Yerel Haberler
Diyarbakır
Çüngüş’te toplumsal cinsiyet eşitliği çalışması 23 Aralık 2025 Salı - 13:19:01 Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Çüngüş ilçesine bağlı Elmadere Mahallesi’nde toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalık çalışması gerçekleştirdi. Kadın ve Aile Hizmletleri Dairesi Başkanlığı, kırsal mahallelerde yaşayan kadınların sorunlarını yerinde tespit etmek için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Çüngüş ilçesine bağlı Elmadere Mahallesi’nde toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalık çalışması gerçekleştirildi. Kadınlara, toplumsal cinsiyet eşitliği, şiddet türleri, şiddetle mücadelede başvuru mekanizmaları, 6284 Sayılı Kanun, kadın yaşam merkezlerinin işleyişi, DİKASUM, Alo Şiddet Hattı ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yürütülen kurs faaliyetleri hakkında bilgi verildi. Şiddetle mücadele odağında planlanan çalışmada kadınlar, öncelikli olarak mahallede yaşadıkları ağır yaşam koşullarını ve yapısal sorunları dile getirdi. Kadınlar, suya erişim, elektrik, altyapı ve yol gibi temel hizmetlere ilişkin eksikliklerin günlük yaşamlarını doğrudan etkilediğini, bu yükün ise en çok kadınların üzerinde yoğunlaştığını ifade etti. Kadınlar başlangıçta köyde şiddet yaşanmadığını belirtse de, şiddeti çoğunlukla yalnızca fiziksel şiddet üzerinden tanımlayabildiklerini kaydetti. Psikolojik, ekonomik ve sosyal şiddet türleri anlatıldıkça, kadınlar kendi yaşam deneyimlerinden çok sayıda örnek paylaşarak farklı şiddet biçimlerine maruz kaldıklarını dile getirdi. Bu durum, şiddetin gündelik yaşamda normalleştirildiğini ortaya koydu.
23 Aralık 2025 Salı - 13:12 Hayırseverlerden, engelli bireylere 20 akülü sandalye hediye edildi Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülen "Hevsel’in Çiçekleri" Projesi" kapsamında, hayırseverlerin destekleriyle özel gereksinimli öğrenciler ve velilere 20 adet akülü sandalye takdim edildi. Törene İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Zülfü Özkan, Yenişehir İlçe Millî Eğitim Müdürü Hüsamettin Atlı, Bağlar İlçe Millî Eğitim Müdürü Mehmet Kantar, Hevsel’in Çiçekleri Projesi koordinatörü Yahya Kamçı ile yöneticiler, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Zülfü Özkan, Diyarbakır İl Milli Eğitim bünyesinde yürütülen Hevselin Çiçekleri Projesi kapsamında, 20 adet akülü aracı öğrencilere ve yetişkinlere hediye ettiklerini ifade etti. Özkan, "Onları mutlu edebilmiş, hayatlarına bir nebze de olsa destek olabilmişsek ne mutlu bize. Proje kapsamında bu tür sosyal sorumluluk faaliyetlerimiz artarak devam edecektir" dedi. Hevsel’in Çiçekleri Projesi koordinatörü Yahya Kamçı, Diyarbakır’da yaklaşık 5 bin 400 yetim ve öksüz kişiye çeşitli hediyeler ulaştırdıklarını, bunun yanı sıra okullarımızda eğitim gören engelli kişilere de normal ve akülü tekerlekli sandalyeler hediye ettiklerini aktardı. Kamçı, "Bu vesileyle, Ankara’dan Mustafa Şahin Bey’in değerli katkı ve hediyeleriyle 20 öğrencimizin ve ailesinde engelli bulunan ebeveynlerin yaşadığı sıkıntıları bir nebze olsun gidermiş olduk. Bu destek sayesinde kardeşlerimiz evde eğitim yerine okullarına giderek kendi sınıflarında eğitimlerini sürdürebilecek. Bunun gerçekleşmesi bizleri son derece mutlu ediyor. Desteklerinden dolayı Mustafa Şahin’e teşekkür ediyoruz " diye konuştu. Engelli bireylerden Miraç Güney Baykal, akülü sandalyeden dolayı çok mutlu olduğunu söyledi. Baykal, "Çok teşekkür ederim. Dışarıya çıkamıyordum, çok zorlanıyordum. Artık çok rahat bir şekilde dışarıya çıkabileceğim. Herkese çok teşekkür ederim" şeklinde konuştu. Torunuyla gezmek istediğini fakat koltuk altı değnekleriyle bunu yapamadığını aktaran bir diğer engelli birey Nizam Kaya, torunuyla akülü sandalyesiyle tur attı. Kaya, "Ben bugüne kadar hangi yardımlaşma faaliyetine gittiysem, herkes bana ’Sana bir sandalye verelim’ dedi. Ben de hep şunu söyledim ’Sandalyeyi veriyorsunuz ama beni kim sürecek?’ Çocuklarım beni süremez. 60 yıldır bu koltuk değneklerinin altında gidip geliyorum. Kollarım şişti, ayaklarımda artık güç kalmadı. Engelli olduğumuz için. Dünya benim oldu, keyfim yerime geldi. Sağ olsun, Ankara’da yaşayan Mustafa Şahin isimli değerli bir ağabeyimiz bu konuda bize destek oldu. Allah ondan bin kere razı olsun. Yardım ettiği için kendisine çok teşekkür ediyorum. Onun gibi nice insanların da engellilere destek olmasını temenni ediyorum; bu bizleri gerçekten çok mutlu eder" ifadelerini kullandı. Akülü sandalyelerin dağıtılmasından sonra pasta kesilip kutlama yapıldı.
23 Aralık 2025 Salı - 11:03 Hastayken kana ihtiyaç duydu, 3 ayda bir kan vermeye başladı Diyarbakır’da yaşayan 51 yaşındaki kamu işçisi Mutlu Demirci, geçirdiği bir rahatsızlık nedeni ile kana ihtiyaç duydu. Kan bağışının önemini hastalığı ile anlayan Demirci, 3 ayda bir kan bağışında bulunmaya başladı. Diyarbakırlı Demirci, düzenli olarak kan bağışında bulunuyor. Yıllar önce ilk kanını bağışlayan Demirci, 45’inci kez kan verdi. Demirci, ’’Bundan 13 yıl önce hastalandım. Hastalığımın tedavisi için ameliyat olmam gerekti. Hastane yetkilileri ameliyat tedavisinde kana ihtiyaç olabileceğini bundan dolayı yakınlarımdan kan bağışımda bulunmamı istediler. Ben de yakınlarıma durumu izah ettim, onlarda hastaneye gelerek kan bağışında bulundular. Tedavi aşamamda kanın ne kadar önemli olduğunu anladım. Bende, inşallah iyileşirsem bundan sonra bende kan bağışında bulunacağıma söz verdim. Allah’a çok şükür iyileştim ve o günden sonra her üç ayda bir Kızılay’a kan bağışında bulunmaya başladım. Kan bağışını kendime bir insanlık görevi olarak görmeye başladım. Çünkü kan sürekli olan bir ihtiyaçtır. Hastanelerde tedavi gören, trafik kazalarında yaralanıp kana ihtiyaç duyan yüz binlerce insan var. Bir, iki, üç, beş diye sayarken bugün 44. kan bağışında bulundum. Allah kısmet ederse, ömrüm yettiği kadar, kan bağışında bulunup, sosyal sorumluluğumu yerine getireceğim. Buradan sizler aracılığıyla herkese sesleniyorum, lütfen sizler de kan bağışında bulunun. Her geçen dakika, saat ve gün her an kana ihtiyaç var. Kendiniz için , aileniz için ve tüm sevdikleriniz için kan bağışında bulunun’’ dedi . Kızılay kan bağışçılarını 10. bağışta bronz madalya, 25. kan bağışında gümüş madalya, 35. bağışta altın madalya, 45. bağışta plaketle ödüllendiriyor.
23 Aralık 2025 Salı - 10:36 Diyarbakır’da yüz milyonlarca yıl önceye ait fosiller bulundu Diyarbakır’ın Kocaköy ilçesinin üzerinde olduğu zeminin, Tetis Denizinin zemini olduğu değerlendiriliyor. Zeminde, milyonlarca yıl boyunca oluşan fay kırıklarından çeşitli canlı türüne ait olduğu tahmin edilen fosillere kadar birçok jeolojik ve paleontolojik (fosilbilimsel) kalıntı bulunuyor. İlçe merkezine yaklaşık 4 kilometre mesafede bulunan bu kayaçlardaki fosiller ve fay kırıkları zengin görüntülerle dikkat çekiyor. Antropolog Naci Akdemir, alanın Tetis Denizinde meydana gelen sediment tortulu çökellerinin bulunduğu bir yer olduğunu, bu çökellerin vaktiyle muhtemelen tek tabaka halindeyken Afrika-Arabistan plakasının zorlaması ve Avrasya’nın buna direnmesi neticesinde bir yükselme-dalma hadisesinin meydana geldiğini ifade etti. Afrika-Arabistan zonu yükselirken Avrasya zonunun bunun altına daldığını kaydeden Akdemir, "Tetis Denizinin altındaki çökeller yükselirken önce doğu-batı istikametinde çatlaklar ve kırılmalar meydana gelmiştir. Bilahare yine Afrika-Arabistan plakasının sola momentli yani batıya açılı bindirmesi yüzünden bu defa kuzey-güney istikametli düzgün çatlaklar meydana gelmiştir. Her çatlağın bulunduğu yerde doğudaki zon, batıdakine nazaran daha hızlı ilerlemektedir. Çatlakların vaktiyle bakışımlı iken, günümüzde birbirinden ayrılmış kırıkları, bunu bize açıkça göstermektedir" dedi. "Yöremizdeki depremler bundan kaynaklanmaktadır" Antropolog Akdemir, hadisenin yaklaşık 250 ila 300 milyon sene önce başladığını değerlendirerek, "Biz bunu jeolojik hareket olarak düşünüyorsak halen devam etmektedir. Zaten yöremizdeki depremlerde bundan kaynaklanmaktadır. Bulunduğumuz yer, kanaatime göre hareket başladığında şimdiki Süveyş ve Basra Körfezini birleştiren bir hattın üzerinde bulunuyordu, kabaca. Arazi, yılda 10-15 milimetrelik bir hızla kuzeye doğru seyir halindedir ki Anadolu yarımadası da bunun önünden batıya doğru, yani Ege Denizine doğru kaçmaktadır. Hareket, güneyden kuzeye doğrusal bir hareket değil sola, yani batıya momentli bir hareket karakterindedir. Hareketin ivmesi, aynı şekilde Avrasya’ya yüklenen Hint kıtasında çok hızlı iken, Arabistan ve Afrika’nın batısına gittikçe yavaşlamaktadır. Bakılırsa, Hindistan’ın Avrasya’yı Himalayalar’da 9 bin metrelere varan ölçeklerde yükselttiği, İran ve Anadolu platolarının batıya gittikçe azalan meyillerle bu harekete refakat ettiği görülür. Söz konusu yükselme hareketi batıda, Atlas Dağlarını da kıvırdıktan sonra, Cebelitarık’ta neredeyse sıfırlanmaktadır. Ancak Alp kıvrımları ile Pirenelerin de bu sistemin etkisiyle oluşmuş dağ kıvrımları olduğunu unutmamak gerekir" diye konuştu. "Akdeniz, şu an gittikçe kapanmaktadır" Üzerinde bulunulan sediment tortullarında bakterilerden, omurgalı hayvanlara kadar çok farklı türlerde hayvan fosilini bulmak mümkün olduğunu aktaran Akdemir, "Deniz yumuşakçaları, derisi dikenliler, balıklar ve ne olduğunu tam kestiremediğimiz başkaca omurgalı hayvanların fosilleri bize bunu göstermektedir. Biraz önce görmüş olduğunuz gibi, bir kayanın üzerinde bulunan ve üzerinde birkaç diş bile mevcut olan bir çene kemiği mevcuttur. Bunun üzerinde de oluşmuş ve tabiatıyla daha geç çağlara ait olan başka bir katmanda da omurga kemikleri müşahede ettik. Söz konusu hareketlenmeler neticesinde bu arazi, yaklaşık 5-6 milyon kadar önce günümüzdeki manzaraya büründü. Zaten Tetis Denizinin devamından başka bir şey olmayan Akdeniz, şu an gittikçe kapanmaya, başka ifadeyle daralmaya devam etmektedir. Akdeniz’in zeminininde birkaç, 10 milyon sene sonra, günümüz Kocaköy arazisine benzeyen bir görünüm alacağı tahmin edilmektedir" şeklinde konuştu.
Çüngüş’te toplumsal cinsiyet eşitliği çalışması
23 Aralık 2025 Salı - 13:19 Çüngüş’te toplumsal cinsiyet eşitliği çalışması Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Çüngüş ilçesine bağlı Elmadere Mahallesi’nde toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalık çalışması gerçekleştirdi. Kadın ve Aile Hizmletleri Dairesi Başkanlığı, kırsal mahallelerde yaşayan kadınların sorunlarını yerinde tespit etmek için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Çüngüş ilçesine bağlı Elmadere Mahallesi’nde toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalık çalışması gerçekleştirildi. Kadınlara, toplumsal cinsiyet eşitliği, şiddet türleri, şiddetle mücadelede başvuru mekanizmaları, 6284 Sayılı Kanun, kadın yaşam merkezlerinin işleyişi, DİKASUM, Alo Şiddet Hattı ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yürütülen kurs faaliyetleri hakkında bilgi verildi. Şiddetle mücadele odağında planlanan çalışmada kadınlar, öncelikli olarak mahallede yaşadıkları ağır yaşam koşullarını ve yapısal sorunları dile getirdi. Kadınlar, suya erişim, elektrik, altyapı ve yol gibi temel hizmetlere ilişkin eksikliklerin günlük yaşamlarını doğrudan etkilediğini, bu yükün ise en çok kadınların üzerinde yoğunlaştığını ifade etti. Kadınlar başlangıçta köyde şiddet yaşanmadığını belirtse de, şiddeti çoğunlukla yalnızca fiziksel şiddet üzerinden tanımlayabildiklerini kaydetti. Psikolojik, ekonomik ve sosyal şiddet türleri anlatıldıkça, kadınlar kendi yaşam deneyimlerinden çok sayıda örnek paylaşarak farklı şiddet biçimlerine maruz kaldıklarını dile getirdi. Bu durum, şiddetin gündelik yaşamda normalleştirildiğini ortaya koydu.
Hayırseverlerden, engelli bireylere 20 akülü sandalye hediye edildi
23 Aralık 2025 Salı - 13:12 Hayırseverlerden, engelli bireylere 20 akülü sandalye hediye edildi Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülen "Hevsel’in Çiçekleri" Projesi" kapsamında, hayırseverlerin destekleriyle özel gereksinimli öğrenciler ve velilere 20 adet akülü sandalye takdim edildi. Törene İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Zülfü Özkan, Yenişehir İlçe Millî Eğitim Müdürü Hüsamettin Atlı, Bağlar İlçe Millî Eğitim Müdürü Mehmet Kantar, Hevsel’in Çiçekleri Projesi koordinatörü Yahya Kamçı ile yöneticiler, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Zülfü Özkan, Diyarbakır İl Milli Eğitim bünyesinde yürütülen Hevselin Çiçekleri Projesi kapsamında, 20 adet akülü aracı öğrencilere ve yetişkinlere hediye ettiklerini ifade etti. Özkan, "Onları mutlu edebilmiş, hayatlarına bir nebze de olsa destek olabilmişsek ne mutlu bize. Proje kapsamında bu tür sosyal sorumluluk faaliyetlerimiz artarak devam edecektir" dedi. Hevsel’in Çiçekleri Projesi koordinatörü Yahya Kamçı, Diyarbakır’da yaklaşık 5 bin 400 yetim ve öksüz kişiye çeşitli hediyeler ulaştırdıklarını, bunun yanı sıra okullarımızda eğitim gören engelli kişilere de normal ve akülü tekerlekli sandalyeler hediye ettiklerini aktardı. Kamçı, "Bu vesileyle, Ankara’dan Mustafa Şahin Bey’in değerli katkı ve hediyeleriyle 20 öğrencimizin ve ailesinde engelli bulunan ebeveynlerin yaşadığı sıkıntıları bir nebze olsun gidermiş olduk. Bu destek sayesinde kardeşlerimiz evde eğitim yerine okullarına giderek kendi sınıflarında eğitimlerini sürdürebilecek. Bunun gerçekleşmesi bizleri son derece mutlu ediyor. Desteklerinden dolayı Mustafa Şahin’e teşekkür ediyoruz " diye konuştu. Engelli bireylerden Miraç Güney Baykal, akülü sandalyeden dolayı çok mutlu olduğunu söyledi. Baykal, "Çok teşekkür ederim. Dışarıya çıkamıyordum, çok zorlanıyordum. Artık çok rahat bir şekilde dışarıya çıkabileceğim. Herkese çok teşekkür ederim" şeklinde konuştu. Torunuyla gezmek istediğini fakat koltuk altı değnekleriyle bunu yapamadığını aktaran bir diğer engelli birey Nizam Kaya, torunuyla akülü sandalyesiyle tur attı. Kaya, "Ben bugüne kadar hangi yardımlaşma faaliyetine gittiysem, herkes bana ’Sana bir sandalye verelim’ dedi. Ben de hep şunu söyledim ’Sandalyeyi veriyorsunuz ama beni kim sürecek?’ Çocuklarım beni süremez. 60 yıldır bu koltuk değneklerinin altında gidip geliyorum. Kollarım şişti, ayaklarımda artık güç kalmadı. Engelli olduğumuz için. Dünya benim oldu, keyfim yerime geldi. Sağ olsun, Ankara’da yaşayan Mustafa Şahin isimli değerli bir ağabeyimiz bu konuda bize destek oldu. Allah ondan bin kere razı olsun. Yardım ettiği için kendisine çok teşekkür ediyorum. Onun gibi nice insanların da engellilere destek olmasını temenni ediyorum; bu bizleri gerçekten çok mutlu eder" ifadelerini kullandı. Akülü sandalyelerin dağıtılmasından sonra pasta kesilip kutlama yapıldı.
Hastayken kana ihtiyaç duydu, 3 ayda bir kan vermeye başladı
23 Aralık 2025 Salı - 11:03 Hastayken kana ihtiyaç duydu, 3 ayda bir kan vermeye başladı Diyarbakır’da yaşayan 51 yaşındaki kamu işçisi Mutlu Demirci, geçirdiği bir rahatsızlık nedeni ile kana ihtiyaç duydu. Kan bağışının önemini hastalığı ile anlayan Demirci, 3 ayda bir kan bağışında bulunmaya başladı. Diyarbakırlı Demirci, düzenli olarak kan bağışında bulunuyor. Yıllar önce ilk kanını bağışlayan Demirci, 45’inci kez kan verdi. Demirci, ’’Bundan 13 yıl önce hastalandım. Hastalığımın tedavisi için ameliyat olmam gerekti. Hastane yetkilileri ameliyat tedavisinde kana ihtiyaç olabileceğini bundan dolayı yakınlarımdan kan bağışımda bulunmamı istediler. Ben de yakınlarıma durumu izah ettim, onlarda hastaneye gelerek kan bağışında bulundular. Tedavi aşamamda kanın ne kadar önemli olduğunu anladım. Bende, inşallah iyileşirsem bundan sonra bende kan bağışında bulunacağıma söz verdim. Allah’a çok şükür iyileştim ve o günden sonra her üç ayda bir Kızılay’a kan bağışında bulunmaya başladım. Kan bağışını kendime bir insanlık görevi olarak görmeye başladım. Çünkü kan sürekli olan bir ihtiyaçtır. Hastanelerde tedavi gören, trafik kazalarında yaralanıp kana ihtiyaç duyan yüz binlerce insan var. Bir, iki, üç, beş diye sayarken bugün 44. kan bağışında bulundum. Allah kısmet ederse, ömrüm yettiği kadar, kan bağışında bulunup, sosyal sorumluluğumu yerine getireceğim. Buradan sizler aracılığıyla herkese sesleniyorum, lütfen sizler de kan bağışında bulunun. Her geçen dakika, saat ve gün her an kana ihtiyaç var. Kendiniz için , aileniz için ve tüm sevdikleriniz için kan bağışında bulunun’’ dedi . Kızılay kan bağışçılarını 10. bağışta bronz madalya, 25. kan bağışında gümüş madalya, 35. bağışta altın madalya, 45. bağışta plaketle ödüllendiriyor.
Diyarbakır’da yüz milyonlarca yıl önceye ait fosiller bulundu
23 Aralık 2025 Salı - 10:36 Diyarbakır’da yüz milyonlarca yıl önceye ait fosiller bulundu Diyarbakır’ın Kocaköy ilçesinin üzerinde olduğu zeminin, Tetis Denizinin zemini olduğu değerlendiriliyor. Zeminde, milyonlarca yıl boyunca oluşan fay kırıklarından çeşitli canlı türüne ait olduğu tahmin edilen fosillere kadar birçok jeolojik ve paleontolojik (fosilbilimsel) kalıntı bulunuyor. İlçe merkezine yaklaşık 4 kilometre mesafede bulunan bu kayaçlardaki fosiller ve fay kırıkları zengin görüntülerle dikkat çekiyor. Antropolog Naci Akdemir, alanın Tetis Denizinde meydana gelen sediment tortulu çökellerinin bulunduğu bir yer olduğunu, bu çökellerin vaktiyle muhtemelen tek tabaka halindeyken Afrika-Arabistan plakasının zorlaması ve Avrasya’nın buna direnmesi neticesinde bir yükselme-dalma hadisesinin meydana geldiğini ifade etti. Afrika-Arabistan zonu yükselirken Avrasya zonunun bunun altına daldığını kaydeden Akdemir, "Tetis Denizinin altındaki çökeller yükselirken önce doğu-batı istikametinde çatlaklar ve kırılmalar meydana gelmiştir. Bilahare yine Afrika-Arabistan plakasının sola momentli yani batıya açılı bindirmesi yüzünden bu defa kuzey-güney istikametli düzgün çatlaklar meydana gelmiştir. Her çatlağın bulunduğu yerde doğudaki zon, batıdakine nazaran daha hızlı ilerlemektedir. Çatlakların vaktiyle bakışımlı iken, günümüzde birbirinden ayrılmış kırıkları, bunu bize açıkça göstermektedir" dedi. "Yöremizdeki depremler bundan kaynaklanmaktadır" Antropolog Akdemir, hadisenin yaklaşık 250 ila 300 milyon sene önce başladığını değerlendirerek, "Biz bunu jeolojik hareket olarak düşünüyorsak halen devam etmektedir. Zaten yöremizdeki depremlerde bundan kaynaklanmaktadır. Bulunduğumuz yer, kanaatime göre hareket başladığında şimdiki Süveyş ve Basra Körfezini birleştiren bir hattın üzerinde bulunuyordu, kabaca. Arazi, yılda 10-15 milimetrelik bir hızla kuzeye doğru seyir halindedir ki Anadolu yarımadası da bunun önünden batıya doğru, yani Ege Denizine doğru kaçmaktadır. Hareket, güneyden kuzeye doğrusal bir hareket değil sola, yani batıya momentli bir hareket karakterindedir. Hareketin ivmesi, aynı şekilde Avrasya’ya yüklenen Hint kıtasında çok hızlı iken, Arabistan ve Afrika’nın batısına gittikçe yavaşlamaktadır. Bakılırsa, Hindistan’ın Avrasya’yı Himalayalar’da 9 bin metrelere varan ölçeklerde yükselttiği, İran ve Anadolu platolarının batıya gittikçe azalan meyillerle bu harekete refakat ettiği görülür. Söz konusu yükselme hareketi batıda, Atlas Dağlarını da kıvırdıktan sonra, Cebelitarık’ta neredeyse sıfırlanmaktadır. Ancak Alp kıvrımları ile Pirenelerin de bu sistemin etkisiyle oluşmuş dağ kıvrımları olduğunu unutmamak gerekir" diye konuştu. "Akdeniz, şu an gittikçe kapanmaktadır" Üzerinde bulunulan sediment tortullarında bakterilerden, omurgalı hayvanlara kadar çok farklı türlerde hayvan fosilini bulmak mümkün olduğunu aktaran Akdemir, "Deniz yumuşakçaları, derisi dikenliler, balıklar ve ne olduğunu tam kestiremediğimiz başkaca omurgalı hayvanların fosilleri bize bunu göstermektedir. Biraz önce görmüş olduğunuz gibi, bir kayanın üzerinde bulunan ve üzerinde birkaç diş bile mevcut olan bir çene kemiği mevcuttur. Bunun üzerinde de oluşmuş ve tabiatıyla daha geç çağlara ait olan başka bir katmanda da omurga kemikleri müşahede ettik. Söz konusu hareketlenmeler neticesinde bu arazi, yaklaşık 5-6 milyon kadar önce günümüzdeki manzaraya büründü. Zaten Tetis Denizinin devamından başka bir şey olmayan Akdeniz, şu an gittikçe kapanmaya, başka ifadeyle daralmaya devam etmektedir. Akdeniz’in zeminininde birkaç, 10 milyon sene sonra, günümüz Kocaköy arazisine benzeyen bir görünüm alacağı tahmin edilmektedir" şeklinde konuştu.
Kadınlara yönelik dijital eğitim programı tamamlandı
22 Aralık 2025 Pazartesi - 11:02 Kadınlara yönelik dijital eğitim programı tamamlandı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin, kadınların dijital teknolojilere erişimini artırmak ve istihdam imkanlarını güçlendirmek amacıyla ücretsiz olarak düzenlediği "temel bilgisayar ve 3D animasyon eğitimi" programı tamamlandı. Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen program kapsamında, ilk aşamada 1 ay süren temel bilgisayar eğitimi, ardından 5 aylık 3D animasyon eğitimi verildi. Eğitim sürecini başarıyla tamamlayan kadınlara katılım belgeleri takdim edildi. Temel Bilgisayar Eğitimi süresince katılımcılara, bilgisayar donanım ve yazılım bilgisi, Word, Excel ve PowerPoint gibi ofis programlarının kullanımı, internet erişimi ve dijital güvenlik, e-posta ve çevrimiçi iletişim ile dosya yönetimi konularında eğitim verildi. Bu eğitimin ardından kadınlar, 5 ay süren 3D animasyon eğitimi için sınava girdi. Sınavı başarıyla geçen katılımcılar, 3D modelleme, sahne tasarımı, karakter animasyonu, dijital içerik üretimi ve görsel hikaye anlatımı alanlarında eğitim aldı. 3D animasyon eğitimini tamamlayan kadınlar için Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Ali Emiri Konferans Salonunda belge teslim töreni düzenlendi. Törende konuşan Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Özden Gürbüz Sümer, dijital dünyada kadınların daha fazla yer almasının önemine dikkat çekti. Dijitalleşen dünyada kadınların, cinsiyet eşitsizliği nedeniyle birçok alandan dışlandığını belirten Sümer, bu nedenle özellikle genç kadınların bu tür eğitimlerle desteklenmesini önemsediklerini ifade etti. ’’Önemli bir altyapı oluşturduk’’ Eğitime yoğun ilgi gösterildiğini vurgulayan Sümer, şunları söyledi: ’’Bu yola 35 kişiyle başladık. Uzun ve emek isteyen 6 aylık bir sürecin ardından bugün bu yolu tamamlayan arkadaşlarımızla bir aradayız. Gururluyuz, umutluyuz. Bu elbette yeterli değil ama Büyükşehir Belediyesi olarak önemli bir altyapı oluşturduk." Katılım belgesi alan kadınların süreci azimle sürdüreceğine inandıklarını dile getiren Sümer, katılımcıların eğitimlerini geliştirerek bu alanı meslek olarak sürdürmelerini çok istediklerini belirtti. Eğitim sürecinden duydukları memnuniyeti dile getiren kadınlar ise kendilerine sunulan bu imkan dolayısıyla Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine teşekkür etti. Konuşmaların ardından, kursu başarıyla tamamlayan kadınlara katılım belgeleri takdim edildi.
Diyarbakır’ın 57 yıllık kuyumculuk hafızası olan zanaatkar, öğretmenlerle buluştu
22 Aralık 2025 Pazartesi - 10:36 Diyarbakır’ın 57 yıllık kuyumculuk hafızası olan zanaatkar, öğretmenlerle buluştu Diyarbakır’da 57 yıldır kuyumcu sektöründe zanaatkar olan 64 yaşındaki Mehmet Ali Akınsoy, kentin kuyumculuk hafızasını öğretmenlere aktardı. Milli Eğitim Bakanlığı koordinesinde yürütülen Öğretmen Akademileri kapsamında faaliyetlerini sürdüren Diyarbakır Öğretmen Akademileri Şehir ve Kültür Akademisi, öğretmenlerin katılımıyla kültür ve sanat buluşmasına ev sahipliği yaptı. Olgunlaşma Enstitülerinin kültürel mirası yaşatma, emeği görünür kılma ve bu birikimi gelecek kuşaklara aktarma misyonu doğrultusunda gerçekleşen buluşmada, kuyumcu ustası Salih Akınsoy ve kızı Emine Akınsoy, farklı branşlardan öğretmenlerle bir araya gelerek ustalığın hikayesini paylaştı. Mehmet Ali Akınsoy, baba mesleği olduğu için 8 yaşında mesleğe başladığını ve yaklaşık 57 senedir faal olarak kuyumculuğu mesleği içinde olduğunu söyledi. 2010 yılından beri öğretmenliğe başladığını belirten Akınsoy, 8-10 öğrenci yetiştirmenin nasip olduğunu kaydetti. Akınsoy, şu anda da Diyarbakır Olgunlaşma Enstitüsünde görev aldığını ifade ederek, "Bu sene son senemiz, emekli oluyoruz. Bugünde elimizden geldiğince sanat olarak yetiştirmeye çalıştık. Çünkü memleketin zanaatkar eksiği çok var. Elimizden geleni yapmaya çalıştık. Sayı gönlümüzce isteğimiz gibi değil. 8-10 yerine 30- 40 tane olması daha iyiydi. Memlekette bin, belki binin üstünde kuyumcu var. Ama zanaatkar ararsak 10 tane bir araya getiremeyiz. Genelde erkek çocuktan bayanlarla uğraştık, onları yetiştirdik. Fakat bayanlarda da şöyle bir şey var. Evlilik durumu var. Evlenince mesleği bırakıyor. Veya kocası, nişanlısı kabul etmiyor. Artık imkanlarıyla dükkan açma şansı ne kadar olur. Bunlar hepsi problem. Kuyumculukta akla gelen neler varsa hepsi var. Kişniş, hasır, telkâri, akla gelen hepsini yapabiliyorum. Ama günümüzde böyle bir zanaatkar yok. Şu anda hepsi branşlı, bir alanda uzmanlaşıyor" dedi. Diyarbakır Öğretmen Akademileri Şehir ve Kültür Akademileri Koordinatörü Ferman Salmış ise her hafta bir konu seçip program yaptıklarını, bu haftaki konunun ise şehrin kuyumculuk hafızası üzerine olduğunu kaydetti. Usta ve kızının Olgunlaşma Enstitüsünde bulunduklarını aktaran Salmış, "Bize kişniş takısının tarihi hakkında bilgi verdiler. Bunun üzerine değerlendirme yapıp uygulamalı gösterdiler. Amacımız Diyarbakır’da bulunan öğretmenlerimizi, Diyarbakır’ımızın kültür, sanat, zanaat anlamındaki çalışmalarıyla, birikimiyle hafızasına ilişkilendirmek. Sağ olsun bugün bizi Olgunlaşma Enstitüsünde bu şekilde ağırladılar" diye konuştu.