SAĞLIK - 23 Mart 2016 Çarşamba 14:08

Yatış pozisyonunuza dikkat edin!

A
A
A
Yatış pozisyonunuza dikkat edin!

Fizyoterapist Gökhan Aygül, uyku pozisyonunun mide yanması, baş ağrısı, astım ve bunlar gibi birçok hastalıkla ilişkili olduğunu belirtti.

Yüzüstü yatmanın en tehlikeli uyku pozisyonu olduğunu ifade eden Aygül, “Bu pozisyonda uyumak omurga etrafındaki bağların ve kasların gerilmesine, omurgadan sinirlerin çıktığı deliklerin sıkışmasına sebep olur. Bu da omurga ve disk üzerine yük bindirir. Tüm bunlar ise bel ve boyunda eğriliklerin artmasına bağlı olarak omurgada zedelenmelere ve fıtık gibi sonuçları ortaya çıkarır. Bunun yanı sıra yüzükoyun yatmak, horlamayı önleme konusunda size yardımcı olur ancak diş gıcırdatma sorunu olanlarda durumu daha da kötü etkileyebilir. Bu pozisyonun ellerde acı ve hissizliğe de neden olabileceği gibi aynı zamanda sinirsel problemlere de önderlik edebileceği vurgulanıyor. Yüzüstü yatarken, çok sayıda yastık boyun pozisyonunu etkileyeceğinden omurgayla uyumlu bir şekilde yastıkları azaltmak gereklidir. Bu, özellikle yaşlı insanlarda, sinirlere baskı olasılığını azaltacaktır. Aynı zamanda, sağ ya da sol şeklinde sıra ile boynunuzu değiştirmeniz, bir tarafı zorlamanızı engelleyecektir. Bu pozisyondan hoşnut olmayanların başlıca şikayetleri ise parmaklarda sızı ve hissizlik şeklindedir” dedi.

Sırtüstü uyumanın kireçlenme sıkıntısı yaşayanlar için iyi bir seçenek olduğunu kaydeden Fizyoterapist Gökhan Aygül, “Ancak bazı insanlar sırtüstü yatış pozisyonunda uyuyamazlar. Çünkü astım, horlama, uyku apnesi ve kalp için kötü sonuçlar ortaya çıkardığı tespit edilmiştir. Sırt üstü yatıyorsanız mutlaka dizler bir yastık ile desteklenmeli. Ancak yine de sırt üstü yatış bir süre sonra bacakların arka kaslarında kısalmaya yol açıyor. Bu nedenle uzun süre sırt üstü yatılmasını önermiyoruz” dedi.

’CENİN POZİSYONU’ EFSANE Mİ ?

İngiltere’de en yaygın uyku pozisyonu olarak bilinen cenin pozisyonunun sırt ağrılarına iyi geldiği ancak boyun ve baş ağrılarına iyi gelmediğini belirten Fizyoterapist Gökhan Aygül, şöyle konuştu:

“Ancak bu olumsuzluğu boyun ve omuzlar arasına alacağınız bir yastıkla önlemeniz de mümkün. Dizleriniz arasına alacağınız bir yastık da kalça ve pelviste istenmeyen kıvrılmaları önlemeye ve bu pozisyonda rahat etmenize yardımcı olabilir. Yan yatış pozisyonu bel ve boyun sağlığı için en idealidir. Bacaklar karına doğru çekilerek yatılmalı. Bu pozisyonda belin basıncını azaltmak için dizlerin arasına bir yastık koyulmalıdır. Bu şekilde omurga ve diske daha az yük biner aynı zamanda horlamayı da engeller. Hamile kadınların sol taraflarında uyuması önerilmektedir. Bu pozisyonda bebeğe giden kan akışı engellenmeyecektir. Ancak bu durumda da boyun ve omuzlar zorlanmaktadır. Kaşık Pozisyonu: Çiftler arasında yaygın olan bu pozisyon eşler arasında duygusal bağları güçlendirerek stresi yok etmeye yardımcı olurken, vücudunuzu zorlayarak var olan ağrılarınızı daha da yoğun hissetmenize neden olabilir. Bu pozisyon boyun, kol ve göğsünüze yük binmesine ve bu bölgelerde ağrılar olmasına da neden olabilir. Düzensiz uykunun genel olarak sağlığımızı negatif etkileyen bir etken olduğuna şüphe yok. Kozmetik olarak da yüz yaşlanmasını ve yaşlanmanın anatomik değişikliklerini hızlandırdığı, kırışıklıkların daha erken ve hızlı ortaya çıkmasını sağladığı da bilinmekte. Genç görünmek ve bunu uzun süre devam ettirmek için yeterli, düzenli ve uygun pozisyonda alınmış uykunun da etkili olduğu ortaya koyulmuştur. Özellikle sert yastıkta yatmanın, uyku sırasında yoğun olarak yan yatma pozisyonunun kullanılmasının yaşlanmayı hızlandırıcı etkileri olduğunu gösteriyor. Yine çoğu insanın yan pozisyondaki uykuda özellikle bir tarafa daha fazla yattığını ve yıllar içerisinde o tarafta yaşlanma etkilerinin daha yoğun olarak ortaya çıktığını da söylemek gerekiyor. Bir insanın yüz dâhil tüm vücudunda tam bir simetrinin olmayacağı kesin, ancak yan yatıştaki bu dengesizlik bu asimetriyi daha da bariz bir duruma getirebiliyor. Yine bazı insanlarda, yan yatış alışkanlığına bağlı olarak uyku çizgileri olarak adlandırabileceğimiz ek kırışıklıkların da ortaya çıkabildiğini unutmamak lazım. Erken yaşlarda önlem almanın tüm bunlardan korunmak için en önemli adım olduğu çok açık.”

YÜZE GELECEK BASINCI AZALTIN

Uyku sırasında yüze gelecek basıncın ne kadar az olursa o kadar iyi olacağını belirten Fizyoterapist Gökhan Aygül, “Ancak boyun ve omurga sağlığı açısından çok yumuşak yastıkların zararlı olacağı unutulmamalı. Uyku sırasında uygun omurga pozisyonunu sağlayacak şekilde, yumuşak bir yastık seçilmelidir. Yan yatıştan olabildiğince kaçınmak gerekiyor. Uyku sırasında yan yatış pozisyonunu kontrol etmek mümkün olmayabilir ama en azından uykuya geçişte sırtüstü pozisyonu seçerseniz zaman içerisinde bu bir alışkanlık haline gelebilir. Süt çocuklarında reflüyü önlenmesi ve tedavisi için yüzüstü pozisyonunda yatış önerilmektedir. Reflünün yüzüstü pozisyonda yatan bebeklerde sırtüstü pozisyonda yatanlara göre daha az oluştuğu saptanmıştır. Süt çocukları yan pozisyonda yatırılamaz. Çünkü süt çocuğu uyku sırasında yüzüstü pozisyonuna dönebilir. Yüzüstü pozisyonunda uyumak kesintisiz uzun uyku periyotları sağlarken sırtüstü pozisyonuda bebek daha kolay uyanabilir ve genellikle gece uyanır ve ağlar. Ancak yüzüstü pozisyonda yatış ani bebek ölüm sendromu (SIDS) ile yüksek oranda ilişkili olduğu unutulmamalıdır. Amerikan Pediatri akademisi yüzüstü pozisyonu dışındaki yatışları tavsiye etmektedir. Çocuklarda ise yaş ile uyku pozisyonları değerlendirildiğinde yaş büyüdükçe yüzüstü yatma oranlarında artma saptandı. Yataktan ani kalkışlar bel tutulmalarının en büyük sebeplerindendir. Bu nedenle uyandıktan sonra yatak içerisinde beş dakika gerinerek gevşeyen kaslar yavaşça harekete geçirilmeli. Yataktan kalkarken, blok olarak yana dönün. Önce bacaklarınızı sarkıtın, sonra kollarınızın yardımıyla vücudunuzu yatak kenarında, dik bir konuma getirin. Ayrıca doğuştan bel ve boyun bölgemizde eğriliklerimizden dolayı çok sert veya çok yumuşak yataklar doğal eğriliklerimizin artmasına ya da azalmasına neden olur. Yanlış yatak seçimi pek çok omurga hastalığına davetiye çıkarmaktadır. Sağlığınız için yatağınızın eni 95 cm’den dar olmamalı, boyunuzdan 20 cm daha uzun olmalı” ifadelerini kullandı.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’da yaban hayatına merhamet eli Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde kurulan Yabani Hayvanlar İlk Yardım Ünitesi, yaralı ve hasta yaban hayvanları için umut olmaya devam ediyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren merkezde tedavi edilen birçok canlı, yeniden sağlığına kavuşarak doğal yaşam alanlarına dönüyor. Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti içerisinde faaliyet gösteren Büyükşehir Belediyesi Yabani Hayvanlar İlk Yardım Ünitesi, yaban hayatının korunmasına önemli katkılar sunuyor. Son olarak bölgede balıkçılar tarafından bitkin ve hasta halde bulunan bir kuğu, ilk yardım ünitesine teslim edilerek tedavi altına alındı. Yapılan kontrollerde vücudunda yoğun enfeksiyon tespit edilen kuğu, yaklaşık üç hafta süren titiz bir tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştu ve doğal yaşam alanına bırakıldı. Turnalar getirildi Öte yandan Trabzon’da yaralı halde bulunan yavru turna da Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne ait rehabilitasyon alanına getirildi. Güçten düşmüş olduğu ve vücudunun çeşitli bölgelerinde yaralar bulunduğu belirlenen yavru turnanın tedavisi, uzman ekipler tarafından sürdürülüyor. Turnanın tamamen iyileşmesinin ardından doğal ortamına salınması planlanıyor. Birçok tür şifa buluyor Yabani Hayvanlar İlk Yardım Ünitesi’nde yalnızca kuğu ve turnalar değil; ördek, leylek ve yılan kartalı gibi farklı türlerdeki yabani hayvanların da tedavileri başarıyla gerçekleştiriliyor. Hayvan popülasyonunun yoğun olduğu Kuş Cenneti’nde yaralanan ya da hastalanan canlılar, Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından büyük bir hassasiyetle koruma altına alınıyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi, yürüttüğü bu çalışmalarla yalnızca yaralı hayvanları tedavi etmekle kalmayarak, doğal dengenin korunmasına ve ekosistemin sürdürülebilirliğine de katkı sağlamayı hedefliyor.
Erzurum Filistin ve Sudan için el ele: "Bir Alışveriş, Bir Umut" Türk Kızılay Erzurum İl Merkezi, dünyanın gözü önünde büyük bir insanlık dramının yaşandığı Filistin-Gazze ve iç çatışmaların gölgesinde açlıkla mücadele eden Sudan’daki insanlar için anlamlı bir yardım seferberliği başlatıyor. Türk Kızılay Erzurum İl Merkezi "İyilik Hayır Çarşısı", 27-28 Aralık 2025 tarihleri arasında MNG Alışveriş ve Yaşam Merkezi kapılarını açtı. Türk Kızılay Erzurum İl Merkezi tarafından konu ilgili yapılan açıklamada, "İnsanlık Onuru İçin Bir Aradayız Son yılların en büyük insani krizlerinin yaşandığı Gazze ve Sudan’da; gıda, temiz su ve tıbbi malzemeye olan ihtiyaç her geçen gün artıyor. Bu sessiz çığlığa kulak vermek amacıyla düzenlenen hayır çarşısı elde edilecek gelirin tamamı, bölgedeki mazlum halklara ulaştırılmak üzere ilgili yardım kanallarına aktarılacak. Zengin İçerik ve Gönüllü Seferberliği İki gün sürecek olan hayır ç arşısında; Kızılay Kadın, Genç Kızılay gönüllülerimizin hazırladığı yöresel ev yemekleri, el emeği göz nuru ürünler, tekstil, kitap ve hediyelik eşya stantları yer alacak. Sadece bir alışveriş alanı değil, aynı zamanda bir dayanışma platformu olması hedeflenen etkinlikte, Filistin ve Sudan’daki durum hakkında farkındalık oluşturacak görsel sunumlar da gerçekleştirilecek" denildi. "Bir Alışveriş, Bir Umut " Organizasyonu adına açıklama yapan Kızılay İl Merkezi Başkanı Dr. Hüseyin Bekmez şunları kaydetti: "Sınırların ötesindeki acıları dindirmek, açlıkla ve imkânsızlıkla mücadele eden kardeşlerimize "Yalnız Değilsiniz" demek için bu yola çıktık. 27-28 Aralık tarihlerinde tüm halkımızı bu hayır çarşısına, elden ele büyüyen bu iyilik zincirine katılmaya davet ediyoruz."
Trabzon Trabzon’da belediye ekipleri hasta vatandaşın imdadına yetişti Trabzon Büyükşehir Belediyesi ekipleri, yüksek kesimlerde karla mücadeleyi sürdürürken, acil durumlarda da teyakkuza geçiyor. Sağlık ekiplerinin hasta bir vatandaşa ulaşabilmesi için kar nedeniyle kapalı olan Maçka ilçesi Güzelyayla Mahallesi yolu ivedilikle ulaşıma açıldı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi Yol Yapım, Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı ekipleri, yüksek kesimlerde etkili olan kar yağışı nedeniyle kapanan mahalle yollarında karla mücadeleyi sürdürüyor. Ekipler, Çaykara ilçesinde Arpaözü, Demirkapı, Çayıroba ve Yaylaönü, Araklı ilçesinde Yeşilyurt, Erikli, Sulakyurt ve Bahçecik mahalleleri ile Köprübaşı ilçesi Arpalı Mahallesi’nde yol açma çalışmalarına devam ediyor. Maçka’nın Güzelyayla Mahallesi’ndeki hasta bir vatandaşa, yol kar nedeniyle kapandığı için ulaşamayan sağlık görevlileri, Büyükşehir Belediyesi ekiplerinden yardım istedi. Harekete geçen ekipler, yolu ksa sürede açarak hasta vatandaşın imdadına yetişti. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, yüksek rakımlı bölgelerde kar yağışının zaman zaman etkisini artırdığı belirtilerek, "Vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için ekiplerimiz 24 saat esasına göre görev başındadır. Acil durumlarda gelen ihbarlara öncelik verilmektedir. Yüksek kesimlerde yaşayan vatandaşlarımızın tedbirli olmalarını ve zorunlu olmadıkça yayla yollarını kullanmamalarını önemle rica ediyoruz" denildi.