Yerel Haberler
Tokat
Tokat’ta halk ekmek büfe sayısı 11’e çıktı 05 Aralık 2025 Cuma - 16:24:53 Tokat Belediyesi, Halk Ekmek büfe sayısını 6’dan 11’e çıkararak uygun fiyatlı ekmeğe erişimi şehir genelinde daha da kolaylaştırdı. Tokat Belediyesi, ekonomik ekmeğe erişimi kolaylaştırmak amacıyla yürüttüğü Halk Ekmek hizmetini şehir geneline yaymaya devam ediyor. Vatandaşlardan gelen yoğun talep doğrultusunda mevcut büfeler yenilenirken, 5 ayrı mahallede yeni büfeler hizmete alındı. Mevcut 6 büfeye ek olarak yapılan çalışmalarla Halk Ekmek büfe sayı 11’e yükseltildi. Mevcut halk ekmek büfeleri daha modern hale getirildi Tokat Belediyesi ekipleri daha önce kullanılan küçük halk ekmek büfelerini ise vatandaşların daha rahat hizmet alabileceği büyük, modern ve kullanışlı yeni büfelerle değiştirdi. Yeni noktalarda Halk Ekmek hizmeti başlıyor Tokat Belediyesi, nüfusun yoğun olduğu bölgelerde yeni büfelerin kurulumunu tamamladı. Doğukent Mahallesi 2. Etap TOKİ Konutları bölgesinde, Esentepe Mahallesi Atatürk Caddesi’nde, Yeşilırmak Mahallesi Çağgölü Caddesi’nde, Karşıyaka Mahallesi Geksi Caddesi’nde ve Büyükbeybağı Mahallesi Sermet Doğan Koç Parkı bölgesine yeni büfelerin montajında ise sona gelindi. Bu yeni noktalarla birlikte Halk Ekmek büfe sayısı 11’e yükseltildi. Başkan Yazıcıoğlu: "Halk Ekmek, sosyal dayanışmanın güçlü bir parçasıdır" Halk Ekmek hizmetinin sosyal belediyeciliğin önemli adımlarından biri olduğunu vurgulayan Tokat Belediye Başkanı Mehmet Kemal Yazıcıoğlu, "Hemşehrilerimizin temel gıda ihtiyacına uygun fiyatlarla ulaşabilmesi bizim için büyük önem taşıyor. Göreve geldiğimizde 6 noktada sunduğumuz Halk Ekmek hizmetini yaptığımız çalışmalarla 11 noktaya çıkardık. Halk Ekmek Fabrikamızda ürettiğimiz ekmeği bugün çok daha geniş bir kesime ulaştırmış olacağız. Sosyal dayanışmayı güçlendirdiğimiz ve üretken belediyeciliği sahada hissettirdiğimiz çalışmalarımıza, Tokat’ımızın her mahallesine değer katacak projeler üretmeye kararlılıkla devam edeceğiz. Yeni Halk Ekmek büfelerimizin mahallelerimize, Tokat’ımıza hayırlı olmasını diliyorum" dedi.
05 Aralık 2025 Cuma - 10:45 Binalar arasında kalan türbe unutulmaya yüz tuttu Tokat’ta binaların arasında sıkışıp kalan Hz. Tevfik Baba Türbesi’nin yaya yolunun da duvarla kapatılarak otoparka dönüştürülmesi nedeniyle unutulmaya yüz tuttu. Tokat’ta vatandaşların manevi ziyaret noktaları arasında yer alan ve Anadolu erenlerinden Hz. Ömer’in talebeleri arasında bulunduğuna inanılan Hz. Tevfik Baba Türbesi, unutulmaya yüz tuttu. Mahalle sakinlerine göre türbenin bulunduğu alan geçmişte eski evlerin arasında huzurlu bir ziyaret noktasıyken, artan yapılaşmanın ardından binaların arasında sıkışıp kaldı. Yaya yolu örülerek otoparka çevrildi İddiaya göre bölgede yaşayan bazı kişilerin araçlarına zarar gelmemesi için, belediye kayıtlarında yaya yolu olarak görünen alan duvarla kapatıldı. Yolun kapatılmasıyla türbeye giriş engellenirken, mahalleli alanın otopark olarak kullanılmaya başlandığını söyledi. "Uyuşturucu kullanan gençlerin mekânı oldu" Mahalle sakinlerinden Tevfik Eşsiz, türbenin yıllardır bakımsız bırakıldığını belirterek; "Bu mübarek uzun yıllardır burada yatıyor. Ben de doğma büyüme burada yaşıyorum. Türbe eski evlerin arasındaydı, çok nezih bir ortamı vardı. Binalar çoğalınca arada kaldı. Bir iki şahıs arabaları çizilmesin diye vatandaşlar gelmesin diye yaya yolu görünen yeri ördüler, kendilerine otopark yaptılar. Yol kapanınca burası uyuşturucu kullanan gençlerin toplandığı bitirim bir yer oldu. Polis de şahıslar da gelmiyor. İçki içip sabahlara kadar oturuyorlar. Türbe kendi haline terk edildi" dedi. "Civar illerden insanlar gelirdi, şimdi giriş kapalı" Türbenin geçmişte özellikle çocuğu olmayan kadınlar tarafından sıkça ziyaret edildiğini söyleyen Eşsiz, "Civar illerden gelenler olurdu. Dua ederlerdi. Ama giriş kapatıldığı için ziyaret kalmadı. Eskiden burada görev yapan Ahmet hocamız vardı. Kendisi Mısır’da okumuştu. Bu zatı araştırmış, çok derin bir âlim olduğunu bize anlatırdı" diye konuştu.
TOGÜ’de normal doğumun teşviki için yeni adım
24 Ekim 2025 Cuma - 14:18 TOGÜ’de normal doğumun teşviki için yeni adım Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Hastanesi’nde "Normal Doğum Eylem Planı" doğrultusunda Gebe Okulu açıldı. Sağlık Bakanlığı’nca normal doğumun teşvik edilmesi, gereksiz sezaryenlerin azaltılması ve anne-bebek sağlığının güçlendirilmesi amacıyla yürürlüğe konulan "Normal Doğum Eylem Planı" doğrultusunda Tokat Gaziosmanpaşa Üniversite (TOGÜ) Hastanesi bünyesinde Gebe Okulu açıldı. Gebelik sürecinde fiziksel ve psikolojik hazırlık, normal doğuma yönelik bilgilendirme, lohusalık dönemi, emzirme ve anne sütünün önemi, yenidoğan bakımı, ten teması, süt saklama şartları ve doğru bakım uygulamaları ebeveynlere gösterilecek. Eğitimler, yalnızca alanında yetkili sağlık meslek mensuplarınca yürütülecek. Yönetmelik gereği gebelere sağlık çalışanı dışında hiçbir kişi veya özel oluşum "danışmanlık, rehberlik, koçluk (doula), refakat" adı altında hizmet veremeyecek. Gebe Okulu ile ayrıca gebeliğin son üç ayında bulunan her anne adayına Bakanlığın "Her Gebeye Ebe" uygulaması kapsamında ebe desteği ve danışmanlık hizmeti sağlanacak. Yüz yüze eğitime katılamayan gebeler için ise online eğitim ve danışmanlık imkânı bulunacak. "Ailelerimize hayırlı olsun" Gebe Okulu’nu ziyaret ederek incelemelerde bulunan Rektör Prof. Dr. Fatih Yılmaz, anne ve bebek sağlığının toplum sağlığının temel yapı taşlarından biri olduğunu vurgulayarak, "Gebe Okulumuz, anne adaylarımızın bu süreçte kendilerini daha güçlü, bilinçli ve güvenli hissetmelerine katkı sağlayacaktır. Bu hizmetin şehrimize ve ailelerimize hayırlı olmasını diliyorum" dedi.
Tuz taşı olarak keçilere yalatılan kayaların, Türk beyliklerinin savaş alanındaki mezar taşları olduğu anlaşıldı
24 Ekim 2025 Cuma - 10:12 Tuz taşı olarak keçilere yalatılan kayaların, Türk beyliklerinin savaş alanındaki mezar taşları olduğu anlaşıldı Tokat’ın Reşadiye ilçesindeki Tomağan Mezarlığı, Anadolu’daki beylikler döneminin kanlı savaşını ve kayıp askerlerini gün yüzüne çıkardı. Orta Karadeniz’in köklü tarihine ışık tutan önemli bir olay, yapılan yeni araştırmalarla yeniden gündeme geldi. Türkiye Selçuklu Devleti’nin yıkılmasının ardından bölgede kurulan ikinci dönem Anadolu beyliklerinden Tacettinoğulları ile Hacıemiroğulları arasında yaşanan kanlı mücadele, Tokat yöresinde bulunan Tomağan (Tümen) Mezarlığı tarihe tanıklık ediyor. Baba-oğul mücadelesi savaşa dönüştü Kaynaklara göre Hacıemiroğulları Beyliği hükümdarı Hacı Emir İbrahim Bey, hastalanması üzerine oğlu Süleyman Bey’i beyliğin başına getirmişti. Ancak iyileştikten sonra yönetimi geri almak isteyince baba-oğul arasında siyasi bir mücadele başladı. Bu iç çekişmeden faydalanmak isteyen Tacettinoğulları Beyi Tacettin Bey, Niksar’dan yaklaşık 12 bin kişilik ordusuyla harekete geçti. Tomağan’da kurulan pusu tarihi değiştirdi Süleyman Bey, Tacettin Bey’in ilerlediği haberini alınca ordusuyla birlikte Tomağan Mezarlığı civarında pusu kurdu. Gerçekleşen çarpışmada Tacettin Bey’in ordusu ağır kayıplar verdi. Yaklaşık 3 bin askeriyle birlikte Tacettin Bey de savaşta hayatını kaybetti. Bu olayla birlikte bölgedeki güç dengesi Hacıemiroğulları lehine değişti. Mezar taşları tuz taşı olarak kullanılmış Yüzyıllar boyunca halk arasında "gavur mezarlığı" olarak anılan bölgede, mezar taşlarının bir dönem hayvanlara tuz yalatma taşı olarak kullanıldığı biliniyor. Ancak son yıllarda yapılan arkeolojik ve tarihi incelemeler, buradaki mezarların Tacettin Bey’in askerlerine ait olduğunu ortaya koydu. Artık Türk-Müslüman mezarlığı olarak kabul ediliyor Yaklaşık 100 mezarın yeri kesin olarak tespit edildi. Uzmanlara göre mezarlık, Anadolu’daki beylikler arası mücadelelerin somut tanıklarından biri. Tacettin Bey’in naaşının ise muhtemelen sağ kalan askerleri tarafından Niksar’a taşındığı ve oraya defnedildiği düşünülüyor. "Türk-İslam mezarlığı olarak tespit edildi" Tacettinoğulları ve Hacıemiroğulları beyliği arasındaki savaş hakkında bilgiler veren Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tarih Bölümü Dr. Öğretim Üyesi İsmail Turan, "Hacı Emir İbrahim Bey’in hastalığı sonrası yerine geçen oğlu Süleyman Bey ile yaşadığı taht mücadelesinden yararlanmak isteyen Tacettin Bey, Niksar’dan 12 bin kişilik ordusuyla sefere çıkar. Ancak Tomağan Mezarlığı’nda Süleyman Bey’in kurduğu pusu sonucu 3 bin askeriyle birlikte hayatını kaybettiği bilinmektedir. Daha önce "gavur mezarlığı" olarak bilinen yerin yapılan araştırmalarla Türk-Müslüman mezarlığı olarak tespit edildi. Yaklaşık 100 mezarın yeri kesin olarak belirlendi" dedi.
Prof. Dr. Resul Gerçekçioğlu: "Yabancı türler genetik mirasımızı yok etti"
22 Ekim 2025 Çarşamba - 11:00 Prof. Dr. Resul Gerçekçioğlu: "Yabancı türler genetik mirasımızı yok etti" Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Resul Gerçekçioğlu, yok olan yerli meyve genetik mirasının ata tohumların yeniden tarıma kazandırılmasıyla ilaçsız ve gübresiz üretimin mümkün olacağını söyledi. Prof. Dr. Resul Gerçekçioğlu, ilaçsız ve gübresiz yetişen yerel meyve türlerinin bir dönem Anadolu topraklarında doğallığıyla öne çıktığını ancak yabancı orijinli türlerin yaygınlaşmasıyla bu kaynakların göz ardı edildiğini belirterek, "Bizim ilaçsız ve gübresiz yetişen inanılmaz kaynaklarımız vardı. Bunlar bize dışarıdan gelen yabancı orijinli meyvelerin arazimize dikilmesiyle göz ardı edildi, ihmal edildi. Bazı yerlerde kentsel yapılaşma nedeniyle yok edildi" dedi. "Anadolu genetik çeşitlilik açısından zengin" Ata ürünlerinin yok olduğunu dile getiren Gerçekcioğlu, Türkiye’nin dünya üzerindeki beş gen merkezinden üçüne ev sahipliği yapan Anadolu coğrafyasının genetik çeşitlilik açısından büyük bir zenginliğe sahip olduğunu vurguladı. Bu zenginliğin yüzde 80’inin çeşitli nedenlerle tahrip edildiğini söyleyen Gerçekçioğlu, "Ata tohumlar ve yöresel adlandırdığımız dünya kadar meyvelerimiz heder edildi. Ülkemiz dünyanın en zengin genetik kaynağına sahip coğrafyalardan bir tanesidir" diye konuştu. Gerçekçioğlu, yerli meyve türlerinin yeniden tarıma kazandırılmasının önemine işaret ederek, "Bunları biz tekrar tarıma kazandırabilirsek ilaçsız ve gübresiz üretim yüzde yüz olur. Bir algıyla biz bunları yok ettik. Uyanıp bunları tekrar tarıma kazandırırsak hiç meyve bulamamaktansa varsın 150 gram meyve üretebilelim" açıklamasında bulundu.