşandığını, teknoloji sayesinde insanlığın geçmiş yıllarda hayal edilen birçok şeyi gerçekleştirdiğini, bu yüzden teknolojinin sınırsız gelişimine ayak uydurulması gerektiğini bilmeliyiz. Teknolojiyi yönlendirebilen ülkeler arasına girmemizi sağlayan çalışmalara imza atılması gerekiyor" dedi. “Yapay zekada bilgilerin kontrolü çok önemli" Teacher X kurucusu Dr. Işıl Boy Ergül de, yapay zekanın eğitimde çok ciddi fırsatlar sunduğunu ifade etti. Ergül, “Yapay zeka bir araç değil, yeni bir boyut, yeni aktördür. Yapay zeka diğer teknolojilerden çok daha farklı. Yapay zeka eğitimde birçok fırsatlar sunuyor, öğretmenlerin iş yükünü azaltırken, öğrenciler de çok ciddi bir veri sahibi olabiliyor. Yapay zeka eğitimi gelecekte çok farklı yerlere götürecek. Eğitim alanında kullanılabilecek çok değerli yapay zeka programları mevcut, ancak bu programlardan bilgi alımı yaparken doğru filtreleme yapmak, konuların doğruluğundan emin olmak çok önemli” dedi. Programın son konuşmacısı Prof. Dr. Sinan Canan ise, insanın temel özelliklerinin ve kazanması gereken beceriler konusunun yapay zeka çağında daha önemli hale geldiğini söyledi. Prof. Dr. Canan, “Yapa zeka henüz emekleme aşamasında, ama çok kısa sürede hayallerimizi aşacak bir gelişme gösterecek. Bu yüzden yapay zekayı iyi kullanmamız lazım, ama insanın her zamankinden daha çok kendini bilmesi, kendini anlaması, kendi hayallerine ilerleyecek donanımı edinmesi çok önemli” şeklinde konuştu. Yapay zekanın bütün eğitim anlayışını değiştirdiğini, değiştirmeye de devam edeceğini vurgulayan Prof. Dr. Canan, “Nasıl, hangi yöntemlerle öğreteceğimizden daha çok insana yeni ne lazım, biraz bunu konuşmamız gerekiyor. İnsanın ne olduğunu konusunda net bir karara varamazsak ileride bu konuyu daha çok çok konuşacağız. Kendi geliştirdiğimiz bir teknolojiye bu kadar yoğun ilgi gösterirken, bu teknolojiyi oluşturan esas kompleks varlık olan insana biraz daha ilgi göstermeliyiz” dedi. İnsanın kendi doğasını unuttukça kendisi için yaptığı her şeyin zararına olduğunu söyleyen Prof. Dr. Canan, “Aynı şey teknoloji ve teknolojik ürünler için de geçerli. Şu anda dünyadaki en önemli sorunlardan biri gençleri internet ortamındaki pornografik ve suç içeren içeriklerden korumak. İnsanların kendi yaptıkları ile arası çok iyi değil. İnsanı, diğer canlılardan ayıran şey hep teknolojiyi kullanmış olmasıdır. Yerinde kullanıldığı zaman günümüz teknolojisi hayatı kolaylaştırmak açısından çok iyi, ancak biz buna hazır mıyız? Bu soru sorulmalı” dedi. Prof. Dr. Sinan Canan, ‘Yeni Dünya Düzeni’ konulu sunumunda gelişen iletişim teknolojileri ile sosyal medyanın tüketim alışkanlıklarına etkisi gibi konularda açıklamalarda bulunurken bu dönemi ‘yapay zeka çağı’ olarak adlandırdı. Programın atölyeler bölümünde ise ‘Eğitimde Yapay Zeka’, ‘Eğitimde Üretken Yapay Zeka Araçları İle Ders Tasarımı’ ve ‘Yapay Zeka ile Geleceği Aralayın’ konuları ele alındı. Programda konuşmacılara adlarına TEMA Vakfı’na yapılan fidan bağışlarının sertifikaları takdim edilirken, kapanışta söz alan Özel Bursa Kültür Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Yardımcısı Zafer Bulut ise, konuşmacılara ve tüm katılımcılara teşekkür ederek, “Hep birlikte çok verimli bir etkinlik gerçekleştirdik. Alanında birçok uzman isim bizlerle beraber oldu. Yapılan sunumlardan, yapay zeka ve eğitim konusunda hepimiz ilham aldık. Yapay zekanın ıskalanmaması adına, eğitim dünyasına ufuk açmak için böyle bir etkinlik düzenledik” diye konuştu.