Son Dakika
|
Sadettin Saran'ın villasının bekçisi serbest bırakıldı
Ev sahibi olma hayali kabusa döndü: 23 milyon TL’lik dolandırıcılık
Armutlu’da 1.2 milyarlık devre mülk vurgunu: 9 tutuklama
Mekke'de ring otobüsü Mahbes'ül Cin'de Türk kafilesine çarptı: 1 ölü, 2 yaralı
Büyükçekmece gölünde su azalıyor
Şile Belediyesi'ne yönelik soruşturmada 22 şüpheli gözaltına alındı
MİT, terör örgütü DEAŞ’ın intihar eylemcisini yakaladı
Başakşehir’de bankadan para çeken iş adamına soygun girişimi
Ataşehir’de korkutan yangın: 4 kişi kurtarıldı
Fenerbahçe - Beşiktaş maçını Oğuzhan Çakır yönetecek
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Radon Thermal Springs Near Bishkek Attract Visitors Year-Round
Sadettin Saran'ın villasının bekçisi serbest bırakıldı
Adıyamanlı Hanım Orman, 105 yaşında AK Parti’ye üye oldu
Halı sahada tekme-tokat kavga kameraya yansıdı
Armutlu’da 1.2 milyarlık devre mülk vurgunu: 9 tutuklama
Suriye ordusu ile SDG, çatışmaları durdurma kararı aldı
Galatasaray ligin ilk yarısını lider tamamladı
İsrail, Yunanistan ve GKRY arasında üçlü zirve
TEKNOLOJİ
Meşhur aktörlerin yerini avatarlar ve influencerlar alıyor
23 Aralık 2025 Salı - 13:54:49
Yapay zekâ ile oluşturulan dijital avatarlar ve influencerlar, reklamcılıktan sinemaya kadar birçok alanda markaların yeni yüzü olmaya başladı. Doç. Dr. Ömer Aydınlıoğlu ise avantajlarının yanı sıra krizler ve güvenlik risklerine de dikkat çekerek, yapay zekada yaşanabilecek bir sorunun geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Son yıllarda yapay zekâ teknolojilerindeki hızlı gelişim, iletişim ve pazarlama sektörlerinde köklü bir dönüşümü beraberinde getirdi. Yapay zekâ artık yalnızca veri analizi ya da otomasyon süreçlerinde değil reklam, sinema, sosyal medya ve marka iletişimi gibi çeşitli alanlarda da yoğun biçimde kullanılmaya başlandı. Özellikle yapay zekâ ile oluşturulan dijital avatarlar ve influencerlar, markaların hedef kitleyle kurduğu iletişimde yeni bir araç olarak öne çıkıyor. İnsan influencerlara alternatif olarak geliştirilen yapay zekâ avatarlarının, kişiselleştirilebilir yapıları, maliyet açısından daha tasarruflu olmaları, yorulmadan kesintisiz içerik üretebilmeleri tercih edilmelerinde rol oynuyor. Tamamen üreticilerinin kontrolünde hareket edebilen bu dijital karakterler, reklam kampanyalarında, tanıtım videolarında ve sosyal medya içeriklerinde aktif olarak kullanılıyor. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ömer Aydınlıoğlu, yapay zekâ influencerların iletişim sektöründe önemli bir aktör haline geldiğini belirtti. Aydınlıoğlu, yapay zekânın insanın belli bir sürede yapabileceği işleri çok daha kısa sürede gerçekleştirebilmesinin bu teknolojiyi cazip kıldığını ifade etti. "Gün geçtikçe artıyor" Yapay zeka ile üretilen avatarların insana kıyasla daha uzun süre içerik üretebilen bir yapıya sahip olduğunu söyleyen Ömer Aydınlıoğlu, "Yapay zekanın son dönemdeki popülerliğini hepimiz görüyoruz. Hemen hemen her sektörde yoğun bir biçimde kullanım ortaya koymakta, çünkü insanın belli bir süre zarfında yapabileceği işleri çok daha kısa bir sürede yapabilmesi sonucu hayatı kolay kılması tercih edilebilirliğini artırıyor. Özellikle iletişim sektöründe gerek reklamcılık gerekse sinema sektörü olsun yoğun bir kullanım alanı gözlemliyoruz. Yapay zekanın pazarlama alanında yeni nesil bir pazarlama anlayışı sunduğundan da bahsedebiliriz. İnsan influencerlara kıyasla bizlere çok fazla avantaj sunuyor. Bu avantajlardan ilki kişiselleştirilebilir olmaları. Yapay zeka influencerlar üretici firma doğrultusunda hareket edebilen, hastalanmayan, yorulmayan böylece daha uzun süre içerik üretebilen bir yapıya sahip. Bu da onları tercih edilebilirlik açısından öne çıkaran bir unsur halini alıyor. Özellikle son dönemlerde sayılarının arttığından da bahsedilmelidir. Yapmış olduğum literatür taramalarımda yapay zeka influencerların sayılarının 400den fazla olduğuna dair veriye ulaştım. Bu sayının her geçen gün arttığını söyleyebiliriz" dedi. "Avantajları ve dezavantajları var" Tehdit oluşturma noktasında cevabın farklılık gösterdiğini belirten Aydınlıoğlu, "Günümüzde çeşitli kuruluşlar sadece yapay zeka influencer üretip markaların tanıtım faaliyetlerinde marka yüzü olarak hizmetine sunmaktadır. Daha önce belirttiğimiz gibi insan influencerlara kıyasla daha tasarruflu bir maliyet ortaya koymaları, daha hızlı ve uzun süre içerikler üretebilmeleri ise önemli bir unsur. Bu influencerlar hedef kitle ile de iletişime geçebiliyor. Bilgisayar üretimi dijital bir varlık olsalar da ürettikleri içerikler üzerinden etkileşime geçme konusunda oldukça başarılılar. İnsan influencerlarla kıyaslanabilir bir etkileşim elde edebiliyorlar. Bize bir tehdit oluşturuyor mu? sorusunun cevabı ise farklılık gösteriyor. Yapay zekanın belli sektörleri ortadan kaldıracağı veya insan iş gücünü büyük oranda azaltacağına dair öngörüler mevcut ama yapay zeka influencerlar ile ilgili yaptığım okumalarda kaygı duymak için erken olduğunu gözlemledim. Her yeni gelişmede olduğu gibi avantajlar beraberinde dezavantajları da getiriyor" diye konuştu. "Yapay zeka duygu ifadesinde zorluk çekiyor" Yapay zeka influencerlar dijital varlıklar oldukları için duygulanım veya duyguyu aktarım noktasında zayıflık sergiliyor. Aydınlıoğlu, "İnsan influencerlar, duyguyu ifadelerinde iletebiliyorlar. Yapay zeka influencerlarda ise duygunun aktarımı konusunda eksiklik gözleniyor. Nitekim bilgisayar üretimi varlıklar oldukları için insanın sahip olduğu ve kontrol edebildiği bazı konularda eksiklik gösterebiliyorlar. Örneğin sosyal medya ekosisteminde influencerın kendisinden veya hedef kitleden kaynaklanan krizler ortaya çıkabiliyor. İnsan influencerlar bu tür krizler konusunda çok daha hassas davranırken yapay zeka influencerlar bu noktada zorluk yaşıyor. Çünkü onların duyguyu algılaması, anlamlandırması ve aktarması insan rakiplerine kıyasla çok daha zor. Bu da taşıdığı risklerden birini teşkil ediyor. Dikkat edilmesi gereken bir diğer konu da dijital saldırı veya kötü niyetli kullanımlara açık hale gelebilmeleri. Bu noktada amaçları dışında kullanım sergileyebiliyorlar. İnsanlar yorulma, hastalanma gibi dezavantajlar taşısa da krize sebep olma veya krizi yönetme noktasında güvenilirlikleri daha yüksek. Yapay zekada oluşabilecek bir sorun ise geri dönüşü olmayan sonuçlarla bize geri dönebiliyor" şeklinde konuştu.
23 Aralık 2025 Salı - 12:35
Yapay zekanın bilinçsiz kullanımı güvenlik, dezenformasyon ve mahremiyet risklerini artırıyor
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Karaelmas Siber Güvenlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Semih Çakır, yapay zekanın sunduğu kolaylıkların yanında güvenlik, dezenformasyon ve mahremiyet risklerine dikkat çekerek dijital okuryazarlığın önemine vurgu yaptı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Karaelmas Siber Güvenlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Semih Çakır, yapay zekanın günlük hayatın ayrılmaz bir parçası haline geldiğini belirterek, bu teknolojinin bilinçsiz kullanımının çeşitli riskleri de beraberinde getirdiğini söyledi. Yapay zekanın sanıldığı gibi yeni bir kavram olmadığını dile getiren Çakır, son dönemde artan kullanım alanlarıyla birlikte güvenlik ve mahremiyet konularının daha fazla gündeme geldiğini ifade etti. "Yapay zeka hayatımızın bir çok alanında var" Yapay zekanın uzun süredir hayatın içinde olduğunu anlatan Çakır, bu teknolojinin temel olarak veriler üzerinden karar verme sürecini yürüttüğünü belirterek, "Aslında yapay zeka çok iyi bir kavram gibi görünse de hayatımızda uzun bir süren beri aslında bulunmaktaydı. Son zamanlarda oldukça popüler hale geldi ve her alanda kullanılır hal almakta. Şimdi yapay zeka deyince şunu söyleyebiliriz. Yapay zeka bilgisayarların insanlardan öğrendikleri verilerle karar verme sürecidir. Bugün baktığın zaman telefonlarımızda, bankalarda, hastanelerde ve birçok alanda kullanılmakta" dedi. "Hayatımızın içine bu kadar girmiş bir teknoloji güvenlik risklerini de beraberinde getirmektedir" Yapay zekanın düşünme ve sorgulama yeteneğine sahip olmadığını vurgulayan Çakır, yanlış verilerle eğitilen sistemlerin ciddi sorunlara yol açabileceğini söyledi. Çakır, "Hayatımızın tabii ki bu kadar içine girmiş olan bir teknoloji ve hayatımıza getirdikleri kolaylıklar küçümsenemez bir gerçek ve her anda şu an yapay zeka kullanıyoruz. Ve gündemdeki aslında diğer bir soru da şu olabilir, güvenlik. Yani güvenlik riskleri nelerdir? Çünkü hayatımızın içine bu kadar girmiş bir teknoloji her anda var olması güvenlik listenin de beraberinde getirmektedir. Yapay zeka düşünmez. Sorgulamaz. Sadece girdi olarak verilen verilerle sonuç üretir" ifadelerini kullandı. "Yanlış veri üzerinden eğitim gerçekleşirse zararlı sonuçlar doğurabilir" Yanlış veri ve dezenformasyonun yayılmasında yapay zekanın etkisine değinen Çakır, dijital okuryazarlığın bu noktada kritik öneme sahip olduğunu dile getirdi. Çakır, "Bu kapsamda siz ne kadar yanlış bir veri verirseniz ve bu yanlış veri üzerinden eğitim gerçekleşirse o zaman kullanıcıya yanlış yönlendirmeler hatta zararlı sonuçlar doğurabilir. Yapay zekanın bu noktada okuryazarlığı çok önemli bir husus. Çünkü çok hızlı bir giriş yapmış oldu hayatımıza" şeklinde konuştu. "Kullanıcılar bilinçli yada bilinçsiz mahremiyet teşkil edecek verilerini verebiliyor" Yapay zekanın gerçekçi ama doğru olmayan içerikler üretebildiğine dikkat çeken Çakır, bu durumun dolandırıcılık ve mahremiyet ihlallerini artırdığını belirtti. Çakır, "Şimdi yapay zeka bir lafa çok gerçekçi. Ama tamamen yanlış haberler, görüntüler hatta ve hatta bu görüntülerle beraber sesleri de üretebilir hale geldi. Aynı zamanda yanlış bilgin yanında suç oranında da artış var. Yani dolandırıcılık faaliyetleri. Dolandırıcılık faaliyetlerinde işte birinin sesini veya görüntüsünü alıp bu görüntü, Deep Fake dediğimiz buradaki görüntü ve içerikleri kişinin yani bunu kullanan kişinin vermiş olduğu direktifler doğrultusunda üreterek insanlar kandırılabilip suça hatta suça yönlendirmede gerçekleştirebiliyor. Diğer bir husus da bu noktada mahremiyet. Yani kişiye ait, kişiye özel olan demek olan mahrumiyet kavramında kişisel verilerimizde izinsiz analiz edilebiliyor. Bunu bilinçli veya bilinçsiz şekilde kullanıcılarımız ne yazık ki mahremiyet teşkil edecek, sıkıntı oluşturabilecek alanlarda verilerini kişiler verebiliyor" şeklinde konuştu. "Manavdan iyi ürün için tavsiyede bile bulunabiliyor" Yapay zekanın tamamen tehlikeli olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayan Çakır, sağlık ve eğitim alanlarındaki olumlu uygulamalara dikkat çekti. Çakır, "Her gördüğünüz, duyduğunuz her şeye güvenmeyin. Tamamen tehlikeli diyemeyiz yapay zekaya. Neden? Çünkü iyi örnekleri yok mu? Çok iyi örnekleri var. Bunu nerede görüyoruz? Sağlıkta görüyoruz. Yani sağlıkta erken teşhis. Aynı zamanda eğitimde görüyoruz. Eğitimde çok güzel uygulamalar başladı. Kişiye özel öğrenme modelleri, yine yapay zeka tabanlı sistemlerle algoritmalar kullanılarak gerçekleştirmeye başladı. Yine engellilerle ilgili büyük kolaylıklar, sosyal hayatta yaşantımızda birtakım kolaylıklar yapay zeka ile gerçekleştirebiliyoruz. Hatta işte en büyük sıkıntımız bir manava gittiğiniz zaman işte bir meyve alacaksınız karpuz diyelim bunun bir görüntüsünü çekip sizin adınıza oradaki en iyi ürünü seçip size bir tavsiyede bulunabiliyor" ifadelerini kullandı. BEUN’de yapay zeka farkındalık etkinlikleri düzenleniyor Üniversite bünyesinde yapay zeka ve dijital güvenlik konusunda çalışmalar yürüttüklerini aktaran Çakır, farkındalık eğitimlerinin sürdüğünü belirtti. Çakır, "Üniversite olarak neler yapıyoruz? Üniversite, biz bünyesinde Karaelmas Siber Güvenlik Uygulama Araştırma Merkezi olarak birçok etkinliğe imza atıyoruz. Başta Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer önderliğinde üniversitemizde birçok farkındalık eğitimleri, seminerler, ulusal kongreler düzenledik ve olabildiğince de sadece üniversite öğrencilerimize yönelik değil hem personellerimize hem de halkımıza yönelik programlarla bu farkındalığı, yapay zeka ve teknoloji kullanımı, özellikle dijital alandaki kullanımla ilgili halkımızı bilinçlendirme faaliyetlerine devam ediyoruz" dedi. Çakır, yapay zekanın kontrolsüz kullanımından kaçınılması gerektiğini vurgulayarak, özellikle gençlerin her işi yapay zekaya bırakma alışkanlığından vazgeçmesinin önemine dikkat çekti. Çakır, "Buradaki sorun aslında teknoloji ve yapay zeka değil, yine bunun kontrolsüz kullanımı. Okuryazarlık çok önemli bir kavram. Ve şu an görülüyor ki gençlerde de üniversitede biraz tabii ki öğretim üyesiyiz biz derslere giriyoruz. Derse girdiğimiz zaman şunu görüyoruz. Her şeyi yapay zekaya bırakma durumu var. Bu anlayıştan bir defa vazgeçmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
23 Aralık 2025 Salı - 11:47
Geleceğin Siber Yıldızları 2026 dönemine hazırlanıyor
Türkiye’nin dijital sınırlarını koruyacak olan geleceğin siber güvenlik uzmanları, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) iş birliğiyle Çanakkale’de yetişecek. Türkiye’nin siber savunma kapasitesini güçlendirmek, ulusal güvenliğin ayrılmaz bir parçası olan dijital dünyada yerli ve milli çözümler üretebilecek nitelikli insan kaynağını oluşturmak amacıyla Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) ile Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) arasında kapsamlı bir iş birliği protokolü imzalandı. "Türkiye Siber Vatan Programı İş Birliği Protokolü" imza töreni, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu ve GMKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi. Geleceğin Siber Yıldızları 2026 dönemine hazırlanıyor İmzalanan protokol ile Türkiye genelinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonu ile 81 ilde eş zamanlı yürütülen ve stratejik bir öneme sahip olan "Siber Vatan Programı"nın 2026 dönemi çalışmaları Çanakkale’de resmen başlamış oldu. Protokol kapsamında; Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin farklı bölümlerinde öğrenim gören ve siber güvenlik alanına ilgi duyan öğrencilerin tespit edilmesi, yeteneklerinin geliştirilmesi ve sektöre kazandırılması hedefleniyor. Eğitimden istihdama uzanan kapsamlı bir süreç Sadece teorik bir eğitimi değil, uygulamalı ve derinlemesine bir kariyer yolculuğunu kapsayan protokolün detaylarına göre öğrenciler şu aşamalardan geçecek: Derinlemesine Teknik Eğitimler: Seçilen öğrencilere hem yüz yüze hem de çevrim içi olarak siber güvenlik, zararlı yazılım analizi ve tersine mühendislik gibi alanlarda teknik eğitimler verilecek. Sanal Laboratuvar ve Yarışmalar: Öğrenciler, sanal laboratuvar görevleri ve "Bayrağı Yakala" (CTF) tarzı yarışmalarla yetkinliklerini test etme imkânı bulacak. Staj ve Kariyer Desteği: Eğitimleri başarıyla tamamlayan ve teknik yeterlilik sağlayan öğrenciler, program kapsamında stajyer programlarına dâhil edilerek istihdam süreçlerinde desteklenecek. "Bölgesel kalkınma için dijital yetkinlik şart" Törende yapılan değerlendirmelerde, dijitalleşen dünyada kalkınmanın sadece fiziki yatırımlarla değil, beşeri sermayenin güçlendirilmesiyle mümkün olacağı vurgulandı. GMKA ve ÇOMÜ ortaklığında yürütülecek bu proje ile Çanakkale’nin, Türkiye’nin siber güvenlik ekosisteminde önemli bir merkez haline gelmesi hedefleniyor. Protokolün, üniversite-sanayi-kamu iş birliğinin en verimli örneklerinden biri olması beklenirken, siber vatanda görev alacak gençlerin kariyer planlamalarına doğrudan katkı sunulacak. Öğrenciler, sağlanacak teknik altyapı ve uzman desteği ile global ölçekteki siber tehditlere karşı savunma stratejileri geliştirme yetkinliği kazanacak. İmzaların atılmasının ardından taraflar, projenin ülkemize ve Çanakkale’ye hayırlı olması temennisinde bulunarak, siber vatanın savunucularını yetiştirmek için çalışmalara hızla başlanacağını belirtti.
23 Aralık 2025 Salı - 10:58
Şanlıurfa’da "dijital dünyada denge" semineri
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, "Dijital Dünyada Denge, Gerçek Hayatta Güçlü Birey" kapsamında gençlik merkezlerinde eğitim alan 7-14 yaş arası çocuklara yönelik eğitim seminerlerini sürdürüyor. Zübeyde Demirkol Gençlik Merkezi’ndeki kurslardan faydalanan 7-14 yaş arası çocuklara yönelik "Dijital bağımlılık, dijital kullanımda denge ve bilinçli teknoloji kullanımı" başlıkları altında farkındalık çalışması gerçekleştirildi. Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi İdari ve Mali İşler Müdür Yardımcısı Hüseyin Tekdemir tarafından verilen "Bağımlı Olma, Özgür Ol" başlığıyla düzenlenen seminerle çocukların teknolojiyi hayatlarını sınırlayan değil, geliştiren bir araç olarak kullanmaları, ekran süresi dengesi kurmaları ve dijital dünyada bilinçli bireyler olmaları hedeflendi.
Çok Okunan Kategori Haberleri
1
22 Aralık 2025 Pazartesi- 09:47
Uzmanından yapay zeka uyarısı: "Evcilleştirmezsek aileyi yıkar"
2
21 Aralık 2025 Pazar- 12:58
Robolig 2025 Robotik Kodlama yarışması, büyük ilgi gördü
3
21 Aralık 2025 Pazar- 14:48
Nusaybin’de ilk kez model uçak eğitimlerinde uygulamalı test etkinliği düzenlendi
4
07 Ocak 2021 Perşembe- 15:20
Whatsapp’ın yeni gizlilik sözleşmesindeki tehlike
5
19 Aralık 2025 Cuma- 11:30
İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nden 2’nci World Bridges Zirvesi’nde küresel sağlık diplomasisi iş birliği
22 Ekim 2025 Çarşamba - 12:54
Yeni All in One bilgisayar modeli, QHD ekran ve yapay zekâ desteğiyle tanıtıldı
Casper, All in One bilgisayar segmentindeki yeni modeliyle kullanıcıların karşısına çıkıyor. QHD ekran teknolojisi sayesinde canlı ve net görüntüler sunduğu açıklanan Nirvana A870’in ince tasarımı, yüksek performansı ve yapay zekâ destekli özellikleriyle modern kullanıcıların beklentilerini en üst seviyede karşılayacak şekilde tasarlandığı belirtildi. Yeni nesil All in One bilgisayar Casper Nirvana A870 kullanıcılarla buluşuyor. Beyaz yakalı profesyonellerden teknoloji meraklılarına, evden ofise farklı kullanım alanlarına hitap eden Nirvana A870, estetik tasarımı ve donanımıyla dikkat çekiyor. 27" boyutundaki Anti-Glare (yansıtmasız) ekran, ortam ışığı ve gölge gibi dikkat dağıtıcı unsurların ekranı karartmasını önleyerek kesintisiz bir görüntü deneyimi sunuyor. Her şey bir arada: İnce, şık ve performanslı Nirvana A870, masaüstü bilgisayarların yüksek performansını, taşınabilir cihazların şıklığı ve kompakt yapısıyla birleştiriyor. Kasa ve monitörün tek bir tasarımda buluştuğu ürün hem alan tasarrufu sağlıyor hem de modern ve zarif görünümüyle çalışma ortamlarını yeniliyor. 3 tarafı çerçevesiz 27 inç 2K QUAD HD ekranı, daha geniş görüş açısı ve yüzde 20 daha fazla parlaklık ile üstün görsel deneyim sunuyor. Güçlü donanımı; yüksek performanslı işlemci, DDR5 RAM, 2K ekran, hızlı depolama ve profesyonel ses/kamera ile kullanıcıya maksimum performans sağlarken, All-in-One tasarımı, yapay zekâ destekli işlemcisi, enerji verimliliği ve şık estetiği ürünü özel kılıyor. İnce metal stant ise ergonomi, stabilite ve zarif görünüm sunmak için güçlendirilmiş ve masanızda daha az yer kaplayacak şekilde tasarlanmıştır. Performansta sınır tanımayan donanım Nirvana A870, 13. Nesil Intel Core i7 13620H, Series 2 Intel Core 5 210 H ve Ai destekli Ultra 7 255H işlemcileri ile 45W güçte masaüstü seviyesinde performans vadediyor. Casper’ın özel soğutma sistemi sayesinde ince tasarımına rağmen işlemciler maksimum güçle çalışıyor. DDR5 bellek teknolojisi ise rakiplerine göre yüzde 15 daha yüksek performans sağlıyor. Depolama seçenekleri arasında ise NVMe Gen4 SSD ve 2.5" HDD desteği bulunuyor. Kullanıcı dostu ergonomik tasarım Ayarlanabilir standıyla ekran eğimi ve yüksekliği kolayca optimize edilebiliyor. Bu sayede boyun, omuz ve sırt üzerindeki baskı azalıyor; uzun süreli kullanımlarda bile konfor maksimum seviyeye çıkıyor. Gri renk seçeneği ise hem ofis hem de ev ortamlarında şıklık katıyor. Ayarlanabilir stand, ekranı ekseninde 90, sağa-sola 20, yukarı-aşağı 120 mm ve öne-arkaya 20 açılarda destekliyor. Gelişmiş bağlantı ve medya özellikleri Nirvana A870, USB 3.2 Type-C portları, HDMI, DisplayPort, RJ45 gibi zengin bağlantı seçenekleri ile tüm cihazlarınızla hızlı ve sorunsuz entegrasyon sağlıyor. Wi-Fi 6 teknolojisi ile 9608 Mbit/sn’ye varan hızlı internet bağlantısı sunuyor. Gerçek 3.1 MP FHD+ kamera, kamera bas çıkar gizlilik özelliği ile profesyonel görüntülü toplantılar için ideal. Dolby Ses Sistemi teknolojisi destekli hoparlörler ise etkileyici bir ses deneyimi vadediyor. Enerji verimliliği ön planda 120W güç adaptörü rakiplerinin yüzde 88 daha yüksek enerji verimliliğiyle çevreye duyarlı kullanım ve tasarruf sağlıyor.
22 Ekim 2025 Çarşamba - 11:42
OSB Teknoloji Zirvesi’ne geri sayım başladı
Türkiye’nin organize sanayi bölgeleri alanındaki en kapsamlı etkinliklerinden olan OSB Teknoloji Zirvesi, 24-26 Ekim tarihlerinde Kıbrıs’ta düzenleniyor. Dijitohum ev sahipliğinde gerçekleşecek zirve, 40 OSB temsilcisi ile yerli ve global teknoloji devlerini bir araya getirerek sanayide dijital ve yeşil dönüşümün yol haritasını çizecek. Türkiye’nin sanayideki teknoloji ve inovasyon gündemini belirleyen en önemli platformlarından biri olan OSB Teknoloji Zirvesi, bu yıl "Geleceğin sanayisini bugünden tasarlıyoruz!" temasıyla 5’inci kez kapılarını açıyor. Dijitohum ev sahipliğinde, 24-26 Ekim tarihleri arasında Kıbrıs’ta gerçekleşecek zirveye Türkiye’nin dört bir yanından 40 Organize Sanayi Bölgesi (OSB) temsilcisi ile 15 teknoloji şirketi katılacak. Yapılan açıklamaya göre, üç gün sürecek etkinlik, OSB’lerin dijital dönüşüm yolculuğuna yön veren fikirlerin, projelerin ve iş birliklerinin merkezi olmayı sürdürüyor. Zirve programında; paneller, teknik oturumlar ve networking etkinlikleri ile sanayide teknoloji odaklı dönüşümün en güncel konuları ele alınacak. Bu yılki zirvede; Veri Merkezi ve Haberleşme Altyapıları, Dijitalleşme, Akıllı Altyapılar, Yeşil Enerji Çözümleri, Siber Güvenlik ve Geleceğin OSB Modelleri gibi sanayinin rekabet gücünü doğrudan etkileyen kritik konular detaylıca incelenecek. Zirvenin önemine değinen Dijitohum Kurucusu Engin Işık, "OSB’ler sadece üretim merkezleri değil, aynı zamanda teknoloji ve inovasyon üsleri olmalı. Bu zirve, bölgelerimizin rekabet gücünü artıracak çözümleri ve yol haritalarını oluşturmak için eşsiz bir platform sunuyor. Amacımız, sanayimizi geleceğe hazırlayacak akıllı ve sürdürülebilir altyapıları bugünden tasarlamaktır" dedi.
22 Ekim 2025 Çarşamba - 11:30
BAÜN Teknokent’ten Uluslararası iş birliği adımı
Balıkesir Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi-Balıkesir Teknokent, "bölgesel gücünü uluslararası platformlara taşıma" vizyonu doğrultusunda, girişimcilik ve teknoloji temelli kalkınma çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda Balıkesir Teknokent, uluslararası girişimcilik ve inovasyon ağlarını güçlendirmeye yönelik önemli bir uluslararası iş birliğine imza attı. Balıkesir Üniversitesi Rektörü ve Balıkesir Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yücel Oğurlu ile Özbekistan Doğa ve Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Golibjon Botirov tarafından imzalanan uluslararası iş birliği protokolü, kurumlar arasında akademik ve teknolojik iş birliklerini derinleştirmeyi hedefliyor. Üç yıl süreyle geçerli olacak protokol kapsamında taraflar; ortak hızlandırma programları, yatırımcı eşleştirme etkinlikleri (Demo Day / İnovasyon Günü), teknoloji transferi ve bilgi paylaşımı, uluslararası fon programlarına ortak başvurular ve karşılıklı temsil (soft-landing) mekanizmaları gibi alanlarda ortak çalışmalar yürütecek. İş birliği faaliyetleri, yıllık performans göstergeleri doğrultusunda düzenli olarak izlenecek ve değerlendirilecektir. İmza töreni, Balıkesir Teknokent’te düzenlendi. Törene, BAÜN Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cevdet Avcıkurt ve Prof. Dr. Fatih Satıl ile Balıkesir Teknokent Genel Müdürü Öğr. Gör. Burcu Aydemir de katıldı. Balıkesir Üniversitesi Rektörü ve Balıkesir Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yücel Oğurlu ile Özbekistan Doğa ve Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Golibjon Botirov, imza töreninin ardından iki kurum arasındaki bu stratejik adımın ülkeler arası bilimsel, teknolojik ve girişimcilik ilişkilerine katkı sunmasını diledi.
22 Ekim 2025 Çarşamba - 10:23
HAVIT, Galatasaray Espor ile iş birliği yaptı
Küresel teknoloji markası HAVIT, Galatasaray Espor ile stratejik ortaklık kurduğunu duyurdu. HAVIT, Türkiye’nin önde gelen espor takımlarından olan Galatasaray Espor ile stratejik ortaklık yaptı. İş birliği, gelişmekte olan Türk oyun ekosistemine, yenilikçi ve yüksek performanslı ekipmanlarla enerji kazandırmayı amaçlıyor. Şirket, bu iş birliğiyle sadece takımı profesyonel performansını artıracak ileri seviye oyun ekipmanlarıyla desteklemekle kalmayacak, aynı zamanda Türk oyunculara iyi bir espor deneyimi sunmayı hedefliyor. Önümüzdeki turnuvalarda Galatasaray Espor, uluslararası arenada Türkiye’yi temsil etmeye devam edecek. Şirket ise oyun ekipmanlarıyla takıma destek vererek büyük başarılara ulaşmasına yardımcı olacak. 110’dan fazla ülke ve bölgede faaliyet gösteren şirket, yenilikçi ürünleriyle oyuncuları, profesyonelleri ve teknolojiseverleri destekliyor.
21 Ekim 2025 Salı - 17:00
’Peace4All Hackathon’ tamamlandı: Agrito ekibi birinci oldu
Adana’da gerçekleştirilen "Peace4All Hackathon" tamamlandı. Çukurova Kalkınma Ajansı ev sahipliğinde gerçekleşen etkinliğin jüri değerlendirmesi sonucunda "Sürdürülebilir Topraksız Tarım Sahası" projesiyle Agrito ekibi birinci oldu. Avrupa Birliği (AB) tarafından desteklenen ve Çukurova Üniversitesi’nin de paydaşı olduğu EUPeace İttifakı kapsamında düzenlenen "Peace4All Hackathon" tamamlandı. Üç gün süren etkinliğe, Çukurova Kalkınma Ajansı ev sahipliği yaptı. Farklı disiplinlerden öğrencilerin katıldığı hackathon, gençlerin toplumsal sorunlara yenilikçi çözümler geliştirmesine imkan tanıdı. Katılımcılar, eğitimler aldı, ilham konuşmalarını dinledi ve alanında uzman 40 mentorun desteğiyle fikirlerini olgunlaştırdı. Üç günün sonunda oluşturulan 8 proje, jüri karşısında değerlendirildi. Gençler; barış, adalet ve kapsayıcılık ilkelerini merkeze alarak sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm ve etik teknoloji ile nitelikli iş ve iş gücüne erişim temalarında projeler geliştirdi. Final gününde takımlar projelerini 7 kişilik uzman jüriye sundu. Projeleri değerlendiren jüri; Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hacer Yapıcıoğlu Yıldızdaş, Prof. Dr. Deniz Zeren, Prof. Dr. Aslı Ilgıt, KOSGEB Adana İl Müdürü Merve Şemsi Ballı, Adana Sanayi Odası Genel Sekreteri Veli Oğuz, TOBB Adana Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Mert Taşar ve Çukurova Kalkınma Ajansı Proje Yönetimi Birimi Başkanı Ayşegül Kaplan’dan oluştu. Jüri değerlendirmesi sonucunda, "Sürdürülebilir Topraksız Tarım Sahası" projesiyle Agrito ekibi birinci oldu. 4Topia ekibi, "4Topia" projesiyle ikinci, Peace X ekibi ise "Savaş İçin Silah Üretiliyorsa Barış İçin İçerik Üretilmeli" projesiyle üçüncülüğe layık görüldü. Üç gün süren maraton, gençlerin barış, adalet ve kapsayıcılık ekseninde bölgesel sorunlara yönelik çözümler üretmesine katkı sağladı ve yenilikçi fikirlerin hayata geçmesi için önemli bir platform sundu.
21 Ekim 2025 Salı - 15:37
Atatürk Üniversitesi, Bioexpo 2025’te Yaşam Bilimleri Ekosisteminin güçlü paydaşı oldu
Yaşam bilimleri alanında Türkiye’nin en kapsamlı etkinliği olarak kabul edilen BioExpo 2025, 15-17 Ekim 2025 tarihleri arasında İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayında gerçekleştirildi. Biyoteknoloji, ilaç, temizoda teknolojileri ve laboratuvar sistemleri alanlarında faaliyet gösteren kamu kurumları, akademik yapılar ve özel sektör temsilcilerini bir araya getiren fuar; yenilikçi fikirlerin, ileri teknolojilerin ve stratejik iş birliklerinin buluşma noktası oldu. Atatürk Üniversitesi, bu yılki BioExpo organizasyonunda yalnızca bir katılımcı değil, ülkemizin yaşam bilimleri araştırmalarında öncü rol üstlenen bir paydaş olarak yer aldı. Üniversite, bilimsel üretkenliğini ve Ar-Ge kapasitesini hem ulusal hem uluslararası ölçekte tanıtarak, geleceğin biyoteknoloji ve ilaç ekosisteminde etkin bir aktör olduğunu bir kez daha gösterdi. Yapay Zekâ Temelli İlaç Geliştirme Paneline Atatürk Üniversitesi Ev Sahipliği Yaptı Etkinlik kapsamında düzenlenen "Yapay Zeka Temelli İlaç Geliştirme" panelinin moderatörlüğünü, Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Türkez üstlendi. Panelde, yapay zekânın ilaç keşfi ve geliştirme süreçlerindeki dönüştürücü rolü, klinik veri analizi ve moleküler hedefleme teknikleri çok yönlü biçimde tartışıldı. Sanofi Avrasya Bölge Başkanı Cem Öztürk, KTH-Royal Institute of Technology & King’s College London’dan Prof. Dr. Adil Mardınoğlu ve Trustlife Ventures Ar-Ge Merkezi Genel Müdürü Dr. Duygu Dağlıkoca’nın konuşmacı olarak katıldığı oturumda, akademi-sanayi-yatırımcı iş birliklerinin önemi vurgulandı. Atatürk Üniversitesinin moderatörlüğünde gerçekleştirilen panel, üniversitenin biyoteknoloji ve yapay zekâ temelli ilaç araştırmalarındaki liderliğini gözler önüne serdi. Akademi-X Buluşması: Ulusal Araştırma Merkezleri Arasında İş Birliği Köprüsü Atatürk Üniversitesi, fuar kapsamında düzenlenen Akademi-X | Merkezler Arası İş Geliştirme ve Deneyim Paylaşımı Buluşması oturumunda da etkin rol üstlendi. DAYTAM, ATA-TTO ve Teknokent temsilcilerinin katılım sağladığı toplantıda; araştırma altyapılarının ortak kullanımı, proje koordinasyonu ve kamu-özel sektör iş birliklerinin geliştirilmesi konularında görüş alışverişinde bulunuldu. BioExpo CONNECT koordinasyonunda, SBÜ Teknopol İstanbul, Boğaziçi Üniversitesi HTTM ve DEÜ İBG’nin bilimsel desteğiyle gerçekleşen toplantıda Atatürk Üniversitesi, Doğu Anadolu bölgesinin temsilcisi olarak yer aldı ve ulusal araştırma merkezleri arasındaki etkileşimi güçlendirecek bir platformun hazırlık sürecine dahil oldu. DAYTAM ve ATA-TTO İş Birlikleriyle Ulusal Görünürlük Arttı Atatürk Üniversitesi standı, özgün tasarımı, etkileyici sunumları ve görsel içerikleriyle katılımcıların yoğun ilgisini çekti. Fuar boyunca ziyaretçiler, Doğu Anadolu Yüksek Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (DAYTAM) ve ATA Teknoloji Transfer Ofisi (ATA-TTO) tarafından yürütülen araştırma projeleri, cihaz altyapıları ve Ar-Ge olanakları hakkında bilgi aldı. Boğaziçi, Yıldız Teknik, Dokuz Eylül ve Sağlık Bilimleri Üniversiteleri başta olmak üzere birçok kurum temsilcisi, Atatürk Üniversitesinin altyapısını örnek model olarak değerlendirdi. TÜBİTAK, TÜSEB ve İBG temsilcileriyle yapılan görüşmelerde, ortak projeler, fon desteği ve akademik iş birlikleri için somut adımlar atıldı. Geleceğe Yönelik Stratejik Kazanımlar BioExpo 2025, Atatürk Üniversitesinin bilimsel görünürlüğünü artırırken, yaşam bilimleri alanında yeni ortaklıklar, iş birliği platformları ve proje fırsatlarının doğmasına zemin hazırladı. Fuara katılan öğretim üyeleri, araştırmacılar ve öğrenciler, sektörün güncel dinamiklerini yakından tanıyarak akademik vizyonlarını genişletti. Etkinlik sonrası yapılan değerlendirmelerde, üniversitenin ulusal ölçekte oluşturulacak çevrim içi yaşam bilimleri platformunun Doğu temsilcisi olarak görevlendirilmesi kararlaştırıldı. Bu durum, Atatürk Üniversitesinin bölgesel Ar-Ge koordinasyonunda stratejik bir merkez haline geldiğini gösterdi. Prof. Dr. Hasan Türkez: "Atatürk Üniversitesi, Yaşam Bilimlerinin Geleceğinde Aktif Rol Oynamaya Devam Edecek" Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Türkez, fuarın ardından yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: "BioExpo 2025, akademi, kamu ve özel sektörün bilgi ve deneyimlerini bir araya getiren çok değerli bir platformdu. Atatürk Üniversitesi olarak bu tür organizasyonlarda yer almak hem üniversitemizin görünürlüğünü artırıyor hem de bilimsel üretim kapasitemizi daha geniş bir ağda paylaşma imkânı sunuyor. Yaşam bilimleri, geleceğin stratejik alanlarından biri olacak. Biz de bu geleceğin şekillenmesinde öncü bir üniversite olarak aktif rol almaya devam edeceğiz." Atatürk Üniversitesinin Katılımı Sektörde Örnek Gösterildi Fuarda sergilenen kurumsal zarafet, profesyonel sunumlar ve etkin iletişim yaklaşımı, diğer üniversite ve firma temsilcileri tarafından örnek uygulama olarak değerlendirildi. BioExpo 2025 katılımı, Atatürk Üniversitesinin yaşam bilimleri alanında uluslararası vizyonunu güçlendirirken, Türkiye’nin bilimsel gelişimine katkı sunma misyonunu da pekiştirdi.
21 Ekim 2025 Salı - 14:33
Vodafone, 81 il ve 922 ilçede 1 Nisan 2026 itibarıyla 5G hizmeti sunacak
Vodafone, 5G yetkilendirme ihalesinde yaptığı yatırımla, 2025 yılında Türkiye’ye yapılan en büyük üçüncü uluslararası doğrudan yatırıma imza attığını duyurdu. Vodafone, aldığı frekanslarla 81 il ve 922 ilçede 1 Nisan 2026 itibarıyla 5G hizmeti sunacak. Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, "Dünyada 5 kıtada 5G deneyimine sahip ülkemizdeki tek operatör olarak bu teknolojiye dünden hazırız. Kapsama ve kullanıcı sayısı itibarıyla Vodafone’un dünyada yaptığı en büyük 5G lansmanı olacak" dedi.
21 Ekim 2025 Salı - 14:22
HAVIT ve Beşiktaş Espor’dan iş birliği
Küresel teknoloji markası HAVIT, Beşiktaş Espor ile iş birliğine imza attığını duyurdu. HAVIT ve Beşiktaş Espor iş birliği yaptı. Bu stratejik iş birliğinin şirketin, Türkiye’deki ve küresel espor sahnesindeki büyümesinde önemli bir dönüm noktasını temsil ettiği belirtildi. Şirket, Beşiktaş Espor ile gerçekleştirdiği bu ortaklık kapsamında, takımı ileri seviye oyun ekipmanlarıyla donatarak rekabet gücünü artırmayı hedefliyor. Aynı zamanda, inovasyonu ve espor tutkusunu birleştirerek Türk oyunculara ve hayranlara bir üst seviyede oyun deneyimi sunmayı amaçlıyor. Beşiktaş Espor; League of Legends, PUBG Mobile ve CS2 gibi üst düzey oyunlarda mücadele ediyor. 110’dan fazla ülke ve bölgede faaliyet gösteren HAVIT, yüksek performanslı oyun ekipmanları ve ses teknolojileriyle biliniyor.
21 Ekim 2025 Salı - 09:46
Türkiye-Çin teknoloji iş birliği toplantısı Düzce gerçekleştirildi
Düzce Teknopark ve Tianfu International Technology Transformation Center (ITTC) iş birliğiyle düzenlenen "B2MATCH Türkiye-Çin İkili İş Birliği Görüşmeleri" teknoloji ve iş dünyasının önemli temsilcilerini bir araya getirdi. Düzce Teknopark’ta düzenlenen programa; Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir, Düzce Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Saygun, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Öztürk, Düzce Teknopark Genel Müdürü ve Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Resul Kara, KOSGEB Müdürü Necdet Yaşar Şahin, Sanayi ve Teknoloji Müdürü Mehmet Sarıoğlan, Çin heyeti ve çok sayıda iş insanı katıldı. Açılış konuşmasını yapan Düzce Teknopark Genel Müdürü ve Mühendislik Fakültesi Dekanı Resul Kara, etkinliğin temelini 2023 Nisan ayında Tianfu Teknoloji Transfer Merkezi ile başlayan sağlam dostluk ve iş birliği çalışmalarına dayandığını ifade etti. 11 Çinli teknoloji firması ile Düzce ve bölge firmaları arasında ikili iş birliği görüşmelerinin yapıldığı programda konuşan Prof. Dr. Resul Kara konuşmasında, Düzce Teknopark hakkında da bilgilere yer verdi. Düzce Teknopark’ın 2011’den bu yana bölgede teknoloji ve inovasyonun merkezi olarak hizmet verdiğine değinen Kara, Teknopark’ın bünyesinde 90’dan fazla teknoloji firmasının faaliyet gösterdiği; 400’den fazla projenin ticarileştirildiği, yaklaşık 2 milyar TL Ar-Ge geliri sağlandığı ve 10 milyon dolara yakın ihracat yapıldığı aktardı. Başkan Yardımcısı Saygun, Türkiye ile Çin arasındaki teknoloji köprüsünde yer almaktan memnuniyet duyduklarını belirtti. Düzce’nin dijital dönüşüm ve kalkınmaya büyük önem verdiğini vurgulayan Saygun, etkinliğe katılan tüm paydaşlara teşekkür etti. Rektör Nedim Sözbir, bu tür görüşmelerin geleneksel hale gelmesini ve süreklilik kazanmasını temenni etti. Küresel ölçekte hızla değişen üretim ve teknoloji ekosisteminin, artık yalnızca ticaret değil; bilgi, yenilik ve sürdürülebilir iş modelleri üzerinden yürüyen iş birliklerini zorunlu kıldığını ifade eden Sözbir, Türkiye ile Çin arasında gelişen sanayi, teknoloji ve girişimcilik temelli ilişkilerin iki ülke için önemli kazanımlar sağlayacağını vurguladı. Düzce Üniversitesi’nin bilgi üretimi, sanayi ve girişimcilik arasındaki köprü olma hedefini sürdürdüğünün altını çizen Rektör Sözbir, bu iş birliğinin bölgesel kalkınmaya ve ülkenin yüksek katma değerli üretim hedeflerine katkı sunacağına inandığını dile getirerek, tüm kurumlara ve paydaşlara teşekkür etti. Açılış konuşmalarının ardından Tianfu Teknoloji Transfer Merkezi temsilcisi Sun Pihong, tanıtım sunumu gerçekleştirdi. Geçtiğimiz yıl başlatılan iş birliğini bu ziyaretle daha da derinleştirmeyi hedeflediklerini ifade eden Pihong, Düzce Teknopark yönetimine teşekkür ederek, iki ülke arasında güçlü ve verimli ortaklıkların gelişeceğine inandığını belirtti. Etkinlik kapsamında, 11 Çinli teknoloji firması ile Düzce ve bölge firmaları arasında ikili iş görüşmeleri yapılırken, Çengdu Belediyesi Teknoloji Direktörlüğü ve Düzce’nin teknoloji liderleri arasında da toplantı düzenlenerek güncel teknolojik gelişmeler ve geleceğe yönelik stratejiler ele alındı.
20 Ekim 2025 Pazartesi - 15:37
Denizli’den Elon Musk’a rakip çıktı
Denizli’de Elon Musk’a taş çıkaran vatandaş, Tesla’nın Cybertruck videolarından ilham alarak, boş vakitlerinde hurda malzemeleri değerlendirip evinde tek kişilik elektrikli bir pick-up üretti. Denizli’de yaşayan Rüştü Bal, Tesla’nın dünyaca ünlü modeli Cybertruck’tan ilham alarak kendi elektrikli pick-up aracını yaptı. Tamamını 75 bin TL bütçeyle ve hurda malzemeleri geri dönüştürerek, kendi evinin bahçesinde geliştiren Bal, Elon Musk’a adeta "yerli rakip" çıktı. Boş vakitlerinde tasarımını adım adım geliştiren Bal, "Tesla’nın Cybertruck videolarını izleyerek esinlendim. Her şeyi tek başıma yaptım, hurda malzemeleri geri dönüştürdüm. Aracımız fren yapılırken şarj oluyor ve 3-4 saatte tamamen şarj ediliyor. Ayrıca, tek kişilik bir araç ve sandalyeden elektrikli bisikleti de, boş zamanlarımda uğraşa uğraşa yaptım, şimdilik işimizi görüyor" dedi. Aracın gövdesi sac levhalardan, elektrik sistemi ise tamamen yerli ve geri dönüştürülmüş malzemelerden oluşması ise dikkatlerden kaçmadı.
20 Ekim 2025 Pazartesi - 13:51
Bakan Uraloğlu: "Yatırımlarımız, ülkemize 1 trilyon 71 milyar dolarlık bir katkı sağladı"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Bu yatırımlarımız, ülkemize 1 trilyon 71 milyar dolarlık bir katkı sağladı ve yıllık ortalama 1 milyon kişiye istihdama vesile oldu" dedi. Bakan Uraloğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bölge Müdürleri Toplantısı’nda konuştu. Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin ulaşım ve iletişim altyapısını yapan, işleten ve yürüten bir Bakanlık olduklarını belirterek ‘gidemediğin yer senin değildir’ yaklaşımıyla Türkiye’nin dört bir yanına ulaşmaya çalıştıklarını vurguladı. Uraloğlu, Bakanlığın yaptığı işlerin Türkiye’nin kalkınma hamlesinin lokomotiflerinden biri olduğunu ve altyapı noktasında yaptıkları yatırımların Türkiye’nin geleceğine adeta mühür vurduğunu ifade etti. "Durmak yok yola devam’ dedik ve bu sözümüzde de durduk" Bakan Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bölge Müdürlüklerimiz de bu vizyonun sahada görünen yüzleridir. Bakanlığımızın politikalarını yerelde uygulayan, vatandaş memnuniyetini sağlayan ve ülkemizin her köşesine erişimi kolaylaştıran bir Bakanlığın ve kurumlarının temsilcileriyiz. Bizler 2002 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte aziz milletimize bir söz verdik; onun liderliğinde ‘durmak yok yola devam’ dedik ve bu sözümüzde de durduk." Uraloğlu, bugüne kadar Marmaray, Avrasya Tüneli, Kuzey Marmara, İzmir - İstanbul, Ankara-Niğde, Çanakkale-Malkara Otoyolları , Ordu-Giresun, Rize Artvin Havalimanları, Çamlıca Kulesi, Yavuz Sultan Selim, 1915 Çanakkale, Osmangazi, Kömürhan, Nissibi, Zarova Köprüleri, Filyos Limanı, Sabuncubeli ve Zigana Tünelleri gibi eserleri hayata geçirdiklerini kaydetti. Kent içi raylı sistemlerde de birçok projeyi hayata geçirdiklerine değinen Uraloğlu, birçok projede de çalışmalara devam ettiklerini açıkladı. "Yatırımlarımız, ülkemize 1 trilyon 71 milyar dolarlık bir katkı sağladı" Bakan Uraloğlu, son 23 yılda toplam 298,4 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek "Bu yatırımlarımız, ülkemize 1 trilyon 71 milyar dolarlık bir katkı sağladı ve yıllık ortalama 1 milyon kişiye istihdama vesile oldu" şeklinde konuştu. "2028’e gelmeden aşağı yukarı 17 bin 500 kilometre ağa sahip olacağız" Bölünmüş yol ağını 6 bin 101 kilometreden 29 bin 926 kilometreye, otoyol ağını bin 714 kilometreden 3 bin 796 kilometreye çıkardıklarını belirten Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: "Sadece 6 ilimiz bölünmüş yollarla birbirine bağlıyken bugün 77 ilimiz bölünmüş yollarla birbirine bağlı. Demiryolu ağımızı 10 bin 948 kilometreden yaklaşık 14 bin kilometreye yükselttik. 2 bin 251 kilometre hızlı tren hattı inşa ettik. Yaklaşık 4 bin kilometre demiryolu hattında da yapım çalışmalarını yürütüyoruz. 2028’e gelmeden aşağı yukarı 17 bin 500 kilometre ağa sahip olacağız. Cumhurbaşkanımızın ‘Dünyada ulaşamadığımız hiçbir nokta kalmayacak’ vizyonuyla beraber çalışmalarımızı yürüttük. Öncelikle yapmamız gerekenleri yapmaya gayret ettik. Öncelikle ticari uçuşa açık 26 havalimanımız vardı, biz bunu 58’e çıkarttık. 50 ülkede sadece 60 noktaya uçabiliyorduk. Bugün 132 ülkede 355 ülkeye uçuyoruz. Denizcilikte dünyadaki 10 ülkeden bir tanesi olduk." "Biz herkesi gideceği yere ulaştırmaya gayret ettik" Türkiye’nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı uzaya gönderdiklerini şimdi ise 7A’nın planlandığını ifade eden Bakan Uraloğlu, "Geçtiğimiz günlerde 5G ihalesini de gerçekleştirdik. Teknolojinin bir üst sınıfının hem teknoloji hem hizmet anlamında ülkemize girmesine vesile olmuştur. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak bizler sadece sözümüzde durduk. Biz herkesi gideceği yere ulaştırmaya gayret ettik. Verdiğimiz sözleri tuttuk, tutmaya da devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Bakan Uraloğlu, 2053 hedeflerine de değindi. Bölünmüş yol uzunluğunda 38 bin kilometreyi, demiryolu uzunluğunda ise 28 bin kilometreyi aşmayı hedeflediklerini ve bunun için çalışmaya devam ettiklerini ifade etti. Bakan Uraloğlu ayrıca ‘Net Sıfır Emisyon’ hedefine ulaşmayı istediklerini de belirtti. Uraloğlu, Türkiye’nin 4 saatlik uçuş mesafesiyle, 1,5 milyar insanın yaşadığı, 51,2 trilyon dolarlık gayrisafi yurtiçi hasılaya sahip bir coğrafyanın da merkezinde yer aldığını belirtti. Bölge Müdürlerine tavsiyelerde bulunan Bakan Uraloğlu, ekip ruhuyla çalışmanın da önemine dikkati çekti. Uraloğlu, kaynakların doğru kullanılmasının önemini vurgulayarak kalitenin olmazsa olmaz olduğunu ifade etti. Aynı zamanda Uraloğlu, Bölge Müdürlüklerinde verilen hizmetlerin standartlarının yükseltilmesi için iş birliğinin daha da güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
20 Ekim 2025 Pazartesi - 12:34
Yapay zeka destekli sanal doktor, sesi dinliyor, yüzü okuyor ve hastalığı buluyor
Yazılımcı Fesih Sönmez tarafından geliştirilen yapay zekâ destekli sistem, hastalıkların ön teşhisinde doktorlara büyük kolaylık sağlayacak. Sönmez’in kısa sürede geliştirdiği bu sistem, görüntü, ses ve konuşma analizleriyle hastalık belirtilerini tespit edebiliyor.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder