Yerel Haberler
Sivas
Sivas, ‘İstiklal Madalyası’ istiyor 21 Aralık 2025 Pazar - 10:15:22 Milli mücadelenin merkezlerinden olan Sivas’ta, Kent Konseyi öncülüğünde ki sivil toplum kuruluşları TBMM’ye başvurup ‘İstiklal Madalyası’ talep etme kararı aldı. Sivas Kent Konseyi, önemli bir gündem maddesiyle toplandı. Sivas’ın milli mücadeledeki rolünün ele alındığı toplantıda, diğer sivil toplum kuruluşlarının da desteğiyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden (TMBB) ‘İstiklal Madalyası ve Berat Belgesi’ talep edilmesi kararlaştırıldı. Sivil toplum kuruluşlarının mutabakatıyla oluşturulan talep metninin önümüzdeki günlerde siyasiler aracılığıyla TBMM’ye sunulması planlandı. Konuyla ilgili açıklama yapan Sivas Kent Konseyi Başkanı Ahmet Necip Günaydın, Sivas’ın Ankara’dan sonra Milli mücadelenin en uzun süre yönetildiği yer olduğunu belirterek, "Sivas, ‘İstiklal Madalyası’nı’ her şekilde hak eden bir şehir. Bunu tarih ortaya koyuyor. Sivas, bu hak ettiği madalyaya şehrin bir müzesinde sergilenmesinde büyük bir gurur duyacaktır. Ben buna yüzde yüz hak ettiğine inanıyorum" ifadelerine yer verdi. "Sivas gurur duyacaktır" Ahmet Necip Günaydın, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na dilekçe sunacaklarını belirterek, "Bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda Sivas iline İstiklal Madalyası’nın verilmesi hakkında değerlendirmeler yaptık. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na dilekçemizi sunmak üzere dilekçeyi toplantıda okuduk. Hiçbir ille kendimizi kıyaslamıyoruz çünkü her bir ilimiz son derece kıymetlidir. Ama şunu unutmayalım ki Sivas, Ankara’dan sonra Milli mücadelenin en uzun süre yönetildiği ve Mustafa Kemal Paşa’nın heyetinin Sivas’ta kalarak, tüm faaliyetleri buradan organize ettiler. Bunları yaparken de Sivas halkının tam desteğini alarak huzur ortamı içerisinde çalıştıklarını çok açık ve net bir şeklinde biliyoruz. Sivas halkı, gerek İstanbul ve işgal kuvvetlerin baskınlarına rağmen Mustafa Kemal ve arkadaşlarına ev sahipliği yapmıştır. Kongre binasının eşyalarını evlerinden getirmişler, sürekli ikramlarda bulunmuşlar, evlerinde misafir etmişler ve onların can güvenlikleri için her türlü fedakarlığı yapmışlardır. Sivas, ‘İstiklal Madalyası’nı’ her şekilde hak eden bir şehir. Bunu tarih ortaya koyuyor. Sivas, bu hak ettiği madalyaya şehrin bir müzesinde sergilenmesinde büyük bir gurur duyacaktır. Ben buna yüzde yüz hak ettiğine inanıyorum" dedi.
TFF’nin hakem açıklamasına Sivasspor’dan destek
27 Ekim 2025 Pazartesi - 18:20 TFF’nin hakem açıklamasına Sivasspor’dan destek Özbelsan Sivasspor Kulübü, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun bugün yaptığı ve hakemlerin bahis hesaplarına ilişkin açıklamalarını yakından takip ettiklerini bildirdi. Sivasspor Kulübü’nün sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu’nun ifade ettiği 571 hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğunu ve 152’sinin fiilen bahis oynadığının kamuoyuna duyurulduğu hatırlatıldı. Kırmızı-beyazlılardan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu tarafından 27.10.2025 tarihinde yapılan açıklamada, 571 hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğu ve 152’sinin fiilen bahis oynadığı kamuoyuna duyurulmuştur. Özbelsan Sivasspor olarak; futbolun adalet, dürüstlük ve şeffaflık ilkeleriyle yönetilmesini daima savunduk. Başkan ve TFF Yönetim Kurulu’nun, Türk futbolundaki bu olumsuzluklara karşı gösterdiği kararlı duruşu takdirle karşılıyoruz. Bahis oynadığı tespit edilen hakemlerin isim isim açıklanması ve görev yaptıkları müsabakaların şeffaf biçimde paylaşılması, Türk futboluna duyulan güvenin yeniden tesisi için zorunludur. Geçmişte hakem hatalarından en fazla etkilenen kulüplerden biri olarak, TFF’nin bu süreci şeffaflıkla yürüteceğine olan güvenimizin tam olduğunu kamuoyuna saygıyla duyururuz."
İl Koordinasyon Kurulu toplantısında direk tartışması
27 Ekim 2025 Pazartesi - 12:55 İl Koordinasyon Kurulu toplantısında direk tartışması Sivas’ta ÇEDAŞ’ın gelişi güzel diktiği direkler İl Koordinasyon Kurulu toplantısında tartışmaya neden oldu. DSİ 19. Bölge Müdürü Zafer Aslan, istişare edilmeden dere yatağına dikilen direkler yüzünden hem ekonomik kayıplar yaşandığı hem de işlerinin geciktiğini söyledi. Sivas Valisi Dr. Yılmaz Şimşek başkanlığında gerçekleştirilen İl Koordinasyon Kurulu toplantısında, Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü ile Çamlıbel Elektrik Dağıtım Şirketi (ÇEDAŞ) arasında direk tartışması yaşandı. DSİ 19. Bölge Müdürü Zafer Aslan, kurum faaliyetlerini anlattığı sunumu sırasında ÇEDAŞ’ın istişare etmeden diktiği elektrik direkleriyle ilgili yaşadıkları problemlere değindi. Aslan, "Yusufoğlan köyünde bir problemle karşılaştık. ÇEDAŞ tescili harici alan diye direklerini bizim derelerin içerisine dikiyor. Daha sonra biz imalata başladığımızda bu direkleri bir şekilde aldıramıyoruz. Burada arazi tescili hariç olabilir ama o boşluk dere yatağı için bırakılmış boşluklardır. Bu boşluklara bir imalat yapıldığı zaman bizden görüş alınması önem arz etmektedir. Tescil ayrıcalığı olduğu için devletin hüküm ve tasarrufundaki alanlardır ama dere için bırakılmış boşluklardır. Sonra hem ekonomik olarak kayıplarımız oluyor hem de işlerimiz gecikiyor. Maalesef direkleri de aldıramıyoruz. ÇEDAŞ’ta ‘programımızda yok diyerek’ almıyor. Biz bir baraj yaparken, yol yaparken çalışmaya engel direkleri kaldırıyoruz ama direkleri gelip deremize dikmişler" dedi. ÇEDAŞ Genel Müdürü Mustafa Altun ise söz alarak, direklerin taşınmasının kendi sorumluluklarında olmadığını belirterek, "Direklerin deplasa girmeme sebebi programda olup olmaması değil, mevzuat olarak o direklerin talep sahibi kuruluş tarafından yapılmasının gerekmesidir. Direklerin dikilirken izin alınmasıyla ilgili süreç noktasında bundan sonra, eğer geçmişte yapılmış yanlış uygulamalarımız varsa onları düzeltmeyle ilgili de bir çalışma yaparız. Ama tescil alanlarla ilgili ayrıca bir izin almamız gerekmiyor. DSİ’den biz bu konuda bundan sonraki süreçte görüş almaya başlarız" dedi. Vali Şimşek, devletin ekonomik kayıp yaşamaması ve işlerin yavaşlamaması için her iki kuruma koordineli hareket etmeleri talimatı verdi.
Sivas’ta üniversite öğrencileri 7 günde 30 bin fidan dikti
27 Ekim 2025 Pazartesi - 11:52 Sivas’ta üniversite öğrencileri 7 günde 30 bin fidan dikti Sivas’ın Zara ilçesinde bir araya gelen üniversite öğrencileri bir haftada 30 bin fidanı toprakla buluşturdu. Zara Gençlik Merkezi Müdürlüğü ile Yeşil Zara Gönüllüleri Derneği birlikteliğinde tamamı gönüllülerden oluşan Zara Kredi Yurtlar Kurumunda kalan 83 kişilik öğrenci grubu 7 günlük çalışma sonucunda ahlat, mahlep, badem, iğde, alıç, sarı çam ve kara çam fidanlarının dikimini gerçekleştirdi. İlçe merkezinde Orman Genel Müdürlüğü ağaçlandırma sahasında Sivas Orman İşletme Müdürlüğünden temin edilen fidanlar öğrencilerin özverili çalışmaları sonucunda toprakla buluşturuldu. 10 adet hatıra ormanı için düzenlenen program belediye kültür merkezinde Halil Söyler Korosunun sahne aldığı Türk Halk Müziği Konseri ile sona erdi. Ağaçlandırma çalışmalarının sona ermesi münasebetiyle düzenlenen törende konuşan Zara Gençlik Merkezi Müdürü Enes Kuzu, "Yeşil Zara Gönüllülerinden gelen talep üzerine öğrencilerimizle konuştuk. Gönüllü olur musunuz dedik. Herkes, gönüllü oluruz dedi. Birkaç gün geçti, fidan dikmenin zor olduğuna değindim, biraz katılım azalsın istedim. Hiç kimse geri adım atmadı. Bir hafta boyunca 30 kişi sabah, 30 kişi öğleden sonra günlük 60’şar kişilik gruplar halinde çalıştılar. Biz de beraber çalıştık" dedi. Dr. Rüşan Sümbüloğlu ise, "2020 yılında oluşturduğumuz Zara Cumhuriyet Ormanında Ekim ayı itibariyle bizlere müracaat eden doğaseverlerin talepleri doğrultusunda 10 adet hatıra ormanı oluşturmaya karar verdik. Bu ormanların kurulumunda ilçemizde okuyan üniversite öğrencilerimizin görev almaları arzusu içerisindeydik. Çok fazla talep olması da bizleri sevindirdi. Yağmur, çamur, soğuk demeden çalıştılar" dedi. Üniversite öğrencisi Sadık Emen ise, "Çorum’dan gelen bir üniversite öğrencisiyim. Zara’da günlük bin 500, iki bin tane fidan diktik. Fidan dikmeye devam ediyoruz. Bu etkinlikte bize katılan bütün iş adamları, öğrenciler ve diğer bütün Zara halkına teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bir haftadır dikiyoruz ve bugüne kadar 30 bine yakın fidan diktik" diye konuştu. Hatıra ormanı sahibi Kutup Akar da "Yapılan işler çok güzel, memnun oldum. Böyle bir topluluğun oluşması, ağaç dikimi, toplumumuz için de, tabiat için de çok önemli" dedi.
Gözleri görmüyor ama kalbiyle görüyor, sesiyle büyülüyor
27 Ekim 2025 Pazartesi - 11:27 Gözleri görmüyor ama kalbiyle görüyor, sesiyle büyülüyor Doğuştan gelen nadir bir göz hastalığıyla görme engelli olan 13 yaşındaki Kadir Alp Şınaydar, müzikle hayata tutunuyor. Küçük yaşta halasının hediye ettiği orgla müziğe başlayan Kadir, sahip olduğu absolut kulak yeteneğiyle piyano çalıyor, şarkı söylüyor ve seslendirme alanında kendini geliştirmeyi hedefliyor. Sivas’ta yaşayan 13 yaşındaki Kadir Alp Şınaydar, 3 çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak dünyaya geldi. Henüz 8. sınıf öğrencisi olan Kadir, müzikle dolu bir hayat sürüyor. Müzik onun için sadece bir hobi değil, aynı zamanda yaşamın en güçlü ilham kaynağı. Doğuştan Leber Konjenital Amaurosis (LCA) adı verilen nadir bir retina hastalığıyla dünyaya gelen Kadir, doğuştan görme kaybı yaşadı. Şınaydar, kalıcı görme kaybına yol açan bu hastalığa rağmen hayata sımsıkı tutunmayı başardı. Müziğe ilgisi 4 yaşında başlayan Şınaydar, halasının kendisine hediye ettiği bir orgla müzik dünyasına adım attı ve kısa sürede notaları hissederek piyano çalmayı öğrendi. "Küçüklüğümden beri şarkı söylemeyi çok seviyorum" diyen Kadir, aynı zamanda absolut kulak yeteneğine sahip. Bu özel yetenek ise duyduğu her sesi doğru nota olarak tanımlayabilmesini sağlıyor. Piyano çalmanın ve şarkı söylemenin yanı sıra seslendirme yapmayı çok seven Kadir, bu alanlarda kendini geliştirmek için büyük bir çaba harcıyor. En büyük destekçisi olan ailesi ile birlikte hayallerinin peşinden koşan Kadir, eleştirilere ve olumsuz yorumlara aldırmadan müziğe olan tutkusunu sürdürüyor. Kadir Şınaydar, en büyük hayallerinden birinin ise hayranı olduğu sanatçılar tanışmak olduğunu söyleyerek, müzik dünyasında kendine bir yer edinmek istediğini ifade etti. "Başarılı olacağımı düşünüyorum" Kadir Alp Şınaydar, durumundan dolayı olumsuz çok eleştiri aldığın ve bunlara aldırış etmediğini söyleyerek, "Piyano çalmayı ve şarkı söylemeyi seviyorum. Yaklaşık 4 yaşından beri müzikal sanatlarla ilgileniyorum. Küçüklüğümden beri şarkı söylemeyi seviyorum. Bende absolut kulak yeteneği var. Ayrıca seslendirme yapmayı seviyorum ve bu konuda da kendimi geliştirmek istiyorum. Ses konusunda, enstrüman konusunda ve her konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için de çok çalışıyorum, elimden geldiğince pratik yapıyorum. Seneye Güzel Sanatlar Lisesinde okumak istiyorum, en büyük hayalim bu. Uzun zamandır piyano çalıyorum. Halamların bana hediye ettiği bir orgla çalmaya başlamıştım. İleride başarılı bir hayatım olacağını düşünüyorum. Her türlü mesleği yapmak istiyorum, ses sanatçılığı, müzisyenlik, piyanistlik, kanuni ya da neyzen olmak istiyorum. Aynı zamanda hayranı olduğum sanatçılarla da tanışmak istiyorum. Beni gören herkes şaşırıyor. Ben yoluma bakmayı tercih ettim. Durumumdan dolayı çok fazla eleştiri ve kötü yorum aldım ama ben bu yolda ilerlemek istiyorum. Kendimi geliştirmek, insanlar tarafından sevilmek, benim de bir insan olduğumu anlamalarını istiyorum. Çoğu kişi görme engelli olduğumu görünce ‘burada ne işi var’ gibi düşüncelere kapılıyor. Hatta sesli düşünenleri bile duydum. Ben böyle düşünenlere şunu söylemek istiyorum, görme engelliler de işitme engelliler de konuşma engelliler de birer insandır. Bunu yok saymak yerine onlara destek olarak, onların yeteneklerini keşfederek desteğimizi gösterebilir ve iyi yorumlarda bulunarak gelişmelerine katkı sunabiliriz. Ben kendimle gurur duyuyorum. Eğer bu işle ilgilenen görme engelliler varsa onlara şunu söylemek istiyorum, asla kötü yorum ve eleştirilere aldırmayın. Eleştiriler sizin daha da geliştiğinizi gösterir. Kötü yorumlara hiçbir şekilde aldırmadan kendi yolunuzda ilerlerseniz bu sizin gelişmenize imkan sağlar" dedi. "Doğuştan beri böyle" Anne Fatma Şınaydar, oğlu ile gurur duyduğunu belirterek, "Kadir doğduğundan beri böyle. Bir buçuk aylıkken fark ettik hastalığını. Leber konjenital, milyonda bir görülen bir hastalıkmış. O eksikliğini zekası ve müzik kulağıyla Mevlam tamamladı. Çocukluğundan beri şarkı söylemeyi çok seviyor. Konuşmaya başladığından beri hep şarkı söyler. Roman yazıyor, kendi kendine besteler yapıyor, hayallerini gerçekleştirmeye çalışıyor. Onun her kelimesinden, öğrendiği her şeyden gurur duyuyorum çünkü emeklerimizin karşılığını veriyor. Çok yetenekli, başarılı bir çocuk. Seslendirme sanatçısı olmak istiyor. Piyano çalmak, saz çalmak istiyor. Güzel sanatlarda ilerlemek istiyor" diye konuştu. "Farklı bir yeteneği var" Sivas İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Hüseyin Özcan, Kadir’in bir dinletisine katıldığını ve onda farklı bir yetenek fark ettiğini ifade ederek, "Dursun hocamızın, Kadir’in durumunu ve yeteneğini keşfedip benimle iletişim kurması vasıtasıyla Kadir’den haberdar oldum. Okulda bir dinletisine katıldım. Bir özel eğitim öğretmeni olarak baktığımda, müziğe karşı farklı bir yeteneğinin olduğunu gördüm. Kadir’i tanıdıkça mesleki anlamda da ileriye dönük olarak Güzel Sanatlar Lisesinde okumak ve bu alanda kendini geliştirmek gibi bir hayalinin olduğunu fark ettim. Bu şekilde de Milli Eğitim Müdürümüz Fatih Erdoğan’a bahsettim. Onun da talimatlarıyla Güzel Sanatlar Lisesi ile iletişimimizi sağladık ve açılacak olan kurslarda eğitim alarak bu okulda eğitim hayatına adım atması için hazırlık kurslarında ders almasına vesile olduk" şeklinde konuştu. "Kadir’i keşfettik" Rehber öğretmeni Dursun Balta ise "Kendisinin müzik yeteneğini keşfedince, Türk Müziği Konservatuvarında benim verdiğim formasyon derslerine Kadir’i de yanımda götürdüm. Hocalarımız Kadir’e yardımcı olup absolut kulak yeteneğinin olduğunu gördüler. Kadir orada 6 aylık bir eğitim aldıktan sonra hayal ettiği konseri verebildi. Hedefimiz, Kadir’in gelecek seneden itibaren müzik eğitimini profesyonel bir şekilde alması. Bizler okullarda rehber öğretmenler olarak çocuklarımızın ilgi, yetenek ve kabiliyetlerine göre hem onları keşfetmek hem de yönlendirmek üzerine görev yapıyoruz. Öğrencimizin yeteneğini keşfedip onu gerekli yerlere yönlendirerek görevimizi yerine getirmiş olduk" ifadelerine yer verdi.