Yerel Haberler
Tokat
27 Aralık 2025 Cumartesi - 14:22 Darp edilerek öldürülen Hatice Yalman’ın 2 saat önce yardım istediği ortaya çıktı Tokat’ta Hatice Yalman’ı darp ederek öldürmekle yargılanan Mustafa Koç’un "bayıldı sandım" şeklindeki savunması tepki çekerken, Yalman’ın olaydan iki saat önce yardım istediği ileri sürüldü. Olay, 29 Mart 2025 tarihinde Topçam Mahallesi Akşemsettin Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, motosiklet kazası ihbarı üzerine bölgeye giden ekipler, Hatice Yalman ve Mustafa Koç’u yaralı buldu. Tokat Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Yalman yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Yapılan incelemede Yalman’ın vücudunda kazanın dışında darp izleri tespit edildi. Yapılan incelemede olay yerine 400 metre mesafedeki Hazine deresi kenarında kanlı taşlar bulundu. Taşlardaki kan izlerinin Yalman’a ait olduğu anlaşılınca cinayet soruşturması başlatılarak, cinayet şüpheli olarak gözaltına alının Mustafa Koç, çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak ceza evine gönderildi. Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı ve Tokat İl Emniyet Müdürlüğü soruşturma kapsamında Mustafa Koç’a kasten öldürmeye iştirakten ve 7 kişiye ise delileri yok etme suçlamasıyla dava açıldı. Koç dışındaki 7 kişi çıkarıldıkları mahkemede adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. İlk duruşma görüldü Cinayet davasının ilk duruşması Tokat 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede ‘Nitelikli kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen Mustafa Koç ve tutuksuz yargılanan 7 kişi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Duruşmaya Hatice Yaman’ın yakınları ve taraf avukatları da katıldı. 4,5 yıl dini nikahlı yaşadılar, ’cinayet değil’ kaza dedi Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık evli ve 3 çocuk babası Mustafa Koç, Yalman ile 4,5 yıldır dini nikahlı olarak yaşadıklarını belirterek olay günü alkollü olduğunu ve aralarında aldatma meselesi yüzünden tartışma çıktığını iddia etti. Koç savunmasında şu ifadeleri kullandı: "Ben evden çıktım. Motosikletime bindim giderken, peşimden geldi. Motosikletin arkasına bindi. Tekel bayine gittik. 2 tane daha bira aldım. Tekel bayinde neden 4 parmak işareti yapmış, buna da bir anlam veremiyorum. Sonra olayın gerçekleştiği yere gittik burada beni ikna etmeye çalıştı. Ben seni aldatmadım diye. 1 saat kaldık orada git defol git diye itince düştü. Kendime geldiğimde kanlar içinde idi. Ablamı aradım araba lazım eniştem alsın diye. Sonra telefonum şarjı bitti. Kendisini motosiklete attım. Bulunduğum yerden inerken çukura düştük. Motosiklet devrildi. Yuvarlandık, Orada kalp masajı yaptım. Sonra evime götürdüm. Çabuk ambulans çağırın dedim. Banyoya götürdüm. Öldüğünü düşünmüyordum. Bayıldığını düşündüm. Motosikletle hastaneye götürme imkanım yoktu. Banyoda suya tuttum. Nabzı yoktu. Ambulans geldi ve durun dedim ben onu eski yerine götüreceğim dedim. Bunlarla alakası yok. Ambulansı gönderttim. Evden çıkarmak için tekrar omzuma aldığımda tekrar düştü. Kafasını tekrar vurdu. İlk düştüğünde de nabzı yoktu. Binanın önünde araba var idi. Arabanın arka koltuğuna yatırdım. Ö.S.’ye takip etmesini söyledim. Gideceğimiz yere saptığımızda toprak yol idi. Giderken motosikletle düştüm. Arabadan indirdim. Ambulansı oraya çağıracaktım. Ben şoku hiç atlatamadım. Enişteme sen git dedim. Ben yola atladım 2 tane araba durdu. Kaza yaptım dedim. Ambulanslarla başka hastanelere götürdüler. Polisler geldi hastaneye ben öldüğüne inanamıyorum. Benim 4,5 yıllık karım, beni aldattı sadece kaza oldu. Olayda bunların hiçbirinin suçu yoktur. Olay tamamen anlattığım gibi oldu. Bu olay kaza ile oldu’’ diye konuştu. Ömrüm bitene kadar davacıyım Duruşmaya katılan Hatice Yalman’ın babası Duran Yalman ise "Mustafa Koç akşam bize geldi. Konuşmamız gerekiyor dedi. Aldı ve gitti. Giderken yemin etti. Benim çocuğumu Mustafa Koç öldürdü. Benim çocuğumu geri getirsin ben de davamdan vazgeçeyim. Ben şikayetçiyim. Ben sabahlara kadar uyuyamıyorum. Bunlar yalan konuşuyor. Benim çocuğumu Mustafa Koç, gazinolarda çalıştırarak evinin geçimini sağlıyordu. Kurana el bastı, yemin etti bir şey yapmayacağım diye götürdü. Benim ömrüm bitene kadar davacıyım şikayetçiyim" dedi. Markette yardım istemiş Duruşma sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Hatice Yalman’ın Avukatı Selinay Arslan ise "Hatice Yalman kaza süsü verilerek, basit bir kasten öldürme mağduru değildir. Hatice Yalman canice ve vahşice katledilmiştir. Katledilmeden önce uluslar arası literatürde yardım çağrısı olan işareti yapmıştır. Bu işareti katledilmeden 2 saat önce yapmıştır. Bu da yaşamış olduğu paniğin korkunun göstergesidir. Bunu burada Tokat merkezde bir markette yapmıştır. Kasiyer bunu anlamıyor. Buda bir kadının hayatının ne kadar önemli olduğunu işaretin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Yardım işareti bulunabileceği anda yardım çağrısı talep ediyor. Karşı taraf anlamadığı ya da görmediği için Hatice Yalman hayattan kopartılıyor" diye konuştu. Duruşma, mahkeme heyeti tarafından 13 Şubat 2026 tarihine ertelendi.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 09:03 Orta Asya’dan Tokat’a uzanan üç etek geleneği sürdürülüyor Tokat’ın Zile ilçesinde yaşayan 64 yaşındaki Fındık Bebek, yaklaşık 40 yıldır Orta Asya’dan gelen ata mirası yöresel kıyafetleri dikerek gelenekleri sürdürüyor. Yaylakent köyünde dünyaya gelen Fındık Bebek, 20 yaşındayken evlenip iki çocuk sahibi olduktan sonra eşinden boşandı. Hayatının bu döneminde ne yapacağını bilemez haldeyken, ninelerinden miras kalan yöresel kıyafetlere ilgi duymaya başladı. Herhangi bir ustadan eğitim almadan, tamamen kendi merakı ve gözlemleriyle işe başlayan Fındık Bebek, yıllar içerisinde köyün ve çevre bölgelerin aranan isimlerinden biri oldu. Orta Asya’dan göç eden atalarından kalan kültürün en önemli simgelerinden biri olan ve yörede "3 etek" olarak bilinen kıyafetleri diken Fındık Bebek, bu geleneğin kendileri için kıymetli olduğunu ifade etti. Üç parçadan oluşan kıyafetin üst, fistan ve önlükten meydana geldiğini belirten Bebek, her gelinin sandığında mutlaka bu kıyafetin bulunması gerektiğini söyledi. "Kıyafetler bizim kutsalımızdır" Yöresel kıyafetlerin yaşa göre farklılık gösterdiğini dile getiren Fındık Bebek, yaşlıların daha sade ve düz modelleri tercih ettiğini, gençlerin ise süslü ve işlemeli kıyafetler giydiğini aktardı. Geleneklerin eğitim ya da makamla değişmediğini vurgulayan Bebek, "Bizde her gelin, okusa da okumasa da hatta başbakan bile olsa 3 eteğini giyer. Bu bizim töremiz, bizim kıymetlimizdir" dedi. Yıllardır el emeğiyle diktiği yöresel kıyafetlerle kültürel mirası gelecek nesillere aktarmaya çalışan Fındık Bebek, ata yadigârı geleneklerin yaşatılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Darp edilerek öldürülen Hatice Yalman’ın 2 saat önce yardım istediği ortaya çıktı
27 Aralık 2025 Cumartesi - 14:22 Darp edilerek öldürülen Hatice Yalman’ın 2 saat önce yardım istediği ortaya çıktı Tokat’ta Hatice Yalman’ı darp ederek öldürmekle yargılanan Mustafa Koç’un "bayıldı sandım" şeklindeki savunması tepki çekerken, Yalman’ın olaydan iki saat önce yardım istediği ileri sürüldü. Olay, 29 Mart 2025 tarihinde Topçam Mahallesi Akşemsettin Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, motosiklet kazası ihbarı üzerine bölgeye giden ekipler, Hatice Yalman ve Mustafa Koç’u yaralı buldu. Tokat Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Yalman yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Yapılan incelemede Yalman’ın vücudunda kazanın dışında darp izleri tespit edildi. Yapılan incelemede olay yerine 400 metre mesafedeki Hazine deresi kenarında kanlı taşlar bulundu. Taşlardaki kan izlerinin Yalman’a ait olduğu anlaşılınca cinayet soruşturması başlatılarak, cinayet şüpheli olarak gözaltına alının Mustafa Koç, çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak ceza evine gönderildi. Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı ve Tokat İl Emniyet Müdürlüğü soruşturma kapsamında Mustafa Koç’a kasten öldürmeye iştirakten ve 7 kişiye ise delileri yok etme suçlamasıyla dava açıldı. Koç dışındaki 7 kişi çıkarıldıkları mahkemede adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. İlk duruşma görüldü Cinayet davasının ilk duruşması Tokat 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede ‘Nitelikli kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen Mustafa Koç ve tutuksuz yargılanan 7 kişi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Duruşmaya Hatice Yaman’ın yakınları ve taraf avukatları da katıldı. 4,5 yıl dini nikahlı yaşadılar, ’cinayet değil’ kaza dedi Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık evli ve 3 çocuk babası Mustafa Koç, Yalman ile 4,5 yıldır dini nikahlı olarak yaşadıklarını belirterek olay günü alkollü olduğunu ve aralarında aldatma meselesi yüzünden tartışma çıktığını iddia etti. Koç savunmasında şu ifadeleri kullandı: "Ben evden çıktım. Motosikletime bindim giderken, peşimden geldi. Motosikletin arkasına bindi. Tekel bayine gittik. 2 tane daha bira aldım. Tekel bayinde neden 4 parmak işareti yapmış, buna da bir anlam veremiyorum. Sonra olayın gerçekleştiği yere gittik burada beni ikna etmeye çalıştı. Ben seni aldatmadım diye. 1 saat kaldık orada git defol git diye itince düştü. Kendime geldiğimde kanlar içinde idi. Ablamı aradım araba lazım eniştem alsın diye. Sonra telefonum şarjı bitti. Kendisini motosiklete attım. Bulunduğum yerden inerken çukura düştük. Motosiklet devrildi. Yuvarlandık, Orada kalp masajı yaptım. Sonra evime götürdüm. Çabuk ambulans çağırın dedim. Banyoya götürdüm. Öldüğünü düşünmüyordum. Bayıldığını düşündüm. Motosikletle hastaneye götürme imkanım yoktu. Banyoda suya tuttum. Nabzı yoktu. Ambulans geldi ve durun dedim ben onu eski yerine götüreceğim dedim. Bunlarla alakası yok. Ambulansı gönderttim. Evden çıkarmak için tekrar omzuma aldığımda tekrar düştü. Kafasını tekrar vurdu. İlk düştüğünde de nabzı yoktu. Binanın önünde araba var idi. Arabanın arka koltuğuna yatırdım. Ö.S.’ye takip etmesini söyledim. Gideceğimiz yere saptığımızda toprak yol idi. Giderken motosikletle düştüm. Arabadan indirdim. Ambulansı oraya çağıracaktım. Ben şoku hiç atlatamadım. Enişteme sen git dedim. Ben yola atladım 2 tane araba durdu. Kaza yaptım dedim. Ambulanslarla başka hastanelere götürdüler. Polisler geldi hastaneye ben öldüğüne inanamıyorum. Benim 4,5 yıllık karım, beni aldattı sadece kaza oldu. Olayda bunların hiçbirinin suçu yoktur. Olay tamamen anlattığım gibi oldu. Bu olay kaza ile oldu’’ diye konuştu. Ömrüm bitene kadar davacıyım Duruşmaya katılan Hatice Yalman’ın babası Duran Yalman ise "Mustafa Koç akşam bize geldi. Konuşmamız gerekiyor dedi. Aldı ve gitti. Giderken yemin etti. Benim çocuğumu Mustafa Koç öldürdü. Benim çocuğumu geri getirsin ben de davamdan vazgeçeyim. Ben şikayetçiyim. Ben sabahlara kadar uyuyamıyorum. Bunlar yalan konuşuyor. Benim çocuğumu Mustafa Koç, gazinolarda çalıştırarak evinin geçimini sağlıyordu. Kurana el bastı, yemin etti bir şey yapmayacağım diye götürdü. Benim ömrüm bitene kadar davacıyım şikayetçiyim" dedi. Markette yardım istemiş Duruşma sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Hatice Yalman’ın Avukatı Selinay Arslan ise "Hatice Yalman kaza süsü verilerek, basit bir kasten öldürme mağduru değildir. Hatice Yalman canice ve vahşice katledilmiştir. Katledilmeden önce uluslar arası literatürde yardım çağrısı olan işareti yapmıştır. Bu işareti katledilmeden 2 saat önce yapmıştır. Bu da yaşamış olduğu paniğin korkunun göstergesidir. Bunu burada Tokat merkezde bir markette yapmıştır. Kasiyer bunu anlamıyor. Buda bir kadının hayatının ne kadar önemli olduğunu işaretin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Yardım işareti bulunabileceği anda yardım çağrısı talep ediyor. Karşı taraf anlamadığı ya da görmediği için Hatice Yalman hayattan kopartılıyor" diye konuştu. Duruşma, mahkeme heyeti tarafından 13 Şubat 2026 tarihine ertelendi.
Orta Asya’dan Tokat’a uzanan üç etek geleneği sürdürülüyor
27 Aralık 2025 Cumartesi - 09:03 Orta Asya’dan Tokat’a uzanan üç etek geleneği sürdürülüyor Tokat’ın Zile ilçesinde yaşayan 64 yaşındaki Fındık Bebek, yaklaşık 40 yıldır Orta Asya’dan gelen ata mirası yöresel kıyafetleri dikerek gelenekleri sürdürüyor. Yaylakent köyünde dünyaya gelen Fındık Bebek, 20 yaşındayken evlenip iki çocuk sahibi olduktan sonra eşinden boşandı. Hayatının bu döneminde ne yapacağını bilemez haldeyken, ninelerinden miras kalan yöresel kıyafetlere ilgi duymaya başladı. Herhangi bir ustadan eğitim almadan, tamamen kendi merakı ve gözlemleriyle işe başlayan Fındık Bebek, yıllar içerisinde köyün ve çevre bölgelerin aranan isimlerinden biri oldu. Orta Asya’dan göç eden atalarından kalan kültürün en önemli simgelerinden biri olan ve yörede "3 etek" olarak bilinen kıyafetleri diken Fındık Bebek, bu geleneğin kendileri için kıymetli olduğunu ifade etti. Üç parçadan oluşan kıyafetin üst, fistan ve önlükten meydana geldiğini belirten Bebek, her gelinin sandığında mutlaka bu kıyafetin bulunması gerektiğini söyledi. "Kıyafetler bizim kutsalımızdır" Yöresel kıyafetlerin yaşa göre farklılık gösterdiğini dile getiren Fındık Bebek, yaşlıların daha sade ve düz modelleri tercih ettiğini, gençlerin ise süslü ve işlemeli kıyafetler giydiğini aktardı. Geleneklerin eğitim ya da makamla değişmediğini vurgulayan Bebek, "Bizde her gelin, okusa da okumasa da hatta başbakan bile olsa 3 eteğini giyer. Bu bizim töremiz, bizim kıymetlimizdir" dedi. Yıllardır el emeğiyle diktiği yöresel kıyafetlerle kültürel mirası gelecek nesillere aktarmaya çalışan Fındık Bebek, ata yadigârı geleneklerin yaşatılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Tokat’ın kültürel mirası objektiflerle buluştu
25 Aralık 2025 Perşembe - 15:07 Tokat’ın kültürel mirası objektiflerle buluştu ’Kültürel Miras’ temasıyla düzenlenen 9. Aralıksız Uluslararası Davetli Fotoğraf Sergisi, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sergi Salonu’nda sanatseverlerle buluştu. Tokat’ta 136 katılımcının 208 eserinin yer aldığı 9. Aralıksız Uluslararası Davetli Fotoğraf Sergisi, bu yıl "Kültürel Miras" temasıyla Güzel Sanatlar Fakültesi Sergi Salonu’nda gerçekleştirilen açılış programıyla sanatseverlerle buluştu. Serginin açılışına Rektör Prof. Dr. Fatih Yılmaz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Rasim Koçyiğit, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Türkmen, Tokat Zübeyde Hanım Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, akademisyenler, sanatçılar ve çok sayıda öğrenci katıldı. 208 eser sanatseverlerin beğenisine sunuldu Küratörlüğünü Prof. Dr. Adem Yücel’in üstlendiği sergide, jüri değerlendirmesi sonucunda seçilen 208 eser, toplam 136 katılımcı tarafından sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Türkiye’nin birçok üniversitesinden akademisyen fotoğraf sanatçılarının yanı sıra farklı ülkelerden katılımcıların eserlerine yer verilen sergi, kültürel mirasın evrensel boyutuna dikkat çekiyor. Rektör Yılmaz: "Tokat, kültürel miras açısından zengin bir coğrafya" Açılışta konuşan Rektör Prof. Dr. Fatih Yılmaz, Tokat’ın çok sayıda kültürel değeri bünyesinde barındıran zengin bir coğrafya olduğunu ifade etti. Serginin Tokat’ta ve üniversite bünyesinde düzenlenmesinin ayrı bir önem taşıdığını dile getiren Rektör Yılmaz, Güzel Sanatlar Fakültesi’nin bu yıl ilk kez öğrenci aldığını ve fakültenin sanatsal üretim ve etkinliklerle gelişimini sürdüreceğini ifade etti. Üniversitenin, üreten ve topluma katkı sunan bir sanat ve eğitim ortamı oluşturmayı hedeflediğini belirten Rektör Yılmaz, jüri tarafından seçilen davetli sanatçıları ve akademisyenleri tebrik ederek katkılarından dolayı teşekkür etti. Küratör Yücel: "Tokat, açık hava müzesi niteliğinde" Küratör Prof. Dr. Adem Yücel ise fotoğrafın yalnızca estetik bir üretim değil, aynı zamanda bellek oluşturan ve koruma bilinci geliştiren güçlü bir ifade alanı olduğunu vurguladı. Serginin Tokat’ta düzenlenmesinin ayrı bir anlam taşıdığını belirten Yücel, "Tokat; tarihi, mimarisi ve yaşayan kültürüyle adeta bir açık hava müzesi. Bu tema için son derece güçlü bir fikir sunuyor" ifadelerini kullandı. Tokcan boyama kitabı projesi tanıtıldı Programda ayrıca, Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü’nce hazırlanan ve Tokat’ın kültürel miras değerlerinden ilham alan "Tokcan" boyama kitabı projesine de değinilerek projenin, kültürel miras bilincinin erken yaşlarda kazandırılması açısından önemli bir çalışma olduğu vurgulandı.
Erbaa’da kültür ve sanat merkezi baştan sona yenileniyor
25 Aralık 2025 Perşembe - 15:03 Erbaa’da kültür ve sanat merkezi baştan sona yenileniyor Erbaa Belediyesi, Ahmet Yenihan Kongre ve Kültür Merkezi’nde sahne, koltuk, aydınlatma ve teknik altyapıyı kapsayan yenileme çalışmalarını 1 ay içinde tamamlayarak salonu yeniden Erbaalıların hizmetine sunacak. Erbaa Belediyesi Ahmet Yenihan Kongre ve Kültür Merkezinde yenileme çalışması başlattı. Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl, 20 yıl Erbaa Belediye Başkanı olarak görev yapan Ahmet Yenihan ile birlikte merkezi ziyaret edip devam eden çalışmaları yerinde inceledi. Sahne başta olmak üzere, koltuklar, aydınlatma, ses, ısıtma ve koltukların yenileneceği çalışmaların ise 1 aylık süre sonunda tamamlanacağı belirtildi. 1994-2014 yılları arası Erbaa Belediye Başkanı olarak görev yapan Ahmet Yenihan; "Bu binanın kıymetini biliyorlar. Çok güzel bir tasarım yapmışlar. Onu göstermeye davet ettiler beni. O vesileyle buradayım. Allah yollarını açık etsin. Çok başarılı bir belediye başkanımız var. Ben kıymetini biliyorum. İnşallah Erbaalı hemşehrilerimiz de kıymetini biliyor" dedi. Yıpranan salon baştan aşağı yenileniyor Çalışmaların 1 ay gibi kısa bir sürede tamamlanacağını ifade eden Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl "Ben kıymetli Ahmet başkanımıza teşekkür ediyorum tüm Erbaalılar adına. Biz göreve geldiğimizde buraya Ahmet başkanımızın adı yakışır diye karar almıştık. Engin Günaydın’da o dönemde bilgi vermiş. Sahne ile sahne arkasıyla genişlikle, yükseklikle alakalı. O da bizim çok önemli bir değerimiz. Sahnenin adını da biliyorsunuz Engin Günaydın sahnesi olarak değiştirmiştik. Değerlerimizi biz bu binada yaşatmaya çalışıyoruz. Burada sahnelenen oyunlarla o değerlerimizi yaşatmaya çalışıyoruz. Kültüre sanata önem veriyoruz. Burada kotlama ile alakalı bazı değişiklikler ve onun yanı sıra renklerle alakalı oyuncuların bizden bir talebi vardı. Dedik hemen belki müdahalede bulunamayız, israftan ziyade biz yenileme sürecinde ancak bunları yapabiliriz demiştik. Zamanı da gelmişti artık, o kadar çok etkinlik düzenliyoruz ki yıpranmıştı. Biz hem rengini değiştirdik hem koltuklarımızı değiştirdik hem zeminimizi değiştireceğiz. Hem de sahnede renklerle alakalı oyuncuların, sahneyi kullananların gözünü almaması açısından bir değişiklik gerekiyordu. İnşallah tadilatımızı 1 ay içinde tamamlayıp Erbaalıların sanata, etkinliğe doyduğu bir salon olmaya devam edecek" diye konuştu.
Tokat Belediyesi’nden çöp tenekeleri için sıra dışı test
25 Aralık 2025 Perşembe - 14:59 Tokat Belediyesi’nden çöp tenekeleri için sıra dışı test Tokat Belediye Başkanı Mehmet Kemal Yazıcıoğlu, dayanıklılık testinden geçen yeni çöp konteynerlerini yerinde inceleyerek uygulamanın startını verdi. Tokat Belediyesi kent estetiğini korumak, çevre kirliliğini önlemek ve daha düzenli bir çöp toplama sistemi oluşturmak amacıyla ortak kullanım alanlarında bulunan çöp konteynerlerini yeniliyor. Yıllar içerisinde yıpranan, kırılan ve sızıntı yaparak kötü koku ile görüntü kirliliğine neden olan eski konteynerler, yerini daha sağlam, temizliği kolay ve hijyenik yeni nesil çöp konteynerlerine bırakıyor. Tokat Belediyesi Teknik Birimler Şantiyesi’nde Temizlik İşleri Müdürlüğü’nü ziyaret eden Belediye Başkanı Mehmet Kemal Yazıcıoğlu, Tokat genelinde kullanılmaya başlanacak yeni çöp konteynerlerini yerinde inceledi. Belediye ekipleri tarafından gerçekleştirilen dayanıklılık testlerine de katılan Başkan Yazıcıoğlu, konteynerlerin zorlu şartlara karşı gösterdiği direnci yakından takip etti. Testler kapsamında belediye personeli tarafından balyozla darbe uygulanan çöp konteynerinin kırılmadığı görülürken, iki çöp toplama kamyonu arasında sıkıştırılan konteynerin de dayanıklılığını koruduğu gözlemlendi. Yapılan testlerde yeni nesil konteynerlerin her türlü dış etkiye karşı yüksek direnç gösterdiği belirtildi. Başkan Yazıcıoğlu: Yeni bir uygulama daha hayata geçiyor Belediye ekipleri tarafından gerçekleştirilen dayanıklılık testlerini de inceleyen Başkan Yazıcıoğlu, "Tokat’ımızda bir yeniliği daha hayata geçiriyoruz. Dayanıklılık testimizden başarıyla geçen, hijyenik açıdan daha temiz olan yeni çöp konteynerlerimizi Tokat’ımızın dört bir yanında uygulamaya alıyoruz. Tokat’ımıza hayırlı olsun" dedi.