Yerel Haberler
Kastamonu
500’den fazla kişinin istihdam edileceği organize tarım bölgesindeki çalışmalarda sona yaklaşıldı 06 Aralık 2025 Cumartesi - 14:06:33 Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde inşa edilen ve 500’den fazla kişinin istihdam edileceği Kastamonu-Devrekani Besi Organize Tarım Bölgesi’nde çalışmalarda sona yaklaşıldı. Devrekani Belediyesi’nin girişimiyle Tarım ve Orman Bakanlığınca ihale edilen, Kastamonu-Devrekani Besi Organize Tarım Bölgesi’nde altyapı ve üstyapı çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Yüzde 80 gerçekleşmenin sağlandığı bölgede, 2026 yılının Mart ayından itibaren işletmelerin faaliyetlerine başlaması hedefleniyor. 95 parsele sahip bölgede, ilk etapta 45 parsel için başvuruda bulunan yatırımcılara tahsisler yapıldı. Tahsisi yapılan parsellerde yatırımcılar inşaat çalışmalarını sürdürüyor. "Bin 290 dekar alanda Organize Tarım Bölgesini oluşturduk" Kastamonu-Devrekani Besi Organize Tarım Bölgesi’ndeki çalışmalarla ilgili bilgi veren Devrekani Belediye Başkanı Engin Altıkulaç, "2018 yılında Organize Tarım Bölgemizin hikayesi başladı. 7-8 yıldan beri hummalı bir şekilde bu büyük mega yatırımın hem Kastamonu özelinde hem Batı Karadeniz özelinde Organize Tarım Bölgemizin devam eden hikayesi Allah’ın izniyle yılbaşı itibariyle sonlanmış olacak. Kurtşeyh Mahallemizin sınırları içerisinde bin 290 dekar alanda Organize Tarım Bölgesini oluşturduk. Yerinde gerçekleşmeye baktığımızda yüzde 80 aşamasındayız. 12 ay içerisinde yüzde 90-95 oranında altyapı programımız bitecek. Toplam işletme ve sanayi parselleri ile birlikte 95 tane parselimizin olduğu bir organize tarım bölgesi. Bunlardan şu ana kadar 45 tanesini biz işletmelerimize tahsis ettik. Tahsis ettiğimiz parseller fiili olarak an itibariyle 19 tanesinin inşa faaliyetleri başladı ve hummalı bir şekilde devam ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığımızın Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Destekleme Programı kapsamında bu 19 tane yatırımımızın tamamı destek aldı ve yüzde 50 oranında desteklenecek" dedi. "Yol çalışmalarımız devam ediyor" Organize Tarım Bölgesinde altyapı çalışmalarının bittiğini söyleyen Başkan Altıkulaç, "Yağmur suyu, elektrik işleri, içme suyu hattı, parsellerin kota işlemleri tamamen bitti. Bir taraftan da parke döşeme ve kaldırım oluşturma işlemlerine devam ediyoruz. Sokak aydınlatmayla ilgili bütün iş ve işlemlerimiz bitti. Yüksek gerilim hattından alçak gerilim hattına indirgeyecek trafo merkezimizi de inşa etmeye başladık ve bu da öyle tahmin ediyorum ki bir ay içerisinde bitecek" diye konuştu. "Organik gübreyi ekonomiye kazandırmayı planlıyoruz" Tesisteki gübrelerin ekonomiye kazandırılacağını dile getiren Altıkulaç, "İşletme sahiplerimiz bize telefonla ulaştıkları takdirde gübre çukurlarından gübreleri alacağız. Ön gübre toplama havuzunda biriktireceğiz. Biz, daha sonra bunu sıvı ve katı olarak birbirinden ayıracağız. Sıvı ve katı birbirinden ayrıldıktan sonra kompost işlemi yakma işlemi geliyor. Kompost ünitesini de kurduktan sonra o üniteden geçireceğiz. Paket haline getirip ülkemizde ihtiyacı olan işletmelere bunları satmayı planlıyoruz. Elde edilen gübrenin sıvı kısmını ise bölgedeki tarım arazilerine, mera alanlarına serperek zirai üretimde organik gübreyi ekonomiye kazandırmayı planlıyoruz. Bununla alakalı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın koordinesinde bir Avrupa Birliği projesi var. Yüzde 90 hibeli bir proje. Biz bakanlığımıza bununla alakalı projemizi yazdık. İleriki günlerde de onun onaylanmasının akabinde bu meselemizi de halletmiş olacağız" şeklinde konuştu. "İlk etapta 500’den fazla kişinin istihdam edilmesini hedefliyoruz" Organize Tarım Bölgesinin içerisinde 70 bin metrekarelik bir parselin olduğunu ifade eden Altıkulaç, "Kıymetli Bakanımız İbrahim Yumaklı sayesinde, Et ve Süt Kurumunun bir işleme ve entegre tesisini de Organize Tarım Bölgemize kazandırmaya çalışacağız. Gerek ilçemiz için gerek Kastamonu gerek bölge için önemli bir proje. Türkiye’deki 19 bölgeden Devrekani’de olması bizi çok mutlu ediyor. Organize Tarım Bölgesinin kurulması sadece orada işletme sahibi olan insanları ekonomik girdi sağlayacak hem istihdamı arttıracak. Minimum olarak ilk etapta biz, 500 kişinin orada istihdam edileceğini düşünüyoruz. İleriki günlerde bu istihdam sayısı kesinlikle artacaktır. Devrekani ilçemizin tarım anlamında ciddi toprakları var. Mevcut olan toprakların çok ciddi bir kesimi de sulanabiliyor. Bölge çiftçimizin de çarpan etkisiyle ekonomisinin bu anlamda buranın sayesinde Organize Tarım Bölgemizin sayesinde bayağı bir hareketleneceğini öngörüyoruz. Devrekanimize, Kastamonumuza, bölgemize ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.
04 Aralık 2025 Perşembe - 23:51 Dünya şampiyonu Asuman’a memleketinde coşkulu karşılama Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenen Kick Boks Büyükler Dünya Şampiyonası’nda altın madalya kazanan Asuman Çığlıoğlu, memleketi Kastamonu’da coşkuyla karşılandı. Avrupa ve dünya kupası şampiyonu milli sporcu Asuman Çığlıoğlu, 21-30 Kasım tarihleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de gerçekleşen Kick Boks Büyükler Dünya Şampiyonası’ndan altın madalyayla döndü. Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda büyükler 60 kilogramda altın madalyaya kazanan Asuman Çığlıoğlu, memleketi Kastamonu’da çiçekler ve meşalelerle karşılandı. Geçen yıl Avrupa, bu yıl da dünya şampiyonu olan milli sporcunun başarısı pasta kesilerek kutlandı. "En çok hayalini kurduğum dünya şampiyonluğunu elde ettim" Gururlu olduğunu ifade eden Asuman Çığlıoğlu, "Abu Dabi’de düzenlenen Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda ülkemizi ve Kastamonu’yu temsil ettim. 60 kilogram Full Contact branşında dünya şampiyonu oldum. Bu benim ilk dünya şampiyonluğum. 13 yıldır bu branşı yapıyorum. 2024 yılında Avrupa şampiyonu olmuştum. Bu yıl hedefim de dünya şampiyonu olmaktı. Antrenörüm Emrah Şahanoğlu ile birlikte Avrupa Şampiyonası’ndan sonra sistemimizin üzerine farklılıklar getirdik. Dünya Şampiyonası’na çok daha güzel hazırlandık ve en büyük hedefim olan dünya şampiyonluğunu elde ettim. Çok mutluyum ve iyi ki bu şampiyonluğu Türkiye’ye ve Kastamonu’ya getirdim. Şu an spor salonumuzda alttan gelen bir sürü sporcular var. Onların da hepsinin çok istikrarlı çalıştığını da ben de görüyorum. Hepsinin de bu başarıları elde edeceğine hatta daha güzellerini elde edeceklerini düşünüyorum. İnşallah hep birlikte daha nice şampiyonluklar yaşarız" dedi. Dünya şampiyonu olduğuna inanamadığını söyleyen Çığlıoğlu, "O kürsüye çıktığımda hala bir hayal gibiydi, rüya gibiydi. Dünya şampiyonu olduğumu birkaç kez tekrarladım" diye konuştu. "Bu gururu bize yaşattığı için Asuman’a çok teşekkür ediyorum" Kick Boks Milli Takım Antrenörü Emrah Şahanoğlu ise, "Yıllardır hayalini kurduğumuz bir hedefti. Gerek benim antrenörlük kariyerimde gerekse sporcuların sporculuk kariyerindeki tek eksik madalyamızı aldık. Kastamonu’ya getirilmiş şimdiye kadarki en üst derecedir. Büyüklerde dünya şampiyonluğunu, elde edilebilecek en büyük başarıyı elde etmenin gururunu yaşıyoruz. Bu anlamda ben hem sporcumuzu tebrik ediyorum hem de bundan sonra bu başarıları devam ettireceğine inanıyorum" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan tebrik etti Asuman Çığlıoğlu’nun daha önce 15 kez Türkiye şampiyonu, 1 kez Avrupa şampiyonu, 2 kez Dünya Kupası şampiyonu 3 kez dünya üçüncüsü, bir kez dünya ikincisi olduğunu ifade eden Şahanoğlu, "İlimizin milletvekili Sayın Serap Ekmekçi bizi, Büyük Millet Meclisi’nde ağırladı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da sporcumuzu tebrik etti ve başarılarının devamını diledi. Bu bizim için çok büyük bir anı ve gurur oldu. Gerçek anlamda duygu dolu bir gündü. Ben Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Kastamonu Milletvekilimiz Sayın Serap Ekmekçi’ye çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
04 Aralık 2025 Perşembe - 17:39 Prof. Dr. Toksoy: "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak" Prof. Dr. Devlet Toksoy, "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak, insan göçleri artacak, sıcaklık nedeniyle ölüm olayları artacak. Çeşitli salgın hastalıklar yaygınlaşacak, küresel bazda yiyecek krizi yaşanacak" dedi. Kastamonu Üniversitesi, küresel iklim değişikliğinin etkileri ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde yeşil ekonomi politikalarının ele alındığı panele ev sahipliği yaptı. Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi, Ormancılık ve Tabiat Turizmi Alanında İhtisaslaşma Koordinatörlüğü ve Kastamonu Teknokent iş birliğiyle düzenlenen "Küresel İklim Değişikliği Ekseninde Yeşil Ekonomi Politikaları" konulu panel, Teknokent binasında gerçekleştirildi. Dr. Öğretim Üyesi Alper Bulut’un başkanlığını yaptığı panelde konuşan Karadeniz Üniversitesi’nden Prof. Dr. Devlet Toksoy, iklim değişikliğinin gelecekteki etkilerini bilimsel verilerle anlattı. "80 milyon insan bu sıcaklık artışları nedeniyle işsiz kalacak" Sıcaklık artışının devam etmesiyle en büyük kaybın tarım, ormancılık ve hayvancılıkta yaşanacağını ifade eden Toksoy, 2030 yılında Türkiye’nin su fakiri bir ülke olmasının değerlendirildiğini belirterek, "Dünya Bankası’na göre her 1 derece sıcaklık artışı neredeyse milli gayri safi yurt içi hasılatında yüzde 1’lik düşüşe neden olacak. 2100 yılında gayrisafi yurt içi hasıla yüzde 10 ila yüzde 23 azalacak. En büyük kayıp tarımda, ormancılıkta, hayvancılıkta, balıkçılıkta olacak. Yani ekonomileri kıyıya yakın olan ülkelerde yaşanacak. Çünkü bir süre sonra sular altında kalacaklar. Gıda fiyatları, enerji maliyetleri artacak, kuraklık döneminde şok gıda fiyatlarıyla karşılaşacağız. Uluslararası Çalışma Örgütü, küresel ısınmaya bağlı olarak 10 yıl içerisinde çalışma saatleri yüzde 2.2 azalacak diyor. En çok tarım sektörü ile inşaat sektöründe düşüş olacak. Çünkü sıcaklık artıyor. 80 milyon insan bu sıcaklık artışları nedeniyle işsiz kalacak. Amerika’nın bugün verimli çiftliklerinin büyük bir kısmı çöl olacak. Benzer olaylar dünyanın birçok ülkesinde de ortaya çıkacak. Türkiye’deki su kaynakları küçüleceği için su sıkıntısı ve yer yer çöl görünümlü arazi yapılarıyla kum fırtınaları da görülmeye başlanacak. Dünya tahıl üretimi azalacak, açlıklar artacak. Esasında bu içinde olduğumuz, yaşadığımız dönemi anlatıyor" dedi. "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak" İklim değişikliğinin etkilerinin devam etmesi durumunda su kaynaklarının ciddi boyutta etkileneceğine vurgu yapan Toksoy, "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak, insan göçleri artacak, sıcaklık nedeniyle ölüm olayları artacak. Çeşitli salgın hastalıklar yaygınlaşacak, küresel bazda yiyecek krizi yaşanacak. Çatışmalar ve savaşlar en az iki katına çıkacak. 5 derece ısınırsa New York sular altında kalacak. Dünyanın en önemli şehirlerini besleyen su kaynakları tümüyle kuruyacak. Los Angeles, Kahire, Türkiye, İran yaşanamaz hale gelecek. Kuzey ve Güney kutuplar da ılıman iklime sahip olacak ancak dünyanın orta enlemleri yaşanamaz olacak. 6 derece ısınırsa denizler mavi görünmesine rağmen canlı kalmayacak. Bugün uygarlığın yaygın olduğu karaların büyük bir kısmı çöle dönecek" diye konuştu. "21. yüzyılın sonunda sıcaklık 4-5 derece artacak deniliyor" Günümüzdeki çatışmaların yüzde 3’ü ile 20’si arasının iklim değişikliğinden kaynaklandığını vurgulayan Prof. Dr. Toksoy, "Tüm ülkelerde yenilenebilir enerji kaynaklarının yılda yüzde 2 oranında artması gerektiğini tespit ediyorlar. Karbondioksit gazı salınımının azaltılmaması halinde 21. yüzyılın sonunda sıcaklık 4-5 derece artacak deniliyor. Bilim insanları, dünya nüfusunun yarısının olumsuz hava şartları yüzünden öleceğini, diğer yarısının da kalan kaynakları ele geçirmek için savaşlar çıkaracağını düşünüyor. Bir dünya savaşı çıkma ihtimali 2 derece sıcaklık artması halinde yüzde 13 artıyor. 4 derece artış yaşanması halinde yüzde 26 artıyor. Günümüzde çatışmaların yüzde 3 ile yüzde 20 arasındaki kısmı iklim değişikliği nedeniyle yaşanıyor. Bize başka gösteriyorlar ama bu çıkan savaşların yüzde 2 ila 20’si iklim değişikliği hazırlıklarından kaynaklı" şeklinde konuştu. Panelde konuşan Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mahmut Gür, panelin hem öğrenciler hem de akademik camia için değerli katkılar sağlayacağını belirtti. Gür, bilim adamlarının ele alacağı konuların alanın gelişimine ışık tutacağına inandığını ifade etti. Panel Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Alper Bulut ise iklim değişikliğinin 21. yüzyılın en büyük küresel tehditlerinden biri haline gelerek yalnızca çevresel değil, aynı zamanda ekonomik ve toplumsal açıdan ciddi riskler oluşturduğunu söyledi. Bulut, çevresel bozulma ile ekonomik büyüme arasındaki bağın koparılmasını amaçlayan yeni bir iktisadi yaklaşıma ihtiyaç duyulduğunu vurgulayarak, "Bu ihtiyaçtan doğan yeşil ekonomi kavramı, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından toplumsal refah ve eşitlikten ödün vermeden çevresel zararları ortadan kaldıran bir ekonomi modeli olarak tanımlamaktadır" ifadelerini kullandı. Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mahmut Bayramoğlu ise yeşil ekonomiye geçişte doğru ve sürdürülebilir finansman modellerinin kritik bir role sahip olduğunu ifade etti. Çankırı Karatekin Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Seda Erkan Buğday da iklim değişikliğinin tarım, sanayi ve enerji gibi temel sektörlerde köklü dönüşümleri zorunlu kıldığını söyledi.
Eski Kastamonu fotoğraflarından oluşan sergiye büyük ilgi
03 Ekim 2025 Cuma - 19:18 Eski Kastamonu fotoğraflarından oluşan sergiye büyük ilgi Kastamonu’nun eski çekilmiş fotoğraflarından hazırlanan sergi, vatandaşların büyük beğenisini topladı. Kastamonu Kalkındırma Derneği (KAL-DER) tarafından hazırlanarak Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen "Kadim Şehir Kastamonu" temalı fotoğraf sergisi yoğun ilgi gördü. Kastamonu’nun plakası olan 37’den esinlenerek 37 eski fotoğrafın sergilendiği programda, şehrin geçmişine ışık tutan kareler ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Serginin açılışına, Vali Yardımcısı Hakan Kubalı, eski Devleti Bakanı Murat Başesgioğlu, Baro Başkanı Avukat Özgür Demir, önceki dönem Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Ticaret Borsası Başkanı Serdar İzbeli, KAL-DER Yönetim Kurulu Başkanı Tugay Civelekoğlu ile siyasi parti temsilcileri, muhtarlar, STK yöneticileri ve çok sayıda davetli katıldı. "Eski Kastamonu fotoğraflarından bir müze oluşturmayı planlıyoruz" Programın açılışında konuşan KAL-DER Başkanı Tugay Civelekoğlu, "Kadim şehir Kastamonu için bu düşünceyi gerçekleştirdik. İnşallah bu farkındalık sergisine hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bunun vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum. Bu sergiyi Kastamonu Kalkınma Derneği olarak biz tertip ettik. Amacımız şudur; ‘kadim şehir Kastamonu’ diyoruz. Bu söylemin sadece bir söz olarak kalmaması için görsellerle de desteklemek istedik. Fotoğraflarla bu söylemi daha anlamlı hale getirelim diye böyle bir düşünce ortaya çıktı. Çok şükür bugün de hep beraber açılışını yapıyoruz. Devamını da eğer bu fotoğraflarla Kastamonu’nun eski hallerini yansıtan bir müze oluşturabilirsek bunun çok güzel bir çalışma olacağına inanıyorum. Artık sayın valimiz ve tüm kurumlarımızın desteğiyle, 19 ilçemize dair eski Kastamonu fotoğraflarını kurumların duvarlarında sergilersek, hem ziyaretçilerin Kastamonu’yu tanımasına katkı sağlayacağını hem de anıların tazelenmesine vesile olacağına inanıyorum" dedi. "Kastamonu tarihi, keşfedildikçe daha fazla Bir kentin gelişmesinde kültür ve sanatın öneminden bahseden Vali Yardımcısı Hakan Kubalı ise, "Bir ülkenin kalkınmasında kültür ve sanat başlıca unsurlardır. Kültür ve sanat geliştikçe turizm faaliyetleri de canlanır. Kastamonu, tarih açısından Türkiye’nin belki de en zengin şehirlerinden biridir. Kastamonu tarihi, keşfedildikçe daha fazla keşfedilmesi gereken bir zenginliktir. Son iki yılda 83 kültür ve sanat etkinliğine tanıklık ettik. Bunların içinde paneller, sergiler, köye gezici programlar ve sanat atölyeleri yer aldı. Bu çalışmalarla büyük bir rakama ulaştık. Biz diyoruz ki; kültür ve sanatta Kastamonu merkezdir. Türkiye’nin geleceğinde Kastamonu, kültür ve sanatla da anılacaktır. Kültür ve sanat faaliyetlerine kararlılıkla destek vermeliyiz. Esnafımız dükkanına Kastamonu tarihi bir fotoğrafını asabilir. Gençlerimiz anne, baba veya dedelerinin bulunduğu eski fotoğrafları paylaşabilir. Bu toplumun ortak yapacağı bir iştir. Kastamonu Valiliği tarafından yürütülen ‘Kastamonu Görsel Hafıza Programı’ kapsamında 12 bin 480 fotoğraf tarandı. Bunların 7000’den fazlası, izin alınarak internet ortamında halkın erişimine açıldı. Gelecekte karanlık oda ve diğer ekipmanlarla birlikte belki bir ‘Kastamonu Fotoğraf Merkezi’ kurulacaktır. Biz diyoruz ki kültür, bütün vatandaşların ulaşması gereken bir haktır. Kültürde köy ile kent ayrımını ortadan kaldırmak istiyoruz. Bu amaçla sanat atölyelerini ilçelere ve köylere taşıyarak bütün çocuklarımızın sanat faaliyetlerine katılmasını sağlamayı hedefliyoruz" diye konuştu. Konuşmaların ardından İl Müftü Yardımcısı Selim Demir dua etti. Daha sonra fotoğraf sergisinin açılış kurdelesi protokol üyeleri tarafından kesildi. Davetliler, Kastamonu’nun geçmişine dair karelerin yer aldığı sergiyi büyük ilgiyle gezdi.
Gençler, iklim krizine karşı Kastamonu’da buluştu
03 Ekim 2025 Cuma - 14:07 Gençler, iklim krizine karşı Kastamonu’da buluştu Ormancılık ve tabiat turizmi alanında ihtisaslaşan Kastamonu Üniversitesi’nin öncülüğünde yürütülen projeyle gençlerin iklim değişikliği konusunda farkındalığı arttırıldı. Kastamonu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Berkan Güngör koordinatörlüğünde, TÜBİTAK 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Çağrısı kapsamında üçüncü kez desteklenmeye hak kazanan proje tamamlandı. Proje çerçevesinde Türkiye’nin farklı şehirlerinden ve üniversitelerinden gelen 18-30 yaş arası gençlerin, çevre ve iklim değişikliği konularında farkındalıklarının artırılması hedeflendi. Katılımcılar, yaban hayat farkındalığı, sürdürülebilir politika geliştirme, orman ve su kaynaklarının durumu, sürdürülebilir tüketim, geri dönüşüm, afet yönetimi ve yönetişim modelleri gibi pek çok konuda bilgi edindi. Altı gün boyunca uzman akademisyenlerin verdiği teorik eğitimlerin yanı sıra, Daday ve Taşköprü’deki orman yangını sahalarına teknik geziler düzenlenerek katılımcılara saha deneyimi kazandırıldı. Gün sonunda yapılan beyin fırtınası oturumlarıyla gençler edindikleri bilgileri tartışma ve değerlendirme imkanı buldu. Projenin son gününde ise düzenlenen "Çalıştay ve Politika Belgesi Oluşturma" oturumunda gençler, iklim krizine yönelik çözüm önerilerini dile getirerek somut politika önerileri geliştirdi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü, Kastamonu Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, Daday Belediyesi, Kastamonu Teknokent A.Ş., Kastamonu Sarı Konak Kadın Üretim ve İşletme Kooperatifi ile Gölköy Yaşam Resort’un paydaş olarak destek verdiği proje kapsamında toplam 6 atölye çalışması ve 40 saatlik eğitim gerçekleştirildi.
Yatağının altındaki uyuşturucuyla yakalanan sanık tahliye edildi
03 Ekim 2025 Cuma - 12:48 Yatağının altındaki uyuşturucuyla yakalanan sanık tahliye edildi Kastamonu’da uyuşturucu sattıkları gerekçesiyle düzenlenen operasyonda yatağının altına saklanmış vaziyetteki uyuşturucu maddeyle yakalanan sanığın tahliyesine karar verildi. Edinilen bilgiye göre, 21 Ekim 2024 tarihinde Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince uyuşturucu madde kullanan ve satan şahısların yakalanmasına yönelik yürütülen çalışmalar neticesinde, 6 şahsın yapılan üst, araç ve ikamet aramasında çeşitli miktarlarda uyuşturucu madde, 2 adet tabanca, tüfek kartuşları ve 13 bin 800 lira nakit para ele geçirildi. Yatağının altına saklanmış uyuşturucuyla yakalanan H.Ç. isimli şüpheli, tutuklandı. Operasyonun ardından sanık H.Ç. hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde "uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama" suçlarından dava açıldı. Duruşmada tanık olarak dinlenen E.K., hiç uyuşturucu kullanmadığını belirterek, "H.Ç.’nin uyuşturucu sattığına dair bir bilgim yok. H.Ç. ile aynı binada oturuyorum. Polisler evime gelip beni çağırdılar. ’Arama tutanağında bir kişinin imzası eksik’ dediler. Ben, eve çıktığımda bir polis tutanak tutuyordu, bir polis evi arıyordu. Bir polis de aramayı bitirmiş bekliyordu. Ben, yaklaşık 5 dakika civarında bekledim. Sonra bana imza attırdılar. Masanın üzerinde o sırada birkaç şey vardı ama ne olduklarını şu anda tam hatırlayamıyorum" dedi. Tutuklu sanık H.Ç. ise 1 yıldır tutuklu olduğunu ifade ederek, uyuşturucunun kendisine ait olmadığını söyleyerek, "İşlemediğim bir suçtan dolayı tutukluyum. Uyuşturucunun M.B.’ye ait olduğunu bende tanıklarda beyan ettiler. Buna rağmen halen tutuklu tutuluyorum. Tahliyemi talep ediyorum. Ele geçirilen para kumardan kazandığım paradır. Uyuşturucu satışından elde edilen bir para değildir. Aramada elde edilen delillerin hiçbiri yasal değildir. Hakkımda kullanılamaz. Bu sebeplerden ötürü tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum" diye konuştu. Cumhuriyet savcısı, mütalaasında tutuklu sanık H.Ç.’nin uyuşturucu ticaretinden cezalandırılmasını, tutukluğunun da devamına karar verilmesini ve dosyadaki eksik hususların da giderilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanık H.Ç. ve tanık beyanların doğrultusunda M.B. hakkında Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyusunda bulunulmasına karar verdi. Ayrıca H.Ç.’nin adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verilere duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Uyuşturucu operasyonunda yakalanan 4 sanığa 8 yıl 4 ay hapis cezası
03 Ekim 2025 Cuma - 12:44 Uyuşturucu operasyonunda yakalanan 4 sanığa 8 yıl 4 ay hapis cezası Kastamonu’da jandarma ekipleri tarafından durdurularak arama yapılan araçta uyuşturucu ile yakalanan 4 sanık, 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Edinilen bilgiye göre, Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince 2024 yılının Ağustos ayında yapılan çalışmalar neticesinde U.K. ve H.K. isimli iki şahsın İstanbul’dan Kastamonu’nun Devrekani ilçesine uyuşturucu madde getirerek piyasaya süreceği tespit edildi. Ekipler tarafından düzenlenen operasyonla şahısların bulunduğu araç il merkezi girişinde durduruldu. Araçta yapılan aramada 45 gram metamfetamin, 80 gram sıvı metamfetamin, 2 adet uyuşturucu içiminde kullanılan düzenek ile 35 adet fişek ele geçirildi. Olayla ilgili gözaltına alınan U.K. ve H.K. tutuklandı. U.K. ve H.K.’nin ifadeleri doğrultusunda R.S. ve L.Ç. de gözaltına alınarak tutuklandı. Olayın ardından sanıklar U.K., H.K., R.S. ve L.Ç. hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde "uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama" suçlarından dava açıldı. Davanın karar duruşmasında tutuksuz yargılanan sanık U.K., "Mütalaayı kabul etmiyorum. Ben, sadece şişenin içerisindekini kabul etmiyorum. Su sanıyordum ben, levent bana vermişti. Uyuşturucu içtiğini bilmiyordum. Beraatımı talep ederim" dedi. Sanık H.K. ise, "Üçümüzde uyuşturucu alıp içtik. Pişmanım, cezaevinde 8 ay kadar tutuklu kaldım. 3 tane çocuk okuyorum. Bir hataya düştük, pişmanım. Beraatımı talep ediyorum. Bizim kimseye uyuşturucu satma gibi bir niyetimiz yoktu. Telefonumda incelendi, uyuşturucu sattığıma dair bir delil bulunamadı. Beraatımı talep ederim" diye konuştu. Sanık R.S. de, "Ben, sadece aracılık yapıyordum. Uyuşturucu satışı yapmadım. Pişmanım, bu suçtan dolayı karşınızda bulunmaktan dolayı. Beraatımı talep ediyorum" şeklinde konuştu. Sanık L.Ç. ise, "Mütalaayı kabul etmiyorum, beraatımı talep ediyorum" ifadelerini kullandı. Sanık avukatlarını da dinleyen mahkeme heyeti, sanıklar U.K., H.K., R.S. ve L.Ç.’yi etkin pişmanlık hükümlerini uygulayarak 8 yıl 4 ay hapis cezası ile 830 bin TL adli para cezasına çarptırdı. Hükümle birlikte sanıkların adli kontrol şartlarının devamına karar verildi.
Kastamonu’da 400 kilodan fazla jilet geri dönüşüme kazandırıldı
03 Ekim 2025 Cuma - 12:23 Kastamonu’da 400 kilodan fazla jilet geri dönüşüme kazandırıldı Kastamonu’da hayata geçirilen proje ile 400 kilogramın üzerinde atık jilet geri dönüşüme kazandırıldı. Kastamonu Berberler ve Kuaförler Odası ile Kastamonu Geleceğe Nefes Kadın Kooperatifi iş birliğinde 2019 yılında "Atık Jilet Toplama Kampanyası" başlatıldı. Bu çerçevede temin edilen jilet toplama kutuları, Kastamonu’da Berberler ve Kuaförler Odasına teslim edildi. Oda tarafından jilet toplama kutuları, berber ve kuaför salonlarına dağıtıldı. Kampanya kapsamında şu ana kadar 400 kilogramın üzerinde atık jilet toplanarak geri dönüşüne kazandırıldı. "Jiletlerin geri dönüştürülerek değerlendirilmesi bizleri mutlu ediyor" Projeyle ilgili bilgi veren Kastamonu Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Cahit Kıcıroğlu, "Biz, berberler bu jiletleri kullandıktan sonra çöpe atıyoruz. Fakat bunların geri dönüştürülerek atıl vaziyetten çıkartılıp bir gencimize tekerlekli sandalyeye dönüşmesi ya da bir gencimizin eğitiminde burs olarak ya da ihtiyaç sahibi bir aileye yardımının dokunacağını bilmek bizleri son derece mutlu ediyor. Bizler, zaten bunları kullandıktan sonra çöpe atıyorduk. Fakat şimdi bir kutuda toplayıp geri dönüştürülmesini sağlıyoruz" dedi. Projenin uygulanmasından dolayı mutlu olduklarını söyleyen Kıcıroğlu, "Dernek üyeleri odamızı ziyaret ettiklerinde bizlere kavanozlar bıraktılar. Bizler de kavanozların içerisinde kullandığımız jiletleri atarak biriktiriyoruz. Bizim için de güzel oldu. Dernek üyelerimiz işyerlerinde bu kavanozlara kullandıkları jiletleri biriktirerek dernek üyelerine teslim ediyorlar. Bu projenin uygulanmasında ve devam etmesinde emekleri geçen Geleceğe Nefes Derneği üyeleri ile odamız üyelerine jiletleri toplama konusunda bizlere yardımcı oldukları ve böyle güzel bir projeye imza atıldığı için ayrıca teşekkür ediyoruz" diye konuştu. "Şu ana kadar 400 kilogramdan fazla jilet toplanmıştır" Kentte berberlik yapan Doğan Şahanoğlu ise "Geleceğe Nefes Derneği ile Berberler ve Kuaförler Odası işbirliğinde Kastamonu’da atık jilet toplama kampanyamız halen devam ediyor. Başta sokak hayvanları ile kağıt toplayıcılarının zarar görmemesi için 2019 yılında başlatılan jilet toplama kampanyası kapsamında şu ana kadar yaklaşık 400 kilogramdan fazla jilet geri dönüşüme kazandırılmıştır. Bu projenin uygulamasından çok mutluyuz" diye konuştu.
Kastamonu Üniversitesi, ‘Kastamonu Odaklı Raporlar’ dizisini başlattı
03 Ekim 2025 Cuma - 10:07 Kastamonu Üniversitesi, ‘Kastamonu Odaklı Raporlar’ dizisini başlattı Kastamonu Üniversitesi, yakın bir zamanda başlattığı "Kastamonu Raporları" dizisi çerçevesinde "Kastamonu Nüfusu: Geçmiş, Günümüz ve Gelecek Perspektifinden Bir Değerlendirme" başlıklı ilk dizini yayınladı. Kastamonu Üniversitesi, şehrin tarihi, coğrafi, sosyal, ekonomik, demografik, bilim, kültür, sanat, spor ve turizme dair konuları veriler ışığında çok yönlü olarak ele almayı amaçlayan "Kastamonu Raporları" dizisini başlattı. Dizinin ilk yayını, "Kastamonu Nüfusu: Geçmiş, Günümüz ve Gelecek Perspektifinden Bir Değerlendirme" başlıklı rapor oldu. İlerleyen dönemlerde planlanan yeni raporlarla diziye devam edilecek. Dizinin ilk raporunda Kastamonu’nun nüfus yapısı tarihi gelişimi ayrıntılı bir biçimde ele alındı. Buna göre 1927 yılında 335 bin 601 olan Kastamonu nüfusunun 1980’de 450 bin 946 ile en yüksek seviyesine ulaştığı, sonrasında ise azalma eğilimine girdiği ifade edildi. 2024 yılı itibarıyla ilin toplam nüfusu 381 bin 991 olarak kaydedildi. Raporda ayrıca Kastamonu’nun demografik yaşlanma sürecine girdiği vurgulandı. Nüfusun yaşlanmasıyla birlikte doğurganlık verileri de dikkat çekici sonuçlar ortaya koydu. 2009’da binde 12,4 olan kaba doğum hızı 2023’te binde 7,8’e gerilerken, doğum sayısındaki yüzde 32,8’lik düşüş Kastamonu’nun Türkiye ortalamasının üzerinde bir hızla doğurganlık kaybı yaşadığını gösterdi. Raporda ayrıca göç hareketlerine ilişkin veriler de geniş yer buldu. 1980’li ve 1990’lı yıllarda yoğun göç kaybı yaşayan Kastamonu’nun son yıllarda göç alan bir profile yöneldiği, 2022-2023 döneminde ise net göç hızının binde 33,1 ile son kırk yılın en yüksek seviyesine ulaştığı belirtildi. Raporda verilerin yanı sıra Kastamonu’nun yaşlanan nüfus yapısı ve düşük doğurganlık hızına dikkat çekilerek hem ulusal hem de yerel düzeyde politika önerileri sunuldu. Bu kapsamda doğurganlığı teşvik edecek aile politikalarının uygulanması, istihdam imkanlarının artırılması, tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi ile yaşlı nüfus için sağlık ve bakım hizmetlerinin artırılması gerektiği vurgulandı. Ayrıca ulaşım altyapısının güçlendirilmesi, eğitim, kültür ve sağlık projeleriyle hayat kalitesinin yükseltilmesi ve yaşlı nüfusun sosyal hayata daha etkin katılımını sağlayacak projelerin hayata geçirilmesi önerildi. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, yapılan çalışmanın önemine dikkat çekerek, "Kastamonu Raporları dizisi, üniversitemizin bilimsel üretkenliğini şehrimizin geleceği ile buluşturan önemli bir girişimdir. Bu çalışmaların Kastamonu’nun demografik yapısından ekonomik kalkınma potansiyeline, tarihî mirasından turizm fırsatlarına kadar pek çok alanda yol gösterici olması hedeflenmektedir. Ortaya konulan bilgiler yalnızca günümüzü yansıtmayacak, geleceğe yönelik oluşturulacak projeksiyonların ve yapılacak planlamaların da temelini oluşturacaktır. Raporda sunulan geniş kapsamlı öneriler ise üniversitemizin sadece bilimsel alanda faaliyet gösteren değil, aynı zamanda şehrin geleceğine katkı sunan ve şehir için çalışan bir kurum olduğunu bir kez daha ispatlamaktadır. Bu vesileyle katkı sunan tüm akademisyenlerimize teşekkür ediyorum" dedi.
Kavgada torununu bıçaklayan dede, 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı
02 Ekim 2025 Perşembe - 12:48 Kavgada torununu bıçaklayan dede, 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan tartışmada torununu bıçaklayarak yaralayan dede, kasten öldürmeye teşebbüs ve ilk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenememesi gerekçesiyle 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Olay, 5 Mayıs 2024 tarihinde Kastamonu’nun Taşköprü ilçesine bağlı Kornopa köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, O.E. (67) ile torunu O.E. (21) arasında arazi anlaşmazlığı sebebiyle tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine 21 yaşındaki O.E.’nin babası H.E. ile annesi H.E., 67 yaşındaki O.E.’nin eşi B.H.E. ve üvey oğlu M.H.E. de kavgaya dahil oldu. Tartışmada O.E., evde bulunan bıçakla torunu O.E.’yi yaraladı. Yaralanan O.E., Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki tedavisinin ardından taburcu edilirken, dede O.E. ise tutuklandı. Sanık avukatının itirazı sonrasında O.E. hakkında ev hapsi verilerek tahliye edildi. Diğer sanıkların da tutuksuz yargılanmasına karar verildi. Ev hapsinde bulunan O.E. hakkında "altsoydan akrabayı kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Ayrıca kavgaya karışan diğer sanıklar O.E., H.E., H.E., B.H.E. ve M.H.E. hakkında da "basit yaralama, kadına karşı basit yaralama, kasten yaralama" suçlarından dava açıldı. Duruşmada Cumhuriyet Savcısı, sanık O.E.’nin kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, diğer sanıkların ise kasten yaralama suçlarından cezalandırılmasını talep etti. Kendisini evinden çıkarttıklarını ve başına kazma ile vurduklarını iddia eden 67 yaşındaki O.E., "Ev de köyde benim. Her şey benim ama şu anda kendi evime giremiyorum. Hakkımda verdikleri ifadelerin hepsi yalan ve yanlıştır. Mütalaayı kabul etmiyorum, beraatımı talep ediyorum" dedi. Dedesine karşı kasten yaralama suçundan cezalandırılması istenen O.E. ise, dedesinin kendisini öldürmek istediğini belirterek, "Bir anda saldırarak beni bıçakladı. Ben kavgada bıçaklandım, sonrasında kendimde değildim. Dedeme yumruk atmadım, Muhammed’e de bir eylemim olmadı. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum, beraatımı talep ediyorum" ifadelerini kullandı. Tutuksuz yargılanan sanık H.E. de, "Ev hisselidir, tek başına O.E.’nin değildir. O.E. tamamen bizleri öldürmeye teşebbüs etmiştir. Oğlum ölümden dönmüştür. Cezalandırılmasını istiyoruz" diye konuştu. Kavgada kendisini savunduğunu öne süren B.H.E. ise, mütalaayı kabul etmediğini belirterek beraatini talep etti. Katılan ve sanık avukatlarını dinleyen mahkeme heyeti, kararını açıkladı. 67 yaşındaki O.E., torunu O.E.’yi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan önce 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı, ardından ilk haksız hareketin kimden geldiği belirlenemediği için ceza 7 yıl 6 aya indirildi. Ayrıca hükümle birlikte ev hapsi de kaldırıldı. Bunun yanı sıra 67 yaşındaki O.E., oğlu H.E.’ye yönelik kasten yaralama suçundan bin 680 TL adli para cezasına çarptırıldı. 21 yaşındaki O.E. ise kasten yaralama suçunu sopayla işlediği gerekçesiyle 3 bin 740 TL adli para cezasına, H.E. 1 yıl 13 ay 7 gün hapis cezasına, H.E. 1 yıl 13 ay 13 gün hapis cezasına, B.H.E. ise 3 bin 360 TL adli para cezasına mahkûm edildi.
Annelerini kaybeden yavru ayılar, ilçenin maskotu oldu
01 Ekim 2025 Çarşamba - 15:51 Annelerini kaybeden yavru ayılar, ilçenin maskotu oldu Kastamonu (İHA) – Kastamonu’nun Küre ilçesinde anneleri araç çarpmasıyla telef olan yavru ayılar, vatandaşların ilgi odağı haline geldi. Yiyecek bulmak için sık sık yol kenarına inen ayıları vatandaşlar elleriyle besleyerek ilgi gösteriyor. Kastamonu-İnebolu karayolu Küre mevkiinde bir aracın çarpması sonucu anne ayı telef oldu. Annesiz kalan yavru ayılar ise yiyecek bulmakta zorlanınca sık sık yol kenarına inmeye başladı. Bölgeden geçen vatandaşlar, ayıları elleriyle besleyerek ilgi gösteriyor. Ormanlık alanda da sık sık görülen yavru ayılar, hem vatandaşların hem de çocukların meraklı bakışları arasında rahat tavırlarıyla dikkat çekiyor. Vatandaşların verdiği yiyecekleri afiyetle yiyen ayılar, ilçede adeta maskot haline geldi. Yol kenarında yavru ayıları besleyen Nevzat Özdemir, "Doğayı ve yaban hayvanlarını koruyalım. Mübarek hayvanlar burada duruyor, annelerine de bir araç çarpmış, telef olmuş. Bu yavru ayılar da bizlere emanet kaldı. Bu hayvanları koruyup kollamamız gerekiyor. Onlar doğanın dengesini sağlıyor. Karşılaştığımızda gönlünüzden iyi bir şey geçiyorsa kesinlikle yanınıza gelirler, eğer kalbinizden zarar vermek geçiyorsa sizden kaçarlar. Ormanlarımızı ve yaban hayatını koruyalım. Ormanlarımızı yakan vicdansızlara diyoruz ki sadece ağaçlar yanmıyor, ormanda yaşayan binlerce canlı da telef oluyor. Bu bir insanlık suçudur. Bu yavrular annelerinden bizlere emanet kaldı" dedi.
Maktule tekme atan sanığa 18 yıl hapis
01 Ekim 2025 Çarşamba - 15:47 Maktule tekme atan sanığa 18 yıl hapis Kastamonu’da kardeşin öldüğü, ağabeyinin de yaralandığı silahlı ve bıçaklı kavga davasında, yerde yatan maktule tekme attığı gerekçesiyle yargılanan sanık 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, tutuksuz yargılanan sanığın tutuklanmasına karar verdi. Olay, 29 Haziran 2024’te Kastamonu’nun İnönü Mahallesi Rauf Denktaş Caddesi’nde meydana geldi. Daha önceden aralarında husumet bulunan iki grup arasında çıkan silahlı ve bıçaklı kavgada Özgür Uzun (18) hayatını kaybetti. Ağabeyi S.A. Uzun (25) ise yaralandı. Polis ekiplerinin çalışması sonucu cinayet şüphelisi Özkan Y. tutuklanırken, kardeşleri Yaşar Y., Adem Y. ve Özcan Y. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada sanıklar, ’kasten öldürme’ ve ’yaralama’ suçlamalarıyla yargılandı. Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Özkan Y., "Ben kimseyi kasti ya da planlı bir şekilde öldürmedim. Kimseyi aramadım. Akrabam oluyor, sürekli görüştüğüm birisidir. Kafaya öldürmeyi koysaydım ormanda ya da başka yerde öldürebilirdim. Rastgele bir olay yaşandı. S.A. bize bıçakla saldırdı. Ben yaralanınca can havliyle silahı çekip ateş ettim. Kavganın en başından itibaren silah belimdeydi. S.A. bıçağı çekene kadar silahı hiç çıkarmadım. S.A. bıçakla saldırınca silahı kullandım. Beraatimi talep ediyorum" dedi. Tutuksuz yargılanan Adem Y. ise, "Mütalaayı ve üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Maktul daha önceden ağabeyimi dövmüştü, ben de aynı olayın tekrarlanmaması için Özgür’ü gösterdim. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum" diye konuştu. Tutuksuz yargılanan Yaşar Y. de, "Daha önce kardeşimi darbetmişlerdi. Tekrar zarar gelir düşüncesiyle birlikte hareket ettik. Biz kimseyi takip etmiyorduk. Böyle bir olay olacağını bilseydim aynı istikametten gitmezdim. Olay yerine geldiğimde S.A. ile Özgür’ü yerde gördüm. Araçtan inip yardım etmek istedim. ’Hastaneye gidelim’ dedim. Öldürme kastımız olsaydı yardım etmek istemezdim, bırakır giderdim. Bu nedenle suçlamaları kabul etmiyorum, beraatimi talep ediyorum" ifadelerini kullandı. Tutuksuz yargılanan Özcan Y. ise, "Suçlamaları kabul etmiyorum. Araçtan inen ilk kişi ben değilim. Beraatimi talep ediyorum" dedi. Tutuksuz yargılanan S.A. Uzun da, "Meşru müdafaa gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığı yönünde mütalaa verildi. Bu sebeple beraatimi talep ediyorum" diye savunma yaptı. Olayda yaralanan S.A. Uzun’un avukatı ise, "Sanık ve müvekkilim akrabadır. Geçmişte aralarında husumet yoktu. Ancak maktulün kardeşi, sanığın eşine mesajlar gönderdiği gerekçesiyle kavga çıkmıştır. Daha sonra aileler barışmıştır. Ancak ormanda tekrar tartışma çıkmış, sanık Özkan dövülmek istenmiş, eşyaları ateşe verilmiştir. Daha sonra yine sıkıştırılmıştır. Olay günü ise cezaevi yakınında maktul görüldükten sonra sanıklar haber alıp takibe başlamışlardır. Her ne kadar pikniğe gidiyoruz deseler de ters istikamete dönerek olay mahalline gelmişlerdir. Bu sebeple sanıkların iştirak halinde hareket ettikleri açıktır. Hepsinin cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi. Mahkeme heyeti kararında, Özkan Y.’yi maktul Özgür Uzun’a yönelik eyleminden ötürü haksız tahrik altında ’kasten öldürme’ suçundan 18 yıl, S.A. Uzun’a yönelik eyleminden ötürü ’silahla yaralama’ suçundan 3 yıl, ruhsatsız silah bulundurma suçundan ise 1 yıl 6 ay hapis ve 15 bin TL adli para cezasına çarptırdı. Adem Y. ise, maktul Özgür Uzun yerdeyken tekme attığı gerekçesiyle ’kasten öldürmeye iştirak’ suçundan 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. S.A. Uzun’a yönelik yaralama suçundan ise beraatine karar verildi. Sanıklardan Özcan Y., Özgür Uzun’a yönelik eyleminden ötürü 6 ay hapis cezası alırken, S.A. Uzun’a yönelik suçtan beraat etti. Diğer sanıklar S.A. Uzun ile Yaşar Y. ise tüm suçlamalardan beraat etti. Hükümle birlikte tutuksuz yargılanan Adem Y., duruşma salonunda tutuklanarak cezaevine gönderildi.