SAĞLIK - 11 Aralık 2025 Perşembe 09:51

İnme hastaları iyileşme öykülerini paylaştı

A
A
A

İstanbul’da düzenlenen 5. Mucize Organ Beyin Sempozyumu, hastaların paylaştığı iyileşme öyküleri ile ilgi gördü. Guillain-Barre Sendromu sonrası toparlanan Kaan Bilgen’in "Dün akşam yapamadığınız bir şeyi ertesi sabah yapabiliyor olmak bir motivasyon" sözleri salonda duygusal anlar yaşattı. İnme sonrası yeniden ayağa kalkmayı başaran 57 yaşındaki Hikmet Çangır ise "Ben bu hastalıkla ilgili doktor, aile ve imkânlar açısından şanslı bir bireyim iyi ki varsınız" diyerek sağlık ekibine teşekkür etti.

Memorial Şişli ve Göztepe Hastaneleri Nörorehabilitasyon ve Fizik Tedavi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Engin Çakar liderliğinde gerçekleştirilen 5. Mucize Organ Beyin Sempozyumu, uzman sunumlarının yanı sıra hastaların iyileşme hikâyeleriyle dikkati çekti. Sempozyuma katılan hastalar, geçirdikleri zorlu hastalıklar ve tedavi süreçlerinin ardından hayata dönüş mücadelelerini paylaştı. Guillain-Barre Sendromu sonrası adım adım hayata dönen Kaan Bilgen, iyileşmenin her gün küçük ama anlamlı bir ilerleme olduğunu vurgularken; inme sonrası uzun bir tedavi süreci geçiren Hikmet Çangır da ben çok şanslı biriyim, şu anda ayakta durabiliyorum" dedi.

İnme hastaları iyileşme öykülerini paylaştı

"Son bir ay içerisinde de işime gitmeye, hayata dönmeye başladım"

Hasta Kaan Bilgen, iyileşme yolculuğunda yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti:

"2022 Ağustos ayında Guillain-Barre Sendromu’na yakalandım. Gündelik hayatıma devam ettiğim bir sürecin içerisindeydi bu ve ertesi gün kendimi tamamen felç olarak gördüm. Yoğun bakımda kaldım, arkasından normal hayatımın fonksiyonlarına geri döndüm. İki yıl boyunca da Memorial Şişli Hastanesi’nde fizik tedavi ve rehabilitasyon programlarına devam ettim. Şu anda ayakta durabiliyorum, gündelik hayatıma devam edebiliyorum, birçok işimi kendi başıma halledebiliyorum. Son bir ay içerisinde de işime gitmeye başladım, hayata dönmeye başladım açıkçası. Aslında bu bir takım işi kesinlikle. Herkesin desteği ailenizin desteği, iş yerinizin desteği, ekipteki fizik tedavi ekibindeki arkadaşların işi gerçekten çok kıymetliydi. Her şeyi pozitif düşünmeye çalıştım ve bu noktaya gelebildim. Hala her şeyin devam ettiğini ve iyi olacağını düşünmek beni çok motive ediyor. Her gün yeni bir şeyin iyileşiyor olması çok büyük motivasyon. Dün akşam yapamadığınız bir şeyi ertesi sabah kalkıp yapabiliyor olmak bir motivasyon ve motivasyon sonrasında da zaten devamının geleceğini sürekli düşünüyor olmak gerçekten etkileyici."

İnme hastaları iyileşme öykülerini paylaştı

"Ben bu hastalıkla ilgili şanslı bir bireyim"

Sempozyuma katılan isimlerden biri de inme sonrası hayata dönen 57 yaşındaki Hikmet Çangır’dı. Çangır, yaşadığı iyileşme sürecini şu sözlerle aktardı:

"Bir gün çiftliğimde sabah kalktım, kendime bir şeyler yaptım yemek için. Sonra biraz kötü hissettim; ayaklarım birbirine dolaştı, konuşma bozukluğu oluştu ve tedirgin oldum. Doktor bir arkadaşımı aradım, o da benim inme ya da kanama geçirmiş olabileceğimi söyledi. Akabinde Antalya’da bir özel hastaneye gittim, orada bir anjiyo yapıldı, düzeldim. O geldiğimde yeni yeni ayakta durmaya, yürümeye çalışıyordum. 2-3 ay kadar da saygıdeğer hocam Engin Çakar’ın yanında kaldım. Şu anda çok mutluyum, çok keyifliyim. Ben bu hastalıkla ilgili doktor açısından, aile açısından, imkânlar açısından şanslı bir bireyim. Yaradan bana dönüşü olan bir yol gösterdi.

İnme hastaları iyileşme öykülerini paylaştı

"Erken ve etkili robotik fizik tedavi önemli konfor sağlıyor"

Bu yıl 5’incisi düzenlenen Mucize Organ Beyin Sempozyumu’nun bu sene daha geniş bir katılımla gerçekleştiğini belirten Memorial Şişli Hastanesi Fizik Tedavi ve Robotik Rehabilitasyon Merkezi Başkanı Prof. Dr. Engin Çakar, inme ve nörorehabilitasyon hakkında önemli bilgiler verdi. Prof. Dr. Engin Çakar, " Nörolojik olarak bir sorun yaşayan insanların iyileşebilmesine ışık tutmak adına hem değerli bilgiler veriyoruz hem de iyileşmiş hastalarımızın iyileşme serüvenlerindeki hikâyelerini paylaşmalarına imkân tanıyoruz. Burada iki bağlamda düşünmemiz lazım: biri travmatik beyin hasarı, diğeri inme. Travmatik beyin hasarında trafik kazaları, ateşli silah yaralanmaları ve düşmeler öne çıkıyor. İnmede ise beyin damar tıkanıklığı veya kanama söz konusu; kanamada ani bayılma, kendini kötü hissetme veya şiddetli baş ağrısı görülürken, tıkanmalarda yüzde asimetri, konuşma ve görme bulanıklığı ile kol-bacak kullanamama gibi bulgular ortaya çıkıyor. Bu durumda hemen 112’nin aranması gerekiyor. Hastaların yüzde 10-15’i erken tedaviyle normale dönerken, yüzde 10-15’i erken dönemde hayatını kaybedebiliyor. Yüzde 10-20’si yatağa bağımlı kalabiliyor, yüzde 40’ı orta özürle yaşamını sürdürüyor. Amaç, inme sonrasında hastanın özrünü minimuma indirip mümkünse özürsüz hayata döndürmek. Erken ve etkili robotik fizik tedavi ile rehabilitasyon bunu sağlıyor. Nörorehabilitasyon birimi, yoğun bakım veya ameliyat sonrası hastayı erken dönemde alarak maksimum fonksiyon kazanımını hedefliyor" açıklamalarında bulundu.

İnme hastaları iyileşme öykülerini paylaştı

80 ve 90 yaşında da iyileşme mümkün

Her yaşta beynin yenilenme gücü olduğunu vurgulayan Çakar, "Çocukluk ve gençlikte iyileşme potansiyelinin daha yüksek olsa da 80 ve 90 yaşında da iyileşmenin mümkün olduğunu belirtiliyor. Hastalıkların yüzde 80’inin doğru hareket, spor, beslenme, düzenli sağlık kontrolleri ve sigara ile aşırı alkolden uzak durma gibi önlemlerle engellenebileceği ifade ediliyor; özellikle elektronik sigaradan uzaklaşmanın önemine dikkat çekiliyor" ifadelerini kullandı.

İnme hastaları iyileşme öykülerini paylaştı

Selami Berke Kaya

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de masaj salonlarına fuhuş operasyonu: 15 gözaltı Edirne’de 5 masaj salonuna yapılan eş zamanlı fuhuş operasyonunda 15 şüpheli gözaltına alınırken, işletmelerde gizli bölmeler ve zil sistemi tespit edildi. Edirne Asayiş Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekipleri, kent merkezinde faaliyet gösteren bazı masaj salonlarında işletme konusu dışında faaliyet yürütüldüğünü belirledi. Yapılan çalışmalarda, müşterilere fuhuş amaçlı teklifler yapıldığı, işletmelerin fuhuş için yer temin ettiği ve aracılık yoluyla haksız kazanç elde ettiği tespit edildi. Yaklaşık 3 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından, 12 Aralık 2025’te 5 masaj salonuna eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda 15 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüphelilerden birinin, birden fazla kişiyle birlikte yağma suçundan 11 yıl 1 ay 10 gün kesinleşmiş hapis cezasının bulunduğu, ayrıca silahla yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından arandığı belirlendi. Salonlarda çalışan 23 kadın mağdur sıfatıyla, fuhuş yaptığı tespit edilen ya da teklif yapılan 19 kişi ise bilgi alma sıfatıyla ifade verdi. Fuhuş yaptığı değerlendirilen diğer erkek şahısların ifadelerine de süreç içinde başvurulacağı bildirildi. İşletmelerde yapılan aramalarda dijital materyaller, cinsel içerikli ürünler ve randevu defteri olarak kullanıldığı değerlendirilen evraklara el konuldu. Ayrıca bazı salonlarda gizli bölmeler bulunduğu ve denetimlere karşı zil sistemi kurulduğu tespit edildi. Olayla ilgili adli tahkikat sürüyor.
İstanbul Avrupa’dan kritik karar: O ürünlere gümrük vergisi geldi Avrupa Birliği (AB), dış ülkelerden gelen 150 euro altı tüm küçük paketlere 1 Temmuz 2026’dan itibaren 3 euro gümrük vergisi getirme kararı aldı. AB, dış ülkelerden gelen 150 euro altı tüm küçük paketlere 2026 yılı itibarıyla 3 euro gümrük vergisi getirme kararı aldı. AB Komisyonu verilerine göre, 2024 yılında 150 euro altındaki 2 milyar paketin yüzde 91’i Çin’den geldi. Uzmanlara göre karar, Çin’in düşük maliyetli e-ticaret modeline ciddi bir darbe etkisi oluşturacak. Yeni düzenlemeyi değerlendiren Asset Worldwide Express Genel Müdürü Onur Tekin, verginin Türkiye’yi doğrudan öne çıkaran bir fırsat penceresi araladığını söyledi. "Çin’in iş modelini vuruyor" 3 euroluk sabit verginin Çin’deki 1 ile 5 euro arasındaki fiyata dayalı iş modelini zora sokacağını belirten Tekin, "Bu karar Çin’i yavaşlatırken Türkiye’ye adeta torpil gibi bir avantaj sağladı. Türkiye hız ve tedarik avantajıyla öne çıkacak" ifadelerini kullandı. Tekin, AB’nin yeni vergi adımının Türkiye’yi üç stratejik alanda güçlendirdiğine dikkat çekti. Çin’den AB’ye sevkiyatın 7-20 gün sürdüğünü, Türkiye’den ise kara yoluyla 2-4 gün, hava yoluyla ise 24-48 saatte teslimat yapılabildiğini hatırlatan Tekin, "Avrupalı tüketici artık ucuz ama geç gelen ürünü istemiyor. Hız, fiyat kadar kritik hale geldi" diye konuştu. Algı farkının da Türkiye lehine döndüğünü vurgulayan Tekin, "AB tüketicisinin gözünde Çin menşeli ürünler kalite ve güvenlik şüphesi oluştururken, Türkiye menşeli ürünler ’yakın tedarikçi’ ve daha güvenilir kaynak olarak görülüyor. AB’nin bu kararı sadece ekonomik değil, stratejik. Tedariki uzak Asya’dan değil, yakın ülkelerden toplamak istiyorlar. Türkiye bu denklemde doğal aday" değerlendirmesinde bulundu. "Ucuza oynayan kaybeder, hıza oynayan kazanır" Türk firmalarına kritik uyarılarda bulunan Onur Tekin, şirketlerin ucuzluk yarışına değil, hız yarışına girmesi gerektiğinin altını çizdi. Tekin, "Ucuza oynayan şirket kaybeder. Kazanan; hızlı, şeffaf, AB’ye yakın çalışan firmalar olacak" dedi. Tekin, Türk şirketlerine yakın-depo yatırımı, IOSS ve ETGB süreçlerinin otomasyonu ve lojistik veri analizinin dijitalleştirilmesi gibi somut adımlar atmaları yönünde tavsiyede bulundu. Tekin sözlerini, "Avrupa, bu kararla Türkiye’ye net bir avantaj sundu. Şirketler doğru adımları atarsa önümüzdeki iki yıl altın dönem olabilir" diyerek tamamladı.
Ankara Gençlik ve Spor Bakanı Bak: "149 hakeme 8-12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildi" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, "Futbol Federasyonu ile yapılan bir soruşturma var. Yaklaşık 1.5 yıl önce Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı ile başlattığımız çalışma. 149 hakeme 8-12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildi" dedi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bakan Bak, bahis operasyonlarına ilişkin soruya, "Futbol Federasyonu ile yapılan bir soruşturma var. Yaklaşık 1.5 yıl önce Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı ile başlattığımız çalışma. 149 hakeme 8-12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildi. Yaklaşık 5 bin bilgi tarandı. Teknik direktörler, kulüp yöneticileri var. Süper Lig’den 27, 1. Ligden 77, 2. Ligden 282, 3. Ligden 629, amatörden 9 futbolcu var. Bunlar verilen idari cezalarıdır. Savcılık soruşturması devam ediyor" dedi. Bolu Kartalkaya yangına ilişkin soruya cevap veren Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, "Benim de iki evladım var. Evlatlarını, ailelerini kaybedenler oldu. Çok acı verici, üzüntü verici bir acı. Olaydan sonra Bakanlığımız 16 Nisan ve 17 Haziran’da iki tane teftiş yaptı. 18 Temmuz’da üç bürokratımızla ilgili izni verdik. Danıştay 25 Eylül’de kapsamını genişletti" ifadelerini kullandı.