Yerel Haberler
Yozgat
27 Aralık 2025 Cumartesi - 10:09 Akdağmadeni Belediyesi’nin karla mücadele ekipleri teyakkuzda Akdağmadeni Belediyesi, kış mevsiminin gelmesi ve hava sıcaklıklarının düşmesiyle birlikte karla mücadele hazırlıklarını tamamladı. Vatandaşların ulaşımda aksama yaşamaması ve günlük yaşamın olumsuz etkilenmemesi için kurulan özel ekipler, iş makineleriyle birlikte göreve hazır hale getirildi. Karla mücadele ekipleri, kentin en çetin kış şartlarının yaşandığı Akdağmadeni’nde vatandaşların kış mevsimini güvenli ve sorunsuz geçirebilmesi amacıyla tüm hazırlıklarını tamamladı. Bu kapsamda kar küreme, tuzlama ve yol açma çalışmalarında kullanılacak araç ve iş makinelerinin bakım, onarım ve kontrolleri titizlikle yapıldı. Muhtemel yoğun kar yağışlarına karşı yeterli miktarda tuz stoku oluşturularak tüm ekipmanlar kış şartlarına uygun hale getirildi. Akdağmadeni’nin zorlu coğrafi ve iklim şartları göz önünde bulunduran ekipler, her türlü olumsuzluğa karşı 24 saat görev esasıyla hazır bekleyecek. Ana arterler başta olmak üzere mahalle yolları, okul çevreleri ve hastane güzergâhlarında hızlı ve etkin müdahale geçmiş yıllarda olduğu gibi sağlanacak. Kış mevsiminin Akdağmadeni’ne hayırlı olmasını, bereketli ve bol yağışlı geçmesini temenni eden belediye ekipleri sürücülerin kış lastiği kullanmaları ve araçlarında zincir bulundurmaları konusunda hatırlatmada bulundu.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 09:52 Bozkırın ortasında yetişti, Rusya ve Japonya yolcusu oldu Denizi olmamasına rağmen Yozgat’ın Çekerek ilçesinde yetiştirilen alabalıklar, yurt dışı pazarına gönderiliyor. Çekerek Barajı’nda bozkırın ortasında üretilen balıklar, Karadeniz’de büyütülerek Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Rusya ve Japonya’ya ihraç ediliyor. Balıkların sevkiyat sürecinin büyük bir titizlikle yürütüldüğünü belirten nakliyeci Ali Kurt, canlı balık taşımacılığının hassasiyetine dikkat çekti. Kurt, "Yavru halde aldığımız balıkları ve kafeslerimize, sistemlerimize aktarıp mayıs ayında hasatını yapıyoruz. Birçok ülkeye bunun ihracatını yapıyoruz. Biz 45 gündür, 2 aydır yapıyoruz bu çalışmaları. Buradan aldığımız balık hızlı bir şekilde sağlıklı olması için işte oksijen tüplerimizle beraber 4-5 saat içinde yerine yetiştirmek zorundayız" dedi. "Gönderdiğimiz balıklar Rusya ve Japonya’ya gidecek" 2015 yılından bu yana Çekerek Barajı’nda üretim yaptıklarını ifade eden üretici Adnan Yılmaz ise, denizi olmayan bir şehirden balık ihracatı yapmanın gururunu yaşadıklarını söyledi. Yılmaz, "Ağırlığımız daha çok bizim gökkuşağı alabalık. Yetiştirdiğimiz balıklarımızı gördüğünüz gibi Karadeniz’de somon adayı olarak gönderiyoruz. Karadeniz’de somon olarak yetişen balıklarımız oradan Avrupa ülkelerine gidiyor. Şu anki gönderdiğimiz balıklar Rusya ve Japonya’ya gidecek Allah izni verirse" diye konuştu. "Şu an 200 ton civarında sevkiyat gönderiyoruz" Üretim süreci ve hedeflerinden de bahseden Yılmaz, "Mart ayında başlıyor bizim buradaki serüvenimiz. Mart ayında yavru olarak getirdiğimiz balıkları 300 ve 600 gram arasında canlı olarak şu an sevkiyatlarını yapıyoruz. Bizim kotamız yılda 225 ton. Biz şu an 200 ton civarında sevkiyat gönderiyoruz. İnşallah hedefimiz daha büyük. Tabii bize bazı imkanların da devletimiz tarafından verilmesi lazım. Eğer bu imkanlar verilirse biz daha çok üretim yapıp istihdama ve üretime katkıda bulunmak istiyoruz" ifadelerini kullandı. Denizi olmayan Yozgat’ta bozkırın ortasında başlayan balık yetiştiriciliği serüveni, bugün yurt dışı pazarlarına uzanarak bölge ekonomisine önemli katkı sağlıyor.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 09:49 Bozkırın ortasında yetişti, Rusya ve Japonya yolcusu oldu Denizi olmamasına rağmen Yozgat’ın Çekerek ilçesinde yetiştirilen alabalıklar, yurt dışı pazarına gönderiliyor. Çekerek Barajı’nda bozkırın ortasında üretilen balıklar, Karadeniz’de büyütülerek Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Rusya ve Japonya’ya ihraç ediliyor. Balıkların sevkiyat sürecinin büyük bir titizlikle yürütüldüğünü belirten nakliyeci Ali Kurt, canlı balık taşımacılığının hassasiyetine dikkat çekti. Kurt, "Yavru halde aldığımız balıkları ve kafeslerimize, sistemlerimize aktarıp mayıs ayında hasatını yapıyoruz. Birçok ülkeye bunun ihracatını yapıyoruz. Biz 45 gündür, 2 aydır yapıyoruz bu çalışmaları. Buradan aldığımız balık hızlı bir şekilde sağlıklı olması için işte oksijen tüplerimizle beraber 4-5 saat içinde yerine yetiştirmek zorundayız" dedi. "Gönderdiğimiz balıklar Rusya ve Japonya’ya gidecek" 2015 yılından bu yana Çekerek Barajı’nda üretim yaptıklarını ifade eden üretici Adnan Yılmaz ise, denizi olmayan bir şehirden balık ihracatı yapmanın gururunu yaşadıklarını söyledi. Yılmaz, "Ağırlığımız daha çok bizim gökkuşağı alabalık. Yetiştirdiğimiz balıklarımızı gördüğünüz gibi Karadeniz’de somon adayı olarak gönderiyoruz. Karadeniz’de somon olarak yetişen balıklarımız oradan Avrupa ülkelerine gidiyor. Şu anki gönderdiğimiz balıklar Rusya ve Japonya’ya gidecek Allah izni verirse" diye konuştu. "Şu an 200 ton civarında sevkiyat gönderiyoruz" Üretim süreci ve hedeflerinden de bahseden Yılmaz, "Mart ayında başlıyor bizim buradaki serüvenimiz. Mart ayında yavru olarak getirdiğimiz balıkları 300 ve 600 gram arasında canlı olarak şu an sevkiyatlarını yapıyoruz. Bizim kotamız yılda 225 ton. Biz şu an 200 ton civarında sevkiyat gönderiyoruz. İnşallah hedefimiz daha büyük. Tabii bize bazı imkanların da devletimiz tarafından verilmesi lazım. Eğer bu imkanlar verilirse biz daha çok üretim yapıp istihdama ve üretime katkıda bulunmak istiyoruz" ifadelerini kullandı. Denizi olmayan Yozgat’ta bozkırın ortasında başlayan balık yetiştiriciliği serüveni, bugün yurt dışı pazarlarına uzanarak bölge ekonomisine önemli katkı sağlıyor.
Binlerce gelincik doğayı adeta kırmızıya boyadı
26 Haziran 2025 Perşembe - 10:32 Binlerce gelincik doğayı adeta kırmızıya boyadı Türkiye’nin birçok bölgesinde kendiliğinden yetişen ve adını geleneksel Türk gelinliklerinin kırmızısından alan gelincik çiçekleri, doğaseverlerin ve fotoğraf tutkunlarının ilgisini çekiyor. Yozgat’ta gelinciklerle kırmızıya bürünen arazi, kartpostallık görüntülere sahne oluyor. Yozgat’ın Spor Vadisi Göleti çevresinde açan kırmızı gelincikler, bulunduğu yeri adeta kırmızı renge boyuyor. Nisan ve ağustos ayları arasında açan ve boyları 30 ila 60 santimetre arasında değişen gelincikler, özellikle kurak topraklarda yetişiyor. Tarlalarda ve kırlarda doğal olarak yetişen gelincikler, mart ve ekim ayları arasında tohumla da çoğaltılabiliyor. Spor Vadisi Göleti çevresinde açan binlerce gelincik, ziyaretçilere görsel şölen sunuyor. Doğaya ilgi duyan vatandaşlar, kırmızı çiçekler arasında yürüyüş yapıp bol bol fotoğraf çekiyor. Bölgeye yakın bir yerde ikamet eden Abdullah Sungur, her yıl çocuklarıyla bölgeye geldiklerini belirterek, "Evimize yakın olduğu için her sene buralara çocuklarımızla beraber gezmek için mutlaka uğrarız. Ama bu sene uğradığımızda daha değişik bir manzarayla karşılaştık. Gelincik dediğimiz kırmızı çiçekler geçen sene bu kadar yoktu ama bu sene çok fazla var. Yani bunun da hikmetinin ne olduğunu çözmeye çalışıyoruz. Ya rüzgarın getirdiği veyahut da çok fazla bir ayak izi olmadığı için böyle çok güzel bir manzara olmuş. Bizim de hoşumuza gitti. Bir saattir de buralarda dolaşıyoruz" dedi.
Sorgun’da trafik ve park sorununa dijital çözüm: SORPARK sistemi devrede
25 Haziran 2025 Çarşamba - 10:49 Sorgun’da trafik ve park sorununa dijital çözüm: SORPARK sistemi devrede Sorgun Belediyesi, şehir içi trafik akışını rahatlatmak ve düzensiz parkın önüne geçmek amacıyla ücretli otopark uygulamasını hayata geçirdi. İlçede özellikle merkezde yaşanan araç yoğunluğu ve park sorunu, belediyenin yeni dijital otopark sistemi SORPARK ile daha kontrollü ve sistemli bir şekilde yönetilecek. Yeni uygulama kapsamında, sürücüler artık tüm otopark işlemlerini belediyenin resmi internet sitesi üzerinden erişilebilen SORPARK sistemi aracılığıyla gerçekleştirebilecek. Vatandaşlar, dijital.sorgun.bel.tr/parking adresinden hizmet veren platform üzerinden araçlarını sisteme tanımlayabilecek, park sürelerini takip edebilecek ve ödemelerini kolaylıkla online olarak yapabilecek. Ücretli otopark uygulaması, hafta içi ve cumartesi günleri 09.00 ile 18.00 saatleri arasında geçerli olacak. Pazar günleri ve resmi tatillerde ise otopark hizmeti ücretsiz olarak sunulacak. Uygulamanın amacı, sadece trafik akışını düzenlemekle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda şehir estetiğini korumak, araç sirkülasyonunu artırmak ve kamusal alanların daha verimli kullanılmasını sağlamak olarak açıklanıyor. Sorgun Belediyesi yetkilileri, SORPARK sisteminin hem kullanıcı dostu hem de şeffaf bir yönetim anlayışını yansıttığını vurgularken, vatandaşlardan gelen talep ve önerilerin de sistemin gelişimi için dikkate alınacağını belirtti. Modern şehircilik anlayışıyla uyumlu olarak geliştirilen bu dijital dönüşüm adımıyla, Sorgun’un kent içi yaşam kalitesinin artırılması hedefleniyor.
Uzmanı uyardı: "Kenenin vücutta kalma süresi hastalığın bulaşma riskini yükseltiyor"
25 Haziran 2025 Çarşamba - 10:39 Uzmanı uyardı: "Kenenin vücutta kalma süresi hastalığın bulaşma riskini yükseltiyor" Bu yıl daha artan kene popülasyonu, kırsal bölgeleri tedirgin etmeye devam ediyor. Kene vakalarında doğru bilinen birçok yanlışın olduğunu ifade eden Enfeksiyon Hastalıkları Hekimi Dr. Dilek Yılmaz, "Kene, vücutta ne kadar uzun süre kalırsa hastalığın bulaşma ihtimali o kadar fazla" dedi. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının endemik olduğu bölgelerdeki vatandaşların sürekli yetkililerce uyarıldığını söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları Hekimi Dr. Dilek Yılmaz, hayvan hareketliliği nedeniyle farklı bölgelerde de görülebildiğini kırsal alana giderken açık renkli kıyafetler girmeyi tercih etmeleri gerektiğini ve eve döndüklerinde de kene açısından kontrol etmeleri gerektiğini hatırlattı. KKKA hastalığının keneler yoluyla buluşan viral kanamalı bir enfeksiyon hastalığı olduğunu ve şu an Türkiye’de en çok Tokat, Sivas, Erzurum, Gümüşhane, Erzincan ve Yozgat’ta görüldüğünü söyleyen Dr. Dilek Yılmaz kenenin vücutta kalması ne kadar uzarsa o kadar hastalığının bulaşma riskinin çoğaldığına dikkat çekti. Yılmaz, "Vatandaşlarımız vücudunda kene gördüğünde kendileri çıkarabiliyorsa bir cımbız veya eldiven yardımıyla çıkarsınlar. Çıkaramıyorlarsa en yakın sağlık kuruluşuna başvursunlar. Kene, vücutta ne kadar uzun süre kalırsa hastalığın bulaşma ihtimali o kadar fazla. Kenenin ısırdığı kişiler kendilerini 10 gün boyunca takip etsinler. Baş ağrısı, ateş, bulantı, kusma, ishal, kas- iskelet ağrısı ve halsizlik gibi şikayetler olmadığı sürece hastaneye gelmelerine gerek yok. Ama bu şikayetlerden 2 veya daha fazlası olursa zaman kaybetmeden hastaneye başvursunlar" ifadelerini kullandı. Uz. Dr. Dilek Yılmaz kene popülasyonun önüne geçmek için ise kuş türlerinin uygunsuz avlanmasının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi.
TZOB Başkanı, dolu sonrası zarar gören tarlaları inceledi
24 Haziran 2025 Salı - 15:40 TZOB Başkanı, dolu sonrası zarar gören tarlaları inceledi Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı (TZOB) Şemsi Bayraktar, Yozgat’ta dolu yağışı sonrası zarar gören tarlaları inceledi. Bayraktar, "Yozgat’ta yaklaşık 60 civarında köy ve mahallemizde zarar görülüyor" dedi. Yozgat’ta geçtiğimiz günlerde yağan şiddetli dolu sonrası çiftçilerin tarlalarında bulunan ürünler zarar görmüştü. Hasat dönemine sayılı günler kala etkili olan dolu yağışı sonrası ürünlerde ciddi hasar oluştu. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı (TZOB) Şemsi Bayraktar, Yozgat’a giderek zarar gören tarlaları yerinde inceledi. Dayılı Köyü’nde dolu afetinden etkilenen arpa tarlalarında inceleme yapan Başkan Bayraktar, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. "Doğal afetlerin sayısı ve şiddeti arttı" Son yıllarda doğal afetlerin sayısında ciddi artış olduğuna dikkat çeken Şemsi Bayraktar, "Maalesef iklim değişikliği beraberinde getirdiği doğal afetler nedeniyle tarım sektörünü olumsuz etkiliyor. Tarım sektörü, bu doğal afetlerden dolayı büyük zararlar ile karşı karşıya kalıyor. 2024 yılında birçok ilimizde büyük afetlerle karşı karşıya kaldık. Birçok ürünümüz yüzde 100 seviyesinde zarar gördü. 2025 yılda da doğal afetler anlamında hızlı başladık. Doğal afetlerin sayısı 2025 sayısında artmakla beraber asıl zarar veren afetlerin şiddeti artı. Bugün de Yozgat’ta gördüğümüz gibi bir dolu felaketi, emek veren çiftçilerimizin bütün ürünlerini bir günde yok edebiliyor. Bu; afetin şiddetini gösteriyor. Bugüne kadar 39 vilayeti gezdim. Gezdiğim bölgelerde don, dolu, aşırı yağışlar, hortum, kuraklık gibi afetler ürünlerimize çok zarar vermiş durumdaydı. Tüm bu gelişmeler karşısında üreticimiz haklı olarak Sivil Toplum Örgütlerini yanında görmek istiyor" dedi. "60 köy ve mahallemizde zarar görülüyor" Çiftçilerin sorunlarını ilgili makamlara aktaracağını ifade eden Bayraktar, "Bugün Dayılı köyündeyiz. Yozgat merkez ilçemizde yaklaşık 35 köyümüzde dolu yağışı sonrası zarar söz konusu. Diğer ilçelerimizde de yaklaşık 15-20 köy ve mahallemizde zarar söz konusu. Yaklaşık 60 civarında köy ve mahallemizde zarar görülüyor. Yozgat, daha evvel de afetlerden olumsuz etkilendi. Bazı ilçelerimizde don afeti sonrası ürünlerimiz zarar gördü. Bu ikinci dolu afeti. Burada afetin büyüklüğünü dikkate aldığımızda gördüğümüz manzarayı afetle ilgili bilgileri Ankara’ya döndüğümüzde hem Sayın Cumhurbaşkanımıza, Maliye Bakanımıza, Çalışma Bakanımıza, Tarım ve Orman Bakanımıza anlattık. Tabii burada gördüğümüz afeti de kendilerine ileteceğiz ve çiftçilerimizin taleplerini muhakkak suretle kendilerine iletmiş olacağız ve çiftçilerimiz adına da bu taleplerde biz de bulunmuş olacağız" şeklinde konuştu.