EKONOMİ - 04 Ekim 2021 Pazartesi 16:10

Metro Projesinde imzalar atıldı

A
A
A
Metro Projesinde imzalar atıldı

Mersin Büyükşehir Belediyesinin ulaşım alanındaki vizyon projelerinden biri olan Metro Projesinde imzalar atıldı.

Mersin Büyükşehir Belediyesinin ulaşım alanındaki vizyon projelerinden biri olan Metro Projesinde imzalar atıldı. Projeye ilişkin yüklenim sözleşmesini, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile ihaleyi kazanan Dillingham Cont. Int. Inc + Kiska-Kom İnş. ve Tic. A.Ş. İş Ortaklığı yetkilileri imzaladı. Büyükşehir belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin için raylı sistemler dönemini başlattıklarını belirterek, “İlk kazmayı, Mersin’in kurtuluşunun 100. yılı olan 3 Ocak 2022 tarihinde vurmak istiyoruz” dedi.


Mersin Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, “Mersin Büyükşehir Belediyesi Mezitli-3 Ocak Hafif Raylı Sistem Metro Hattının İnşaat ve Elektromekanik Sistemlerinin Temini, Montajı ve İşletmeye Alınması İşi Yüklenim Sözleşmesi” imzalandı. Yüklenim Sözleşmesinin imza törenine; Başkan Seçer, Dillingham Cont. Int. Inc Yönetim Kurulu Başkanı Werdell Henry Gildhouse, Kiska-Kom İnş. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Özkazanç, Büyükşehir Belediyesi bürokratları, firma yetkilileri ve Prota Mühendislik Genel Müdürü Danyal Kubin katıldı. Sözleşmenin imzalarını, Mersin Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı Ersan Topçuoğlu, Dillingham Cont. Int. Inc Yönetim Kurulu Başkanı Gildhouse ile Kiska-Kom İnş. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Özkazanç attı.



“Mersin için raylı sistemler dönemini başlatıyoruz”


Başkan Seçer, imza töreni öncesinde yaptığı değerlendirmede, Mersin için raylı sistemler dönemini başlattıklarını belirterek, “Artık Mersin; metrosuyla, tramvayıyla anılacak; modern, çağdaş bir kent hüviyetinde olacak. Biraz sonra imzalayacağımız sözleşmenin bize maliyeti 3 milyar 379 milyon 404 bin 875 liradır. Bu proje içerisinde metronun vagonları yok. Bunlar daha sonra projeye dahil edilecek, alımları gerçekleştirilecek. İlk kazmayı, tarihimizin en önemli günü olarak değerlendirdiğimiz Mersin’in kurtuluşunun 100. yılı olan 3 Ocak 2022 tarihinde vurmak istiyoruz” diye konuştu.



“48 ayda bitirilmesini öngörüyoruz”


4 merkez ilçeyi çelikten raylarla birbirine bağlayacak olan metro projesinin hızla devam edeceğini vurgulayan Seçer, “48 ayda bitirilmesini öngörüyoruz. Mersin Raylı Sistem Projeleri toplamda 34,4 kilometre, 3 etaptan oluşacak. Bugün sözleşmesini imzalayacağımız proje 13,4 kilometre yeraltı metrosu ve 11 istasyondan oluşacak. Yine 2. etap olarak düşündüğümüz Fuar-Üniversite Hastanesi-Mersin Üniversitesi ve tekrar Fuar Alanı bir ring şeklinde 8,4 kilometrelik bir güzergah olacak. Buradaki raylı sistem modelini de tramvay düşünüyoruz. 3. etap, 1. etabın batı noktası olan eski otogar bölgesinden başlayacak; Şehir Hastanesi, yeni otogar, toplamda 12,6 kilometrelik hemzemin metro raylı sistem modeli olarak gerçekleştirilecek. İlk etabımızın başlama noktası Mezitli Belediyemizin eski hizmet binasının olduğu nokta batı noktası; doğu noktası ise eski otogarın olduğu bölge olarak planlanmıştır. Hattın işletmeye alındığı ilk yıl öngörülen günlük yolcu sayısı yaklaşık 350 bindir. Bu sayının 2030 yılında 380 binlere, 2048 yılında da 500 binli rakamlara evrileceğini öngörmekteyiz. Projemizin yaklaşık 7 kilometresi TBM dediğimiz, yeraltından delgi yöntemiyle, 6,4 kilometresi aç-kapa yöntemi ile gerçekleşecek. Tüneller bu yapı sistemi modeliyle yapılacak. Yine Türkiye’de ilk kez yapılacak bir uygulama, tünel tipi olarak tek tüp çift hat uygulaması. Bunu da Mersin’de biz hayata geçirmiş olacağız” ifadelerini kullandı.


Metronun çok konforlu, çok süratli, çok ucuz bir toplu taşıma modeli olduğunu belirten Seçer, kente katacağı önemli değerler olduğunu da söyledi. Kentin 4 ilçesini merkezle birbirine bağlayacak metronun, insanları da birbiriyle kaynaştıracağını vurguladı.



Trafik ve otopark sorunları çözülecek


İstasyonların önemli özellikleri olduğunu ifade eden Seçer, “Yeraltından caddenin 2 yakasını birbirine bağlayacak. Artık GMK üzerinde 11 istasyonumuzun ya da İstiklal Caddesinde Özgür Çocuk Parkının olduğu bölgede, yani istasyonun olduğu 11 bölgede yer altından tünel marifetiyle yayalar caddenin karşısına geçme imkanına sahip olacaklar. Yine çok önemli bir özellik, 11 istasyonun 7’sinde her birinde 200, toplamda bin 400 araçlık otoparklar olacak. Yine bu otoparklar içerisinde her birinde 40, toplamda 280 motosiklet; her birinde 60, toplamda 420 bisiklet park edecek kapasiteye sahip bir yapı olacak” şeklinde konuştu.



“Metro istasyonları sosyalleşme için muazzam bir alan oluşturacak”


Seçer, vagonların bir tanesinde bisikletler için özel bir alan ayrılması için de çalışmalar yaptıklarını vurgulayarak, “Yaptığımız bisiklet yolları ile bisiklet kullanımını yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Bunu gerçekleştirdiğimiz takdirde bisiklet kullanıcıları için de önemli bir kolaylık olacağını düşünüyoruz. 11 istasyonun 9’unda halkın kullanımına açık sosyal, kültürel ve ticari alanlar tesis edilecek. Bunlar arasında sergi alanları, alışveriş ve yeme içme alanları bulunacak. Bir anlamda bu istasyonlar sosyalleşme için muazzam bir alan oluşturacak, ticarete önemli katkı sağlamış olacak” dedi.



Katlı kavşak çalışmaları devam edecek


Metro projesinin yanı sıra trafiği rahatlatmak için katlı kavşak çalışmalarının da hızla devam edeceğini ifade eden Seçer, “Trafik, bizim açımızdan sorun teşkil etmesin diye üzerinde önemle durduğumuz bir konu. Metro bizim seçim öncesi vaadimizdi. Bunu gerçekleştireceğiz diye yola çıktık ve bugün de biraz sonra atacağımız imza ile bunun önemli bir adımını atmış olacağız. O günden bugüne, bugünleri düşünerek önemli çalışmalar yaptık” diyerek, katlı kavşak çalışmalarını anlattı. Seçer, “Şu anda Göçmen Kavşağı olarak tabir ettiğimiz bölgede, kurumlarımızın deplase çalışmaları var. Kısa süre sonra neticelenecek. Kasım ayının ilk günlerinde yine çok kısa sürede bitireceğimiz Göçmen Katlı Kavşağını hayata geçireceğiz. Ardından şu anda Saya Park bölgesinde, fuar alanının olduğu bölgede 34. Cadde de çok önemli bir kavşak ve trafiği yoğun bir kavşak. Süratle tramvay projesi çalışmaları şu anda devam ediyor. O bölgeden tramvay geçireceğimiz için yapacağımız katlı kavşağın projesini birbirine entegre ettik, eşgüdümlü çalışılıyor, kısa süre içerisinde proje neticelenecek, Göçmen Katlı Kavşağından sonra Saya Park bölgesindeki kavşak vatandaşlarımızın hizmetine sunulacak” diye konuştu.


Seçer, Hal Katlı Kavşak projesini de süratle hayata geçireceklerini belirterek, “Akbelen bölgesindeki kavşaktaki katlı kavşak yapımının sorumluluğu Karayolları’na aittir. Bu kurumumuzla görüşmelerimiz devam ediyor, çünkü orada çok acil bir katlı kavşak ihtiyacı var. Onu da Karayolları gerçekleştirdiği durumda artık otobandan Mersin’in doğu istikametinden kente gelen bir araç, Hal Katlı Kavşağından Mezitli’ye köprülü katlı kavşaklar marifetiyle durmaksızın transit olarak ulaşma imkanı bulmuş olacak. Metro inşaat çalışmaları GMK güzergahında gideceği için trafiğe, özellikle 2. Çevre Yoluna, Adnan Menderes Bulvarına, 3. Çevre Yoluna ve yeni hizmete açtığımız ve bir prototip model olan bugüne kadar belki de Mersin tarihinin alt yapısı, üst yapısı, genişliğiyle son derece teknolojik, iyi düşünülmüş bir çalışması olan 4. Çevre Yoluna trafiğin aktarılmasını sağlayacağız” ifadelerini kullandı.



“Metro projesi istihdama ve Mersin’in cirosuna katkı sağlayacak”


Metro inşaatının Mersin ekonomisine önemli katkıları olacağını belirten Seçer, “Günümüzün en büyük sorunu olan istihdama önemli katkı sağlayacak. Yaklaşık 3 bin vatandaşımız bu beyaz yakalıdır, mavi yakalıdır, beden işçisidir ya da dolaylı olarak çalışacak olan vatandaşlarımızdır; önemli bir iş gücü sağlayacağız ve bunların yüzde 90’lık kısmı da Mersin’de yaşayan yurttaşlarımızdan karşılanacak. Bu proje yaklaşık olarak 340 milyon avroluk bir proje. İlk etapta inşaat maliyeti üzerinden söylüyorum. Bunun yüzde 70’lik kısmının yani 240 milyon avroluk ya da TL bazında konuşacak olursak 2 milyar 400 milyonluk kısmının Mersin’de harcanacağını öngörüyoruz. İnşaatın süresinin yaklaşık 4 yıl olduğunu düşünürseniz, her yıl Mersin’deki yurttaşlarımızın cebine 600 milyon lira gibi bir para girecek ya da Mersin’in gayrisafi cirosuna 600 milyon lira gibi önemli bir rakam girmiş olacak. Bu da ekonomiye önemli bir katkı sağlayacak diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.



“Bu projeyi bir medeniyet projesi olarak değerlendiriyorum”


Başkan Seçer, metronun önemli ve değerli bir proje olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:


“Metro gecikilmiş bir proje. Avrupa’nın bundan 170 yıl önce, 150 yıl önce, 145 yıl önce, 100 yıl önce gerçekleştirdiği bu projeleri, hatta İstanbul’un raylı sistemler uzunluğunun 200 kilometre olarak konuşulduğu bir çağda, Mersin gibi topografyasının bu tip çalışmalara son derece uygun olduğu bir bölgede raylı sistemleri maalesef 2021 yılında konuşabiliyoruz ve temelini atma şansına da sahip olmuş durumdayız. Kentin marka değerini artıracak bir çalışma olacak metro. Kentin yaşamına metro kavramı yerleşecek. Mersin; metrosu, tramvayı, her model raylı sistemi olan, ulaşımı konforlu, rahat bir kent olarak anılacak. Trafik sorununu minimize etmiş bir kent olarak anılacak. İstasyonların çevresinde doğaldır, yeni yerleşim alanlarının oluşmasıyla birlikte yeni iş kolları ve ticari alanlar olacak. Ayrıca yeni alışkanlıkların gelişmesi ile kentli ve kentsel bakış açısında köklü bir değişim yaşanacağını düşünüyoruz. Mersin’e yeni bir vizyon katacağını gördüğümüz bu projeyi bir medeniyet projesi olarak değerlendirdiğimi bilmenizi isterim.”


Projenin inşaat yapımı sürecinde kent yaşamında bazı olumsuzluklar yaşanabileceğini belirten Seçer, “Göreve geldiğimiz günden bu yana da zaten gerekli tedbirleri alıyorduk ama vatandaşlarımızın da katkısına, yardımına, hassasiyetine, desteğine, hoşgörüsüne ihtiyacımız var. Mersin’e hizmet yapma arzusundayız. Bunun çabası içerisindeyiz. Bu konuda samimiyiz, azimliyiz ve kararlıyız ama hizmetlerimizin etkin, yerinde ve sürdürülebilir olması için de Mersinli hemşehrilerimin yoğun desteğine ihtiyacımız var. Mersinimize metromuz hayırlı, uğurlu olsun” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Çanakkale’de yılbaşı öncesi oteller doldu Çanakkale’de yılbaşı öncesi otellerde ciddi bir doluluk olduğunu söyleyen Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Derneği (ÇATOD) Başkanı Nilgün Gökser, "Çanakkale’de 4 ve 5 yıldızlı otellerimizde yeni yıl itibariyle yüzde 100 doluluk oranları seyrediyor. Diğer otellerimizde de sadece konaklama olarak doluluk oranları yüksek seviyelerde seyrediyor" dedi. Yılbaşı arifesinde Çanakkale’de otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyelerinde seyrediyor. Çanakkale’nin son 10 yıldır Bulgar turistlerin gözde yılbaşı kutlama destinasyonu olduğunu belirten ÇATOD Başkanı Nilgün Gökser, "Özellikle son 10 yıldır Bulgar turistler yeni yıla girme destinasyonu olarak Çanakkale’yi seçiyorlar. Bu dönemde özellikle yeni yıl haftasında Bulgar turistleri ağırlıyoruz" şeklinde konuştu. ÇATOD Başkanı Nilgün Gökser, kış aylarında düşüş gösteren konaklama sayılarının yılbaşında artış gösterdiğini söyleyerek, "Kış aylarında şehrimizde konaklamalarda bir inme görünüyor. Yeni yıla girerken bu inmede bir artış gözlemliyoruz. Özellikle son 10 yıldır Bulgar turistler yeni yıla girme destinasyonu olarak Çanakkale’yi seçiyorlar. Bu dönemde özellikle yeni yıl haftasında Bulgar turistleri ağırlıyoruz. Şu an Çanakkale’de 4 ve 5 yıldızlı otellerimizde yeni yıl itibariyle yüzde 100 doluluk oranları seyrediyor. Diğer otellerimizde de sadece konaklama olarak doluluk oranları yüksek seviyelerde seyrediyor" dedi. Bozcaada’da otel işletmecisi olan ÇATOD Genel Sekreteri Tuğberk Güzel, yılbaşında otellerde doluluk oranın artış gösterdiğini ve bunun 2026 ayına da yansımasını temenni ettiklerini söyleyerek şunları ekledi: "Yılbaşında Çanakkale ve tüm ilçelerinde ciddi bir beklenti var. Hem konaklama işletmeleri tarafından hem de diğer hizmet veren işletmelerimiz tarafından. Bundan dolayı güzel bir yıl geçireceğimizi umuyoruz. Özellikle Çanakkale’nin merkezinde yabancı turistlerden kaynaklı ciddi bir yoğunluk olacak. Hem büyük oteller, hem de butik otellerimizin dolması bekleniyor. İlçelerimizde kaliteli bir yılbaşı geçirilecek. Az sayıda konaklama işletmesi açık olmasına rağmen, Bozcaada, Gökçeada, Geyikli, Assos’taki otellerin dolması bekleniyor. Aynı zamanda da restoranların da dolduğu belirtiliyor. Turizmciler olarak Çanakkale için güzel bir yeni yıl geçmesini bekliyoruz ama önemli olan bunun tüm 2026 yılına sirayet etmesi." Çanakkale’nin turizm açısından rakiplerinin Yunanistan ve Mısır olduğunu ifade eden ÇATOD Genel Sekreteri Tuğberk Güzel, "Özellikle Bozcaada, Gökçeada, Geyikli, Assos bölgelerinde yani yaz turizminin olduğu bölgelerde Yunan adaları ana rakibimiz bizim. Bütün Çanakkale genelinde bakarsak hem tüm Yunanistan turizmi hem de Mısır, o da yeni devreye girdi. Mısır turizmi şu anda bizden yerli ve yabancı turisti çekiyor. Bizler de önümüzdeki dönemde olan potansiyeli kaybetmeden yerli ve yabancı turisti arttıracak şekilde planlıyoruz. Bunun için de tüm kurumlarımızla ve dernek olarak gerekli çalışmaları yapıyoruz" şeklinde konuştu. Çanakkale’nin hem yabancı hem de yerli turist potansiyelinin yüksek olduğunu aktaran Güzel, "Çanakkale bir turizm bölgesi ve misafirlerini ağırlamaya çok alışkın. İyi hizmet vermeye yönelik çabası olan bir bölge. Büyük otellerimiz de arttı, bu oteller kaliteli oteller butik otellerimiz de bu kaliteyi yansıtıyor. Yakın bölgedeki, Balkanlardaki misafirlerimiz bizi tercih ediyorlar. Bozcaada ve Gökçeada özeline baktığımızda yerli turist mevcut. Çanakkale geneline baktığımızda ise özel konumu ve tarihi değerlerinden dolayı da ciddi anlamada yabancı turist potansiyeli var" ifadelerini kullandı.
İstanbul Ayşe Tokyaz cinayeti davası bugün başlıyor Küçükçekmece’de eski polis memuru Cemil Koç tarafından öldürülen ve cesedi bavulla yol kenarına bırakılan üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz cinayetine ilişkin davanın görülmesine bugün başlanıyor. Katil zanlısı Cemil Koç’un da bulunduğu 9 sanık ilk kez hakim karşısına çıkacak. Küçükçekmece’de 11 Temmuz tarihinde eski polis memuru Cemil Koç tarafından öldürülen ve cesedi bavula konularak Eyüpsultan’da yol kenarına bırakılan 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz cinayetinin davası bugün başlıyor. Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek davada, aralarında katil zanlısı Cemil Koç’un da bulunduğu 9 sanık, bugün ilk kez hakim karşısına çıkacak. İddianameden: Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede Ayşe Tokyaz ‘maktul’, ikiz kardeşi Esra Tokyaz ‘müşteki’, zanlı Cemil Koç’un (38) da aralarında bulunduğu 9 şahıs ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Hazırlanan iddianamede, müşteki Esra Tokyaz’ın olay günü Küçükçekmece Halkalı Polis Merkezine gelerek ifade verdiği, ifadesinde ise kız kardeşi Ayşe Tokyaz ile görüntülü konuştuğu, görüşme sırasında kardeşinin yüzü ve ağzında morluklar olduğu, kanlar içinde kaldığı, Ayşe’nin Esra’ya Cemil Koç tarafından darp edildiğini söylediği, bulunduğu adresi kardeşiyle paylaştığı, Esra Tokyaz’ın verilen adrese kardeşini görmeye gittiği ve kapıyı Cemil Koç’un açtığı belirtildi. Cemil Koç’un Esra Tokyaz’a kardeşinin orada bulunmadığını söylediği, bunun üzerine Esra Tokyaz’ın 3 gün boyunca Ayşe Tokyaz’ı aradığı, bulamaması üzerine durumu polise bildirdiği, Cemil Koç’tan kardeşini darp ettiği ve alıkoyduğu iddiasıyla şikayetçi olduğu bilgisi de iddianamede yer aldı. Koç’un 1 şüpheli ölüm, 3 kasten yaralamadan toplamda 8 suç kaydının bulunduğu belirlendi Cemil Koç ile Ayşe Tokyaz’ın bir süredir sevgili olduğu, Koç’un polis memurluğundan ihraç edildiğinin belirtildiği iddianamede, Koç’un 1 şüpheli ölüm, 3 kasten yaralama, 1 tehdit olmak üzere toplam 8 adet adli suç kaydının bulunduğu aktarıldı. İddianamede, maktul Tokyaz’ın bazen sanık Koç’un evinde kaldığı, en son ise olaydan 4 gün öncesi olan 7 Temmuz günü ikamete gittiği, burada Cemil Koç ile kavga ettiği, kavga üzerine Tokyaz’ın Beşiktaş’ta kaldığı öğrenci yurduna döndüğü, burada kardeşi müşteki Esra Tokyaz’ı görüntülü aradığı, arama sırasında yüzünde ekimoz ve kanama olduğu, kardeşine Cemil Koç tarafından darp edildiğini söylediği yer aldı. Esra Tokyaz’ın ise yanına gelen Cemal Arslan ile olay yerine geldiği, kapıyı şüpheli Cemil Koç’un açtığı, Esra Tokyaz’ın yüzükleri verdikten sonra Ayşe Tokyaz’ı sorduğu, Cemil Koç’un ise evden ayrıldığını söylediği, Esra Tokyaz’ın kapının önünde Ayşe’ye ait ayakkabıları görmesi üzerine Ayşe Tokyaz’ın hayatından endişe ederek, polis merkezine başvurduğu anlatıldı. ATK raporu tespiti: Tokyaz’ın vücudunda kokain maddeleri belirlendi Adli Tıp Kurumu (ATK) İstanbul Morg İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan otopsi raporu da iddianamede yer aldı. Raporda, Ayşe Tokyaz’ın vücudunda kokain maddelerinin çeşitlerinin bulunduğu, safra kesesi ve idrarında ise uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin olduğu, vücut sıvılarında uyarıcı madde metaloitleri tespit edilen maktul Ayşe Tokyaz’ın ölümünün künt kafa travmasına bağlı nazal kemik kırığı ile birlikte beyin kanaması sonucu meydana gelmiş olduğunun tespit edildiği, beyin kanaması geçirdiği, giysisinde kan lekesinin tespit edildiği, kafatası ve alt dudağında darp edildiği bulgularının olduğu aktarıldı. Cemil Koç ve ona yardım eden sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi Hazırlanan iddianamede, sanık Cemil Koç hakkında ’kadına karşı tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ’şantaj’ suçlarından ise 4 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Tutuklu diğer 7 sanık hakkında ise ‘kadına karşı tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek öldürmeye yardım etme’ suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Oğuz Kal’ın zanlı Cemil Koç’un işlediği suça iştirak ettiğinin belirlenmesi üzerine ’kadına karşı tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme suçuna iştirak’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve diğer suçlar yönünden 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Öte yandan hazırlanan iddianame, Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti.