Yerel Haberler
Gümüşhane
Bakan Tunç: "Ülkeyi yönetsin dedikleri Kılıçdaroğlu’na demediklerini bırakmıyorlar" 04 Aralık 2025 Perşembe - 21:26:17 Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Gümüşhane’de temasları kapsamında ülke gündemine dair açıklamalarda bulundu. Muhalefete yüklenen Bakan Tunç, "Ülkeyi yönetsin diye öne attıkları Kılıçdaroğlu’na şu an demediklerini bırakmıyorlar. Bu iktidar olsaymış ne olacakmış?" dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, çeşitli ziyaretlerde bulunmak için Gümüşhane’ye geldi. Program kapsamında ilk olarak Gümüşhane Valiliğini ziyaret eden Bakan Tunç, Vali Aydın Baruş ve il protokolüyle şehirde yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Valilik ziyareti sonrası Gümüşhane Adliyesi’ni de ziyaret eden Bakan Tunç, Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcısı Ziya Burak Gürgah ve savcılarla toplantı yaparak adliyedeki işleyiş ve ihtiyaçlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ardından Gümüşhane Barosu’nu ziyaret eden Tunç, kentte görev yapan avukatlarla bir araya gelerek sohbet etti. Programın devamında AK Parti Gümüşhane İl Başkanlığı’nı ziyaret eden Bakan Tunç, burada basın açıklaması yaparak kentteki temaslarına ve ülke gündemine dair açıklamalarda bulundu. "Türkiye’yi terörden kurtaracağız" Terörsüz Türkiye süreci ile ilgili açıklamalarda bulunan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Türkiye’yi terörden de kurtaracağız. Bu konuda kararlıyız. Milletimizin büyük bir beklentisi var. 41 yıldan bu yana bu ülkenin gelişmesinin, kalkınmasının önünde çok büyük engel oldu terör örgütü. Maalesef bugün o trilyonlarca kaynağı biz teröre harcamasaydık bu ülkenin, bu milletin cebinde olacaktı, milletin refahına harcanacaktı. İşte gördüğümüz şu son 23 yılda yapılan eserler belki yıllar önce hayata geçmiş olacaktı. Maalesef kaynaklarımız gitti. Sadece kaynaklarımız mı? Asıl önemlisi canlarımız gitti. Binlerce şehit verdik. Asker, polis, sağlık memuru, doktor... Büyük acılar yaşadık. Bundan sonra bu acıları yaşamayalım istiyoruz. Çocuklarımız, gençlerimiz daha güvenli bir geleceğe baksın diyoruz. Bunun için de büyük bir mücadele veriyoruz. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız daha iktidara gelir gelmez Olağanüstü Hali kaldırarak bir normalleşme sürecini başlattı. Sadece Kürt vatandaşlarımız için değil, ülkemizin bütün vatandaşları için temel hak ve özgürlükleri alabildiğine genişletti. Dolayısıyla yasakları kaldırdı ve bugün geldiğimiz noktada teröre mazeret teşkil eden bütün unsurları ortadan kaldırdı. Güvenlik güçlerimizin çetin mücadelesi ve diğer alanlardaki çalışmalar ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine getirdi bizi. Geçen sene Ahlat’ta yapılan konuşma, yine bu sene yapılan Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘iç cepheyi güçlendirelim’ vurgusu, yine Sayın Bahçeli’nin geçen sene grupta yaptığı çağrıyla beraber terör örgütünün fesih kararı ve silah bırakma sürecine geldi nokta. Meclis’te kurulan komisyon, milletvekillerimiz bu süreci sahiplendi. Büyük bir uzlaşmayla önemli toplantılar yaptı, görüşler alındı. Her kesimin, sivil toplumun, ilgili kurumların görüşleri alındı ve kurumlarımız, ilgili bakanlıklar, istihbarat teşkilatımız tam bir koordinasyon içerisinde bu süreci bugünlere kadar getirdik ve bundan sonra da bu sürecin kalıcı olmasıyla ilgili olarak çabamızı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Sürecin başarısız olmasını isteyenlere fırsat vermeyeceğiz" Terörün tüm unsurlarıyla bitirilmesi için çalışmaların süreceğini ifade eden Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Tabii bu süreci sekteye uğratmak isteyenler, kesintiye uğratmak isteyenler, bu sürecin başarısız olmasını isteyenler, içte ve dışta şer şebekeleri var. Türkiye’nin ilerlemesini istemeyenler, Türkiye’nin yine terör belasıyla baş başa kalmasını isteyenler, Türkiye düşmanları her zaman vardır. O nedenle biz o düşmanlara karşı uyanık olacağız ve onlara fırsat vermeyeceğiz. Hiçbir sabotaja fırsat vermeyeceğiz. Şehit ailelerimiz, gazilerimiz onlar Terörsüz Türkiye için canlarını ve kanlarını verdiler. Biz onların emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız. Ve milletimizin istemediği hiçbir şey yapmayacağız. Milletimiz ne istiyorsa bugüne kadar onu yaptık, bundan sonra da onu yapacağız inşallah. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Ve terörü gerek içerde, gerek dışardaki unsurlarıyla beraber yok edinceye kadar çalışmamızı sürdüreceğiz ve bu noktada Türkiye’nin daha huzurlu bir geleceğe kavuşması noktasındaki çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz inşallah" dedi. "Ülkeyi yönetsin dedikleri Kılıçdaroğlu’na demediklerini bırakmıyorlar" Açıklamasında muhalefete de yüklenen bakan Tunç, "Muhalefetin durumunu görüyorsunuz. Yani kendilerine faydaları yok. Kendi içlerindeki tartışmalar, yolsuzluk tartışmaları, kongre tartışmaları... Yani 2 yıl önce sürekli bu ülkeyi yönetsin diye öne attıkları Kılıçdaroğlu’na şu anda demediklerini bırakmıyorlar. Bu iktidar olsaymış ne olacakmış? Nasıl bir parti? Yani böyle bir ülkeyi yönetme kabiliyetleri var mı bunların? Yok. Onun için milletimizden hiç kopmadan... Bizim başarımızın sebebi milletimizden kopmamamız değerli arkadaşlar. Bizim AK Parti’mizin 23 yıldan bu yana iktidarda kesintisiz iktidarını sürdürmesinin sebebi milletten kopmaması. Eğer milletten uzaklaşırsak, milletin taleplerine duyarsız kalırsak o zaman millet de bize duyarsız kalır. Bunu zaten yapmayız. Dolayısıyla inşallah milletimizin taleplerini yerine getirmek için çalışıyoruz" diye konuştu. AK Parti İl Başkanlığını ziyaretinin ardından Bakan Tunç son olarak Gümüşhane Belediyesi’ni ziyaret ederek programını sonlandırdı. Ziyaretlere Bakan Tunç’un yanı sıra bakan yardımcıları, Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Daire Başkanı ile Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü de katıldı.
01 Aralık 2025 Pazartesi - 13:16 Gümüşhane’de yarım saat arayla meydana gelen iki kazada 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı Gümüşhane’de aynı mevkide yarım saat arayla meydana gelen iki ayrı kazada 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı. Özcan Mahallesi’nde meydana gelen ilk kazada, Gümüşhane’den Trabzon istikametine seyir halinde olan M.E.T. (19) idaresindeki 61 DE 434 plakalı otomobil, Harşit-18 Köprüsü üzerinde sürücünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesiyle köprünün korkuluklarını yıkarak yaklaşık 25 metreden dere yatağına düştü. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Araçtan çıkarılan sürücü M.E.T. ve yolcu Hasan Öztürk (54) hastaneye sevk edilirken, Hasan Öztürk hastaneye kaldırılmak istenirken yolda hayatını kaybetti. Kazadan yaklaşık 30 dakika sonra 750 metre uzaklıktaki Hacıemin Mahallesi Hacıemin 3 Tüneli içinde ikinci kaza meydana geldi. Trabzon istikametine giden H.Y. yönetimindeki 61 ND 480 plakalı otomobil ile Gümüşhane istikametine seyir eden N.G. idaresindeki 29 AAC 162 plakalı araç tünel içinde henüz bilinmeyen nedenle çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle 29 AAC 162 plakalı otomobil takla atarak durabildi. İki sürücü de olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırılırken, hayati tehlikelerinin bulunmadığı belirtildi. Öte yandan 61 ND 480 plakalı otomobilin sürücüsü H.Y.’nin araç içerisinde sağlık ekiplerini beklediği ve telefonla yakınlarını arayarak kazayı haber verdiği anlar kaydedildi.
Ramazan ayı ile birlikte pestil ve kömeye talep arttı
13 Mart 2025 Perşembe - 09:26 Ramazan ayı ile birlikte pestil ve kömeye talep arttı Gümüşhane’de Ramazan ayının gelmesiyle birlikte kentin coğrafi işaretli ürünleri pestil ve kömeye olan talep arttı. Gümüşhane’nin coğrafi işaretli ürünleri pestil ve köme Ramazan ayında da vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor. Dutun kazanlarda kaynatılmasının ardından fındık ya da ceviz ilave edilerek bezlerde kurutulmasıyla elde edilen pestil köme hiçbir katkı maddesi içermemesi nedeniyle vatandaşlar tarafından tercih ediliyor. Vatandaşların özellikle Ramazan ayında hem tatlı niyetine hem de enerji vermesi bakımından pestil kömeye olan ilgisinin arttığını söyleyen işletmeciler, Ramazan ayıyla birlikte siparişlerin de arttığını ifade etti. "Doğal olması nedeniyle seviliyor ve tercih ediliyor" Ramazan ayıyla birlikte sipariş sayılarında artış olduğunu söyleyen pestil köme işletmesi çalışanı Battal Sökmen, "Pestil ve köme Gümüşhane’ye has Gümüşhane’den çıkmış. Önce Gümüşhane sonra bölge, Türkiye ve dünyaya yayılmış bir doğal ve lezzetli bir ürün. Doğal olması ve enerji vermesi bakımından da vatandaşlar tarafından oldukça tercih ediliyor. Ramazan ayının gelmesiyle birlikte vatandaşlar iftardan sonra tatlı niyetine pestil ve kömeyi doğal olması nedeniyle daha çok tercih ediyorlar. Bu da bizi sevindiriyor ve ekonomik olarak büyük bir katkı sağlıyor. Sahurda da tercih ediliyor, insanları tok tutuyor ve enerji veriyor. Daha verimli bir gün geçirmiş oluyorlar. Ramazan ayıyla birlikte daha fazla tercih edilir hale geldi. Siparişlerimiz de bu yönüyle arttı. İçerisinde barındırdığı ceviz ve dut seviliyor ve doğal olması nedeniyle çok seviliyor" dedi.
Torul Kalesi eteklerinde yaban keçileri görüntülendi
10 Mart 2025 Pazartesi - 14:54 Torul Kalesi eteklerinde yaban keçileri görüntülendi Gümüşhane dağlarının süsü olarak kabul edilen yaban keçileri, Torul ilçesinde sarp kayalıkların zirvesinde yer alan Torul Kalesi’nin eteklerinde otlarken cep telefonu kameralarına takıldı. Gümüşhane’nin yüksek rakımlı dağlarında yaşamasının yanında yaz aylarında Torul Kalesi Cam Seyir Terasının yakınlarına kadar inen yaban keçileri, son dönemde sıklıkla daha alçak kesimlerde görüntülenmeye başladı. Hem toplumsal duyarlılığın artması hem de kaçak avla yoğun ve etkin mücadele sonucu sayıları 3 bini aşan kayaların usta tırmanıcısı yaban keçileri, Torul ilçe merkezine birkaç metre mesafede kalenin eteklerinde yavrularıyla birlikte otlarken Okan Aksu’nun cep telefonuna takıldı. Kış aylarında genelde kalenin olduğu yamacın diplerinde olduğu bilinen hayvanların yoldan geçen araçlara, korna seslerine, vatandaşlara aldırış etmeden dik yamaçtaki hayatlarını sürdürdüğünü kaydeden Aksu, o anları Altınpınar Köyünden Torul’a geldiğinde kaydettiğini söyledi. Sarp ve yüksek kayalıklarda yaşamlarını sürdüren, zarafeti, asaleti ve masumiyetiyle gören herkesi etkileyen yaban keçilerini hemen her gün gördüklerini, bu durumun ilçe merkezine ayrı bir güzellik kattığını ifade eden Aksu, hayvanların kış mevsiminde sıkça bu bölgede görüldüğünü belirterek, "Hemen her gün burada görüyorum. Araç seslerine ve insanlara aldırış etmeden yaşamlarını sürdürüyorlar. Torul’un doğal güzellikleri arasında yaban keçileri ayrı bir yer tutuyor. Onları böyle doğal ortamlarında izlemek gerçekten keyif verici" dedi. Gümüşhane, Türkiye’de yaban keçilerinin en rahat gözlenebildiği şehirlerin başında gelen ve "Dikkat! Yaban keçisi çıkabilir" söyleminin sıkça dillendirildiği şehir olarak biliniyor.
Türkiye’nin ilk Dijital Maden Müzesi Gümüşhane’de açıldı
09 Mart 2025 Pazar - 10:08 Türkiye’nin ilk Dijital Maden Müzesi Gümüşhane’de açıldı Türkiye’de adını değerli bir madenden alan tek il olan Gümüşhane’de ziyaretçilerine kentin zengin yer altı kaynaklarını ve madencilik tarihini teknolojik sunumlarla keşfetme imkânı sunan Türkiye’nin ilk ve tek Dijital Maden Müzesi açıldı. Gümüşhane Üniversitesi tarafından "Gümüşün diyarı Gümüşhane madenlerine yolculuk" sloganıyla oluşturulan Türkiye’nin ilk ve tek Dijital Maden Müzesi Dr. Mustafa Çalık Kongre ve Kültür Merkezi’nin 2. katında 17 bölümden oluşan konseptiyle ziyaretçilerini bekliyor. Dijital Maden Müzesi Gümüşhane’nin zengin yer altı kaynaklarını ve madencilik tarihini teknolojik sunumlarla keşfetme imkânı sunuyor. Adını değerli bir madenden alan tek il olan ve toplam ihracatının yüzde 97’sini madenlerden elde eden kentte oluşturulan müzede Osmanlı döneminden bugüne kentte madenciliğin tarihi, seyyahların gözünden Gümüşhane ve madenciliği ile ilgili bilgilere yer verilirken madenlere dayalı el sanatı ürünleri, maden ve mineral örnekleri sergileniyor. Müze ayrıca ziyaretçilerine hatıra sikke basımı ve eski madencilerle dijital olarak fotoğraf çekebilme imkânı da sunuyor. "Osmanlı sarayının sikkeleri Gümüşhane’de basılıyordu" Gümüşhane’nin ilk çağdan bugüne madenciliğin yoğun olarak yapıldığı bir şehir olduğunun altını çizen Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, "Gümüşhane Üniversitesi 12 Kasım 2021 tarihinde Yüksek Öğretim Kurulu tarafından Madencilik alanında İhtisas Üniversitesi ilan edildi. Üniversitemiz Türkiye’de bu alandaki tek İhtisas Üniversitesi. İlimizin adı bir madenden kaynaklanıyor. Geçmişte de ilk çağlardan itibaren Gümüşhane yöresi, madenciliğin yoğun olarak yapıldığı bir yöre. Geçmişte Osmanlı Devleti döneminde bir dönem sarayın gümüş sikkelerinin biz Gümüşhane’de basıldığını biliyoruz. Onun dışında Trabzon’la Erzincan arasındaki bölgeyi kapsayan Osmanlı Devleti döneminde maden eminliğinin merkezi de yine Gümüşhane. Hali hazırda da gerek istihdamda gerek toplam ihracatta madenciliğin çok önemli payı var. Toplam il ihracatının yüzde 97’si yaklaşık olarak maden ve maden ürünlerine dayanıyor. Biz İhtisas Üniversitesi olduktan sonra yörede madenciliğin geçmişini, tarihini, bugünkü durumunu ve gelecekte hem yöre ekonomisine hem de ülke ekonomisine olabilecek katkılarını nasıl artırabileceğini planlamaya çalıştık" dedi. "Dijital Maden Müzesi Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyor" Dijital Maden Müzesi’nin özelliklerinden bahseden Rektör Prof. Dr. Zeybek, "Ülkemizde kuşkusuz her ilde dijital müzeler var ama Dijital Maden Müzesi ilk Türkiye’de Gümüşhane’de açılmış oldu. Müzemiz farklı 17 bölümden oluşuyor. Girişte geçmiş dönemlerde tarihi kayıtlara göre Gümüşhane yöresinde madenciliğin yapıldığına dair belgeleri, haritaları Osmanlıca sergilemeye çalıştık. Daha sonra başlıca mineraller, madenler, Türkiye’de madenciliğin tarihi, günümüzdeki durumu, dünyada madenciliğin durumu, kayar ekranlar halinde ziyaretçilerin hizmetine sunulmuş durumda. Bunun dışında yörede sınırlı da olsa el sanatları, maden ürünlerine özellikle gümüşe dayalı ürünler üretiliyor. Onlardan bir sergi alanımız var. Onun dışında eski maden kıyafetleriyle ilgili bir sergi bölümümüz var. Yine seyyahların gözüyle Gümüşhane yöresindeki madencilikle ilgili bir bölümümüz var müzemiz içerisinde. Ayrıca ziyaretçilere hatıra olması açısından eski bir madenci profiliyle fotoğraf çekim sahnemiz var. Gümüş, maden, hatıra, sikke basım alanımız var. Yine bir galeride maden nasıl çıkarılıyor onu anlatan bir video kaydımız var. Seslendirmelerimiz var. Maden Şehitlerimizle ilgili bir bölüm var" diye konuştu. "Ziyaretçiler ilk çağdan bugüne madencilikle ilgili bir seyahate çıkacak" Projenin hem Gümüşhane’de hem de ülkede madenciliğe katkı sağlamasını amaçladıklarını söyleyen Rektör Prof. Dr. Zeybek "Müzeyi ziyaret edenler özellikle öğrenciler ilkokuldan üniversite çağındaki öğrencilere kadar ve meraklıları hem dünyada hem Gümüşhane’miz de madencilikle ilgili ilk çağlardan bugüne adeta bir seyahate çıkıp önemli tecrübeler yaşama fırsatı bulacaklar" ifadelerini kullandı.
Gümüşhane’de anneler ve kızları voleybol maçında karşı karşıya geldi
08 Mart 2025 Cumartesi - 21:54 Gümüşhane’de anneler ve kızları voleybol maçında karşı karşıya geldi Gümüşhane’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında voleybol eğitimi alan kız çocukları ile anneleri, dostluk maçında mücadele etti. Kıyasıya geçen karşılaşmayı kızlar kazanırken, anneleriyle aynı sahada rekabet etmenin keyfini çıkardılar. Voleybol profesyonel liglerinde 2 takımı olan ve geçmişten beri voleybola dair sevdasıyla bilinen Gümüşhane’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü anlamlı bir etkinlikle kutlandı. Fabrika Voleybol projesi kapsamında aylardır voleybol eğitimi alan kız çocukları Dünya Kadınlar Günü nedeniyle anneleriyle maç yaptı. Kıyasıya geçen dostluk maçında mücadeleyi kızlar kazanırken, kızlar zaman zaman açılan fark nedeniyle annelerine sayı da verdiler. Tek set üzerinden oynanan mücadele oldukça çekişmeli geçti. Tribünlerde anneanne ve babaannelerin tezahüratlarıyla renklenen maçta, kızlar sahadaki üstün performanslarıyla 28-25’lik skorla galip geldi. "Kızlarımız bizi yendiler. Boynuz kulağı geçermiş sonuç itibariyle" Aydın Doğan Spor Salonunda oynanan müsabakaya katılan annelerden Ebru Aydın Yavuz, "Bu akşam Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği Evinin Sultanları Voleybol Turnuvası’nda bir araya geldik. Kızlarımız bizi yendiler. Boynuz kulağı geçermiş sonuç itibariyle. Zorlandık. Bu tip organizasyonların devam etmesi önemli. Spor herkes için son derece önemli. Gerek sağlık için gerekse sosyal hayatları için. Bir ekibin parçası olmak, özgüven sahibi olmak, disiplinli yaşama konusunda sporun önemi hafife alınamaz. O yüzden biz de çocuklarımızı bu doğrultuda yönlendirdik. Gümüşhane için çok güzel bir fırsattı. Biz de bunu değerlendirdik. Çocuklarımız devam ediyor ve çok seviyorlar voleybolu. Hepsinin yolu bahtı açık olsun. İnşallah hepsi iyi yerlerde olurlar" dedi. "Rakiplerimiz annelerimizdi ama zor olmadı" Kızı Deniz Alya Yavuz ve arkadaşı Lina Öztürk ise, "2023 yılından beri voleybol oynuyorum. Bence çok eğlenceli bir müsabaka oldu. Çok keyif aldık. Rakiplerimiz annelerimizdi ama zor olmadı. Farklı yendik ama umarız eve gidince bir şey demezler. Annemle rakip olmak annem de önceden çok voleybol oynadı. Onunla rakip olmak çok istiyordum. Benim için iyi geçti maç" ifadelerini kullandı. "Çok da güzel, renkli sahneler oldu, güzel mücadele oldu" Maçın baş hakemi de olan Voleybol İl Temsilcisi Atilla Ayvaz da, "8 Mart Dünya Kadınlar Günü turnuvasını düzenledik. Burada anneler, annelerin anneleri, fabrika voleyboldan gelen çocuklarımız, bunların hepsi tribündeydi. Biz de ne yapabiliriz diye düşündük ve ayrı bir renk katmak için Türkiye’de de ilk başaralım dedik ve annelerle kızlarımızı bir voleybol maçı yaptırdık. Çok da güzel, renkli sahneler oldu, güzel mücadele oldu. Kızlarımız yendiği için mutluyum" diye konuştu. "Tribünde anneanneler, babaanneler de vardı" Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün katkısı ve desteğiyle müsabakaları yaptıklarını dile getiren Ayvaz, "Bu tür turnuvaları artırmamız gerekiyor. Çünkü çocuklarımız ilk başladığından ve de anneler ilk başladığından üzerine kata kata geldiler. Devamlı üzerine koyarak geldiler. Ve onu da görüyoruz burada. O da bizi ayrıca mutlu ve motive ediyor. İnşallah daha güzel turnuvalar, daha güzel organizasyonlarda kızlarımızı ve annelerini buluşturacağız. Tribünde anneanneler, babaanneler de var. Bu da bizi ayrıca mutlu ediyor" dedi. "Gümüşhane kenti kesinlikle bir voleybol kenti" Gümüşhane’nin bir voleybol kenti olduğunu kaydeden Ayvaz, "Gümüşhane kenti kesinlikle bir voleybol kenti. Altyapısıyla, birinci ligde iki tane takımımız olması bunu zaten ispat ediyor. Burada bütün maçlar dolu tribünlere oynanıyor. Bu Gümüşhane’nin bir voleybol şehri olduğunu kanıtlıyor. Seyircilerimiz de gerçekten bir hakem kadar kuralları da biliyor. Bu en güzeli. Aileler, anneler, bütün hepsi maçtan sonra bile yorumlarında bakıyorum gerçekten bizlerin de aklına gelmeyen kritikler yapıyorlar. Bu durum bizi ayrıca mutlu ediyor" ifadelerini kullandı. "Güzel bir maça şahitlik ettik" Müsabakayı takip eden Gençlik ve Spor İl Müdürü Mücahit Atalay ise 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde Bakanlık tarafından yürütülen "Evimin sultanları" voleybol turnuvasının devam ettiğini hatırlatarak, "Fikstürümüzü çektik, maçlarımızı yapıyoruz. Bugün 8 Mart olmasa nedeniyle de bizim altyapı sporcularımızdan Fabrika Voleybolu’nda yer alan minik sporcularımızla annelerini bir müsabakayla karşı karşıya getirmiş olduk. Bir tarafta anneleri mücadele ederken bir tarafta minik sporcularımız mücadele ettiler. Güzel bir maça şahitlik ettik" dedi. "Bütün velilerimizi de çocukların spor yaptığı salonlara, sahalara davet ediyoruz" Fabrika Voleybolu’nda ciddi bir altyapıya sahip olduklarını dile getiren Atalay, "300’e yakın sporcuyu bünyemizde bulunduruyoruz. Cumartesi Pazar Voleybol Federasyonu’nun göndermiş olduğu talimat ve çalışma programı doğrultusunda çalışmalarımızı güzel bir şekilde devam ettiriyoruz. Bugün bir kez daha şahit olduk ki gerçekten yaklaşık 5-6 ay olmasına rağmen çocuklarımızın fabrika voleybolunda çok ciddi bir mesafe kat ettiklerini gördük. Anneleriyle yaptıkları maçta almış oldukları tekniği, bilgiyi, birikimi sahaya yansıtırken bununla birlikte annelerine de jest yaptıklarını da görmüş olduk. Güzel bir organizasyondu. Katılan bütün velilerimize, bütün çocuklarımıza en kalbi şükranlarımı iletiyorum. Şunu da belirtmek istiyorum: Spor etkinliklerinde, spor faaliyetlerinde özellikle çocuklarımızın ebeveynlerinin çocuklarımızla birlikte sahada, salonda, spor alanlarında yer alması bizler için ayrıca bir mutluluk vesilesi oldu. Bu şekilde de bütün velilerimizi de çocukların spor yaptığı salonlara, sahalara davet ediyoruz" diye konuştu.
Gümüşhane’de Kamerunlu üniversite öğrencisi Ramazan ayına müslüman olarak giriyor
28 Şubat 2025 Cuma - 09:24 Gümüşhane’de Kamerunlu üniversite öğrencisi Ramazan ayına müslüman olarak giriyor Gümüşhane’de Türkçe eğitimi alan Kamerunlu üniversite öğrencisi Ramazan ayı öncesi müslüman olarak Ahmet ismini aldı. Gümüşhane Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (TÖMER) Türkçe eğitimi alan Kamerunlu Mefenza Fondjo Ciryl (21), arkadaşlarından ve çevresinden İslam dinini güzelliklerini dinleyerek müslüman olmayı seçti. İslam dininin gerektirdiği ibadetleri de yerine getirmeyi ihmal etmeyen Kamerunlu genç müslüman olduktan sonra Ahmet ismini aldı. İslam’ı seçtikten hemen sonra yeni dinini arkadaşlarına da anlatmaya başladı. Kamerunlu Ahmet ile birlikte TÖMER’de eğitim gören özellikle Afrikalı öğrencilerin İslam dinini seçmesinden memnun olduklarını söyleyen üniversite yöneticileri de öğrencilere İslam dininin gereklilikleri ile ilgili hem yardım ediyor hem de destek veriyor. "İslam dinini iyiliğe yönlendirdiği için seçtim" Çadlı ev arkadaşı ile İslam dini üzerine yaptıkları konuşmalardan etkilenerek Müslüman olduğunu ifade eden Mefenza Fondjo Ciryl (21), "İslam dinini bir ay önce seçtim. Bu dini seçmemdeki sebep onun iyi olması. Önceden Hristiyan’dım İslam dinini bilmiyordum. Çadlı ev arkadaşım sayesinde İslamiyet ile tanıştım. Onunla sohbet ederken İslamiyet dinini ve onun faydalarını öğrendim daha sonra kendi kendime İslam dinini seçtim. Ailemin şu an için bu karardan haberleri yok öğrendiklerinde tabi ki tepki gösterecekler ama sonra hoş karşılayacaklar. Müslüman olduğum için mutluyum ama çok fazla şey bilmediğim için biraz korkuyorum. İbadetlere başladım çevremdeki arkadaşlarıma da dinimi öğretmeye başladım" dedi. "Genç öğrencilerimiz araştırarak doğru yolu buluyorlar" Özellikle Afrika’dan gelen öğrencilerin İslam’ı seçtiklerinin altını çizen Gümüşhane Üniversitesi Türkçe Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Yakup Topal, "Müdürlüğümüz bünyesinde çoğunlukla Afrikalı öğrencilerimiz var ve bunların bir kısmı da farklı dinlerden. Tabi genç öğrenciler gelince araştırıyorlar. ’En doğru hayat tarzı nedir ?, Mutluluğu nasıl bulurum? İnsanın dünyaya gelmesinin hikmeti nedir?’ gibi sorular sorarak müslüman olan öğrencilerimiz var. Bu bizim için büyük bir iftihar kaynağı. Müftülüğe giderek İslam dinini seçtiklerini belirtiyorlar. Tabi inanç için illa bir yere gitmesi de gerekmiyor haberimiz olmadan da müslüman olan öğrencilerimiz var. Çünkü din değiştirmek kalbi bir süreç. Biz burada öğrenim gören bütün öğrencilerimizin ihtiyaçlarına koşuyoruz bundan da etkilenen öğrencilerimizin olduğunu düşünüyorum. Ayrıca Kuran-ı Kerim’i güzel okuma yarışması yapıldı. Önce yabancı öğrencilerimiz için düşündük daha sonra Türk öğrencileri de katılınca iki renkten, farklı milletlerden insanların bir araya geldiği bir yarışma oldu" diye konuştu. Öte yandan TÖMER tarafından Kuran-ı Kerim’i güzel okuma yarışması yapılırken, yarışmaya Afrikalı öğrencilerin de katıldı.