TEKNOLOJİ
Elazığ Belediyesinde dijital eğitimler sürüyor 05 Aralık 2025 Cuma - 17:11:39 Elazığ Belediyesi bünyesinde gençlere ve özel bireylere yönelik gerçekleştirilen ‘Bugünün gençleri geleceğin meslekleri’ projesi devam ediyor. Avrupa Birliği finansmanı ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) kapsamında Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) iş birliği ile yürütülen ‘Bugünün gençleri geleceğin meslekleri’ projesi devam ediyor. Elazığ Belediyesi Kültür, Sanat ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Engelsiz Yaşam Merkezi’nde Dijital Gençlik Merkezi eğitimleri yoğun bir şekilde gerçekleştiriliyor. Geleceğin meslekleri için dijital kapasite oluşturarak insan kaynağını güçlendirme hedefi ile bilgi teknolojileri, robotik ve kodlama, E-dönüşüm, dijital pazarlama, sosyal inovasyon, çözüm ve tasarım odaklı düşünme gibi alanlarda katılımcılara katkı sunulması hedefleniyor. Projenin amaçlarından bahseden Proje Müdürü Dr. Devrim Şavlı, "Birleşmiş Milletler ve Türkiye Belediyeler Birliği olarak Avrupa Birliği delegasyonunun desteği ile bu projeyi toplam 45 ilde gerçekleştiriyoruz ve bu illerden biri de Elazığ. Dijital Gençlik Merkezi’nin Engelsiz Yaşam Merkezi’nde kurulması bizim için çok önemli. Engelli vatandaşlarımıza ve gençlerimize burada dijital eğitimler veriliyor. Birçok konuda vatandaşlarımızın gelişimini hedefliyoruz. Projemizin amaçlarından biri de bölgemizdeki istihdamı artırarak staj imkanı sağlamaktır" dedi. Elazığ Belediyesi Kültür, Sanat ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Karaaslan "Elazığ Belediyesi her kulvarda gerçekleştirdiği çalışmalarla vatandaşların yanında olmaya devam ediyor. Hayatın her alanında gençlerimize, dezavantajlı gruplar ve engelli vatandaşlarımıza yönelik hizmetlerimiz devam ediyor. Dijital dünyanın yeniliklerini ve bu dünyanın gençlerimizin hayatına katacağı değerleri yükseltmek adına önemli olan bu projeyi uzun süredir başlatmıştık. Devam eden projemizin tamamlanmasının ardından gençlerimizin alacağı sertifika ile meslek edinme noktasında önemli bir avantaj sağlayacaktır" ifadelerini kullandı.
05 Aralık 2025 Cuma - 16:38 ASELSAN satha yakın yüksek hızlı hedefi direkt vuruşla imha eden GÖKSUR’un görüntülerini paylaştı ASELSAN, su üstü platformlarına taarruz senaryosu kapsamında satha yakın yüksek hızlı hedefi direkt vuruş ile imha yeteneğine sahip ASELSAN GÖKSUR’un görüntülerini paylaştı. ASELSAN, sosyal medya hesaplarından satha yakın yüksek hızlı hedefi direkt vuruş ile imha eden ASELSAN GÖKSUR’un görüntülerini paylaştı. GÖKSUR, deniz yüzeyine yakın seyreden gemi savar füzelere karşı etkin koruma sağlıyor. Yapay zekâ özellikleriyle geliştirilmiş ileri atış kontrol sistemine sahip olan GÖKSUR, denizlerdeki kabiliyetleri bir üst seviyeye taşıyor. GÖKSUR, 360 derece tehdit imha kabiliyeti, yeni nesil kızılötesi (IIR) arayıcı başlıklı güdümlü mermi, satha yakın uçan tehditlere karşı yüksek etkinlik, çoklu angajman kabiliyeti, yapay zeka destekli atış kontrol sistemi, modüler mimari tasarımı sayesinde farklı boyutlardaki platformlara entegrasyon kolaylığı, müstakilen ve/veya platformun savaş yönetim sistemine entegre çalışabilme kabiliyeti, veri bağı ile uplink/downlink ara safha güdüm yetenekleri ile Türkiye’nin mavi vatanını savunma kabiliyetini üst düzeye taşıyacak. Gemilerin çelik kubbesi olarak atfedilen ASELSAN GÖKSUR’un yakın hava sisteminin dikey atış versiyonu da başarıyla test edildi. GÖKSUR’un modüler yapısı ile pek çok fırkateyn ve korvete uyarlanabilmesi nedeniyle yüksek ihracat potansiyeli de bulunuyor.
05 Aralık 2025 Cuma - 15:23 Ardahan’da "Teknofest Türkiye şampiyonluğu tecrübe paylaşımı" yapıldı Ardahan Üniversitesi, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ve ARÜ Teknofest Topluluğu iş birliğiyle düzenlenen "Teknofest Türkiye Şampiyonluğu Tecrübe Paylaşımı" programına ev sahipliği yaptı. Programa Rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, il protokolü, akademisyenler, eğitimciler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Etkinlikte Millî Teknoloji Hamlesi vizyonu, Türkiye’nin teknoloji geliştirme kapasitesi ve Ardahan’ın Teknofest sürecinde elde ettiği ulusal başarılar kapsamlı biçimde değerlendirildi. T3 Vakfı Ardahan İl Sorumlusu Doç. Dr. Tayfun Yıldız, açılış konuşmasında Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın Türkiye’nin teknoloji üreten bir ülke olma sürecindeki kritik rolüne dikkat çekti. Savunma ve havacılık alanında son yıllarda kaydedilen gelişmeler, Bayraktar KIZILELMA’nın görüş ötesi füze başarısı ve Türkiye’nin ilk hibrit motorlu yörünge transfer aracı Fergani Uluğbey’in uzaya gönderilmesi, Millî Teknoloji Hamlesinin güçlü örnekleri olarak katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca Teknofest’in 2018’de 550 bin ziyaretçiyle başlayan yolculuğunun bugün 12 milyona yaklaşan ziyaretçi sayısı ve 150’yi aşkın kurum paydaşlığıyla dünyanın en büyük teknoloji festivallerinden biri hâline geldiği ifade edildi. Ardahan Üniversitesi bünyesinde 2025 yılında kurulan ARÜ Teknofest Topluluğu, 135 gönüllü öğrencisiyle kısa sürede önemli projelere imza attı. Topluluk tarafından hazırlanan ÜNİDES Projesi, Teknofest’te 75.000 TL destek almaya layık görüldü. SERKA-Ardahan Üniversitesi iş birliğiyle yürütülen Siber Vatan Projesi’nin öğrenci organizasyonu da topluluk tarafından başarıyla yürütülüyor. Savaşan İHA, finansal teknolojiler, blokzincir sistemleri ve diğer yenilikçi alanlarda süren çalışmaların hedefi, Ardahan’da Teknofest başarısını sürdürülebilir bir teknoloji kültürüne dönüştürmek olarak belirtildi. Programın kapanış bölümünde Ardahan’ın teknoloji ekosisteminin güçlenmesine katkı sunan tüm kurumlara teşekkür edildi. Özellikle Ardahan Valiliği, Ardahan Üniversitesi Rektörlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve Deneyap ekibinin destekleri vurgulandı. Konuşmaların sonunda gençler, Millî Teknoloji Hamlesi’nin bir parçası olmaya; üretmeye, yarışmaya ve geleceğin teknolojilerine katkı sunmaya davet edildi.
05 Aralık 2025 Cuma - 13:52 9. Akdeniz Bilişim Zirvesi başladı, geleceğin teknolojisi Antalya’da masaya yatırılıyor Akdeniz Üniversitesi Antalya Teknokent tarafından düzenlenen 9. Akdeniz Bilişim Zirvesi, yoğun katılımla başladı. Geleceğin teknolojilerinin konuşulduğu zirvede Rektör Özkan, yapay zekânın çevresel maliyetine vurgu yaparak en hızlı değil, en sürdürülebilir teknolojiyi geliştirmenin zorunluluk haline geldiğini söyledi. Türkiye’de bölgesel ölçekte başlayan ve yıllar içinde ulusal çapta takip edilen bir teknoloji buluşmasına dönüşen Akdeniz Bilişim Zirvesi, akademisyenleri, sektör profesyonellerini, girişimcileri, yatırımcıları ve öğrencileri aynı platformda buluşturdu. Mimar Sinan Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen zirveye Antalya Valisi Hulusi Şahin, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, Antalya İl Emniyet Müdürü Dr. Sabit Akın Zaimoğlu, Antalya Teknokent Genel Müdürü Dr. İbrahim Yavuz, kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri, akademisyenler ile çok sayıda öğrenci katıldı. Yapay zeka dönüşümünün içindeyiz Programda yaptığı konuşmada Akdeniz Bilişim Zirvesi’nin Türkiye’nin en büyük bilişim buluşmalarından biri haline geldiğini belirten Antalya Valisi Hulusi Şahin, "Gençleri herhangi bir ücret ödemeden teknolojinin liderleriyle bir araya getirmek büyük bir mesele ve büyük bir başarı. Genç bir nüfusa sahibiz. Gençlerimiz mücadeleci, çalışkan ve yeniliklere açık. Bu tür çalışmalar ve zirveler onlara ihtiyaç duydukları moral ve motivasyonu sağlıyor. Yapay zekâ dediğimiz olgunun tsunami etkisi oluşturacağını artık çok net görüyoruz. Bazı meslekleri ortadan kaldıracak ama bazılarını da ihya edecek. Hatta bugün olmayan yeni meslekler ortaya çıkaracak. Yani yapay zekâ dönüşümünün, devriminin eşiğinde değil, artık tam olarak içindeyiz. Bu süreci en iyi algılayacak ve yakalayacak olanlar da gençlerdir" dedi. "Katma değer üreterek ülkemizi büyüteceğiz" Kişi başına düşen milli geliri artırmanın en etkili yolunun katma değer üretmek olduğunu vurgulayan Vali Şahin, "Bugün 18 bin dolar seviyesinde olan milli gelirimiz, 20 bin doları aştığında ülkemiz bambaşka bir noktaya ulaşacaktır. Bunu başarmak için katma değeri yüksek işler üretmemiz gerekiyor. Bu işler ancak teknolojiyle, bilişimle ve yapay zekâ gibi büyük sıçramalarla mümkün olur. Dünya büyük bir dönüşümün tam ortasında. İnşallah geleceğin teknoloji devleri, artık Türkiye’nin adıyla anılan şirketler olacak. Savunma sanayiinde bunu hızla başarıyoruz; ancak sadece savunma sanayiinde değil, her alanda bunu gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu zirvenin de bu sürece önemli katkı sağlayacağına inanıyor ve başta Teknokent Genel Müdürümüz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerine yer verdi. Açılışta konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan da, teknolojinin dönüşüm gücüne dikkat çekerek yapay zekânın hem büyük bir fırsat hem de doğru yönlendirilmediğinde bir risk alanı olabileceğine vurgu yaptı. Rektör Özkan, "Bugün burada geleceğin dünyasını, teknolojinin dönüşüm gücünü ve insanlığın yarınlarını konuşmak üzere bir aradayız. Yapay zeka, sağlıktan tarıma, ekonomiden eğitime kadar tüm alanları dönüştürüyor. Bana göre yapay zeka büyük bir fırsat; fakat doğru yönlendirilmezse risk oluşturabilecek bir güç. Onu fırsata da tehdide de dönüştürecek olan yine bizleriz." dedi. Yapay zekanın çevresel maliyeti Yapay zekânın genellikle göz ardı edilen çevresel yüküne dikkat çekerek veri merkezlerinin su tüketimi ve enerji ihtiyacına vurgu yapan Rektör Özkan, "Büyük dil modellerinin çalıştığı veri merkezleri, soğutma için ciddi miktarda su tüketiyor. Tek bir yapay zekâ sorgusunun bardak ölçeğinde su tüketimine yol açtığı, modellerin eğitim süreçlerinde ise milyonlarca litre su kullanıldığı biliniyor. Bu nedenle teknolojik ilerlemeyi hedeflerken doğal kaynaklarımızın sürdürülebilirliğine, su verimliliğine ve çevresel sorumluluğa daha fazla odaklanmamız gerekiyor. Geleceğin yapay zekâsı ancak doğayı koruyarak değer oluşturabilir" diye konuştu. Konuşmasında yapay zekânın iş gücü üzerindeki etkilerine de değinen Rektör Özkan, "MIT’nin Project Iceberg raporu, yapay zekânın iş gücü üzerindeki gerçek etkisinin henüz görünmeyen, yüzeyin altında olan büyük bir kütle olduğunu söylüyor. Özellikle idari işler, finans, hukuk, muhasebe, pazarlama gibi bilişsel mesleklerde değişimin çok daha büyük olacağı öngörülüyor. Bu nedenle bu dönemi doğru okumak hepimiz için kritik." şeklinde konuştu. "Toplumu ve gezegeni gözetmek zorundayız" "Geleceği inşa ederken hem gezegeni hem toplumu gözetmek zorundayız." diyen Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, artık en hızlı teknolojiyi geliştirmenin yeterli olmadığını, en sürdürülebilir olanı geliştirmenin zorunluluk haline geldiğini vurguladı. Rektör Özkan, "Bu tabloyu bir tehdit olarak değil, yeni bir liderlik fırsatı olarak görmeliyiz. Türkiye’nin ve Akdeniz bölgesinin, bilişimde sürdürülebilirlik odaklı bir dönüşüm başlatma şansı var" dedi. Rektör Özkan, "Geleceği konuşmak aynı zamanda sorumluluğu konuşmaktır. Bu zirvede geleceği konuşacağız ve bunu konuşurken insanı, vicdanı, etik değerleri, ahlakı ve doğayı unutmamamız gerekiyor. Ancak maalesef unutuyoruz. Zira şu anda dünyanın dört bir yanında nadir elementler için ciddi savaşlar var. Ancak medeniyetler bir döngü şeklinde var oluyor ve biz bu değerleri unutursak korkarım ki insanoğlu kendini başladığı noktada bulacak" dedi. Akdeniz Bilişim Zirvesi’nin her yıl daha da büyüdüğünü belirten Özkan, Antalya Teknokent başta olmak üzere tüm paydaşlara teşekkür ederek sözlerini tamamladı. Antalya Teknokent Genel Müdürü Dr. İbrahim Yavuz ise "Geleceği Kodla, Evreni Keşfet temasıyla gerçekleştirdiğimiz bu zirve, Antalya’nın teknoloji ve bilişim alanında da bir cazibe merkezi olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır. Antalya Teknokent olarak, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin yanı sıra, girişimciliği ve teknolojiyi teşvik eden projelerle de bölgesel kalkınmanın öncüsü olmayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda, üniversitelerimiz, sanayi kuruluşlarımız ve kamu kurumlarımız ile güçlü bir iş birliği içerisindeyiz. Aynı zamanda, teknoloji geliştirme bölgemizdeki firmalarımızı, uluslararası arenada rekabetçi kılmak için destekliyor ve projelerini dünya pazarına taşımalarını sağlıyoruz." dedi. Dr. Yavuz daha sonra Teknokentin projeleri, hedefleri ve vizyonunu anlatan detaylı bir sunum gerçekleştirdi. Açılış konuşmalarının ardından Vali Şahin ve Rektör Özkan, teknoloji, ticaret, yazılım, AR-GE ve otomasyon alanlarında başarı elde eden firmalara plaketlerini takdim etti. Akdeniz Bilişim Zirvesi, gün boyunca farklı oturumlar, uzman konuşmaları ve teknoloji panelleriyle katılımcılara sektörün geleceğine dair kapsamlı bir perspektif sunacak.
BİLİM Samsun ve Keşif Kampüsü’nde yeni eğitim öğretim dönemi başladı
15 Ekim 2025 Çarşamba - 13:49 BİLİM Samsun ve Keşif Kampüsü’nde yeni eğitim öğretim dönemi başladı Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından araştıran, öğrenen ve üreten bir nesil yetiştirme hedefiyle hayata geçirilen Bilim Samsun ve Keşif Kampüsü’nde yeni eğitim-öğretim dönemi başladı. Bilim şenliklerinden veli çocuk etkinliklerine kadar dolu dolu bir yaz dönemini geride bırakan Bilim Samsun ve Keşif Kampüsü yeni eğitim- öğretim dönemine de yoğun katılım ve taleple başladı. Yeni dönemde, 2 merkezde de öğrencilerin bilimsel meraklarını geliştirecek, inovatif düşünmelerini sağlayacak ve sosyal becerilerini artıracak birçok atölye ve eğitim programı hayata geçiriliyor. İlkokul birinci sınıftan sekizinci sınıfa kadar öğrencilerin akademik ve bireysel gelişimlerine katkı sağlayan Keşif Kampüsü, bu yıl da yeni öğrencileriyle eğitim yolculuğuna başladı. Hafta içi düzenli eğitimlerin yanı sıra sınavla seçilen öğrenciler için hafta sonları uygulanan ve 2 yıl süren eğitimler de tüm hızıyla devam ediyor. Geçtiğimiz dönem mezunlarını uğurlayan Keşif Kampüsü, şimdi yeni öğrencileriyle geleceği birlikte inşa etmeye hazırlanıyor. Öğrenciler uygulamalı eğitim alıyor 6-14 yaş grubu öğrencileri ağırlayan Bilim Samsun bünyesinde, 7 farklı bilim atölyesi temasıyla zenginleştirilmiş bir eğitim modeli sunuluyor. Ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik ise Teknoloji Atölyesi kapsamında eğitim programları yürütülüyor. Her 2 merkezde de yer alan keşif alanları, çeşitli deney düzenekleriyle desteklenmiş interaktif alanlardan oluşuyor. Bu sayede öğrenciler pasif dinleyiciler olmaktan çıkıyor, deneyerek öğreniyor, gözlem yapıyor ve bilimsel süreçlere doğrudan katılım sağlıyor. Okul grupları ve bireysel öğrenciler, her 2 merkeze de randevu oluşturarak katılım sağlayabiliyor.
Köy okulu çocuklarının bilgisayar sevinci
15 Ekim 2025 Çarşamba - 13:05 Köy okulu çocuklarının bilgisayar sevinci Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adliye envanterinde bulunan 15 bilgisayar ile dağ ilçelerinden Orhaneli’deki bir köy okuluna bilişim sınıfı kuruldu. Bazıları ilk defa bilgisayar gören çocuklar büyük sevinç yaşadı. Bursa Valisi Erol Ayyıldız, eğitimde hedef olursa mükemmeliyetçiliğe yolculuğun kolay olduğunu belirterek, "Bilişim sınıfı da sosyal sorumluluk olarak buna hizmet edecek" dedi. Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, toplumsal sorumluluğun ve kamu kaynaklarını verimli kullanmanın güzel bir örneğini sergilediklerini ifade etti. Cumhuriyet Başsavcılığı bir süre önce de dağ ilçelerinden Keles’te 5 okula 64 bilgisayar ile bilişim sınıfları kurmuştu. 3 dağ köyüne hizmet veren Termik Santral İlkokulu ve Ortaokulu’ndaki törene 80 öğrencinin yanısıra Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Dr. Mesut Bilen, Orhaneli Kaymakamı Muhammet Furkan Tuna, Orhaneli Belediye Başkanı Ali Osman Tayır, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, Termik Santral yöneticileri, ilçe yöneticileri ve veliler de katıldı. Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz’a teşekkür ederek, "Çok güzel bir sosyal sorumluluk projesi hazırladılar. Daha önce yaptıklarına ilave olarak Orhaneli’de bir bilişim sınıfı daha oluşturuldu. İşin sahibi Bursa Cumhuriyet Başsavcımıza teşekkür ediyorum. Eğitimin önemi ve eğitimde aslolan öğreten öğrenen ve arada kullanılan dildir. Üçü bir arada olduğunda diğerlerinin önemi yok denir. Kullanılan dil anlamında bunu ne kadar iyi ve güzel hale getirebilirseniz hem öğreten hem öğrenen kişi eğitimde emsallerine göre daha ileriye gider. Eğitimin hedefi olursa mükemmeliyetçiliğe yolculuk kolay olur. Bilişim sınıfı da sosyal sorumluluk olarak buna hizmet edecek" dedi. Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz da sosyal sorumluluk ve kamu kaynaklarının verimli kullanımının güzel örneğini bir kez daha hayata geçirdiklerini ifade ederek, "Daha önce "Okullarımıza Bilgisayar Laboratuvarı Kurulum Projesi" kapsamında, Keles ilçemizde yer alan 5 okula, adliyemiz envanterinde olan 64 adet bilgisayar, Bilgi İşlem Müdürlüğümüzün özverili çalışmalarıyla eğitime kazandırılmıştı. Bugün de aynı anlayışla, 15 bilgisayarı daha eğitim camiamıza kazandırıyoruz. Donanım bakımları yapılan, fiziksel temizlikleri gerçekleştirilen ve işletim sistemleri yüklenen bu bilgisayarlar, artık çocuklarımızın eğitim hayatlarına katkı sunacaktır. Proje kapsamında, Orhaneli Termik Santral İlk ve Ortaokulu’na 15 adet bilgisayar kurulumu gerçekleştirilmiştir. Daha önce de belirttiğimiz üzere, bu proje yalnızca bir teknik destek değil; aynı zamanda çocuklarımızın teknolojiye erişimini kolaylaştıran, eğitimde fırsat eşitliğine katkı sağlayan anlamlı bir adımdır. Özellikle ilçe okullarımızda öğrenim gören öğrencilerimizin uygun şartlarda eğitim alabilmesi hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu değerli projede emeği geçen başta Adalet Bakanımız ve Sayın Valimize, Bilgi İşlem Genel Müdürlüğümüze, Cumhuriyet Başsavcılığımız İdari İşler Müdürlüğümüze, Bilgi İşlem Müdürlüğümüze ve katkı sağlayan tüm çalışma arkadaşlarıma, ayrıca iş birliğinden dolayı İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlerimize, Okul Müdürümüze ve çalışma arkadaşlarına teşekkür ediyor; kurulumu yapılan bilgisayarların öğrencilerimize ve öğretmenlerimize hayırlı olmasını diliyorum" dedi. Bilişim sınıfının kurdelası protokol ve çocukların katılımıyla yapıldı. Vali Erol Ayyıldız ve Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz bilişim sınıfını gezip çocuklarla sohbet ettiler. Bazıları hayatlarında ilk kez bilgisayar gören çocuklar da Cumhuriyet Başsavcılığı’na teşekkür ederek, bilgisayarlarda araştırma yapacaklarını, proje hazırlayacaklarını kaydettiler. LGS’ye hazırlanan bir öğrenci de "Sınav öncesi araştırma ve soru çözmek için bilgisayardan istifade edeceğim" diye konuştu.
Taşınabilir bilgisayar kategorisinde Türkiye’nin en teknolojik markası belli oldu
15 Ekim 2025 Çarşamba - 12:51 Taşınabilir bilgisayar kategorisinde Türkiye’nin en teknolojik markası belli oldu Tech Brands Türkiye araştırmasının ’Taşınabilir Bilgisayar’ kategorisinde Casper, Türkiye’nin En Teknolojik Markası seçildi. Casper, 34 yıldır Türkiye’de geliştirdiği teknolojilerle Pazarlamasyon ve NielsenIQ Türkiye iş birliğiyle bu yıl 6’ncısı düzenlenen Tech Brands Türkiye 2025 araştırmasında ‘Taşınabilir Bilgisayar’ kategorisinde Türkiye’nin En Teknolojik Markası seçildi. Marka, araştırmanın başladığı ilk yıldan bu yana üst üste 6. kez çeşitli bilgisayar kategorilerinde bu ödüle layık görüldü. "Yenilikleri sahiplenmeye ve kullanıcı deneyimini geliştirmeye devam edeceğiz" Ödülün teknolojiye ve inovasyona adanmış emeklerinin simgesi olduğunu belirten Casper Pazarlama ve Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Feray Karaman, şunları söyledi: "Her yeni fikir, her yeni ürün ve attığımız her kararlı adım bizi bugüne taşıyan büyük bir emeğin, tutkunun ve ekip ruhunun yansımasıdır. Kullanıcılarımızın güveni, ekibimizin azmi ve ülkemize duyduğumuz inançla teknolojiyi Türkiye’de geliştirmenin ve yeniliği cesaretle sahiplenmenin gururunu yaşıyoruz. Bu başarı, yalnızca markamızın değil ülkemizde teknolojiyi geliştirme konusundaki kararlılığımızın da güçlü bir göstergesidir. 34 yıllık birikimimiz, tutkuyla çalışan ekibimiz ve kullanıcılarımızın bize duyduğu güvenle Türkiye’yi teknoloji üretiminde gururla temsil ediyoruz. Yenilikleri cesaretle sahiplenmeye ve kullanıcı deneyimini sürekli geliştirmeye devam edeceğiz."
Kartal’da ‘Robotik Otomasyon Çözümleri Zirvesi’ başladı
15 Ekim 2025 Çarşamba - 10:30 Kartal’da ‘Robotik Otomasyon Çözümleri Zirvesi’ başladı İstanbul Kartal’da endüstriyel dönüşümün nabzını tutan ‘Robotik Otomasyon Çözümleri Zirvesi’ başladı. Geçtiğimiz yıl büyük ilgi gören Robotik Otomasyon Çözümleri Zirvesi, bu yıl da sektörün öncü isimlerini bir araya getirdi. Kartal Belediyesi’nin kurduğu Kartal Bilim, Mühendislik ve Teknoloji Merkezi Makina Hangar’da 3 gün sürecek olan etkinlikte, üretim hatlarının dijital dönüşümünü hızlandıran en yeni teknolojiler ve robotik çözümler sahnede olacak. Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Hannover Fairs Turkey ve ENOSAD iş birliğiyle gerçekleştirilen zirve, vaka temelli sunum modeli, davetli katılım yapısı ve canlı demo alanlarıyla dikkat çekiyor. Katılımcılar, farklı sektörlerdeki robotik otomasyon uygulamalarını, yatırım geri dönüş süreçlerini ve iş gücü dönüşümünün üretim verimliliğine etkilerini doğrudan uzmanlardan dinleme fırsatı bulacak. Zirvenin ilk günü açılış oturumuyla başladı. Açılışta sektörün önde gelen temsilcileri, endüstriyel otomasyonun geleceğine dair değerlendirmelerde bulundu. Ardından gün boyunca otomotiv, beyaz eşya ve gıda-içecek-ambalaj sektörlerinde gerçekleştirilen vaka analizleri ve panellerle üretim hatlarında dijitalleşmenin geldiği nokta ele alındı. Otomotivden beyaz eşyaya kadar farklı üretim alanlarından örnekler paylaşan konuşmacılar, robotik sistemlerin üretimde sağladığı hız, kalite ve maliyet avantajlarını katılımcılarla paylaştı. Etkinliğin ikinci günü ise ‘Geleceğin Fabrikaları’ başlıklı keynote oturumuyla başlayacak. Bu oturumda üretim tesislerinde dijital dönüşümün geleceği tartışılırken; gün boyunca kimya, savunma sanayi ve ağır sanayi ile makina sektörleri üzerine gerçek proje örneklerinin anlatılacağı vaka oturumları gerçekleştirilecek. Katılımcılar, bu sektörlerdeki otomasyon yatırımlarının sonuçlarını doğrudan sahadan gelen örneklerle öğrenme fırsatı bulacak. Zirvenin son günü olan 16 Ekim Perşembe günü ise "Cobot Tanımı Tarihe Karıştı" başlıklı oturumla başlayacak. İnsan-robot iş birliği ve otonom üretim sistemlerinin konuşulacağı bu bölümün ardından iç lojistik ve depolama, tekstil ve konfeksiyon ile kağıt, ağaç ve mobilya sektörlerinde robotik otomasyon çözümleri ele alınacak. Özellikle tekstil alanında LC Waikiki ve Korkiteks gibi markaların saha uygulamaları ve sonuçları, sektör temsilcilerinin ilgiyle takip etmesi bekleniyor. Sektörün öncüleri deneyimlerini paylaşıyor Zirvede Toyota Boshoku, Beko, Valeo, Arçelik, Hayat Kimya, Unilever ve Toyotetsu gibi markaların yöneticileri, kendi üretim sahalarında gerçekleştirdikleri robotik otomasyon projelerini ve süreçte elde ettikleri sonuçları katılımcılarla paylaşacak. Yapılacak sunumlarla katılımcılar robotların üretim sahasında hangi senaryolarda kullanıldığını, entegrasyon süreçlerinin ne kadar sürdüğünü ve yatırım geri dönüşlerinin nasıl gerçekleştiğini doğrudan uygulayıcı mühendislerden dinleyecek. Kartal, teknoloji ve üretimin buluşma noktası oluyor Kartal Bilim, Mühendislik ve Teknoloji Merkezi Makina Hangar, üç gün boyunca vaka temelli oturumlar, teknik paneller, canlı demo atölyeleri ve networking alanlarıyla endüstriyel dönüşümün merkezine dönüşecek. Etkinlik boyunca firmalar, üretim süreçlerinde verimlilik ve sürdürülebilirlik sağlayan yeni teknolojileri yakından tanıma fırsatı bulacak. Geçtiğimiz yıl bin 500’den fazla sektör temsilcisinin yatırım kararlarını etkileyen zirve, bu yıl çok daha geniş kapsamlı bir içerikle düzenleniyor. Etkinliğe katılan Altu Karayel, "Bu akıllı gözlük, endüstriyel personelin, sahada veriye ulaşmak için, sahadan sisteme veri beslemek için ellerini serbest bırakıp kullanabileceği bir akıllı başlık. Aslında giyilebilir bir bilgisayar. Üzerinde bir kamerası, ekranı var. Aynı zamanda Wi-Fi ile sisteme bağlanabiliyor, fotoğraflar çekebiliyor, Teams veya Zoom toplantılarına katılabiliyor veya üstünde özel endüstriyel uygulamalar çalıştırabiliyor, yapay zekada çalıştırabiliyor. Özellikle pahalı, kompleks ve yer tutan birtakım üretim ekipmanlarını bu cihazı kullanarak aslında bertaraf edebiliyorsunuz. Sektörün karar vericileri etkinliğe yoğun katılım gösterdiler. Biz de çok verim aldık. Etkinliği düzenleyenlere teşekkür ediyoruz. Oldukça iyi bir etkinlik. Herkesi bekliyoruz" dedi.
Planetaryumların 100. yılı Mercan’da kutlandı
15 Ekim 2025 Çarşamba - 10:16 Planetaryumların 100. yılı Mercan’da kutlandı Uluslararası Astronomi Birliği’nin (IAU) 100. yıl etkinlikleri kapsamında düzenlenen ‘100 Saat Astronomi’ etkinliği, bu yıl modern planetaryumların kuruluşunun 100. yılına vurgu yaptı. Dünya genelinde eş zamanlı gerçekleştirilen etkinlikler arasında, Mersin Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığına bağlı Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi’ndeki Mercan Planetaryumu da yer aldı. Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi, Uluslararası Astronomi Birliği’nin ‘Global Outreach Event’ takvimine resmi olarak dahil edilerek, dünya genelinde tanıtılan astronomi etkinlikleri arasında yerini aldı. Böylece Mercan Planetaryumu, uluslararası düzeyde görünürlük kazandı. Bu yıl 2-5 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen ‘100 Saat Astronomi’ etkinliği, 1925 yılında Almanya’da kurulan ilk modern planetaryumun 100. yılına atıfla düzenlendi. Etkinlikler, astronomi biliminin kamuya tanıtılması, eğitim ve uluslararası iş birliğini güçlendirmeyi amaçlayan IAU’nun halkla erişim ofisi Office for Astronomy Outreach (OAO) tarafından koordine edildi. Japonya Ulusal Astronomi Gözlemevi (NAOJ) bünyesinde faaliyet gösteren OAO, dünya genelinde eş zamanlı etkinlikleri organize ediyor. Ziyaretçiler gökyüzünü keşfetti Etkinlik kapsamında Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi’nde bulunan modern planetaryumda ziyaretçiler, atmosfer, su döngüsü, manyetik alan ve iklim sistemleri gibi dünyanın yaşanabilirliğini sağlayan unsurları interaktif simülasyonlarla deneyimledi. Planetaryum gösterimlerinde, yaşamın sürdürülebilirliğini sağlayan doğa döngüleri etkileyici görsellerle anlatılarak katılımcılara bilimsel ve eğlenceli bir gökyüzü deneyimi yaşatıldı. Etkinliğe katılan çocuklar, gençler ve aileler hem bilimi yakından tanıma fırsatı buldu hem de dünya çapında kutlanan bir astronomi etkinliğinin parçası oldu.
Elektrikli araçlar eğitim merkezinde kurulum çalışmaları hızla ilerliyor
14 Ekim 2025 Salı - 16:01 Elektrikli araçlar eğitim merkezinde kurulum çalışmaları hızla ilerliyor Samsun’da elektrikli araç teknolojileri alanında nitelikli iş gücü yetiştirilmesini hedefleyen ’Elektrikli Araçlar Eğitim Merkezi Projesi’ kapsamında atölye kurulum süreci tamamlanma aşamasına yaklaştı. Proje, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda, Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) 2024 Yılı Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı (SOGEP) kapsamında destekleniyor. Atölye donanımı teslim edildi Elektrikli araç teknolojilerine yönelik eğitimlerin verileceği atölyenin kurulumunda kullanılacak tüm ekipmanlar Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne ulaştı. Atölyeye; Elektrikli Araç Eğitim Seti, Batarya ve Şarj Eğitim Seti, Motor ve Jeneratör Eğitim Seti, Şarj İstasyonu Paneli Eğitim Seti, Bakım ve Eğitim Tezgâhı, Hibrid Araç Eğitim Seti, Şarj Sistemleri Eğitim Seti ve 8 Enerji Üniteli Masa kurulumu yapıldı. Tüm makine ve ekipmanlar teslim alınarak eğitim altyapısı oluşturuldu. Otomotiv sektörünün geleceği için önemli bir adım Elektrikli araç teknolojileri, hem yeşil dönüşüm hem de sanayide dijitalleşme süreçlerinin merkezinde yer alıyor. Bu alanda yetiştirilecek nitelikli insan kaynağı, otomotiv sektörünün geleceğini belirleyen en kritik unsurlardan biri olarak görülüyor. Proje ile elektrikli araç teknolojileri alanında uygulanabilir, güncel içeriklere sahip eğitim programları oluşturularak, gençlerin sadece teorik değil, uygulamalı olarak da sektörel yetkinlik kazanması hedefleniyor. Bu merkez sayesinde; 220 genç kursiyer, elektrikli araç teknolojileri konusunda mesleki eğitim alacak, OMÜ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin altyapısı güçlenecek, dezavantajlı bireylerin mesleki beceri edinimi desteklenecek ve bölgeye elektrikli araç teknolojileri alanında nitelikli iş gücü kazandırılacak. OKA’dan güçlü destek Toplam 6 milyon TL bütçeye sahip olan proje, yüzde 90 oranında OKA tarafından finanse ediliyor. OKA SOGEP desteğiyle yürütülen proje, Samsun’un elektrikli araç teknolojileri ekosisteminde üretim, bakım ve eğitim kapasitesini bir araya getiren örnek bir model oluşturacak.
OMÜ’lü akademisyenlerden arıcılığa yenilikçi katkı: Ana Arı Üretim Aparatı
14 Ekim 2025 Salı - 15:59 OMÜ’lü akademisyenlerden arıcılığa yenilikçi katkı: Ana Arı Üretim Aparatı Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nden (OMÜ) 3 akademisyen tarafından geliştirilen ve patenti alınan ’Ana Arı Üretim Aparatı’, arıcılıkta sürdürülebilir verimliliğe katkı sağlayacak yerli ve yenilikçi bir çözüm sunuyor. Cihaz, ana arı üretimini kolaylaştırarak hem üreticinin iş yükünü azaltıyor hem de koloni kalitesini artırıyor. OMÜ Öğretim Görevlisi Yusuf Yakut, Harun Çolak ve Onur Baş tarafından geliştirilen "Ana Arı Üretim Aparatı", bal arısı kolonilerinde genç ve sağlıklı ana arıların öneminden yola çıkarak tasarlandı. Akademisyenler, mevcut üretim yöntemlerinin ya yüksek düzeyde uzmanlık gerektirmesi ya da zaman alıcı ve hataya açık olması nedeniyle arıcıların büyük kısmının kendi ana arısını üretemediğini, bu nedenle hazır ana arılar kullanmak zorunda kaldığını belirtiyor. Genetik uyumsuzluk ve düşük verim sorunlarına çözüm Hazır ana arıların bölgesel uyumsuzluk, genetik benzerlik ve düşük verim gibi ciddi riskler taşıdığına dikkat çeken ekip, bu sorunlara çözüm olarak geliştirdikleri aparatın, süreci sadeleştirerek herkesin uygulayabileceği pratik bir sistem sunduğunu ifade etti. Doğaya saygılı, hayvan refahını gözeten yerli tasarım Altı modüler parçadan oluşan yerli tasarım, ana arının doğal yumurtlama düzenine müdahale etmeden larvaların taşınmasına olanak tanıyor. Bu sayede larvalar zarar görmeden, doğal petek yapısı içinde transfer edilebiliyor. Hem hayvan refahı korunuyor hem de yüksek kaliteli ana arılar yetiştirilebiliyor. Her düzeyde arıcıya hitap ediyor Akademisyenlerden alınan bilgiye göre, köylerde hobi amaçlı arıcılık yapan bireylerden, profesyonel üreticilere kadar her seviyede kullanıcıya hitap eden aparat, larva transferinde hata payını ortadan kaldırarak başarı oranını ciddi ölçüde artırıyor. Söylenen bilgilere göre cihazın ergonomik tasarımı, arıcıların işini kolaylaştıracak şekilde düşünülmüş. Geliştirilen aparatın, yerel arı ırklarının korunmasından koloni verimliliğinin artırılmasına kadar pek çok avantaj sağladığına vurgu yapan akademisyenler, bu buluşun sürdürülebilir arıcılık modellerinin yaygınlaşmasına öncülük edeceğini ifade etti. Ayrıca buluşun patenti de alındı.
Bakan Uraloğlu: "40 kilometrelik güzergahta 19 farklı noktada yapılan kurulumla 5G altyapısını sağladık"
14 Ekim 2025 Salı - 13:57 Bakan Uraloğlu: "40 kilometrelik güzergahta 19 farklı noktada yapılan kurulumla 5G altyapısını sağladık" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "İstanbul Hasdal Kavşağı ile İstanbul Havalimanı arasındaki 40 kilometrelik güzergahta 19 farklı noktada yapılan kurulumla yolun tamamında 5G altyapısını sağladık" dedi. Bakan Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin ulaşım altyapısını yerli ve milli akıllı ulaşım altyapısına kavuşturacak olan Kooperatif ve Akıllı Ulaşım Sistemlerine Yönelik Merkezi Yazılım Platformu Geliştirilmesi Projesi kapsamında önemli bir eşiğin aşıldığını duyurdu. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi (UDHAM) Başkanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü ve Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme A.Ş iş birliğinde hayata geçirilen projenin tamamen yerli ve milli bir AR-GE çalışması olarak öne çıktığını anlatan Uraloğlu, projede 5G ve fiber altyapısı kurulumlarında önemli aşamaya geldiklerini açıkladı. "40 kilometrelik güzergahta 19 farklı noktada yapılan kurulumla 5G altyapısını sağladık" Bakan Uraloğlu, proje kapsamında belirlenen pilot alanın İstanbul Hasdal Kavşağı ile İstanbul Havalimanı arasında 40 kilometrelik bir koridor olduğunu belirterek, yoldaki trafik güvenliğinin ve yol konforunun en üst düzeye çıkartılacağını ve seyahat süresinde de önemli oranda düşüş yaşanmasının hedeflendiğini bildirdi. Aynı zamanda Uraloğlu, "Pilot olarak belirlenen İstanbul Hasdal Kavşağı ile İstanbul Havalimanı arasındaki 40 kilometrelik güzergahta 19 farklı noktada yapılan kurulumla yolun tamamında 5G altyapısını sağladık" diye konuştu. "Artık yollardaki gereksiz beklemeler de en aza inecek" Yolda meydana gelebilecek kaza, duran araç, gizli buzlanma, yola düşen nesne ya da şerit kapama gibi tüm durumların sistem tarafından anlık olarak tespit edileceğini kaydeden Bakan Uraloğlu, "Yol kullanıcıları anında bilgilendirilecek. Kamera, yol sensörleri, yapay zeka tabanlı görüntü işleme, olay algılama, değişken mesaj işaretleri ve meteorolojik bilgi sistemleri devreye girecek. Bu sayede hem vatandaşlarımızın güvenliği artacak hem de yol ağımız daha etkin ve verimli kullanılacak. Artık yollardaki gereksiz beklemeler de en aza inecek" şeklinde konuştu. "AUS Merkezi Yazılım Platformu ve Mobil Uygulaması’nı da devreye alacağız" Uraloğlu, kara yolu altyapısını inşa ederken teknolojideki gelişme ve küresel trendleri dikkate aldıklarının altını çizerek, akıllı ve otonom teknolojiler sayesinde hızlı ve emniyetli yol altyapısı sağladıklarını vurguladı. Araçların otonom sürüş sistemleri için yeni gelişen altyapıyı hazır hale getirmeye devam ettiklerini belirten Bakan Uraloğlu, "Yollarımızı ulaşımda ’aklın yolu’ dediğimiz akıllı ulaşım sistemleri ile donatmaya devam ederken, tüm sistemlerin de yerli ve milli olmasına özen gösteriyoruz. Karayolları Genel Müdürlüğü Ana AUS Merkezi’nde tüm kurulacak sistemlerin yazılım altyapısını oluşturacak Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) Merkezi Yazılım Platformu ve Mobil Uygulaması’nı da devreye alacağız" ifadelerini kullandı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, proje kapsamında kurulacak AUS Merkezi Yazılım Platformu ve Mobil Uygulaması’nın tüm sistemin kalbi olacağını belirterek, Türksat tarafından geliştirilen platformda iş zekası ve karar destek sistemiyle yüzlerce sensörden toplanan verilerin analiz edileceğini, böylece karayollarında güvenlik ve verimliliğin en üst seviyeye çıkacağını söyledi. Uraloğlu, yine Türksat imzasıyla geliştirilen Karayolları Mobil Uygulaması sayesinde vatandaşların anlık trafik ve güvenlik bilgilerine erişebileceğini vurguladı. "Ülkemizin dijital bağımsızlık hedefi çok daha güçlü bir zemine kavuşacaktır" Projenin yalnızca bir teknoloji yatırımı olmadığını, bunun Türkiye için yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu kaydeden Uraloğlu, "Bu proje; güvenliği artıran, çevre dostu çözümler sunan ve sürdürülebilir ulaşım vizyonumuzu güçlendiren stratejik bir adımdır. Yerli ve milli imkânlarla hayata geçirilen bu altyapı sayesinde yollarımız daha güvenli, seyahatlerimiz daha konforlu ve ülkemizin dijital bağımsızlık hedefi çok daha güçlü bir zemine kavuşacaktır" dedi.
Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Karataş: "Dünyanın 185 farklı ülkesinde Türk savunma sanayinin platformları ya da sistemleri kullanılıyor"
13 Ekim 2025 Pazartesi - 15:06 Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Karataş: "Dünyanın 185 farklı ülkesinde Türk savunma sanayinin platformları ya da sistemleri kullanılıyor" Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Karataş, "Dünyanın 185 farklı ülkesinde Türk savunma sanayinin platformları ya da sistemleri kullanılıyor. 1 yıl içerisinde Kızılelma, ANKA, Hürjet, Hürkuş, Gökbey ve niceleri seri üretime girecek" dedi. Samsun Üniversitesi (SAMÜ), 2025-2026 akademik yılına "Savunma Sanayiinde Yetenek Yönetimi: Millî Yetkinlik Hamlesi" temalı açılış programıyla başladı. SAMÜ Ballıca Kampüsü’nde düzenlenen açılış programına katılan Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Karataş burada yaptığı konuşmada, "10-15 yıl sonra savaşlar yerine gri bölge savaşlarına bırakacak. Artık bir füze veya roketle vurmaya gerek kalmadan yapay zeka ve siber güvenlik sayesinde farklı saldırılar başlayacak. Bir gün hepimiz uyandığımızda o ülkenin finans sisteminin çalışmadığını göreceğiz. O ülkedeki sağlık ve sinyalizasyon sistemi çalışmayacak. Daha da kötü o ülkenin bütün baraj kapaklarının açıldığını göreceksiniz. Savaşlar gri bölge savaşlarına kayıyor. Biz gerçek bir ülkeyiz. Avrupa ülkeleri gibi kurgu bir ülke değiliz. Kendi mevcut durumumuzdan, ideallerimizden, değerlerimizden, inancımızdan kaynaklanan bir sorun kümesi bizi etrafımızdadır. Savunma sanayimiz şu anki noktada olmasa, o karar verici masaya davet almayız. Davet alsak o masada oturacak koltuk bulmayız. Koltuk bulsak söyleyecek söz vermezler. O masada olmamızın nedeni yerli ve milli savunmaya sanayimizin olmasıdır. Savunma sanayinde şu an devam eden bin 400 proje var. Bu bin 400 projenin AR-GE’sinde sanayi üretimine kadar biz sorumluyuz. TSK envanterinde olan bütün ürünlerin, yerli, milli ya da yurt dışı ürünü olsun ömrünü tamamlayana kadar bunların bütün bakım onarımından biz sorumluyuz. Savunma sanayinde iş yapan toplamda 8 bin firma var. Bunların bir kısmı sivil. Sadece savunma sanayinde iş yapan firma sayısı 3 bin 500’dür. Savunma sanayi yılda 3,5 milyar dolar AR-GE yapıyor. 100 bin çalışan var. 12. Kalkınma Planı’nda bu rakam 160 binlere çıkacak. 100 milyar doların üstünde proje hacmi var" diye konuştu. 230 çeşit ürünümüz 185 farklı ülkede kullanılıyor Savunma sanayinin ihracat tablosu hakkında bilgi veren Karataş, "20 yıl önce 248 milyon dolardan, şu anda geldiğimiz nokta 2024 yılında 7,1 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Son 5 yılda yaklaşık yüzde 20, Türk savunma sanayisini büyüyor. 2023 yılında 5 buçuk milyar dolar ürün teslim etmişiz, 10 milyar doların üzerinde satmışız. Geçtiğimiz yıl 7,1 milyar dolarlık ürün teslim etmişiz. 10 milyar dolar üzerinde satmışız. Bu yıl ilk 9 ayda yaklaşık 13 milyar bandında yeni sözleşme imzaladık. 9 aylık ihracatımız şu anda 6 milyar dolar. Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı’nda 2028 yılında ihracat 10 milyar doların üzerinde çıkacak diye bir tahmin vardı. Biz bunu 2026 yılında tamamlamış olacağız. Dünyanın 185 farklı ülkesinde Türk savunma sanayinin platformları ya da sistemleri kullanılıyor. 230 çeşit ürünümüz 185 farklı ülkede kullanılıyor. Geçen yıl yapılan 7,1 milyar dolarlık ihracatın yüzde 55’i NATO ve Avrupa ülkelerinedir. Çünkü Avrupa Birliği’nin en iyi savunma sanayisi olan 2 ülkeden birisiyiz. İnşallah Kızılelma önümüzde yıl envantere girmiş olacak. İspanya’ya Hürjet veriyoruz. Yakında imzalanacak. Endonezya’ya 48 tane KAAN veriyoruz. Kendi envanterinize girmeyen bir ürün yurt dışına satmak önemli başarıdır. Kara platformlarında dünyada ilk 3’e gireriz. Paletliler, tekerliler ve her türlü suda çalışabilenler gibi bütün kara platformlarında dünyada önemli gelen platformları geliştiriyoruz. Artık Türk savunma sanayi seri üretim dönemine giriyor. Bizim yerli platformlarımız hazır. 1 yıl içerisinde Kızılelma, ANKA, Hürjet, Hürkuş, Gökbey ve niceleri seri üretime girecek. AR-GE’den seri üretime dönmek bambaşka bir değişiklik" şeklinde konuştu. "Samsun güçlü bir üretim kapasitesine sahiptir" Samsun Valisi Orhan Tavlı ise, "Gelişen sanayisi, büyüyen ekonomisi, genç ve yetenekli iş gücü, yatırım, ihracat ve istihdam odaklı büyüme stratejisi ile kuzeyin üretim merkezi olan Samsun’un büyük yatırımlar ile savunma sanayimizin gücüne güç katacağına, Türkiye Yüzyılı’na katkı sağlayacağına gönülden inanıyoruz. Samsun’umuzun sanayi alanındaki en büyük gücü ve ekonomik kalkınmamızın en büyük gücü olan 7’si faal toplam 11 OSB ile altyapısı güçlü, cazip hale gelen yeni teknoloji bölgeleri kurularak, yapılan bu çalışmalarla güçlü bir üretim kapasitesine sahip. Yeni OSB’de otomotiv ve savunmaya sanayi firmalarımız için yerlerimiz ayrılmıştır. Özellikle bir tane otomotiv firmamız 530 dönüm bir alanda yatırıma başlamıştır" ifadelerini kullandı. "Bizim hedefimiz sadece akademik başarı değil; değer üreten, anlam arayan, sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmek" Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın ise şunları söyledi: "Dünya hızla değişiyor. Yükseköğretim, bu değişimin tam ortasında yer alıyor. Yapay zekâ, hibrit eğitim modelleri, dijital dönüşüm. Hepsi üniversiteleri yeniden şekillendiriyor. Bizler de bu değişimi yalnız izlemeyeceğiz; onun yönünü belirleyen kurumlardan biri olacağız. Esneklik, yenilikçilik ve dayanıklılık. İşte bu üç nitelik bizi geleceğe taşıyacak. Sevgili öğrencilerim; Apollo Ay’a gönderilirken, varış anındaki koordinatlar hedef alındı. Biz de sizi, mezun olacağınız dünyanın ihtiyaçlarına göre yetiştiriyoruz. Henüz doğmamış mesleklerin adaylarısınız siz. Ama aynı zamanda geleceğin düşünürleri, yenilikçileri, liderlerisiniz. Yakın zamanda TEKNOFEST 2025’te elde ettiğimiz 12 derece, TÜBİTAK destekli araştırma projelerinde elde edilen önemli başarılar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından düzenlenen organizasyonlarda alınan ödüller ve girişimcilik yarışmalarında kazandığımız dereceler bu vizyonun somut çıktılarıdır. Elde edilen başarılar, Samsun Üniversitesi’nin araştırma-geliştirme ekosisteminde kökleşmiş sürdürülebilir bir başarı kültürünün, disiplinler arası iş birliğinin ve öğrenci merkezli üretim anlayışının yansımasıdır. Bizim hedefimiz sadece akademik başarı değil; değer üreten, anlam arayan, sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmektir." Etkinlik kapsamında TEKNOFEST ve ulusal yarışmalarda dereceye giren öğrenciler için belge takdim töreni düzenlendi. Tören toplu fotoğraf ile son buldu. Açılış programına ayrıca Samsun Garnizon Komutanı Gazi Tümgeneral Davut Alâ, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, il müdürleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Cumhuriyet coşkusu dijitalde de yaşanacak
13 Ekim 2025 Pazartesi - 13:35 Cumhuriyet coşkusu dijitalde de yaşanacak Bursa Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin 102’inci kuruluş yıl dönümünde, halkın duygu ve düşüncelerini merkeze alan bir dijital kampanya başlattı. Vatandaşlar, ’cumhuriyetdemek.com’ adresi üzerinden "Cumhuriyet demek..." cümlesi tamamlayarak duygularını paylaşacak, seçilen cümleler Bursa’nın meydanlarında vecaddelerinde yankılanacak. Büyükşehir’den Cumhuriyet coşkusuna yenilikçi proje Türkiye Cumhuriyeti’nin 102. yıl dönümünün büyük bir coşkuyla kutlanması için ülke genelinde hazırlıklar sürerken, Bursa Büyükşehir Belediyesi kutlamalara damga vuracak yenilikçi bir projeyi hayata geçirdi. ‘Cumhuriyet demek, ne demek?’ temasıyla hazırlanan proje kapsamında ‘cumhuriyetdemek.com’ web sitesini ziyaret eden vatandaşlar, "Cumhuriyet demek..." cümlesini kendi duygu ve düşünceleriyle tamamlayarak paylaşıyor. Gönderilen her cümle, yapay zekâ entegrasyonuna dahil oluyor. 28 Ekime’e kadar sürecek Gönderilen cümleler, belediye ekipleri tarafından onay sürecinden geçtikten sonra, yapay zekâ (AI) teknolojisi kullanılarak kişiye özel bir görsele dönüştürülecek. Kampanyaya katılanlar, 28 Ekim’de kendilerine ulaştırılacak bu görselleri, Cumhuriyet coşkusunu yaymak üzere kişisel sosyal medya paylaşımlarında kullanabilecek. "Herkesi dijital sergiye katkı sağlamaya davet ediyorum" Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Cumhuriyet’in herkesin yüreğinde başka anlamlar, başka duygular taşıdığını vurguladı. Bu kapsamda Cumhuriyetin 102. yılına özel yeni bir dijital katılım projesi başlattıklarını hatırlatan Başkan Bozbey, "Sizler de ’cumhuriyetdemek.com’ adresine girdikten sonra ’Cumhuriyet demek ’ cümlesini tamamlayarak sizin için Cumhuriyet’in ne anlama geldiğini ifade edebilirsiniz. Burada paylaşacağınız her cümle, iletişim ekibimiz tarafından değerlendirilecek. Seçilen 16 cümle, hazırlanan görsellerle birlikte Bursamızın dört bir yanında yerini alacak. Bu yıl, Cumhuriyet coşkusu, hepimizin sözleriyle hayat bulacak. Tüm halkımızı kendi ‘Cumhuriyet’ tanımını oluşturarak bu anlamlı dijital sergiye katkı sağlamaya davet ediyorum" dedi.