Yerel Haberler
Kahramanmaraş
20 Aralık 2025 Cumartesi - 13:12 Tescilli Maraş kelle paça kış mevsiminin vazgeçilmezi Soğuk havaların etkisini artırmasıyla birlikte, Kahramanmaraş’a özgü Maraş kelle paça, kış mevsiminin vazgeçilmez lezzetleri arasında yer aldı. Özellikle sabahın erken saatlerinden itibaren paça salonlarında yoğunluk yaşanıyor. Yüzyıllardır Maraş mutfağının önemli bir parçası olan Maraş kelle paça, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 2011 yılında coğrafi işaretle tescillendi. Kış aylarında yoğun talep gören ürün, kentteki paça salonlarında vatandaşlardan ilgi görüyor. Soğuk havalarda tercih edilen lezzetler arasında yer alan Maraş kelle paça, özellikle gece ve sabah saatlerinde tüketiliyor. Kent genelindeki paçacılarda kış mevsimiyle birlikte müşteri sayısında artış yaşandığı gözlemleniyor. Kendine özgü hazırlanış yöntemi ve lezzetiyle öne çıkan Maraş kelle paça, coğrafi işaret tesciliyle birlikte Kahramanmaraş’ın gastronomi değerleri arasında önemli bir yer tutuyor. Vatandaşlar, kış mevsiminde kelle paçaya olan ilgisini sürdürmeye devam ediyor. Paçacı ustası Remzi Ulaş, "Elimizden geldiğince paçamızı dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Özellikle çocukların kemik gelişiminde, kırık ve çıkıklarda çok faydalıdır. İnsan sağlığına çok faydalıdır. Kış mevsimi havalar soğudu ve talepler arttı" dedi. Vatandaşlardan Ahmet İspir, "Kelle paça denilince Türkiye ve Kahramanmaraş gelir. Kentimizin meşhur yemeğidir. Ben 15 yıldır paça içerim" diye konuştu. Vatandaşlardan Mahmut Kaptanoğlu ise, "Göz, beyin, dil ve birçok faydası ile karışık şekilde yenmesi daha faydalıdır. Siyah paça furyası yoğunlaştı ama karışık paçanın daha lezzetli olduğunu iddia ediyorum" ifadesini kullandı.
Tescilli Maraş kelle paça kış mevsiminin vazgeçilmezi
20 Aralık 2025 Cumartesi - 13:12 Tescilli Maraş kelle paça kış mevsiminin vazgeçilmezi Soğuk havaların etkisini artırmasıyla birlikte, Kahramanmaraş’a özgü Maraş kelle paça, kış mevsiminin vazgeçilmez lezzetleri arasında yer aldı. Özellikle sabahın erken saatlerinden itibaren paça salonlarında yoğunluk yaşanıyor. Yüzyıllardır Maraş mutfağının önemli bir parçası olan Maraş kelle paça, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 2011 yılında coğrafi işaretle tescillendi. Kış aylarında yoğun talep gören ürün, kentteki paça salonlarında vatandaşlardan ilgi görüyor. Soğuk havalarda tercih edilen lezzetler arasında yer alan Maraş kelle paça, özellikle gece ve sabah saatlerinde tüketiliyor. Kent genelindeki paçacılarda kış mevsimiyle birlikte müşteri sayısında artış yaşandığı gözlemleniyor. Kendine özgü hazırlanış yöntemi ve lezzetiyle öne çıkan Maraş kelle paça, coğrafi işaret tesciliyle birlikte Kahramanmaraş’ın gastronomi değerleri arasında önemli bir yer tutuyor. Vatandaşlar, kış mevsiminde kelle paçaya olan ilgisini sürdürmeye devam ediyor. Paçacı ustası Remzi Ulaş, "Elimizden geldiğince paçamızı dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Özellikle çocukların kemik gelişiminde, kırık ve çıkıklarda çok faydalıdır. İnsan sağlığına çok faydalıdır. Kış mevsimi havalar soğudu ve talepler arttı" dedi. Vatandaşlardan Ahmet İspir, "Kelle paça denilince Türkiye ve Kahramanmaraş gelir. Kentimizin meşhur yemeğidir. Ben 15 yıldır paça içerim" diye konuştu. Vatandaşlardan Mahmut Kaptanoğlu ise, "Göz, beyin, dil ve birçok faydası ile karışık şekilde yenmesi daha faydalıdır. Siyah paça furyası yoğunlaştı ama karışık paçanın daha lezzetli olduğunu iddia ediyorum" ifadesini kullandı.
Bilal Erdoğan: "Suriye’nin müreffeh, stabil bir ülke olması bölge barışı için çok önemlidir"
18 Aralık 2025 Perşembe - 19:45 Bilal Erdoğan: "Suriye’nin müreffeh, stabil bir ülke olması bölge barışı için çok önemlidir" Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan, Kahramanmaraş’ta sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldiği programda yaptığı konuşmada, "Suriye’nin istikrarlı ve müreffeh bir ülke olması bölge barışı için son derece önemlidir" dedi. Sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldiği buluşmada konuşan Erdoğan, komşu coğrafyalarda yaşanan savaş ve çatışmaların Türkiye’yi doğrudan etkilediğini belirtti. Erdoğan, İran-Irak Savaşı’ndan Körfez Savaşı’na, Suriye iç savaşından İsrail’in Filistin’deki saldırılarına kadar yaşanan tüm süreçlerin Türkiye ekonomisine ve sosyal yapısına yansıdığını ifade etti. Suriye’nin yeniden ayağa kalkmasının Türkiye açısından da hayırlı olacağını vurgulayan Erdoğan, "Yanınızda perişan bir ülke varsa ticaretiniz de güçlenmez. Suriye’nin istikrarlı ve müreffeh bir ülke olması, bölge barışı için son derece önemlidir. Komşu coğrafyaları ateşe atan odaklar, aslında birkaç kez bizim ülkemizi de ateşe atmak istedi. Gönül ister ki bölgemizdeki komşularımız kendi içlerinde ve birbirleriyle barış içinde olsun. Bu tür ihtilaflar, savaşlar ve çatışmalar yaşanmasın. Komşu ülkelerimizin hiçbirinde terör diye bir mesele olmasın. Çünkü bunların tamamı bizi de doğrudan etkileyen süreçlerdir. İran-Irak Savaşı’ndan Körfez Krizi’ne, Körfez Savaşı’ndan Suriye iç savaşına, İsrail’in soykırımına kadar yaşanan tüm bu süreçlerde Türkiye’nin ekonomisi etkilenmiştir. Özellikle Suriye’den gelen büyük göçlerle mücadele etmek zorunda kalınmıştır. İnşallah Rusya ile Ukrayna arasındaki sorunlar da aşılır. Her ikisi de bizim önemli komşularımız, büyük ticaret hacmimiz olan ülkeler. Temennimiz birlikte kalkınmaya devam etmektir. Suriye örneği ortadadır. Suriye’de özgürlük kazanılalı bir yıl oldu. Ekonomisi en iyi dönemlerinin onda birine düşmüş, nüfusunun neredeyse yarısı başka ülkelere dağılmış bir ülkeden bahsediyoruz. Yanınızda bu kadar perişan bir ülke varsa ticaret de olmaz, iş birliği de güçlenmez. Suriye’nin yeniden ayağa kalkması, vatandaşlarını geri çekebilecek bir cazibeye ulaşması ülkemiz için de hayırlıdır. Suriye’nin müreffeh ve istikrarlı bir ülke olması bölge barışı açısından son derece önemlidir" ifadelerini kullandı. "Toplumumuzun mayası çok temiz ve çok güçlüdür" Toplumun olumsuz gündemlerle zayıflatılmaya çalışıldığını ifade eden Erdoğan, "Ancak bazı olumsuz örnekler yıllarca gündemde tutularak toplum zayıflatılmaya çalışılıyor. Üçüncü sayfa haberleri manşetlere taşındıkça bu durumlar normalleşiyor. Çocuklarımız bu olumsuzlukları aile sofralarında izler hale geldi. Bu nedenle olumlu gündemlerin, güzel işlerin daha fazla öne çıkarılması gerekiyor. 1 Ocak sabahı Galata Köprüsü’nde Filistin ve Kudüs için bir araya geleceğiz. Bu duyarlılığın canlı tutulması gerekiyor. Filistin ümmetin namusudur, insanlık vicdanının namusudur. Boykot meselesi sulandırılmamalı. Hiç olmazsa birkaç markada netice alındığını görerek kararlılıkla devam edilmelidir. Kahramanmaraş’ta devam eden altyapı ve üstyapı çalışmalarını Cumhurbaşkanımız yakından takip ediyor. Murat Kurum Bakanımız sık sık geliyor. Yazdan sonra büyük ölçüde tamamlanmış olacak. Kahramanmaraş bittiğinde Türkiye’nin gözde şehirlerinden biri olacak. Kendinize hedef koyun; Gaziantep’i geçeceğiz deyin. Bu potansiyele sahipsiniz" diye konuştu. Erdoğan daha sonra Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde düzenlenen ’Gençlik Buluşmasına’ katılarak gençlerin sorularını yanıtladı.
Çelikler Holding’den asılsız istihdam iddialarına yalanlama
18 Aralık 2025 Perşembe - 15:58 Çelikler Holding’den asılsız istihdam iddialarına yalanlama Çelikler Holding, asılsız istihdam iddialarını yalanlayarak "Yerli ve milli kaynaklara dayalı elektrik üretim faaliyetlerini kamuoyu nezdinde olumsuz göstermek amacıyla ortaya atılan "personel çıkarıldığı" yönündeki iddiaların gerçeklerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır" açıklamasında bulundu. Çelikler Holding, son günlerde bazı basın yayın organlarında, termik santral ve maden işletmelerindeki istihdam yapısına ilişkin gerçeği yansıtmayan haberlerin yer alması üzerine kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla açıklama yaptı. Açıklamada, termik santral işletmesi ile maden işletmesi kapsamında toplam 3 bin 764 kadrolu (daimi) personel görev yaptığı ifade edildi. Kadrolu personelin üretim sürekliliği ile iş sağlığı ve güvenliği esasları doğrultusunda çalışmalarını kesintisiz şekilde sürdürdüğü, daimi istihdama yönelik herhangi bir olumsuzluğun söz konusu olmadığı belirtildi. Türkiye genelinde faaliyet gösteren yaklaşık 20 termik santralde olduğu gibi, söz konusu işletmelerde de her yıl belirli dönemlerde planlı bakım, tamir ve ünite revizyonlarının gerçekleştirildiği, bu çalışmaların sektörde yaygın ve standart bir uygulama olduğu kaydedildi. Planlı bakım ve revizyon faaliyetlerinin taşeron firmalar aracılığıyla yürütüldüğü aktarıldı. Basında "işten çıkarma" olarak yer alan iddiaların, planlı bakım ve revizyon çalışmalarında geçici süreyle istihdam edilen taşeron personelin, çalışmaların tamamlanmasının ardından görev sürelerinin sona ermesinden ibaret olduğu vurgulandı. Bu durumun, işletmelerde görev yapan kadrolu personel ile doğrudan ya da dolaylı herhangi bir ilişkisinin bulunmadığına dikkat çekildi. Açıklamada, şu ifadeler yer aldı: "Termik santral işletmesi ile maden işletmesi kapsamında toplam 3 bin 764 kadrolu (daimi) personel görev yapmaktadır. Bu personelimiz, üretim sürekliliği ve iş sağlığı-güvenliği esasları doğrultusunda, birlik ve beraberlik içerisinde çalışmalarına kesintisiz şekilde devam etmektedir. Daimi personelin istihdamına yönelik herhangi bir olumsuzluk söz konusu değildir. Türkiye genelinde faaliyet gösteren yaklaşık 20 adet termik santralde olduğu gibi, işletmelerimizde de her yıl belirli dönemlerde planlı bakım, tamir ve ünite revizyonları gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmalar, sektörde yaygın ve standart bir uygulama olup, taşeron firmalar aracılığıyla yürütülmektedir. Basında "işten çıkarma" olarak yansıtılan husus; söz konusu planlı bakım ve revizyon faaliyetleri kapsamında, taşeron firmalar tarafından ülkenin farklı bölgelerinden geçici süreyle istihdam edilen taşeron personelin, revizyon çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte görev sürelerinin sona ermesinden ibarettir. Bu durum, işletmelerimizin kadrolu personel yapısı ile doğrudan veya dolaylı herhangi bir ilişki taşımamaktadır. Bu uygulama, yalnızca işletmelerimize özgü olmayıp, Türkiye genelindeki termik santraller ve benzeri büyük ölçekli endüstriyel tesislerde bakım ve revizyon dönemlerinde yaygın şekilde kullanılan, sektörel bir çalışma yöntemidir. Yerli ve milli kaynaklara dayalı elektrik üretim faaliyetlerini kamuoyu nezdinde olumsuz göstermek amacıyla ortaya atılan "personel çıkarıldığı" yönündeki iddiaların gerçeklerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla, kış döneminde çalışanların işten çıkarıldığı yönündeki haberler asılsız, yanıltıcı ve işletmelerimizin fiili durumunu yansıtmaktan uzaktır. Planlı bakım ve revizyon dönemlerinde taşeron firmalar aracılığıyla geçici personel istihdam edilmesi, günlük hayatta herkesin bildiği ve kabul ettiği bir uygulamadır. Örneğin; bir konutta boya, tesisat veya tadilat işi yapılırken, bu işler için çağrılan ustalar iş tamamlandığında çalışmalarını sonlandırmakta, sürekli olarak istihdam edilmemektedir. Benzer şekilde, deprem sonrası TOKİ tarafından yürütülen konut yapım projelerinde yüz binlerce işçi, proje süresi boyunca görev almış; inşaatların tamamlanmasının ardından ise çalışmalar doğal olarak sona ermiştir. Termik santrallerde yapılan planlı bakım ve ünite revizyonlarında taşeron personelin görevlendirilmesi de aynı mantıkla yürütülen, geçici ve proje bazlı bir uygulama olup, kadrolu personelin istihdam yapısıyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır" denildi.