YEREL HABERLER - 03 Mart 2012 Cumartesi 13:55

KIRŞEHİR’DE ÖZÜRLÜ KURS ALANLARI ZİYARET EDİLDİ

A
A
A
KIRŞEHİR’DE ÖZÜRLÜ  KURS ALANLARI ZİYARET EDİLDİ

Vali Mehmet Ufuk Erden ve Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci Kırşehir’de 25 Şubat tarihinde başlayan Özürlü Memur Seçme Sınavı hazırlık kursunu ziyaret etti.
İki sınıf halinde eğitim görmekte olan engelli öğrencilerin ziyaretine Vali Erden ve Belediye Başkanı Bahçecinin yanı sıra, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Arif Atak ve Anadolu Sakatlar Derneği Başkanı Servet Avkapan da katıldı. Görme, bedensel ve işitme engelli öğrencilerin ders aldığı ve 22 Nisan tarihine kadar sürecek olan kursa 60 öğrenci katılıyor. Sınıfları tek tek gezen ve birebir öğrencilerle ilgilenen protokol, uygulanan ders ve çalışma şartları hakkında bilgiler alarak açıklamalarda bulundu. Kırşehir Valisi Mehmet Ufuk Erden,”Kamu görevlisi olmak amacıyla bu sıraları paylaşmaktasınız. Gerekli imkanlar sunulduğunda daha iyi bir ülke olacağımız kanaatindeyim. Kurs sonucunda da başarının olacağına eminim.” dedi. Cumartesi ve Pazar günleri eğitim gören 60 özürlüye konuşan Belediye Başkanı Bahçeci “İktidarın sunduğu ve engelliye tanıdığı hizmetleri anlatarak, desteği olan herkese teşekkür ederim. Hükümetimiz engelliler için geniş kadrolar açtı. Ne kadar çok kardeşimiz düzenlenen eğitimde ve sınavda başarılı olursa bizler de o derece mutlu oluruz. Eğitimde aldığımız markalaşma unvanını devam ettireceğinizi düşünmekteyim. Allah hepinize zihin açıklığı versin.” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri KTO’da uluslararası öğrenciler ile Kayseri firmaları bir araya geldi Kayseri Ticaret Odası (KTO), şehrin iş dünyası ile uluslararası gençleri bir araya getiren Uluslararası Öğrenci-Firma Buluşmaları Etkinliği’nin ikincisini gerçekleştirdi. Erciyes Üniversitesi ve Kayseri Üniversitesi’nde eğitim gören 72 uluslararası öğrenci, 33 farklı ülkeyi temsilen etkinlikte yer aldı. Kentin birçok sektöründen 37 firmanın katıldığı organizasyonda, öğrenciler ve firmalar arasında yoğun bir görüşme trafiği yaşandı. Etkinlik sonunda toplam 637 birebir görüşme kaydedildi. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada gençlerin Kayseri’nin ihracat vizyonu için önemli bir güç olduğunu vurguladı. Gülsoy, uluslararası öğrencilerin firmalar için yalnızca bir stajyer ya da aday çalışan değil, aynı zamanda yeni pazarlarla Kayseri arasında köprü olabilecek büyük bir fırsat sunduğunu belirtti. Başkan Gülsoy konuşmasında, özellikle Kayseri’nin ‘Gençlik-İhracat’ vizyonu vurgusunu öne çıkararak şunları söyledi; "Gençlerimiz buraya eğitim amacıyla geldiler; bir kısmı mezun olunca ülkelerine dönecek, bir kısmı Türkiye’de kalacaklar. Her iki yol da firmalarımız için büyük bir avantajdır. Ülkelerine dönen gençler gönüllü ihracat elçilerimiz, burada kalanlar ise dış ticaret ekiplerimizde adeta ihracat akıncılarımız olabilir. Bu süreç, hem firmalarımız hem gençlerimiz için kazan-kazan mantığıyla ilerleyen gerçek bir fırsattır." "Kayseri güçlü bir üretim şehridir" diyen Başkan Gülsoy, "Ancak güçlü üretimin yanında yeni kanallara, yeni pazarlara ve yeni akıllara ihtiyaç vardır. Uluslararası öğrencilerimiz tam da bu noktada firmalarımız için yeni bir yön ve yeni bir kapı açıyor. Kendi ülkelerinin dilini, kültürünü ve ticaret yapısını bilen bu gençler; firmalarımıza ihracat yolculuğunda eşsiz bir avantaj sağlıyor" dedi. Gülsoy, Kayseri Ticaret Odası’nın üniversitelerle birlikte yürüttüğü ‘Üretimde ve İhracatta Dönüşüm Programı’ sayesinde genç yeteneklerle sektörlerin ihtiyaçlarının buluşturulduğunu da ifade ederek, "Gençlerimizi bir öğrenci olarak değil, bir yol arkadaşı olarak görüyoruz. Cesaretleri, kültürel birikimleri ve vizyonları Kayseri için çok değerli. Firmalarımızla kuracakları her bağ, yeni pazar kapılarını ve yeni iş fırsatlarını beraberinde getirecektir" ifadelerini kullandı. Global Talent Kayseri - Uluslararası Öğrenci-Firma Buluşmalarında üniversitelerde eğitim gören 72 uluslararası öğrenci ile 37 firmanın dış ticaret, ihracat ve pazarlama birimlerinden temsilcilerle yer aldı. Yapılan birebir görüşmeler, dış ticaret, pazarlama, müşteri ilişkileri ve ülke pazarları hakkında karşılıklı bilgi alışverişine sahne oldu. Görüşmeler, firmaların hedef pazarları ve öğrencilerin dil-ülke-sektör bilgilerine göre önceden yapılan eşleştirmelere dayalı olarak yürütüldü. Tunus’ta bayilik süreci, yeni dış ticaret ekibi ve fabrika ziyaretleri Etkinliğin öne çıkan çıktılarından biri de somut bir başarı örneğiyle dikkat çekti. Geçtiğimiz Mayıs ayında düzenlenen ilk ‘Global Talent Kayseri’ buluşmasında tanıştığı uluslararası öğrenciyle iletişimini sürdüren bir Kayseri firması, Tunus’ta bayilik süreci başlattığını açıkladı. Firma yetkilileri ayrıca, bu etkinlikte tanıştıkları öğrencilerle görüşmeleri sürdürdüklerini, 15 kişilik yeni bir dış ticaret ekibi kurma aşamasında olduklarını ve tüm öğrencileri fabrikalarında birebir değerlendirme görüşmeleri için davet ettiklerini belirtti. Bu örnek, etkinliğin yalnızca tanışma ve ağ kurma platformu değil; aynı zamanda somut iş birliklerinin ve sürdürülebilir ihracat hamlelerinin başlangıç noktası olabileceğini gözler önüne serdi. Etkinliğe katılan öğrenciler, görüşmelerin kendileri için son derece faydalı olduğunu, birçok firma ile doğrudan temas kurma fırsatı bulduklarını belirterek Kayseri Ticaret Odası’na teşekkür etti. Öğrenciler, Kayseri Ticaret Odası’nın bu tür organizasyonlarla hem şehre hem de genç yeteneklere önemli fırsatlar sunduğunu ifade ederek, etkinliğin kariyer hedeflerine yön verme konusunda büyük katkı sağladığını ifade etti. Firma temsilcileri ise bu tür buluşmaların dış ticaret yapma konusunda çok değerli olduğunu vurgulayarak, etkinlikte birçok öğrenciyle kayıt aldıklarını ve bu başvuruları ihracat süreçlerinde değerlendireceklerini belirtti. Firmalar, Kayseri Ticaret Odası’nın sağladığı bu platform sayesinde yeni pazar araştırmaları, yabancı dil desteği ve ülke bazlı ticari temaslar açısından somut kazanımlar elde ettiklerini belirterek organizasyondan duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Sakarya Doç. Dr. Arkan: "Birçok örnek gençlerin iyileştirici gücünü ortaya koydu" Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen "SUBÜ Konuşmaları"nda, gençliğin küresel sorunların çözümündeki rolü ele alındı. Söyleşinin konuşmacısı Doç. Dr. Zeynep Arkan, "Deprem sonrası gönüllü çalışmalardan, Gazze konusundaki küresel duyarlılığa kadar birçok örnek gençlerin iyileştirici gücünü ortaya koydu" dedi. 5. İstanbul Eğitim Zirvesi Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Zeynep Arkan, "Dünyayı İyileştiren Gençlik: Eğitimden Geleceğe" başlıklı söyleşiye konuşmacı olarak katıldı. Arkan, söyleşide yaptığı konuşmada, gençlerin artık sosyal medya ve küresel dayanışma ağları sayesinde dünyanın dönüşümünde aktif bir rol üstlendiğini belirtti. "Bugünün gençliği, teknolojiyi ve küresel dili çok iyi kullanıyor" Doç. Dr. Arkan, gençlerin iyileştirici gücü olduğuna da dikkati çekerek, "Deprem sonrası gönüllü çalışmalardan, Gazze konusundaki küresel duyarlılığa kadar birçok örnek gençlerin iyileştirici gücünü ortaya koydu. Bugünün gençliği, teknolojiyi ve küresel dili çok iyi kullanıyor, bu nedenle dünyanın yeni gerçekliğini en hızlı kavrayan grup durumundalar" dedi. Arkan, eğitim sistemlerinin gençleri psikolojik savaş, propaganda ve dijital manipülasyonla mücadele edecek şekilde donatması gerektiğinin altını çizdi. "Ahlaktan kopuk bilgi, silah üretir" Eğitim ve ahlak arasındaki ilişkinin önemine değinen Zeynep Arkan, küresel risklere değinerek, şu uyarılarda bulundu: "Eğitim yoluyla üretilen bilginin bir bomba ya da silaha dönüşmesi, aslında ahlaktan koparılmış bilginin yıkıcı yüzünü gösteriyor. Sorun bilginin kendisinde değil, bilginin kimin çıkarına hizmet ettiğinde ve hangi politik hedeflere bağlandığındadır. Bilgi ahlaki bir zeminle birleşmediğinde, eğitimin kendisini bile yok eden bir araca dönüşebilir." Arkan, Türkiye Maarif Vakfı tarafından düzenlenen İstanbul Eğitim Zirveleri’nin rolünü de açıklayarak, zirvelerin dünyanın farklı coğrafyalarından politika yapıcılarını ve eğitimcileri bir araya getiren uluslararası ve kalıcı bir fikir platformu olduğunu vurguladı. Arkan, vakfın 64 ülkede yürüttüğü eğitim faaliyetlerinde akademik gelişim ile karakter eğitiminin bütünleştirildiğini de sözlerine ekledi.
Ankara EPDK, yükümlülüklerini yerine getirmeyen 5 şirketin önlisansını iptal etti Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), önlisans süresi içinde projelerinde gerekli ilerlemeyi göstermeyen Akfen Elektrik Enerjisi Toptan Satış AŞ, Powergy Elektrik Enerjisi Üretim AŞ, YBT Enerji Elektronik İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ, Call Enerji AŞ ile Ral Enerji AŞ’nin süre uzatımı taleplerini reddederek, söz konusu izinleri iptal etti. Depolamalı elektrik üretim tesisi olarak bilinen ve rüzgar ve güneş enerji santrallerinin büyük ölçekli enerji depolama üniteleri ile birlikte kurulmasına ilişkin düzenlemeler sonrası Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 19 Kasım 2022’de başvurular alınmaya başlanmış, bu kapsamda rüzgar ve güneş enerjisine dayalı üretim tesisleri ile depolama ünitelerinin birlikte kurulması amacıyla 33 bin megavat kapasite için önlisans verilmişti. Verilen önlisanslar kapsamında, yatırımcıların önlisans süresi içerisinde yatırıma başlayabilmesi için gerekli izin ve onayları tamamlayarak üretim lisansı başvurusunda bulunmaları gerekiyor. Söz konusu önlisansların süreleri, projenin kurulu gücüne göre 30 ila 36 ay arasında değişiklik gösteriyor. 33 bin megavat gücündeki 678 önlisans EPDK tarafından titizlikle takip ediliyor EPDK; tarafından verilen önlisans sürelerinin sonunda yatırımcılar üretim lisansı aşamasına geçerek sahada yatırım sürecine başladı, 29 megavat kurulu gücündeki ilk depolamalı güneş santrali de işletmeye alınarak üretime başladı. Bu süreçte önlisans yükümlülüklerini tamamlayamayan projelerin sahipleri de gerekçeleriyle birlikte süre uzatımı talebiyle EPDK’ya başvuruda bulundu. Söz konusu süre uzatım başvuruları EPDK tarafından titizlikle incelenerek sonuçlandırılmaya başlandı. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen 5 şirketin önlisansı iptal edildi Yapılan inceleme ve değerlendirmelerde önlisans süresi içinde projelerinde gerekli ilerlemeyi göstermeyen Akfen Elektrik Enerjisi Toptan Satış A.Ş., Powergy Elektrik Enerjisi Üretim A.Ş., YBT Enerji Elektronik İnşaat Sanayi Ve Ticaret A.Ş., Call Enerji A.Ş., Ral Enerji A.Ş.’nin toplam 168 Megavat kurulu gücündeki 5 adet önlisansında yapılan süre uzatımı başvuruları reddedilerek önlisansları iptal edildi. Konuyu değerlendiren Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Mustafa Yılmaz; 29 Megavatlık depolamalı güneş enerjisi santralinin işletmeye alındığını, 611 megavatlık depolamalı yatırımın da üretim lisansını aldığını hatırlatarak bugün sahada yaklaşık 500 milyon dolarlık yatırımın olduğunu ve bu rakamın 20-25 milyar dolar düzeyine ulaşacağını vurguladı. EPDK Başkanı Yılmaz sözlerine şöyle devam etti: "Depolamalı yatırımlar Türkiye’nin enerji dönüşümünün omurgasıdır; yenilenebilir enerji hedeflerimize ulaşmak için vazgeçilmezdir. Bu kapsamda tüm önlisans sahibi yatırımcıların gecikmeksizin yükümlülüklerini yerine getirmesini, projelerin de hızla sahaya yansımasını bekliyoruz. Kimsenin Türkiye’ye vakit kaybettirmeye hakkı yok. İzin süreçlerini aksatan, sektörümüze zaman kaybettiren ve gerçek bir yatırım iradesi ortaya koymayan şirketlere asla müsamaha göstermeyiz. Bugün aldığımız kararın, önlisans sahibi tüm yatırımcılara net bir mesaj olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte ağır davranan, bahane peşinde koşan, gerekli sorumluluğu almayan kaybeder."
Gaziantep Opr. Dr. Tüfekçi "Erkekler iyi huylu prostat büyümesiyle yaş ilerledikçe sık karşılaşır" SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı’nda görev yapan Opr. Dr. Ahmet Tüfekçi, iyi huylu prostat büyümesinin (BPH-Benign Prostat Hiperplazisi) erkeklerin yaş ilerledikçe sık karşılaştığı bir sağlık durumu olduğunu söyledi. Opr. Dr. Tüfekçi, "BPH, prostat kanserinden tamamen farklı bir hastalık olup, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilemektedir" dedi. İdrar kesesinin hemen altında yer alan prostatın, idrar kanalını (Üretra) çevreleyen bir bez olduğunu kaydeden Opr. Dr. Tüfekçi, "BPH, bu bezin hücrelerinin çoğalarak büyümesi ve idrar kanalına baskı yaparak idrar yapma ile ilgili şikayetlere neden olan bir hastalıktır" şeklinde konuştu. Opr. Dr. Tüfekçi, BPH’nin belirtilerini açıklayarak, "Sık İdrara Çıkma: Özellikle gece uykudan uyandıran sık idrara çıkma ihtiyacı. Ani Sıkışma Hissi: Aniden gelen ve ertelemesi zor olan idrara çıkma isteği. Zayıf İdrar Akımı: İdrar yapmaya başlama zorluğu, idrar akımının incelmesi ve yavaşlaması. İdrarı Kesik Kesik Yapma: İdrarı yaparken durarak, yeniden başlama durumu olması. Tam Boşaltamama Hissi: İdrar kesesinin tamamen boşalmadığı hissi. Bu belirtiler çoğunlukla 50 yaşından sonra başlar, yaşla birlikte görülme sıklığı artar" ifadelerine yer verdi. "BPH tanısı, genellikle bir üroloji uzmanı tarafından yapılan muayene ve çeşitli tetkikler ile konulur. Hastanın şikayetlerinin dinlenmesi ve rektal yolla yapılan parmakla prostat muayenesi tanı koyma açısından oldukça önemlidir" diyen Opr. Dr. Tüfekçi,"Kan testi ile Prostat Spesifik Antijen (PSA) seviyesi ölçülür. Bu test hem BPH hem de prostat kanseri için önemli olup 50 yaş üzerindeki her erkekte yapılması önerilmektedir. Tam idrar tahlili yapılarak, idrar yolu enfeksiyonu veya idrarda kan olup olmadığının kontrolü mutlaka yapılmalıdır. Yine üroflowmetri adı verilen işeme testi ile idrar akım hızı ölçülerek var olan prostat büyümesinin idrar yapmayı ne derecede etkilediği değerlendirilmelidir" dedi. BPH tedavisinin, semptomların şiddetine ve hastanın genel sağlık durumuna göre kişiye özgü planlanması gerektiğini belirten Opr. Dr. Tüfekçi, tedaviye yönelik, "Hafif belirtileri olan hastalarda, yaşam tarzı değişiklikleri (Sıvı alımını ayarlama, diüretik etki yapan maddelerin alımını azaltma, bazı besin maddelerinin tüketimini azaltma vs.) önerilerek ve düzenli kontrollerle durumlarını takip ederek yönetilebilmektedir. Bu düzenlemelere rağmen şikayetlerinde gerileme olmayan ya da şikayetleri orta-şiddetli düzeyde olan hastalarda öncelikli olarak ilaç tedavileri uygulanmaktadır. İlaç tedavisinin yetersiz kalması, sürekli idrar yolu enfeksiyonu ya da idrarda kanama olması, BPH’ye eşlik eden bir mesane taşı varlığı veya hastanın ilaçlardan kurtulma isteğinin olması durumunda ise minimal invaziv yöntemler ile uygulanan cerrahi tedaviler gündeme gelmektedir. Burada önemli olan cerrahi tedavilere karar verme zamanlamasının doğru olmasıdır. İlaçlar ile yeterince kontrol altına alınamadığı zaman, BPH’ye bağlı idrar yapamama durumu ilerleyen aşamalarda idrar kesesinin de yapısının bozarak bazı semptomların geri dönüşsüz olmasına neden olabilmektedir. Günümüzde iyi huylu prostat büyümesi için uygulanan en sık minimal invaziv cerrahi yöntemler; transuretral insizyon (TUİP), bipolar transuretral rezeksiyon prostat (TUR- P), holmium Lazer Prostat (HoLEP) ve thulium lazer prostat (ThuLEP) tedavileri olup yine daha az sıklıkta uygulanan çeşitli cerrahi yöntemler de mevcuttur. Bu tedaviler arasından seçim yaparken detaylı bir hasta değerlendirmesi ve büyümüş prostatın hacmi önemli rol oynamaktadır" şeklinde konuştu. BPH’nin, tedavi edilmediğinde zamanla daha ciddi sağlık problemlerine neden olabileceğine dikkat çeken Opr. Dr. Tüfekçi, hastaların yaşayabileceği sağlık sorunlarına yönelik, "Hastalarda idrarı hiç yapamamaya bağlı sonda takılma ihtiyacı gelişebilir. Uzun süreli mesanenin tam boşalamaması durumunda idrar içerisindeki minerallerin birikimi sonucu mesane taşı oluşabilir. Yine bu duruma bağlı olarak sık idrar yolu enfeksiyonu ve idrarda kanama atakları ortaya çıkabilir. İdrar kesesinin sürekli bir zorluk ile karşılaşmasından ötürü yapısı bozulabilir ve bu durum bir süre sonra şikayetlerin geri dönüşümsüz olmasına sebep olabilir. Hatta ilerleyen süreçte idrar kesesinde biriken idrarın geriye doğru böbreklere baskı yapması sonucunda böbrek fonksiyonlarında bozulmaya dahi sebep olabilmektedir" diye konuştu. 50 yaş ve üzerindeki her erkeğin, belirti olsun veya olmasın, düzenli bir şekilde üroloji hekimine başvurmasının ve prostat kontrollerini yaptırmasının önemine değinen Opr. Dr. Tüfekçi, erken tanı ve uygun tedavinin, BPH’nin neden olabileceği ciddi komplikasyonları önlemek adına önemli olduğunu söyledi.