Yerel Haberler
Şırnak
20 Aralık 2025 Cumartesi - 15:56 Şırnak İl Emniyet Müdürü Sazak, Cizreli muhtarlarla ilçenin güvenlik ve asayişini masaya yatırdı Şırnak İl Emniyet Müdürü Volkan Sazak, Cizre İlçe Emniyet Müdürü Emre Tufan ile birlikte mahalle muhtarları ile bir araya gelip ilçenin güvenlik ve asayişini masaya yatırdı. Şırnak İl Emniyet Müdürlüğü tarafından Cizre Öğretmen Evi’nde düzenlenen toplantıda Şırnak İl Emniyet Müdürü Volkan Sazak ve Cizre İlçe Emniyet Müdürü Emre Tufan, merkez mahalle muhtarları ile bir araya gelip, ilçenin sorunlarını mahalle muhtarlarından dinleyip, bu sorunlarla ilgili ilgili birim yetkililerine talimat verdi. İlçenin güvenlik ve asayişinin masaya yatırıldığı toplantıda muhtarlar kendi mahallelerindeki sorun, talep ve düşüncelerini emniyet yetkilileri ile paylaşıp, sorunların çözümü konusunda destek istedi. "Cizre’nin daha güvenli bir şehir olması için çalışıyoruz" Yaklaşık iki saat süren toplantıdan sonra gazetecilere açıklama yapan Şırnak İl Emniyet Müdürü Volkan Sazak, birçok şehirden büyük olan Cizre’nin daha huzurlu, daha mutlu, daha güvenli bir şehir olması için gece gündüz demeden çalıştıklarını söyledi. Sazak, "Huzurun şehri Şırnak dedik ve asayiş berkemal dedik. Bunu yaklaşık 94 gündür hem merkez Şırnak’ımızda, Cizre’mizde, Silopi’mizde, Beytüşşebap’ımızda, Uludere’mizde tüm ilçelerimizde uyguluyoruz" dedi. Cizre’de emniyet için yeni bir konsept oluşturduklarını belirten Sazak, "Bu oluşturmuş olduğumuz güvenlik stratejisi ile de Cizre’nin daha huzurlu, daha mutlu, daha güvenli bir şehir olması için elimizden geleni yapıyoruz" diye konuştu. "Uyuşturucuyu bitirmeye kararlıyız" Uyuşturucuyu bitirmede kararlı olduklarının altını çizen Sazak, "Bundan kesinlikle vazgeçmeyeceğiz. İlimizde aranan şahıs kalmayacak, aranan şahıslar ile mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Suç işleyen hiç kimse Şırnak’ımızın sokaklarında, dışarıda gezemeyecektir. Asayiş, trafik ve kaçakçılıkla mücadele tedbirlerimiz ile en üst seviyede devam ediyoruz. Bizim çalışma sistemimiz halk odaklı ama hem vatandaşımızın hem de personelimizin memnuniyetini sağlayacak şekilde bir çalışma sistemimiz. İnşallah bunu da vatandaşlarımız ile omuz omuza devam ettireceğiz" dedi. "Notumuzu alıyoruz, gereğini yapıyoruz" Cizre muhtarları ile birlikte yaklaşık iki saatlik bir toplantı gerçekleştirdiklerini belirten Sazak, "Ben her zaman söylüyorumdur, notumu alırım, gereğini yaparız. Notlarımızı aldık, güvenlikle ilgili çok güzel ve yerinde eleştirileri oldu. Muhtarlarımızın çok güzel tavsiyeleri oldu. Çünkü her zaman şunu söylüyorum, muhtarlarımız halkın içinde olan birinci seçilmişlerdir. Onlar halkın talepleri ile ilgili her şeyi bize ilettiler. Ve biz de bunları ilçe emniyet müdürümüze gerekli talimatımı iletiyorum. Önümüzdeki süreçte muhtarlarımızın bu taleplerini, 150 bin vatandaşımızın bu taleplerini en kısa sürede yerine getireceğimizden emin olsunlar. Halkımız bize destek olsun, biz halkımızın yanındayız. Cizre’mizin, Şırnak’ımızın, diğer tüm ilçelerimizin emrindeyiz. Omuz omuza şehri Nuh’un huzuru için çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Toplantı toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
Kapanmayan yaraya Şırnak’ta serbest doku transferi
24 Eylül 2025 Çarşamba - 09:34 Kapanmayan yaraya Şırnak’ta serbest doku transferi ŞIRNAK (İHA)-Spina bifida hastası 19 yaşındaki Fatih Ayas’ın topuğundaki 5 yıldır kapanmayan kronik yara, Şırnak Devlet Hastanesinde ilk kez gerçekleştirilen "serbest doku transferi" "ameliyatıyla tedavi edildi. Şırnak’ın Silopi ilçesinde ikamet eden 19 yaşındaki Fatih Ayas, yaklaşık 5 yıldır topuğunda yapılan tüm tedavilere rağmen kapanmayan bir yara oluştu. Çevre il ve ilçelere tedavi için giden genç bir türlü iyileşmedi. Şırnak Devlet Hastanesinde yapılan başarılı doku transferi ameliyatı ile adeta kabusa dönen hayatı, yeniden canlandı. Şırnak Devlet Hastanesinde, rekonstrüktif cerrahi alanının en kapsamlı operasyonlarından biri başarıyla uygulandı. Kronik hastalığı bulunan ve spina bifida tanısı olan bir hastasının topuğunda uzun süredir iyileşmeyen kronik yara nedeniyle yapılan değerlendirmeler sonucunda serbest doku transferi ameliyatı gerçekleştirildi. Yapılan başarılı ameliyatı gerçekleştiren Orotopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Semih Hatipoğlu ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Sergen Karataş İhlas Haber Ajansı mikrofonlarına ameliyat öncesi ve sonrasını anlattı. Enfeksiyon riski taşıyan yaranın, Şırnak’taki bu çığır açan ameliyatla kapanarak genç hastayı sağlığına kavuşturduklarını belirten Op. Dr. Sergen Karataş, "Hastamız Fatih bize ayağında doku defekti ile geldi. Daha önce spina bifida hastası olduğu için topuğunda yara oluşmuş. Çeşitli müdahaleler yapılmış ama primer yani yaranın kapatılması denenmiş, ancak başarılı olmamış. Biz de bu şikayetle geldiğinde hastayı tekrar değerlendirdik ve serbest doku naklinin daha uygun olabileceğini düşündük. Bundan sonra da Plastik Cerrahi Uzmanı Sergen Hoca ile birlikte değerlendirdik ve serbest doku nakli yapmaya karar verdik. Hastamıza ameliyatı ayrıntılı şekilde anlattık, kabul ettik. Yaklaşık 4 saat süren bir ameliyat sonucunda başarılı bir şekilde Sergen Hocamızla birlikte doku transferini gerçekleştirdik. Takiplerini yapıyoruz, şu an pansumanı gayet iyi, herhangi bir sıkıntımız yok. Birkaç gün içinde taburculuğunu planlıyoruz. Bu, Şırnak’ta ilk defa yapılan serbest doku nakli oldu. Ben ortopedi uzmanıyım ama esas olarak bu ameliyat plastik cerrahinin alanına giriyor. Ancak bizim kliniğimizde de doku transferleri çok sık yapıldığı için benim de ilgim var. Sergen Hoca da bu konuda oldukça tecrübeli. Onun önderliğinde birlikte bu ameliyatı gerçekleştirdik. Başarısız olma ihtimali vardı, ancak başarılı oldu. Hastamızda sonuçtan dolayı mutluyuz" dedi. ’’Operasyon enfeksiyonu tamamen ortadan kaldırıyor’’ Mikroskop altında damar onarımı gerektiren bu operasyonun, enfeksiyonu tamamen ortadan kaldırdığını belirten Op. Dr. Semih Hatipoğlu, "Hasta mevcut hastalığı nedeniyle sürekli açık yara problemi yaşıyordu. Bu, kronik bir yaraydı ve kapanmıyordu. Enfeksiyon şüphesi de olduğu için farklı tedavi seçenekleri düşünülebilirdi ama en iyi cerrahi yöntem serbest doku transferiydi. Bunun da serbest kas transferi olması gerekiyordu. Hem kanamayı kontrol altına almak hem de enfeksiyonu çözmek açısından bu yöntem en uygunu oldu. Biz de ikimizin bu konuda tecrübeli olması nedeniyle bir araya geldik. Ameliyatın burada yapılıp yapılamayacağına dair fikir birliği sağladık ve yapılabileceğine karar verdik. Uzun süreli bir ameliyat olduğu için tek cerrahın bu sorumluluğu alması hem ameliyat süresi hem de hasta sağlığı açısından riskli olacaktı. Ekip halinde çalışmak çok daha önemliydi. Şanslıyız ki böyle bir ekip oluşturduk ve baştan sona birlikte ameliyatı gerçekleştirdik. Bu mikrocerrahi bir yöntemdi, yani mikroskop altında damar onarımını gerektiriyordu. Hasta yaklaşık 2 haftadır bizde yatıyor. Artık enfeksiyon şüphemiz yok, akıntı yok, yara iyileşmesi neredeyse tamamlanmak üzere. Birkaç gün daha takip edip sonrasında hastamızı taburcu edeceğiz. Takipte de şu an bir sıkıntımız yok, süreç gayet iyi gidiyor" diye konuştu. 19 yaşındaki genç hasta Fatih Ayas ise "Spina bifida hastasıyım. Hastalığıma bağlı olarak özellikle topuk bölgemde yaralar oluşuyordu. Bu yara nedeniyle yaklaşık 5 yıldır, hatta belki daha da uzun süredir il dışına gitmek zorunda kaldım. Farklı hastanelere başvurdum, birçok tedavi, ameliyat ve operasyon geçirdim. Son aylarda özellikle enfeksiyon nedeniyle antibiyotik tedavileri gördüm. Ancak bunlar da kalıcı çözüm olmadı. En son buraya geldik. Bu ameliyat zaten Şırnak’ta ilk defa yapılmış ve hocalarımız bunu başardı, sağ olsunlar. Şu an herhangi bir sıkıntım yok, ameliyat başarıyla gerçekleşti. Daha önce Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesine gittim, geldim. Silopi ilçesine de gittim, orada da çeşitli işlemler yapıldı. Ama en uzun ve kalıcı çözümün burada sağlanabileceğini gördük. 2 haftadır buradayım, herhangi bir sıkıntı yok, tedavim devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Sağlık-Sen Şırnak Şube Başkanı Anmal: ’’Sınırdaki sağlık hizmeti önemlidir’’
23 Eylül 2025 Salı - 12:33 Sağlık-Sen Şırnak Şube Başkanı Anmal: ’’Sınırdaki sağlık hizmeti önemlidir’’ Sağlık-Sen Şırnak Şube Başkanı Sabgatullah Anmal, sınırın sıfır noktasında verilen sağlık hizmetlerinin önemli olduğunu vurguladı. Sağlık-Sen Şırnak Şube Başkanı Sabgatullah Anmal, Silopi Devlet Hastanesi idarecileriyle makamında bir araya gelerek sendikal çalışmalar ve sağlık çalışanlarının sorun ve beklentileriyle ilgili bilgilendirmede bulundu. Sınırın sıfır noktasında verilen sağlık hizmetin önemine değinen Anmal, "Sınırdaki sağlık hizmeti, sınır güvenliği kadar önemlidir. Çünkü ülkemize ilk giriş yapan yabancılara sağlık ihtiyacı durumları bu tesislerimizde verilmektedir. Sınırdaki sağlık tesislerimiz ülkemizin ve Sağlık bakanlığın aynası niteliğinde olup bu nedenle sınırdaki sağlık tesislerimizin donamına önem verilmemizin yanında gerek fiziki gerekse hizmet verilebilirliğin üzerine de durmamız gerekiyor. Türkiye’den sağlık hizmeti almak isteyen yabancıların ilk karşılaştığı sağlık tesisi Silopi Devlet Hastanesi’dir. Burada verilen sağlık hizmetiyle tıbbi donanımlar önemlidir. Gerek yöneticilik görevi üstlenen yöneticiler olsun gerekse sağlık hizmeti sunan sağlık çalışanları olsun hep birlikte ekip ruhu ile çalışmalarını önemserken, sağlık yöneticilerimizin bu bölgede sağlık hizmeti sunan sağlık çalışanların beklentilerine ve sağlık hizmetin sunumuna yönelik önerilerine önem vermesiyle birlikte kaliteli ve sürdürülebilir çalışmalara tanıklık edeceğiz. Sağlık çalışanlarıyla istişaresiz yapılacak planlamaların başarıya ulaşmasının mümkün olmadığı daha önceki yöneticilerle teyit edilmiştir. Yapılacak planlamalarda sahada idarecilerin gören gözü halka sunulan hizmetin aynası olan sağlık çalışanlarından fikir alarak istişarede bulunması idarecilerin başarılarına hızlı ulaşmasını sağlayacaktır’’ dedi. Hastane Müdürü Fırat Karahan ise Sağlık-Sen Şırnak şube yöneticilerinin ziyaretinden ve değerli istişare ile bilgilendirmelerinden ötürü duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Cizre Devlet Hastanesinde ilk defa yüz gençleştirme ameliyatı yapıldı
22 Eylül 2025 Pazartesi - 14:46 Cizre Devlet Hastanesinde ilk defa yüz gençleştirme ameliyatı yapıldı Ülkede sayılı merkezlerde yapılabilen yüz gençleştirme ameliyatı Şırnak’ın Cizre ilçesinde Dr. Selahattin Cizrelioğlu Devlet Hastanesi’nde Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Savaş Gündüz tarafından başarılı bir şekilde gerçekleştirildi. 52 yaşındaki R.K. isimli hasta yüz gençleştirme tedavisi için Cizre Dr. Selahattin Cizrelioğlu Devlet Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Savaş Gündüz’e başvurdu. Yapılan poliklinik muayene ve tetkikler sonrası hastaya yüz gençleştirme ameliyatı yapılması planlandı. Dr. Selahattin Cizrelioğlu Devlet Hastanesinde iki ay önce atanan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Savaş Gündüz tarafından yapılan başarılı ameliyat sonrası hasta hem genç hem de canlı bir yüz ifadesine kavuştu. Kapsamlı bir estetik yüz cerrahisi ameliyatını Cizre Devlet Hastanesinde ilk defa gerçekleştirdiklerini ifade eden Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Savaş Gündüz, ameliyat kapsamında hastanın yüz bölgesine gençleştirme amaçlı farklı cerrahi işlemler uyguladı. Gündüz, ’’Bunlar arasında temporal brow lift (kaş kaldırma ve şakak germe), orta yüz germe ve üst göz kapağı estetiği (blefaroplasti) yer aldı. Bu kombine ameliyat sayesinde hastanın hem daha genç hem de daha canlı bir yüz ifadesine kavuşmasını sağladık. Yüz bölgesindeki sarkmalar, yorgun görünüm ve yaşlanma belirtileri kişilerin sosyal hayatını ve özgüvenini olumsuz bir yönde etkiliyor. Biz de burada hastamıza hem sağlık hem de estetik açıdan fayda sağlayacak, modern cerrahi tekniklerle güvenli bir ameliyat gerçekleştirdik. Hastamızın sonucu hem bizleri hem de kendisini çok mutlu etti’’ dedi. Bu ameliyatın Cizre Devlet hastanesinde ilk defa yapıldığına dikkat çeken Gündüz, daha önce yalnızca büyük merkezlerde yapılabilen bu tür yüz gençleştirme operasyonlarının, artık Cizre’de de gerçekleştirilebileceğini göstermenin hem hastalara güven verdiğini hem de sağlık hizmetlerinde önemli bir adım olduğunu söyledi.
Polis memuru Şahin ’zimem defteri’ geleneğini canlandırdı
22 Eylül 2025 Pazartesi - 12:17 Polis memuru Şahin ’zimem defteri’ geleneğini canlandırdı Ankara’da görev yapan polis memuru Mustafa Şahin, Osmanlı medeniyetinin en anlamlı geleneklerinden biri olan ’zimem defteri’ uygulamasını günümüzde yeniden hayata geçirerek yüzlerce aileye umut oldu. Şahin, Ankara başta olmak üzere Bitlis, Mersin, Van, Mardin ve farklı illerde toplam 350 yetim, öksüz ve yardıma muhtaç ailenin bakkal borcunu kapatarak başlattığı iyiliği tüm Türkiye’ye yaymayı hedefliyor. Proje kapsamında Şahin ve beraberindeki gönüllüler, köy ve mahalle bakkallarına giderek veresiye defterlerini inceliyor, borçları kapatıyor ve aileleri yükten kurtarıyor. Böylece hem borçlarını ödemekte zorlanan vatandaşlara destek olunuyor hem de alacağını tahsil edemeyen esnaf rahat nefes alıyor. "Olanın olmayana yardım ettiği bir iyilik zinciri oluşturuyoruz" Bir ecdat geleneği olan zimem borç kapatma hareketinde, olanın olmayana yardım ettiği bir iyilik zinciri oluşturduklarını belirten Şahin, "Allah nasip ederse bu projeyi düzenli bir şekilde 81 ilde sürdürmeye devam edeceğiz. Rastgele marketlere, köy bakkallarına gidip borçları kapatıyoruz. Bu işin arkasında bize gönüllü olarak destek veren hayırseverler var. Allah onlardan razı olsun. Köyümüzde imkanı olmayan birçok aile vardı, borçlarını ödemekte zorlanıyorlardı. Sağ olsunlar, gelip bu borçları kapattılar. Allah razı olsun" dedi. Mustafa Şahin’in hayata geçirdiği bu proje sayesinde gelenek yeniden canlanırken, sosyal medya üzerinden Şahin’e binlerce tebrik ve teşekkür mesajı yağdı. Osmanlı döneminde hayırseverlerin, kim olduğunu bilmediği kişilerin borçlarını gizlice ödediği zimem geleneği, dayanışma ve yardımlaşmanın en güzel örneklerinden biri olarak biliniyor. Bu uygulamada borcu ödeyen de borcu ödenen de birbirini tanımıyordu.
Şırnak’ta Berman katliamının üzerinden 38 yıl geçti, acısı hala geçmedi
21 Eylül 2025 Pazar - 14:53 Şırnak’ta Berman katliamının üzerinden 38 yıl geçti, acısı hala geçmedi Şırnak merkeze bağlı Güneyce köyü Çiftekavak (Berman) mezrasında 38 yıl önce PKK’lı teröristlerin saldırısı sonucu şehit edilen 12 kişinin acısı unutulmadı. Güneyce köyünde 21 Eylül 1987 tarihinde, terör örgütü PKK’lıların saldırısında Güngör ailesinin yaşadığı evde Rıfat Güngör (80), Emine Güngör (70), Sait Güngör (35), Behiye Güngör (32), Huhe Güngör (35), Hizne Güngör (34), Azime Güngör (15), Hülya Güngör (4), Abdulcebar Güngör (2), Sacide Güngör (2) ile hamile olan Narinç Güngör (33) ve Emine Güngör (19) karnında bebekleri ile şehit edildi. Saldırıdan tek kurtulan ise 6 yaşındaki Fettah Güngör oldu. Saldırıda annesi, babası ve eşi Huhe Güngör’ü kaybeden Şehmuz Güngör, olayın her yıl dönümünde yaşadığı Aslanbaşar köyünden Güneyce köyüne gelerek, evden geriye kalan enkaza Türk bayrağı asıyor. Anma programına katılanlar adına açıklama yapan Bilal Güngör, "Bugün burada, 21 Eylül 1987 tarihinde Şırnak merkeze bağlı Güneyce köyü Çiftekavak (Berman) mezrasında hain PKK terör örgütü tarafından katledilen, içlerinde kadın ve çocukların da bulunduğu Güngör ailemize mensup 12 masum şehidimizi rahmet, minnet ve dualarla anmak üzere toplandık. 38 yıl önce yaşanan bu elim hadise, yalnızca bir ailenin değil, bütün milletimizin ortak acısıdır. Kadın, çocuk, yaşlı demeden gerçekleştirilen bu vahşet, terörün insanlık dışı yüzünü bir kez daha göstermiştir. Onlar, bu vatana duydukları aidiyetleri sebebiyle hedef alınmış, geride asla unutulmayacak bir acı bırakmışlardır. Fakat acılar sadece o gece ile sınırlı kalmamıştır. Güngör ailesi, bu süreçte farklı zamanlarda da şehitler vermiş, gaziler çıkarmış bir ailedir. Bugün burada andığımız 12 şehidimizin yanı sıra; yine bu aileden şehadet şerbetini içen kahramanlarımız olmuş, aynı zamanda aynı aileden üç fert; Süleyman Güngör, Faysal Güngör ve Osman Güngör aynı anda gazi olmuşlardır. Bu durum, Güngör ailesinin vatan için nasıl ağır bedeller ödediğinin en somut göstergesidir. Bizler Güngör ailesi olarak kaybettiğimiz canlarımızı yalnızca kayıplarımız olarak değil, şehitlerimiz olarak görüyoruz. Onların aziz hatırasının, devletimizin de takdiriyle resmen şehitlik mertebesi ile yüceltilmesini talep ediyoruz. Çünkü onlar, masumiyetleriyle, vatan sevgileriyle ve imanlarıyla şehit edilmişlerdir. Bugün Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde yürütülen barış ve huzur süreci bizim için çok kıymetlidir. 1980’li yıllarda acılar yaşamış bir aile olarak, bugün barışın daim olması için devletimizin yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Biz inanıyoruz ki, terör asla kazanamayacak, milletimizin iradesi ve kardeşliği karşısında yok olup gidecektir. Dualarımız; hem Güngör ailesinden şehit olan kardeşlerimiz, hem aynı anda gazi olan kahramanlarımız, hem Gazze’deki mazlumlar, hem de tüm masumların selameti içindir. Rabbimizden dileğimiz, milletimizi, ümmeti ve tüm insanlığı barış, huzur ve adalet içinde yaşatmaktır’’ dedi. Saldırının yaşandığı gün köyde olmadığını belirten Şehmuz Güngör, "38 yıl önce PKK bu katliamı gerçekleştirdi. Her zaman çocuklarımız bilsin ki, bunların yaptığı yanlış bir şey, herkes bunu böyle bilsin. PKK dost değildi, imanlı değildir İsrail’in elamanlarıdır. Her yıl köyümüze gelip bayrağımızı dalgalandırıyoruz. 38 yıldır buraya geliyoruz" diye konuştu. Gece vakti teröristlerin baskın yaptığını söyleyen Beşire Güngör ise "12 kişiyi şehit ettiler, çocuklar sahipsiz kaldı. Biz çok zorluk çektik. Biz devletimizin yanındayız. Başımıza bunu getirenleri lanetliyoruz" şeklinde konuştu. Güneyce köyünde düzenlenen anma programına, Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Zafer tombul, Şehit, Gazi ve güvenlik korucuları federasyon başkanı Mehmet Güngör ve köylüler katıldı. Konuşmaların ardından program mevlid-i şerif okunması ve duaların edilmesiyle son buldu.
Cizre’de kursiyer kadınlar ADEM’de tescilli "Bırınczer" tatlısını öğreniyor
20 Eylül 2025 Cumartesi - 13:39 Cizre’de kursiyer kadınlar ADEM’de tescilli "Bırınczer" tatlısını öğreniyor Şırnak’ın Cizre ilçesinde Aile Destek Merkezine (ADEM) giden kursiyerler, yörenin tescilli "Bırınczer" tatlısının yapılışını öğreniyor. Cizre’ye özgü geleneksel bir tatlı olan Bırınczer, özellikle düğün, sünnet, mevlidi şerif programlarında ikramları arasında yer alıyor. Adını Kürtçe’de "pirinç" anlamına gelen "bırınc" ve "sarı" anlamındaki "zer" kelimelerinden alan bu eşsiz lezzet, "sarı pilav" anlamına geliyor. 2023 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında 1509 mahreç numarasıyla tescillenen Bırınczer, artık sadece yerel mutfakta değil, ulusal gastronomi literatüründe de yerini almıştı. Hazırlanışında pirinç yıkanıp bir tencereye koyulur, üzerine su eklenerek orta kuvvetteki ateşte 15-20 dakika pişirilir. Tercihe göre ay çiçek yağı ilave edilerek karıştırılır. Ardından şeker ilave edilip 1-2 dakika pişirilir ve bu aşamada sırasıyla zerdeçal veya safran ile toz tarçın eklenerek 1-2 dakika karıştırılır ve ocaktan indirilir. Sonrasında ise kaselere dökülerek üzerine toz tarçın serpilir ve soğumaya bırakılır. Oda sıcaklığında veya buzdolabında 5-6 saat bekletildikten sonra soğuk servis yapılır. Cizre Yafes Aile Destek Merkezi, açtığı aşçılık kurslarıyla yöresel yemeklerin tanıtımını ve aktarımını amaçlıyor. Kurs kapsamında, özellikle geleneksel lezzetler hem teorik bilgiyle hem de uygulamalı eğitimle öğretiliyor. Böylece bölgeye özgü yemek kültürü yalnızca günümüzde yaşatılmakla kalmıyor, aynı zamanda gelecek kuşaklara da aktarılıyor. ADEM yöneticisi Hayriye Gönül Yalazan, aşçılık kursunda yöreye ait olan patenti alınmış farklı bir lezzeti yaptıklarını söyledi. Maliyet, hafifliği ve uygunluğu açısından bırınczerin tanıtımını yaptıklarını belirten Yalazan, "Bırınczerin iç malzemeleri maliyet olarak uygun, lezzet olarakta hafif ve düğünlerimizin vazgeçilmez lezzetlerinden biri" dedi. Kursiyerlerden Nurhüda Pamukçu, bırınczeri sofralarının baş köşesine koyduklarını aktararak, "Cizre’nin yüzyıllardır süre gelen mutfak kültürünün en tatlı miraslarından bir tanesidir. Düğünlerden bayramlara, özel günlerden misafir sofralarına kadar hayatımızın en değerli anlarında yer almaktadır. Rengi, kokusu ve tadıyla Cizre’nin misafirperverliğini ve kültürel mirasını yansıtmaktadır. Daha çok özel günlerde, düğünlerde, bayramlarda, gelin merasimlerinde soframızın baş köşesinde yerini almaktadır" diye konuştu. Büşra Külter de, "Cizre yöremize ait yöresel bir tatlımızdır. Genelde düğünlerde, nişanlarda ve özel yemeklerde olmazsa olmazımızdır. Kürtçe "Bırınczer", Türkçe "zerde tatlısı" deniliyor. Çok sevdiğimiz bir tatlı, sofralarımızın baştacı diyebilirim. Akşamdan pişirip soğuk tüketilmesi için buzdolabına koyuyoruz. Dolapta bir hafta da kalsa taze olarak kalabiliyor" şeklinde konuştu.
Şırnak’ta kaya düşmelerine karşı 15 bin metrekarelik çelik ağ ve sensörlü bariyer sistemli önlem
20 Eylül 2025 Cumartesi - 10:03 Şırnak’ta kaya düşmelerine karşı 15 bin metrekarelik çelik ağ ve sensörlü bariyer sistemli önlem Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ödül Mahallesi’nde yıllardır vatandaşların korkulu rüyası haline gelen kaya düşmeleri, çelik ağ kaplama ve sensor destekli bariyer sisteminin kurulmasıyla etkin çözüm sunuldu. İlçenin Ödül Mahallesi’ndeki yamaç, kaya düşmesine karşı AFAD ekipleri tarafından çelik ağlarla korunuyor. Mahalle muhtarın Bişar Ürün’ün Şırnak Valiliğine yaptığı başvuru üzerine AFAD İl Müdürlüğü tarafından başlatılan çalışmalarla, 54 ev ve 1 iş yeri güvenli hale getiriliyor. Ekipler tarafından bölgede yapılan inceleme ve analiz doğrultusunda kayaların yerleşim yerlerine düşme riskinin ortadan kaldırılması için proje hazırlandı. Proje ile kaya düşmeleri, çelik ağ kaplama ve sensor destekli bariyer sisteminin kurulmasıyla etkin çözüm sunuldu. AFAD Şırnak İl Müdürü Muzaffer İşlek, Ödül Mahallesi sakinlerinin yıllardan beri kaya düşme korkusuyla yaşamak zorunda olduğunu söyledi. Mahalle muhtarının valiliğe bir dilekçesi neticesinde Vali Birol Ekici’nin talimatlarıyla tespit, keşif ve inceleme yaptıklarını belirten İşlek, incelemeler sonucunda bir tek rapor düzenledikleri, raporu Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı arz ettiklerini ifade etti. İşlek, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının raporu inceledikten sonra, buranın projelendirmesine ve uygulama yapılmasına onay verdiğini kaydederek, "Bu onay sayesinde şu an uluslararası sertifikaya sahip, irata sertifikasına sahip profesyonel dağcılarımızın marifetiyle Uludere’deki kaya düşme risklerini bertaraf ediyoruz. Bu gördüğünüz alanda yaklaşık 15 bin metrekarelik bir bölgeyi çelikle kaplıyoruz. Bu kaplamanın kendini tutabilmesi için yaklaşık 700 angalaj açmış bulunmaktayız. Aralıklı ankraj açıyoruz. Bu ankraj 3 m, 5 m matkaplar sayesinde içeriye doğru, dağın içine doğru giriyoruz ve bu örtülemeyi sabitliyoruz. Bu kayayı da yerinde sabitliyoruz. Bu dağ yamacının öbür tarafındaki kayaların çatlaklı yapısı ve parçalı olmasından kaynaklı oraya farklı bir sistem uyguluyoruz. Bariyer sistemini uygulayacağız. Bu bariyer sayesinde kayalar bu bölgede düşmeyecek. Bariyerli olan bölgede kayanın düşmesine izin vereceğiz, ama düştüğü yerde bizim çelik bariyerimiz o düşen kayayı karşılamış olacak. Bu sayede insanlarımız güven içinde kendi evlerinde rahatlıkla oturabilecekler. Bu kaya düşme riskini artık düşünmeyecekler inşallah" dedi. Türkiye’de ilk sensörlü erken uyarı sistemi İşlek, "Projede Türkiye’de bir ilk olarak, sensörlü erken uyarı sistemine de yer verildi. Bariyer sistemine entegre edilen sensorler sayesinde düşen kayaların oluşturduğu enerji miktarı ölçülerek AFAD ekiplerine SMS yoluyla bildirim yapılacak. Bu sistem sayesinde yeni riskler önceden tespit edilip anında müdahale edilebilecek. Türkiye’de ilk kez böyle bir sistem kullanılıyor. Yürütülen çalışmalar sayesinde Ödül Mahallesi sakinlerinin yıllardır yaşadığı korkunun sona erecek. Bu projeyle vatandaşlarımız evlerinde güven içinde yaşayabilecek. Kaya düşme riskini artık düşünmelerine gerek kalmayacak" diye konuştu. Ödül Mahalle Muhtarı Bişar Ürün, AFAD’ın çalışmaları öncesinde evlerinde rahat bir şekilde yaşayamadıklarını belirtti. Ürün, "Bu kayalar, çok tehlikeli insanlarımız için, Bizlerde AFAD İl Müdürlüğü’ne ve Şırnak Valiliğine dilekçe verdik. Allah razı olsun geldiler, çalışmalar yaptılar. Bu karayolunu kapattılar, telle kapattılar. Emekleri olan herkese çok teşekkür ederiz. Biz de rahat rahat burada uyuyabiliriz. Daha önce çok sıkıntılar yaşıyordu ama şimdi rahat rahat yatabiliyoruz evimizin içerisinde" diye konuştu.