SAĞLIK - 10 Ekim 2024 Perşembe 10:34

Psikiyatri uzmanı uyardı: “Panik ataklar kişiyi kısır döngüye sokabilir”

A
A
A
Psikiyatri uzmanı uyardı: “Panik ataklar kişiyi kısır döngüye sokabilir”

Panik atağın, aniden ortaya çıkan ve yoğun bir korku veya rahatsızlık hissi ile kendini gösteren bir durum olduğunu belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Aysu Yakın Olgun, “Bu durum, birçok insanın yaşadığı ciddi bir sağlık sorunu olup, fiziksel ve psikolojik belirtilerle kendini belli eder. Panik atak sırasında kişi göğsünde sıkışma hissi, çarpıntı, terleme, nefes darlığı veya boğulma hissi gibi rahatsızlıklar yaşar. Panik ataklar tekrarladıkça, bu davranışlar yerleşik hale gelir ve kişide panik bozukluk gelişebilir” dedi.


VM Medical Park Samsun Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Aysu Yakın Olgun, ’Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde, panik atak hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Panik atağın, aniden ortaya çıkan ve yoğun bir korku veya rahatsızlık hissi ile kendini gösteren bir durum olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Olgun, “Bu durum, birçok insanın yaşadığı ciddi bir sağlık sorunu olup, fiziksel ve psikolojik belirtilerle kendini belli eder. Panik atak sırasında kişi göğsünde sıkışma hissi, çarpıntı, terleme, nefes darlığı veya boğulma hissi gibi rahatsızlıklar yaşar. Ayrıca, solunumun yetersiz olduğu hissine kapılabilir, baş dönmesi, sersemlik veya bayılacak gibi olma hissi ortaya çıkabilir” diye konuştu.



"Karın ağrısı gibi fiziksel şikâyetler de görülebilir"


Uzm. Dr. Olgun, panik atak sırasında ellerde veya vücudun farklı bölgelerinde uyuşma ya da karıncalanma hissedilebileceğini söyledi. Üşüme, ürperme veya ateş basması gibi durumlar yaşanabileceğini de dikkat çeken Uzm. Dr. Olgun, “Kimi zaman mide bulantısı veya karın ağrısı gibi fiziksel şikâyetler de görülebilir. Titreme veya vücutta sarsılma da bu belirtilere eşlik edebilir. Bu fiziksel semptomların yanı sıra, kişi kendini ya da çevresini değişmiş, tuhaf ve gerçek dışı bir şekilde algılayabilir. Bu da aklını kaybetme ya da kontrolünü yitirecekmiş korkusuna yol açar. Panik atak geçiren bir kişi sıklıkla ölüm korkusu yaşar ve bu hisler kişinin yaşam kalitesini, ilişkilerini ve iş performansını oldukça etkileyebilir” şeklinde konuştu.



“Kalıcı bir panik bozukluğu gelişebilir”


Panik atakların sıklıkla tekrar edeceği korkusuyla kişiyi sürekli bir kaygı döngüsüne sokabileceğini belirten Uzm. Dr. Olgun, “Bu durum, kişinin sosyal hayattan kaçınmasına, güvenli bir alan aramasına ve yaşamını kısıtlamasına yol açabilir. Panik ataklar tekrarladıkça, bu davranışlar yerleşik hale gelir ve kişide kalıcı bir panik bozukluk gelişebilir. Yardım alınmadığı takdirde, bu davranışlar giderek artar ve kişi bu belirtilere karşı direnç gösteremez hale gelir. Sonuç olarak, kişinin yaşamı gittikçe kısıtlanır ve günlük işlevselliği azalır” ifadelerini kullandı.



“Tedavi edilebilir bir durumdur”


Panik bozukluğu, ruh sağlığı uzmanları tarafından ilaç tedavisi ve psikoterapi ile tedavi edilebileceğini söyleyen Uzm. Dr. Olgun şunları söyledi:


"İlaçlar beyindeki kimyasal dengesizlikleri düzenleyerek semptomları hafifletirken, bilişsel davranışçı terapi gibi psikoterapi yöntemleri, kişinin düşüncelerini fark etmesine ve davranışlarını sağlıklı bir şekilde yönetmesine yardımcı olur. Panik bozukluğun tedavi edilmesi, kişinin hayatını normale döndürmesi ve kaygılarını kontrol altına alması açısından büyük önem taşır. Panik bozukluğu tedavi edilmediğinde kişinin yaşam kalitesini ciddi ölçüde etkileyebilir, ancak doğru tedavi ile bu sorun kontrol altına alınabilir. Panik bozukluk ve diğer anksiyete bozuklukları, profesyonel yardım alındığında etkili bir şekilde tedavi edilebilir. Bu belirtileri yaşıyorsanız, erken teşhis ve müdahale ile yaşam kalitenizi artırmak için bir uzmana başvurun."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Dışişleri Bakanlığı bünyesindeki FETÖ yapılanmasına 8 ilde eş zamanlı operasyon:25 gözaltı kararı Dışişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösterdikleri belirlenen FETÖ yapılanmasına yönelik 8 ilde eş zamanlı olarak 25 gözaltı kararı verildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca FETÖ-PDY silahlı terör örgütünün Dışişleri teşkilatı mahrem yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında verilen talimatlara istinaden; Dışişleri Bakanlığı ile koordineli bir çalışma yapıldı. Yapılan çalışmalar sonucunda, örgütün gizli haberleşme aracı bylock yazışma programını kullandıkları tespit edilen şüphelilerin, incelenen bylock mesaj içeriklerinde örgütsel faaliyetlerine ilişkin yazışmalar yaptıklarının görüldüğü, alınan etkin pişmanlık ifadelerinde de bu faaliyetlerin ayrıntılı olarak anlatıldığı, ayrıca ankesörlü-sabit hatlardan ardışık şekilde aranma kayıtlarının bulunduğu, şüphelilerden 19’unun Dışişleri teşkilatı bünyesinde çeşitli kademelerde çalışmakta iken örgütle üyelik veya irtibatları nedeniyle meslekten çıkarıldığı, 4’ünün ilgili kurumda, 2’sinin ise farklı kurumlarda aktif çalışma kaydı bulunduğu anlaşılmakla toplam 25 şüpheli hakkında, Ankara merkezli 8 ilde, 8 Temmuz 2025 tarihinden itibaren eş zamanlı olarak gözaltına alınmaları kararı verildi. Şüphelilerin yakalanmasına ve Cumhuriyet Başsavcılığına sevklerine yönelik işlemlere, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince devam edildiği bildirildi.
Düzce Yakıcı madde içen çocuk hızlı müdahale ile kurtuldu Korozif madde içen bebek, Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Gastroenteroloji bölümünün hızlı müdahalesi ile kurtuldu. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Belkıs İpekçi, tıp dilinde "korozif madde" adıyla bilinen yakıcı maddelere karşı aileleri uyardı. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde yeni açılan Çocuk Gastroenteroloji bölümü ile çocukluk döneminde görülen gastroenterolojik hastalıkların zamanında tanı ve tedavi edilmesine imkan sağlandı. Korozif madde (lavabo açıcı) içen 12 aylık hasta, Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Belkıs İpekçi tarafından yapılan acil endoskopi işlemi ile tedavi edildi. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Gastroenteroloji Bilim Dalı’ndan Dr. Öğr. Üyesi Belkıs İpekçi, çocukluk yaş grubunda kaza ile içilen korozif maddeler hakkında ailelere uyarılarda bulundu. Dr. İpekçi, "Korozif madde alımı, çocukların yanlışlıkla temizlik maddesi gibi yakıcı, aşındırıcı kimyasalları içmesi, ne yazık ki sık gördüğümüz vakalardır ve çok ağır sonuçları olabilmektedir. Bu maddeler, sadece bir yudum alındığında bile çocuğun yemek borusunda, mide duvarında kalıcı yanıklar, darlıklar ve bazen ömür boyu sürecek sindirim problemlerine yol açabilir" dedi. "En doğrusu acilen 112’yi aramak ve hiçbir şey yedirmeden hastaneye gelmektir" Çamaşır suyu, lavabo açıcı, kireç çözücü, banyo/tuvalet temizleyicileri, ağartıcılar, pas çözücüler ve bazı parfüm/deodorant veya kolonya türleri çocukların ilgisini çekecek şekilde renkli veya kokulu olduğundan su sanılarak içilebildiğine dikkat çeken İpekçi, "Bu maddelerin çocuk tarafından içilmesi halinde ‘kusturmak’, süt içirmek veya yoğurt yedirmek gibi önlemler maalesef faydası olmadığı gibi zararı arttırabilir. Bu gibi durumlarda en doğrusu acilen 112’yi aramak ve hiçbir şey yedirmeden hastaneye gelmektir" şeklinde açıklamasını sonlandırdı.