Yerel Haberler
YEREL HABERLER
29 Aralık 2025 Pazartesi - 05:55 Kayseri’de 2025 yılında 375 şahsa fuhuştan işlem yapıldı Kayseri’de polis ekipleri tarafından 2025 yılında yapılan çalışmalarda 375 şahsa fuhuştan işlem yapılırken, 2 milyon 47 bin TL idari para cezası uygulandı. Öte yandan yapılan çalışmalarda, ‘fuhuşa teşvik, aracılık veya zorlama’ suçundan 6 masaj salonu mühürlenirken, 683 sosyal medya hesabına erişim engeli getirildi. Edinilen bilgiye göre, Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekipleri tarafından 2025 yılı içerisinde yapılan çalışmalarda, ‘fuhuşa teşvik, aracılık veya zorlama’ suçundan 21 kez adli işlem yapılırken, adli işlemler neticesinde 33 şahsa şüpheli olarak işlem yapıldı. 375 şahsa fuhuştan idari işlem yapılarak 2 milyon 47 bin 192 TL idari para cezası uygulanarak, 87 ikamet ve oda mühürlendi. Ekipler tarafından ‘kumar oynanması için yer ve imkan sağlama’ suçundan, 41 kumar olayında şüpheli olarak 43 şahsa adli işlem yapılırken, yapılan işlemler neticesinde 1 milyon 507 bin 261 TL idari para cezası uygulandı. Konuyla alakalı 41 yer mühürlendi. Ayrıca ekipler tarafından masaj salonlarına yönelik yapılan denetlemelerde; 67 iş yeri denetlenirken, denetlemede belge eksikliklerinden dolayı 60 masaj salonuna idari işlem uygulandı. 6 masaj salonuna ‘fuhuşa teşvik, aracılık veya zorlama’ suçundan yapılan adli işlemlerde 12 şüpheli şahıs yakalanırken, masaj salonunda tespit edilen 20 yabancı uyruklu şahıs, Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğüne teslim edildi. Denetimlerde 42 masaj salonu mühürlendi. Öte yandan, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından 2025 yılında yapılan sanal devriye çalışmalarında müstehcen paylaşımlar yaptığı tespit edilen 683 sosyal medya hesabına erişim engeline getirildi.
Kağıthane’de millet kıraathaneleri gençlerin eğitim yuvası olmaya devam ediyor
03 Ekim 2025 Cuma - 11:58 Kağıthane’de millet kıraathaneleri gençlerin eğitim yuvası olmaya devam ediyor Kağıthane Belediyesi’nin ilçenin çeşitli mahallelerinde hizmete açtığı Millet Kıraathaneleri gençlerin en çok tercih ettiği buluşma ve çalışma mekanları arasında yer alıyor. Emniyetevleri, Hamidiye, Sultan Selim, Merkez ve Gültepe’de bulunan beş farklı kıraathane; öğrencilerin ders çalışmasına, kitap okumasına ve sosyal etkinliklere katılmasına imkan sağlıyor. Donanımlı kütüphaneleri, modern mimarisi ve sessiz çalışma alanlarıyla öne çıkan merkezlerde gençler sınavlara hazırlanabiliyor, araştırmalarını yapabiliyor ve binlerce kitaptan faydalanabiliyor. Romanlardan bilimsel eserlere, edebiyattan tarih ve araştırma kitaplarına kadar geniş bir koleksiyon ziyaretçilere ücretsiz olarak sunuluyor. Kıraathanelerde ayrıca çok amaçlı toplantı odaları, etkinlik salonları ve söyleşi alanları da bulunuyor. Öğrenciler ücretsiz internet bağlantısının yanı sıra çay ve çorba ikramıyla da rahat bir ortamda vakit geçiriyor. Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, kıraathanelerin gençler tarafından yoğun ilgi görmesinden memnuniyet duyduklarını ifade ederek şunları söyledi: "Millet Kıraathanelerimizi, gençlerimizin derslerine daha iyi odaklanabilmeleri ve eğitim hayatlarına katkı sunabilmeleri için hayata geçirdik. Bugün binlerce öğrencimiz burada hem akademik çalışmalarını sürdürüyor hem de sosyal faaliyetlere katılıyor. Öğrencilerimizden ve ailelerinden gelen olumlu geri dönüşler bizleri motive ediyor."
Grip ve nezleyi karıştırmayın
03 Ekim 2025 Cuma - 11:55 Grip ve nezleyi karıştırmayın Kayseri Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Selma Erşangur, grip ve nezlenin halk arasında çok karıştırıldığını söyleyerek, "Nezle daha hafif semptomlarla giderken, gripte bütün vücutta kırgınlık hissedilebilir" dedi. Özellikle toplu alanlarda kalabalıktan kaynaklı olarak bulaş riskinin arttığını söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Selma Erşangur, "Tabi ki kışın soğukların artmasıyla solunum yolları enfeksiyonları artmaktadır. Solunum yolu enfeksiyonlarını da üst solunum ve alt solunum enfeksiyonları olarak ikiye ayırabiliriz. Üst solunum yolu enfeksiyonları en sık dünyada doktora başvuru nedenleridir. Nezle, grip, alt solunum yolu enfeksiyonunda da pnömoni yani zatürre olarak bilmekteyiz. Nezle ile grip hep halkımız tarafından karıştırılmaktadır. Nezle daha hafif semptomlarla gider. Sadece kulak çınlaması, hafif bir burun akıntısı, hafif bir boğaz ağrısı ile hafif baş ağrısıyla gitmektedir. Grip ise bütün vücutta kırgınlık, kemik-kas ağrıları, gözlerde kızarma, derinden gelen bir öksürük, kulaklarda ağrı, dolgunluk hissiyatı yapar ve ateş çıkartır. Bunların mevsimsel olmasının başlıca nedeni soğuk havalarda insanların bağışıklık sistemlerinin düşmesidir. Bunun nedeni de solunum yolları florasında mukozanın aşırı kuru havalarda çatlaklık oluşur ve mikroorganizmalar, virüsler daha kolay olarak içeriye girerler. Ayrıca soğuğa çok dayanıklıdır virüsler. Çoğalmaları artmaktadır. Aynı zamanda kış aylarında toplu yaşanan mekanlarda insanların işte gerek mescitlerde gerek AVM’lerde gerek çay ocaklarında çocuklar açısından da kreş ve okullarda kalabalık arttığı için birbirlerine bulaş çok daha fazla olmaktadır" dedi. Selma Erşangur, ilaç kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini söyleyerek, "Güneş ışınlarının azalması D vitamini düşüklüğüne neden olduğu için özellikle D vitamini, çinko, demir, C vitamini eksikliği yine bu hastalıkların daha fazla artmasına neden olur. Bu çok önemli ki özellikle kreş yaşındaki çocukların birbirleriyle oyuncak alışverişi yapmaları, oyuncakları ağıza götürmeleri nedeniyle ve servisler de toplu taşıma araçları olduğu için çocuklara çok dikkat edilmesi gerekiyor. Bütün insanlar etkilenir ama 65 yaş üstü, gebeler, kronik hastalığı olan özellikle diyabet, astım, KOAH, bronşit, immün sistemi düşürecek olan düşüren romatizmal hastalıklar ve işte malinite ve bunlar için kullanılan immün sistemi düşüren ilaçları kullanan insanlar daha fazla etkilenmektedir. Hamilelerin özellikle ilk 3 ayda çok dikkat etmeleri gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Kocasinan’da ’küçük dostlar’ için Türkiye’ye örnek projeler
03 Ekim 2025 Cuma - 11:52 Kocasinan’da ’küçük dostlar’ için Türkiye’ye örnek projeler Kocasinan Belediyesi; sokak hayvanlarının yaşam kalitesini en üst seviyeye taşımak için Türkiye’ye örnek projeleri birbiri ardına hayata geçiriyor. Kayseri’de ilk olma özelliği taşıyan ’Küçük Dostlar Kedi Kasabası’ ile yapımı süren 25 bin metrekarelik Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi, vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor. Tüm canlıların Kocasinan’da değerli ve önemli olduğuna dikkat çeken Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar; "Kocasinan Belediyesi olarak sıra dışı farklı projeler yapıyoruz. Belediyecilik faaliyetlerinin her alanında en iyisini yapıyor ve gayret ediyoruz. Her bir mahallemizde örnek işler gerçekleştiriyoruz. Yakut Mahalle’mize kazandırdığımız 10 bin metrekarelik yaşam alanı içerisinde yer alan ‘Küçük Dostlar Kedi Kasabası’nda 15 farklı çeşit kedi bulunuyor. Çocuklar ve gençler buraya geldiği zaman kedilerle vakit geçirecekleri bir ortam buluyor. Özellikle insana hizmet ediyoruz ama bununla birlikte çevremizi paylaştığımız Allah’ın can vermiş olduğu bütün mahlûkatı, Allah’ın şefkat nazarıyla onlara bakabilmenin yaklaşımı içerisindeyiz. Dokuz yıl önce hayata geçirdiğimiz Küçük Dostlar Ambulansı, tüm Türkiye’ye örnek oldu. Hz. Peygamberimizin (S.A.V.) sahiplenmiş olduğu ‘Müezza’ isimli kedisi var. Peygamberimizin ümmeti olarak bu yaptığımız hizmet, şefkat göstermek adına örnek bir çalışmadır. Özellikle doğal yaşam alanıyla birlikte Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde en iyisini biz yapıyoruz. Sokak hayvanları için inşa ettiğimiz merkezde; rehabilitasyon, kısırlaştırma, tedavi ve sahiplendirme gibi tüm süreçler profesyonel bir şekilde yürütülecek. 25 bin metrekarelik alanın 1.500 metrekaresi doğal yaşam alanı olacak. İnşallah en kısa zamanda modern tesisi şehrimize kazandıracağız. Bu vesileyle 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü münasebetiyle bir kez daha hatırlatmak isterim ki; tüm canlılara karşı sorumluluklarımızın olduğunu unutmamalıyız" diye konuştu. Öte yandan Kocasinan Belediyesi Veteriner Müdürlüğü, yaklaşık 500 metrekarelik alana kurulan ’Küçük Dostlar Kedi Kasabası’nda kedilere 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet sunuyor. Kedilerin tedavi, beslenme ve barınma ihtiyaçlarının karşılandığı bu merkezde, alanında uzman veteriner hekimler gözetiminde tüm bakım hizmetleri sağlanıyor. Kasaba içerisinde steril kum havuzu, kedi oyun alanı, bungalov evler, kedi köprüsü, yapay çim, tünel, tırmanma parkuru, tırmalama ağacı, beslenme üniteleri ve toplu yaşam alanları gibi birçok donatı bulunuyor. Ayrıca ’Küçük Dostlar Mahallesi’ ve ’Tekir Parkı’ gibi renkli mekânlar da yer alıyor. Kedi Kasabası’nda British Shorthair, Exotic Shorthair, Scottish Fold, Ankara ve Van kedisi, tekir, Bombay, Norveç orman kedisi, Mavi Rus kedisi, İran kedisi, Siyam, Chinchilla ve Bengal kedisi gibi 15 farklı tür olmak üzere toplam 30 kediye ev sahipliği yapılıyor.
AYM Başkanı Özkaya: "Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyadaki en hassas terazidir"
03 Ekim 2025 Cuma - 11:50 AYM Başkanı Özkaya: "Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyadaki en hassas terazidir" Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, "Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyadaki en hassas terazidir. O, vicdanın derinliklerinde kurulmuş, hakikatin nefesiyle ayakta duran manevi bir terazidir. Bu teraziyi doğru tutabilmek için yalnızca kanun bilgisi yetmez, vicdan hassasiyeti ve ahlaki müktesebat da gerekir" dedi. Anayasa Mahkemesi (AYM) ile Türkiye Adalet Akademisi iş birliğinde hakim ve savcılara yönelik düzenlenen eğitim programları kapsamında "Mülkiyet ve Adil Yargılanma Hakkı Kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi Uygulamalarında Güncel Meseleler" konulu program gerçekleştirildi. Programa, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, Türkiye Adalet Akademisi Başkanı Bekir Altun, İstanbul Valisi Davut Gül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye Hakimi Prof. Dr. Saadet Yüksel ve Avrupa Konseyi Ankara Program Ofisi Başkanı William Massolin katıldı. Açılış konuşmasında söz alan Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, "Ülkemiz, bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlükleri ihtiva eden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne 1954 yılında taraf olmuş; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine bireysel başvuru hakkını 1987’de, mahkemenin kararlarının bağlayıcılığını ise 1990 yılında kabul etmiştir. Bu gelişmelerin ardından 2004 yılında başta Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi olmak üzere, Türkiye’nin taraf olduğu temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelere üstünlük tanıyan anayasa değişikliğini gerçekleştirmiştir. Bildiğiniz üzere bireysel başvuru kurumu, 2012 yılından bu yana ülkemizde temel hak ve özgürlüklerin korunması bakımından hayati bir rol üstlenmiştir. Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru yoluyla yalnızca bireylerin hak ihlallerine karşı başvurduğu bir merci değil aynı zamanda hukuk devletinin güçlenmesine katkıda bulunan temel bir aktör haline gelmiştir. Bu yönüyle bireysel başvuru, hem bireylerin hak arayışına doğrudan hizmet etmekte hem de hukuk düzenimizin senkronize bir şekilde gelişimini desteklemektedir" dedi. Anayasa Mahkemesine yaklaşık 700 bin bireysel başvuru yapıldığını belirten Başkan Özkaya, "Bireysel başvuru sistemi kapsamında bugüne kadar mahkememize yaklaşık 700 bin başvuru yapılmış, bu başvurularda insan hakları yargısında çok sayıda ve çok önemli kararlar verilmiş binlerce hak ihlali giderilmiş, anayasal ilkelerin daha görünür ve işlevsel hale gelmesine vesile olunmuştur. Bu yönüyle bireysel başvuru, Anayasa’nın yaşayan bir metin olmasına imkan veren, dinamik ve dönüştürücü bir mekanizma niteliğini haiz olmuştur. Bu bağlamda 23 Eylül 2012 tarihinden bugüne kadar makul sürede yargılanma hakkı dahil toplam 81 bin 481 ihlal kararı verilmiştir. 2024 yılı verileri itibarıyla da yalnızca bir yıl içinde yapılan 70 bin başvuruya karşılık, mahkememizce yaklaşık 67 bin başvuru sonuçlandırılmış ve aynı dönemde 5 bin 551 ihlal kararı verilmiştir" şeklinde konuştu. "Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyadaki en hassas terazidir" Konuşmasının devamında hakimlik ve savcılık mesleğine ilişkin, evrensel nitelikte temel prensiplere değinen Özkaya, "Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyadaki en hassas terazidir. O, vicdanın derinliklerinde kurulmuş, hakikatin nefesiyle ayakta duran manevi bir terazidir. Bu teraziyi doğru tutabilmek için yalnızca kanun bilgisi yetmez; vicdan hassasiyeti ve ahlaki müktesebat da gerekir. Dolayısıyla hâkim ve savcı; her daim samimi, dürüst ve örnek olmalıdır. Vicdan sahibi olmalıdır. Ben, vicdanı; insanla mündemiç, insanın içinde bulunan, iyiyi kötüden ayırabilme duygusu olarak tanımlıyorum. Soyut fakat herkesin varlığını kabul ettiği bir mefhum olarak görüyorum. Bana göre vicdan yalan söylemez. Vicdan yanlışı tavsiye etmez. Vicdan yanlışı emretmez. Vicdan hep doğrunun yanındadır. Vicdan sahibi olmakla, bağımsız ve tarafsız olmak arasındaki ilişki çok kuvvetlidir" ifadelerini kullandı. "Bu durum uluslararası barış ve düzene, temel ilke ve esaslara ağır darbeler vurmaktadır " Konuşmasının sonunda Gazze’de yaşanan olaylara yer veren Başkan Özkaya, "Son dönemde başta Gazze olmak üzere, dünyanın birçok yerinde yaşanan olaylar, uluslararası sistemde insan haklarının yerini kaba kuvvetin, tabiri yerindeyse zorbalık anlayışının almaya başladığını göstermektedir. Bu bağlamda bir yandan savaş ve katliamların, diğer yandan ekonomik çalkantıların, gelir dağılımındaki dengesizliğe ve diğer nedenlere bağlı göç hareketlerinin ve buna karşı alınan tavırların, uluslararası barışı ve düzeni her gün daha çok tehdit eder hale geldiğini söylememiz gerekmektedir. Zira şu veya bu sebeple maruz kaldığı açlık nedeniyle doğum ağırlığından daha hafif bir ağırlıkta ölen bebeklerin durumu, çok az sayıda kişinin hafızasında yer bulabilir hale geldi ve olağan olaylar olarak görülmeye başlandı. Bu durum uluslararası barış ve düzene, temel ilke ve esaslara ağır darbeler vurmaktadır. Söz konusu kuralsızlık ve aşırılığın yıkıcı etkileri yalnızca yaşanılan yerlerle sınırlı kalmayacaktır. Hem uluslararası ilişkilerin hem de her bir ülke toplumunun geleceğine de şamil olacaktır. Hatta gelecek nesilleri de etkisi altına alacak bir yozlaşmayı da beraberinde getirecektir. Dolayısıyla insanlık, tüm bu yaşananlara karşı ortak bir vicdanla haykırmalı, ortak bir vicdanla hareket etmelidir" diye konuştu.
2600 yıllık kutsal alan gün yüzüne çıkarıldı
03 Ekim 2025 Cuma - 11:51 2600 yıllık kutsal alan gün yüzüne çıkarıldı Denizli’deki Attouda Antik Kentinde 2600 ila 2800 yıl öncesine tarihlenen Frig Ana Tanrıçası Matar’a adanmış kutsal alan keşfedildi. Kazılarda kaya anıtı, kutsal mağara ve ikiz kaya figürü ortaya çıkarıldı. Friglerin dini coğrafyasını yeniden tanımlayan ve Anadolu arkeolojisi için büyük önem taşıyan bir keşif olarak kaydeden Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı, "Attouda’da gün yüzüne çıkarılan bu kutsal alan, Frig dininin Denizli’ye kadar uzandığını gösteren çok önemli bir tespitler" dedi. Denizli’nin Sarayköy ilçesindeki Attouda Antik Kenti’nde, günümüzden 2600 ila 2800 yıl öncesine tarihlenen Frig Ana Tanrıçası Matar’a adanmış kutsal alan ortaya çıkarıldı. Kazılar sırasında bulunan kaya anıtı, kutsal mağara ve ikiz kaya figürü, Frig uygarlığının inanç sınırlarını değiştiren çok önemli bilimsel tespitler arasında gösteriliyor. Çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izin ve destekleriyle yürütülüyor. Denizli Müze Müdürü Hulusi Ünsal başkanlığında, Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı’nın bilimsel sorumluluğunda sürdürülen kazılar, "Geleceğe Miras Projesi" kapsamında devam ediyor. 2025 yılı kazı sezonunda antik kentin akropolü olan "Asar Tepesi"nde yapılan çalışmalarla, Ana Tanrıça Matar adına ritüel ve törenlerin düzenlendiği büyük bir dini kompleks belirlendi. Alanda MÖ 8.-6. yüzyıllara tarihlenen Frig kaya anıtı, tanrıçaya adanmış kutsal mağara ve ikisinin ortasında konumlanan ikiz kaya figürü gün yüzüne çıkarıldı. "Frig kültü Denizli’ye kadar uzandı" Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı, yapılan keşfin Frig uygarlığının dini coğrafyasında yeni bir sayfa açtığını belirterek; "Bugüne kadar yalnızca Dağlık Frigya olarak bilinen Eskişehir, Afyonkarahisar ve Kütahya bölgesinde rastlanan kaya figürlerinin Attouda’da bulunması, Frig kültünün Denizli’ye kadar uzandığını gösteren çok önemli bir keşiftir" dedi. Kutsal alanda, Ana Tanrıça Matar (Kybele) adına gerçekleştirilen bereket ve hasat törenlerine dair çok sayıda arkeolojik iz de tespit edildiğimi belirten Doç. Dr. Kolancı, "Tanrıçanın bereketini takdis amacıyla yapılan tahıl ve sıvı sunularıyla ilişkili çok sayıda kayaya oyulmuş libasyon çanakları, kuyular ve akıtma kanallarını açığa çıkardık. Çalışmalarımız sürüyor" dedi. Bilimsel keşif Anadolu tarihine ışık tutuyor Attouda Antik Kenti’nde ortaya çıkarılan bu kutsal alan, Friglerin dini ritüelleri ve inanç coğrafyası hakkında yeni veriler sunuyor. Uzmanlar, keşfin Anadolu arkeolojisine katkı sağlayacak en önemli keşifler arasında yer aldığını belirtiyor.
Bursa’da açık havada sinema keyfi
03 Ekim 2025 Cuma - 11:47 Bursa’da açık havada sinema keyfi ‘Bursa Sinema Günleri’, vatandaşlara açık havada sinema izleme keyfi yaşatıyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin kentin kültür ve sanat yaşamına yeni bir soluk getirmek amacıyla düzenlediği Bursa Sinema Günleri, tarihi ve kültürel mekânlarda gerçekleştirilen film gösterimleriyle devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan etkinlik, 26 Eylül - 30 Ekim 2025 tarihleri arasında 33 yetişkin ve animasyon film gösterimi ile 4 yönetmen söyleşisini Bursalılarla buluşturacak. Gösterimler; Irgandı Köprüsü, Kültürpark Atatürk Stadyumu, Merinos Parkı, Tayyare Kültür Merkezi ve ilçelerdeki farklı mekânlarda gerçekleştiriliyor. Sinema tutkunları sadece seçkin filmlerle buluşmakla kalmıyor, aynı zamanda düzenlenen söyleşiler aracılığıyla yönetmenlerle doğrudan temas kurarak sinema üretim sürecine dair bilgi edinme imkânı da buluyor. Film gösterimine, yoğun katılım Bursa Sinema Günleri kapsamında Irgandı Köprüsü’nde düzenlenen Oscar ödüllü "La La Land (Aşıklar Şehri)" filminin gösterimi, vatandaşların yoğun katılımıyla yapıldı. Yönetmenliğini Damien Chazelle’in yaptığı ve başrollerinde Ryan Gosling ile Emma Stone’un yer aldığı romantik müzikal film, oyunculuk hayali kuran Mia ile caz piyanisti Sebastian’ın aşk ve hayallerle örülü hikâyesini beyaz perdeye taşıdı. Açık hava sinemasında tarihi köprünün büyülü atmosferiyle birleşen gösterim, izleyenlere unutulmaz bir sinema akşamı yaşattı.