ASAYİŞ - 21 Aralık 2019 Cumartesi 16:39

Damada çekilen kredi yüzünden bir oğlunu öldürüp diğer iki oğlunu yaraladı

A
A
A
Damada çekilen kredi yüzünden bir oğlunu öldürüp diğer iki oğlunu yaraladı

Osmaniye’de eniştesine çektiği kredi yüzünden tartıştığı üç oğlunun üzerine tabanca ile kurşun yağdıran baba, bir oğlunu öldürdü diğer iki oğlunu ağır yaraladı.

Osmaniye’de eniştesine çektiği kredi yüzünden tartıştığı üç oğlunun üzerine tabanca ile kurşun yağdıran baba, bir oğlunu öldürdü diğer iki oğlunu ağır yaraladı. Adliyeye sevk edilen adam tutuklanarak cezaevine gönderildi.


Edinilen bilgiye göre, Osmaniye merkez Kurtuluş mahallesi Kuzey çevre yolunda oto kurtarıcı işletmeciliği yapan Ahmet Çokan (66) ile oğulları İsmail Çokan (42),Hüseyin Çokan (35) ve Muhammet Çokan (32) aralarında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonrası Ahmet Çokan silahına sarılarak üç oğluna kurşun yağdırdı. Silah seslerini duyanların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve ambulans sevk edildi. Babalarının silahından çıkan kurşunlarla yaralanan üç kardeş, ambulanslarla Osmaniye’deki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Özel bir hastaneye kaldırılan İsmail Çokan, kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Diğer iki kardeşin ise sağlık durumunun ciddi olduğu öğrenildi. Olaydan sonra polis tarafından gözaltına alınan baba Ahmet Çokan, Emniyet Müdürlüğünde ki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.


Öte yandan olay ile ilgili ayrıntılar, Ahmet Çokan’ın ifadelerinin ardından ortaya çıktı. İddiaya göre, katil zanlısı baba Ahmet Çokan, beraber çalıştığı oğullarına vinç ve kurtarıcı alarak işlerini ayırdı. Bir süre sonra işleri iyi gitmeyen oğulları, Ahmet Çokan’dan kredi çekmesini istedi. Ahmet Çokan ise kredi çekmeyi reddederek çekeceği kredi miktarı kadar oğullarına para yardımı yaptı. Bir süre sonra ise Ahmet Çokan’ın kızı babasından 30 Bin TL kredi çekmesini talep etti. Ahmet Çokan da krediyi çekip damadına verdi. Bunu duyan üç kardeş ile babalarının arasında tartışma başladı. Zaman zaman tartışan baba ve oğullarının arası iyice açıldı. Yine iddiaya göre olay günü üç kardeş, babalarının yaşadığı eve gelip huzursuzluk çıkararak Ahmet Çokan’ın evde olmadığı sırada annelerini darp etti. Bunu duyan Ahmet Çokan, evine gelirken kuzey çevre yolu üzerinde bulunan oto kurtarıcı işletmesinin yakınlarında oğullarıyla karşılaştı. Aralarında önce tartışma çıktı, ardından ise tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu Ahmet Çokan üzerinde bulunan tabancasına sarılarak üç oğluna kurşun yağdırdı. Bir oğlunu öldüren iki oğlunu da ağır yaralayan Ahmet Çokan’ın enişteye çekilen kredi yüzünden oğullarıyla arasının açılması sonrası yaşanan bu gelişmeler üzerine kendisini kaybettiği iddia edildi.


Ağır yaralı olan Muhammet Çokan ve Hüseyin Çokan’ın hastanede tedavisi sürüyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.