Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Yerel Haberler
İstanbul
Ankara
İzmir
Bursa
Antalya
Trabzon
Tüm Şehirler
Adana
Adıyaman
Afyon
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şanlıurfa
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Ankara
Bakan Tunç’tan 11. Yargı paketine ilişkin açıklama
05 Aralık 2025 Cuma - 14:00:11
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilen 11. Yargı Paketi’nin huzur, adalete erişim ve suçla mücadele alanlarında önemli düzenlemeler içerdiğini belirterek teklifi hayırlı olması temennisiyle duyurdu. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilen ve kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin hayırlı olmasını diledi. 12 farklı kanunda değişiklik öngören teklifin, toplam 38 maddeden oluştuğunu belirten Tunç şu paylaşıma yer verdi: "Türkiye Yüzyılı Yargı Reformu Strateji Belgemizde yer alan hedeflerimiz kapsamında geliştirilen denetim paketi; huzur ve barışı daha da tahakkuk eden, adalete erişimi daha da güçlendiren, geleceğimizin teminatı suçunu koruyan, çocuklarımızı hedef alan suç imkanlarıyla etkin mücadele sağlayan, trafikte sigortanın güvenliğine ayrılanlara cezaları artışı, mutlu günlerimizi üzüntüye çeviren performansın korunmasının sonuna kadar geçen, ceza adaleti sistemi güçlendiren, bilişim ve dolandırıcılık suçlarıyla daha etkin mücadele sağlayan oluşumlar içerir. Kanun Teklifinin TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilmeyen süreç emeği ve katkısı bulunan tüm milletvekillerimize teşekkür ediyorum."
05 Aralık 2025 Cuma - 13:53
Medicana bebekleri tıp öğrencilerine destek olacak
Medicana International Ankara Hastanesi, Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliğiyle Medicana’da dünyaya gelen her bebek adına Ankara Tıp Fakültesi’nde okuyan TEV bursiyerlerine burs desteği sağlanacak. Medicana International Ankara Hastanesi, Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliğiyle başlattıkları ‘Meslektaşımı Okutuyorum’ projesinin geçtiğimiz gün lansmanını Medicana International Ankara Hastanesi’nde gerçekleştirdi. Proje kapsamında, hastanede dünyaya gelen her bebek adına Ankara Tıp Fakültesi’nde okuyan TEV bursiyerlerine burs sağlanacağı aktarıldı. Lansmana Medicana International Ankara Hastanesi Genel Müdürü ve Başhekimi Doç. Dr. Gülçin Türkmen Sarıyıldız, TEV Ankara Şube Yürütme Kurulu Başkanı Yasemin Türkoğlu, Koç Holding Resmi İşler Direktörü Ali Utku Atalay, Medicana doktorları ve sağlık ekibi katıldı. Medicana bebekleri geleceğe ışık saçıyor Dünya genelinde 85 milyon, Türkiye de ise 1 milyonu aşkın çocuğun örgün eğitimin dışında olduğunu; üniversite öğrencilerinin de sosyoekonomik sebeplerle eğitimlerini yarıda bırakmak zorunda kaldığını hatırlatan Medicana International Ankara Hastanesi Marka ve Kurumsal İletişim Müdürü Damla Yur hastanenin geleceğin doktorlarına destek olmak amacıyla hayata geçirdiği ‘Meslektaşımı Okutuyorum’ projesini tanıttı. Yur, proje kapsamında hastanede dünyaya gelen her bebek adına TEV desteğiyle Tıp Fakültesinde okuyan öğrencilere aylık düzenli burs desteği sağlayacaklarını, "Doğumun eğitime uzanan bir umut köprüsü olmasını istiyoruz" sözleriyle ifade etti. Başlangıçta Ankara’da 10 Tıp Fakültesi öğrencisine destek vermeyi hedeflediklerini belirten Yur, Medicana Sağlık Grubu’ndaki diğer hastanelerin de projeye dahil edilmesi ile 2026 yılı içinde sayıyı 60 öğrenciye çıkarmayı amaçladıklarını söyledi. "Elimizi uzatamadığımız okumaktan vazgeçen bir sürü çocuğumuz var" Geleceğin hekimlerine destek olmaya devam edeceklerini ifade eden Medicana International Ankara Hastanesi Genel Müdürü ve Başhekimi Doç. Dr. Gülçin Türkmen Sarıyıldız, "Ben bir Atatürk kızıyım ve Atatürk bana bu hakları verdiği için bugün bulunduğum pozisyonum, eğitimim, benim için bir onur kaynağı. Ama unutmamamız gereken şey bizlerin önder olacağıdır. Arkamızdan gelen bir sürü kız çocuğu ve meslektaşımız var. Öncelikle hedefim hemcinslerime destek olmakla birlikte meslektaşlarımın da bir şekilde bu katkıyı hak ettiğini düşündüğüm için Medicana Ankara ailesi olarak ‘Meslektaşımı Okutuyorum’ projesiyle bir adım attık. Elimizi uzatamadığımız okumaktan vazgeçen bir sürü çocuğumuz, evladımız var. Bu insanlara bir şekilde ulaşabiliyor olmak kurum olarak güzel bir duygu. Bize bu duyguyu yaşattığınız için çok teşekkür ediyorum. Burada bir şey hatırlatmak istiyorum. Biz kurum olarak bu işi başlattık ama Ankara’da biz 150 hekim ile 750 personeliz. Eminim kurum dışında da okutmak isteyeceğimiz ve TEV’e destek olabileceğimiz bir alan oluşturacağız. Kurum dışında da biz kıymetli meslektaşlarımıza, geleceğin hekimlerine destek olmaya devam edeceğiz" açıklamalarında bulundu. "Türk Eğitim Vakfı bu projeden çok ilham aldı" ‘Meslektaşımı Okutuyorum’ projesinin örnek bir proje olduğunu belirten TEV Ankara Şube Yürütme Kurulu Başkanı Yasemin Türkoğlu, "Bir üniversite öğrencisine verdiğimiz aylık burs miktarı 5 bin 800 lira, bu projeye gönlünüzden ve bütçenizden ne imkan veriyorsa öyle destek olabilirsiniz. Medicana ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, Türk Eğitim Vakfı bünyesinde oldukça heyecan oluşturan bir proje oldu. Her bir destekle bir gencin hayatına bu doğum kartıyla bağış yapılacak. Bağışlar bir havuzda toplanıp belirlenen hedefler doğrultusunda geleceğin hekimlerine burs fonu olarak verilecek. Bu proje, başka kurumlara da ilham verecek, farklı kurum ve hastanelere örnek teşkil edecek bir potansiyele sahip. Medicana Ankara’nın başlattığı bu girişim için emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" ifadelerinde bulundu. "Siz geleceği inşa edin, biz yanınızdayız diyen bir ekip var" İyi bir gelecek için eğitim ve sağlık sisteminin önemli olduğunu vurgulayan TEV bursiyeri Hacettepe Tıp Fakültesi öğrencisi Gizem Gündüz, "Bugün burada kurulan bağ, bu iki alanın birbirini nasıl tamamladığını gösteriyor. Gençlerin potansiyelini ortaya çıkarıyor. Medicana, sağlık hizmetinde kaliteyi ve insan hayatına dokunan hizmet anlayışını güçlendiriyor. Bu iki yapının buluşması bize, iyi bir geleceğin hem iyi eğitimli bireylerle hem de güçlü bir sağlık sistemiyle mümkün olacağını hatırlatıyor. Geleceğin hekimi olarak yanımda, siz geleceği inşa edin, biz yanınızdayız diyen bir ekip var. Bu desteğin karşılığında hangi şehirde, hangi hastanede, hangi branşta olursak olalım, topluma karşı sorumluluğumuzu, bize inanan kurumların bu desteğini ve bugün kurulan bu iş birliğinin anlamını unutmayacağımızı belirtmek isterim. Bizler sahaya indiğimizde bilginin yanı sıra karakterle, etikle ve insan sevgisiyle hizmet edeceğiz. Bu değerli iş birliği için Medicana Sağlık Grubu’na, TEV ailesine ve burada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bizi yarının da doktorları, bilim insanları ve liderleri olarak yetiştiren tüm kurumlara teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuştu.
05 Aralık 2025 Cuma - 13:01
Dışişleri Bakanı Fidan, 23. Doha Forumu’na katılacak
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 6-7 Aralık tarihlerinde Katar Dışişleri Bakanlığı’nın ev sahipliğinde düzenlenecek 23. Doha Forumu’na katılmak üzere Katar’a gidecek. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre Bakan Fidan, Katar’da düzenlenecek 23. Doha Forumu kapsamında 6 Aralık’ta "Parçalanma Çağında Arabuluculuk" başlıklı açılış oturumunda konuşma yapacak. Fidan ayrıca, "Orta Doğu’da Güvenlik Mimarisinin Şekillenmesi ve Türkiye’nin Bölgede İstikrar Sağlamaya Yönelik Faaliyetleri" konulu mülakat formatındaki "newsmaker" oturumuna da katılacak. Fidan’ın forum marjında çeşitli ülkelerden mevkidaşlarıyla ikili temaslarda bulunması öngörülüyor.
05 Aralık 2025 Cuma - 12:56
4. Ankara Edebiyat Festivali Yazar Mehmet Doğan anısına düzenleniyor
Türkiye Yazarlar Birliği’nin (TYB) düzenlediği 4. Ankara Edebiyat Festivali, bu yıl Yazar Mehmet Doğan anısına yapılıyor. TYB Kurucu Başkanı Yazar Mehmet Doğan anısına gerçekleştirilen 4. Ankara Edebiyat Festivali’nin açılışı, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesinde yapıldı. Festivalin açılışına TYB Genel Başkanı Musa Kazım Arıcan, TYB Ankara Şubesi Başkanı Mehmet Sait Uluçay, protokol üyeleri ve öğrenciler katıldı. TYB Genel Başkanı Musa Kazım Arıcan, açılış konuşmasında Ankara’nın edebiyat festivali diye bir hayali olduğunu belirterek, "Ankara’da bir türlü gerçekleşmedi. Mamak’ta ilk ikisini yapmak nasip oldu. Geçen yıl ömrü yetmedi, katılamadı. Buna da katılamadı. Onun açtığı yol devam ediyor. Haftaya kısmet olursa Yazarlar Birliği Vakfımızda kurmuş olduğumuz Mehmet Doğan Araştırma Merkezimizde ‘Milletlerarası 1. D. Mehmet Doğan Bilgi Şöleni’ni valimizin de himayesinde başlatacağız" diye konuştu.
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:36
Bakan Işıkhan: "Engelli vatandaşlarımızı çalışma hayatının her alanında desteklemeye devam edeceğiz"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "Engelli vatandaşlarımızı çalışma hayatının her alanında desteklemeye devam edeceğiz. Çünkü engeller; birlikte çalışarak, üreterek aşılır" dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla paylaşım yaptı. Bakan Işıkhan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda engelli vatandaşlara yönelik çalışmaları hakkında bilgi vererek, "İŞKUR aracılığıyla; Son 10 yılda 250 bine yakın engelli vatandaşımızın işe yerleştirilmesine aracılık yaptık. Engelsiz İş Koçlarımız ile 2018’den bugüne 1,2 milyona yakın engelli vatandaşımıza ulaştık. İşgücü Uyum Programı (İUP) sayesinde engelli vatandaşlarımızın çalışma hayatına uyumunu artırdık, 10 bin kontenjan ayırdık. Hizmetlerimize daha kolay erişilebilmesi için Engelsiz İŞKUR Platformu’nu hayata geçirdik. 2015’ten bugüne Mesleki Eğitim Kursu Projeleri, Engelli Kendi İşini Kurma Projesi, Destek Teknolojileri Projeleri, Korumalı İşyeri Projeleri, Destekli İstihdam Projeleri ve İşe ve İşyerine Uyum Projeleri kapsamında 4 bin 824 projeye 744 milyon 856 bin lira destek sağladık" ifadelerini kullandı. Işıkhan, "Engelli vatandaşlarımızı çalışma hayatının her alanında desteklemeye devam edeceğiz. Çünkü engeller; birlikte çalışarak, üreterek aşılır" dedi.
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:35
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Biz her şeyden önce vicdan sahibi bir millet ve devletiz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Barzani Karargahı Sözcülüğü" adına yayımlanan açıklamadaki MHP lideri Bahçeli’yi hedef alan sözlere sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Sayın Devlet Bahçeli’yi hedef alan dünkü saygısız açıklamaları asla tasvip etmediğimizi, kabul edilemez bulduğumuzu burada ifade etmek isterim. Bu vahim hatadan dönülmeli" dedi.Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) AK Parti Grup Toplantısı’nda konuştu.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında 26 ve 27 dönem Giresun Milletvekili Cemal Öztürk’ü andı. Erdoğan, "Kardeşimiz emaneti sahibine teslim etti. Cemal kardeşimizi hep nezaketi çalışkanlığı ve hayırla yad edeceğiz. Ailesine baş sağlığı diliyorum" dedi.Ekonomide yılın üçüncü çeyrek verilerinin açıklanmaya başlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Buna göre ilk 2025 yılının ilk 9 ayında Türkiye’yi ziyaret eden kişi sayısının geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1,6 artarak 49 milyon 993 bine çıktığını, turizm gelirlerinde ilk üç çeyrekte 50 milyar doların yakalandığı hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece tüm zamanların üç çeyrek rekorunun kırıldığını dile getirdi."OECD ülkeleri arasında dördüncü sırada yer aldık"Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonominin 21 çeyrektir kesintisiz sürdürdüğü büyüme çeyreğinin 2025’in üçüncü çeyreğinde de devam ettirdiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan," Bu oranla OECD ülkeleri arasında 4. olduk G20 ülkeleri arasında da 5. sırada yer aldı" dedi.Pazartesi günü açıklanan büyüme rakamlarının oldukça müspet olduğunu , Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 3,7 büyüyerek istikrarlı seyrini koruduğuna dikkat çeken Erdoğan, Tarım sektöründe, zirai don ve kuraklık kaynaklı arzu edilmeyen bir küçülme yaşandığını, bu yıl yağışların bol ve bereketli olmasıyla tarımın toparlanmasını beklediklerini kaydetti."Milli gelirimiz 1,5 trilyon doları aştı"Makine ve teçhizat yatırımlarındaki artışın üretime ilişkin umutları güçlendirdiğinin ifade eden Erdoğan, yıllıklandırılmış milli gelirin 1,5 trilyon doları aştığını, belirterek bu rakamların hayırlı olması temennisinde bulundu.Bir diğer önemli gelişmenin Türkiye’nin risk primindeki düşüş olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan," CDS’imiz 233 baz puana gerileyerek son 7 yılın en düşük seviyesine indi. Bu sabah kasım ayı enflasyon rakamları açıklandı. Orada da umutlarımızı artıran bir tabloyla karşılaştık. Buna göre kasım ayı enflasyonumuz 0,87 geldi. Temel mal enflasyonu yüzde 18’ler seviyesine indi" dedi.Hizmet enflasyonundaki düşüşlerin Deprem konutları ve sosyal konut projeleriyle birlikte kira enflasyonunda hızlı bir gerileme beklendiğini vurgulayan Erdoğan," Bu güzel haberlerin de ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu." Türkiye’nin hedefi, rotası, izleyeceği güzergah bellidir. "Türkiye’nin hedefi, rotası, izleyeceği güzergahının belli olduğunu dile getiren Erdoğan," Bu hedef, 86 milyonun tamamının refahını kalıcı biçimde arttırmaktır. Bu hedef, 2028 yılında 1,9 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklüğe ulaşmaktır. Bu hedef, gelecek 3 yıl içinde mal ihracatımızı 375 milyar dolara çıkarmaktır. Bu hedef, yine 3 yıl sonra turizmde 100 milyar dolar gelir elde etmektir. Bu hedef, ülkemize 2 trilyon dolar maliyeti olan terör belasına son vererek Türk ekonomisini şahlandırmaktır. Bölgemizdeki sıcak çatışmalara, küresel ekonomideki belirsizliklere, gümrük tarifeleri üzerinden alevlenen ticaret savaşlarına, Türkiye’nin önünü kesmek için türlü oyunlar çeviren melun ve meyus odaklara rağmen hamdolsun hedeflerimizden kopmadık ve kopmuyoruz. Bizi cesur kılan, bizi her türlü badire karşısında güçlü ve dirençli kılan işte budur, hedeflerimize ulaşacağımıza olan sarsılmaz inancımızdır" değerlendirmesini yaptı."Ekonomi başta olmak üzere her alanda daha aydınlık bir Türkiye’ye inşallah hep beraber vasıl olacağız. Bu ülkeye yeni bedeller ödetmeyecek, bedel ödetmek isteyenlere de geçit vermeyeceğiz."diyen Erdoğan," Suyu önce bulandırıp sonra da bulanık suda sazan avına çıkan simsarların oyunlarına gelmeyeceğiz. Elbette ekonomide rakamlar, oranlar, karşılaştırmalar önemlidir. Ama aslolan, 86 milyonun topyekun düşüncesi, fikri ve kanaatidir. Aslolan esnafın, tüccarın, emeklinin, emekçinin ne dediği, ne hissettiğidir. Bu süreçte sadece rakamlara, sadece oranlara bakmıyor, çarşıya, pazara, esnafa, tüccara, reel sektörün kalbinin attığı sanayi bölgelerimize de kulak veriyoruz. Reel sektörden gelen talep ve şikayetleri daima dikkatle dinledik, bugün de hissiyatımız en üst seviyededir" dedi.Kabine toplantısı sonrasında KOBİ’lerle ilgili yeni bir müjdeyi paylaştıklarını hatırlatan Erdoğan," Geçen yıl emek yoğun üretim yapan tekstil, hazır giyim, deri ve mobilya sektörlerinde başlattığımız koruma programını devam ettiriyoruz. İstihdamını koruyan KOBİ’lerimize çalışan başına verdiğimiz aylık 2 bin 500 liralık desteği 2026 senesinde 3 bin 500 liraya yükseltiyoruz. Büyük ölçekli firmalarımızı da dahil edeceğimiz yeni programla 1 milyon 100 bin istihdamı koruyacak, emekçi ve sanayicimizin yanında olacağız. Yeni programımızın ekonomimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.Son toplantıdan bu yana uluslararası ilişkiler boyutunda oldukça yoğun bir mesaileri olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle G20 Liderler Zirvesi vesilesiyle bulundukları Güney Afrika Cumhuriyeti’nde önemli temaslar gerçekleştirdiklerini ifade etti. Erdoğan,"G20 ülkeleri dünya ekonomisinin yüzde 85’ini, nüfusunun ise üçte ikisini temsil ediyor. Bu ülkeler gerek iktisadi güçleri, gerek dünya siyasetindeki ağırlıklarıyla küresel sorunlara çözüm arayışında ön plana çıkıyor" dedi.-" Johannesburg zirvesinde de daha adil bir dünya mümkün şiarıyla küresel sistemin yapılandırılmasına olan ihtiyacı dile getirdiTürkiye’nin Biz de G20’nin en aktif üyelerinden biri olarak çalışmalara gereken desteği verdiğine dikkat çeken Erdoğan," 2015 yılındaki Dönem Başkanlığımız sırasında düşük gelirli ülkelerin sesi olmuştuk, Johannesburg zirvesinde de daha adil bir dünya mümkün şiarıyla küresel sistemin yapılandırılmasına olan ihtiyacı dile getirdik. Dünya genelinde her 10 kişiden biri hala aşırı yoksullukla mücadele ediyor. Dünyanın birçok ülkesine gittiğimizde şu ibretlik manzarayla sık sık karşılaşıyoruz: Bir yanda dünyanın en pahalı markalarıyla arz-ı endam eden bir avuç elit varken, diğer yanda günlük bir dolar gelirle hayata tutunmaya çalışan milyonları görüyoruz. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan mevcut düzenin sürdürülebilir olmadığının altını her zeminde çiziyoruz. G-20’de verdiğimiz mesajların bilhassa Afrikalı kardeşlerimiz nezdinde memnuniyetle karşılandığını özellikle gördük. Türkiye, uluslararası platformlardaki dik ve dirayetli duruşuyla daha fazla takdir topluyor, çağrıları daha fazla makes buluyor. Bunda elbette ülkemizin son 20 yılda kıtayla ilişkilerini geliştirmesinin büyük payı var. Birazdan Türkiye-Afrika iş birliğinde nereden nereye geldiğimizi göreceğiz. Ben burada sadece birkaç çarpıcı rakamı sizlerle ve ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarımla paylaşmak arzusundayım" değerlendirmesini yaptı.-Afrika ve Afrika halkları bizim kardeşimizdirSon 20 yılda Afrika’daki büyükelçiliklerin sayısının 12’den 44’e çıktığını, Afrika ülkelerinin Ankara’daki temsilciliklerinin ise 10’dan 38’e yükseldiğini bildiren Erdoğan," Kıtayla ticaretimiz 20 sene 5 milyar dolardan 37 milyar dolar seviyelerine geldi, hedefimiz ise 50 milyar dolar. Doğrudan yatırımlarımız 10 milyar dolara ulaşırken, şirketlerimiz 97 milyar dolar değerinde 2.000’den fazla proje üstlendi. Türk Hava Yollarımız 41 ülkede 64 noktaya ulaşarak kıtanın en geniş uçuş alanına sahip firmalarından biri oldu. Türkiye Maarif Vakfı’na ait okullarımız 22 bin öğrenciye eğitim hizmeti veriyor. Türkiye mezunu öğrenciler kıtada artık bakan, büyükelçi, bürokrat, iş adamı, akademisyen olarak önemli görevlere geliyor. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. Şunu burada bir kez daha belirtmek isterim: Afrika ve Afrika halkları bizim kardeşimizdir. Bu kardeşlik hukukunun gereklerini yerine getirmek bizim görevimizdir. Bu hukuka 20 yıl boyunca hiç gölge düşürmedik. İnşallah düşürmeyeceğiz" dedi.-Biz her şeyden önce vicdan sahibi bir millet ve devletiz" Biz her şeyden önce vicdan sahibi bir millet ve devletiz. En yakınımızdan en ücra köşeye kadar ulaşabildiğimiz her yere imkânlarımız ölçüsünde el uzatmak bizim için çekinilecek bir durum değildir." Diyen Erdoğan," Tam tersine, Türkiye’nin alan el konumundan son 23 yılda veren el konumuna gelmesi ülkemiz ve milletimiz adına bir kıvanç vesilesidir. Nasıl 103 bin tonu aşan insani yardımlarımızla Gazze’ye en fazla yardım gönderen ülkelerden biriysek, neredeyse tüm dünyanın derin bir sessizlikle izlediği Sudan’daki trajediye de en fazla hassasiyet gösteren biziz. AFAD’ımız, Kızılay’ımız, Türkiye Diyanet Vakfımız ve bu meseleyi dert edinen insani yardım vakıflarımız, tıpkı Gazze’de yaptıkları gibi Sudan’daki insani felaketi de hafifletmek için seferberlik ruhuyla coşturuyor. Akan kanın bir an önce durması, Sudan’ın daha fazla kaosa sürüklenmemesi için yoğun çaba içindeyiz. Büyük ülke olmak, büyük millet olmak neyi gerektiriyorsa inşallah içeride ve dışarda biz işte bu tavır içerisinde olacağız" değerlendirmesini yaptı.2026 yılının Türkiye açısından kelimenin tam anlamıyla bir uluslararası zirveler yılı olacağını kaydeden Erdoğan,"COP-31 Zirvesi vesilesiyle 200’e yakın ülkeyi Antalya’mızda ağırlayacağız. Temmuz ayında NATO Zirvesini Başkentimiz Ankara’da gerçekleştireceğiz. Türk Devletleri Teşkilatı’nın 13. zirvesine ülkemizde ev sahipliği yapacağız. 2026 senesi boyunca da Türkiye’nin itibarına itibar katmayı sürdüreceğiz" diye konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek nesillere devraldıklarından daha ileri bir ekonomi, daha güçlü bir demokrasi, daha caydırıcı bir savunma sanayi, daha itibarlı bir dış politika, daha iyi hizmet üreten bir bürokrasi teslim etmek amacıyla dur durak bilmeden çalıştıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan," İstiyoruz ki yarın veya ertesi gün değil, bizden 40-50 sene, hatta bir asır sonra bile hayırla, şükranla, minnetle yad edilen eserler bırakalım. İstiyoruz ki çocuklarımıza her alanda müreffeh ve muzaffer bir ülke emanet edelim. İstiyoruz ki gençlerimize demokrasi standartları, hukuk standartları, yaşam standartları çok yüksek bir Türkiye teslim edelim. İstiyoruz ki yıllardır halının altına süpürülmüş sorunları çözelim. Türkiye yüzyılının inşasının önündeki büyük-küçük bütün engelleri kaldıralım. Bizim yegane niyetimiz budur. Bizim siyasette varlık gayemiz budur" açıklamasını yaptı.-Türkiye hava savunmasında çok stratejik bir imkana sahip olma yolunda ciddi bir üstünlük elde ettiCumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde savunma sanayinde küresel bir başarıya daha imza atıldığını belirterek," KIZILELMA adını verdiğimiz insansız savaş uçağımız, MURAT isimli radarımızla tespit edilen bir savaş uçağını Gökdoğan isimli füzemizle havadan havaya tam isabetle vurmayı başardı. Böylece KIZILELMA havadan havaya görüş ötesi hedefi vurabilen ilk insansız savaş uçağı oldu. Türkiye hava savunmasında çok stratejik bir imkana sahip olma yolunda ciddi bir üstünlük elde etti. Milletimize bu gururu yaşatan tüm kurumlarımıza, bilim insanlarımıza, çalışanlara ve özel sektörümüze ülkem ve milletim adına buradan samimi tebriklerimi iletiyorum"diye konuştu.- Özel cesareti varsa ve bir cellat görmek istiyorsa aynaya baksınCHP Genel Başkanı Özgür Özel’e sert tepki gösteren Erdoğan,"Bu arada testler Sinop’ta yapıldı. Bu küresel başarıya Sinop’ta ulaşıldı. Biliyorsunuz CHP Genel Başkanı bu testleri Sinop’ta balıklar rahatsız oluyor diyerek eleştirmişti. Biz ona yine Sinoplu Diyojen’in o meşhur sözüyle cevap verelim; "Gölge etme, başka ihsan istemez." Siz gidin kurultay üstüne kurultay yapın. Siz gidin kendi iç meselelerinizle uğraşın. Siz gidin gırtlağınıza kadar battığınız pisliklerden arının. Siz gidin önce içinizdeki yolsuzluk yapanları ayıklayın. Bize gölge etmeyin, o bize yeter. Şimdi çıkmış artık ismini bile duymaya tahammül edemedikleri Selefi Kılıçdaroğlu gibi birilerini cellat olmakla itham ediyor. Neymiş? DEM Parti’nin terörsüz Türkiye sürecine katkı vermesi Stockholm sendromu imiş. Yani celladına aşık olmakmış. Yahu insanda biraz utanma olur, mahcubiyet olur. Hadi Türkiye’yi bilmiyorsun, hadi dış politikadan haberin yok, hadi ekonomide elifi görsen mertek zannedersin, insan bari kendi geçmişini bilir, kendi kara sicilini bilir. Şimdi bu beyefendiye sormak lazım. Ya sen ömrün boyunca hiç mi CHP’nin utanç lekeleriyle dolu tarihini okumadın? Tek parti faşizminin bu millete neler yaşattığını hiç mi öğrenmedin? Sen kimin cellat, kimin mağdur olduğunu bilmiyor olabilirsin, ama benim Kürt kardeşim kimin cellat olduğunu çok iyi bilir. Şurada, Ulus Meydanında, istiklal mahkemelerinde alelacele kararlar alıp, darağaçlarında iskemleyi kimin devirdiğini milletim gayet iyi bilir. Merhum Menderes’i, Polatkan’ı, Zorlu’yu adım adım darağacına kimin taşıdığını milletim bilir. Şimdi ardından timsah gözyaşları döktükleri Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamlarına kimin sessiz kalarak onay verdiğini benim milletim çok iyi bilir. Terörle mücadele adı altında Tunceli’den başlayarak bizim dönemimize kadar Kürt kardeşlerimizin kanını kimin döktüğünü benim milletim çok iyi bilir. Sayın Özel, hedef saptırmasın, kendini boşu boşuna hiç yormasın. Eğer cesareti varsa ve bir cellat görmek istiyorsa aynaya baksın. Kendi tarihine baksın, CHP’nin geçmişine baksın, celladı orada zaten görecektir" ifadelerini kullandı.-CHP’nin saklamaya çalıştığı gizli yüzü, niyeti, fikri ve zikri deşifre oluyor"Yönetim değişiyor, fakat CHP her şeye çıkar odaklı bakma alışkanlığından bir türlü kurtulamıyor." değerlendirmesini yapan Erdoğan," CHP’nin gözünde kendileri ağa, geri kalan milyonlar ise maraba. Kürt kardeşlerim herkese bunlar için sadece bir oy deposu, ama artık yutmazlar. Denklem gayet basit, hiçbir karşılık beklemeden seçimlerde oy verdiğinizde sizden iyisi yok, tersi bir durumda ise sizden kötüsü yok. Bakın biz buna daha önce 14-28 Mayıs seçimlerinde deprem bölgesinde şahit olduk. Sırf kendi Cumhurbaşkanı adaylarına oy vermediler diye depremzedelerimize günlerce etmediklerini bırakmadılar. Gece vakti misafirhanelerden kovmaktan, sosyal medyadaki edepsizliklere kadar her türlü vicdansızlığı, her türlü hoyratlığı sergilediler. Bugün de aslında aynısı tekerrür ediyor. CHP zihin kodlarındaki faşizmi ve elitizmi dışa vuruyor. CHP’nin saklamaya çalıştığı gizli yüzü, niyeti, fikri ve zikri deşifre oluyor. AK Parti olarak bizim tavrımız bellidir, onlar ne yaparsa yapsın biz Türk’üyle, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Çerkez’iyle, Laz’ıyla tüm Türkiye’yi kucaklamaya devam edeceğiz. Hiçbir ayrım gözetmeden 86 milyonun hiçbir ferdini aynı samimiyetle, aynı muhabbetle bağrımıza basacağız" dedi.Terörsüz Türkiye sürecindeki çalışmalarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan," Bundan 24 sene evvel 14 Ağustos 2001 tarihinde partimizi kurarken sergilediğimiz irade neyse, 2005 yılında Diyarbakır’da bu sorun benim de sorunum derken ortaya koyduğumuz cesaret neyse, 2013 yılında çözüm için baldıran zehri içmek gerekirse biz o baldıran zehrini de içeriz yeter ki bu ülkeye huzur gelsin, refah gelsin dediğimiz gündeki kararlılığımız neyse AK Parti olarak bugün de aynı iradeyi, aynı cesareti ve samimiyeti taşıyoruz. Partimizin, ittifakımızın ve devletimizin önce terörsüz Türkiye’yi ardından ülkemize yönelik terör tehdidinin bertaraf edildiği terörsüz bölgeyi inşa etme azmi tamdır" diye konuştu.- Cumhur İttifakı’nın bütün mücadelesi bu hedefe suhuletle varmak içindirCumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı’nın hedef, anlayış ve fikir birliği içinde olduğunu vurgulayarak," Her fırsatta söylüyorum, bugün tekrar altını çizerek ifade ediyorum, Allah’ın izniyle, aziz milletimizin de hayır duasıyla bu sefer başaracağız. Evlatlarımıza terörün karanlık gölgesinin düşmediği bir Türkiye’yi inşallah teslim edeceğiz. Cumhur İttifakı olarak bir siyasi risk alıyorsak sadece elimizi değil gövdemizi de taşın altına koyuyorsak işte bunun için alıyoruz. Türkiye yarım asırlık bir beladan, yarım asırlık bir sorundan, yarım asırlık bir musibetten tamamen kurtulsun diye bunları yapıyoruz. Cumhur İttifakı’nın bütün mücadelesi bunun içindir. Bu hedefe suhuletle varmak içindir" ifadelerini kullandı.-Bu vahim hatadan bir an önce dönülmeli ve düzeltilmelidirCumhurbaşkanı Erdoğan, Barzani Karargahı Sözcülüğü" adına yayımlanan açıklamadaki Devlet Bahçeli hedef alan sözlere de sert bir dille cevap verdi. Erdoğan," Bu noktada ittifak ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yi hedef alan dünkü saygısız ve hadsiz açıklamaları asla tasvip etmediğimizi kabul, edilemez bulduğumuzu burada ifade etmek isterim. Gerek Parti Sözcümüz, gerekse Dışişleri Bakanlığımız konuya dair rahatsızlığımızı açıkça dile getirmiş, gerekli diplomatik adımlar atılmış, izahat yapılması istenmiştir. Bu vahim hatadan bir an önce dönülmeli ve düzeltilmelidir. Öte yandan bundan sonra sürecin biraz daha ivme kazanmasını ümit ediyoruz. İyimser konuşurken 23 yıllık tecrübelerimizin ışığında elbette şu riskleri de göz ardı etmiyoruz: Hedefe yaklaştıkça istismar mekanizmaları daha fazla devreye girecek. Terör bitince işsiz kalacak olanlar bunu engellemek için daha fazla mesai yapacak. Türkiye’nin bu paslı prangadan kurtulmasını istemeyenler son ana kadar vazgeçmeyecek. Bunların tamamının farkındayız ve hepsine de hazırlıklıyız. İnancım ve samimi duam odur ki, sorunları çözmek amacıyla milletimizin Gazi Meclisi’mize gönderdiği bütün milletvekillerimiz hayati önemi haiz bu konuda bizimle aynı hissiyatı paylaşır, bizimle aynı hedefe yürür. Özellikle tarihi bir sorumluluk üstlenen komisyonumuzun şimdiye kadar başarıyla yürüttüğü çalışmalarını bundan sonra da milletin ve memleketin menfaatlerini önceleyen bir anlayışla tekemmül ettireceğine inanıyorum. AK Parti olarak biz bugüne kadar olduğu gibi sorumluluk almaya, yapıcı ve ön açıcı olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.-Türkiye’ye başkalarının ellerine tutuşturduğu gözlüklerle bakanlar her şeyi bulanık görürler"Ana Muhalefetin eski yönetim, yeni yönetim ve paralel yönetim arasında giderek kızışan çatışmalarını örtmek, belediyelerde ortaya çıkan yolsuzluklarını perdelemek için topluma karamsarlık pompaladığını, umutsuzluk yaymaya çalıştığını hepimiz çok net görüyoruz, biliyoruz."diyen Erdoğan," Muhalefetin bu noktada yalnız olmadığını da anlıyoruz. İçeride ya da dışarıda birtakım etki ajanları milletimizin huzurunu bozmak, milletimizi kutuplaştırmak, özellikle de gençlerimizi umutsuzluğa, karamsarlığa sevk etmek için yoğun gayret içindeler. Bakınız bir yandan tarihimizin en yıkıcı depreminin yaralarını sarıyoruz, bir yandan açılıştan açılışa koşuyoruz. Bir yandan ekonomiyi büyütüyoruz, diğer yandan savunma sanayinde küresel rekorlar kırıyoruz. Yani her alanda büyük bir atılım ve kalkınma seferberliği içindeyiz. Tabii bunları görmek için Türkiye’ye nereden baktığınız son derece önemli. Türkiye’ye başkalarının ellerine tutuşturduğu gözlüklerle bakanlar her şeyi bulanık görürler. Ama Türkiye’ye kendi gözüyle, kendi gözlüğüyle bakanlar her alanda yükselen, büyüyen, güçlenen, iddiaları olan, tezleri olan, ayakları yere sağlam basan, özgüvenli bir Türkiye görürler" açıklamasını yaptı.Bu toprakların bin yılı aşkın süredir Müslüman Türk hakimiyeti altında olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bu topraklarda isteyen istediğine inanmakta özgürdü. İsteyen kendi ibadethanesinde kendi ibadetini yapmakta özgürdür. Bu topraklar hoşgörü toprağıdır. Biz üç kıtada hüküm sürmüş, üç kıtada at koşturmuş cihan imparatorluğunun bakiyesi bir devletiz. Biz Selçuklu’nun, Osmanlı’nın devamı bir ülkeyiz. Biz yedi asır önce yaratılanı severim, Yaratandan ötürü diyen Yunus Emre’nin sevgi diliyle konuşuyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın buyuran Şeyh Edebali’nin hikmet dolu tavsiyesinin izinden gidiyoruz. Evet, biz tarihimize ve ecdadımıza baktığımızda bunları ve çok daha fazlasını görüyoruz. İnsan görüyoruz. İnsanı merkeze alan bir devlet anlayışı görüyoruz. Bunu özellikle şunun için söylüyorum: Avrupa’da zaman zaman birileri çıkıyor, Türkiye’ye ve İslam ülkelerine dini azınlıklar üzerinden ders vermeye kalkıyor. Oysaki bu coğrafya en az bin yıldır, kimi komşu devletler 1400 yıldır kesintisiz İslam hakimiyeti altındadır" dedi.- Onlar camileri yıkarken, biz burada kiliseleri tamir ediyoruzCumhurbaşkanı Erdoğan, bu coğrafyada Hristiyan, Musevi, Ermeni, Rum, Keldani, Ezidi, Süryani ve daha nice topluluk olduğunu belirterek,"1400 yıldır bu coğrafyada varlar ve özgürce ibadetlerini yerine getiriyorlar. Avrupa’da 1950’lere kadar bunun bir örneğini bulamazsınız, göremezsiniz. Bu topraklarda sayısı az ya da çok onlarca farklı inanış asırlar boyu huzur içinde yaşamıştır. Ama Batı’da tarih boyunca bırakın azınlıkları, mezhepler üzerinden kan dökülmüş, milyonlarca insan kırıma uğramıştır. Bizimle Batı arasındaki en temel zihniyet farkı işte budur. Bizim kendimize güvenimiz tam. Onlar camileri yıkarken, biz burada kiliseleri tamir ediyoruz, çünkü bizim korkumuz yok, biz kendimize güveniyoruz, biz gücümüzün farkındayız. Biz, devletlerden bir devlet, milletlerden bir millet değiliz. Biz, inancımızla, kimliğimizle, ideallerimizle 3 kıta 7 iklimde düzen kurmuş Türk milletiyiz. Biz, tarihiyle büyük, vicdanıyla büyük, merhametiyle büyük, adaletiyle büyük Türkiye Cumhuriyeti Devleti’yiz" değerlendirmesinde bulundu.- Önce zihinlerdeki prangaları kırıp atacağızCumhurbaşkanı Erdoğan, "Önce kendimize güvenecek, özgüven sahibi olacağız. Bu milletin Allah’ın izniyle aşamayacağı hiçbir engel yok. AK Parti olarak kurulduğumuz günden itibaren böyle bir vizyonla, böyle bir misyonla hareket ettik. Korku üzerine değil, umut üzerine bir gelecek inşa etmenin mücadelesini verdik. 23 yıl boyunca hangi sorunu çözmek için elimizi uzatsak, aman bölünürüz, aman parçalanırız diye engel çıkardılar. 23 yıl boyunca hangi alanda kısıtlamaları, yasakları kaldırsak, özgürlükleri genişletsek, aman geriye gideriz diye korku saldılar. Peki, ne oldu? 23 yılda Türkiye bölündü mü, parçalandı mı, geriye gitti mi? Elbette hayır, tam tersine Türkiye büyüdü, güçlendi, bir ve beraber oldu, her alanda daha da ileriye gitti.Kardeşlerim, unutmayın, önce zihinlerdeki prangaları kırıp atacağız, önce elimizi, kolumuzu bağlayan, ufkumuzu karartan, vizyonumuzu daraltan zincirlerden kurtulacağız. Önce biz kendimize inanacak, kendimize güvenecek, emin adımlarla geleceğe yürüyeceğiz. Milletimden medyada, sosyal medyada, siyasette her fırsatta umutsuzluk, karamsarlık yayanlara, bütün bunlara karşı uyanık olmalarını istirham ediyorum" dedi.-"86 milyon kardeş olursak, Allah’ın izniyle aşamayacağımız engel, erişemeyeceğiz hedef yoktur"Gençlere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan," Sevgili gençler; bakın özellikle sizlere sesleniyorum, ekranları başında bizi takip eden gençler, sanal alemde sizi kutuplaştıran, sizi kamplaştıran, sizi umutsuzluğa sevk eden o yayınların nereden, kimler tarafından yapıldığı işte tek tek ortaya çıkıyor. Biri Arap ülkesine yerleşmiş, oradan gençler arasında Arap düşmanlığını yaymaya çalışıyor. Biri Amerika’ya yerleşmiş, oradan İstanbul’un gençlerini sokağa dökmeye çalışıyor. Biri İsrail’den yayın yapıyor, burada kışkırtma yapıyor. Farklı maskeler altında hepsi aynı odağa hizmet ediyor, bunlara aldanmayın, bunlara lütfen prim vermeyin. Hiç kimsenin endişesi olmasın, mevcut sorunları da aşacağız, ekonomiyi daha da büyüteceğiz, soframızdaki ekmeği daha da büyüteceğiz, huzuru, kardeşliği, özgürlüğü, demokrasiyi, güvenliği daha da büyüteceğiz. Geleceğe sağlam adımlarla ilerliyoruz, asırların tortularını kaldırarak, asırların engellerini aşarak ilerliyoruz. Biz kendimize güvenirsek, biz birbirimize güvenirsek, 86 milyon kardeş olursak, Allah’ın izniyle aşamayacağımız engel, erişemeyeceğiz hedef yoktur. İnanıyorsanız üstünsünüz, inanıyorsanız zafer sizindir. İnançla, güvenle, özgüvenle inşallah Türkiye yüzyılını hep birlikte inşa edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:26
Keçiören’de çocuklara C vitamini şenliği
Keçiören Belediyesi, Çocuk Eğitim Merkezi’nde (ÇEM) okul öncesi öğrencilere yönelik C Vitamini Şenliği düzenledi. Keçiören Belediyesi, ÇEM’de okul öncesi öğrencilerine yönelik C Vitamini Şenliği gerçekleştirdi. Mehmet Ali Şahin Kültür Merkezi’ndeki ÇEM’de düzenlenen etkinlikte minikler sağlıklı beslenme konusunda farkındalık kazandı. Çocuklar, öğretmenleri eşliğinde kendi portakallarını sıkarak taze meyve suyu hazırladı. C vitamininin bağışıklık sistemi açısından önemini öğrenen minikler, sağlıklı besin seçimleri konusunda da bilgilendirildi. Oyunlar ve hareket aktiviteleriyle desteklenen program, çocukların hem eğlenmesini hem de motor becerilerini geliştirmesini sağladı.
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:09
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "AK Parti olarak tavrımız bellidir. Onlar ne yaparsa yapsın biz Türküyle, Kürtüyle, Arabıyla, Çerkeziyle, Lazıyla tüm Türkiye’yi kucaklamaya devam edeceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "AK Parti olarak tavrımız bellidir. Onlar ne yaparsa yapsın biz Türküyle, Kürtüyle, Arabıyla, Çerkeziyle, Lazıyla tüm Türkiye’yi kucaklamaya devam edeceğiz."
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:09
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Partimizin, ittifakımızın ve devletimizin önce Terörsüz Türkiye’yi, ardından terörsüz bölgeyi inşa etme azmi tamdır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Partimizin, ittifakımızın ve devletimizin önce Terörsüz Türkiye’yi, ardından terörsüz bölgeyi inşa etme azmi tamdır."
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:08
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli’yi hedef alan dünkü saygısız ve hadsiz açıklamaları asla tasvip etmediğimizi, kabul edilemez bulduğumuzu ifade etmek isterim."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli’yi hedef alan dünkü saygısız ve hadsiz açıklamaları asla tasvip etmediğimizi, kabul edilemez bulduğumuzu ifade etmek isterim."
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:07
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Ekonomi başta olmak üzere daha aydınlık bir Türkiye’ye vasıl olacağız. Bu ülkeye yeni bedeller ödetmek isteyenlere geçit vermeyeceğiz.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Barzani Karargahı Sözcülüğü" adına yayımlanan açıklamadaki MHP lideri Bahçeli’yi hedef alan sözlere sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Sayın Devlet Bahçeli’yi hedef alan dünkü saygısız açıklamaları asla tasvip etmediğimizi, kabul edilemez bulduğumuzu burada ifade etmek isterim. Bu vahim hatadan dönülmeli" dedi.Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) AK Parti Grup Toplantısı’nda konuştu.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında 26 ve 27 dönem Giresun Milletvekili Cemal Öztürk’ü andı. Erdoğan, "Kardeşimiz emaneti sahibine teslim etti. Cemal kardeşimizi hep nezaketi çalışkanlığı ve hayırla yad edeceğiz. Ailesine baş sağlığı diliyorum" dedi.Ekonomide yılın üçüncü çeyrek verilerinin açıklanmaya başlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Buna göre ilk 2025 yılının ilk 9 ayında Türkiye’yi ziyaret eden kişi sayısının geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1,6 artarak 49 milyon 993 bine çıktığını, turizm gelirlerinde ilk üç çeyrekte 50 milyar doların yakalandığı hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece tüm zamanların üç çeyrek rekorunun kırıldığını dile getirdi."OECD ülkeleri arasında dördüncü sırada yer aldık"Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonominin 21 çeyrektir kesintisiz sürdürdüğü büyüme çeyreğinin 2025’in üçüncü çeyreğinde de devam ettirdiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan," Bu oranla OECD ülkeleri arasında 4. olduk G20 ülkeleri arasında da 5. sırada yer aldı" dedi.Pazartesi günü açıklanan büyüme rakamlarının oldukça müspet olduğunu , Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 3,7 büyüyerek istikrarlı seyrini koruduğuna dikkat çeken Erdoğan, Tarım sektöründe, zirai don ve kuraklık kaynaklı arzu edilmeyen bir küçülme yaşandığını, bu yıl yağışların bol ve bereketli olmasıyla tarımın toparlanmasını beklediklerini kaydetti."Milli gelirimiz 1,5 trilyon doları aştı"Makine ve teçhizat yatırımlarındaki artışın üretime ilişkin umutları güçlendirdiğinin ifade eden Erdoğan, yıllıklandırılmış milli gelirin 1,5 trilyon doları aştığını, belirterek bu rakamların hayırlı olması temennisinde bulundu.Bir diğer önemli gelişmenin Türkiye’nin risk primindeki düşüş olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan," CDS’imiz 233 baz puana gerileyerek son 7 yılın en düşük seviyesine indi. Bu sabah kasım ayı enflasyon rakamları açıklandı. Orada da umutlarımızı artıran bir tabloyla karşılaştık. Buna göre kasım ayı enflasyonumuz 0,87 geldi. Temel mal enflasyonu yüzde 18’ler seviyesine indi" dedi.Hizmet enflasyonundaki düşüşlerin Deprem konutları ve sosyal konut projeleriyle birlikte kira enflasyonunda hızlı bir gerileme beklendiğini vurgulayan Erdoğan," Bu güzel haberlerin de ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu." Türkiye’nin hedefi, rotası, izleyeceği güzergah bellidir. "Türkiye’nin hedefi, rotası, izleyeceği güzergahının belli olduğunu dile getiren Erdoğan," Bu hedef, 86 milyonun tamamının refahını kalıcı biçimde arttırmaktır. Bu hedef, 2028 yılında 1,9 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklüğe ulaşmaktır. Bu hedef, gelecek 3 yıl içinde mal ihracatımızı 375 milyar dolara çıkarmaktır. Bu hedef, yine 3 yıl sonra turizmde 100 milyar dolar gelir elde etmektir. Bu hedef, ülkemize 2 trilyon dolar maliyeti olan terör belasına son vererek Türk ekonomisini şahlandırmaktır. Bölgemizdeki sıcak çatışmalara, küresel ekonomideki belirsizliklere, gümrük tarifeleri üzerinden alevlenen ticaret savaşlarına, Türkiye’nin önünü kesmek için türlü oyunlar çeviren melun ve meyus odaklara rağmen hamdolsun hedeflerimizden kopmadık ve kopmuyoruz. Bizi cesur kılan, bizi her türlü badire karşısında güçlü ve dirençli kılan işte budur, hedeflerimize ulaşacağımıza olan sarsılmaz inancımızdır" değerlendirmesini yaptı."Ekonomi başta olmak üzere her alanda daha aydınlık bir Türkiye’ye inşallah hep beraber vasıl olacağız. Bu ülkeye yeni bedeller ödetmeyecek, bedel ödetmek isteyenlere de geçit vermeyeceğiz."diyen Erdoğan," Suyu önce bulandırıp sonra da bulanık suda sazan avına çıkan simsarların oyunlarına gelmeyeceğiz. Elbette ekonomide rakamlar, oranlar, karşılaştırmalar önemlidir. Ama aslolan, 86 milyonun topyekun düşüncesi, fikri ve kanaatidir. Aslolan esnafın, tüccarın, emeklinin, emekçinin ne dediği, ne hissettiğidir. Bu süreçte sadece rakamlara, sadece oranlara bakmıyor, çarşıya, pazara, esnafa, tüccara, reel sektörün kalbinin attığı sanayi bölgelerimize de kulak veriyoruz. Reel sektörden gelen talep ve şikayetleri daima dikkatle dinledik, bugün de hissiyatımız en üst seviyededir" dedi.Kabine toplantısı sonrasında KOBİ’lerle ilgili yeni bir müjdeyi paylaştıklarını hatırlatan Erdoğan," Geçen yıl emek yoğun üretim yapan tekstil, hazır giyim, deri ve mobilya sektörlerinde başlattığımız koruma programını devam ettiriyoruz. İstihdamını koruyan KOBİ’lerimize çalışan başına verdiğimiz aylık 2 bin 500 liralık desteği 2026 senesinde 3 bin 500 liraya yükseltiyoruz. Büyük ölçekli firmalarımızı da dahil edeceğimiz yeni programla 1 milyon 100 bin istihdamı koruyacak, emekçi ve sanayicimizin yanında olacağız. Yeni programımızın ekonomimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.Son toplantıdan bu yana uluslararası ilişkiler boyutunda oldukça yoğun bir mesaileri olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle G20 Liderler Zirvesi vesilesiyle bulundukları Güney Afrika Cumhuriyeti’nde önemli temaslar gerçekleştirdiklerini ifade etti. Erdoğan,"G20 ülkeleri dünya ekonomisinin yüzde 85’ini, nüfusunun ise üçte ikisini temsil ediyor. Bu ülkeler gerek iktisadi güçleri, gerek dünya siyasetindeki ağırlıklarıyla küresel sorunlara çözüm arayışında ön plana çıkıyor" dedi.-" Johannesburg zirvesinde de daha adil bir dünya mümkün şiarıyla küresel sistemin yapılandırılmasına olan ihtiyacı dile getirdiTürkiye’nin Biz de G20’nin en aktif üyelerinden biri olarak çalışmalara gereken desteği verdiğine dikkat çeken Erdoğan," 2015 yılındaki Dönem Başkanlığımız sırasında düşük gelirli ülkelerin sesi olmuştuk, Johannesburg zirvesinde de daha adil bir dünya mümkün şiarıyla küresel sistemin yapılandırılmasına olan ihtiyacı dile getirdik. Dünya genelinde her 10 kişiden biri hala aşırı yoksullukla mücadele ediyor. Dünyanın birçok ülkesine gittiğimizde şu ibretlik manzarayla sık sık karşılaşıyoruz: Bir yanda dünyanın en pahalı markalarıyla arz-ı endam eden bir avuç elit varken, diğer yanda günlük bir dolar gelirle hayata tutunmaya çalışan milyonları görüyoruz. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan mevcut düzenin sürdürülebilir olmadığının altını her zeminde çiziyoruz. G-20’de verdiğimiz mesajların bilhassa Afrikalı kardeşlerimiz nezdinde memnuniyetle karşılandığını özellikle gördük. Türkiye, uluslararası platformlardaki dik ve dirayetli duruşuyla daha fazla takdir topluyor, çağrıları daha fazla makes buluyor. Bunda elbette ülkemizin son 20 yılda kıtayla ilişkilerini geliştirmesinin büyük payı var. Birazdan Türkiye-Afrika iş birliğinde nereden nereye geldiğimizi göreceğiz. Ben burada sadece birkaç çarpıcı rakamı sizlerle ve ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarımla paylaşmak arzusundayım" değerlendirmesini yaptı.-Afrika ve Afrika halkları bizim kardeşimizdirSon 20 yılda Afrika’daki büyükelçiliklerin sayısının 12’den 44’e çıktığını, Afrika ülkelerinin Ankara’daki temsilciliklerinin ise 10’dan 38’e yükseldiğini bildiren Erdoğan," Kıtayla ticaretimiz 20 sene 5 milyar dolardan 37 milyar dolar seviyelerine geldi, hedefimiz ise 50 milyar dolar. Doğrudan yatırımlarımız 10 milyar dolara ulaşırken, şirketlerimiz 97 milyar dolar değerinde 2.000’den fazla proje üstlendi. Türk Hava Yollarımız 41 ülkede 64 noktaya ulaşarak kıtanın en geniş uçuş alanına sahip firmalarından biri oldu. Türkiye Maarif Vakfı’na ait okullarımız 22 bin öğrenciye eğitim hizmeti veriyor. Türkiye mezunu öğrenciler kıtada artık bakan, büyükelçi, bürokrat, iş adamı, akademisyen olarak önemli görevlere geliyor. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. Şunu burada bir kez daha belirtmek isterim: Afrika ve Afrika halkları bizim kardeşimizdir. Bu kardeşlik hukukunun gereklerini yerine getirmek bizim görevimizdir. Bu hukuka 20 yıl boyunca hiç gölge düşürmedik. İnşallah düşürmeyeceğiz" dedi.-Biz her şeyden önce vicdan sahibi bir millet ve devletiz" Biz her şeyden önce vicdan sahibi bir millet ve devletiz. En yakınımızdan en ücra köşeye kadar ulaşabildiğimiz her yere imkânlarımız ölçüsünde el uzatmak bizim için çekinilecek bir durum değildir." Diyen Erdoğan," Tam tersine, Türkiye’nin alan el konumundan son 23 yılda veren el konumuna gelmesi ülkemiz ve milletimiz adına bir kıvanç vesilesidir. Nasıl 103 bin tonu aşan insani yardımlarımızla Gazze’ye en fazla yardım gönderen ülkelerden biriysek, neredeyse tüm dünyanın derin bir sessizlikle izlediği Sudan’daki trajediye de en fazla hassasiyet gösteren biziz. AFAD’ımız, Kızılay’ımız, Türkiye Diyanet Vakfımız ve bu meseleyi dert edinen insani yardım vakıflarımız, tıpkı Gazze’de yaptıkları gibi Sudan’daki insani felaketi de hafifletmek için seferberlik ruhuyla coşturuyor. Akan kanın bir an önce durması, Sudan’ın daha fazla kaosa sürüklenmemesi için yoğun çaba içindeyiz. Büyük ülke olmak, büyük millet olmak neyi gerektiriyorsa inşallah içeride ve dışarda biz işte bu tavır içerisinde olacağız" değerlendirmesini yaptı.2026 yılının Türkiye açısından kelimenin tam anlamıyla bir uluslararası zirveler yılı olacağını kaydeden Erdoğan,"COP-31 Zirvesi vesilesiyle 200’e yakın ülkeyi Antalya’mızda ağırlayacağız. Temmuz ayında NATO Zirvesini Başkentimiz Ankara’da gerçekleştireceğiz. Türk Devletleri Teşkilatı’nın 13. zirvesine ülkemizde ev sahipliği yapacağız. 2026 senesi boyunca da Türkiye’nin itibarına itibar katmayı sürdüreceğiz" diye konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek nesillere devraldıklarından daha ileri bir ekonomi, daha güçlü bir demokrasi, daha caydırıcı bir savunma sanayi, daha itibarlı bir dış politika, daha iyi hizmet üreten bir bürokrasi teslim etmek amacıyla dur durak bilmeden çalıştıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan," İstiyoruz ki yarın veya ertesi gün değil, bizden 40-50 sene, hatta bir asır sonra bile hayırla, şükranla, minnetle yad edilen eserler bırakalım. İstiyoruz ki çocuklarımıza her alanda müreffeh ve muzaffer bir ülke emanet edelim. İstiyoruz ki gençlerimize demokrasi standartları, hukuk standartları, yaşam standartları çok yüksek bir Türkiye teslim edelim. İstiyoruz ki yıllardır halının altına süpürülmüş sorunları çözelim. Türkiye yüzyılının inşasının önündeki büyük-küçük bütün engelleri kaldıralım. Bizim yegane niyetimiz budur. Bizim siyasette varlık gayemiz budur" açıklamasını yaptı.-Türkiye hava savunmasında çok stratejik bir imkana sahip olma yolunda ciddi bir üstünlük elde ettiCumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde savunma sanayinde küresel bir başarıya daha imza atıldığını belirterek," KIZILELMA adını verdiğimiz insansız savaş uçağımız, MURAT isimli radarımızla tespit edilen bir savaş uçağını Gökdoğan isimli füzemizle havadan havaya tam isabetle vurmayı başardı. Böylece KIZILELMA havadan havaya görüş ötesi hedefi vurabilen ilk insansız savaş uçağı oldu. Türkiye hava savunmasında çok stratejik bir imkana sahip olma yolunda ciddi bir üstünlük elde etti. Milletimize bu gururu yaşatan tüm kurumlarımıza, bilim insanlarımıza, çalışanlara ve özel sektörümüze ülkem ve milletim adına buradan samimi tebriklerimi iletiyorum"diye konuştu.- Özel cesareti varsa ve bir cellat görmek istiyorsa aynaya baksınCHP Genel Başkanı Özgür Özel’e sert tepki gösteren Erdoğan,"Bu arada testler Sinop’ta yapıldı. Bu küresel başarıya Sinop’ta ulaşıldı. Biliyorsunuz CHP Genel Başkanı bu testleri Sinop’ta balıklar rahatsız oluyor diyerek eleştirmişti. Biz ona yine Sinoplu Diyojen’in o meşhur sözüyle cevap verelim; "Gölge etme, başka ihsan istemez." Siz gidin kurultay üstüne kurultay yapın. Siz gidin kendi iç meselelerinizle uğraşın. Siz gidin gırtlağınıza kadar battığınız pisliklerden arının. Siz gidin önce içinizdeki yolsuzluk yapanları ayıklayın. Bize gölge etmeyin, o bize yeter. Şimdi çıkmış artık ismini bile duymaya tahammül edemedikleri Selefi Kılıçdaroğlu gibi birilerini cellat olmakla itham ediyor. Neymiş? DEM Parti’nin terörsüz Türkiye sürecine katkı vermesi Stockholm sendromu imiş. Yani celladına aşık olmakmış. Yahu insanda biraz utanma olur, mahcubiyet olur. Hadi Türkiye’yi bilmiyorsun, hadi dış politikadan haberin yok, hadi ekonomide elifi görsen mertek zannedersin, insan bari kendi geçmişini bilir, kendi kara sicilini bilir. Şimdi bu beyefendiye sormak lazım. Ya sen ömrün boyunca hiç mi CHP’nin utanç lekeleriyle dolu tarihini okumadın? Tek parti faşizminin bu millete neler yaşattığını hiç mi öğrenmedin? Sen kimin cellat, kimin mağdur olduğunu bilmiyor olabilirsin, ama benim Kürt kardeşim kimin cellat olduğunu çok iyi bilir. Şurada, Ulus Meydanında, istiklal mahkemelerinde alelacele kararlar alıp, darağaçlarında iskemleyi kimin devirdiğini milletim gayet iyi bilir. Merhum Menderes’i, Polatkan’ı, Zorlu’yu adım adım darağacına kimin taşıdığını milletim bilir. Şimdi ardından timsah gözyaşları döktükleri Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamlarına kimin sessiz kalarak onay verdiğini benim milletim çok iyi bilir. Terörle mücadele adı altında Tunceli’den başlayarak bizim dönemimize kadar Kürt kardeşlerimizin kanını kimin döktüğünü benim milletim çok iyi bilir. Sayın Özel, hedef saptırmasın, kendini boşu boşuna hiç yormasın. Eğer cesareti varsa ve bir cellat görmek istiyorsa aynaya baksın. Kendi tarihine baksın, CHP’nin geçmişine baksın, celladı orada zaten görecektir" ifadelerini kullandı.-CHP’nin saklamaya çalıştığı gizli yüzü, niyeti, fikri ve zikri deşifre oluyor"Yönetim değişiyor, fakat CHP her şeye çıkar odaklı bakma alışkanlığından bir türlü kurtulamıyor." değerlendirmesini yapan Erdoğan," CHP’nin gözünde kendileri ağa, geri kalan milyonlar ise maraba. Kürt kardeşlerim herkese bunlar için sadece bir oy deposu, ama artık yutmazlar. Denklem gayet basit, hiçbir karşılık beklemeden seçimlerde oy verdiğinizde sizden iyisi yok, tersi bir durumda ise sizden kötüsü yok. Bakın biz buna daha önce 14-28 Mayıs seçimlerinde deprem bölgesinde şahit olduk. Sırf kendi Cumhurbaşkanı adaylarına oy vermediler diye depremzedelerimize günlerce etmediklerini bırakmadılar. Gece vakti misafirhanelerden kovmaktan, sosyal medyadaki edepsizliklere kadar her türlü vicdansızlığı, her türlü hoyratlığı sergilediler. Bugün de aslında aynısı tekerrür ediyor. CHP zihin kodlarındaki faşizmi ve elitizmi dışa vuruyor. CHP’nin saklamaya çalıştığı gizli yüzü, niyeti, fikri ve zikri deşifre oluyor. AK Parti olarak bizim tavrımız bellidir, onlar ne yaparsa yapsın biz Türk’üyle, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Çerkez’iyle, Laz’ıyla tüm Türkiye’yi kucaklamaya devam edeceğiz. Hiçbir ayrım gözetmeden 86 milyonun hiçbir ferdini aynı samimiyetle, aynı muhabbetle bağrımıza basacağız" dedi.Terörsüz Türkiye sürecindeki çalışmalarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan," Bundan 24 sene evvel 14 Ağustos 2001 tarihinde partimizi kurarken sergilediğimiz irade neyse, 2005 yılında Diyarbakır’da bu sorun benim de sorunum derken ortaya koyduğumuz cesaret neyse, 2013 yılında çözüm için baldıran zehri içmek gerekirse biz o baldıran zehrini de içeriz yeter ki bu ülkeye huzur gelsin, refah gelsin dediğimiz gündeki kararlılığımız neyse AK Parti olarak bugün de aynı iradeyi, aynı cesareti ve samimiyeti taşıyoruz. Partimizin, ittifakımızın ve devletimizin önce terörsüz Türkiye’yi ardından ülkemize yönelik terör tehdidinin bertaraf edildiği terörsüz bölgeyi inşa etme azmi tamdır" diye konuştu.- Cumhur İttifakı’nın bütün mücadelesi bu hedefe suhuletle varmak içindirCumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı’nın hedef, anlayış ve fikir birliği içinde olduğunu vurgulayarak," Her fırsatta söylüyorum, bugün tekrar altını çizerek ifade ediyorum, Allah’ın izniyle, aziz milletimizin de hayır duasıyla bu sefer başaracağız. Evlatlarımıza terörün karanlık gölgesinin düşmediği bir Türkiye’yi inşallah teslim edeceğiz. Cumhur İttifakı olarak bir siyasi risk alıyorsak sadece elimizi değil gövdemizi de taşın altına koyuyorsak işte bunun için alıyoruz. Türkiye yarım asırlık bir beladan, yarım asırlık bir sorundan, yarım asırlık bir musibetten tamamen kurtulsun diye bunları yapıyoruz. Cumhur İttifakı’nın bütün mücadelesi bunun içindir. Bu hedefe suhuletle varmak içindir" ifadelerini kullandı.-Bu vahim hatadan bir an önce dönülmeli ve düzeltilmelidirCumhurbaşkanı Erdoğan, Barzani Karargahı Sözcülüğü" adına yayımlanan açıklamadaki Devlet Bahçeli hedef alan sözlere de sert bir dille cevap verdi. Erdoğan," Bu noktada ittifak ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yi hedef alan dünkü saygısız ve hadsiz açıklamaları asla tasvip etmediğimizi kabul, edilemez bulduğumuzu burada ifade etmek isterim. Gerek Parti Sözcümüz, gerekse Dışişleri Bakanlığımız konuya dair rahatsızlığımızı açıkça dile getirmiş, gerekli diplomatik adımlar atılmış, izahat yapılması istenmiştir. Bu vahim hatadan bir an önce dönülmeli ve düzeltilmelidir. Öte yandan bundan sonra sürecin biraz daha ivme kazanmasını ümit ediyoruz. İyimser konuşurken 23 yıllık tecrübelerimizin ışığında elbette şu riskleri de göz ardı etmiyoruz: Hedefe yaklaştıkça istismar mekanizmaları daha fazla devreye girecek. Terör bitince işsiz kalacak olanlar bunu engellemek için daha fazla mesai yapacak. Türkiye’nin bu paslı prangadan kurtulmasını istemeyenler son ana kadar vazgeçmeyecek. Bunların tamamının farkındayız ve hepsine de hazırlıklıyız. İnancım ve samimi duam odur ki, sorunları çözmek amacıyla milletimizin Gazi Meclisi’mize gönderdiği bütün milletvekillerimiz hayati önemi haiz bu konuda bizimle aynı hissiyatı paylaşır, bizimle aynı hedefe yürür. Özellikle tarihi bir sorumluluk üstlenen komisyonumuzun şimdiye kadar başarıyla yürüttüğü çalışmalarını bundan sonra da milletin ve memleketin menfaatlerini önceleyen bir anlayışla tekemmül ettireceğine inanıyorum. AK Parti olarak biz bugüne kadar olduğu gibi sorumluluk almaya, yapıcı ve ön açıcı olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.-Türkiye’ye başkalarının ellerine tutuşturduğu gözlüklerle bakanlar her şeyi bulanık görürler"Ana Muhalefetin eski yönetim, yeni yönetim ve paralel yönetim arasında giderek kızışan çatışmalarını örtmek, belediyelerde ortaya çıkan yolsuzluklarını perdelemek için topluma karamsarlık pompaladığını, umutsuzluk yaymaya çalıştığını hepimiz çok net görüyoruz, biliyoruz."diyen Erdoğan," Muhalefetin bu noktada yalnız olmadığını da anlıyoruz. İçeride ya da dışarıda birtakım etki ajanları milletimizin huzurunu bozmak, milletimizi kutuplaştırmak, özellikle de gençlerimizi umutsuzluğa, karamsarlığa sevk etmek için yoğun gayret içindeler. Bakınız bir yandan tarihimizin en yıkıcı depreminin yaralarını sarıyoruz, bir yandan açılıştan açılışa koşuyoruz. Bir yandan ekonomiyi büyütüyoruz, diğer yandan savunma sanayinde küresel rekorlar kırıyoruz. Yani her alanda büyük bir atılım ve kalkınma seferberliği içindeyiz. Tabii bunları görmek için Türkiye’ye nereden baktığınız son derece önemli. Türkiye’ye başkalarının ellerine tutuşturduğu gözlüklerle bakanlar her şeyi bulanık görürler. Ama Türkiye’ye kendi gözüyle, kendi gözlüğüyle bakanlar her alanda yükselen, büyüyen, güçlenen, iddiaları olan, tezleri olan, ayakları yere sağlam basan, özgüvenli bir Türkiye görürler" açıklamasını yaptı.Bu toprakların bin yılı aşkın süredir Müslüman Türk hakimiyeti altında olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bu topraklarda isteyen istediğine inanmakta özgürdü. İsteyen kendi ibadethanesinde kendi ibadetini yapmakta özgürdür. Bu topraklar hoşgörü toprağıdır. Biz üç kıtada hüküm sürmüş, üç kıtada at koşturmuş cihan imparatorluğunun bakiyesi bir devletiz. Biz Selçuklu’nun, Osmanlı’nın devamı bir ülkeyiz. Biz yedi asır önce yaratılanı severim, Yaratandan ötürü diyen Yunus Emre’nin sevgi diliyle konuşuyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın buyuran Şeyh Edebali’nin hikmet dolu tavsiyesinin izinden gidiyoruz. Evet, biz tarihimize ve ecdadımıza baktığımızda bunları ve çok daha fazlasını görüyoruz. İnsan görüyoruz. İnsanı merkeze alan bir devlet anlayışı görüyoruz. Bunu özellikle şunun için söylüyorum: Avrupa’da zaman zaman birileri çıkıyor, Türkiye’ye ve İslam ülkelerine dini azınlıklar üzerinden ders vermeye kalkıyor. Oysaki bu coğrafya en az bin yıldır, kimi komşu devletler 1400 yıldır kesintisiz İslam hakimiyeti altındadır" dedi.- Onlar camileri yıkarken, biz burada kiliseleri tamir ediyoruzCumhurbaşkanı Erdoğan, bu coğrafyada Hristiyan, Musevi, Ermeni, Rum, Keldani, Ezidi, Süryani ve daha nice topluluk olduğunu belirterek,"1400 yıldır bu coğrafyada varlar ve özgürce ibadetlerini yerine getiriyorlar. Avrupa’da 1950’lere kadar bunun bir örneğini bulamazsınız, göremezsiniz. Bu topraklarda sayısı az ya da çok onlarca farklı inanış asırlar boyu huzur içinde yaşamıştır. Ama Batı’da tarih boyunca bırakın azınlıkları, mezhepler üzerinden kan dökülmüş, milyonlarca insan kırıma uğramıştır. Bizimle Batı arasındaki en temel zihniyet farkı işte budur. Bizim kendimize güvenimiz tam. Onlar camileri yıkarken, biz burada kiliseleri tamir ediyoruz, çünkü bizim korkumuz yok, biz kendimize güveniyoruz, biz gücümüzün farkındayız. Biz, devletlerden bir devlet, milletlerden bir millet değiliz. Biz, inancımızla, kimliğimizle, ideallerimizle 3 kıta 7 iklimde düzen kurmuş Türk milletiyiz. Biz, tarihiyle büyük, vicdanıyla büyük, merhametiyle büyük, adaletiyle büyük Türkiye Cumhuriyeti Devleti’yiz" değerlendirmesinde bulundu.- Önce zihinlerdeki prangaları kırıp atacağızCumhurbaşkanı Erdoğan, "Önce kendimize güvenecek, özgüven sahibi olacağız. Bu milletin Allah’ın izniyle aşamayacağı hiçbir engel yok. AK Parti olarak kurulduğumuz günden itibaren böyle bir vizyonla, böyle bir misyonla hareket ettik. Korku üzerine değil, umut üzerine bir gelecek inşa etmenin mücadelesini verdik. 23 yıl boyunca hangi sorunu çözmek için elimizi uzatsak, aman bölünürüz, aman parçalanırız diye engel çıkardılar. 23 yıl boyunca hangi alanda kısıtlamaları, yasakları kaldırsak, özgürlükleri genişletsek, aman geriye gideriz diye korku saldılar. Peki, ne oldu? 23 yılda Türkiye bölündü mü, parçalandı mı, geriye gitti mi? Elbette hayır, tam tersine Türkiye büyüdü, güçlendi, bir ve beraber oldu, her alanda daha da ileriye gitti.Kardeşlerim, unutmayın, önce zihinlerdeki prangaları kırıp atacağız, önce elimizi, kolumuzu bağlayan, ufkumuzu karartan, vizyonumuzu daraltan zincirlerden kurtulacağız. Önce biz kendimize inanacak, kendimize güvenecek, emin adımlarla geleceğe yürüyeceğiz. Milletimden medyada, sosyal medyada, siyasette her fırsatta umutsuzluk, karamsarlık yayanlara, bütün bunlara karşı uyanık olmalarını istirham ediyorum" dedi.-"86 milyon kardeş olursak, Allah’ın izniyle aşamayacağımız engel, erişemeyeceğiz hedef yoktur"Gençlere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan," Sevgili gençler; bakın özellikle sizlere sesleniyorum, ekranları başında bizi takip eden gençler, sanal alemde sizi kutuplaştıran, sizi kamplaştıran, sizi umutsuzluğa sevk eden o yayınların nereden, kimler tarafından yapıldığı işte tek tek ortaya çıkıyor. Biri Arap ülkesine yerleşmiş, oradan gençler arasında Arap düşmanlığını yaymaya çalışıyor. Biri Amerika’ya yerleşmiş, oradan İstanbul’un gençlerini sokağa dökmeye çalışıyor. Biri İsrail’den yayın yapıyor, burada kışkırtma yapıyor. Farklı maskeler altında hepsi aynı odağa hizmet ediyor, bunlara aldanmayın, bunlara lütfen prim vermeyin. Hiç kimsenin endişesi olmasın, mevcut sorunları da aşacağız, ekonomiyi daha da büyüteceğiz, soframızdaki ekmeği daha da büyüteceğiz, huzuru, kardeşliği, özgürlüğü, demokrasiyi, güvenliği daha da büyüteceğiz. Geleceğe sağlam adımlarla ilerliyoruz, asırların tortularını kaldırarak, asırların engellerini aşarak ilerliyoruz. Biz kendimize güvenirsek, biz birbirimize güvenirsek, 86 milyon kardeş olursak, Allah’ın izniyle aşamayacağımız engel, erişemeyeceğiz hedef yoktur. İnanıyorsanız üstünsünüz, inanıyorsanız zafer sizindir. İnançla, güvenle, özgüvenle inşallah Türkiye yüzyılını hep birlikte inşa edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:02
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Sayın Özel hedef saptırmasın. Cesareti varsa ve cellat görmek istiyorsa aynaya, kendi tarihine, CHP’nin geçmişine baksın. Celladı orada zaten görecektir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Sayın Özel hedef saptırmasın. Cesareti varsa ve cellat görmek istiyorsa aynaya, kendi tarihine, CHP’nin geçmişine baksın. Celladı orada zaten görecektir."
03 Aralık 2025 Çarşamba - 13:02
Ankara’da ’telebar’ soruşturmasında yeni detaylar ortaya çıktı: Müşterilerden "vestiyer ücreti" adı altında para almışlar
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başkentte "telebar" olarak adlandırılan 9 eğlence mekanına yönelik yürütülen soruşturmanın detayları ortaya çıktı. Garsonların müşterilerin masalarına yönlendirdikleri kadınların içkilerinden yüksek hesap talep ettikleri ve "vestiyer ücreti" adı altında ekstra ücret aldıkları belirlenirken, soruşturmada gözaltı sayısı 70’e yükseldi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddet ile Cinsel Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından "telebar" olarak adlandırılan 9 eğlence mekanında fuhşa aracılık edildiği ihbarının ardından soruşturma başlatıldı. Polis ekiplerince adı geçen eğlence mekanlarında fiziki takip yapılarak, mekan içi kamera kayıtları incelendi. Yapılan çalışmalar neticesinde mekan sahiplerinin ve çalışanlarının fuhşa aracılık yöntemleri tespit edildi. Eğlence mekanlarındaki garsonların müşterilerin masalarına yönlendirdikleri mağdur kadınların içkilerinden yüksek hesap talep ettikleri, "vestiyer ücreti" adı altında da müşterilerden ekstra ücret alındığı anlaşıldı. Müşteriler, garsonların hesaplarına para gönderdi Söz konusu mekanlarda kadınların garsonlar aracılığıyla müşterilerin masalarına oturtuldukları ve burada fuhuş pazarlığı yaptıkları tespit edildi. Eğlence mekanlarında çalışan garsonların da banka hesapları incelenirken, garsonların hesaplarına müşteriler tarafından milyonlarca lira transfer gerçekleştirildiği belirlendi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma kapsamında fuhşa aracılık ettirdikleri tespit edilen 9 eğlence mekanında çalışan 83 şüpheli hakkında gözaltı kararı verdi. Daha önce 56 şüphelinin yakalanarak gözaltına alındığı soruşturmada, gözaltı sayısı 70’e yükseldi. Şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda ele geçirilen çok sayıda dijital materyale de el konuldu.
03 Aralık 2025 Çarşamba - 12:57
Cumhurbaşkanı Erdoğan:" KIZILELMA adını verdiğimiz insansız savaş uçağımız, MURAD isimli radarımızla tespit edilen bir savaş uçağını, GÖKDOĞAN isimli füzemizle havadan havaya tam isabetle vurmayı başardı."
Cumhurbaşkanı Erdoğan:" KIZILELMA adını verdiğimiz insansız savaş uçağımız, MURAD isimli radarımızla tespit edilen bir savaş uçağını, GÖKDOĞAN isimli füzemizle havadan havaya tam isabetle vurmayı başardı."
03 Aralık 2025 Çarşamba - 12:53
DEM Parti’den Öcalan’la yapılan görüşmeye ilişkin açıklama
DEM Parti İmralı heyeti, terörist başı Abdullah Öcalan ile gerçekleştirilen görüşmeye dair açıklama yaptı. DEM Parti İmralı heyeti, terörist başı Abdullah Öcalan ile gerçekleştirilen görüşmeye dair açıklama yaptı. Görüşmenin 4 saat sürdüğü belirtilen açıklamada, Öcalan’ın TBMM’deki Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu hakkındaki görüşlerini paylaştığı kaydedildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "2 Aralık 2025 tarihinde İmralı’da Abdullah Öcalan ile 4 saate yaklaşan bir görüşme yaptık. Geçtiğimiz hafta gerçekleşen TBMM Komisyon görüşmesinin pozitif etki ve sonuçları karşılıklı değerlendirildi. Öcalan, yakın zamanda yoğunlaşan süreç karşıtı söylem ve çıkışlar hakkında geçmiş çözüm girişimlerine karşı geliştirilen sabotaj girişimlerini anımsattı. Bu süreçlerin tümünde karşılaşılan bir durum, bir habitus olarak darbe mekaniğine dikkat çekti. Bunun klasik bir darbe çalışması olarak değil, süreci ilerletmeye yönelik her adıma karşı bir hamle yapmak suretiyle kırılgan ve tehlikeli bir ortam oluşturma çabası şeklinde anlaşılması gerektiğini vurguladı. ‘Günümüzde norm dışı güçlerin taşıyıcılığını bu çevreler yapmaktadır. Diğer yandan Türkiye’nin ilk yüzyılına damgasını vuran bir kültür, bir siyaset tarzı, gizli-açık bir örgütlenme biçimi olan darbe geleneğini aşmaya dönük siyasi ve toplumsal bir irade de güçleniyor’ diyerek şu değerlendirmede bulundu: ‘İçinde bulunduğumuz geçiş sürecinde özgün ve bütüncül hukuka dayalı bir barış yasasının gerçekleşmesi ile siyasi şiddet ve demokrasi dışı müdahale olgusu Türkiye gündeminden çıkacaktır. Buna barış yüzyılına geçiş yasası da diyebiliriz. 27 Şubat açıklamamız bu açıdan da yol gösterici bir programdır. Bu doğrultuda atılan adımların tümü, aldığımız sorumluluğun ve bu topraklarda kardeşçe, birlikte yaşama hedefimizin açık ifadeleridir. Türkiye’de yönetim ve iktidar şansını doğru kullanmak isteyen her siyasal ve toplumsal kesimin siyasal sorunlara tutarlı yaklaşması ve demokratik çözüme ortak olması gerekir. Bu süreç, Kürtlerin cumhuriyete hukuk yoluyla katılımını sağlama ve demokratik cumhuriyeti en geniş toplumsal birliktelikle inşa sürecidir. Bu yönde ilerlemekte olan sürece dönük güçlü iradeye ve kararlı duruşa sahip olduğumuzu bir kez daha belirtmek isterim.’"
03 Aralık 2025 Çarşamba - 12:50
Bakan Tunç: "Ceza adaletinin etkinliğinin artırılmasına yönelik önemli bir hedef var"
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Özellikle ‘Yargı Reformu Stratejisi’ kapsamında ceza adaletinin etkinliğinin artırılmasına yönelik önemli bir hedef var. Bu hedefle ilgili yapılacak yasal düzenlemeler var ve 10’uncu yargı paketinde bunun bir kısmı yapılmıştır" dedi. Adalet Bakanı Tunç, TBMM’de AK Parti Grup Toplantısı öncesi gazetecilerin soruları üzerine çocukların suçtan korunması ve örgütsel faaliyetler kapsamında cezaların artırılması, Covid düzenlemesi ve süresiz nafaka gibi konular hakkında açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, milletvekilleri ile uzun süredir gerçekleştirilen ‘Yargı Reformu Stratejisi’ kapsamında ceza adaletinin etkinliğinin artırılmasına yönelik önemli hedefleri olduğunu belirtti. Çocukları suçtan korumaya yönelik çalışmaları Mecliste milletvekilleriyle istişare edeceklerinin altını çizen Bakan Tunç, bu hedefle ilgili yapılacak yasal düzenlemelerin de 10’uncu yargı paketinde yer aldığını açıkladı. Tunç, süresiz nafaka konusunun ise gündemlerinde olmadığını ifade etti. "Ceza adaletinin etkinliğinin artırılmasına yönelik önemli bir hedef var" Bakan Tunç, suça sürüklenen çocuklarla ilgili Mecliste kapsamlı bir çalışma yapılacağını ve bunun için Meclis Araştırma Komisyonu kurulduğunu belirterek, "Milletvekillerimizle beraber uzun süredir bir çalışma gerçekleştirdik. Özellikle Yargı Reformu Stratejisi kapsamında ceza adaletinin etkinliğinin artırılmasına yönelik önemli bir hedef var ve bu hedefle ilgili yapılacak yasal düzenlemeler var. 10’uncu yargı paketinde bunun bir kısmı yapılmıştır. 9’uncu yargı paketinde de yine önemli düzenlemeler yapıldı. Toplumsal huzura yönelik maddeler var. Bunlardan birisi çocukların korunması, çocukların suçtan korunması ile ilgili. Özellikle örgüt faaliyetleri kapsamında çocukların suçta kullanılması durumunda cezaların artırılmasına yönelik önemli bir düzenleme var. Suça sürüklenen çocuklarla ilgili, gerek suç mağduru çocuklarla ilgili kapsamlı bir çalışma yapılacak. Bunun için Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu. Bu konuda diğer düzenlemeler o komisyonun çalışmaları sonrasında gündeme gelecek. 18 yaş altı suç işleyen çocukların suçtan korunması ve bu noktadaki yaptırımlarla ilgili olarak düzenlemeler, araştırma komisyonunun çalışmalarından sonra gündeme gelecek. Ama bu pakette sadece örgüt faaliyeti kapsamında çocukların suçtan korunmasını engellemeye yönelik düzenlemeler var. Bunun dışında düğünlerde, nişanlarda, asker uğurlama gibi o mutlu günleri matem havasına dönüştüren tatsız olayları önleyebilmek için özellikle oralarda silah kullanımı durumunda ceza daha ağır hale geliyor. Bunun yanı sıra trafikte yol kesme konusu var. Trafikte yol kesme suçu ceza kanununda düzenleniyor. Araç kiralamalardan dolayı kiralık araçlardan kaynaklanan suç işleme durumları da söz konusu olacak" şeklinde konuştu. "Covid düzenlemesi yanlış anlatılıyor" Covid düzenlemesinin bir af olmadığını ve özellikle suç tarihi bakımından aynı durumda olan kişilerin aynı yaptırıma tabi tutulmasının talepler arasında olduğunu vurgulayan Bakan Tunç, şunları kaydetti: "2020 yılında yapılan düzenlemede Covid’de bazı suçlar istisna edilerek, denetimli serbestlik 1 yıldan 3 yıla çıkarılmıştı. 2020 sonrasından Temmuz 2023’e kadar 2 ayda bir Covid izni uzatılmıştı. Cezaevinde bulunanlar, cezaları kesinleşenler ama aynı tarihte suç işleyen ya da daha önce suç işleyip yargılaması devam edenler yararlanamamıştı. Dolayısıyla bunların yararlanmamasını, aynı durumdaki kişilerin aynı yaptırıma tabi olması ilkesi gereğince bir eşitlik sağlanması düşüncesiyle komisyona şu anda intikal eden bir kanun teklifi var. Tabii takdir milletvekillerinindir. Burada toplumdan gelen beklentiler, eleştiriler, milletvekillerimiz tarafından elbette ki dikkate alınacaktır ve en doğru düzenleme yapılacaktır. Burada önemli olan suçla mücadelede bir zafiyete uğranılmaması, herkesin yaptığının yanına kar kalmaması, ama bunu yaparken de bu durumu adaletten ayırmamak gerekir. Dolayısıyla eşitlik ilkesi de önemli. Tüm bunları milletvekillerimiz göz önünde bulundurarak bir düzenleme yapacaklar. Süresiz nafaka da şu an gündemde değil" diye konuştu.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder