Yerel Haberler
Burdur
Anne ve babasının sesi oldu, şimdi ise ay-yıldızlı forma için çalışıyor
21 Eylül 2025 Pazar - 09:56 Anne ve babasının sesi oldu, şimdi ise ay-yıldızlı forma için çalışıyor İşitme engelli annesi ve babasının hayatını kolaylaştırmak için işaret dilini öğrenen Okan Kurt, şimdilerde Türkiye İşitme Engelliler A Milli Futbol takımında işaret dili tercümanlığı yapıyor. Ana dilinin işaret dili olduğunu belirten Kurt, "Annem ve babamın hem ağzı hem kulağı oldum. Mümkün olduğunca onlara yardımcı olmaya çalıştım" dedi. Annesi ve babası işitme engelli olan Okan Kurt (43), ailesine yardımcı olmak için çocukluğunda işaret dilini öğrendi. Annesi ve babasının hem ağzı hem de kulağı olan Kurt, yıllar sonra işaret dilini profesyonel olarak kullanmaya başladı. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açılan sınavda başarılı olan Kurt, İzmir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne atandı. Burada 3 yıl çalıştıktan sonra Türkiye İşitme Engelliler Federasyonunda görev almaya başlayan Kurt, farklı branşlarda milli takıma hizmet etti. Şimdilerde ise Burdur’da, Japonya’da düzenlenecek olan İşitme Engelliler Yaz Olimpiyatlarına katılacak olan Türkiye İşitme Engelliler Futbol Milli Takımıyla birlikte çalışıyor. Burada işitme engelli futbolcular ile antrenörler arasında köprü olan Kurt, maç esnasında ve antrenmanlarda işaret dili ile takıma yardımcı oluyor. "İşaret dili benim ana dilim, Türkçe ise benim yardımcı dilim" Kendisine yönelik kaç yıldır işaret dili biliyorsun sorusuna 43 yıldır bildiğini söyleyen Okan Kurt, "Çünkü benim annem ve babam işitme engelli. Ben bir CODA’yim. Annesi ve babası işitme engelli olan bireylere CODA deniliyor. O yüzden de 43 yıldır işaret dili kullanıyorum. Annem ve babamın hem ağzı hem kulağı oldum. Mümkün olduğunca onlara yardımcı olmaya çalıştım. İşaret dili benim ana dilim, Türkçe ise benim yardımcı dilim. Herhangi bir eğitim almadım. Nasıl insanlar kendi ana dillerini öğrendiyse ben de işaret dilini bu şekilde öğrendim. Ama profesyonel anlamda çevirilere başladığımda eğitimler aldım" dedi. "İşitme engelli arkadaşlarımıza yardımcı olmaya çalışıyorum" İşaret diline asıl anlamda Türkiye Futbol Federasyonunda başladığını belirten Kurt, "Yaklaşık 3 yıl burada çalıştım. Daha sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı bir sınav yaptı. Daha sonrasında İzmir’e bir atamam oldu. Bir çok farklı branşta çalıştım. Şimdi de en son şu anda işaret dili tercümanı olarak İşitme Engelliler Futbol takımına geldim. Burada çok mutluyum. Çünkü şimdi olimpiyatlara gideceğiz. Mümkün olduğunca, elimden geldiği kadar işitme engelli arkadaşlarımıza yardımcı olmaya çalışıyorum" şeklinde konuştu. "Bir insana yardımcı olmak her insan için çok güzel bir şey" Milli takımda olduğu için çok mutlu olduğunu ifade eden Kurt, "Burada çalışmak tabii ki çok güzel duygular. Bir dil bir insan dedikleri burada ortaya çıkıyor. Ben küçükken annem ve babamla doktora giderdik onlara yardımcı olurdum. O süreçten 15-20 yıl sonra profesyonel anlamda işaret dili tercümanlığına başladım. Bir insana yardımcı olmak her insan için çok güzel bir şey. Bizim için yaşam boyu bir yardım zinciri oldu. En son olarak da burada milli takım görevindeyim. Burada olmak da çok mutlu ve gurur verici bir şey" diye konuştu. Son olarak Kurt işaret dili son 10 yılda bir farkındalık oluşturduğunu belirterek "Neredeyse her yerde işaret dili tercümanlığı var. Burada işaret dili bilmeyen herkese şunu söyleyebilirim. Ufakta olsa bir tanışma cümleleri, sohbet edebileceğiniz cümleleri öğrenmelisiniz. Bu durum onlara çok faydası olacaktır" ifadelerini kullandı.
Burdur’da deprem tatbikatında gerçeğini aratmayan görüntüler yaşandı
19 Eylül 2025 Cuma - 17:26 Burdur’da deprem tatbikatında gerçeğini aratmayan görüntüler yaşandı Burdur’da 23 afet çalışma grubundan 240’i aşkın personelin katılımı ile düzenlenen deprem tatbikatı gerçeğini aratmadı. Burdur’da Valilik ve AFAD koordinesinde 17 kurum, 23 afet çalışma grubu ve 240’i aşkın personelin katılımıyla deprem tatbikatı gerçekleştirildi. Tatbikatta senaryo gereği merkez üssü Menderes Mahallesi olan 5.7 büyüklüğünde 10 saniye süren bir deprem meydana geldi. Deprem sonrasında Menderes Mahallesi’nde 2 konutun yıkıldığı ve enkaz altında 4 kişinin kaldığı ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis, AFAD, arama kurtarma, UMKE, sağlık ve KBRN ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen polis ekipleri çevre güvenliği alırken, arama kurtarma ekipleri çalışmalara başladı. Enkazdan çıkarılan yaralılar UMKE ekiplerine teslim edilerek, ambulansa taşındı. Enkaz bölgesinde çıkan yangına ise itfaiye ekipleri müdahale etti. Depremde kimyasal sızıntıya maruz kalan bir vatandaş ise AFAD KBRN ekipleri tarafından destinasyon işlemi yapılarak, sağlık ekiplerine teslim edildi. Arama kurtarma çalışmalarında enkaz altında kalan yakınlarından haber alamayan ve enkaz alanına girmek isteyen yaralıların yakınlarını çevik kuvvet ekipleri uzaklaştırdı. Yaklaşık 1 saat süren tatbikat başarıyla son buldu. "23 çalışma grubumuzun bu grup içerisindeki faaliyetlerinin yürütülmesi gerekiyor" Tatbikat çerçevesinde kurulan toplanma yerine gelerek incelemelerde bulunan Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan, "Senaryomuza göre 5.7 şiddetinde bir deprem olduğu varsayımıyla hareket ediyoruz. İlimizde 5.7 şiddetinde saat 15.00 sıralarında bir depremin olduğunu varsayarak senaryolaştırmış olduk. Bu senaryo içerisinde özellikle merkezin dışında bulunduğumuz mahallemizde de Menderes Mahallemizde etkilenmiş alanın daha fazla olduğu tespit edilmiş oluyor. Bu çerçevede öncelikli olarak iki sokakta 5 enkaz üzerinden ciddi bir çalışma gerçekleştirerek, iki enkaz üzerinden 5 vatandaşımızdan bir tanesi ölü, 4 tanesi sağ olarak çıkarılmış şekilde senaryolaştırılmış oldu. Bu senaryo içerisindeki temel hedefimiz hem depremin oluş saati hem depremin organizasyonu hem saha hem de masa başı tatbikatında tüm gruplarımızı çalıştırmak. Dolayısıyla senaryoyu oluştururken işte herkesi canlı kurtarmak senaryosu da yapabilirsiniz ama bunun dışında Allah bunu hiç kimseye yaşatmasın. Bir kayıp olduğu zaman da bununla ilgili mutlaka grupların çalışması gerekiyor. Dolayısıyla 23 çalışma grubumuzun faaliyetlerinin yürütülmesi gerekiyor. Bu yüzden 125 vatandaşımızın etkilendiği, 30’a yakın evin hasar aldığı bir senaryo üzerinden hem aynı zamanda kimyasal bir sızıntı olma riski dolayısıyla KBRN ekiplerimizi çalıştırdığımız, dolayısıyla etkilenme açısından bir mahallede yoğunlaştığımız bir senaryo gerçekleştirdik" dedi.
Burdur’un dağlarında yarım asırdır koyunların peşinde
17 Eylül 2025 Çarşamba - 10:27 Burdur’un dağlarında yarım asırdır koyunların peşinde Burdur’da yarım asırdır çobanlık yapan Yusuf Akça, ilerlemiş yaşına rağmen saatlerini koyunlarının peşinde harcıyor. Çeltikçi ilçesine bağlı Bağsaray köyünde yaşayan 70 yaşındaki Yusuf Akça, çocukluk yıllarında babası ve dedesinden öğrendiği çobanlığa devam ediyor. Yaklaşık yarım asırdır, her gün sabah erkenden kalkarak koyunlarının peşinde olan Akça, akşama kadar hayvanlarıyla ilgileniyor. Mesleğini çok seven ve şimdiye kadar kazandığı her şeyi mesleğine borçlu olduğunu aktaran Akça’nın tek korkusu mesleğe veda etmek. İlerleyen yaşına rağmen hala dağlarla koyunları ile birlikte olan Akça, ömrünün sonuna kadar mesleğini devam ettirmek istiyor. "Buralarda benden başka kimse kalmadı" 50 yıldır bu dağlarda çobanlık yaptığını belirten Yusuf Akça, "Buralarda benden başka kimse kalmadı. Bir biz kaldık ata mesleğidir bırakılmıyor. Biz de artık alışkanlık var. Sabah kalkınca çayımızı demliyoruz, malı saldıktan sonra da dağı dolaşıp geliyoruz. Öğlene kadar hayvanları otlatıyoruz. Daha sonrasında tekrar kalkıp otlatıyoruz. Bizim işimiz bu" dedi. "Çocukluktan beri de bu işi devam ettiriyoruz" Mesleğini çok sevdiğini ve ömrünün sonu kadar devam ettireceğini söyleyen Akça, "Koyunlar yöreyi bilir zaten biz de o yöreye doğru gidiyoruz. Koyunların karnını doyurduktan sonra geri geliyoruz. Bunların karnı doymadan biz rahat edemiyoruz. Buralarda bir ben kaldım. Bizler çok eskiyiz. Çocukluktan beri de bu işi devam ettiriyoruz. Ama artık bu iş de olmayacak. Burdur’un dağlarında benden başka Yörük kalmadı desem de olur" şeklinde konuştu.