Yerel Haberler
Edirne
19 Mayıs 2024 Pazar - 18:20 Böylesi görülmedi: Kokuyu gizlemek için uyuşturucu maddeye kahve sürmüşler Edirne’de Kapıkule Sınır Kapısı’ndan yurda giriş yapan bir tırda hassas burunlu dedektör köpek Carlos’un desteği ile polis ve gümrük muhafaza ekiplerince yapılan aramada 10 milyon lira değerinde 50 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi. Kokuyu gizlemek için uyuşturucu maddeye kahve sürüldüğü ortaya çıktı. Edirne İl Emniyet Müdürlüğü narkotik suçlarla mücadele şubesi ekipleri, uluslararası uyuşturucu madde kaçakçılarına bir kez daha darbe vurdu. Narkotik dedektör köpek Carlos destekli ve Kapıkule Gümrük Müdürlüğü ile koordineli çalışma yapan İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, zehir tacirlerine yönelik operasyon gerçekleştirdi. Ekipler, Kapıkule Sınır Kapısı’ndan yurda giriş yapan ve sürücülüğünü Ü.Ö. isimli şahsın yaptığı Türk plakalı bir tır aracını durdurarak Narkotik dedektör köpek Carlos’un da desteği ile arama yaptı. Yapılan arama sonucu zulalanmış halde piyasa değeri 10 milyon lira değerinde 50 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi. Ayrıca şüpheli şahıs Ü.Ö’nün uyuşturucu maddelerin yakalanmasını önlemek ve narkotik dedektör köpeği yanıltmak için bahse konu uyuşturucu maddelere kahve sürdüğü ve bu şekilde kokuyu önlemeyi amaçladığı tespit edildi. Olayla ilgili gözaltına alınan şahsın işlemleri devam ediyor.
Edirneli eczacılardan Gazze vurgusu
14 Mayıs 2024 Salı - 14:50 Edirneli eczacılardan Gazze vurgusu Edirne’de 14 Mayıs Eczacılık Günü dolayısıyla düzenlenen törende konuşan 39. Bölge Edirne Eczacı Odası Başkanı Gürkan Kılıçcıgil, Gazze’de insanlık tarihinin en ağır, en karanlık ve en acımasız katliamlarından biri yaşandığına vurgu yaparak insan hayatını korumayı kendisine ilke edinmiş bir mesleğin temsilcileri olarak masum sivilleri hedef alan, binlerce Filistinlinin yaşamını kaybetmesine, yaralanmasına yol açan bu saldırıları en ağır şekilde lanetlediklerini söyledi. Edirne’de bilimsel eczacılığın 185. yılı ve Eczacılık Günü dolayısıyla Atatürk Heykeli önünde tören düzenlendi. Programda çelenk sunumunun ardından bando eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan 39. Bölge Edirne Eczacı Odası Başkanı Gürkan Kılıçcıgil, "14 Mayıs 1839’dan bugüne tam 185 yıl geçti. Meslekî tarihimizde özel bir yere sahip olan bugünü, Türk Eczacıları Birliği olarak Bölge Eczacı Odalarımız, Eczacı Kooperatiflerimiz, eczacılık fakültelerimiz ve kamuda, sanayide ve eczanelerinde görev yapan 50 bini aşkın meslektaşımız ile birlikte kutlamanın gururunu yaşıyoruz" dedi. 185 yıldır kanıta dayalı bilimsel çalışmaların ışığında üstlendikleri tarihi miras ile topluma şifa dağıtan bir mesleğin mensupları olmanın sorumluluğunu taşıdıklarını söyleyen Kılıçcıgil, "Bildiğiniz gibi Gazze’de insanlık tarihinin en ağır, en karanlık ve en acımasız katliamlarından biri yaşanıyor. Bizler insan hayatını korumayı kendisine ilke edinmiş bir mesleğin temsilcileri olarak masum sivilleri hedef alan, binlerce Filistinlinin yaşamını kaybetmesine, yaralanmasına yol açan bu saldırıları en ağır şekilde lanetliyoruz. Bir an önce uluslararası hukuka ve temel insan haklarına aykırı bu insanlık dramının sona erdirilmesi ve bölgede yeniden barış ortamının tesis edilmesi için bütün dünya ülkelerini, uluslararası kuruluşları bir kez daha, acilen göreve davet ediyoruz" ifadelerine yer verdi. Kamuda, akademide, ilaç sanayinde ve eczanelerde güvenilir ve kolay erişilebilir ilaç hakkını savunduklarını aktaran Kılıçcıgil, bu yılki Eczacılık Haftası temasının "Eczacı Varsa Hayat Var" olarak belirlendiğini ifade etti. Meslektaşlarının üstlendiği kritik rollerin, önce pandemide ardından büyük deprem felaketinde hem ulusal hem de uluslararası platformlarda çok daha net biçimde görüldüğünü söyleyen Kılıçcıgil, "Eczacı varsa ilaç ve sağlığa ilişkin diğer ürünlere güvenli erişim var, eczacı varsa etkili sağlık danışmanlığı var, eczacı varsa sağlık kuruluşlarında etkin ve kaliteli hizmet var, güvence var, emek var, dayanışma var, eczacı varsa hayat var" dedi. Düzenlenen tören, fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Kapıkule’den geçen şişme botlar Bulgar gümrüğüne takıldı
14 Mayıs 2024 Salı - 13:44 Kapıkule’den geçen şişme botlar Bulgar gümrüğüne takıldı Edirne’de bulunan Kapıkule Sınır Kapısı’ndan çıkış yaparak, Bulgaristan’ın Kaptan Andreevo Sınır Kapısı’na giden otobüslerde yapılan incelemelerde beyan edilmemiş şişme botlar ve 3 mekanik pompa ele geçirildi. Bulgaristan sınır ekipleri ülkeye giriş yapan bir özel araç, kargo minibüsü ve otobüste şişme botları ele geçirdi. ilk olayda Türkiye’den İsveç’e tek başına seyahat eden Türk ve İsveçli çifte vatandaşlık sahibi bir adamın kullandığı yabancı plakalı bir araba yapılan "risk analizi" yöntemine göre, 3 x 8 metre boyutlarında şişme bot ele geçirildi. İkinci olayda Türkiye’den Hollanda’ya giden kargo minibüsü incelendi. Bulgar vatandaşı olan sürücü, taşınan mallara ilişkin düzenli belgeleri ibraz etti. Aracın, taşınan kargodaki olağandışı yoğunlukları tespit eden X-ray ekipmanıyla tarandı. Daha sonra yapılan fiziki kontrol sırasında gümrük görevlileri, kargo ambarında diğer eşyaların arasına gizlenmiş 1 adet şişme bot buldu. Son olayda Türkiye’den ülkeye giren Türk plakalı bir otobüsü kontrol edildi. Sürücü ve 16 yolcu, yanlarında sadece kişisel eşya bulunduğunu, beyan edecekleri bir şey olmadığını ifade etti. İnceleme sırasında bagaj bölmesinde3 adet şişme bot ve bunlara ait üç adet mekanik pompanın bulunduğu paketlerin saklandığı tespit edildi. Beyan edilmeyen eşyaların Türk vatandaşı otobüs şoförüne ait olduğu belirlendi. Bir günde 9 şişle bot yakalandı Bir gün içerisinde yapılan incelemede Kapitan Andreevo Sınır Kapısı’nda 9 beyan edilmemiş şişme bot ve 3 mekanik pompa yakalandı. "Küçük tekneler" olarak adlandırılan bu küçük şişme botların son yıllarda göçmenleri Manş Denizi üzerinden Avrupa Birliği ülkelerinden İngiltere’ye yasa dışı bir şekilde taşımak için tercih edilen bir yöntem olduğu, Avrupa Birliği dışında üretilen, çoğu zaman güvenlik standartlarını karşılamayan ucuz ama düşük kaliteli tekneler satın alındığı belirtildi. Bu, gemilerin aşırı yüklenmesiyle birlikte, Manş Denizi’ni tehlikeli bir şekilde geçmeye çalışan kişilerin ölümüyle sonuçlanan birçok kazaya neden olduğu bildirildi. İhlalcilere, gümrük makamlarının bilgisi ve izni olmadan malları sınırından geçirmeye çalıştıkları için Gümrük Yasası uyarınca işlem yapıldı.
Uzmanından şok açıklama: Sakın bunu yapmayın
14 Mayıs 2024 Salı - 10:48 Uzmanından şok açıklama: Sakın bunu yapmayın Prof. Dr. Sedat Üstündağ, sıvı ihtiyacını karşılamak için kafeinli içeceklerin çok uygun olmadığına dikkat çekerek vatandaşlara uyarıda bulunarak, "Kahve vücutta sıvı eksikliğine yol açabilir" dedi. Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Organ Nakli Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü Prof. Dr. Sedat Üstündağ, su içmenin önemine değinerek vücudun su ihtiyacının yazın ve kışın değiştiğine vurgu yaptı. Sıcaklık, terleme ve buharlaşmanın su ihtiyacını belirleyen faktörler olduğunu söyleyen Prof. Dr. Üstündağ, değerlendirme yaparken hastalardan bir günlük idrarını 2 litre olacak şekilde toplayarak muayeneye gelmelerini istediklerini hatırlattı. "Erkekler günde 2 buçuk, kadınlar 2 litre su tüketmeli" Erkeklerin günde 2 buçuk litre, kadınların ise 2 litre civarında su almalarının yeterli sıvıyı almış olmaları anlamına geleceğini söyleyen Prof. Dr. Üstündağ, "Bu sadece suyu kapsayan bir değerlendirme değildir. Bütün içecekleri kapsayan bir değerlendirmedir. Ancak burada önemli bir nokta içeceklerin içerisindeki solut miktarıdır. Su dışındaki sıvılarla örneğin meyve suyundan alacağımız sıvı su kadar değerli bir sıvı değildir. Suyun içerisindeki ek maddeler arttıkça sıvı eksikliğini giderme kabiliyeti o kadar azalmış olur" dedi. "Kahve vücutta sıvı eksikliğine yol açabilir" Kahvenin vücutta sıvı ve böbreklerden serbest su kaybını arttırabilen ve dolayısıyla sıvı eksikliğine yol açabilen bir içecek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Üstündağ, "Dolayısıyla kahve öncesinde ve sonrasında sıvı tüketmek kahvenin bu etkisini azaltabilir. Vücudun susuz kalmasını engelleyebilir. Yine içerdiği kafein nedeniyle belirli miktarlar aşıldığı zaman özellikle yaşlı bireylerde, hipertansiyonu olan bireylerde kan basıncında tehlikeli yükselmelere yol açabilir. Sağlıklı bireylerde dahi 300 miligramın bir günde aşılmamasını tavsiye ediyoruz. Yani sıvı eksikliğini kahve ile gidermek çok doğru bir yol olmayacaktır" ifadelerine yer verdi. İçecek olarak sıvı ihtiyacını karşılamak için kafeinli içeceklerin çok uygun olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Üstündağ, "Sağlıklı bireylerde 300 miligrama kadar izin veriyoruz dedik ama mesela bir bardak çay içtiğimizde 60 miligram kadar kafein almış oluyoruz. Bir fincan Türk kahvesinde kafein miktarı çok daha fazla oluyor. O miktarın geçilmemesini öneriyoruz" diye konuştu. "Çay içmenin de bazı sakıncaları var" Çay içmenin da bazı sakıncaları olduğuna değinen Prof. Dr. Üstündağ, "Çayın içerisindeki madde bronşları genişletme, idrar kan akımını arttırma niteliği olan bir madde. Onun da iki sakıncası var. Biri çay ne kadar sıcak içilirse yemek borusu lezyonları mideyle ilgili rahatsızlıklar o kadar fazla oluyor. Çayın metal çubukla karıştırılması sıcaklığını düşürdüğü için yemek borusu lezyonlarının oluşumunu azaltıyordu. Bu anlamda çayı da çok sıcak içmemek lazım. Koyu çay İçerdiği tanin içeriği nedeniyle demire bağlayabilir. Özellikle kahvaltıda ve ya yemeklerle beraber çay içildiği zaman demirin emilimini engelleyebilir. Bu da demir eksikliği anemisi oluşumunu kolaylaştırabilir. Açık, limonlu ve en iyisi mi şekersiz çay, bir içecek olarak kahveye tercih edilebilir" şeklinde açıklamada bulundu. Öncelikle hastanın hangi grup hasta olduğunun hekim tarafından ortaya konulması ve bunun dikkate alınarak bir su programı oluşturulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Üstündağ, Bireysel bazda bir su programı oluşturması gerektiğini ve aksi takdirde özellikle böbrek hastalığının ilerleme safhalarında su eksikliği ya da su fazlalığı insan yaşamını tehlikeye sokabileceğini ifade etti.
Edirne’de alkollü minibüs şoföründen şaşırtan sözler: "Ehliyetime el konulması çok iyi oldu"
14 Mayıs 2024 Salı - 09:12 Edirne’de alkollü minibüs şoföründen şaşırtan sözler: "Ehliyetime el konulması çok iyi oldu" Edirne’de alkollü şekilde direksiyon başına geçen minibüs şoförü, yolcuların ihbarı üzerine yakalandı. Ehliyetine el konulan sürücü, "Ehliyetime el konulması çok iyi oldu. Gider çay ocağında çalışırım. Alkol almayan bir insan bu araçları kullanamaz" dedi.Edinilen bilgiye göre, otogar ile şehir merkezi arasındaki hatta çalışan Edirne Toplu Ulaşım Sistemi’ne (ETUS) ait 22 M 0005 plakalı minibüse binen bazı yolcular, sürücünün alkollü olduğundan şüphelenerek 112 Acil Çağrı Merkezini aradı. İhbar üzerine önlem alan ekipler, H.K. idaresindeki minibüsü 10 kilometre sonra durdurdu. Polis ekipleri tarafından alkol testi yapılan H.K.’nın 1,45 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ehliyetine el konularak, para cezası kesilen H.K., ifadesi alınmak üzere ekipler tarafından gözaltına alındı. Minibüs ise trafik ekipleri tarafından olay yerine gelen mal sahiplerine teslim edildi.“Yanlış bir şey yapmadım, kimseye yanlış davranmadım”Sürücü H.K. gazetecilere yaptığı açıklamada, ”Ben yanlış bir şey yapmadım, kimseye yanlış davranmadım. Kimsenin hakkına girmedim. Elimden geldiği kadar insanlara düzgün davrandım. Ben bunu her akşam alıyorum. 14 yıldır bu işin içindeyim, kimsenin canına bir şey yapmadım. İnsanlara o kadar iyi davranıyorum ki, anlatamam. Ehliyetime el konulması çok iyi oldu. Gider çay ocağında çalışırım. Alkol almayan bir insan bu araçları kullanamaz. Ben bunu açık söylüyorum" dedi.
Edirne’de alkollü minibüs şoförü: "Ehliyetime el konulması çok iyi oldu"
13 Mayıs 2024 Pazartesi - 22:36 Edirne’de alkollü minibüs şoförü: "Ehliyetime el konulması çok iyi oldu" Edirne’de alkollü şekilde direksiyon başına geçen minibüs şoförü, yolcuların ihbarı üzerine yakalandı. Ehliyetine el konulan sürücü, "Ehliyetime el konulması çok iyi oldu. Gider çay ocağında çalışırım. Alkol almayan bir insan bu araçları kullanamaz" dedi. Edinilen bilgiye göre, otogar ile şehir merkezi arasındaki hatta çalışan Edirne Toplu Ulaşım Sistemi’ne (ETUS) ait 22 M 0005 plakalı minibüse binen bazı yolcular, sürücünün alkollü olduğundan şüphelenerek 112 Acil Çağrı Merkezini aradı. İhbar üzerine önlem alan ekipler, H.K. idaresindeki minibüsü 10 kilometre sonra durdurdu. Polis ekipleri tarafından alkol testi yapılan H.K.’nın 1,45 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ehliyetine el konularak, para cezası kesilen H.K., ifadesi alınmak üzere ekipler tarafından gözaltına alındı. Minibüs ise trafik ekipleri tarafından olay yerine gelen mal sahiplerine teslim edildi. “Yanlış bir şey yapmadım, kimseye yanlış davranmadım” Sürücü H.K. gazetecilere yaptığı açıklamada, ”Ben yanlış bir şey yapmadım, kimseye yanlış davranmadım. Kimsenin hakkına girmedim. Elimden geldiği kadar insanlara düzgün davrandım. Ben bunu her akşam alıyorum. 14 yıldır bu işin içindeyim, kimsenin canına bir şey yapmadım. İnsanlara o kadar iyi davranıyorum ki, anlatamam. Ehliyetime el konulması çok iyi oldu. Gider çay ocağında çalışırım. Alkol almayan bir insan bu araçları kullanamaz. Ben bunu açık söylüyorum" dedi.