GENEL - 05 Mart 2012 Pazartesi 18:11

SİGARANIN PSİKOLOJİK BAĞIMLILIĞI

A
A
A
SİGARANIN PSİKOLOJİK BAĞIMLILIĞI

Denizli Devlet Hastanesi Psikologu Önder Esen, sigara içenleri en çok psikolojik yanlarının zorladığını söyledi.
Yeşilay Haftası dolayısıyla bir açıklama yapan Psikolog Önder Esen, sigara içenlerin düştükleri tuzağın farkına vardıkları anda sigarayı bırakmak istediklerini ancak psikolojik bağımlılık ile mücadele edemeyerek, tekrar sigara kullanmaya başladıklarını belirttti. Sigara kullanmada psikolojik bağımlılıklar hakkında bilgi veren Esen, şöyle konuştu: "Bunlara bakmak lazım. Öncelikle sigara içenler çok iyi bilirler ki sigaranın sinirlerine çok iyi geldiğini düşünürler. Sigaranın kendilerini rahatlattığını,
sigara sayesinde öfkelerini yendiklerini, sigara içtikleri zaman kendilerini daha huzurlu, daha mutlu zannederler. Sigaranın kendilerine bir dost gibi bir arkadaş gibi göründüğünü ve sigarasız bir hayatın yaşanmayacağını düşünürler. Bunların hepsi psikolojik bağımlılıktır."
SİGARAYI BIRAKANLAR MUTLU
Zihinde oluşan bağımlılıkların farkına varıldığında sigarayı bırakmanın daha kolay olacağını anlatan Esen, şunları söyledi: "Sigarayı bırakan kişiler, sigara içtikleri dönemde sigaranın kendilerini çok rahatlattığını düşünüyordu. Sigaranın sinirlerine çok iyi geldiğini, konsantrasyonlarını çok artırdığını düşünüyorlardı. Sigara kullandıkları zaman daha iyi araba kullanabildiklerini, daha iyi ders çalışabildiklerini iddia ediyorlardı. Ancak, sigarayı bıraktıktan sonra da bu davranışları gayet güzel
yapabildiklerinin farkına vardılar ve gayet mutlular. Sigarayı bırakan binlerce insan yalan söylüyor olamaz. Bunların hepsi birden bizi kandırıyor olamaz. Yani bunlar sigarayı bıraktıkları için gerçekten mutlular."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Depremde yaşadıklarını unutmak için sanata yöneldi Adıyaman’da 6 Şubat depremlerinde evi yıkılan ve çok sayıda akrabasını kaybeden 3 çocuk annesi Nazan Taştan Yapıcı, öğretmenlik mesleğini bırakarak seramik ustası oldu. Asrın felaketinden önce özel okulda ve kurs merkezinde öğretmenlik yapan Nazan Taştan Yapıcı, depremde evi yıkılınca ailesiyle Mersin’e yerleşti. Bir yıl Mersin’de yaşadıktan sonra tekrar memleketi Adıyaman’a dönen Yapıcı, öğretmenlik yerine seramik ve çini sanatına yöneldi. Depremin acılarını unutmak için başlarda terapi amaçlı başladığı seramik ve çini sanatında ustalaşan Yapıcı, öğretmenlik mesleğini bırakarak atölye kurdu. Kendi elleriyle yaptığı eserlere şekil veren ve bunları vitrin ve raflara dizerek satışını yapan Yapıcı, bir taraftan da başka kadınlara bu sanatı öğretmeye başladı. Çocuk ve eğitim üzerine kitap da yazan Nazan Taştan Yapıcı’nın hayatı depremden sonra değişti. Öğretmenliği bırakıp sanata yönlendiğini söylendiğini söyleyen Nazan Taştan Yapıcı, "Deprem sürecinde öğretmenlik mesleğini icra ediyordum. Depremden sonra hepimizin bir çıkış yolu araması gibi Mersin’e gittik. Bir yıl oraya yerleştik. Çocuklarım vardı. Sonra bir yıldan sonra memlekete dönmek zorunda kaldık. Sonra dönünce seramik sanatıyla, çini sanatıyla, öğretmenlik mesleği arasında gidip geldim. Hatta bir sürede devam ettim öğretmenliğe. Ancak sonrasında sanatın daha ağır bastığını gördüm. Çünkü belki depremden sonra yaşadığım tramvaydı, o acılarla o üzüntülerle inanılmaz derece ruhumu rehabilite ediyordu. Bana çok iyi geliyordu çini ve seramikle uğraşmak. Ve neden olmasın ki dedim? Başkaları da neden faydalanmasın? Başkaları da neden iyi gelmesin? Bana iyi geldiyse başkalarına da iyi gelebilir diye düşündüm. Bunu bir mesleğe dönüştürmeye karar verdim. Hali hazırda zaten gerekli eğitimleri almıştım. Ondan sonra işyeri açma kararı aldım. Çevremdeki insanların desteğiyle beraber. Sonra işyerini açtıktan sonra böyle güzel bir konseptimiz oldu. İnsanlar gelip burada isterlerse çini ve seramik yapabiliyorlar. Yardım isterlerse yardımcıda olabiliyorum veya ürün satın alıp götürebiliyorlar. Bende hem gelenlere yardımcı oluyorum, hem ürün yapıp satışını yapıyorum" dedi. Zozan Tümüç isimli vatandaş, "Sanatıyla da buluşturduğu eserleri görmek, böyle tanımak, iç detayını öğrenmek böyle bana çok şey kattı açıkçası. Buraya geldikten sonra bir çalışma yaptım. Bir bardak boyama yaptım. Bir de kendimce bir sevgi tabağı hazırladım. Kendi el emeğimle. Kendisi bu süreçte bana yardımcı oldu. Açıkçası çok keyif aldım. Tekrar da gelip yapmayı istiyorum. Fırsat buldukça ilk geldiğim yer açıkçası burası" diye konuştu.