SAĞLIK - 03 Aralık 2019 Salı 11:36

Saç ekiminde hayat veren yöntem: Hiperbarik oksijen tedavisi

A
A
A
Saç ekiminde hayat veren yöntem: Hiperbarik oksijen tedavisi

Saç Sorunları ve Ekim Birimi Direktörü Yasemin Gülgör, saç ekiminde hayat veren yöntem olan hiperbarik oksijen tedavisi hakkında bilgiler vererek, "Dikilen saç köklerini beslemede ve gelişiminde önem arz etmektedir.

Saç Sorunları ve Ekim Birimi Direktörü Yasemin Gülgör, saç ekiminde hayat veren yöntem olan hiperbarik oksijen tedavisi hakkında bilgiler vererek, "Dikilen saç köklerini beslemede ve gelişiminde önem arz etmektedir. Bu yöntem aynı zamanda ekilen saçların yaşamasını sağlamaktadır" dedi.


Dünyanın gelişmiş ülkelerinde teknolojiyi yakından takip eden modern hastanelerin, yapılan operasyonlarda vücudun yeterince oksijen almasına çok önem verdiklerini belirten Saç Sorunları ve Ekim Birimi Direktörü Yasemin Gülgör, saç ekimi yöntemleri sayesinde ülkemizin Avrupa ülkelerinde en çok tercih edilen ülkelerin başında geldiğini söyledi.


Saç ekimi işleminin teknolojinin gelişmesi ile ileri teknolojiler kullanılarak yapılan bir işlem olduğunu belirten Yasemin Gülgör, "Saç ekimi yapılırken saç ekimi yapılacak kişilerin kendi donör bölgelerinden saç ekimi yapılacak olan bölgenin açıklığına göre ihtiyaç duyulan saç kökü kadar greft alınarak açıklık olan bölgeye nakledilmektedir. Bu işleme transplantasyon adı verilmektedir. Saç ekimi operasyonları gibi operasyonlar dış doku nakili olduğu için beraberinde bazı medikal komplikasyonlar taşımaktadır. Bu komplikasyonları engellemek ve yok olmasına yardımcı olmak amacı ile kişilerin kendi dokularından nakil yapılması oldukça önemlidir. Saç ekimi operasyonlarında öncelikle nakledilen dokunun bir an önce kan dolaşım sistemi ile buluşması oldukça önemlidir" şeklinde konuştu.



Hiperbarik oksijen tedavisi


Özellikle erkeklere uygulanan saç ekiminin bütün dünyada yaygınlaştığını belirten Yasemin Gülgör, "Türkiye bu konu da Avrupa’da tercih edilen ülkeler arasında lider ülkedir. Sağlık turizmi için ülkemize gelen hastalarımızın önemli bir kısmı saç ekimi operasyonu için gelmektedir; ancak çok önemli bir nokta tek tek ekilen saç köklerinin en iyi kliniklerde bile yüzde 10 ile yüzde 20’si oksijenlenmemekte ve beslenememektedir. Bu sorunu çözmek için dünyanın gelişmiş kliniklerinde uygulanan hiperbarik oksijen tedavisi yöntemi dikilen saç köklerini beslemede ve gelişiminde önem arz etmektedir. Bu yöntem aynı zamanda ekilen saçların yaşamasını sağlamaktadır. Gazi Hastanesi saç ekimi polikliniği olarak bu yöntemi hastalarımıza uygulamaya başladık” dedi.



"Saç ekimi yaptıran kişiler daha hızlı ve etkin sonuçlar ile karşılaşır"


Hiperbarik oksijen tedavisinin kullanımı ile ilgili bilgiler veren İzmir Özel Gazi Hastanesi Saç Sorunları ve Ekim Birimi Direktörü Yasemin Gülgör, "Saç ekimi geçirmiş hastalarımızın kayba uğrayacağı yüzde 20 saç bölüklülerini büyük ölçüde kurtarılmakta. Yapılan işlem yüzde 20 daha verimli olmaktadır. Bizim için bir kez yapılan bu kalıcı işlemde her bir saç kökünü verimli bir şekilde yerleştirilmesi son derece önemlidir. İşimizi estetik ve bilimsel düzeyde son gelişmelerin eşiğinde takip etmekteyiz. Artık hastalarımız yüzde 100’e yakın başarılı bir operasyon süreci geçirmektedir. Hiperbarik oksijen tedavisi saç köklerinin tutunmasını sağlamaktır. Eğer kişinin dolaşım bozukluğu yok ise nakledilen saç kökleri yüksek oranda beslenecektir. Hiperbarik oksijen tedavisi kanın taşıyabildiği oksijen miktarını arttırmak amacı ile yapılmakta olup saç ekimi yapılan saç köklerinin daha kolay ve daha hızlı bir şekilde tutunmasını sağlar. Hiperbarik oksijen tedavisi yöntemi ile saç ekimi yapıldıktan sonra saç köklerinin yüksek oranlarda tutması sağlanmaya çalışılmakta olup aynı zamanda saç ekimi sonrası oluşan saç derisindeki kabuklanmaların daha hızlı iyileşmesi sağlanmaktadır. Bu sayede saç ekimi yaptıran kişiler daha hızlı ve etkin sonuçlar ile karşılaşır" şeklinde aktardı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Bilim Kafe’de her yönüyle Mehmet Akif konuşuldu Düzce Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın öncülüğünde başlatılan ve üniversitelerde üretilen akademik bilginin toplumun her kesimiyle buluşturmayı amaçlayan ‘Bilim Kafe’ buluşmalarına bir yenisini daha ekledi. Bilim İletişimi Ofisi ile Toplumsal Katkı Koordinatörlüğü tarafından 27 Aralık Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü’ne ithafen düzenlenen "Her Yönüyle Mehmet Akif" başlıklı bilim kafe Düzce Belediyesi Konuralp Antik Tiyatrosu Seyir Terası Çadırı’nda gerçekleştirildi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç’in konuşmacı olarak yer aldığı bilim kafe etkinliğine; Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Duygu Ekinci, Toplumsal Katkı Koordinatörü Doç. Dr. Hande Bulut, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recai Özcan ve öğrenciler ile vatandaşlar katılım sağladı. Programın açılış konuşmasını yapan Toplumsal Katkı Koordinatörü Doç. Dr. Hande Bulut, Mehmet Akif Ersoy’un yalnızca bir şair değil; yaşadığı dönemi, toplumsal sorunları derin bir sorumluluk bilinciyle ele alan çok yönlü bir düşünce insanı olarak ele alınması gerektiğini vurgulayarak bu kapsamda düzenlenen bilim kafe etkinliğine katılımı için Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç’e teşekkürlerini sundu. "Her zaman zihnimde Mehmet Akif idealizmi vardı" Programa konuşmacı olarak katılım sağlayan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Mehmet Akif Ersoy’a duyduğu hayranlığın ilkokul yıllarında başladığını belirterek, zihninde her zaman bir "Mehmet Akif idealizmi"nin yer aldığını dile getirdi. Mehmet Akif’in 1873 yılında Osmanlı Devleti’nin siyasi, sosyal ve fikrî açıdan sarsıntılı bir döneminde dünyaya geldiğini belirten eden Prof. Dr. İlhan Genç, Balkanlar ve Türkistan kökenli bir aile yapısı içinde yetişmesinin, onun düşünce dünyasına çok yönlü bir bakış kazandırdığını ifade etti. Doğu ile batıyı birleştiren güçlü sentez Mehmet Akif’in eğitim hayatına da değinen Prof. Dr. Genç, Akif’in modern mektep eğitimi ile dinî ilimleri birlikte sürdürdüğünü, Baytar Mektebi’nde kazandığı sebep–sonuç temelli bilimsel bakış açısını hayatının her alanına yansıttığını aktardı. Akif’in yalnızca Doğu kaynaklarını değil; Batı edebiyatını da yakından takip ettiğini vurgulayan Prof. Dr. İlhan Genç, Victor Hugo, Tolstoy ve Emile Zola gibi isimleri okumasının, onun fikri derinliğini ve sentez gücünü artırdığını belirtti. "Mehmet Akif, neden–sonuç ilişkisini en güçlü kuran şairlerdendir" Konuşmasında Mehmet Akif’in şiir ve yazılarında sürekli olarak "neden geri kaldık?" sorusunun peşinden gittiğini ifade eden Prof. Dr. Genç, Akif’in olaylara duygusal olduğu kadar rasyonel ve analitik bir perspektiften yaklaştığını söyledi. Akif’in yalnızca bir şair değil aynı zamanda toplumsal sorunlara çözüm arayan bir fikir ve aksiyon insanı olduğunun altını çizen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad dergilerindeki faaliyetlerine de değindi. Bu yayınlar aracılığıyla memleketin meselelerini ele aldığını, maddi imkânları sınırlı olmasına rağmen idealizminden ve sorumluluk bilincinden asla ödün vermediğini ifade etti. Akademik bilgiyi toplumla buluşturarak toplumsal farkındalığın artırılmasına önemli katkılar sunan Bilim Kafe etkinliği, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından sona erdi.
Kırşehir Esnaf Odaları çağrı yaptı, küçük esnaf destekledi Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği; yeni yıl öncesi şehir halkına çağrıda bulunarak hediye ve günlük alışverişlerde küçük esnafın tercih edilmesini istedi. Öztürk’ün çağrısı, kentteki esnaf tarafından da destek buldu. Birlik Başkanı Bahamettin Öztürk; yaptığı açıklamada Kırşehir’in küçük bir şehir olduğunu belirterek, internet satışları ve büyük mağazalara karşı yerel esnafın korunmasının önemine dikkat çekti. Öztürk; "Hediyeleşmelerin yoğun olduğu bu dönemlerde vatandaşlarımıza sesleniyorum. Alışverişlerinizi küçük esnaftan yapın. Bu hem esnafımıza hem de şehir ekonomimize katkı sağlayacaktır" dedi. Yapılan çağrının ardından küçük esnaf arasında da olumlu bir hava oluştu. Esnaflardan Bektaş Yıldırım, vatandaşlarda yerel esnafa yönelik bir duyarlılığın oluşmaya başladığını ifade ederek; "İnsanlar artık küçük esnafın ayakta kalması için destek olunması gerektiğinin farkına varıyor" şeklinde konuştu. Bir diğer esnaf İsa Yılmaz ise, halkın yerel esnafa karşı daha duyarlı olması gerektiğini vurgulayarak; "Büyük zincirler yerine mahalle esnafının tercih edilmesi hepimizin yararına" dedi. Kırşehir’de süs eşyaları satışı yapan esnaf Müberra Can da özel günlerde yerel esnafın tercih edilmesinin önemine dikkat çekti. Can; "Anneler Günü, yeni yıl, Sevgililer Günü gibi özel günlerde yerli esnafın tercih edilmesini çok önemsiyoruz" ifadelerini kullandı. Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk; küçük esnafın desteklenmesinin şehir ekonomisinin canlı kalması açısından büyük önem taşıdığını belirterek, vatandaşları alışverişlerinde yerel esnafı tercih etmeye davet etti.