Yerel Haberler
Isparta
Kendini ifade etmekte zorlanan genç şair duygularını kitaplaştırdı 22 Aralık 2025 Pazartesi - 13:36:41 8. Isparta Kitap Fuarı’nda genç yazarlar da yerini aldı. Yazar Eylül Ertuğrul ve Yunus Emre Kılıç’ın yazdığı kitaplar da sergilendi. Genç yazarlar kitaplarını anlatırken heyecanları da yüzlerine yansıdı. Birçok yayınevi ve onlarca yazarın yer aldığı 8. Isparta Kitap Fuarı kitapseverleri ağırlamaya devam ediyor. Fuarda genç yazarlar da yerini aldı. Yazar Eylül Ertuğrul, okuma azmini yazma sanatıyla birleştirdi. Okumaktan ve diğer yazarlardan ilham alan Yazar Ertuğrul, genç yaşına rağmen çıkardığı Artemis isimli kitabıyla okumanın ve yazmanın yaşının olmadığını bir kez daha gösterdi. 15 yaşındaki Ispartalı yazar ilk kitabını okurlarla buluşturdu Yazar Eylül Ertuğrul, okumanın ve diğer yazarların kendisine ilham verdiğini belirterek, "Isparta Güzel Sanatlar Lisesi’nde okuyorum. İlk kitabımı bu yıl çıkardım. 15 yaşında Ispartalı bir yazar olmaktan son derece mutluluk duyuyorum. 6. sınıftan bu yana yazarlık yapıyorum. Kitap okumayı sevdiğim için yazarlık yapmaya da başladım. Beni kitap yazmaya teşvik eden şey, yazarların okuyucularıyla buluşuyor olması. Kendime yeni bir dünya kurmak çok hoşuma gidiyor. Yazarken çok zevk alıyorum. Artemis isimli kitabımı da bu sayede yazdım" dedi. Kendini ifade etmekte zorlanan genç şair duygularını kitaplaştırdı Genç yazarlardan Yunus Emre Kılıç da 8. Isparta Kitap Fuarı’nda yazdığı şiir kitabını sergiliyor. Kendisini ifade etmekte zorlandığı için şiirler yazdığını belirten Yazar Kılıç, bu nedenle şiirlerini kitap haline getirdiğini söyledi. Yazar Kılıç, "Önceleri kendimi ifade etmekte zorlanıyordum. Kimseye kendimi ifade edemiyordum. Bir tane şiir yazarak başladım ve devamı geldi. Öğretmenim sayesinde de hayal dünyamı geliştirerek şiirler yazmaya başladım ve kitap haline getirdim. Şiir yazmaya ve kitap haline getirmeye devam edeceğim. Kitabımda yüzün üzerinde şiir var. Bundan sonra yazacağım kitaplarda kendimi daha çok ifade edeceğime inanıyorum" diye konuştu.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 12:36 Isparta’da 10 günlük kitap şöleni sona erdi Isparta’da 8. Isparta Kitap Fuarı, 10 günlük kitap şöleninin ardından sona erdi. Fuarın son gününde yazarlar Vehbi Vakkasoğlu, Kahraman Tazeoğlu ve Diyetisyen Hatice Nur Ege okuyucularıyla buluşarak, söyleşi gerçekleştirdi. Bu yıl ‘Kitaplar Gül Açıyor’ teması ve ‘Şimdi Kitap Okuma Zamanı’ sloganıyla Gökkubbe Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen 8. Isparta Kitap Fuarı tamamlandı. Fuarda 10 gün boyunca birbirinden değerli yazarlar okuyucularıyla buluştu, söyleşiler gerçekleştirdi, kitaplarını imzaladı, yayınevleri binlerce kitabı kitapseverlere ulaştırdı. 8. Isparta Kitap Fuarı’nın son gününde de yazarlar Vehbi Vakkasoğlu, Kahraman Tazeoğlu ve Diyetisyen Hatice Nur Ege okuyucularıyla buluşarak, kitaplarını imzaladı, söyleşi gerçekleştirdi. "Vakkasoğlu Kitap Fuarının Gelenekselleşeceğine İnanıyorum" Yazar Vehbi Vakkasoğlu, Isparta’nın güller diyarı bir kent olduğunu belirterek, fuarın çok güzel bir ortam sunduğunu söyledi. Vakkasoğlu, "Kitap fuarı kalitesi ve bulunduğu yer itibariyle çok güzel. İnşallah daha da gelişerek gelenekselleşeceğine inanıyorum. Emek vermek lazım, ben de bunun için geldim. Emek verenlere başta belediye başkanımıza ve ekibine teşekkür ediyorum" dedi. "Ispartalıların kitaba verdiği değeri biliyorum" Yazarlık ve kitap okumanın önemine ilişkin söyleşi sonrası okuyucularının kitaplarını imzalayan Kahraman Tazeoğlu, "En son 2018 yılında bu fuara gelmiştim, o günden bugüne çok şey değişmiş. Fuar daha büyümüş ve daha bir oturmuş. Heyecanla geldim çünkü Ispartalıların kitaba ne kadar önem verdiğini biliyorum. Burada çok fazla okurum var. Fuarlar da bizi okurlarımızla buluşturan yegane etkinlikler. Her zaman fuarların çok önemli olduğunu, burada da belediyelere büyük iş düştüğünü söylerim. Onlar da sağ olsunlar her yıl bu fuarı gerçekleştirerek bizi okurlarımızla buluşturuyor. Çünkü bir yazarın okurlarıyla buluşması için kitap fuarından başka şansı yok. Fuarı düzenleyen ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerinde bulundu. "İyi ki Isparta’dayım" 8. Isparta Kitap Fuarı’nın son gününde okuyucularıyla buluşan Diyetisyen Hatice Nur Ege de sağlıklı beslenme konusunda söyleşi gerçekleştirdi. Isparta’ya ikinci kez geldiğini belirten Ege, "Gül Festivali’nde gelmiştim, burası kıymetli bir şehrimiz. İyi ki buradayım. Birçok fuara gidiyorum, Türk Bayrağı’nın bu kadar fazla olduğu, vatan millet sevgisinin bu kadar fazla olduğu şehirlerden bir tanesi Isparta. Yeniden kavuşmak dileğiyle" dedi. 8. Isparta Kitap Fuarı’na katılan yazarlara günün anısına gül tablosu hediye edilirken, yayınevleri temsilcilerine de plaket ve gül tablosu takdim edildi. Katılımcılara hediyeleri Isparta Belediye Meclis Üyeleri İbrahim Kocabaş ve Mehmet İzci tarafından verildi.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 10:34 Eğirdir’de yılda 20 bin tıbbi sülük kontrollü ortamda üretiliyor Isparta’nın Eğirdir ilçesinde faaliyet gösteren Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü, Türkiye’nin ilk kamuya ait tıbbi sülük üretim merkezinde yürüttüğü çalışmalarla sağlık alanına yönelik faaliyetlerini sürdürüyor. Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Mehmet Pazar, merkezde yılda yaklaşık 20 bin adet tıbbi sülük yetiştirildiğini belirterek, "Merkezimizde tıbbi sülük popülasyonlarına yönelik araştırmalar yürütülmekte, aynı zamanda sektörün ihtiyaç duyduğu steril sülüklerin üretimi gerçekleştirilmektedir" dedi. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 1987 yılında Isparta’nın Eğirdir ilçesinde kurulan Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (SAREM), balık, kerevit, tıbbi sülük ve su kirliliği alanlarında yürüttüğü çalışmalar kapsamında iç sularda 21 ilde teknik destek sağlıyor. Enstitü bünyesinde yaklaşık 15 yıldır Hirudo verbana türü tıbbi sülüklerin yetiştiriciliği yapılıyor. Üniversitelerin veterinerlik, kimya, tıp ve eczacılık fakülteleri ile özel sektörle yürütülen çalışmalar çerçevesinde, yılda yaklaşık 20 bin adet tıbbi sülük üretiliyor. Üretilen sülükler, kontrollü ve steril sistemlerde yetiştirilerek bilimsel araştırmalarda ve tıbbi uygulamalarda kullanılıyor. Tıbbi sülük üretimine yönelik araştırmalar sürdürülüyor SAREM bünyesinde faaliyet gösteren Tıbbi Sülük Araştırma ve Üretim Merkezi, 2000’li yılların başında başlatılan popülasyon çalışmaları sonucunda 2021 yılında kuruldu. Merkez, aynı yıl Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yetiştiricilik izni aldı. Tesiste biyoloji, ekoloji, genetik, popülasyon dinamikleri, mikrobiyota ve hastalıklar üzerine araştırmalar yürütülüyor. "Merkezde yılda yaklaşık 20 bin adet tıbbi sülük yetiştirilmektedir" Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Mehmet Pazar, "Enstitümüz yaklaşık 40 yılı aşkın süredir sorumluluk alanımızda yer alan Eğirdir iç sularına yönelik proje ve çalışmalar yürütmektedir. Bu kapsamda balıkçılık, su kirliliği, taşıma kapasitesi ve yetiştiriciliğe yönelik çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Su ürünleri alanında yer alan tıbbi sülükler de çalışma alanlarımız arasında bulunmaktadır. Bu nedenle merkezimizde tıbbi sülüklere yönelik çalışmalar sürdürülmektedir. Yaklaşık 15 yıldır devam eden bu çalışmalar, 2000’li yılların başında popülasyon araştırmalarıyla başlamıştır. Daha sonra bir birim haline getirilen çalışmalar, 2021 yılında projelendirilerek Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yetiştiricilik belgesi alınmış ve Tıbbi Sülük Araştırma ve Üretim Merkezi kurulmuştur. Merkezde yılda yaklaşık 20 bin adet tıbbi sülük yetiştirilmektedir" şeklinde konuştu. Steril tıbbi sülük üretimi yapılıyor Burada tıbbi sülük popülasyonlarına yönelik araştırmalara katkı sağlanmakta, aynı zamanda sektörün ihtiyaç duyduğu steril sülüklerin üretildiğini belirten Pazar, "Üretilen sülüklerin bir kısmı perakende olarak satışa sunulmaktadır. Merkezimizin kuruluş amacı, tıbbi sülük popülasyonlarını izlemek, bu izlemeler sonucunda ortaya çıkan azalışları takip etmek ve nedenlerini araştırmaktır. Ayrıca yetiştiricilik sektörüne katkı sağlanarak tıbbi sülük popülasyonlarının korunması hedeflenmektedir. Üniversitelerin çeşitli bölümleriyle ortak AR-GE çalışmaları da yürütülmektedir. Bu kapsamda düzenlenen tıbbi sülük çalıştayına üniversitelerin farklı bölümlerinden akademisyenler katılım sağlamıştır" dedi. Uluslararası katılımlı çalıştay Isparta’da yapıldı SAREM tarafından 15–16 Nisan 2025 tarihlerinde Isparta’da Uluslararası Katılımlı Tıbbi Sülük Çalıştayı düzenlendi. Çalıştaya Türkiye’den ve yurt dışından bilim insanları, sektör temsilcileri ve kamu kurumları katıldı. Çalıştayda sülük biyolojisi, yetiştiricilik teknikleri, ticaret ve yasal düzenlemeler ele alındı. Tıbbi sülüklerde türler ve mevzuat Dünya genelinde Hirudinea alt sınıfında yer alan 800’den fazla sülük türü bulunurken, bunlardan 15’inin tıbbi amaçlarla kullanıldığı belirtildi. Türkiye sularında Hirudo verbana ve Hirudo suliki türlerinin bulunduğu kaydedildi. 2014 yılında yayımlanan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği kapsamında sülük tedavisinin belirli kurallar çerçevesinde uygulanabildiği, bu uygulamaların yalnızca yetkili merkezlerde gerçekleştirildiği bildirildi. Resmî verilere göre, Türkiye’de tıbbi sülük avcılığına kota uygulandığı, yetiştiricilik faaliyetlerinin ise bakanlık onayıyla yürütüldüğü ifade edildi.
Isparta’da bir gecede 4 bin 200 ton elma doluya teslim oldu, zarar 170 Milyon TL
10 Eylül 2025 Çarşamba - 17:05 Isparta’da bir gecede 4 bin 200 ton elma doluya teslim oldu, zarar 170 Milyon TL Isparta’da etkili olan dolu yağışı, elma üreticilerini vurdu. Yırtılan filelerin altında kalan bahçelerde yüzde 70’e varan hasar meydana gelirken, yaklaşık 4 bin 200 ton elmanın kullanılamaz hale geldiği, toplam zararın ise 170 milyon TL olduğu açıklandı. Isparta Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Gelendost ilçemizde yaklaşık 3 bin 200 dekar, Barla Köyümüzde ise yaklaşık bin 500 dekar alandaki elma bahçelerimiz büyük zarar görmüştür" denildi.Isparta’nın Eğirdir ve Gelendost ilçelerinde geçtiğimiz Pazar günü gece saatlerinde etkili olan dolu yağışı, tarım arazilerini vurdu. Özellikle elma üretimiyle öne çıkan bölgede, bahçelerin üzerine kurulan dolu fileleri yağan dolunun ağırlığına dayanamayarak yırtıldı. Yapılan ilk incelemelere göre, Gelendost’ta 3 bin 200 hektar, Eğirdir’in Barla Köyü’nde ise bin 500 hektar alandaki elma bahçeleri doludan zarar gördü. Sadece Barla Köyü çevresinde yaklaşık 4 bin 200 ton sofralık elmanın kullanılamaz hale geldiği, bölgedeki toplam zararın ise 170 milyon TL olduğu bildirildi."Ürün yerde kalırsa çiftçi büyük zarar edecek"Elma üreticisi Mehmet Eryılmaz, "Görünen köy kılavuz istemez. Büyük bir zarara uğradık. Bundan sonra ne yaparsak yapalım her türlü zarardayız. Bu zamana kadar elimizden geldiğince bahçelerimize baktık, hiçbir masraftan da kaçınmadık. Ama bu Allah’tan gelen bir şey. Sayın Valimizin açıklamalarını da duyduk. Geçen yıl Büyükkabaca Köyü’nde de aynı durumu yaşamıştık ve valilik sorunumuzu çözmüştü. İnşallah bu kez de sorunumuza çözüm bulunur. Eğer bu ürün dalında kalırsa biz çok büyük zarar ederiz" dedi.Zarar tespit çalışmalarına devam ediyorIsparta Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Gelendost ilçemizde yaklaşık 3 bin 200 dekar, Barla Köyümüzde ise yaklaşık bin 500 dekar alandaki elma bahçelerimiz büyük zarar görmüştür. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekiplerimiz sahada zarar tespit çalışmalarına aralıksız devam etmekte olup, hazırlanacak rapor en kısa sürede Bakanlığımızla paylaşılacaktır. Afetlere karşı çiftçilerimizin Tarım Sigortası (TARSİM) yaptırmalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük. Afetten etkilenen tüm çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, Rabbimden memleketimizi her türlü afetten muhafaza etmesini niyaz ediyorum" ifadelerine yer verildi.
Isparta’da bir gecede 4 bin 200 ton elma doluya teslim oldu, zarar 170 milyon TL
10 Eylül 2025 Çarşamba - 10:44 Isparta’da bir gecede 4 bin 200 ton elma doluya teslim oldu, zarar 170 milyon TL Isparta’da etkili olan dolu yağışı, elma üreticilerini vurdu. Yırtılan filelerin altında kalan bahçelerde yüzde 70’e varan hasar meydana gelirken, yaklaşık 4 bin 200 ton elmanın kullanılamaz hale geldiği, toplam zararın ise 170 milyon TL olduğu açıklandı. Isparta Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Gelendost ilçemizde yaklaşık 3 bin 200 dekar, Barla köyümüzde ise yaklaşık bin 500 dekar alandaki elma bahçelerimiz büyük zarar görmüştür. Ekiplerimiz sahada zarar tespit çalışmalarına aralıksız devam etmekte olup, hazırlanacak rapor en kısa sürede Bakanlığımızla paylaşılacaktır. Afetlere karşı çiftçilerimizin Tarım Sigortası (TARSİM) yaptırmalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük" denildi. Isparta’nın Eğirdir ve Gelendost ilçelerinde geçtiğimiz pazar günü gece saatlerinde etkili olan dolu yağışı, tarım arazilerini vurdu. Özellikle elma üretimiyle öne çıkan bölgede, bahçelerin üzerine kurulan dolu fileleri yağan dolunun ağırlığına dayanamayarak yırtıldı. Yapılan ilk incelemelere göre, Gelendost’ta 3 bin 200 hektar, Eğirdir’in Barla köyünde ise bin 500 hektar alandaki elma bahçeleri doludan zarar gördü. Sadece Barla köyü çevresinde yaklaşık 4 bin 200 ton sofralık elmanın kullanılamaz hale geldiği, bölgedeki toplam zararın ise 170 milyon TL olduğu bildirildi. "Ürün yerde kalırsa çiftçi büyük zarar edecek" Elma üreticisi Mehmet Eryılmaz, "Görünen köy kılavuz istemez. Büyük bir zarara uğradık. Bundan sonra ne yaparsak yapalım her türlü zarardayız. Bu zamana kadar elimizden geldiğince bahçelerimize baktık, hiçbir masraftan da kaçınmadık. Ama bu Allah’tan gelen bir şey. Sayın Valimizin açıklamalarını da duyduk. Geçen yıl Büyükkabaca köyünde de aynı durumu yaşamıştık ve valilik sorunumuzu çözmüştü. İnşallah bu kez de sorunumuza çözüm bulunur. Eğer bu ürün dalında kalırsa biz çok büyük zarar ederiz" dedi. Zarar tespit çalışmalarına devam ediyor Isparta Valiliği’nden konuya ilişkin yapılan açıklamada, "Gelendost ilçemizde yaklaşık 3 bin 200 dekar, Barla köyümüzde ise yaklaşık bin 500 dekar alandaki elma bahçelerimiz büyük zarar görmüştür. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekiplerimiz sahada zarar tespit çalışmalarına aralıksız devam etmekte olup, hazırlanacak rapor en kısa sürede Bakanlığımızla paylaşılacaktır. Afetlere karşı çiftçilerimizin Tarım Sigortası (TARSİM) yaptırmalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük. Afetten etkilenen tüm çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, Rabbimden memleketimizi her türlü afetten muhafaza etmesini niyaz ediyorum" ifadelerine yer verildi.
Şehit oğlunun adını taşıyan okulun açılışına katılan anne hem gurur hem hüzün yaşadı
08 Eylül 2025 Pazartesi - 13:25 Şehit oğlunun adını taşıyan okulun açılışına katılan anne hem gurur hem hüzün yaşadı Isparta’da 2025-2026 eğitim öğretim yılı açılışı, geçtiğimiz yıl şehit olan öğretmen Orhan Burak Büyükçaylı’nın adını taşıyan ortaokulda gerçekleştirildi. Törende şehidin annesi, eşi ve yakınları duygusal anlar yaşadı. Okulun ilk zilini şehidin eşi çalarken, tören sonunda konuşan şehidin annesi Ayşe Büyükçaylı, "Geçtiğimiz yıl torunum dünyaya geldiği sırada hemen ardından oğlumun şehitlik haberini aldım. Ne üzüntüyü ne de sevinci tam anlamıyla yaşayabiliyorum, kendimi tamamen bir boşluk içinde hissediyorum. Bugün de kızım doğum yapıyor, her şey aynı güne denk geldi" dedi. Isparta’da 2025-2026 eğitim öğretim yılı dolayısıyla İlköğretim Haftası kutlama programı düzenlendi. Kent genelinde 439 okulda 7 bin 50 öğretmen ve yaklaşık 78 bin öğrenci ders başı yaptı. Açılış töreni, geçtiğimiz yıl Tunceli’de şehit olan Orhan Burak Büyükçaylı’nın adını taşıyan Şehit Orhan Burak Büyükçaylı Ortaokulu’nda yapıldı. Şehidin annesi Ayşe Büyükçaylı, torununun doğum haberiyle aynı gün oğlunun şehit haberini aldığını belirterek, "Bugün hem mutlu hem hüzünlü günüm. Torunum doğduktan hemen sonra oğlumun şehit haberini aldım. Üstüne bir de bugün kızım doğum yapıyor, oğlumun şehit olduğu gün bir tane daha torunum dünyaya geliyor. Anlatılmaz bir duygu içerisindeyim" dedi. "Şehidimiz Orhan Burak Büyükçaylı’ya Allah’tan rahmet diliyorum" Törende İl Milli Eğitim Müdürü Recai Ocak’ın konuşmasının ardından söz alan Vali Abdullah Erin, "2025-2026 eğitim öğretim yılının başındayız. Açılış töreni dolayısıyla hep birlikte toplanmış bulunmaktayız. Isparta’mızda 439 okulda, 7 bin 50 öğretmenimizle yaklaşık 5 bin dersliğimizde 78 bin öğrencimiz eğitime başladı. Bu eğitim öğretim yılının Isparta’mıza ve tüm öğrencilerimize hayırlı olmasını diliyorum. Açılışımızı, şehadet mertebesine ulaşalı bir yıl olan şehidimizin adını taşıyan bu okulda gerçekleştiriyoruz. Böylesine anlamlı bir günde hem hüznü hem mutluluğu bir arada yaşadığımızı ifade etmek istiyorum. Bu vesileyle şehidimiz Orhan Burak Büyükçaylı’ya Allah’tan rahmet diliyorum" dedi. "Torunum doğarken oğlumun şehitlik haberini aldım" Şehidin annesi Ayşe Büyükçaylı ise "Oğlum şehit olalı tam bir yıl oldu. Bugün hem okulun açılış haftasını hem de oğlumun şehadet yıl dönümünü yaşıyoruz. Torunum dünyaya geldiği için mutluyuz ama oğlumuzu kaybettiğimiz için de hüzünlüyüz. Torunum doğarken oğlumun şehitlik haberini aldım. Şu an nasıl bir duygu içinde olduğumu anlatamıyorum. O kadar farklı bir duygu ki… Ne üzüntüyü ne sevinci tam anlamıyla hissedemiyorsun. Sanki duygu yok, his yok, tamamen bir boşluktasın. Anlatılmaz bir acı. Oğlumun isminin bu okula verilmesi bizim için büyük bir onur. İsmi artık burada yaşayacak ve gelecek nesiller bu isim altında eğitim görecek. İnşallah oğlumun şehadeti onlara ilham olur ve başarılı bireyler yetişir. Bugün hem oğlumun vefatının yıl dönümü, hem oğlunun doğum günü, hem de kızım doğum yapıyor. Hepsi aynı güne denk geldi" ifadelerini kullandı. "Emeği geçen herkesten Allah razı olsun" Şehidin eşi Gizem Büyükçaylı da, "Eşimin adının bu okulda yaşatılıyor olması bana büyük bir gurur ve onur veriyor. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun" dedi. Okulun açılışı için ilk zili Şehit Orhan Burak Büyükçaylı’ın eşi Gizem Büyükçaylı çaldı. Törene şehidin annesi Ayşe Büyükçaylı, eşi Gizem Büyükçaylı, yakınları, İl Milli Eğitim Müdürü Recai Ocak, protokol üyeleri ve veliler katıldı.