Yerel Haberler
Yalova
Yalova Belediyesi’ndeki yolsuzluk davasında 7 sanığın cezaları artırıldı 22 Aralık 2025 Pazartesi - 15:56:16 Yalova Belediyesi’ndeki yolsuzluk davasında yerel mahkemenin kararının bozması nedeniyle aralarında eski belediye başkanları Vefa Salman ve Yakup Koçal’ın da bulunduğu 8 sanığın yeniden yargılanmasında 7 sanığın cezaları artırıldı. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi’nin yerel mahkemenin kararını bozması nedeniyle 8 sanığın yeniden yargılanmasına Yalova 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Yalova Belediyesi’ndeki 23 milyon liranın üzerinde paranın zimmete geçirilmesiyle ilgili, 2020 yılında başlatılan soruşturma çerçevesinde dönemin Belediye Başkanı Vefa Salman görevden uzaklaştırılmıştı. Yargılama sürecinde ise 38 sanıktan 19’un çeşit tarih ve sürelerde tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmasına devam edilmişti. Yolsuzluk davasında 28 Aralık 2023 tarihinde mahkeme heyeti kararını açıklamıştı. Buna göre, Mali hizmetler çalışanı Reşat Elgin’i toplam 45 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Yeniden yargılanan eski başkanlar Vefa Salman ve Yakup Koçal hakkında nitelikli zimmet suçunda beraat kararı verilmişti. Heyet sanıklardan Salman’a zimmet suçunun ihmalinde 1 yıl 8 ay, Yakup Koçal’ı ise 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Dönemin belediye başkan yardımcısı Halit Güleç hakkında ise zimmet suçundan ihmalden 2 yıl 1 ay, irtikap suçundan ise 4 yıl 2 ay olmak üzere toplam 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmişti. Davada toplam 38 sanıktan 18’i hapis cezası almıştı. Cezalar artırıldı Mahkeme 7 sanık hakkında yeniden yargılama sonucu kararını açıkladı. CHP’li eski Belediye Başkanı ’zimmet suçunun işlenmesi kasten göz yumma’ suçundan 3 yıl 9 ay 25 gün, eski Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal ise 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Eski Belediye Başkan Yardımcısı Halit Güleç de ’zimmet’ suçundan 13 yıl 1 ay 15 gün, ’resmi belgede sahtecilik’ suçundan 6 yıl 3 ay ceza veridi. Böylelikle Güleç’in hapis cezası 19 yıl 4 ay 15 güne çıktı. ’Resmi belgede sahtecilik’ suçundan Beytullah Baltacı’ya 3 yıl 1 ay 15 gün, ’denetim görevini ihmal ederek zimmet suçunun işlenmesine imkan sağlama’ suçundan Şenay Reyhan Kaş’a da 3 yıl 9 ay 25 gün hapis cezası verildi. ’Denetim görevini ihmal ederek zimmet suçunun işlenmesine imkan sağlama’ suçundan Saliha Öktemgil’e 2 yıl 2 ay 20 gün, Kartal Özgür Barutçu’ya ise ’zimmet’ suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Sanıklardan Bekir Bilgi’nin dosyasının istinaf sürecinde olduğu için karar verilmedi.
18 Aralık 2025 Perşembe - 14:10 Yalova’da 12 yaşındaki Kerem’in ölümüne ilişkin davada yargılama devam ediyor Yalova’da 2018 yılında 12 yaşındaki Kerem Karakaya’nın sınıf arkadaşı F.B. tarafından kazayla vurularak öldürüldüğü iddiasıyla açılan davada ortaya çıkan cinayet şüphesi üzerine, F.B.’nin annesi S.B.’nin ’kasten öldürme’ suçundan yargılanmasına devam edildi. Yalova’nın Termal ilçesine bağlı Akköy’de 3 Haziran 2018 tarihinde meydana gelen olayda Kerem Karakaya, sabah saat 08.30’da okul arkadaşı F.B.’nin evine gitmiş, burada iddiaya göre evin odunluk kısmında bulunan kırma av tüfeği ile oynayan F.B., arkadaşı Kerem Karakaya’yı başından vurmuştu. F.B.’nin cezai ehliyetinin bulunmaması nedeniyle annesi S.B., Yalova 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ’taksirle ölüme neden olma’ suçundan yargılanıyordu. Mahkeme, tüfeğin ağırlığı, 2 kez ateş edilmesi, kartuşun değiştirilmesi ve silahın ateş mekanizmasının suça sürüklenen çocuk tarafından bilinemeyeceği, delillerin tam toplanmamış olması ve kasten adam öldürme şüphesinin varlığı nedeniyle Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Soruşturmayı tamamlayan savcılık, S.B. hakkında hazırladığı iddianamede sanığın kasten öldürme suçundan hapsini talep etmişti. Yalova 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya Trabzon ilinden SEGBİS ile katılan F.B. (18), olay gününü şöyle anlattı: "Olay günü sabahında annem, ben, kardeşim uyuyorduk. Kapı çalmış. Kapı sesini ilk annem duyuyor. Sonra bana seslenince ben kalkıp kapıyı açtım. Kerem’i görünce kapıda bizim badminton kursumuz sonra da yüzme kursumuz vardı. Ben gitmeyecektim. Kerem gelince gitmeye karar verdim. Biz aynı okulda öğrenciydik. Kapıyı açtığımda Kerem bana ’gidelim’ dedi. Ben de tamam dedim. İçeriden para alıp geleceğim dedim. Para alıp dışarı çıktım. Kerem kapının önünde bulunan taburenin üzerinde oturuyordu. Ben kapıyı kapattım sonra oyun oynamaya başladık. Kerem’in elinde sopa vardı. Oyun oynamak için sopayı silah gibi yaptı. Sokak kedileri vardı kapıda onlara doğru doğrulttu. Ben tüfeği bir önceki gün odunlukta görmüştüm. Tüfeği odunluğun oradan aldım. Odunluğun üzerindeydi. Daha önce ben bu tüfeği kullanmadım özelliklerini de bilmem. Annem genelde kuşlara ateş ederdi bu tüfekle. Ben sadece tetiğe nasıl basıldığını ve bir tetiğin bozuk olduğunu biliyorum. Bunu da annem kovanları çıkartırken söylemişti oradan biliyorum. Hangi tetik bozuk onu hatırlamıyorum. Bu tüfek normalde evin içinde göremeyeceğimiz bir yerde duruyordu. Tüfeği aldım Kerem’le aramızda 2-3 adım mesafe vardı. Tüfeği aldığımda kemer hizasına kadar kaldırabildim. Ben tetiğe bastım. Ateş aldı. Sonra ben bağırıp ağladım. Kerem’le o an aramızda konuşma olmadı. Çok korkmuştum kapıya vurdum. İlk annem geldi. O da bağırıp ağladı. Annem sesi duyarak geldi. En son dayım çıktı dışarı. Hemen ambulansı aradı. Kapıyı çalmadan önce tüfeği bırakmıştım. Kerem’le aramızda bir husumet yoktu. Ailelerimiz arasında da yoktu" Karakaya ailesinin avukatı Şermin Tankut ise F.B.’nin olay yerini görmediğini bu nedenle çelişkili ifadeler verdiğini iddia ederek, "Olay yerini görmediğini ve bilmediğini düşünüyoruz. Bu olayda jandarma gelene kadar hiç kimse tüfeği görmüyor" dedi. Mahkeme heyeti S.B. hakkındaki tutuklanma talebini ret etti. Heyet İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan dosyaya konu tüfeğin, o dönemde 11 yaşında olan F.B.’nin tüfeği kaldırma, atışa hazırlama, kartuş boşaltma işlemlerini yapabilecek yeterliliğinin bulunup bulunmayacağı hususunda düzenlenecek raporun ile adli emanette bulunan tüfek kartuşunun olaya konu tüfek ile birlikte Bursa Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’ne gönderilerek kartuşun anılı tüfekten ateşlenmeye uygun bir kartuş olup olmadığı, eğer anılı tüfekten ateşlenmeye uygunsa tüfekten ateşlenip ateşlenmediği, oluşturabileceği yaranın şevrotin yarası olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği, eğer ateşlendiyse ölüm sonucunu doğurabilecek nitelikte olup olmadığı hususunda uzmanlık raporunun gelmesinin beklenmesine karar verdi. Heyet duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Dava sonrasında Avukat Şermin Tankut, yaptığı açıklamada, "Sekiz yıl geçti hala tutuklama olmadı. Duruşma gayet iyi geçti. F.B. çok rahat bir şekilde olay yerinde olmadığını çelişkili ifadeler ile bize gösterdi. Mahkeme heyeti tekrar S.B.’yi dinlemek istiyor. O zaman karar verecekler diye düşünüyorum. Adli tıptan F.B.’nin bu tüfeği kaldırıp kaldıramayacağına ilişkin gelecek raporu bekleniyor. Olay yerinde bulunan Tüfeğin kartuşu ve maktul Kerem Karakaya’nın kafasında olan yaradaki saçmanın kullanılan tüfekten mi çıkıp çıkmadığı ile ilgili inceleme yapılacak onu bekliyoruz" dedi. Kerem Karakaya’nın annesi Rahime Karakaya, babası Halil Karakaya, 7 yıldır verdikleri hukuk mücadelesinin sonuca varmasını istedi.
’Yalova’nın İzinde’ resim sergisi ilgi görüyor
21 Mayıs 2025 Çarşamba - 16:38 ’Yalova’nın İzinde’ resim sergisi ilgi görüyor Ressam Sevgi Atamış’ın Yalova’nın tarihi mimarisini resmettiği eserlerin yer aldığı "Yalova’nın İzinde" resim sergisi ilgi görüyor. "Yalova’nın İzinde" sergisi Yalova Kent Müzesi’nde sanatseverlerle buluştu. Müze Haftası çerçevesinde açılan sergide Atamış, Yalova’nın tanıtımına katkı sunmak ve kentin kültürel mirasını görünür kılmak amacıyla titizlikle hazırladığı eserlerini sanatseverlerin beğenisine sundu. Sanatçı, Yalova’nın bilinirliğinin az olmasının kendisini böyle bir çalışmaya sevk ettiğini belirtirken serginin kentin tanıtımı için önemli bir adım olduğunu vurguladı. 9 aylık bir süreçte hazırlanan sergide, Yalova’nın köşkleri, camileri, hamamları ve tarihi sokaklarından oluşan 24 farklı mimari yapı kuru boya tekniğiyle resmedildi. Atamış, bu yapıların her birini yerinde inceleyerek birebir gözlemle çalışmalarına aktardığını ifade etti. Daha önce İstanbul’a ithaf ederek "Çeşmelerin İzinde" adlı çalışmasıyla beğeni toplayan sanatçı, 2014 yılından bu yana kişisel sergiler düzenliyor. Atamış, bundan sonraki süreçte de Türkiye’nin çeşitli illerinde kültürel çalışmalar yapmayı sürdüreceğini söyledi. Sergiyi farklı kılan bir diğer unsur ise kullanılan malzemeler oldu. Sanatçı, workshop alanında, İbrahim Müteferrika Kağıt Müzesi’nde üretilen geri dönüşüm kağıtları üzerine resimler çizerek hem doğaya hem de kentin tarihine olan duyarlılığını ortaya koydu. Sergi, 22 mayısa kadar Yalova Kent Müzesi’nde ziyaret edilebilecek.
Yalova’da 12 yaşındaki Kerem’in ölümüne ilişkin davanın görülmesine başlandı
20 Mayıs 2025 Salı - 20:48 Yalova’da 12 yaşındaki Kerem’in ölümüne ilişkin davanın görülmesine başlandı Yalova’da 2018 yılında 12 yaşındaki Kerem Karakaya’nın sınıf arkadaşı F.B. tarafından kaza sonucu vurularak öldürülmesi iddiasıyla açılan davanın 7. yılında ortaya çıkan cinayet şüphesi üzerine, F.B.’nin annesinin "kasten öldürme" suçundan yargılanmasına başlandı. Yalova’nın Termal ilçesine bağlı Akköy’de 3 Haziran 2018 tarihinde meydana gelen olayda Kerem Karakaya, sabah saat 08.30’da okul arkadaşı F.B.’nin evine gitmiş, burada iddiaya göre evin odunluk kısmında bulunan kırma av tüfeği ile oynayan F.B., arkadaşı Kerem Karakaya’yı başından vurmuştu. F.B.’nin cezai ehliyetinin bulunmaması nedeniyle annesi Serpil B., Yalova 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde "taksirle ölüme neden olma" suçundan yargılanıyordu. Mahkeme, tüfeğin ağırlığı, 2 kez ateş edilmesi, kartuşun değiştirilmesi ve silahın ateş mekanizmasının suça sürüklenen çocuk tarafından bilinemeyeceği, delillerin tam toplanmamış olması ve kasten adam öldürme şüphesinin varlığı nedeniyle Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Soruşturmayı tamamlayan savcılık, Serpil B. hakkında hazırladığı iddianamede sanığın kasten öldürme suçundan hapsini talep etti. Yalova 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya SEGBİS ile Trabzon ilinden katılan tutuksuz sanık Serpil B., cinayet iddialarını reddetti. Serpil B., Ramazan ayında yaşanan olay günü oruç tuttuğunu, sabah ezanıyla yattığını anlattı. Evde çocuğunun dışında kardeşinin olduğunu ve silah sesi duyduktan sonra dışarı çıktığını belirterek, "Yalan, öyle bir şey olmaz. Ben de anayım. Keşke benim evladım ölseydi" dedi. Serpil B., ıssız bir bölgede olan evlerinde yaban hayvanlarını korkutmak için olaydan 3-4 gün önce tüfekle ateş ettiğini söyledi. Sanık, olayda üzerinde çıkan barut izlerinin nasıl olacağı yönündeki soruya ise, "Olay sonrasında kartuşu çekmedim. Hatırlamıyorum tüfeği tutmuş olabilirim. Olay sonrası herkese dokunmuş olabilirim. Suçu kabul etmiyorum" dedi. Serpil B., çocuğun silahı doldurup ateş edemeyeceği yönündeki raporun sorulmasına istinaden tüfeğin hafif olduğunu ifade etti. Kerem’in babası Halil Karakaya ve annesi Rahime Karakaya ise sanığın cezalandırılmasını istedi. "İnfaz edildi" iddiası Kerem’in ailesinin avukatı Şermin Tankut ise olay sonrasında verilen ifadelerdeki çelişkilere dikkati çekerek, "Tüfeğin 2,5 metre yükseklikteki odunlukta değil, çamaşır makinesinin yanında olduğunu düşünüyoruz. Kerem’in balkon kapısından baktıktan sonra bir şey gördü, sonra öldürüldü. Kerem’in elbiselerinde çamur sürüklenme izleri var. Adli Tıp’ta 4 parmak izi var. Biri tutmuş, infaz edilmiş. Uyuşturucu mu bilemiyoruz" dedi. Tankut, sanığın tutuklanmasını talep etti. İddialar üzerine sanık Serpil B., "Asla kabul etmiyorum. İyi senaryo yazdılar. Namusuma laf ettiler" diye konuştu. Tanıkların da dinlendiği davada tutukluluk talebi reddedilirken, adli kontrol kararının uygulanmasına da devam edildi. "Dosyanın sonunda tek tutuklu, tek sanık, tek ceza olmayacak" Dava sonrasında açıklamalarda bulunan aile avukatı Tankut, "Duruşma sonucundan memnun değiliz. Tanıklar sonuna kadar dinlenmedi, gelmeyen tanıklar vardı. Umarız ikinci duruşmada tanıklar dinlenir ve adalet yerini bulur, Serpil B. tutuklanır. Rahmi ve Turan B. adına tekrar bir soruşturma başlatılır. Bununla birlikte hatta farklı kişiler olduğundan şüpheliyiz. Ben inanıyorum ki dosyanın sonunda tek tutuklu, tek sanık, tek ceza olmayacak" dedi. Kerem’in annesi Rahime Karakaya ve babası Halil Karakaya, "Çocuğumun kanı yerde kalmasın, tutuklansınlar. Çocuğumun katili dışarıda gezmesin" dedi.