Yerel Haberler
Adana
DAİMFED Gaziantep Şubesi yarın açılıyor 22 Aralık 2025 Pazartesi - 11:45:09 Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED), Gaziantep’te yeni şubesini yarın açıyor. DAİMFED Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu ve yönetim kurulu üyeleri açılış törenine davet etmek üzere Gaziantep Valisi Kemal Çeber ile Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i makamlarında ziyaret etti. Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Gaziantep Valisi Kemal Çeber ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i makamlarında ziyaret ederek, 23 Aralık Salı günü gerçekleştirilecek Gaziantep Şube Açılışı için resmi davetlerini iletti. Gerçekleştirilen ziyaretlerde, DAİMFED’in sektörün çatı kuruluşu olarak Gaziantep’te şube açmasının memnuniyetle karşılandığı ifade edildi. Federasyonun bölgeye kazandıracağı katkıların altı çizilirken, bu açılışın inşaat sektörü açısından taşıdığı öneme vurgu yapıldı. Gaziantep’in üretim, sanayi ve ticaret gücüyle inşaat sektöründe stratejik bir konumda bulunduğuna dikkat çekilirken, DAİMFED’in bölgedeki varlığının hem kente hem de sektöre önemli değer katacağı belirtildi. Yapılan değerlendirmelerde, federasyonun temsil gücü, sektörel deneyimi ve bölgesel etkisi öne çıkan başlıklar arasında yer aldı. DAİMFED Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, Gaziantep Şubesi’nin yalnızca bir şube değil, sektör paydaşlarını bir araya getirecek güçlü bir yapı olacağını belirterek, gösterilen ilgi ve misafirperverlik için teşekkür etti. DAİMFED Gaziantep Şubesi’nin resmi açılışı, 23 Aralık Salı günü düzenlenecek törenle gerçekleştirilecek.
Pazar çatışmasında kardeşini kaybetti: "10 dakika geç gitseydi ölmezdi"
11 Kasım 2025 Salı - 10:01 Pazar çatışmasında kardeşini kaybetti: "10 dakika geç gitseydi ölmezdi" Adana’da semt pazarındaki dayılarından alacaklarını alamayan yeğenlerin, kalabalığa rastgele ateş açıp 2 kişinin ölmesine 5 kişinin de yaralanmasına neden olduğu olayda, ölen kişilerden birinin seyyar satıcı olduğu pazara meyve-sebze almaya geldiği sırada vurulduğu ortaya çıktı. Ölen seyyar satıcının ağabeyi, "10 dakika geç gitse veya 10 dakika önce çıksa başına bir şey gelmeyecekti. Bu kavga öğlene doğru olsaydı yüzlerce kişi ölürdü" dedi. Olay, 8 Kasım günü merkez Yüreğir ilçesine bağlı PTT Evleri Mahallesi’nde bulunan kapalı semt pazarında meydana geldi. İddiaya göre, semt pazarında pazarcılık yapan dayılarından alacaklarını alamayan yeğenler İstanbul’dan Adana’ya geldi. İsimleri öğrenilemeyen yeğenler ile dayıları arasında çıkan kavgada önce bir kişi pazarın yanındaki parkta tabancayla vuruldu. Çevredekiler yaralı şahsa yardım ederken saldırganlar yeniden olay yerine gelip kalabalığa rastgele tabancayla ateş açtı. Kurşunların havada uçuştuğu olayda, pazarda tantuni satan ve olayla ilgisi olmayan 4 çocuk babası Talip Çelikten (55) ve 3 çocuk babası seyyar meyve sebze satıcısı Yusuf Solmaz (47) hayatını kaybetti. 3’ü ağır toplamda 5 kişi ise yaralandı. Saldırganlar olay yerinden kaçarken çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri bölgede güvenlik önlemi alırken yaralılar kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Hayatını kaybeden Solmaz ve Çelikten’in cansız bedenleri otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı Solmaz ve Çelik’ten cenazeleri otopsilerinin ardından defin edildi. Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayla ilgili çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Polisin soruşturması sürüyor. "Öğlene doğru olsa yüzlerce kişi ölürdü" Ölen Yusuf Solmaz ağabeyi Abdullah Solmaz, "Kardeşim günlük malzeme alıyor, buradaki mahallede satıyor. 25 yıllık esnaftır kardeşim. El tablasıyla geziyordu, 3 yıldır bu araçla işini yapıyor. Aldıktan sonra 10 dakika geç gitse veya 10 dakika önce çıksa başına bir şey gelmeyecek. Eğer bu kavga öğlene doğru olsaydı 100’lerce kişi ölürdü. Pazar daha kalabalık olacağı için" dedi. "Çocukları yetim kaldı" Solmaz, "Şahıslar olaylardan önce İstanbul’dan gelip tartışıyor. Polisimizin haberi varsa neden etrafta önlem alınmadı. Millet ölsün de ondan sonra mı önlem alınsın? Alınsa ne olacak ki, benim kardeşim geri gelecek mi? Yüzlerce kişi ölse kardeşimi geri getirecek imkan var mı? Bugün bir çocuk yetiştiriyorsun senin ömrün gidiyor, onu da bir maganda kurşununa vermek ne demektir. Kardeşimin 1 oğlu 2 kızı var. Çocukları yetim kaldı. İzmir’de okuyan artık okuyamaz, onlar mı okutacak?" diyerek tepki gösterdi.
Havalar soğudu, cevizli pekmezli sucuk satışları arttı
11 Kasım 2025 Salı - 09:43 Havalar soğudu, cevizli pekmezli sucuk satışları arttı Türkiye genelinde havaların soğumasıyla beraber sağlıklı ve yöresel lezzetlerden olan cevizli pekmezli sucuğa talep arttı. Ülke genelinde havaların soğuması ve kış mevsiminin gelmesiyle birlikte tatlı tercihleri de değişti. Kimi yörelerde ismi köme, orcik veya şıra olarak bilinen cevizli pekmezli sucuk; doğallığı ve sindirim rahatlığı ile şeker, çikolata ve baklavaya alternatif lezzet sunuyor. Faydaları saymakla bitmeyen ceviz ve doğal üzüm pekmezi içermesiyle tüketilmesi önerilen cevizli pekmezli sucuk hala geleneksel yöntemlerle hazırlanıyor. Hem sağlıklı hem de enerji verici bir ürün olan cevizli pekmezli sucuğun önde gelen imalatçılarından birisi de Adana’da uzun yıllardır faaliyet gösteren Musko Kuruyemiş. Toptan ve perakende olarak ürünün satışını yapan firma, ayrıca online satış ile tüm Türkiye’ye ve yurtdışına gönderim sağlıyor. "En güzel, doğal, birinci sınıf üzüm pekmezini kullanıyoruz" İhlas Haber Ajansı’na konuşan firmanın Müşteri Temsilcisi Muhammed Ali Özbek, geleneksel yöntemlerle cevizli pekmezli sucuk yapımını sürdürdüklerini anlatarak, "Cevizli pekmezli sucuk bizim kendi ürettiğimiz; toptan, perakende ve online olarak satışını yaptığımız bir ürün. Her sene eylül ayından itibaren bu ürüne çok yoğun talep oluyor. Kullandığımız ceviz ve pekmezin kalitesiyle ürünümüz çok beğeniliyor. Türkiye’nin dört bir yanına ve yurt dışına toptan satış ile gönderim sağlıyoruz. Bu sene ürüne talep geçen yıllara göre daha da fazla. Kendi mağazalarımızda perakende müşterilerimiz de bu ürünü çok beğenerek alıyorlar. Ayrıca online satış ile direkt fabrikamızdan müşterilerimizin adresine taze taze gönderim yapıyoruz. ’muskoshop.com’ online alışveriş sitemiz üzerinden tüm Türkiye’den ve yurt dışından cevizli sucuk ve diğer tüm ürünlerimiz için sipariş almaya devam ediyoruz" ifadelerini kullandı. "Güvendiğimiz yerden ürünü alıyoruz" Cevizli pekmezli sucuk almaya gelen müşterilerden Hasan Şahin, "Cevizli sucuk severek tükettiğimiz bir ürün. Hem geleneksel hem de sağlıklı. Ürünü bildiğimiz güvendiğimiz yerden almak için Musko’ya geldik" şeklinde konuştu.
DAİMFED, Osmaniye’de sektörün nabzını tuttu
10 Kasım 2025 Pazartesi - 11:28 DAİMFED, Osmaniye’de sektörün nabzını tuttu Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, Osmaniye Şube Başkanlığı’nı ziyaret ederek kentsel dönüşümden nitelikli iş gücüne kadar pek çok sektörel konuyu değerlendirdi. Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhitleri Federasyonu (DAİMFED), bölgesel temaslarını sürdürüyor. Genel Başkan Mustafa Karslıoğlu, Osmaniye Şube Başkanı Abdullah Ulucan ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelerek kentin inşaat sektöründeki mevcut durumu ve karşılaşılan sorunları ele aldı. "Sahadan gelen her geri bildirim, çözüm politikalarımızı güçlendiriyor" Ziyaret, DAİMFED Osmaniye Şube Başkanlığı’nda, federasyonun saha temasları kapsamında gerçekleştirildi. Toplantıda Osmaniye Şube Başkanı Abdullah Ulucan ve yönetim kurulu üyeleri hazır bulundu. Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Osmaniye’nin yeniden yapılanma sürecinde kritik bir konumda bulunduğunu belirten Karslıoğlu, bölgedeki inşaat sektörünün güçlendirilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı. Toplantıda; yapı müteahhitliği sınıflandırmasındaki sorunlar, kentsel ve yerinde dönüşüm uygulamalarında yaşanan aksaklıklar, inşaat malzemelerindeki fiyat artışları ve nitelikli iş gücü açığı ele alındı. Görüşme, çözüm odaklı bir atmosferde tamamlanırken Genel Başkan Mustafa Karslıoğlu, şunları söyledi: "Osmaniye gibi yeniden yapılanma sürecinde olan illerimizde sektörün nabzını yerinde tutmak bizim için büyük önem taşıyor. Sahadan gelen her geri bildirim, çözüm politikalarımızı güçlendiriyor."
Adana’da 37 yıl önce köylülerin diktiği fidanlar ormana dönüştü
10 Kasım 2025 Pazartesi - 11:22 Adana’da 37 yıl önce köylülerin diktiği fidanlar ormana dönüştü ADANA (İHA) – Adana’nın Feke ilçesinde 37 yıl önce bölgede oluşan heyelan sonrası ağaç dikim seferberliğine katılan köylüler, yıllar sonra diktiği ağaçları ve oluşan sonbahar manzarasını görünce duygu dolu anlar yaşadı. Feke ilçesinde yaklaşık 37 yıl önce meydana gelen büyük heyelan nedeniyle birçok ev tahliye edilmiş, afetzede ailelere afet konutları teslim edilmişti. Afetten birkaç yıl sonra köylülerin seferber olup devlet desteğiyle diktikleri sedir ve kızılçam fidanları, yıllar içinde büyüyerek ormana dönüştü. Köylüler, yıllar sonra yeniden gördükleri yeşil örtüye hayran kalırken duygu dolu anlar da yaşadı. "’Biz görür müyüz acaba’ derdik ama gördüm" Mansurlu, Musalar, Ormancık ve Gaffaruşağı mahalleleri çevresinde yükselen ormanın fidan dikiminde yer alan köylülerden Atike Solmuşgül, "Yıllar sonra buraya gezmek için geldim, sonbahar manzarası ve büyüyen orman beni çok mutlu etti. Buralar annemin vatanı. 1988-1989 yıllarında diktik bu fidanları. ’Biz görür müyüz acaba’ derdik ama gördüm, çocuklarım ve torunlarım da gördü. Ormanın mantarını bile yedik" dedi. "Görünce çok duygulandım" Solmuşgül, afet sonrası bölgenin bomboş dağ görünümünde olduğunu söyleyerek, "Mansurlu, Musalar, Ormancık, Gaffaruşağı köylüleri el birliğiyle diktik. Zarar vermesin diye hayvanlarımızı bile ormana bırakmazdık. Şimdi görünce çok duygulandım, ilkbaharda daha da güzel olur" diye konuştu. Köylüler, yıllar önce kendi elleriyle toprakla buluşturdukları fidanların oluşturduğu ormanı görünce doğaya emek vermenin gururunu yaşadıklarını ifade etti.
37 yıl önce köylülerin diktiği fidanlar ormana dönüştü
10 Kasım 2025 Pazartesi - 11:20 37 yıl önce köylülerin diktiği fidanlar ormana dönüştü Adana’nın Feke ilçesinde 37 yıl önce bölgede oluşan heyelan sonrası ağaç dikim seferberliğine katılan köylüler, yıllar sonra diktiği ağaçları ve oluşan sonbahar manzarasını görünce duygu dolu anlar yaşadı. Adana’nın Feke ilçesinde yaklaşık 37 yıl önce meydana gelen büyük heyelan nedeniyle birçok ev tahliye edilmiş, afetzede ailelere afet konutları teslim edilmişti. Afetten birkaç yıl sonra köylülerin seferber olup devlet desteğiyle diktikleri sedir ve kızılçam fidanları, yıllar içinde büyüyerek ormana dönüştü. Köylüler, yıllar sonra yeniden gördükleri yeşil örtüye hayran kalırken duygu dolu anlar da yaşadı. "Biz görür müyüz acaba? derdik ama gördüm" Mansurlu, Musalar, Ormancık ve Gaffaruşağı mahalleleri çevresinde yükselen ormanın fidan dikiminde yer alan köylülerden Atike Solmuşgül, "Yıllar sonra buraya gezmek için geldim, sonbahar manzarası ve büyüyen orman beni çok mutlu etti. Buralar annemin vatanı. 1988-1989 yıllarında diktik bu fidanları. ‘Biz görür müyüz acaba?’ derdik ama gördüm, çocuklarım ve torunlarım da gördü. Ormanın mantarını bile yedik" dedi. "Görünce çok duygulandım" Solmuşgül, afet sonrası bölgenin bomboş dağ görünümünde olduğunu söyleyerek, "Mansurlu, Musalar, Ormancık, Gaffaruşağı köylüleri el birliğiyle diktik. Hayvanlarımızı bile ormana bırakmazdık, zarar vermesin diye. Şimdi görünce çok duygulandım, ilkbaharda daha da güzel olur" diye konuştu. Köylüler, yıllar önce kendi elleriyle toprakla buluşturdukları fidanların oluşturduğu ormanı görünce doğaya emek vermenin gururunu yaşadıklarını ifade etti.
Eşi boğazını kesti engelli kaldı: 2 çocuk annesi dehşet anlarını ilk kez anlattı
10 Kasım 2025 Pazartesi - 09:25 Eşi boğazını kesti engelli kaldı: 2 çocuk annesi dehşet anlarını ilk kez anlattı Adana’da ayrıldığı eşinin boğazından bıçakladığı 2 çocuk annesi 29 yaşındaki kadın, 4,5 aylık tedavi sürecinin ardından yeniden hayata tutundu. Engelli kalan 2 evladı devlet korumasına alınan genç kadının, tek isteğinin fizik tedaviye gidip yeniden ayağa kalkmak ve çocuklarına bakmak olduğunu söyledi. Ev hanımı Nazmiye Çalışkan (29), 2020 yılında terzilik yapan İ.D.Ö. (30) ile dini nikahla evlendi. Çiftin S. (4) ve A.A. (3) isminde biri engelli 2 evlatları dünyaya geldi. Nazmiye Çalışkan, geçtiğimiz ocak ayında eşinin kendisine sürekli şiddet uyguladığını öne sürerek ayrılıp ailesinin evine gitti. 10 Nisan 2025’te İ.D.Ö., iddiaya göre, çocuklarından S.’yi yanında götürdü. 12 Nisan 2025 günü ise ayrıldığı eşini arayıp ‘Çocuk durmuyor, gel’ diyerek babasının evine çağırdı. Buraya giden anne Çalışkan, evine geri döneceği sırada iddiaya göre, ayrıldığı eşi İ.D.Ö, tarafından evladının gözü önünde boynundan ve boğazından bıçaklanıp darp edildi. Çocukların feryatları ve evdeki bağırışımalar üzerine çevredekiler durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri evden kaçan şüpheli eski eşi kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. Saldırgan, çıkartıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yüzde 96 engelli kaldı Sağlık ekipleri tarafından ambulansla hastaneye kaldırılan Nazmiye Çalışkan ise 4,5 ay boyunca yoğun bakımda tedavi gördü. Yüzde 96 engelli kalan ve yürüme kabiliyetini yitiren genç kadın, taburcu olduktan sonra bir şok daha yaşadı. İddiaya göre, evindeki bütün eşyaların eski kayınbabası tarafından satıldığını gören genç kadın, önce ailesinin yanına sığındı ardından da arkadaşlarıyla birlikte yaşamaya başladı. 2 çocuğuyla bir başına kalan Çalışkan, geçtiğimiz haftalarda ise üst üste hastaneye gitmesi gerektiği için evlatlarını dedesinin evine bıraktı. Bu sırada ise mahallede yardım dağıtan bir dernek çocuğun o hallerini görüp sosyal medyada paylaştı ve çocuğun dedesi de ‘Anneleri çocukları terk etti’ diyerek beyan verdi. Bunun üzerine çocuklar anında devlet korumasına alındı. Hastaneden döndükten sonra evlatlarını göremeyen anne, bir kez daha yıkıldı. "Ambulans geldiğinde benim üzerimde çekyat vardı" Yaşadığı bütün dramı İhlas Haber Ajansı’na anlatan Nazmiye Çalışkan, şimdi tek istediğinin fizik tedavi görüp evlatlarına bakacak kadar ayağa kalkmak olduğunu söyledi. Çalışkan, "Olay günü ben eski kayınbabamın evine gittim ve eski eşimin kız kardeşiyle kahve içtik. Eve geri dönecekken oğlum ‘Cips paketini aç’ dedi. Cips paketini açarken şah damarımdan 2 bıçak darbesi yedim. Orada yere düştüm sonra boynumdan bıçakladı. Ben yerde yatarken İ.’nin ağabeyi kanlı tişörtünü değiştiriyor, oda evden kaçıyor. Daha sonra tekrar geliyor ve ‘Ölmedin mi lan sen’ dedi. Ölme numarası yaptım ve İ. gitti. Ambulans geldiğinde benim üzerimde çekyat vardı. Hemşire çekyatı kaldırdı" ifadelerini kullandı. "Yüzde 96 engelli kaldım" Bütün ailenin olaya şahit olduğunu anlatan Çalışkan, "İ.’nin babası evdeki kanlı bıçağı çöpe atmaya kalkarken olay yeri inceleme polisleri fark edip hemen müdahale etmiş. Bütün aile bu olaylara şahit oldu. Hepsi mahkemede konuşuldu. İ. şuanda cezaevinde ancak diğerleri dışarıda. Mahkeme devam ediyor, ben adalete sığınıyorum, benim engelli çocuğum var ve benim gibi hiçbir anne bu şekilde yatmayı hak etmiyor. Yüzde 96 engelli kaldım. Olay gününden bu yana böyle yatıyorum" diye konuştu. "Ayağa kalkıp, çocuklarıma sahip çıkmak istiyorum" Çocuklarının devlet korumasında olduğunu, bir an önce iyileşip evlatlarına yeniden kendisinin bakmak istediğini belirten Çalışkan, daha sonra şunları söyledi: "Ben çocuğumu hastaneye gitmek zorunda kaldığım, kimsemde olmadığı için mecburen dedesine bıraktım. Ancak dedesi yanlış beyan verdi ve ortaya çıkan bazı videolar sonucu benim çocuklarımı devlet koruma altına aldı. Benim evim, eşyalarım, kurulu düzenim vardı. Eşyalarım hep satıldı. Ev kullanılmayacak hale geldi. Çocuğumu o halde sosyal medyada görünce yıkıldım. Ben çocuğumu mecburen dedesine bıraktım. Karton topluyorum diyerek beyan veren kişi belediyede çalışıyor ve 52 bin TL maaş alıyor. Çocuklarım devlet korumasında, ben sadece ayağa kalkmak, çocuklarıma sahip çıkmak istiyorum. Tek isteğim fizik tedaviye gitmek ve bunun için bana yardım edilmesi. Ayağa kalkıp çocuklarımı almak ve onlara sahip çıkmak istiyorum."