ASAYİŞ - 15 Ekim 2025 Çarşamba 19:02

TMO silolarındaki patlamaya ilişkin davanın görülmesine devam edildi

A
A
A
TMO silolarındaki patlamaya ilişkin davanın görülmesine devam edildi

Kocaeli’de 7 Ağustos 2023’te Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) silolarında 2 kişinin hayatını kaybettiği patlamaya ilişkin davasının görülmesine devam edildi.


Kocaeli’nin Derince ilçesinde 7 Ağustos 2023’de Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) silolarında meydana gelen patlamada Ekrem Kalkan ve Elif Dayıoğlu hayatını kaybetmiş, 10 kişi de yaralanmıştı. Olayda TMO’nun 60 silosundan 13’ü zarar görmüştü. Soruşturmada ismi geçen 6 sanık hakkında "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan ayrı ayrı 2 yıldan 15 yıla kadar hapis talebiyle dava açılmıştı.



Sanık avukatları yeniden bilirkişi raporu talep etti


Olaya ilişkin açılan dava Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya ölen Elif Dayıoğlu’nun eşi Arif Dayıoğlu ile avukatı Yaprak Gülen Şahin Karakuş, ve tutuksuz sanık avukatları katıldı. Tutuksuz sanıklar Ahmet S. ve Osman T. ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) katıldı. Sanık avukatları, tekrar bilirkişi raporu alınmasını talep etti. Müşteki Dayıoğlu ise sanıkların tamamının en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyerek adalet istedi.


Mahkeme heyeti, avukatların taleplerinin reddine, sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.


Duruşma sonrasında açıklamalarda bulunan Elif Dayıoğlu’nun eşi Arif Dayıoğlu, "Bir an önce ihmali ve kusuru olanlar cezalandırılmalıdır. Adaletten umudumu kesmedim, adalet yerini bulacaktır" diyerek, "Kesinlikle bu olay taksir değildir. Bu acı olay göz göre göre gelmiş" ifadelerini kullandı.


Geçici göreve gönderilen personelin yerinde kimse çalıştırılmadığını savunan Dayıoğlu, "16 kişilik vardiya ekibinin yapacağı iş, 5 kişiyle yürütülmeye çalışılıyor. Buna dair belge mahkemeye belge sunduk" şeklinde konuştu.


Yangın algılama ve söndürme sisteminin olmadığını söyleyen Arif Dayıoğlu, "Kurumda bir yangın var, yangını işçiler amire söylüyor. Amir diyor ki, ’Punkerin altını üstünü kapatın yangın kendiliğinden söner’. Bunlarda dediği şekilde altını üstünü kapatıyor ama duman çıkmaya yine devam ediyor. İşçi, tekrar amire dumanın çıkmaya devam ettiğini söyleyerek, ’İtfaiyeye haber verelim’ diyor. ’İtfaiyeye haber veremeyiz çünkü puanımız düşer’ deniliyor. Bu olay göz göre göre, bağıra bağıra geliyor. Olası kasıttır bunların yargılanmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.



"Söz konusu olayın üzerinden yaklaşık iki sene geçti"


Avukat Yaprak Gülen Şahin Karakuş ise, "Söz konusu olayın üzerinden yaklaşık iki sene geçti. Yer yer umudumuz kırılıyor. Yargılamada sanıklar huzura gelmediği gibi bu duruşmada SEGBİS bağlantısından dahi katılmak istemediklerini dair taleplerini dile getirdi. Bu da keyfi bir tutum sergilendiğini, aynı şeyin kurum içerisinden de sürdürüldüğünün bir şekilde yansıması. Bilirkişi raporunda patlama için iki sebepten mevcut tahribattan söz edildi. Birincisi olay anında bir kaynak çalışması yapılması. Yaralanmalara ve vefatlara sebebiyet veren durum ise tesiste temizlik faaliyetlerinin yerine getirilmemesi. Tesisteki teçhizatın bakım ve onarımının yapılmamasıdır. Tesiste 1950’lere göre çalışan makinelerle böyle büyük bir tesisin faaliyet göstermeye çalışması, 2023 yılında yapılması beklenen revizyon bakım çalışmasının yapılmaması ve bunların kurumda patlamanın gerekçesi değilmiş gibi sanıklar tarafından patlamanın kendiliğinden olmuş gibi suçtan kurtulmaya çalışmaları açıkçası vicdanlarımızı yaralayıcı mahiyettedir. Biz iddia makamının adil bir şekilde olası kastla cezalandırılmaları açısından mütalaa vereceği inancımızı hala koruyoruz. Sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız" diye konuştu.



Bilirkişi raporunda patlamanın oluş şekli anlatılmıştı


İddianamede yer alan bilirkişi raporunda, patlamanın meydana geldiği sırada silonun 6. katında kaynak işleminin yapıldığı, kaynak işlemi sırasında kıvılcımın 5. kata düşerek yanmanın başladığın ve tozlu ortamın alevlenmesiyle de primer patlama oluştuğu belirtildi.


Alevin elevatörler içindeki yoğun tozu tutuşturduğu, elevatörlerin baca görevi görerek alevi her bölgeye taşıdığı, patlama sonrasında oluşan titreşimin bölgede tozu havalandırdığının kaydedildiği raporda; havalanan tozun patladığı, yatay taşıyıcıların (konveyörler) patlamayı beton kule içine taşıdığı, beton kule içindeki tozun patlamasıyla oluşan yanma ve basıncın, beton kuleden beton silo (kuyu) altına sirayet ettiği, bu aşamada silo altındaki (yatay taşıyıcılar) konveyorler içindeki tozların ve beton silo (kuyu) altındaki tozların da patlayarak çok büyük bir basınç oluşturduğu aktarıldı.



TMO silolarındaki patlamaya ilişkin davanın görülmesine devam edildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te 17 yaşındaki Eyüp Arıcı cinayetinde tutuklu sayısı 7’e yükseldi Gaziantep’te iki grup arasında çıkan ve 17 yaşındaki Eyüp Arıcı’nın hayatını kaybettiği kavgayla ilgili davada tutuksuz yargılanan ve önceki duruşmada hakkında yakalama kararı bulunan bir kişinin daha tutuklanmasıyla olayla ilgili tutuklu sayısı 7’ye yükseldi. Gaziantep’te 9 Şubat 2025 tarihinde iki grup arasında çıkan ve Eyüp Arıcı’nın hayatını kaybettiği kavga sonrası açılan davanın 3’üncü duruşması, Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanıklar E.A.K, A.S.P ile 18 yaşından küçük tutuklu sanıklar K.B, M.F.K, M.T.Y, İ.E.Ö. ile Eyüp Arıcı’nın ailesi ve taraf avukatları katıldı. Duruşma, 18 yaşından küçük sanıkların yer alması nedeniyle kapalı görüldü. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilirken, tutuksuz yargılanan ve önceki duruşmada hakkında yakalama kararı bulunan U.E.M’de tutuklandı. Mahkeme, duruşmayı 12 Şubat tarihine erteledi. Olay geçmişi Şehitkamil ilçesinde Eyüp Arıcı’nın ikizi ve bir arkadaşıyla birlikte bulunduğu sırada, bir grupla tartışma başlamış, saldırıya uğrayan Eyüp Arıcı, kalbinden ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçaklanarak hayatını kaybetmişti. Mahkeme heyeti, bir önceki duruşmada davaya sonradan dahil edilen ve olay günü 6 sanıkla birlikte hareket ettiği iddia edilen, U.E.M. hakkında zorla getirilme kararı vererek davayı 19 Aralık 2025’e ertelemişti.