SPOR - 11 Ocak 2025 Cumartesi 19:18

Yılmaz Bal: "Pozisyonları gole çeviremedik"

A
A
A
Yılmaz Bal: "Pozisyonları gole çeviremedik"

Atakaş Hatayspor Teknik Sorumlusu Yılmaz Bal, Çaykur Rizespor maçında girdikleri pozisyonları gole çeviremediklerini belirterek, "3 puanlık sistemde neyin ne getireceği belli olmaz ama ben oyuncularımızın vermiş olduğu mücadele, kazanma hırsı ilerisi için beni çok mutlu etti" dedi.


Trendyol Süper Lig’in 19. haftasında Mersin’de oynanan karşılamada Atakaş Hatayspor, Çaykur Rizespor’a 2-1 mağlup oldu. Karşılama sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Hatayspor Teknik Sorumlusu Yılmaz Bal, maça istedikleri gibi başlayamadıklarını belirterek, "İlk 15 dakika rakibin üstünlüğü vardı. Çok talihsiz bir gol yedik, kendi kalemize attık. Talihsiz gollerle geriye düşüyoruz. Ondan sonra tepki verdik. 15 dakikadan sonra Oyunu oturtturduk. Rakibin baskısını kırdık. İstediğimiz oyun oynamaya başladık, akabinde golü de bulduk. Golü attıktan sonra oyunu dengeledik, devreye öyle girdik. İkinci yarıda baktığımız zaman yine rakibin çok fazla pozisyonu yoktu. Penaltı pozisyonuyla geriye düştük. Bizim 2-3 pozisyonumuz vardı. Girdiğimiz pozisyonları gole çeviremedik. Bu maçı aslında çok kazanmak istiyorduk. Takım da buna hazırdı, oynayan oynamayan. Yeni Başkanımız Hikmet Çinçin’e ve yönetim kuruluna, buraya kadar gelen taraftarımıza galibiyet armağan etmek istiyorduk ama olmadı. Baktığımızda ilk yarının son maçı. İkinci yarıya önümüzdeki hafta başlayacağız. 3 puanlık sistemde neyin ne getireceği belli olmaz ama ben oyuncularımızın vermiş olduğu mücadele, kazanma hırsı ilerisi için beni çok mutlu etti. Ciddi anlamda kazanmayı istediler. Uzun zaman kazanamamanın verdiği stresle de olmadı ama bu devamında olmayacak anlamına gelmiyor. Çok kaliteli bir kadromuz var. İnanıyorum önümüzdeki ikinci yarı başlangıcından itibaren Hatayspor’un hak ettiği yere oyuncularımızla birlikte geleceğine sonsuz inanıyorum" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Palandöken: “Adil rekabet ortamı oluşmadan fiyatlar düşmez” Piyasada adil rekabet ortamı oluşmadığı sürece fiyatların düşmesinin mümkün olmadığını söyleyen TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Enflasyonu düşürmeyle ilgili hedeflenen gelişmelerin sağlanabilmesi için önemli olan kuralların belirlenmesi ve yol haritasının çıkarılmasıdır. Esnaf ve sanatkârın rekabet edebilmesi için şartların oluşmasının sağlanması lazım. Gelişmiş ülkelerde bu mesele halledilebiliyor ancak burada zincirler, hiper marketler, gross marketler derken piyasadaki denge bozuluyor” dedi. “Herkes kendi işini yaparsa memleket rahatlayacak” Herkes kendi işini yaparsa memleketin rahatlayacağını ifade eden Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf sanatkârın mahallesinde, sokağında caddesinde rekabet edebileceği ortamlar hazırlanmalı. Benim sermayem var istediğim işi yaparım ama karşılığında da kimsenin mani olmayacağı bir alan açarım mantığı yanlış. Örneğin kışın lastik satacaksınız, ilkbaharda boya malzemesi, hırdavat satacaksınız, işiniz olmayan her meslekteki ürünü siz satmaya gayret edeceksiniz. Dünyada böyle bir sistem yok. Dolayısıyla bütün piyasa hâkimiyetini ele aldıklarında esnaf ve sanatkar gibi babasının işini yapan, aynı meslekten gelen insan kalmıyor. Fırını ben yapacağım, ekmeği ben satacağım, balığı, eti, tavuğu ben satacağım diyorlar. Halbuki bunların hepsinin bir arada satılması doğru değil. Kuralı olan şeyler. Ama ben her şeyi satarım çamaşır, terlik, cam suyu, otomobil zinciri, kırtasiye ürünleri, deniz yatağı vs. derken çok sayıda sektör bitiyor. Piyasada fiyatların geri çekilebilmesi için hükumetin almış olduğu tedbirlerin desteklenmesi lazım” diye konuştu. “Özel markalı ürünler diğer büyük markaları da yok ediyor” Büyük marketlerin sattığı özel markalı ürünlerin 50-60 yılda markalaşan firmaları da yok ettiğine değinen Palandöken, “Aynı marka deyip bir harfini veya üç harfini değiştirerek satılan, kendi dükkânınızın amblemini koymak suretiyle kendi ürünlerinizi pazara getirmek 50-60 yılda markalaşan firmaların da yok olmasına neden oluyor. Bu konunun halledilmesi ve bir an evvel diğer ülkelerde nasıl oluyor, nerelere açılıyor, hangi şartlarda açılıyor, rekabet şartları oluşuyor mu, otoparkları var mı bunların bulundukları alanlardaki esnafın çalışma hayatını etkiliyor mu diye sorulması lazım. Birçok semtte görüyorsunuz bir tane limon almak isteseniz bir file almanız gerekiyor. Hem israfa neden oluyor hem fiyat istikrarsızlığına hem de o işi yapan insan kalmıyor. Bunların hepsinin birden satılan bir alan şekline getirdiklerinde haksız rekabet oluştuğu için iş yerlerini kapatmak zorunda kalan onlarca, yüzlerce esnaf iş kolu değiştiriyor” şeklinde konuştu. “Eskisi gibi 50 yıllık işletmeler kalmadı” Mahalle esnafının neredeyse 2-3 yılda bir el değiştirdiğini söyleyen Palandöken, “Eskisi gibi 50, 60, 80 yıllık iş yerleri dikkat ederseniz kalmadı. En fazla esnafın dayanabileceği ölçekte çevrenize bir bakın kasabınız, manavınız, konfeksiyoncunuz, ayakkabı tamirciniz 2-3 yıl içerisinde mutlaka el değiştiriyor. Öte yandan böyle bir haksız rekabetin karşısında fiyatları düşürmek mümkün değil. Bir kuralın koyulması lazım. Açma kapama saatleri, otoparkların oluşmasının sağlanması ve o şartların temin edilmesi yoksa ben yaptım mantığıyla enflasyonun düşmesi mümkün değil. Adil rekabet ortamı, kaliteyle ve o semti tanıyan, alışveriş yaptığınızda sizin ağzınızın tadını bildiği, kendi yemediğini yedirmeyen esnafla ancak mümkün olur” ifadelerini kullandı.