ASAYİŞ - 30 Temmuz 2024 Salı 16:42

Köpek saldırısından kaçarken yaralanan çocuk korku dolu anları anlattı

A
A
A
Köpek saldırısından kaçarken yaralanan çocuk korku dolu anları anlattı

Manisa’nın Akhisar ilçesinde köpek saldırısından kaçmak isterken yaklaşık 1,5 metrelik bahçe duvarından düşen ve ayağına demir saplanan 14 yaşındaki Mehmet Can Kocabıyık, “Normalde köpekleri severim de bazı köpeklerden nefret etmeye başladım” dedi. Oğlunun hastanede müşahedede kalacağını ve akciğerlerinden ameliyat geçirebileceğini söyleyen baba Recep Kocabıyık ise yetkililerin duruma bir an önce çözüm bulmalarını isteyerek “Ayağını değil de kafasını çarpsaydı ne olacaktı? Bunun hesabını bana sokak hayvanları mı verecek? Hayvan koruyucuları gelsin beni kurtarsın hadi. Ya bu çocuk ölseydi ne olacaktı? Mecliste bağrışıyorlar ya gelsinler burada bağırsınlar” dedi.



Olay Manisa’nın Akhisar ilçesine bağlı Seyitahmet Mahallesi’nde meydana geldi. Arkadaşıyla birlikte sohbet ettikten sonra eve dönmek isteyen 14 yaşındaki Mehmet Can Kocabıyık, arkasından saldıran köpeği görünce kaçmaya çalıştı. Köpekten kaçmak isterken yaklaşık 1,5 metrelik bahçe duvarına çıkan Kocabıyık buradan dengesini kaybederek beton zemine düştü. Kocabıyık’ın yerde hareketsiz yattığını gören çevredekilerin haber vermesi üzerine olay yerine 112 Acil Servis ekipleri sevk edildi. Sırt üstü düşmenin etkisiyle nefessiz kalan ve ayağına da demir saplanan Kocabıyık, olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından önce Akhisar Mustafa Kiraz Devlet Hastanesine sonrasında Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesine sevk edildi.


Manisa CBÜ Hafsa Sultan Hastanesi ekibi tarafından tedavi alınan 14 yaşındaki Mehmet Can Kocabıyık’ın sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenildi. Akciğerlerindeki zedelenme nedeniyle hastanede müşahedede tutulan Kocabıyık’ın ameliyat geçirme riskinin de bulunduğu öğrenildi.


Yaşadığı korku dolu anları anlatan Mehmet Can Kocabıyık, “Arkadaşımla ayrıldıktan sonra eve doğru giderken arkamdan bir köpek sesi duydum. Arkama baktığımda köpek bana saldırıyordu. Hızlı da geliyordu. Ben de ilk bulduğum karşıdaki apartmana doğru koştum. Oradan duvardan tırmanırken korkuluklara ayağım battı ve sırt üstü yere düştüm. Durduk yere saldırdı. Ondan birkaç dakika öncesinde de arkadaşıma saldırmıştı. Eve giderken de bana saldırdı. Geçen sene de başka bir arkadaşımın aynı köpek yüzünden kolu kırıldı” dedi.


Kendisi tanıyanların durumu ambulansa bildirdiklerini ve hastaneye kaldırıldığını söyleyen Kocabıyık, “Şansıma eski ev sahibimizin bahçesine düşmüşüm. Olanı duyunca hemen ambulans çağırdılar. Ayağıma pansuman yaptılar. Orada hep iki tane köpek duruyor. Bir tanesi geldi bana saldırdı. Normalde köpekleri severim de bazı köpeklerden nefret etmeye başladım” diye konuştu.


“Mecliste bağrışıyorlar ya gelsinler burada bağırsınlar”


Yaşadıkları yüzünden uyku uyuyamadığını söyleyen baba Recep Kocabıyık, “Kendi seyyar aracımla Akhisar’da çalışıyorum. Köpeklerden biz de sıkıntı çekiyoruz. Oğlum arayıp durumu haber verince koştum hastaneye gittim. Bu çocuk ayağını değil de kafasını çarpsaydı ne olacaktı? Bunun hesabını bana sokak hayvanları mı verecek? Dünden beri gözümde uyku yok. Hayvan koruyucuları gelsin beni kurtarsın hadi. Ya bu çocuk ölseydi ne olacaktı? Mecliste bağrışıyorlar ya gelsinler burada bağırsınlar. Bugün benim çocuğuma olan yarın başkasının çocuğuna olacak. Bu şekilde olmaz. Her yerde aynı sorun. Geçenlerde sağlık ocağında küçük çocuğuma saldırdı. 3 gün müşahede altında tutulacak. Akciğerinde sıkıntı olduğu söylendi. Akciğerlerinde hava varmış o havayı alacaklar. Sırt üstü düşmesi nedeniyle nefessiz kaldı. Ameliyat yapma durumu da olabilirmiş. Uykusuz nöbet tutuyorum. 3 santimetrelik demir girdi ayağına. Ya kafasına girseydi ne olacaktı?” ifadelerini kullandı.


“Akhisar Belediyesinden şikayetçi olacağım”


Önlem almadığı için Akhisar Belediyesinden şikayetçi olacağını kaydeden baba Kocabıyık, “Polis arkadaşlar köpeklerin alındığını söylediler. Tutanağın tutulduğunu söyledi. Ben de Akhisar Belediyesinden şikayetçi olduğumu söyledim. Hastaneden çıktıktan sonra Akhisar Belediyesinden şikayetçi olacağım” dedi.


(AY-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İGÜ, ETÜGENÇ Kültür Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı İstanbul Gelişim Üniversitesi ETÜGENÇ Kültür Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi’nce 13-14 Aralık tarihlerinde kültür temasıyla gerçekleştirilen çalıştayda kültürün farklı disiplinlerle olan ilişkisi çok yönlü olarak ele alındı. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan İstanbul Gelişim Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar Egeli, kültür teması etrafında şekillenen bu çalıştayın yalnızca akademik bir paylaşım alanı olmadığını; farklı bakış açılarıyla bir araya gelen gençlerin düşünme, tartışma ve yönetme becerilerini geliştirmeyi hedefleyen çok boyutlu bir yolculuk olduğunu vurguladı. Gelişimin ancak cesaretten ilham almakla başlayacağını ifade eden Doç. Dr. Serdar Egeli, sözlerine şu şekilde devam etti: "Üniversitemizin temel önceliklerinden biri; öğrencilerimizin merak duygusunu canlı tutmak, düşüncelerini özgürce ifade edebilecekleri nitelikli ortamlar oluşturmak ve disiplinler arası düşünme kültürünü desteklemektir. ETÜGENÇ Kültür Çalıştayı’nın bu vizyonla güçlü biçimde örtüştüğünü memnuniyetle görmekteyiz. Çalıştay süresince felsefeden antropolojiye, tarihten teknolojiye uzanan geniş bir perspektifte kültürün birey ve toplum üzerindeki etkileri ele alınacak; katılımcılar eleştirel düşünme, sorgulama ve yeni bakış açıları geliştirme fırsatı bulacaktır. Her bir katkının çalıştayın akademik ve entelektüel değerini zenginleştireceğine inanıyoruz. İstanbul Gelişim Üniversitesi olarak gençlere yatırım yapmayı; onları bilim, sanat, teknoloji ve kültürle buluşturarak potansiyellerini keşfetmelerine katkı sunmayı temel sorumluluklarımız arasında görüyoruz. Bu değerli çalıştay vesilesiyle sizleri kampüsümüzde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet ve gurur duyuyoruz." "Bir düşüncenin, bir ortak bilincin ve bir kültür yolculuğunun eşiğindeyiz" Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi ETÜGENÇ Çalıştayı Genel Koordinatörü Tuğçe Olgun, çalıştayın hedeflerini şu ifadelerle anlattı: "Kültür bir milletin hafızasıdır. Bizim bugün burada bir araya gelişimiz tam da bu hafızayı genç nesillere aktarmak, onu yaşatmak ve ona yeni bir soluk kazandırmak içindir. Hepimiz biliyoruz ki kültür, kitaplarda donmuş bir kavram değildir. Kültür; dokunan, değişen, gelişen, yaşayan bir yapıdır ve onu yaşatacak olanlar tam da şu an burada bulunan sizlersiniz. Bu nedenle ETÜGENÇ Çalıştayı’nı hazırlarken hedefimiz; gençlerin düşünce üretmesine, kendilerini ifade etmesine ve bu kültürün doğal bir parçası olduklarını hissetmelerine alan açmaktı. Çünkü kültür, bir gencin eline değdiğinde geleceğe dönüşür; kalbine değdiğinde anlam kazanır." Olgun, çalıştaya ev sahipliği yapan İstanbul Gelişim Üniversitesi’ne teşekkürlerini ileterek sözlerini noktaladı. "Kültür yalnızca geçmişi hatırlamak değil; sizin her gün yeniden yazdığınız bir hikayedir" Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi Müdürü Necmettin Sarıkaya, Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi olarak Atatürk’ün "Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür" sözünü yollarını aydınlatan bir ilke olarak benimsediklerini ve bu anlayış çerçevesinde ilgili çalıştayı planladıklarını vurguladı. Necmettin Sarıkaya, ETÜGENÇ çalıştayının esas vurgusu olan "kültür" teması hakkındaki görüşlerini, "Kültür yalnızca geçmişi hatırlamak değil; sizin her gün yeniden yazdığınız bir hikayedir. Konuşmalarınızda, davranışlarınızda, müziğinizde, hayallerinizde siz nereye bakarsanız kültür oradadır. Bugün bu çalıştayda yalnızca kültürü konuşmayacak, kültürün kendisi olacaksınız. Komitelerde dile getirilen her fikir, geleceğe bırakılmış bir kültür izi olacaktır" dedi. Çalıştayda Türk tarihi ve kültürü konuşuldu Marmara Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Doç. Dr. Nusret Gedik, "Son yıllarda kültür, devletler düzeyinde geri planda kalan alanlardan biri hâline gelmiş olsa da gençlerin kültüre olan ilgisi bu sürecin kalıcı olmayacağını gösteriyor. Kültür, milletleri ayakta tutan en temel unsurlardan biridir ve Türk tarihi, büyük kültürel ve siyasal kırılmalara rağmen bu birikimin sürekliliği sayesinde varlığını korumuştur. Türk kültürü başlangıçta sözlü gelenekle aktarılmış, Orhun Yazıtları ile birlikte yazılı kültüre geçiş süreci başlamıştır. Göçebe yaşam tarzı sözlü kültürü güçlendirmiş; yazılı kültür ise kültürel hafızanın kalıcılığını sağlamıştır. Yerleşik hayata geçişle birlikte karşılaşılan Maniheizm gibi inanç sistemleri ise kültür üzerinde belirleyici etkiler oluşturmuş, bu da Türk tarihinde önemli kültürel dönüşümlere yol açmıştır" ifadelerini kullandı. Çalıştaya; İstanbul Gelişim Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar Egeli, Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi Müdürü Necmettin Sarıkaya, Esenyurt İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Murat Tetik, Marmara Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Doç. Dr. Nusret Gedik’in yanı sıra öğretmenler, öğrenciler ve veliler katılım sağladı.