Yerel Haberler
Sakarya
27 Aralık 2025 Cumartesi - 15:36 Dolu yağışı horona engel olmadı Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde düzenlenen festivale katılan vatandaşlar, dolu yağışına aldırış etmeden horon oynadı. Festivalde soğuk havayı tulum ve kemençe eşliğinde tepilen horon ısıttı. Sakarya Rizeliler Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği tarafından düzenlenen şehir merkezinde ilk kez hamsi festivali düzenlendi. Gar Meydanı’nda kurulan stantlarda vatandaşa kemençe ve tulum eşliğinde 2 tona yakın hamsi ikram edildi. Festivalde vatandaşlar, dolu yağışına aldırış etmeden horon oynamaya devam etti. Vatandaşların engel tanımadığı horon sevgisinde onlarca kişi el ele tutuşarak müzik eşliğinde oynadı. Dolu yağışı altında horon oynanması ise renkli görüntülere sahne oldu. Etkinlikte 2 ton hamsi dağıtıldığını belirten dernek üyesi Serhan Nizam, "Soğuk kış gününde içleri ısıtacak hamsi festivali düzenledik. Vatandaşlarında katılımı yoğun oldu ve iki ton hamsiyi de hemşerilerimize ikram etti" dedi. "Rize ile Sakarya arasında kültür köprüsü kurmaya çalıştık" Rize ile Sakarya arasında kültür köprüsü kurduklarını belirten dernek üyesi Alptekin Ekşi, "Halkımıza soğuk kış gününde hamsi, tulum ve kemençe ile kültür birleşmesi yaşatıyoruz. Şuan dolu da yağsa hamsinin, kemençe ve tulumun sıcaklığı insanları ısıtıyor. Böyle bir etkinliği Sakarya’nın merkezinde ilk defa yapıyoruz. Bunun devamı gelecek çünkü insanların ilgisi ve neşesi gerçekten güzel" diye konuştu.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 15:25 Dolu yağışı horona engel olmadı Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde düzenlenen festivale katılan vatandaşlar, dolu yağışına aldırış etmeden horon tepti. Festivalde soğuk havayı tulum ve kemençe eşliğinde tepilen horon ısıttı. Sakarya Rizeliler Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği tarafından düzenlenen şehir merkezinde ilk kez hamsi festivali düzenlendi. Gar Meydanı’nda kurulan stantlarda vatandaşa kemençe ve tulum eşliğinde 2 tona yakın hamsi ikram edildi. Festivalde vatandaşlar, dolu yağışına aldırış etmeden horon tepmeye devam etti. Vatandaşların engel tanımadığı horon sevgisinde onlarca kişi el ele tutuşarak müzik eşliğinde oynadı. Dolu yağışı altında horon tepilmesi ise renkli görüntülere sahne oldu. Etkinlikte 2 ton hamsi dağıtıldığını belirten dernek üyesi Serhan Nizam, "Soğuk kış gününde içleri ısıtacak hamsi festivali düzenledik. Vatandaşlarında katılımı yoğun oldu ve iki ton hamsiyi de hemşerilerimize ikram etti" dedi. "Rize ile Sakarya arasında kültür köprüsü kurmaya çalıştık" Rize ile Sakarya arasında kültür köprüsü kurduklarını belirten dernek üyesi Alptekin Ekşi, "Halkımıza soğuk kış gününde hamsi, tulum ve kemençe ile kültür birleşmesi yaşatıyoruz. Şuan dolu da yağsa hamsinin, kemençe ve tulumun sıcaklığı insanları ısıtıyor. Böyle bir etkinliği Sakarya’nın merkezinde ilk defa yapıyoruz. Bunun devamı gelecek çünkü insanların ilgisi ve neşesi gerçekten güzel" diye konuştu. (OK-
SASKİ miniklere su bilincini oyunla aşıladı
02 Kasım 2025 Pazar - 17:31 SASKİ miniklere su bilincini oyunla aşıladı SASKİ, Su Müfettişi eğitimleri çerçevesinde Serdivan Yukarıdere Anaokulu, Yukarıdere İlkokulu ve Çubuklu İlkokulu öğrenciyle bir araya geldi. İnteraktif şekilde devam eden su bilinci eğitimleri çerçevesinde bugüne kadar 14 ilçenin farklı noktalarında bulunan okullar ziyaret edildi. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), su kaynaklarının tükenebilir olduğunu vurgulamak ve çocuklarda tasarruf bilincini artırmak gayesiyle düzenlediği Su Müfettişi eğitimlerini sürdürüyor. 16 ilçede yürütülen eğitimlerin bu haftaki durağı Serdivan oldu. Program çerçevesinde, öğrenciler suyun doğal döngüsünü, basit tasarruf tekniklerini ve korunması gereken bir kaynak olduğunu eğlenceli etkinliklerle öğrendi. Serdivan’daki eğitimlerin ilk adresi Çubuklu İlkokulu oldu. Çocuklar, suyun sınırlı bir kaynak olduğunu ve tasarrufun önemini animasyon destekli sunumlarla öğrendi. İnteraktif olarak gerçekleştirilen eğitimde öğrenciler, görevlerini daha iyi kavrayabilmek eğitmenleri adeta soru yağmuruna tuttu. Eğitimin ikinci durağı Yukarıdere Anaokulu ve İlkokulu oldu. Güneşli havayı fırsata çeviren ekipler eğitimi okul bahçesinde gerçekleştirdi. Uzmanlar, suyun doğadaki yolculuğunu, arıtma tesislerinden musluklara ulaşan sürecini ve su israfını önleme yollarını oyunlarla anlattı. Minikler hem öğrendi hem de keyifli anlar yaşadı. Eğitimlerin sonunda öğrencilere Su Müfettişi Rozeti armağan edilerek suyu koruma sözü alındı. Ayrıca öğrencilere su tasarrufu temalı hediyeler ve bilgilendirici çizgi romanlar verildi. Eğitim süresince öğrenciler uzmanları heyecan ve merakla dinledi.
SAÜ’de "Dijital Bağımlılık" konuşuldu
02 Kasım 2025 Pazar - 13:11 SAÜ’de "Dijital Bağımlılık" konuşuldu Sakarya Üniversitesinde düzenlenen 5. Uluslararası İletişim Bilimleri Sempozyumu’nda (ICOMS) "Dijital Bağımlılık" konusu ele alındı. Prof. Dr. Zakir Avşar, dijital dünyanın tehlikelerine dikkat çekti. Sakarya Üniversitesi İletişim Fakültesi öncülüğünde, TÜBİTAK, Film Araştırmaları Derneği ve Adapazarı Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen ve ana teması "Siyasal İletişim: Türkiye’nin Siyasal İletişim Stratejileri ve Barış Diplomasisi" olan sempozyum, 75 akademisyenin katıldığı 15 oturumdan oluşuyor. Sempozyumda, SAU Rektörü Prof. Dr. Hamza Al, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zakir Avşar, akademisyenler ve çok sayıda öğrencinin katıldığı bir oturum gerçekleşti. Programın açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Hamza Al, fakülte bazında güzel işler yapıldığını belirtirken, kurumsallaşmanın Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri olduğuna dikkat çekti. Üniversite olarak ülkenin hedefleriyle bütünleşmenin önemini vurgulayan Rektör Al, "Ülkenin öncelikleri, ihtiyaçları, hedefleri bizim de önceliklerimiz, hedeflerimizdir. Ülkenin hedefleriyle üniversitenin potansiyelini buluşturmamız, birleştirmemiz gerekiyor. Yaptığımız bütün çalışmalar, akademik faaliyetler, nihayetinde kentimize, ülkemize ve insanlığa hizmet etmek, katkı sunmak için var" dedi. "Teknolojiye direnmek mümkün değil, iyi kullanmak şart" Sempozyumda "Dijital Bağımlılık ve Biz" başlıklı bir konuşma yapan Prof. Dr. Zakir Avşar, teknolojinin hayata geri dönüşü olmayacak şekilde girdiğini belirtti. "Daha az ekrana bak, daha çok dünyayı gör" tavsiyesinde bulunan Avşar, insanların ancak telefonlarını unuttuklarında ağaçların renklerini ve kuşların sesini fark edebildiğini söyledi. Teknolojiye direnmenin, geçmişte matbaaya veya bilgisayara direnmek gibi sonuçsuz kalacağını ifade eden Prof. Dr. Avşar, asıl meselenin teknolojiyi "iyi kullanmak" olduğunu vurguladı. Geçmişte televizyonlar için "akıllı işaretler" ve okullarda "medya okuryazarlığı" dersleri gibi çabaların olduğunu hatırlatan Avşar, bu derslerin merkezi sınav sistemine dahil olmaması nedeniyle aileler tarafından tercih edilmediğini ve istenen başarıya ulaşamadığını kaydetti. Günümüzde "ikinci ekran" olarak adlandırılan telefon, tablet ve bilgisayarların bağımlılığı farklı bir boyuta taşıdığını belirten Avşar, "dijital yerliler" olan gençlerin ve "dijital göçmenler" olan yetişkinlerin bu durumdan etkilendiğini anlattı. Teneffüste yan yana oturan öğrencilerin birbiriyle konuşmak yerine telefon üzerinden "sosyalleşmesini" eleştiren Prof. Dr. Avşar, sanal bahis gibi sorunların sadece gençleri değil, yetişkinleri de pençesine aldığını vurguladı.
Dalların altın sarısını don vurdu: 10 dönüm tarladan 2 kasa ayva çıktı
02 Kasım 2025 Pazar - 11:20 Dalların altın sarısını don vurdu: 10 dönüm tarladan 2 kasa ayva çıktı Dünyaya ihracatı yapılan ve Sakarya’nın Geyve ile Pamukova ilçelerinde yetiştirilen coğrafi işaretli dalların altın sarısı ayvanın hasat döneminde zirai don olayı sonrasında verim sıfıra kadar düştü. Her sene sapından yaprağına kadar değerlendirilen ve özenle toplanan dalların altın sarısı, bu sene çiftçinin hayal kırıklığı oldu. Türkiye’nin dünyaya ihraç edilen önemli tarım ürünlerinden biri olan coğrafi işaretli Geyve ayvası, bu yıl zirai don sebebiyle büyük darbe aldı. Sakarya’nın Geyve ve Pamukova ilçelerinde bahçeleriyle ünlü olan çiftçiler, hasat döneminde adeta hayal kırıklığı yaşadı. Her yıl sapından yaprağına kadar değerlendirilen, parlak altın sarısı rengiyle "dalların altını" olarak anılan ayva, bu sezon çiftçinin yüzünü güldürmedi. Geçtiğimiz aylarda etkili olan zirai don, meyve oluşumunu olumsuz etkileyince verim bazı bahçelerde sıfıra kadar düştü. Geyve ve Pamukova’daki birçok üretici, ağaçların çiçek döneminde yaşanan soğuk hava sebebiyle meyve tutumunun olmadığını belirtti. Zirai don sonrasında yetkililerin çalışma başlattığını aktaran Pamukova Ziraat Odası Başkanı Yaşar Ulukaya, çiftçiye dönüm başına 5 bin lira yatırılmaya başlandığını söyledi. Çiftçi Umut Cepheci ise komşularının 10 dönümlük arazisinden yaklaşık 2 kasa ayva topladığını belirtti. "Eve misafir geldiğinde ikram edecek bir tane ayvamız yok" Pamukova Ziraat Odası Başkanı Yaşar Ulukaya, "Bu sene doğal afetlerden dolayı maalesef ayva, üzüm, şeftali genel olarak meyvede Pamukova ve Geyve ovasında hiçbir şey yok. Şu anda ayva tarlalarında hasat ve toplama yapılmadı. Eve misafir geldiğinde ikram edecek bir tane ayvamız yok. Ayvada hemen hemen Türkiye’nin yüzde 60’ını Sakarya, Sakarya’nın tamamını Geyve ve Pamukova yetiştirmekte ama şu anda ihracat durumu da yok. Bizim bölgemiz küçük bir Çukurova ama bu sene meyve bakımında en fakir yer oldu. Geçen yıl 40-45 ton civarında bir rekoltemiz vardı bu sene zirai dondan etkilendiği için maalesef hiç yok. Şuanda ayvanın fiyatın çok fark var. Manavlarda veya marketlerdeki tezgahlarda 150 lira bandında fiyatlar görüyorum. Her sene 30-35 lira olan ayva bu sene tezgahlarda çok yüksek fiyatlarda satılıyor. Diğer illerden aldığımız bilgiler doğrultusunda üreticinin elinden 20-25 liraya çıkıyor ama tezgahlarda çok pahalı. Devletimiz, üreticimizin yaptığı masrafların bir kısmını ödedi bununla gurur duyuyoruz. Dönüm başına 5 bin lira gibi bir rakam belirlediler ve üreticimizin hesaplarına yatmaya başladı. Bu da bir bize bir nevi teselli oldu" dedi. "50-60 ton verim beklerken 2-3 kasa verim çıktı" Çiftçi Umut Cepheci ise, "Ayvalar ağaçlarda biraz var ama zirai dondan kaynaklı olarak çok küçük. Ayva ağaçlarında yonca hiç yok denecek kadar az var ve hırsızlıklarla uğraşıyoruz. Rekolte yüzde sıfır verim bu sene hiç yok. Komşumuzda 10 dönümlük ayva bahçesi var, buradan 50-60 ton verim beklerken 2-3 kasa verim çıktı" diye konuştu.
Sigarayı bıraktı, motosikleti ile 250 bin kilometre yol yaptı: Son durağı umre oldu
01 Kasım 2025 Cumartesi - 12:19 Sigarayı bıraktı, motosikleti ile 250 bin kilometre yol yaptı: Son durağı umre oldu Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde yaşayan motosikletçi İbrahim Değerli, sigarayı bıraktıktan sonra biriktirdiği para ile motosiklet yolculuklarına başladı. 15 yılda birçok farklı ülkeyi gezerek yaklaşık 250 bin kilometre yol kat eden Değerli, bu kez arkadaşıyla birlikte çıktığı yolculukta umre görevini motosikletiyle yerine getirdi. Adapazarı ilçesinde yaşayan 45 yaşındaki İbrahim Değerli, eşinin de desteğiyle 15 yıl önce sigarayı bıraktı. Sigaraya harcadığı paraları biriktirmeye başlayan ve motosikletiyle gezme kararı alan Değerli, birçok farklı ülke gezerek yaklaşık 250 bin kilometre yol kat etti. Sigaraya harcadığı parayı biriktirerek motosikletle dünyayı gezme hayalini gerçekleştiren Değerli’nin, son yolculuğu ise kutsal topraklar oldu. Daha önce birlikte Orta Asya turuna çıktığı arkadaşı Osman Bilen ile umre için yola çıkan Değerli, bu anlamlı yolculuğu da motosikletiyle gerçekleştirdi. Motosikletleriyle İran, Irak ve Kuveyt rotasını izleyerek Suudi Arabistan’a ulaşan iki arkadaş, 1 ay süren bu manevi yolculuklarını anlattı. "Motosiklet serüvenim sigarayı bırakmamla başladı" Sigarayı bırakmasının ardından motosiklet tutkusunun nasıl başladığını ve onu kutsal topraklara kadar götüren yolculuğun hikayesini anlatan İbrahim Değerli, "Motosiklet serüvenim, yaklaşık 15 sene önce sigarayı bırakarak başladı. Sigarayı bıraktım, biriktirdiğim parayla yavaş yavaş gezmeye başladım. Önce ülke içi daha sonrasında yurt dışına çıkmaya başladım. İlk seyahatimde yaklaşık 15 bin kilometre yol yaptıktan sonra bunu her geçen yıl arttırdım. Orta Asya’yı tamamen dolaştım. Son olarak ise bu turu arkadaşım Osman ile birlikte tamamladık. Buradan İran, Irak, Kuveyt ve Suudi Arabistan’a giderek umre görevimi yerine getirdik. Tarihi yerleri gezdik, güzel bi deneyim oldu bizim için. Bu turda ise yaklaşık 12 bin 500 kilometre yol yaptık. Yaklaşık 1 ay sürdü, bu süre zarfında umre görevimizi yerine getirip dini ve tarihi yerleri gezdik. Çok fazla zorlandığımız biran olmadı çok şükür. İran sınırında bir sıkıntı olmadı ama Irak ve diğer ülkelerde biraz sıkıntı yaşadık. Bunlar bu yolculukta bizim için basit sıkıntılardı tabi. Rabbim kolaylık verdi geçtik hepsini ve yolculuğumuzu tamamladık" dedi. "Hayallerin ertelenmemesi lazım" Yıllardır motosiklet tutkusuyla farklı coğrafyaları keşfeden Değerli, yeni rotalar planladığını ve hayallerin ertelenmeden yola çıkılması gerektiğini belirterek, "Motosiklet yolculuğum toplamda 200 bin kilometreyi geçti 250 bin kilometreye dayandı. 5 veya 6’ncı motosikletim bu. Daha sonraki planlarım inşallah İran üzerinden Afganistan, Pakistan ve Hindistan rotasından Nepal’e çıkmak. Orada ortalama 5 bin 400 metre yükseklikte motosikletlilerin geçtiği bir geçit var oraya gitmeyi planlıyorum. Bu tür hayali olan insanlara önerim, boşa para harcamaktansa benim gibi gezsinler. Sigaraya verecekleri parayı biriktirip kendileri için birçok farklı şey yapabilirler. Hayallerin ertelenmemesi lazım" şeklinde konuştu. "Zor bir yolculuktu ama her anı unutulmazdı" İbrahim Değerli’nin yol arkadaşı Osman Bilen ise kutsal topraklara uzanan bu özel yolculuğun kendisi için anlamını ve yaşadıkları deneyimi, "Benim de motosiklet serüvenim çok küçük yaşlarda başladı. 2010 yılında ilk büyük motosikletimi aldıktan sonra memleketimizin birçok şehrini gezdim daha sonrasında yurt dışı yolculuklarına başladım. Bu kez arkadaşım İbrahim, umre görevimizi yerine getirelim dedi. Irak üzerinden Basra rotasından motosikletler ile ilk giden de biziz. 1 ay kadar bir zaman ayırdık oraya. Yolculuğumuz sabah namazı ile başlayıp hava kararana kadar devam ediyordu. Yolculuğumuz gayet güzel oldu, zaten o kutsal toprakları gördük inşallah herkese de nasip olur. Biz aslında gitmeden dua ettik, ‘Allah’ım bu yolculuk ne kadar meşakkatli olursa o kadar güzel olur’ diye. Duamız kabul oldu meşakkatli bir yolculukta oldu. Yolculuk esnasında insanların ilgi ve alakası çok fazlaydı, en unutulmaz anlar benim için o insanlar oldu. Türkiye’den geldiğimizi duyunca fotoğraf çektirmek için durduruyor, evlerine davet ediyorlardı. Ne kadar zor bir yolculuk olsa da kutsal toprakları görmenin ayrı bir güzelliği var. İnşallah tekrardan nasip olur. İnsanlar hayallerini ertelemesinler. Biz bu yolculuğumuzu koruyucu ekipmanlarımız ile tamamladık. Bizim gibi motosiklet sevdalıları ekipmanları eksiksiz yola çıksınlar. Koruyucu ekipmansız şekilde mümkünatı varsa hiçbir şekilde yola çıkmasınlar" sözleri ile anlattı.