KÜLTÜR SANAT - 03 Aralık 2024 Salı 10:53

Kars’ta tarihi hamamın hali içler acısı

A
A
A
Kars’ta tarihi hamamın hali içler acısı

Kars’ın tarihi dokusunu yansıtan önemli yapılardan biri olan 18. yüzyıldan kalma tarihi hamam, yıllardır ilgisizlik ve bakımsızlık nedeniyle harap bir durumda. Kentin merkezinde yer alan ve bir dönem Sergi Sarayı olarak kullanılan hamam, kısa sürede önlem alınmadığı takdirde yıkılacak.



“Tarihi değer yok olma tehlikesiyle karşı karşıya”


Kars’ta uzun yıllar boyunca bölge halkına hizmet veren tarihi Topçuoğlu Hamamı, Osmanlı dönemine ait mimari özellikleriyle dikkat çekiyor. Ancak bakımsızlık, çevresel etkiler nedeniyle yapı her geçen gün biraz daha zarar görüyor. Kubbelerinde tuğlaların dökülmesi, duvarlarında derin çatlaklar oluşan ve içerisinin büyük ölçüde tahrip olduğu hamam, adeta zamana direniyor.



“Tarih göz göre göre yok oluyor"


Tarihin gözler önünde yok olduğunu ifade eden Okan Olcay Avşar, “Mazlumağa, diğer bir adıyla Topçuoğlu Hamamı’nın içerisindeyiz. Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden bir tanesini sergiliyor. Gördüğünüz gibi kemerler verilmiş süslemeleri var. Geçmiş dönemlerde hamam vasfını yitirdikten sonra bir dönem sergi salonu olarak kullanıldı. Fakat daha sonra atıl durumda bırakıldı. Gördüğünüz gibi içerisi tamamen harabeye dönmüş bir durumda, şu anda belediyeye ait olan Taşınmaz Kültür Varlığı’nı vatandaşlar özellikle Bedesten Bölgesi’nde bulunması itibariyle sahip çıkılmasını bekliyor” dedi.



“Bir dönem Sergi Sarayı olarak hizmet verdi”


Önceki Belediye Başkanları’ndan Naif Alibeyoğlu döneminde restorasyonu yapılarak, hatta bahçesinde bir de anfi tiyatro alanı oluşturularak Kars turizmine Sergi Sarayı olarak hizmet veren tarihi hamamın kendi haline terk edilmesi ve içler acısı hali tepki görüyor. Her gün yüzlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği tarihi hamamı içkicilerde mekan olarak kullanıyor.



“Restorasyon için harekete geçilmesi bekleniyor”


Tarihi Mazlumağa, halk arasında bilinen adıyla Topçuoğlu Hamamı’nın biran evvel restorasyon çalışmaları yapılarak yıkılmaktan kurtarılması bekleniyor. Tarihi hamamın bu durumda olması, Kars’ın turizm potansiyeline de olumsuz yansıyor. Kış turizmi ve tarihi mekanlarıyla bilinen kent, bu tür yapıları koruyarak daha fazla turist çekebilir. Ancak mevcut haliyle, tarihi hamam turizm için bir çekim merkezi olmaktan çok uzak. Kısa sürede gerekli adımlar atılmazsa, Kars bir tarih hazinesini daha kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilir.



Kars’ta tarihi hamamın hali içler acısı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır Valisi Zorluoğlu, şehit yakınları ve gazilerle bir araya geldi Diyarbakır’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla çeşitli programlar düzenlendi. Vali Murat Zorluoğlu, merkez Sur ilçesindeki Diyarbakır Müzesi’nde, darbe girişimi gününde ve sonrasında çekilen fotoğrafların yer aldığı "15 Temmuz Demokrasi ve Milli İrade" temalı serginin açılışını gerçekleştirdi. Açılışa katılanlarla fotoğrafları inceleyen Zorluoğlu, daha sonra Diyarbakır Orduevi’nde düzenlenen yemekte şehit yakınları ve gazilerle bir araya geldi. Zorluoğlu, Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından yaptığı konuşmada, şehitlik mertebesinin önemine değindi. Şehitlerin, kahraman gazilerin ve onların ailelerinin devlet ve millet için çok kıymetli olduğunu belirten Zorluoğlu, "Ülkemiz, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve Milliyetçi Hareket Partisi lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin eşsiz destekleriyle yürütülen ’Terörsüz Türkiye’ hedefine doğru ilerliyor. Bu çalışmada çok büyük mesafe alındı ve birkaç gün önce terör örgütünün silahlarını teslim etme aşaması da başladı. Şehitlerimizin annelerine, babalarına, evlatlarına ve kardeşlerine buradan seslenmek istiyorum: Müsterih olunuz, hiç kimse şehitlerimizin aziz hatıralarına, tertemiz mirasına leke konduramaz. Gazi kardeşlerim, sizler de müsterih olunuz. Gelinen bu noktada yaptığınız fedakarlıklar taçlanacak, vatanı ve milletiyle bölünmez Türkiye ülkünüz tam olarak inşallah gerçekleşmiş olacaktır. Türkiye’yi bu noktaya şehitlerimiz, gazilerimiz taşıdı. Her birinize minnettarız ve sizlerin hatırasını da asla çiğnetmeyeceğiz. Sizler milletimizin gönlünde ve devletimizin nezdinde en müstesna yerde olmaya kuşkusuz devam edeceksiniz" dedi. 40 yılı aşkın süredir devam eden terör saldırılarının ülkeye verdiğini belirten Zorluoğlu, "Terör eylemlerinden terör baronları faydalandı. Sayın Cumhurbaşkanımızın deyimiyle ‘terör sektörü ve kandan beslenenler kazandı.’ Türkiye’nin gelişmesini, kalkınmasını, bölgesinde ve dünyada güçlü devlet olarak var olmasını engellemek isteyenler kazandı. 40 yılı aşkın sürede 10 binlerce insanın hayatını kaybetti, binlerce asker, polis, güvenlik korucusu şehit oldu" diye konuştu. Vali Zorluoğlu, ülkenin refahı, ilin, bölgenin kalkınması için harcanabilecek 2 trilyon dolardan fazla paranın da maalesef bu yolda harcandığını dile getirerek, şunları ifade etti: "Bugün ’Terörsüz Türkiye’ vizyonuyla bu küresel oyunu, bu kirli tezgahı ve bu nifak hareketini bozuyoruz. Bugün Malazgirt, Çanakkale ve İstiklal Savaşı’nın ruhu yeniden şekilleniyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle ’Bugün büyük ve güçlü Türkiye’nin inşallah arifesindeyiz. Şafağın sökmesini bekliyoruz. Bugünleri görmemize vesile olan kahraman ordumuzun kahraman mensuplarına, polisimize, jandarmamıza, sahil güvenlik birimlerimize, teröre karşı her zaman en ön safta mücadele eden güvenlik korucularımıza, Milli İstihbarat Teşkilatımızın isimsiz kahramanlarına, yarım asırdır yaşadığı onca acıya rağmen birlik, beraberlik ve kardeşliği muhafaza eden aziz milletimize Diyarbakır’dan şükranlarımızı arz ediyoruz. Bu vesileyle başta 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü alçaklar karşısında canlarıyla, kanlarıyla mücadele ederek destan yazan aziz şehitlerimiz olmak üzere tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimize üstün, fedakarlık ve cesaretleri için milletim ve devletim adına şükranlarımı sunuyor, kendilerine sağlık, afiyet ve uzun ömürler diliyorum." İl Müftüsü Celal Büyük de programda şehitler için dua etti. Programa, 7. Kolordu ve Garnizon Komutanı Korgeneral Gültekin Yaralı, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk, İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Selçuk Yıldırım, kaymakamlar ve kamu kurumlarının temsilcileri katıldı.
Bolu Grand Kartal Otel faciası davasında sekizinci gün tamamlandı: 21 müşteki ve tanık beyanda bulundu Grand Kartal Otel faciasına ilişkin 8’inci günde de devam eden duruşmada müşteki ve tanık sıfatıyla 21 kişi ifade verdi. Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin aralarında otelin sahibi ve belediye yetkililerinin de bulunduğu 19’u tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın duruşması, 8’inci gününde müşteki ve sanık beyanlarına devam edildi. Dün 10 kişinin beyanına başvurulurken, bugün ise toplam 21 müşteki ve tanığın beyanı alındı. "Üç sezondur yangın tatbikatı eğitimi almadım" Otelde ekmek ustası olarak çalışan Mehmet Gündüz tanık olarak verdiği beyanda, alevleri söndürecek bir şey bulamadıklarını, 3 sezondan bu yana ise yangın tatbikat eğitimi almadıklarını söyledi. Gündüz, "Grand Kartal’da ekmek ustası olarak çalışıyorum. Bu sene 4’üncü seneydi. Gece 11-12 arası mesai başlıyor benim. Sabah 8’de işim bitiyor. O gece benimle birlikte Fidan Kurt, Faysal, Yusuf vardı. 3-4 arası Yusuf Usta araya çıkıyor. Yusuf Usta bana ’yangın var’ dedi ve elimdeki işi bırakıp yangının olduğu alana baktım. Yangın söndürecek bir şey bulamadım. Yangın tüpünü göremedim. Faysal ve ben personel katlarına indik. Personeli kaldırdık, onlar yardımcı olsunlar diye. Misafirler için Yusuf Usta resepsiyona çıktı. Orada ne konuştular, ne oldu bilmiyorum. Faysal’ın elinde ne var ne yok bilmiyorum. Arada geceleri yemek yapardık ama o akşam yapmadık. Grillplate şov alanın içinde. Sabit benmari şov alanın dışında. Yangın alarmı duymadım. Yangın tüpünü fotoğrafta gördüm. Daha önce gördüm ama o akşam görmedim. Ben üç sezondur yangın tatbikatı eğitimi almadım. Şov alanında gece çalışma yapılmaz. Grillplate üstünde bulunan davlumbazda yağmurlama sistemi yok. Yangın merdiveni otelin içindekini biliyorum" dedi. "Mutfakta yangın tüpü görmedim" Grand Kartal Otel’de kahvaltı bölümünde çalışan Fidan Kurç, tanık olarak verdiği beyanda, yangın sırasında mutfakta yangın tüpü görmediğini belirtti. Kurç, "09.12.2024 tarihinde Grand Kartal’da çalışmaya başladım. Gecede iki ekmekçi, iki kahvaltıcı vardık. Yangını Yusuf Karahanlı’nın söylemesi üzerine fark ettim. Gece 12 gibi işe başlarız. Bazen yemek yapıp yiyoruz. O gece yemek yemedik. Çok uzaktan parlamasını fark ettim, mutfakta yangın tüpü görmedim. Tüp olsaydı bile müdahale edemezdim, çünkü eğitimini almadım. Yangını görünce hemen çıktım mutfaktan ve Reşat Bölük’ü arayıp yangını haber verdim. Arkadaşlarımızın katlarına indim, haber vermek için. Yusuf Karahanlı resepsiyona gitti, herkesi haberdar etmek için. 03.36’da 112’yi aradım. Yangından yarım saat sonra 112’yi aradım. Dördüncü kattan birinci kata indim. Garaj kapısından çıktım. Çıktığımda personel oradaydı ve kimse yardım etmek için çalışmıyordu. Yangına bakıyorlardı. Emir Aras, Emine Hanım, bunlar emir ve talimat veriyordu. Yangın müdahale ekibi kurulup kurulmadığını bilmiyorum. Alarm sistemi duymadım, yağmurlama sistemi yoktu. Personel garaj kapısının çıkışında sigara içerdi. 2. ya da 3. katta sigara odası vardı, orada da yangın sensörü yoktu. Grillplate 12 buçukta açılmaz. Grillplate ve benmari cihazları sabah 6’da açılır. White Fox faaliyetteydi. Orası ile bağlantımız yoktu. Orada çalışan arkadaşlarla asansörde karşılaşıyorduk. Çalıştığımız cihazlar için eğitim verilmedi. Grillplate de kullanıyorum, benmari kullanıyorum. Şov alanında da iki ocak vardı, kullandığımız" diye konuştu. "Resepsiyonisti uyardım. ’Yangın var, butona bas!’ dedim" Otelin mutfak bölümünde ekmek ustası olarak çalışan Yusuf Karahanlı, tanık olarak verdiği beyanda yangını fark edince resepsiyonistten yangın butonuna basmasını istediğini ifade etti. Karahanlı, "O gece saat 11 sularında işe başladım. Fidan Kurç, Mehmet Gündüz ve Faysal vardı. Mehmet Usta benden farklı işler istedi, onları da teslim ettim. Yaptıklarımı pişirdim. Tepsileri mutfağa götürürken dumanı fark ettim. Dumanın nereden geldiğini çözemedim. Mutfağa gelip ’Yangın var!’ diye seslendim. Mehmet Usta, Faysal ve Fidan alt katlara inip personeli uyarmaya gitti. Ben o sırada resepsiyona çıktım ve resepsiyonisti uyardım. ’Yangın var, butona bas!’ dedim. O, bilmediğini söyledi. ’Bilmiyorsan müdürünü ara, şefini ara.’ dedim. Sonra aşağıya indim. Garaj kapısına dışarıdan gittim. İçeriden kimin açtığını bilmiyorum. Sonra hep birlikte otelin önüne çıktık. Şov alanının yerden yüksekliğinden fazlaydı yangın. Eğitim verilmedi, tatbikat yapılmadı. Şov alanında gece çalışan olmaz, sadece sabah kahvaltıda çalışanlar olur. Ben ve Mehmet Gündüz ekmek ustasıyız, Faysal ve Fidan Kurç 12’de başlar. Ben 3-4 arası tüm işlerimi hallederim, sonra molaya çıkarım. Grillplate’in gece çalıştığını görmedim, sabah kahvaltı saatinde çalıştığını gördüm. Mutfaklardan Reşat Bölük sorumlu. Bu cihazların temizliğinden steward’lar sorumlu. Denetimini aşçıbaşı yapar. Grand Kartal’da elektrik teknikerlerini olaydan sonra tanıdım. Zeki Yılmaz’ı otelin genel müdürü olarak biliyorum. Emir Aras’ı patron olarak biliyorum. Ceyda Hacıbekiroğlu otelde emir talimat vermiyordu. Elif Aras’ı da patronun kızı olarak biliyorum. 03.06’da şov alanına girdim ama hiç koku falan duymadım" ifadelerini kullandı. "Benim muayenemde yangınla ilgili konular uygunsuz olarak tespit edildi" Türk Standartları Enstitüsü’nde (TSE) asansör muayene uzmanı olarak görev yapan Taha Mermer, kendi denetimlerinde otelde uygunsuz raporu verdiğini belirtti. Mermer, "TSE’de asansör muayene uzmanı olarak çalışıyorum. 2018 yılında asansör kontrolü yaptım ve o tarihte uygunsuz olduğunu tespit ederek form düzenledim. Sonrasında 4-5 farklı arkadaş farklı tarihlerde kontrol yaptı. Onlar da tespit edilen uygunsuzluklar forma işaretlendi. Mavi hafif kusurlu, sarı kusurlu, kırmızı uygunsuz, yeşil uygun anlamına gelir. Mavi ve yeşil etiketler takılan asansörlerde kullanıma devam edilir. Mavi etiket 1 sene kullanıma devam edebilir. Sarı kusurlu 120 gün, kırmızı da 60 gün süre tanınır. Bu sürelerin bitiminde tekrar kontrol yapılır. Eksikler giderilmemişse yeniden form hazırlanarak ilgili yerlere bildiriyoruz. Tanığın savcılık ifadesi okundu. Grand Kartal’daki benim muayenemde yangınla ilgili konular uygunsuz olarak tespit edilmiş. Benden sonraki kontrollerde bu durum uygun olarak tespit edilmiş" ifadelerine yer verdi. Gece saat 00.00’da biten duruşmaya 15 Temmuz Demokrasi ve Birlik Günü’nün tatil olması sebebiyle çarşamba günü saat 09.00’a kadar ara verildi.