Yerel Haberler
Adana
Şehitlerin ismi geleceğe nefes oldu 25 Aralık 2025 Perşembe - 18:46:48 Adana’nın Kozan ilçesinde yangın sonrası küle dönen ormanlık alanda, şehit ve gazilerin isimlerini taşıyan fidanlar yeniden yeşertilmek üzere toprakla buluştu. Kozan Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği koordinesinde düzenlenen etkinlikte, Kozan Bucak Ortaokulu öğretmenleri, öğrencileri, şehit yakınları ve gazilerle bir araya gelerek anlamlı bir çevre hareketine imza attı. Kozan Köseli Mahallesi’nde geçmişte meydana gelen orman yangınlarından zarar gören alana fidan dikimi gerçekleştirdi. Her fidana bir kahraman ismi "Geleceğe Nefes" sloganıyla gerçekleştirilen etkinlikte, her bir fidana Kozanlı bir şehit veya gazinin ismini verdi. Dikilen fidanların üzerine isim levhaları asılırken, duygu dolu anlar yaşandı. Öğrenciler, vatan savunmasında canını ortaya koyan kahramanların isimlerini yaşatmanın gururunu yaşarken, şehit aileleri de evlatlarının adının bu fidanlarla büyüyecek olmasından dolayı memnuniyetlerini dile getirdi. "Vatan ve Doğa Sevgisini Birleştirdik" Kozan Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği Başkanı Gazi Ali Rumi Küntaş, etkinliğin hem çevre bilinci oluşturmak hem de milli değerlere sahip çıkmak adına büyük önem taşıdığını ifade ederek, "Yanan orman alanlarımızı yeşertirken, bu topraklar için canını feda eden kahramanlarımızı da unutmadık. Her fidan bir can, her isim bir onur vesilesidir. Bu etkinliğe destek veren Bucak Ortaokulu ailesine teşekkür ediyoruz," ifadelerini kullandı. Etkinlik, dikilen fidanların ardından toplu fotoğraf çekimi ve dualar eşliğinde sona erdi.
25 Aralık 2025 Perşembe - 15:22 Annenin feryadı yürekleri dağladı: Babalarının öldürdüğü kardeşler toprağa verildi Adana’da babaları tarafından öldürülen iki kardeş gözyaşları içerisinde toprağa verilirken anne "Ben yavrularımı böyle mi görecektim. Ben nasıl dayanacağım bu acıya" diyerek feryat etti. Cani babanın, çocuklarını uykularında öldürdüğü ve ses çıkmaması için yastıklar ağızlarını kapattığı öğrenildi. Olay, dün merkez Yüreğir ilçesi Seyhan Mahallesi 97 Sokaktaki bir evde yaşandı. İddiaya göre, İbrahim Kiracı (46) ve eşi Nazan Kiracı (42) Hatay’daki depremin ardından Adana’ya yerleşti. Çift bir buçuk yıl önce boşandı. İbrahim Kiracı çocuklarının velayetini alarak kiraladığı evde çocuklarıyla birlikte yaşamaya başladı. Boşanma sonrası bunalıma giren İbrahim Kiracı’nın bir süre önce eski eşine, "Kendimi öldüreceğim, çocukları da öldüreceğim" dediği öne sürüldü. Cinnet getiren baba otizmli oğlu Doruk (11) ve kızı Derin Kiracı’yı (13) uykularında öldürdü. Babanın ses çıkmaması için çocuklarının ağzını yastıkla kapatarak ateş ettiği iddia edildi. Çocuklarını öldüren İbrahim Kiracı, ardından ev sahibini arayarak, "Ben çocuklarımı öldürdüm gelin alın" dedikten sonra tabanca ile başına ateş ederek yaşamına son verdiği öğrenildi. Adana Adli Tıp Kurumundaki otopsilerinin ardından baba Kiracı’nın cenazesi defnedilmek üzere Hatay’a gönderildi. Babaları tarafından öldürülen Derin ve Doruk Kiracı Yüreğir ilçesine bağlı Ali Hoca köyünde toprağa verildi. İki evladını kaybeden anne Nazan Kiracı, cenazede gözyaşlarına boğuldu. Acılı anne, "Oğlumu göreceğim. Buz gibi olmuş annem buz gibi. Ben yavrularımı böyle mi görecektim. Ben nasıl dayanacağım bu acıya. Bir tane yetmemiş 2 tane sıkmış. Göğsüne 2 tane sıkmış. Nasıl kıydın yavrularıma. Güzel kızım, güzel oğlum benim. Güzeller güzelimi yavrularım" sözleriyle feryat etti.
25 Aralık 2025 Perşembe - 15:16 Annenin feryadı yürekleri dağladı: Babalarının öldürdüğü kardeşler toprağa verildi Adana’da babaları tarafından öldürülen iki kardeş gözyaşları içerisinde toprağa verilirken anne "Ben yavrularımı böyle mi görecektim. Ben nasıl dayanacağım bu acıya" diyerek feryat etti. Cani babanın, çocuklarını uykularında öldürdüğü ve ses çıkmaması için yastıklar ağızlarını kapattığı öğrenildi. Olay, 24 Aralık günü merkez Yüreğir ilçesi Seyhan Mahallesi 97 Sokakta bulunan bir evde yaşandı. İddiaya göre, İbrahim Kiracı (46) ve eşi Nazan Kiracı (42) Hatay’daki depremin ardından Adana’ya yerleşti. Çift bir buçuk yıl önce boşandı, baba çocuklarının velayetini alarak kiraladığı evde çocuklarıyla birlikte yaşamaya başladı. Baba, eşinden ayrılmasının ardından bunalıma girdi. Bir süre önce eski eşi Nazan Kiracı’ya, "Kendimi öldüreceğim, çocukları da öldüreceğim" dediği öne sürüldü. Cinnet getiren baba otizmli oğlu Doruk (11) ve kızı Derin Kiracı’yı (13) uykularında öldürdü. Babanın ses çıkmaması için çocuklarının ağzını yastıkla kapatarak ateş ettiği iddia edildi. Çocuklarını öldüren kiracı, ardından ev sahibini arayarak "Ben çocuklarımı öldürdüm gelin alın" dedikten sonra tabanca ile başına ateş ederek yaşamına son verdiği öğrenildi. Adana Adli Tıp Kurumundaki otopsilerinin ardından baba Kiracı Hatay’a defin edilmek üzere gönderildi. Babaları tarafından öldürülen Derin ve Doruk Kiracı Yüreğir ilçesine bağlı Ali Hoca Köyü’nde toprağa verildi. İki evladını kaybeden anne Nazan Kiracı, gözyaşlarına boğuldu. Acılı anne, " Oğlumu göreceğim. Buz gibi olmuş annem buz gibi. Ben yavrularımı böyle mi görecektim. Ben nasıl dayanacağım bu acıya. Bir tane yetmemiş 2 tane sıkmış. Göğsüne 2 tane sıkmış. Nasıl kıydın yavrularıma. Güzel kızım, güzel oğlum benim. Güzeller güzelimi yavrularım" sözleriyle feryat etti.
25 Aralık 2025 Perşembe - 14:08 Adana’da yıkım yapılan Amerikan Adası girişi kayalarla kapatıldı Adana’da Amerikan Adası olarak bilinen yerdeki kaçak yapıların yıkım işlemleri sona ererken, bölgenin girişi kayalarla kapatıldı. Yıllardır tartışma konusu olan Merkez Çukurova ilçesi Göl Mahallesi Menderes Bulvarı’ndaki Amerikan Adası’nda 23 Aralık’ta başlayan yıkım işlemleri tamamlandı. Yıkılan kaçak yapılardan arta kalan molozlarda kamyonlarla taşındı. Adanın girişi de kaya parçalarıyla kapatılırken, girişinde nöbet tutan polis bölgeye kimsenin girmesini izin vermiyor. Bölgeye gezmeye gelen vatandaşlar kayaları görünce geri dönmek zorunda kaldı. Eşi ve çocuğuyla bahardan kalma havayı değerlendirip adada gezmek isteyen Serkan Çokal, "Üzüldük desek doğru olur. Ancak daha iyisi olacaksa Adana için hayırlısı olsun. Biz burayı seviyorduk ve sürekli geliyorduk. Buradaki yapıların kaçak olduğunu bilmiyorduk. Görüntü açısından çok çirkindi. Yolumuzu kesip çevirenler vardı. Zorla mekâna çağıranlar vardı. Ailece geldik, burayı gezelim demiştik. Yeni yapılacak yer, halkın girebileceği şekilde olsun. İnsanlar rahatça dolaşsın. Uyuşturucu kullanan kişilerin burada olmadığı belli olsun. Devletimizden buranın güzel bir yer olmasını istiyoruz" dedi. İlknur Çokal ise, "Çok üzüldüm, ancak bir yandan da sevindim. Burada uyuşturucu kullananlar da çoktu. İnşallah daha güzel yapılar olur. Mekânların içerisinde güzel olanlar da vardı, ancak büyük kısmı kötüydü. Burayı ailece ziyarete gelmiştik. Kapatıldığı için şu an giremiyoruz" diye konuştu.
Kendi çocukken hiç binmedi: Mahalle mahalle gezerek çocukları dönme dolabına bindiriyor
03 Kasım 2025 Pazartesi - 09:27 Kendi çocukken hiç binmedi: Mahalle mahalle gezerek çocukları dönme dolabına bindiriyor Adana’da yoksul bir ailenin çocuğu olduğu için dönme dolaba hiç binemeyen bir kişi kendi imkanlarıyla yaptığı seyyar dönme dolap ile mahalle mahalle gezerek çocukları bindiriyor. Babası lokanta da çalışan yoksul bir ailenin çocuğu olan Ahmet Mısırcı, çocukluğunda parası olmadığı için dönme dolaba hiç binemedi. Bu durum içinde uhde kalan Mısırcı, büyüyüp bir hastanede işe girince kendi imkanlarıyla seyyah dönme dolap yaptı. Mısırcı’nın mahalle mahalle gezip çocuklara yaşattığı bu nostaljik eğlence, hem küçüklerin hem de büyüklerin yüzünde tebessüm bırakıyor. Yaptığı dönme dolap ile mahalle mahalle gezerek çocukları bindirdiğini anlatan Mısırcı, "Ben hiç dönme dolaba binemedim. Şimdi çocukları eğlendiriyor, aynı zamanda kendime de katkı sağlıyorum. Özel çocuklardan kesinlikle ücret almıyorum. Hep ‘keşke küçük olsaydım ve dönme dolaba binseydim’ diye düşünürüm. Çocukları bindirince kendim binmiş gibi oluyorum" dedi. Kendisinin çalıştığını seyyar dönme dolap işini ek iş olarak yaptığını anlatan Mısırcı, "Çocuklar mutlu oldukça ben de mutlu oluyorum. Bu işi 3 aydır yapıyorum. Çocukları eğlendiriyorum. Bunu gören büyükler de geçmişe gidiyor" ifadelerini kullandı. Dönme dolaba ilk kez binen Ecrin Mutlu ise "Çok eğleniyorum ve mutluyum. Daha önce hiç binmemiştim, ilk defa biniyorum" derken, kardeşi Miraç ise, "Çok güzel, burada eğleniyoruz. Daha önce dönme dolaba binmemiştim. Binince çok mutlu oldum" şeklinde konuştu.
Parkinson hastası: "Yeniden yürümek çok güzel"
03 Kasım 2025 Pazartesi - 09:14 Parkinson hastası: "Yeniden yürümek çok güzel" Adana’da Prof. Dr. Orhan Şen tarafından belinden ameliyat edilen 54 yaşındaki Parkinson hastası kadın, ameliyattan önce kaplumbağa gibi yürüdüğünü, ameliyattan sonra normale döndüğünü belirterek, "Yeniden yürümek çok güzel, anlatamam" dedi. Parkinson hastası 54 yaşındaki Necla Sarıhan, uzun süredir çok yavaş yürüme, bir yerden bir yere giderken çok fazla yorulma şikayetiyle birçok hastaneye gitti. Ancak Sarıhan, hem yaşından dolayı hem de hastalığından dolayı doktorlar tarafından ameliyatı riskli bulunduğu için bir türlü sağlığına kavuşamadı. Adana’da Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Orhan Şen’i bulan Sarıhan, tedaviye başlayarak ameliyat oldu. Prof. Dr. Şen, yaşanan süreci şöyle anlattı: "Hastamız 54 yaşında, ayakta duramama ve yürüyememe şikayetiyle bana başvurdu. Aynı zamanda 7 yıldır Parkinson hastası ve tedavi görüyor. Son birkaç yıldır bir odadan diğer odaya gidişi 3 dakikayı bulurken, şu an bir koltuktan diğerine geçecek kadar bile ayakta duramıyormuş. Parkinson hastaları zaten yavaş yürürler. Küçük adımlarla yürümeye razıymış ama artık onu da kaybetmiş. Şehir şehir doktor gezmişler. ’Parkinson hastalığın var, ameliyat olamazsın’ demişler. Bana geldiklerinde, ’Parkinson hastası olmanız ameliyata engel değil’ dedim. Kardiyoloji, nöroloji ve anestezi uzmanı meslektaşlarıma göstereceğimi, eğer onlar da ameliyat için uygun görürse eskiden razı olduğu Parkinson yürüyüşüne tekrar kavuşabileceğini, rahat yürüyebileceğini söyledim. Hasta ve ailesi buna ikna oldu. İlgili tetkikleri yaptırdıktan sonra 3 ay önce mikro cerrahi yöntemle ameliyatını yaptık. Belinde kanal darlığı vardı. Yürüyememesinin asıl sebebi buydu. Şu an aradan 3 ay geçti ve gayet rahat yürüyor." Genç meslektaşlarına mesaj da veren Şen, "Farklı rahatsızlıkları olabilir ancak bu kişiler Parkinson hastasıysa, nöroloji, kardiyoloji ve anestezi uzmanlarının onayını almadan ’ameliyat olamazsınız’ demeyin. İnsanların geleceğiyle oynamayın" diyerek öneride bulundu. "Yeniden yürümek çok güzel" Tedavisi yapılan Necla Sarıhan ise, "Parkinson hastasıydım ve yürüyemiyordum. Yürümekte zorluk çekiyordum ama artık iyiyim. Doktor beyin sayesinde ameliyattan sonra düzeldim. Çok doktora gittim ama ’yatakta kalırsın, ameliyat olamazsın’ dediler. Önceden kaplumbağa gibi küçük adımlarla yürüyordum ama artık kendi işlerimi yapabiliyorum. Yeniden yürümek çok güzel, anlatamam yani" diye konuştu.
ADASO Başkını Kıvanç: "Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı bölgeyi değiştirecek"
02 Kasım 2025 Pazar - 10:32 ADASO Başkını Kıvanç: "Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı bölgeyi değiştirecek" Adana Sanayi Odası’nın (ADASO) Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, ""Akdeniz Bölgesi’ndeki limanlarda kapasite kullanımı yüzde 100’e ulaşmış durumda. Bölgede yapılan önemli yatırımlar ile birlikte Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı hem Adana’nın hem de Türkiye’nin dış ticaret kapasitesini artıracak, yeni bir lojistik merkez oluşturacaktır" dedi. Adana Sanayi Odası’nın (ADASO) Ekim Ayı Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı İsrafil Uçurum başkanlığında yapıldı. Toplantıda konuşan Kıvanç, Adana Valisi Yavuz Selim Köşger’in öncülüğünde, AK Parti Adana İl Başkanı Tamer Dağlı’nın girişimleriyle gerçekleştirilen program kapsamında milletvekilleri, belediye başkanları, oda-borsa başkanları ve iş dünyası temsilcileriyle birlikte Ankara’da yoğun temaslarda bulunduklarını söyledi. Kıvanç, görüşmeler sırasında Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ile bir araya gelerek Adana’nın yatırım ve sanayi gündemini değerlendirdiklerini ifade etti. Başkan Kıvanç, bu kapsamda yapılacak projelerin hem Adana hem de Türkiye ekonomisi için kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. "Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı yeni bir lojistik merkez olşuturacak" Kıvanç, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile yapılan görüşmede, Yumurtalık’ta planlanan Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı’nın bölge sanayisi açısından stratejik öneme sahip olduğunu belirtti. Başkan Kıvanç, "Akdeniz Bölgesi’ndeki limanlarda kapasite kullanımı yüzde 100’e ulaşmış durumda. Bölgede yapılan önemli yatırımlar ile birlikte Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı hem Adana’nın hem de Türkiye’nin dış ticaret kapasitesini artıracak, yeni bir lojistik merkez oluşturacaktır" dedi. Kıvanç ayrıca, Adana-Mersin Hızlı Tren Hattı’nın 17 ay içinde tamamlanacağı, Adana Güney Kuşak Çevre Yolu’nun projesinin yeniden değerlendirileceği ve Adana-Ceyhan-Pozantı Otoyolu projesinin Kasım ayında imzalanacağı bilgisini paylaştı. Kıvanç, "Bu projeler, Adana’nın üretim ve ihracat altyapısını güçlendirecek adımlardır." ifadelerini kullandı. "Tarımda altyapı yatırımları hızlanacak" Kıvanç, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile yapılan görüşmede, bölge tarımının ve gıda sanayisinin geleceğini yakından ilgilendiren önemli konuların ele alındığını söyleyerek şöyle devam etti: "Kapalı devre basınçlı sulama sisteminin tamamlanması, pamuk üretiminin teşviki, Karataş Su Ürünleri Organize Tarım Bölgesi’nin altyapı süreci ve Zeytin Koruma Kanunu kaynaklı sanayi alanı kısıtları gündemimizdeydi. Bakanlığımız bu konularda yapıcı bir yaklaşım sergiledi. Özellikle Karataş Su Ürünleri Organize Tarım Bölgesi’ne ilişkin yatırım süreci programa alınmış durumda. Bu projeler, hem istihdam hem ihracat açısından Adana’nın tarımsal kalkınmasına ivme kazandıracak." "Ekonomide belirsizlik kalıcı hale geldi" Küresel ekonomideki belirsizliklerin sanayiciler açısından planlamayı zorlaştırdığını ifade eden Kıvanç, "Artık belirsizlik yeni normaldir. Bu nedenle maliyet, üretim, yatırım, tedarik zinciri ve insan kaynaklarımızı yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm odağında yeniden yapılandırmalıyız" dedi. Merkez Bankası’nın faiz indirim kararına da değinen Kıvanç, "Finansman maliyetlerinin düşmesi kadar, sanayicinin krediye erişiminin kolaylaştırılması da çok önemlidir. Özellikle KOBİ’lerimize pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır" diye konuştu. "YTAK Programı Sanayiye İvme Kazandıracak" Yeni dönemde devreye alınan Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) Programı’nın, yüksek teknolojili ve katma değerli üretim yatırımlarını teşvik edeceğini belirten Kıvanç, "10 yıl vadeli, düşük faizli bu kredi modeliyle stratejik yatırımların önü açılacaktır. Türkiye’nin üretim gücü daha da artacaktır" ifadelerini kullandı. "TSE Süreçleri Hızlanmalı" Kıvanç, TSE’nin test ve belgelendirme süreçlerinde yaşanan aksaklıkların sanayiciyi zorladığını belirterek, "TSE’nin iş birliği kapasitesi güçlendirilmeli, özel laboratuvarlar sisteme entegre edilmelidir. KOBİ’lere yönelik hizmet bedelleri de mutlaka desteklenmelidir" dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın SEGE 2025 raporuna göre Adana’nın 27. sıradan 22. sıraya yükseldiğini kaydeden Kıvanç, "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması 2025’e (SEGE 2025) göre Adana’mız 2017 yılında 27. sırada iken 2025 yılında 22. sıraya yükselmiştir. Buna göre Adana ili üçüncü gelişmişlik kademesinde bulunuyor. Burada ise ilk sırasında yer aldı. Adana imalat sanayii iş yerlerinin Türkiye içindeki payında dokuzuncu sırada yer almaktadır. Sanayi Elektrik Tüketiminde ise 8 sırada yer alıyor. Bu ilerleme sevindirici ama eğitim ve istihdam göstergelerinde daha çok çalışmalıyız. Adana’nın potansiyeli yüksek, ortak vizyonla çok iyi sıralarda yer almamız mümkün" diye konuştu. "İhracat rakamları potansiyelimizin altında" Kıvanç, TİM verilerine göre Adana’nın Eylül ayında 233 milyon dolar, Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç sözlerini şöyle tamamdı; "2025 yılının Ocak-Eylül döneminde ise Adana’nın toplam ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,5 artışla 2 milyar 204 milyon dolara ulaştı. Sanayicilerimiz, üretim gücü ve kararlılığıyla küresel pazarlardaki belirsizliklere rağmen yılın ilk 9 ayında ihracatımızı artırmayı başardı. Eylül ayında yaşanan düşüş, önümüzdeki dönemde daha fazla gayret göstermemiz gerektiğini ortaya koyuyor. Ancak yıl genelinde yakaladığımız artış, Adana sanayisinin direncini ve rekabetçiliğini bir kez daha göstermektedir."
Prof. Dr. Özkan’dan uyarı: "Yanlış masseter botoksu, yüzünüzü tanınmaz hale getirebilir"
02 Kasım 2025 Pazar - 09:27 Prof. Dr. Özkan’dan uyarı: "Yanlış masseter botoksu, yüzünüzü tanınmaz hale getirebilir" Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, "Bu masum görünen estetik uygulama, dişlerinizin sallanmasına, çene kemiğinizin erimesine ve yüzünüzün tanınmaz hale gelmesine neden olabilir. Ciddi riskler taşıyor" dedi Son yılların popüler estetik trendi ’masseter botoksu’, beklenmedik sağlık riskleriyle gündemde. Özkan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, masseter kasının sadece estetik değil, çiğneme ve diş sağlığı için de hayati öneme sahip olduğunu söyleyerek, "Masseter botoksu, kasın aşırı çalışmasını engellemek amacıyla yapılıyor. Ancak, yanlış ellerde bu uygulama, çiğneme fonksiyonunuzu tamamen kaybetmenize ve dişlerinizin sağlığını tehlikeye atmanıza neden olabilir!" uyarısında bulundu. Bilimsel çalışmalar, masseter kasına yapılan botulinum toksini uygulamalarının, çiğneme kuvvetinde yüzde 20’ye varan azalmalara yol açabileceğini ve bu durumun uzun vadede diş problemlerine zemin hazırlayabileceğini gösteriyor" diye konuştu. "Çene kemiğinizdeki denge bozulabilir, dişleriniz sallanmaya başlayabilir" Yanlış uygulamaların çene kemiği ve diş sağlığı üzerindeki potansiyel tehlikelerine dikkat çeken Özkan, şu ifadelere yer verdi: "Masseter botoksu, çene kemiğinizdeki kas dengesini bozarak dişlerinize binen dengeli yükün değişmesine neden olabilir. Bu durum, çene eklemlerinde hasara, ağzınızı açamamaya, dişlerde sallanmaya, diş eti problemlerine ve hatta diş kaybına kadar gidebilir. Çene kemiğinizdeki dengenin bozulmasıyla birlikte, dişlerinizin sağlığı da tehlikeye girer." "Yüzünüzde yumru gibi şişlik, çene hattınız kaybolabilir" Yanlış masseter botoksu uygulamalarının sadece fonksiyonel değil, estetik açıdan da korkunç sonuçlara yol açabileceğini belirten Özkan, "Yanlış enjeksiyonlar, yüzünüzde yumru gibi şişliklere, ’yüz çökmesi’ olarak bilinen deformasyonlara ve çene hattınızın kaybolmasına neden olabilir. Kasın tamamen etkisiz hale gelmesi, çenede şiddetli ağrılara ve yüzünüzde tanınmaz bir görünüme yol açabilir. Aynaya baktığınızda kendinizi bambaşka biri olarak görebilirsiniz" dedi. "Çene cerrahları ve diş hekimleri neden güvenli?" Özkan, çene cerrahları ve diş hekimlerinin bu konuda neden yetkin olduğunu şu sözlerle açıkladı: "Çene cerrahları ve diş hekimleri, yüz anatomisi, çene kemiği, çene kasları, yüz sinirleri ve diş sağlığı konusunda uzmanlaşmış hekimlerdir. Masseter kasının nereden geçtiğini, hangi sinir ve damarlarla komşu olduğunu, dişlerle ve çene kemiğiyle olan ilişkisini en iyi onlar bilir. Bu sayede, enjeksiyonu doğru noktalara yaparak komplikasyon riskini en aza indirirler." "Araştırmalar tehlikeye işaret ediyor" Özkan, 2024-2025 yıllarında yapılan son araştırmalarda, masseter botoks uygulamalarının riskler içerdiğinin ortaya konduğunu belirterek, "Masseter botoksu uygulamalarından sonra çiğneme kuvvetinde yüzde 20’ye varan azalmalar görülebilir. Yanlış enjeksiyonlar sonucu yüzde yumru şeklinde şişlikler ve çökme gibi deformasyonlar meydana gelebilir. Tekrarlayan uygulamalar, çene kemiği kalınlığında azalmaya neden olabilir" şeklinde konuştu. "Güzellik uğruna dişlerinizi ve çene kemiğinizi tehlikeye atmayın" Özkan, masseter botoksu yaptırmak isteyenlere şu hayati uyarıları yaptı: "Bu işlemi sadece estetik bir heves olarak görmeyin. Diş ve çene sağlığınızla birlikte tüm sağlığınızla oynadığınızı unutmayın. Ucuz ve merdiven altı uygulamalardan kaçının. Güzellik uğruna dişlerinizi ve çene kemiğinizi tehlikeye atmayın. Sağlığınız her şeyden önemli." Özkan, masseter botoksu uygulamalarının mutlaka bilinçli ve uzman ellerde yapılması gerektiğini vurgulayarak, aksi takdirde geri dönüşü olmayan ciddi hasarlara yol açabileceği sözlerine ekledi.