Yerel Haberler
Antalya
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 15:18 Alanya’da servis aracına saldırı olayının şüphelisi olay gününü anlattı Antalya’nın Alanya ilçesinde, içinde öğrencilerin bulunduğu servisin şoförü ile tartışıp kırmızı ışıkta sopa ile aracın camlarını parçalayan sürücü ve babası adliyeye sevk edilmişti. Serbest bırakılan şüphelilerden baba Mustafa Sakaryaoğlu olayla ilgili olarak, “Biz Alanya’ya hastaneye geliyoruz. Hastaneye gelirken bu adam bize yol vermedi. Yavaşlayınca camdan kafamı çıkardım, ’hastaneye gidiyorum bana ne olur yol ver’ dedim. Bu adam 20 tane çocuk taşıyor. Nasıl oluyor da bu servis şoförü bize yol vermiyor, bize hakaret ediyor” dedi. Olay, 3 Mayıs akşam saatlerinde Alanya Mersin D-400 karayolu Dinek Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, trafikte seyir halindeyken 07 C 32301 plakalı servis şoförü Hüseyin Ş. ile 48 YN 617 plakalı aracın sürücüsü Feyzullah Sakaryaoğlu arasında tartışma çıktı. Araçların kırmızı ışıkta durduğu anda aracından inen sürücü, eline aldığı sopayla servis aracının ön camına defalarca vurdu. Çevredeki diğer vatandaşlar kavgayı ayırırken, eli sopalı saldırgan aracına binip bölgeden uzaklaştı. Araç plakası ve güvenlik kameralarından yola çıkan polis, aracıyla uzaklaşan sürücü Feyzullah Sakaryaoğlu ile olay anında yanında olduğu belirlenen babası Mustafa Sakaryaoğlu’nu kısa süre içinde yakaladı. Sopayla saldırı sonrasında servis aracının ön camında hasar olduğu görüldü. Polis tarafından yakalanan şüpheliler baba Mustafa Sakaryaoğlu ve oğlu Feyzullah Sakaryaoğlu Alanya Adliyesinde çıkarıldıkları mahkemece yurt dışına çıkma yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. “Nasıl oluyor da bu servis şoförü bize yol vermiyor, bize hakaret ediyor?” Mahkeme tarafından serbest bırakılan Mustafa Sakaryaoğlu olayla ilgili İHA’ya açıklamalarda bulundu. Olay günü eşinin rahatsızlığı için hastaneye gittiğini ve eşinin sağlık durumuyla ilgili belgelerinin bulunduğunu belirten Mustafa Sakaryaoğlu, “İnşaatta çalışırken hanımımın hastalandığını haber aldım Taksi hanımı hastanede acile götürdü. Hastanede hanım kırmızı alana alınıyor. Kalp krizi geçirmiş. Eşimin yanında hastanede kimse yoktu. Acildeki doktor acil yetişmen lazım, eşin belki anjiyo olacak senden imza almamız lazım dedi. Biz de ondan sonra dörtlüleri yaktık yola çıktık. Yolda hep yeşil ışık yandı. Araçlardan yol istedim. Herkes de itinayla yol verdi. Ulaş Parkı’na geldiğimizde bir kamyon ile bir okul servisi önümüzde gidiyordu. Giderken adam önümüze kırdı. Korna çalıyorum, selektör yapıyorum geçit vermedi. En sonunda önümüzde fren yaptı. Ne kamyonun sağından geçebiliyorum ne de servisin yanından geçebiliyorum. Servis arabasıymış, her tarafı film kaplı. Kimse içinde görünmüyor. Saat 5 civarı biz Alanya’ya hastaneye geliyoruz. Hastaneye gelirken bu adam bize yol vermedi. Yavaşlayınca camdan kafamı çıkardım, ’hastaneye gidiyorum bana ne olur yol ver’ dedim. Bu adam 20 tane çocuk taşıyor. Nasıl oluyor da bu servis şoförü bize yol vermiyor, bize hakaret ediyor. Yanına yanaştım sadece ’bize niye yol vermedin’ dedim. Beni 3 buçuk kilometre kovaladı. En sonunda ışıklarda durmak zorunda kaldık. Önünü kesmedim. Adamı ne tanırım ne bilirim ne görürüm. O da beni görmez tanımaz. Hiçbir düşmanlığım yok. Dörtlüyü yaktım yol istiyorum, benim doğal hakkım değil mi” dedi. “15 dakikanın içinde araçtan indi hem beni hem oğlumu darp etti” Olaydan sonra vatandaşların bilgi sahibi olmadan kendilerini linç ettiğini söyleyen Mustafa Sakaryaoğlu, servis şoförünün kendisini ve oğlunu darp ettiğini iddia ederek, “Vatandaşlar olayın önünü arkasını bilmeden bizi niye linç ediyor? 15 dakikanın içinde araçtan indi hem beni hem oğlumu darp etti. O arada ortalık kalabalıklaştı. Çocuğu da tutamadım, bana da vurdu. Demiri aldı adama vuracaktı vuramadı, araca vurdu. Bizi linç etmenin alemi ne? Bizim şerefimiz namusumuz yok mu? Bu durum sizin başınıza gelmiyor mu? Alanya Devlet Hastanesi’nden aldığım rapor var. Ben gerçeklerle konuşuyorum. Sosyal medyada hakaret eden herkesi dava edeceğim” diye konuştu.
Alanya’da servis aracına saldırı olayının şüphelisi olay gününü anlattı
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 15:18 Alanya’da servis aracına saldırı olayının şüphelisi olay gününü anlattı Antalya’nın Alanya ilçesinde, içinde öğrencilerin bulunduğu servisin şoförü ile tartışıp kırmızı ışıkta sopa ile aracın camlarını parçalayan sürücü ve babası adliyeye sevk edilmişti. Serbest bırakılan şüphelilerden baba Mustafa Sakaryaoğlu olayla ilgili olarak, “Biz Alanya’ya hastaneye geliyoruz. Hastaneye gelirken bu adam bize yol vermedi. Yavaşlayınca camdan kafamı çıkardım, ’hastaneye gidiyorum bana ne olur yol ver’ dedim. Bu adam 20 tane çocuk taşıyor. Nasıl oluyor da bu servis şoförü bize yol vermiyor, bize hakaret ediyor” dedi. Olay, 3 Mayıs akşam saatlerinde Alanya Mersin D-400 karayolu Dinek Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, trafikte seyir halindeyken 07 C 32301 plakalı servis şoförü Hüseyin Ş. ile 48 YN 617 plakalı aracın sürücüsü Feyzullah Sakaryaoğlu arasında tartışma çıktı. Araçların kırmızı ışıkta durduğu anda aracından inen sürücü, eline aldığı sopayla servis aracının ön camına defalarca vurdu. Çevredeki diğer vatandaşlar kavgayı ayırırken, eli sopalı saldırgan aracına binip bölgeden uzaklaştı. Araç plakası ve güvenlik kameralarından yola çıkan polis, aracıyla uzaklaşan sürücü Feyzullah Sakaryaoğlu ile olay anında yanında olduğu belirlenen babası Mustafa Sakaryaoğlu’nu kısa süre içinde yakaladı. Sopayla saldırı sonrasında servis aracının ön camında hasar olduğu görüldü. Polis tarafından yakalanan şüpheliler baba Mustafa Sakaryaoğlu ve oğlu Feyzullah Sakaryaoğlu Alanya Adliyesinde çıkarıldıkları mahkemece yurt dışına çıkma yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. “Nasıl oluyor da bu servis şoförü bize yol vermiyor, bize hakaret ediyor?” Mahkeme tarafından serbest bırakılan Mustafa Sakaryaoğlu olayla ilgili İHA’ya açıklamalarda bulundu. Olay günü eşinin rahatsızlığı için hastaneye gittiğini ve eşinin sağlık durumuyla ilgili belgelerinin bulunduğunu belirten Mustafa Sakaryaoğlu, “İnşaatta çalışırken hanımımın hastalandığını haber aldım Taksi hanımı hastanede acile götürdü. Hastanede hanım kırmızı alana alınıyor. Kalp krizi geçirmiş. Eşimin yanında hastanede kimse yoktu. Acildeki doktor acil yetişmen lazım, eşin belki anjiyo olacak senden imza almamız lazım dedi. Biz de ondan sonra dörtlüleri yaktık yola çıktık. Yolda hep yeşil ışık yandı. Araçlardan yol istedim. Herkes de itinayla yol verdi. Ulaş Parkı’na geldiğimizde bir kamyon ile bir okul servisi önümüzde gidiyordu. Giderken adam önümüze kırdı. Korna çalıyorum, selektör yapıyorum geçit vermedi. En sonunda önümüzde fren yaptı. Ne kamyonun sağından geçebiliyorum ne de servisin yanından geçebiliyorum. Servis arabasıymış, her tarafı film kaplı. Kimse içinde görünmüyor. Saat 5 civarı biz Alanya’ya hastaneye geliyoruz. Hastaneye gelirken bu adam bize yol vermedi. Yavaşlayınca camdan kafamı çıkardım, ’hastaneye gidiyorum bana ne olur yol ver’ dedim. Bu adam 20 tane çocuk taşıyor. Nasıl oluyor da bu servis şoförü bize yol vermiyor, bize hakaret ediyor. Yanına yanaştım sadece ’bize niye yol vermedin’ dedim. Beni 3 buçuk kilometre kovaladı. En sonunda ışıklarda durmak zorunda kaldık. Önünü kesmedim. Adamı ne tanırım ne bilirim ne görürüm. O da beni görmez tanımaz. Hiçbir düşmanlığım yok. Dörtlüyü yaktım yol istiyorum, benim doğal hakkım değil mi” dedi. “15 dakikanın içinde araçtan indi hem beni hem oğlumu darp etti” Olaydan sonra vatandaşların bilgi sahibi olmadan kendilerini linç ettiğini söyleyen Mustafa Sakaryaoğlu, servis şoförünün kendisini ve oğlunu darp ettiğini iddia ederek, “Vatandaşlar olayın önünü arkasını bilmeden bizi niye linç ediyor? 15 dakikanın içinde araçtan indi hem beni hem oğlumu darp etti. O arada ortalık kalabalıklaştı. Çocuğu da tutamadım, bana da vurdu. Demiri aldı adama vuracaktı vuramadı, araca vurdu. Bizi linç etmenin alemi ne? Bizim şerefimiz namusumuz yok mu? Bu durum sizin başınıza gelmiyor mu? Alanya Devlet Hastanesi’nden aldığım rapor var. Ben gerçeklerle konuşuyorum. Sosyal medyada hakaret eden herkesi dava edeceğim” diye konuştu.
Antalya’da Nisan ayında 1 kilogram uyuşturucu ele geçirildi, 53 kişi tutuklandı
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 14:16 Antalya’da Nisan ayında 1 kilogram uyuşturucu ele geçirildi, 53 kişi tutuklandı Antalya’nın Huzuru Güvenlik ve Asayiş Bilgilendirme Toplantısı’nı gerçekleştiren Antalya Valisi Hulusi Şahin, Nisan ayı içerisinde 1 kilo 29 gram ve bin 100 adet uyuşturucu/uyarıcı madde ele geçirildiğini, 880 şüpheli şahsa işlem yapıldığını ve 53 şahsın tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanlığının Türkiye’nin Huzuru Projesi kapsamında düzenlenen aylık Antalya’nın Huzuru Güvenlik ve Asayiş Bilgilendirme Toplantısı’nın üçüncüsü düzenlendi. Vali Hulusi Şahin, Antalya Valiliği’nde yapılan toplantıda, Nisan ayı içerisinde asayiş, kaçakçılık ve organize suçlar, narkotik, göçmen kaçakçılığı suçları, siber suçlarla mücadele, trafik alanlarında yapılan çalışmalar ve yürütülen operasyonlar hakkında açıklamalarda bulundu. 4468 aranan şahıs yakalandı, 691’i tutuklandı Kentin huzur ve güvenliği için jandarma ve emniyetin yaptığı asayiş suçlarına yönelik çalışmaları açıklayan Vali Şahin, İl genelinde 8 bin 93 olay meydana geldiğini ve yüzde 97,8 ‘inin aydınlatma başarısının mevcut olduğunu kaydetti. Şahin, yapılan operasyonlarda 4.468 aranan şahsın yakalandığını 691’inin tutuklandığını aktardı. Kaçakçılık ve organize suçları Jandarma ve Emniyet Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüklerinin yaptığı operasyonlara değinen Vali Şahin, organize suçlarla mücadele, kaçakçılıkla mücadele, mali suçlarla mücadele, aklama suçları ve suç gelirlerine yönelik suçlar ile mücadele birimlerinde toplam 122 operasyon gerçekleştirildiğini belirterek, 214 şüpheli şahsa işlem yapıldığını ve 15 şahsın tutuklandığını dile getirdi. Uyuşturucu operasyonları Uyuşturucuyla mücadelede de kararlı çalışmalarına aralıksız devam ettiklerini ifade eden Vali Şahin, Nisan ayı içerisinde uyuşturucuyla mücadeleye yönelik 823 operasyon düzenlendiğini, 1 kilo 29 gram ve 1.100 adet uyuşturucu/uyarıcı madde ele geçirildiğini, 880 şüpheli şahsa işlem yapıldığını ve 53 şahsın tutuklandığını söyledi. 100 bin 692 yabancı uyruklu şahsın oturma izni var Nisan ayında dört ayrı göçmen kaçakçılığı operasyonunda adli makamlara sevk edilen 6 şüpheli organizatör şahıstan 3’ünün tutuklandığını açıklayan Şahin, 67 farklı yabancı uyruklu şahısın da sınır dışı edilmek üzere geri gönderme merkezine teslim edildiğini kaydetti. Antalya’da 100 bin 692 yabancı uyruklu şahsa oturma izni verildiğini de belirten Şahin, uyruklarına göre ilk sırada Ruslar, ikinci Kazaklar, üçüncü Ukraynalılar olduğunu açıkladı. Siber Suçlarla Mücadele operasyonunda 24 kişi tutuklandı Antalya Valisi Hulusi Şahin, Nisan ayında Siber Suçlarla Mücadele kapsamında gerçekleştirilen 7 operasyonda toplam 54 şüpheli şahıs yakalandığını, 24 şahsın tutuklandığını, 25 şahıs hakkında adli kontrol kararı verildiğini ve 5 şahsın serbest bırakıldığını ifade etti. 2 bin 880 araç trafikten men edildi Emniyet bölgesinde il genelinde gerçekleşen 371.755 trafik denetiminde 84 bin 684 şahsa idari para cezası uygulandığını belirten Vali Şahin, “2 bin 880 araç trafikten men edildi, 36 E-scooter sürücüsüne cezai işlem uygulandı. İl genelinde meydana gelen 2 bin 33 trafik kazasında maalesef 7 vatandaşımız vefat etti. bin 486 vatandaşımız yaralandı. Korsan taşımacılık kapsamında 47, engelli araçları için ayrılmış park yerlerini kullanan bin 61 araca cezai işlem uygulandı” dedi. Denizi kirleten teknelere ceza Sahil Güvenlik Komutanlığı ekiplerinin bin 39 adet gemi, tekne ve işletme kontrol ettiğini de anlatan Vali Şahin, “Bu kontroller neticesinde mevzuatlara aykırı faaliyette bulunduğu tespit edilen gemi, tekne ve işletmelere 88 adet cezai işlem uygulanmıştır. Kaçakçılık istihbarat, harekat ve bilgi toplama sorgulamaları kapsamında 9 bin 244 şahsın sorgulaması yapılmış, arama kaydı bulunan 7 kişi tespit edilerek gerekli işlemler yapılmıştır. Beş adet arama kurtarma görevinde 81 şahıs sağ olarak kurtarılmıştır” diye konuştu.
Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri açıklandı
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 13:13 Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri açıklandı Akdeniz Üniversitesi tarafından geleneksel olarak düzenlenen çevre alanında Türkiye’nin en uzun soluklu organizasyonlarından olan Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri-2023’ün kazananları belli oldu. Ödüller Haziran ayındaki törenle 26’ıncı kez sahiplerini bulacak. Akdeniz Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından, 26 yıldır düzenlenen Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri-2023 açıklandı. Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri her yıl, Akdeniz Üniversitesi, Antalya ve Türkiye ölçeklerinde ve ayrıca Bilim Onur, Bilim Hizmet, Bilim Teşvik ve Özel Ödül kategorilerinde; doğal kaynakların ekolojik ilkelere uygun olarak kullanılmasının sağlanmasına, çevre kirliliğinin önlenmesi için stratejiler geliştirilmesine, projeler üretilmesine ve uygulanmasına, politikalar geliştirilmesine, çevre bilinci kapsamında ekolojik düşünme alışkanlığının geliştirilmesi ve yaşama biçimine dönüştürülmesine hizmet etmiş kişi, kurum ve kuruluşlara veriliyor. 2023 yılı Çevre Hizmet Ödüllerinin sahiplerine takdimi için ödül töreni 2024 Haziran ayında gerçekleştirilecek. Her yıl ilgi artıyor Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, çevrenin korunması ve sürdürülebilir bir gelecek için çevresel bilincin artırılmasının son derece önemli olduğunu ifade ederek, Akdeniz Üniversitesi olarak Çevre Hizmet Ödülleri ile Türkiye çapında 26 yıldır bu bilincinin yaygınlaştırılması ve çevresel duyarlılığın artırılmasına katkı sağlamanın gururunu yaşadıklarını belirtti. Rektör Özkan, “Çevre Hizmet Ödüllerine her yıl artan ilgi de bu çabanın karşılık bulduğunu gösteriyor. Anaokulundan üniversite düzeyine katılım olması bu bilincin yediden yetmişe toplumun geneline yayılmasına vesile olması anlamında ayrıca sevindirici.” dedi. Çevrenin korunmasının toplumun tamamının ortak sorumluluğu olduğunu belirten Rektör Özkan, “Bulunduğu konumda herkes elinden geldiğince çevreyi korumanın ve hatta iyileştirmenin bir yolunu bulmalı. Bu ödül töreni ile de sadece bu alana hizmet etmiş kişileri ödüllendirmiş olmuyoruz aynı zamanda örnek projeleri de yaygınlaştırmış oluyoruz. Bu anlamda çok yönlü bir kazanım sağlanmış oluyor.” diye konuştu. Rektör Özkan, ödül almaya hak kazananları tebrik ederek çevre için yapmış oldukları çalışmalardan dolayı da teşekkür etti. Herkesin sorumluluğu var Akdeniz Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. İ. Ethem Karadirek de, tüm vatandaşların sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğunu vurgulayarak, çevrenin geliştirilmesi, çevre sağlığının korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesinin aynı zamanda tüm vatandaşların da ödevleri arasında olduğunu belirtti. Son yıllarda özellikle iklim değişikliğinin çevre üzerindeki baskıyı artırdığını ifade eden Doç. Dr. İ. Ethem Karadirek, iklim değişikliğine uyum, çevrenin korunması ve geliştirilmesi ile sürdürülebilirliğin hayatımızın vazgeçilmez unsurları arasında yer alması gerektiğine vurgu yaptı. Çevrenin insan sağlığı, ekonomi ve sosyal yaşam üzerinde derin bir etkiye sahip olduğunu, gelecek nesillere sağlıklı ve dengeli bir çevre bırakmanın tüm herkesin vazifesi olduğunun altını çizen Doç. Dr. İ. Ethem Karadirek, 26’ıncısı düzenlenen 2023 Çevre Hizmet Ödülleri kapsamında iklim değişikliğine uyum ve çevrenin korunması kapsamında yapmış oldukları çalışmalarından dolayı ödül almaya hak kazananları tebrik ettiğini bildirdi.
Aynı puanda iki takımın şampiyonluk maçında taşlar ve soplar havada uçuştu
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 13:02 Aynı puanda iki takımın şampiyonluk maçında taşlar ve soplar havada uçuştu Antalya’nın Demre ilçesinde oynanan ve galip gelenin Bölgesel Amatör Lig’e çıkacağı Beymelek Belediye Spor-Kaş Kınık Spor maçı, taraftarlar arasında çıkan olaylar nedeniyle başlamadan ertelendi. Konuk ekip taraftarlarının bulunduğu noktada saha tellerinin yıkılmasının ardından taş ve sopaların havada uçuştuğu olaylarda 1’i futbolcu 3 kişi yaralandı. Dün saat 15.30’da Süper Amatör Lig’in son müsabakasında liderlik için mücadele eden ve puanları aynı olan Beymelek Belediye Spor ile Kaş Kınık Spor, Demre Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Rakibini mağlup eden takımın Bölgesel Amatör Lig’e çıkacağı mücadelenin öncesinde, kale arkasında yer verilen Kaş Kınık Spor taraftarının olduğu kısımda olaylar başladı. Konuk ekibin taraftarları henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı telleri yıktı. Bu sırada sahaya meşaleler ve taşlar atılmaya başlandı. Atılan taşların isabet ettiği 1’i futbolcu 3 kişi yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla hastanede tedavi altına alındı. Adeta savaş alanına dönen saha dışında polis, jandarma ve çevik kuvvet ekipleri biber gazıyla tarafları ayırmaya çalıştı. Olaylar devam ederken, stada yakın kısımda meşalelerden çıktığı değerlendirilen yangın, itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Atılan taşlar nedeniyle de bazı araçların camları zarar gördü. Kolluk kuvvetleri, iki ilçenin belediye ve kulüp başkanlarının da araya girmesiyle olaylar yatıştırılırken, maç ise ertelendi.
ASO Yönetim Kurulu Başkanı Ardıç: “İhracata değil, daha fazla döviz kazancı sağlayacak süreçlere ve iş birliklerine odaklanmalıyız”
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 12:48 ASO Yönetim Kurulu Başkanı Ardıç: “İhracata değil, daha fazla döviz kazancı sağlayacak süreçlere ve iş birliklerine odaklanmalıyız” Antalya’da gerçekleştirilen Ankara Sanayi Odası (ASO) 2024 Yılı 1’inci Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı’nda konuşan ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, “Artık ne pahasına olursa olsun ihracat değil, daha yüksek katma değerli ve daha fazla döviz kazancı sağlayacak süreçlere ve iş birliklerine odaklanmalıyız. 2023 yılında yaklaşık 25 trilyon dolar olan dünya ihracatından yüzde 1’ler civarında olan payımızı artırmanın zamanı gelmiştir” dedi. Ankara Sanayi Odası (ASO), 2024 yılı 1’inci Meslek Komiteleri Ortak Toplantısını üyelerinin ve sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirdi. Antalya’da bir otelde gerçekleştiren toplantıda, dünyada ve Türkiye’de yaşanan sanayi gelişmelerinin yanı sıra sanayinin dönüşümü girişimcilik ve e-ticaret konuları ele alındı. Program çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, sanayi sektörünün dijitalleşme ile birlikte 4’üncü Sanayi devrimine girdiğini ve insan merkezli Toplum 5.0’a adım atıldığını belirtti. Yaşanan sanayi devrimlerinin sadece teknolojik bir geçişi değil, aynı zamanda bir zihniyet değişimini temsil ettiğini vurgulayan Ardıç, “Güncel bir araştırmanın sonuçları, ülkemizde firmaların yalnızca yüzde 22’sinin akıllı üretim sistemleri konusunda kapsamlı bilgiye sahip olduğunu gösteriyor. Dijital dönüşüme yatırım yapmayı planlayan firmaların oranı maalesef arzu ettiğimiz düzeylerden çok uzak. Dijitalleşmeyi konuşuyoruz ama konuşmaktan daha fazlasını yapamıyoruz. Ülkemiz, 2023 Dünya Dijital Rekabet Gücü sıralamasında 64 ülke arasında 53’üncü oldu. 2020 yılında 63 ülke arasında 44’üncü sıradaydı. İlerlememiz gereken bir alanda maalesef 3 yılda 9 sıra daha geriye düşmüşüz. Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0 kavramlarından sıkça söz ediyoruz. Fakat üretim süreçlerinde kullanamıyoruz. Makineler arası iletişim, yapay zeka, büyük veri, akıllı sensörler, eklemeli imalat ve nesnelerin interneti gibi anahtar teknolojilerin Türkiye’de geliştirilmesi ve kullanımı Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü OECD’deki en düşükler arasında” değerlendirmesinde bulundu. “Yapay zeka hayatımızın her alanına girmeye başladı” Dünyada rekabetçiliğin hızla değiştiği bir ortamda Türkiye olarak ikiz dönüşüm ve verimliliğe odaklanmaları ve üretken yapay zeka seferberliğini de ortaya koymaları gerektiğine dikkati çeken Ardıç, “Yapay zeka inanılmaz bir hızla hayatımızın her alanına girmeye başladı. Üretken yapay zeka yatırımları 2022’ye göre neredeyse sekiz kat artarak 25,2 milyar dolara ulaştı. McKinsey anketine göre, katılan kuruluşların yüzde 42’sinin yapay zeka uygulanmasının maliyetleri azalttığını, yüzde 59’unun ise gelir artışı bildirdiğini ortaya koyuyor. Bu veriler yapay zekanın iş verimliliğinde önemli kazanımlar sağladığını gösteriyor” ifadelerine yer verdi. Ardıç, yapılan çalışmalar sonucunda yapay zekanın, çalışanları daha üretken hale getirdiğini ve daha kaliteli işlere imkan sağladığını da sözlerine ekledi. “Verimliliği artırmak, pazara yenilikçi ve rekabetçi ürünler sunmak zorundayız” Türkiye’deki makroekonomik gelişmelere ve iş dünyasının yaşadığı sorunlara da değinen Ardıç, 2023 yılı itibarıyla ülke olarak 1 trilyon dolar milli gelire ulaşıldığını ve kişi başına gelirin 13 bin 110 dolara yükseldiğini hatırlattı. Dünya Bankasınca 13 bin 846 dolar ve üzeri olarak tanımlanan yüksek gelirli ülkeler seviyesine çıkmak için ise daha etkin politikalar uygulamanın şart olduğunu söyleyen Ardıç, “Ne üretiyorsak geleneksel veya teknolojik ürün fark etmeksizin verimliliği artırmak, pazara yenilikçi ve rekabetçi ürünler sunmak zorundayız. Artık ne pahasına olursa olsun ihracat değil, daha yüksek katma değerli ve daha fazla döviz kazancı sağlayacak süreçlere ve iş birliklerine odaklanmalıyız. 2023 yılında yaklaşık 25 trilyon dolar olan dünya ihracatından yüzde 1’ler civarında olan payımızı artırmanın zamanı gelmiştir” diye konuştu. “İlaç ve tıbbi cihaz, biyo-teknoloji gibi yüksek katma değerli ülkemize döviz kazandırabiliriz” Ardıç, yüksek döviz kazancını sağlayacak sektörlerden birisinin de ilaç, tıbbi cihaz ve biyo-teknolojide yer alan ürünlerin üretimi ve ihracatı olduğunu dile getirerek, “İlaç ve tıbbi cihaz, biyo-teknoloji gibi yüksek katma değerli alanlarda ortaya koyacağımız performansla ülkemize döviz kazandırabilir hem de ithal edeceğimiz ürünleri azaltarak dövizin ülkemizde kalmasını sağlayabiliriz. OECD sınıflamasına göre yüksek teknoloji grubunda yer alan bu ürünlerin gerek yurt içi gerekse yurt dışı pazarlarının geliştirilmesinde kamu alımları bir kaldıraç etkisi oluşturabilir” açıklamasında bulundu. Program, ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç’ın açılış konuşmasının ardından yine Ardıç’ın moderatörlüğünü yaptığı; dünyada ve Türkiye’deki gelişmeler, sanayinin dönüşümü, girişimcilik ve e-ticaret konularının ele alındığı panel ile devam etti. Sanayi sektöründe yapay zekanın kullanımının yeterli olmadığı vurgusu yapılan panelde, yapay zekanın kullanıldığı takdirde sanayilerde üretimin artacağı ve maliyetlerin ise azalacağı dikkati çekildi. Panelde, sanayi ve e-ticaret ilişkisi de ele alınarak e-ticaretin verimliliği arttırabileceği ve müşteriye daha kolay ulaşılması bakımından kolaylık sağlayacağı ifade edildi. Öte yandan, programda Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü Markalaşma ve Tasarım Destekleri Daire Başkanı Ebru Gülsoy Rojas Atencıo, Bakanlığın sanayi sektöründe sağladığı destekleri anlattığı bir sunum gerçekleştirdi.
Teleferik kazasının ikinci bilirkişi raporu sonrası Kocagöz’ün tutukluluğuna ikinci itiraz
06 Mayıs 2024 Pazartesi - 12:28 Teleferik kazasının ikinci bilirkişi raporu sonrası Kocagöz’ün tutukluluğuna ikinci itiraz Tünektepe Teleferik’te 12 Nisan’da yaşanan kaza sonrası tutuklanan Kepez Belediye Başkanı, ANET A.Ş. eski Genel Müdürü Mesut Kocagöz’ün avukatı Buğra Özçelik, ikinci bilirkişi raporunun ardından tutukluluk haline itiraz ederek salıverilme talebini savcılığa iletti. Özçelik, gün içinde Kocagöz’ün salıverilmesini ya da iddianamenin yazılıp mahkemeye sunulmasını beklediklerini ifade etti. Antalya’nın Konyaaltı ilçesinde bulunan Tünektepe Teleferik Tesisi’ndeki teleferikte yaşanan 1 kişinin öldüğü, 17 kişinin ise yaralandığı kaza sonrasında 14 Nisan Pazar günü tutuklanan Kepez Belediye Başkanı, ANET A.Ş. eski Genel Müdürü Mesut Kocagöz’ün avukatı Buğra Özçelik, ikinci bilirkişi raporunun hazırlanması sonrasında, Antalya Adliyesi’ne gelerek, Kocagöz’ün salıverilme talebine dair hazırladıkları dosyayı, savcılığa sundu. “Herhangi bir olumsuzluk beklemiyoruz” Av. Buğra Özçelik, yeni hazırlanan bilirkişi raporunda Mesut Kocagöz’e dair atfedilmiş bir kusur bulunmadığının altını çizdi. Özçelik, “Bilirkişi raporunda Mesut beye atfedilmiş hiçbir kusur yok, Mesut beyin istifasını bilirkişiler kabul etmiş. İstifadan sonra hukuki değerlendirmenin yapılmasını savcılığa bırakmış. Hukuki değerlendirme açık ve net, dış ilişkilerde haksız fiil eylemlerinde istifanın şirkete ulaşmasıyla o kişinin sorumluluğu biter. Şirkete ulaşması 28 Kasım. Olayın gelişimine ilişkin, kusurlu buldukları çalışanları ve diğer hususları da belirtmişler. 28 Kasım’da sonra yaşan yaşanacak herhangi bir haksız fiil eyleminde, herhangi bir kazadan şirkete istifası ulaştığı için, Mesut beyi sorumlu tutmak imkansız. Biz gün içerisinde iki şey bekliyoruz; bir salıverilmesini, iki iddianamenin yazılıp mahkemeye sunulmasını bekliyoruz. Çünkü, beklenecek herhangi bir delil, herhangi bir husus kalmamıştır. Artık özgürlüğüne, Kepez halkına ve ailesine derhal kavuşmalıdır. İlk başvurumuz, tutuklanmasından sonraydı, o gün yaptığımız savunmalarının hepsi bilirkişi raporuyla teyit edilmiş oldu. O yüzden ikinci başvurumuzu bugün yaptık, CMK 104-1 kapsamında salıverilme talebimizi sunduk. Değerlendirecek kişiler, hukukçu kişiler, o yüzden bir olumsuzluk beklemiyoruz” diye konuştu.