GENEL - 07 Ocak 2020 Salı 15:02

Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yılı kutlandı

A
A
A
Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yılı kutlandı

Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 98.

Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıldönümü düzenlenen törenlerle kutlandı.


Program Devlet Bahçeli Meydanında Atatürk Anıtına çelenklerin sunulması, saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı.


Atatürk anıtına çelenk sunulmasının ardından Vali Ömer Faruk Coşkun şeref defterini imzalayarak şunları yazdı:


“Milli Mücadele, Anadolu’nun her karış toprağına Yüce Milletimizin mübarek kanı ve tertemiz alın teri akıtılarak tarihe yazılmış bir kahramanlık destanıdır. Tarihin bu eşsiz destanının en önemli bölümlerinden birini de güzide ilimiz Osmaniye’de verilen kurtuluş mücadelesi teşkil etmektedir. Bu bereketli toprakların yiğit insanları; yurt savunmasında ve düşman işgalinin kırılmasında her türlü fedakcrlığı göze alarak, birlik ve beraberlik içerisinde canları pahasına mücadele vermişlerdir. Dünyadaki tüm mazlum milletlere rehber olan Kurtuluş Mücadelesinin eşsiz kahramanları düşman çizmesi altında yaşamaktansa ölmeyi göze alarak büyük bir vatanseverlik örneği gösterdiler. Onlar bu vatanın hürriyeti ve bağımsızlığı uğruna, namusu ve bayrağı uğruna mücadele etmeyi, bu yolda seve seve şehit ve gazi olmayı seçtiler. Onlar yurdumuzun her köşesinde baş gösteren açlığa, yokluğa, yoksulluğa, cephanesizliğe ve her türlü imkünsızlığa rağmen direndiler. Canları pahasına savaşarak bugün hür ve bağımsız bir hayat sürdüğümüz Türkiye Cumhuriyetini ve bu aziz vatanı bizlere miras bıraktılar. 7 Ocak, Bu mirası canımız pahasına koruyup gelecek nesillere en güzel şekilde aktaracağımızı, Milli ve manevi değerlerine yürekten bağlı bir millet olarak özgürlüğümüz ve bağımsızlığımızdan asla taviz vermeyeceğimizi tüm dünyaya bir kez daha kararlılıkla ve yüksek sesle haykırdığımız gündür. Bu topraklar üzerinde yaşayan herkes her günü 7 Ocak ruhuyla yaşamalı, ülkemizi ve milletimizi aydınlık günlere ulaştırma gayesiyle çalışmalı, üzerine aldığı her türlü görev ve misyonu, bu vatanı miras bırakan ecdadımıza layık bir şekilde yerine getirmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle Osmaniye’mizin düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm aziz şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnet ve şükranla yad ediyor, saygılar sunuyorum.”


Devlet Bahçeli Meydanındaki törenin ardından protokol üyeleri ve vatandaşlar kurtuluş şehitliğinde düzenlenen törenle Kurtuluş Savaşı şehitlerini andı. Kuran-ı Kerim tilaveti okunması ve Osmaniye İl Müftüsü Ali Rıza Tahiroğlu tarafından yapılan duaların ardından, kurtuluş savaşı şehitleri için Garnizon Komutanlığı’nca saygı atışı yapıldı. Ardından protokol üyeleri kurtuluş şehitlerinin kabrine karanfil bırakarak dualar okudu.


Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 98’inci yıl dönümü kutlamaları Tosyalı Spor Salonunda devam etti. Programda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Osmaniye Milletvekili Baha Ünlü’nün kutlama mesajları okundu.



"Bin yılı aşan kardeşliğimiz ay yıldızlı bayrağımızın altında perçinlenmiştir"


Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara törende yaptığı konuşmada, “Yiğit Osmaniyeliler, bu mukaddes günde, bizlere bu bayrağın altında hür bir şekilde yaşama imkânını sağlayan ve bu uğurda canlarını hiçe sayan vatan evlatlarının aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Yiğit Osmaniyeliler, Osmaniye kahraman ecdadımızın kanları ile yazdığı Türk kurtuluş savaşının en önemli cephelerinden birisidir. Bu mücadele, Osmaniye ile birlikte Kahramanmaraş ve Gaziantep’in de kurtuluşuna vesile olan büyük bir destandır. Büyük Lider, Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde, bu şehrin evlatları bayrağı ve ezanı namus bilmiş, toprağımızı çiğnetmemiş, ezanımızı susturmamıştır. Şairimizin dizelerinde dediği gibi: Yörük Selim olup coşan sen idin, Kadir Çavuş olup koşan sen idin, Palalı olup şehit düşen sen idin, Sen ey Gavurdağlı’m, Osmaniyeli’m! Yiğit Osmaniyeliler ; 7 Ocak, birlikte olmaktır, birlik olmaktır, bir olmaktır. Unutmayacağız, unutturmayacağız... Bin yılı aşan kardeşliğimiz ay yıldızlı bayrağımızın altında perçinlenmiştir. İnancımız odur ki; milletimiz bir daha bu topraklarda kurtuluş mücadelesi yaşanmaması için birbirine daha da kenetlenecektir. Yurt içinde, sınır boylarımızda, bayrağımız için, vatanımız için, birliğimiz için terör odaklarına karşı canıyla kanıyla mücadele eden güvenlik güçlerimizi, buradan, bu tarihi günde selamlıyorum. Rabbim yeni zaferler kazanmayı kahramanlarımıza nasip etsin. Allah’ım, şevk ve gücümüzü arttırsın, utandırmasın. Bizleri bu güzel vatanı emanet eden şehit ve gazilerimize layık kılsın. Bize inananları bizden uzaklaştırmasın. Yiğit Osmaniyeliler, 7 Ocak kurtuluş bayramımız kutlu olsun. İlelebet ve daima ne mutlu Türk’üm diyene" ifadelerini kullandı.


Törende konuşma yapan Kuvayı Milliye Mücahitleri Derneği Osmaniye Şube Başkanı Hasan Özdemir, kentin düşman işgalinden kurtuluş mücadelesini anlattı.


Konuşmaların ardından Güneysu İlkokulu öğrencilerinden oluşan ritm ekibi ve 7 Ocak İlkokulu öğrencilerinden oluşan halk oyunları ekibi birer gösteri sundular. Cahit Zarifoğlu İmam Hatip Okulu Öğrencisi Esmanur Bozkurt Rahime Hatun adlı şiirini okudu.


Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 98.yıl kutlamaları kapsamında Osmaniye’ye gelen Jandarma Genel Komutanlığı Mehteran Birliği muhteşem bir konser verdi. Bir birinden güzel eserler seslendiren mehteran birliği izleyenlere unutulmaz anlar yaşattı. Tüm katılımcıların coşkuyla izlediği mehteran birliği tüm katılımcılardan yoğun alkış aldı. Konser sonunda mehteran üyelerini tebrik eden Vali Ömer Faruk Coşkun, Belediye Başkanı Kadir ve protokol üyeleri hatıra fotoğrafı çektirdiler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Nakipoğlu Mahallesi’ndeki evlerin restorasyonu tamamlanıyor Konya’nın merkez Karatay ilçesinin geçmişini yansıtan ve ilçenin çeşitli noktalarında bulunan 100 yılı aşkın tarihe sahip yapılar, Karatay Belediyesi’nin çalışmalarıyla bir bir yeniden ayağa kaldırılıyor. Söz konusu yapıların korunup geleceğe taşınması amacıyla Nakipoğlu Mahallesi’nde devam eden restore çalışmalarını yerinde inceleyen Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca; “Tarihimizi korumaya ve yaşatmaya devam ediyoruz” dedi. Konya’ya özgü mimari özellikleri yansıtan; kerpiç, ahşap ve taş kullanılarak inşa edilen tarihi yapılar, Karatay Belediyesi’nin yürüttüğü restorasyon çalışmalarıyla eski günlerine yeniden döndürülüyor. Bu çerçevede Nakipoğlu Mahallesi’nde 125 yıllık geçmişe sahip iki tarihi ev, Karatay Belediyesi ekipleri tarafından restore ediliyor. Söz konusu yapıların restorasyon çalışmalarında artık sona gelinirken; Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, çalışmaları yerinde inceledi. “Konya’mızın tarihi değerlerine sahip çıkıyoruz” Konya ve Karatay’ın yüzlerce yıllık geçmişini yansıtan tarihi evleri gelecek kuşaklara aktarmak için yürüttükleri restorasyon çalışmalarının başarılı bir şekilde sürdüğünü söyleyen Başkan Kılca, “Konya’mızın tarihi mimari özelliklerini taşıyan ve zaman içinde tahribata uğrayan evlerimizi tek tek tespit ederek önce korumaya alıyoruz. Konya’mızın tarihi değerlerine sahip çıkıyoruz. Şu anda tarihi bir Konya evindeyiz. Bu tür evlerimizi kamulaştırarak, restore ediyoruz. Nakipoğlu Mahallemizde tarihi bir evimizin restoresini tamamlamak üzereyiz. Burada eski yüklüklerimiz, aynalıklarımız ve sahanlıklarımız var. Ahşaptan ve hepsi el emeği ürünler. Bunları gelecek nesillerimize taşımış oluyoruz. Eski evlerimizde kerpiç ve ahşap malzemeler ve hasır tavanlardan oluşan bu yapıyı gelecek kuşaklara aktarmamız önemli. Bu tür yapılara sahip çıkacağız. Evde detaylar çok etkileyici. 125 yıl öncesine ait bir aynalığımız var ve bunu koruma kurulunun da görüşünü alarak eski haline uygun restore ediyoruz. Karatay Belediyesi olarak bu tür projelerimize sahip çıkarak Konya’mızın ve Karatay’ımızın kadim geçmişini yüzyıllar ötesine aktarmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Diyarbakır Uzmanlar, yaz ayalarının gelmesiyle göz sağlığını tehdit eden güneş gözlüğüne dikkat çekti Diyarbakır’da uzmanlar, yaz ayalarının gelmesiyle gözlük tercihi ve kullanımında dikkat edilmediğinde göz sağlığını tehdit eden sağlık sorunlarına dikkat çekti. Güneş gözlüğü, genellikle havaların ısınmasıyla birlikte yaz aylarında ağırlıklı olarak kullanımı tercih ediliyor. Uzmanlar ise, güneş gözlüğünün her mevsim göz sağlığı için önemli olduğuna dikkat çekerken, gözlük tercihinde standartlara uyulmadığı taktirde göz sağlığında ciddi sağlık sorunları ile karşılaşacağını vurguluyor. Diyarbakır’da Memorial Hastanesi’nde Op. Dr. Belgin Ekmekçiler, güneş gözlüklerinin çoğunlukla aksesuar amaçlı düşünüldüğünü ve bunun tam tam tersi bir şey olduğunu söyledi. Güneş gözlüklerini koruyucu bir tedavi olarak uyguladıklarını belirten Dr. Ekmekçiler, çünkü güneş ışınlarında göze zarar ultraviyole dedikleri gözle görülmeyen ışıkların olduğunu kaydetti. Bu ışıkların gözün birçok yapısına hasar verdiğinin altını çizen Dr. Ekmekçiler, şöyle konuştu: "Ciltten başlayıp retinaya kadar. Örneğin cildimizde kırışıklıkları artırıyor, et büyümesi yaparak görmemizi etkiliyor. Yine lensimiz dediğimiz gözümüzün merceğinde proteinleri de denature ederek katarak oluşmasını hızlandırıyor. Ve en önemlisi de gözümüzün arkasındaki fotoğraf filmi dediğimiz retinada sarı nokta oluşmasına sebep olarak da geri dönüşümü olmayan ciddi görme kayıplarına sebep oluyor. Biz de bu sebepten dolayı hastalarımızı ışıklardan korumak için güneş gözlükleri öneriyoruz." Güneş gözlüklerinin birçok yerde aksesuar olarak alınabildiğine dikkat çeken Dr. Ekmekçiler, “Ama güneş gözlüğünün asıl özelliği ultraviyole blokajının olması gerekiyor. Bu blokaj olmadan sadece renkli olmasında hiçbir anlamı olmuyor. Hatta siyah camlar göz bebeğimizi büyüterek gözümüze ultraviyole ışınlarının daha çok girmesine sebep olarak hasarı daha da katlayarak artırabiliyor. Bu sebepten güneş gözlüğü alacağımızda bunun aksesuardan çok koruyucu bir tedavi olduğunu bilmemiz gerekiyor. Ve aldığımızın camları hangi özellikte olduğunu, daha iyi bilmemizi gerektiriyor dedi. "Bizim açımızdan çerçeve önemli değil, camın üstünde olan ultraviyole blokajları" “Bizim açımızdan çerçeve önemli değil, camın üstünde olan ultraviyole blokajları” diyen Dr. Ekmekçiler, “Bunu da ancak nasıl anlayabiliriz? Gözle anlayabileceğimiz bir özellik değil. Ancak aldığımız gözlüklerin garanti belgelerinde ultraviyole yüzde 100 koruma şeklinde yazar. Ya da güneş gözlüklerinin CE belgesi dediğimiz denetlenmiş, kurumlar tarafından verilen özellikleri vardır. Bunun mutlaka olması gerektiğini kontrol etmemiz gerekiyor ki gözümüzü bu yüksek doz ultraviyoleden koruyabilelim” şeklinde konuştu. 21. Bölge Güneydoğu Optisyenler Gözlükçüler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahim Erdoğan ise, güneş gözlüğü mevsimsel olarak kullanılabilecek bir gözlük olmadığını, ultraviyole denilen olayın her ne kadar yaz aylarında özelikle bölge itibariyle güneş ışınlarının dik geldiği dönemlerde daha çok gözde ve ciltte hasara sebebiyet verse de, yılın geri kalan periyodlarında da ultraviyole yoğunluğu olduğu dönemler olduğunu söyledi. Güneş ışınların en dik geldiği baharın sonları ve yaz aylarının başlangıcına denk gelen mevsimde ultraviyole özellikli güneş gözlüğü takılması göz ve görme sağlığı adına ciddi bir önem arz ettiğini kaydeden Erdoğan, “Tüketicilerimizin dikkat etmesi gereken en önemli hususlardan biri her koyu renkli gözlük korucuyu bir güneş gözlüğü değildir. Bunu kesinlikle bilmemiz lazım. Hatta güneş gözlüğü camları ultraviyoleden değil de, boyadan elde edildiği takdirde daha koyu bir hal alır. Bu koyu cam rengi gözbebeğinin olağandan daha çok büyümesi, dolayısı ile ultraviyole dediğimiz sarı nokta görme alanlarına daha çok gelmesi, daha çok zarar vermesine sebebiyet verir. Bir güneş gözlüğü muhakkak suretle Sağlık Bakanlığının denetimi altında olan optisyenlik müesseselerinden temin edilmesi gerekir. Çünkü rutin olarak bakanlık ve sağlık müdürlüğü denetimi altında. Buna bağlı olarak ultraviyoleden elde edilen Avrupa standartlarına uyumlu güneş gözlükleri satışı mevcut” ifadelerine yer verdi. Müşterilerden Çağrı Eren, yaz aylarında genelde Diyarbakır çok sıcak olduğu için maalesef takmak zorunda olduklarını söyleyerek, “Gözlerimizi de güneş ışınlarından korumamız gerekiyor. O yüzden gözlüğümü tamire getirmiştim ve yenisini de almayı düşünüyorum” dedi.
Konya Konyaspor, ligin son 4 haftasında küme düşmemeye oynayacak Trendyol Süper Lig’de sezonun 4. haftasını 4. sırada tamamlayan, sezon başından bugüne 4 hoca değiştiren, son 4 haftaya da küme düşecek 4 takımın bir sıra üstünde giren Konyaspor, oynayacağı son 4 maçta küme düşmeme mücadelesi verecek. Trendyol Süper Lig ekiplerinden Konyaspor, 2023-2024 sezonunda Sırp Teknik Direktör Aleksandar Stanojevic yönetiminde ilk 4 hafta çıktığı maçlarda 2 galibiyet, 2 beraberlik alarak 8 puan topladı. Konyaspor, bu maçların sonunda ligde 4. sıraya yükseldi. Yeşil-beyazlılar, Sırp teknik direktör ile çıktığı diğer 5 maçta ise 1 beraberlik, 4 yenilgi alarak 1 puan topladı. Ligin ilk 9 haftasını 9 puanla 15. sırada tamamlayan Konyaspor’da, Aleksandar Stanojevic görevinden istifa ederken, teknik direktörlük görevine Hakan Keleş getirildi. Hakan Keleş ile 10 maça çıkan Konya ekibi, 2 galibiyet, 5 mağlubiyet ve 3 beraberlik alarak 9 puan topladı. Kötü gidişata engel olmayan Hakan Keleş ile deplasmanda Fenerbahçe’ye 7-1 mağlup olan Konyaspor, bu maçın ardından düşme hattında 18. sırada yer alırken, Keleş’le yollarını ayırdı. Yeşil-beyazlı ekip Hakan Keleş ile yolların ayrılmasından sonra 62 yaşındaki Bosna-Hersekli çalıştırıcı Fahrudin Omerovic ile mukavele imzaladı. Fahrudin Omerovic, yeşil-beyazlı takımın başında çıktığı 14 lig maçında 4 galibiyet, 5 mağlubiyet ve 5 beraberlik alarak 17 puan elde etti. Bu maçlarda 16 gol atan yeşil-beyazlılar, kalesinde 15 gol gördü. Ligin 34. haftasında deplasmanda oynanan Sivasspor maçında alınan 1-0’lik mağlubiyetin ardından Fahrudin Omerovic ile yollarını ayıran Konya ekibi, teknik direktörlük görevine Sportif Direktör Ali Çamdalı’yı getirdi. Ali Çamdalı yönetiminde Fenerbahçe karşısında zorlu bir mücadeleye çıkacak olan Konyaspor, küme düşme hattının bir sıra üzerinde yer alıyor. Trendyol Süper Lig’de sezona iyi bir başlangıç yaparak 4. haftada 4. sıraya yükselen Konyaspor, daha sonra o başarılı günleri bir daha bulamadı. Yeşil-beyazlılar ligin son 4 haftasına girilirken küme düşme potasının 1 sıra üstünde 16. sırada yer alıyor. Konyaspor, yarın ligin 35. haftasında kendi evinde Fenerbahçe ile karşılaşacak. Fenerbahçe ile Süper Lig tarihinde bugüne kadar 45 kez karşı karşıya gelen Konyaspor, söz konusu maçlarda sarı-lacivertli ekibe 34 defa mağlup olurken, 8 maçı kazandı, 3 karşılaşma ise beraberlikle sonuçlandı.