ÇEVRE - 10 Şubat 2020 Pazartesi 14:48

Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Akgün: 'Aydın bölgesindeki hava kirliliğinin nedeni fosil yakıtlar'

A
A
A
Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Akgün: 'Aydın bölgesindeki hava kirliliğinin nedeni fosil yakıtlar'

Çevre Mühendisi ve İş Hijyenisti Dr. Aysun Akgün, jeotermal enerjinin Türkiye’nin zenginliği olduğunu belirterek, “Sadece elektrik üretiminde değil kentin ısıtılmasında, ilimizde temel geçim faaliyeti sayılabilecek tarımda, seracılıkta, sebze-meyve kurutma tesislerinde ve turizmin geliştirilmesinde jeotermal kaynaklardan yararlanmak gerekir” dedi.

Gelecek nesillere sürdürülebilir ve temiz enerji sağlamanın toplum sağlığı ve geleceği açısından büyük önem taşıdığını belirten Halk Sağlığı Uzmanı, Çevre Mühendisi ve İş Hijyenisti Dr. Aysun Akgün, “Gelecekte enerji kesintilerine bağlı yaşanabilecek sağlık ve güvenlik sorunlarına karşı hızla önlem alınması, iklim değişikliğine neden olan karbon salınımının azaltılması buna bağlı olarak da sürdürülebilir ve temiz enerji kaynaklarının kullanılması gerekir. Özellikle büyük şehirlerde kış aylarında kömür kullanımından kaynaklanan kötü hava kalitesi, çevresel etkilerin yanında sağlığımızı da tehdit ediyor” diye konuştu.

Aydın Bölgesi’nde kış aylarında açık havada kalitesiz fosil yakıt kullanımından kaynaklandığını belirten Dr. Aysun Akgün sözlerini şöyle sürdürdü: “Katı Yakıt kullanan kalorifer kazanlarının devreye alındığı saatlerde hemen her konutun bacasından siyah dumanlar yükseliyor. Bu durumda, bir de jeotermal enerji ile ısındığımızı düşünsek? Jeotermal elektrik santrallerinde yapılan emisyon ölçümlerinde yanma gazlarının hemen hiçbirine rastlanılmamaktadır. Jeotermal elektrik üretim santrallerinin emisyon salınımlarında en büyük payın sahibi karbondioksittir ki kimi iyi uygulama örneklerinde, karbondioksitin havaya salmak yerine depolandığı ve seralarda kullanıldığı görülmektedir.”

“Jeotermal enerji zenginliğimizdir”
Türkiye’nin zengin bir yenilenebilir enerji kaynağına sahip olduğunu ifade eden Dr. Aysun Akgün, “Ülkemiz, temiz enerji kaynakları arasında yer alan jeotermal güç kapasitesi açısından dünyada ABD, Filipinler ve Endonezya’dan sonra dördüncü sırada, jeotermal ısı kapasitesi açısından ise Çin’den sonra ikinci sırada yer alıyor. Jeotermal enerji kaynakları açısından büyük olanaklara sahipken, jeotermal santraller ile ilgili kötü algı nedeniyle yanlış bilgiler kulaktan kulağa yayılıyor. Jeotermal enerjiye karşı çıkmak farklı, enerji politikalarını eleştirmek farklı bir konudur. Jeotermal enerji zenginliğimizdir. Sadece elektrik üretiminde değil kentin ısıtılmasında, ilimizde temel geçim faaliyeti sayılabilecek tarımda, seracılıkta, sebze - meyve kurutma tesislerinde ve turizmin geliştirilmesinde jeotermal kaynaklardan yararlanmak gerekir. Jeotermal rezervin korunması, izlenmesi, reenjeksiyonun kontrolü ve çevre - sağlık etkileri açısından denetimler yapılmalı ve şeffaf bir biçimde kamuoyu ile paylaşılmalıdır” diye konuştu.

“Denetimler ve ölçümler düzenli yapılmalı”
Jeotermal enerji kullanımının tarih öncesi devirlerde dahi pek çok farklı alanda kullanıldığını ifade eden Dr. Aysun Akgün, “İtalya’da 116 yıldır, özellikle üzüm bağları ve şarapları ile meşhur Toskana Bölgesinin tamamında kullanılan jeotermal enerji, üzüm bağlarını yok etmediği gibi oluşturduğunu söylenen büyük sağlık sorunlarına dair kanıtlanmış bir bulguya rastlanmamıştır. Jeotermal alanındaki denetimler, yaptırımlar ve teşvikler bu noktada çok önem kazanmaktadır. Son dönemlerde, resmî kurumlar tarafından denetimler özellikle toplumsal tepkilerden sonra artan duyarlılıkla, yasaların elverdiği ölçüde toplum sağlığı ver çevreyi korumacı bir tutumla ve hatta inisiyatifle gerçekleştirilmektedir. Çevresel Etki Değerlendirme sürecini olumlu kararı ile tamamlansa da yargı kanalıyla faaliyeti durdurulan santrallere de rastlıyoruz. Bunlar olumsuz yönler. Aynı yaklaşımı, iyi uygulama örneklerini öne çıkarmak ve teşvik etmek için de sergilememiz gereklidir” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Akdeniz Belediyesinden 0-6 yaş çocuklara ücretsiz gelişim taraması Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi, erken çocukluk döneminde gelişimsel risklerin tespit edilmesine yönelik önemli bir hizmeti hayata geçirdi. Belediye tarafından 0-6 yaş arası çocuklara yönelik olarak uzman psikolog eşliğinde ’Denver II Gelişimsel Tarama Testi’ ücretsiz olarak uygulanmaya başlandı. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Kültür ve Sanat Evlerinde gerçekleştirilen uygulama, kreş grubu çocuklara yönelik olarak yapılıyor. Uzman Psikolog Günay Duygu Ateş tarafından klinik gözlem eşliğinde uygulanan testlerde, çocukların yaş dönemlerine uygun gelişim gösterip göstermediği değerlendirilirken, olası risk faktörleri de belirleniyor. Değerlendirme sonrasında ailelere gelişimsel danışmanlık hizmeti sunulurken, riskli durum tespit edilmesi halinde çocuklar ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendiriliyor. Uzman Psikolog Günay Duygu Ateş, 0-6 yaş döneminde yaşanan gelişimsel gerilik ve gecikmelerin çoğu zaman çocuk okula başlamadan fark edilemediğine dikkat çekerek, erken tanının önemini vurguladı. Ateş, "Uyum bozuklukları ilerleyen dönemlerde daha büyük sorunlara yol açabiliyor. Erken dönemde saptanamayan gelişimsel gecikmeler, çocukların uyum ve öğrenme süreçlerini olumsuz etkiliyor. Denver II bir zeka testi değildir; çocuğun gelişiminin yaşına uygun olup olmadığını değerlendiren bilimsel bir tarama testidir" dedi. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 50’den fazla ülkede uygulanan ’Denver II Gelişimsel Tarama Testi’nin özellikle 0-3 yaş döneminde sık olmakla birlikte 0-6 yaş aralığındaki çocukların gelişimsel takibinde büyük önem taşıdığı belirtildi. Uzmanlar, erken dönemde yapılan değerlendirme ve danışmanlığın, ilerleyen yıllarda yaşanabilecek sorunların önüne geçilmesinde kritik rol oynadığını ifade ediyor. Akdeniz Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde görev yapan uzman psikolog sayesinde, Akdenizli aileler bu hizmetten ücretsiz ve kolay bir şekilde faydalanabiliyor. Uygulamadan yararlanmak isteyen ailelerin, mahallelerde bulunan Kültür ve Sanat Evlerine başvuruda bulunabileceği ya da belediyenin ’0552 768 88 88’ numaralı Çağrı Merkezi WhatsApp hattı üzerinden bilgi alabileceği bildirildi.
Kocaeli Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde çalışmalar sürüyor Gebze’de özel bireylerin fiziksel, sosyal ve bireysel gelişimlerine katkı sunmak amacıyla hayata geçirilen Engelsiz Yaşam Merkezi’nde çalışmalar devam ediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Gebze Millet Bahçesi’nde projelendirdiği Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde yoğun çalışma yürütüyor. İnşa çalışmalarının devam ettiği merkezde duvar örme, karo mozaik kaplama, çatı ve elektrik desant imalatları tamamlandı. Çalışmalar kapsamında kaba alçı ve kaba çimento, dış cephe sıva ve taş yünü, mekanik montaj cephe tuğla kaplaması, prekast kat silmesi montajları, doğrama ve cam montajları, alçıpan asma tavan imalatları, yangın kapıları montajı, bodrum kat tavan ve duvar boyaları, havuz ve kazan dairesi imalatları, havalandırma yangın ve sıhhi tesisat ve diğer birçok çalışmanın yapımına devam ediliyor. Özel bireylerin sosyal, kültürel ve sanatsal hizmetlerinden faydalanabilecekleri Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde her şey en ince detayına kadar düşünüldü. Buna göre merkezde engelli bireylerin kendilerini geliştirebilecekleri, ilgi duydukları ve yetenekli oldukları alanlarda eğitim almalarını sağlayabilecek atölyeler yer alacak. Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde 5 otizm grup eğitim odası, 7 otizm bireysel eğitim odası, duygu bütünleme odası, psikiyatri, oyun odası, uygulama evi, bilişim ve resim atölyesi, el sanatları atölyesi, okuma ve oyun atölyesi, dans atölyesi, müzik-mutfak atölyesi, erkek-kadın hidroterapi havuzu, 2 gündüz bakım odası, 3 erken çocuk bireysel odası, oyun odası, duyu bütünleme odası, erken çocuk grup odası ve 2 uyku odası özel bireylere hizmet verecek. Ayrıca spor salonu, bay-bayan engelli soyunma duş, mescit, aile danışmanlığı, psikiyatrı, toplantı odası, arşiv, 4 bireysel derslik, yemekhane, mutfak atölyesi, idari personel, aile eğitim birimi, idari sorumlu, elektrik odası, öğretmenler odası, akıl ve zeka oyunları atölyesi, 5 derslik, çok amaçlı salon, kütüphane ve bireysel derslikler yer alacak.