Yerel Haberler
Bitlis
Tatvan sahilinde gökyüzünde sıra dışı manzara 11 Aralık 2025 Perşembe - 12:05:02 BİTLİS (İHA) – Bitlis’in Tatvan sahilinde akşam saatlerinde gökyüzünü ansızın karartan binlerce karganın toplu uçuşu, hem doğa meraklılarını hem de vatandaşları şaşırtan sıra dışı bir manzara oluşturdu. Tatvan ilçesi sahilinde akşam saatlerinde yaşanan ilginç doğa olayı, bölge halkının ve doğa gözlemcilerinin dikkatini çekti. Binlerce karganın bir araya gelerek oluşturduğu yoğun sürü hareketliliği, kısa sürede gökyüzünü kararttı. Anadolu Sualtı Araştırmaları ve Sporları Derneği Temsilcisi ve doğa gözlemcisi Dr. Cihan Önen, Van Gölü çevresinin birçok kuş türüne ev sahipliği yapan önemli bir doğal alan olduğuna dikkat çekerek, "Son zamanlarda Tatvan’da bu canlıların yer yer yoğun hareketliliğine tanıklık etmekteyiz. Binlerce karganın sahilden aynı anda havalanarak gökyüzünü adeta istila ettiği bir ana şahit olduk. Bu yoğunluk ve hareketlilik vatandaşlar tarafından hayretle izlendi. Sıcaklık değişimleri veya kışa doğru ilerleyen süreçte kargaların toplu kümeler oluşturma davranışını tetiklemiş olabilir. Konu, kuş bilimciler tarafından detaylı biçimde irdelenebilir. Ayrıca insan kaynaklı çöpler ve çevredeki besin atıkları da fırsatçı kargaları bölgeye çekebilmektedir. Bu durum aynı zamanda çevre temizliği ve halk sağlığı açısından da dikkat edilmesi gereken bir konudur" dedi.
10 Aralık 2025 Çarşamba - 10:08 Korkmaz kardeşlerden çifte başarı Bitlisli sporcular Gamze ve Özlem Melek Korkmaz kardeşler, kick boks ve muay thai branşlarında dünya şampiyonu ve Avrupa ikinciliği elde ettiler. Gamze ve Özlem Melek Korkmaz kardeşler, kick boks ve muay thai branşlarında elde ettikleri derecelerle dikkat çekti. Korkmaz kardeşler, katıldıkları uluslararası şampiyonalarda dünya şampiyonluğu ve Avrupa ikinciliği kazandı. 11 yıldır disiplinli şekilde çalışmalarını sürdüren Özlem Melek Korkmaz, geçtiğimiz günlerde Birleşik Arap Emirlikleri’nin Abu Dabi kentinde düzenlenen Büyükler Dünya Şampiyonası’nda büyük kadınlar 48 kilogram kategorisinde dünya şampiyonu oldu. Ablası Gamze Korkmaz ise Yunanistan’da düzenlenen Muay Thai Avrupa Şampiyonası’nda ikincilik elde etti. Özlem Melek Korkmaz, bugüne kadar katıldığı yarışmalarda birçok derece elde ettiğini söyleyerek, "Ablamın tavsiyesi üzerine başladığım kick boks ve muay thai branşını Ömer Uğur hocamızın yanında yaklaşık 11 yıldır devam ettiriyorum. 11-30 Kasım tarihleri arasında Abu Dabi’de gerçekleştirilen Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda tüm rakiplerimi yenilerek birinci oldum. Ülkemize, Bitlis’imize birinciliği getirebildiğim için çok mutluyum. Bayrağımızı dalgalandırıp İstiklal Marşı’mızı okuttuğum için çok mutlu ve gururluyum. Başta kız çocuklarımız olmak üzere tüm çocuklarımızı bir spor branşına, özellikle de kick boks ve muay thai branşına yönelmelerini tavsiye ediyorum. Şu anda Bitlis’te, Bitlis Eren Üniversitesi’nde antrenörlük ikinci sınıf öğrencisiyim. Hedeflerim de şu an başardığım dünya şampiyonluğunu ileriki zamanlarda devam ettirebilmek" dedi. 11 yıldır Korkmaz kardeşlerin antrenörlüğünü yapan Ömer Uğur ise kardeşlerin elde ettiği başarının kısa süreli bir çalışmanın emeği olmadığını belirterek, "Bu sene iki branşta da çok şükür başarılı olduk. İki kız kardeşten Gamze, muay thaide dünya ikincisi ve Avrupa ikincisi oldu. Diğer kızımız Özlem Melek Korkmaz da kick boks dünya şampiyonu olma başarısı elde etti. İkisi de çok büyük emek harcadı. Bu 1 günün, bir 1 emeği değildi. Özlem geçen yıl hem muay thai hem de kick boks alanında dünya şampiyonu olmuştu ve Gamze Korkmaz da muay thai dalında Avrupa şampiyonu unvanını elde etmişti. Bu başarıyı bu yıl da sürdürdüler ve umarız gelecekte de daha büyük hedeflere doğru ilerlemeye devam ederler" diye konuştu. Yunanistan’da düzenlenen Muy Thai Avrupa Şampiyonası’nda Avrupa ikincisi olan Gamze Korkmaz ise, "Kız kardeşim, ben ve ablam birçok müsabakada ulusal ve uluslararası birçok madalya getirdik. Yunanistan’da yapılan Mua Thai Avrupa Şampiyonası’nda Avrupa ikincisi oldum. Kız kardeşim Özlem Melek Korkmaz da Kick Boks Büyükler Dünya Şampiyonası’nda dünya şampiyonu oldu. Gururluyuz, bayrağımızı en iyi şekilde temsil ettiğimiz için de çok mutluyuz. Hedefimiz hem kick boks hem muay thai dalında dünya şampiyonu olup bayrağımızı göklere çıkarmak ve Türkiye’yi en iyi şekilde temsil etmek" ifadelerini kullandı.
Öğrenciler "Maziden Atiye Ahlat" programıyla tarih yolculuğuna çıkıyor
14 Kasım 2025 Cuma - 11:34 Öğrenciler "Maziden Atiye Ahlat" programıyla tarih yolculuğuna çıkıyor Cumhurbaşkanlığı’nın himayelerinde Milli Eğitim Bakanlığının organizasyon ve yürütücülüğünde devam eden "Maziden Atiye Ahlat" programıyla öğrenciler bölgede tarih yolculuğuna çıkıyor. Cumhurbaşkanlığı’nın himayelerinde Milli Eğitim Bakanlığının organizasyon ve yürütücülüğünde devam eden "Maziden Atiye Ahlat" programı, Bitlis’in Ahlat ilçesindeki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 2 yıldır devam ediyor. Eğitim öğretim döneminde başlatılan ve her hafta farklı illerden lise öğrencilerinin ağırlandığı program kapsamında bu hafta ise İstanbul’dan 54, Şanlıurfa’dan 17 olmak üzere toplamda 71 öğrenci Ahlat Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırlanıyor. Programlara katılan öğrenciler, Ahlat ilçesi başta olmak üzere Van ve Muş’taki tarihi ve doğal güzellikleri görme imkanı buluyor. Ayrıca program kapsamında tarihi ve kültürel geziler dışında Ahlat Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kültür sanat etkinlikleri, konser ve şiir geceleri, kitap ve sinema tahlili, söyleşi, yarışma gibi çeşitli etkinlikler de düzenleniyor. Programa İstanbul’dan katılan Eymen Sinan Tor, "Maziden Atiye adlı bu program gerçekten daha yeni gelmemize rağmen çok verimli geçtiğini düşünüyorum. Dün tanışma programımız oldu. Bugün de tarihi ve kültürel mekanları gezdik. Şu anda da Selçuklu Mezarlığı’na geldik. Burası gerçekten çok etkileyici. Bin yıla yakındır bu anıtlar buradalar. Bu programı gerçekleştiren Cumhurbaşkanımıza ve Milli Eğitim Bakanımıza teşekkür ederim" dedi. İstanbul’dan katılan bir diğer öğrenci Mert Yıldırım ise "Bugüne kadar Ahlat’ın adını bile duymamıştım ama bu programa katılınca öğrendim. Gerçekten herkesin gelmesi ve görmesi gereken yerler var. Ahlat çok güzel bir yer. Çok güzel yerleri var. Atalarımızın bize bıraktığı mirasların çoğu burada. Özellikle bugün Selçuklu Mezarlığına geldik. Atalarımızın yattığı yerler burası. Mezar taşları ve buralar çok etkileyici. Bu imkanları bize sağlayan Cumhurbaşkanımıza, Milli Eğitim Bakanımıza, valimize, kaymakamımıza çok teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuştu. Programa Şanlıurfa’dan katılan Kerem Emir Ayda ise "Ahlat’a hayatımda ilk kez geldim. Çok güzel, tarihi ve eskilere dayanan bir şehir. Bugün Selçuklu Meydan Mezarlığı’ndayız. Burada tarihi mezar taşları var. Bu programda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırlanıyoruz. Her şeyimiz tam hiçbir şeyimiz eksik değil. Buradan Cumhurbaşkanımıza ve Milli Eğitim Bakanımıza çok teşekkür ediyorum" dedi.
Ahlat’a yerleştirilen Ahıska Türkleri huzur içinde yaşıyor
14 Kasım 2025 Cuma - 10:20 Ahlat’a yerleştirilen Ahıska Türkleri huzur içinde yaşıyor Bitlis’in Ahlat ilçesinde yaşayan Ahıska Türkleri, aradan yıllar geçmesine rağmen sürgün yıllarını unutamıyor. Vatanlarından 81 yıl önce sürgün edilen Ahıska Türkleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla 9 yıl önce Türkiye’ye getirilerek Bitlis’in Ahlat ilçesine yerleştirildi. Ahlat’ta iskan ettirilen 290 Ahıska Türkü aileler, sürgün yıllarının ardından vatan toprağında huzurla yaşamlarını sürdürüyor. Sovyetler Birliği tarafından 14 Kasım 1944’te Gürcistan’ın Ahıska bölgesinden sürgün edilen Ahıska Türkleri, yıllarca devam eden sürgünün ardından Türkiye’de olmanın mutluluğunu yaşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla 9 yıl önce Ukrayna’dan getirilerek yerleştirildikleri Ahlat’ta yeni bir hayata başlayan Ahıska Türkleri, 81 yıl önceki acı dolu günleri ve zorlukları hafızalarından silemiyor. "Hayvan taşınan vagonlarla sürgün edildik" 8 yaşındayken sürgünü yaşayan 89 Yaşındaki Bergüzel Hasan, "Bir gece bizi topladılar. Sürgün demediler. 3 günlük gidip geleceksiniz dediler bize. Hayvan taşınan vagonlara çıkardılar bizi. 45 gün vagonda gittik. Soğuktu. Demir vagonlarda soğukta gittik. Dedeler, neneler hasta oldu. Küçük pencereler vardı. Çocuk ölse o pencerede atıyorlardı. Büyük olsa kapıdan. Hayvanlara kıyamazlar ama insanları atıyorlardı. Herkesi farklı yerlerde indirdiler. Kırgızistan’da bir kısmını bıraktılar. Biz Özbekistan’da indik. Özbeklerin bir odasında biz kalıyorduk. Eski evleri ayrı ayrı verdiler. Bizde annemle pamuk işinde çalıştık. Çalıştığımızın yerine akşam süt alıyorduk. Para yok, ekmek yok. Özbekistan’da 45 yıl yaşadıktan sonra da çıkacaksınız dediler. Büyüklerimiz Ukrayna’ya ve çeşitli yerlere giderek bizleri götürecek yer aradılar. Yemedik, içmedik, giymedik ev yaptık. Sonra Ukrayna’ya gittik. 32 yıl yaşadık. Orada da savaş başladı. Allah ömrünü uzun etsin ve Dünya durdukça yaşasın Erdoğan ve Türk halkı. 90 yaşında da buraya geldim" dedi. "Allah Recep Tayyip Erdoğan’dan razı olsun" 84 yaşındaki Kibriya Bekir, "Sürgün yıllarında 3 yaşındaydım. Dedem, ana babam söylerdi. Dedem koltuğunun altına bir namazlık bırakıp çıkmış. Ailem Türkiye diyende gözlerinden yaş dökülürdü. Onlar göremedi ama bana nasip oldu. Allah Recep Tayyip Erdoğan’dan razı olsun. Buralara geldik çok şükür. Sürgün döneminde Özbekistan’a gittik. Orada da kötü olmadık. Allah razı olsun bizlere baktılar. Sürgünde olan acı günleri ailemiz bize anlatırdı. Sürgünde olanları hiç unutmadık. Çok insanımız şehit oldu. Allah rahmet etsin. Şuanda bayrağımız kapıda asılıdır. Burada yaşadığımıza çok memnunum. Çok şükür Allah’a" diye konuştu. "Ahlat halkı ensar yaklaşımıyla bizleri kabul ettiler" Dünya Ahıska Türkleri Birliği (DATÜB) Ahlat Temsilcisi Murat Resuloğlu ise, Ahlat’ta yerleştiklerinden dolayı çok mutlu olduklarını belirterek, "Sonuçta vatanımıza döndük. Biliyorsunuz Ahıska Sürgünü ’nün 81.yılındayız. O kadar yıl sonra anavatanımızda, al bayrağın altındayız. Ahlat halkı ise ensar yaklaşımıyla bizleri kabul ettiler. Babam sürgünde çok acılar yaşamıştı. Sonrasında Özbekistan’daki olaylar. Bende o zaman 15-16 yaşlarındayım. Çok iyi hatırlıyorum. Ukrayna’ya geldik. Orada da zorluklar çektik. Ancak tekrar ayağa kalktık. Artık buradan bir yere gitmeyeceğiz. Artık burada ne yaparsak torunlarımız, çocuklarımız devam ettirecek. Allah başımızdan eksik etmesin Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan onun kararı ve himayesinde burada çok güzel ağırlandık." İfadelerini kullandı.
Ahlat’ta "Maziden Atiye" programı kapsamında öğrenciler fidan dikti
11 Kasım 2025 Salı - 16:29 Ahlat’ta "Maziden Atiye" programı kapsamında öğrenciler fidan dikti Bitlis’in Ahlat ilçesinde 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü etkinlikleri kapsamında, "Maziden Atiye Ahlat" programı kapsamında fidanları toprakla buluşturdu. Bitlis’in Ahlat ilçesinde, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde ve Milli Eğitim Bakanlığının organizasyonuyla yürütülen "Maziden Atiye Ahlat" programı kapsamında Ahlat’ta misafir edilen öğrenciler, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü dolayısıyla fidanları toprakla buluşturdu. İlçenin Tunus Mahallesi’nde oluşturulan Milli Eğitim Bakanlığı Maziden Atiye Ahlat Hatıra Ormanı’nda öğrenciler, öğretmenleri eşliğinde fidan dikim etkinliği gerçekleştirdi. İstanbul ve Şanlıurfa’dan gelen öğrenciler, programın ikinci gününde fidanları toprakla buluşturmanın heyecanını yaşadı. Milli Eğitim Bakan Müşaviri Süleyman Can, etkinlikle ilgili yaptığı açıklamada, "Maziden Atiye Ahlat programının 24’üncü haftasındayız. Bu hafta İstanbul ve Şanlıurfa’dan öğrenciler katıldı. 80’e yakın öğrenci ve koordinatör öğretmenimizle birlikte Ahlat programımızın ikinci günündeyiz. Dün Ahlat’ı gezdiler, bugün ise Malazgirt ziyaretimiz sonrası Ahlat Hatıra Ormanı’na fidanlarımızı diktik. Programımız tüm hızıyla devam ediyor. Her gelen grupta 100 fidan dikiyoruz" dedi. İstanbul’dan gelen öğrencilerden Eymen Sinan Tok, "Maziden Atiye Ahlat programı kapsamında iki gündür Ahlat’tayız. İlk gün tanışma etkinliklerimiz oldu, ikinci gün ise seyahatlerimizi gerçekleştirdik. Bugün de 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü dolayısıyla fidan diktik. Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kalıyoruz, her şey çok güzel. Geldiğim için çok mutluyum. Cumhurbaşkanımıza ve Milli Eğitim Bakanımıza çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Bir diğer öğrenci Mert Yıldırım ise, "Bir haftalık programa katıldık ve Ahlat Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde ağırlanıyoruz. Bugün de fidanlarımızı toprakla buluşturduk" dedi. Şanlıurfa’dan gelen öğrenci Tarık Sağıroğlu da, "Cumhurbaşkanlığı Ahlat Külliyesinde konuk ediliyoruz. Bugün Milli Ağaçlandırma Günü dolayısıyla fidan diktik, çok güzel bir deneyim oldu" diye konuştu. Program, öğrencilerin hatıra fotoğrafı çektirmesiyle sona erdi.
Bitlis’te milli ağaçlandırma seferberliği
11 Kasım 2025 Salı - 14:46 Bitlis’te milli ağaçlandırma seferberliği Bitlis’te, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü dolayısı ile 2 bin 500 fidan, protokol üyeleri, vatandaşlar ve öğrencilerin katılımı ile törenle dikildi. Ülke genelinde olduğu gibi Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) kampüsünde düzenlenen törende sedir, mavi servi, ceviz ve karaçam fidanı dikildi. Törende konuşan yetkililer, ağaçlandırma çalışmalarının çevre bilincinin artırılması ve gelecek nesillere daha yeşil bir Bitlis bırakılması açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törende konuşan Bitlis Vali Vekili Göksel Yüksel, "Bugün ülkemiz genelinde büyük bir heyecan Kutladığımız 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü vesilesiyle bir aradayız. Bir dalın gölgesinde serinleyip, bir ormanın sessizliğinde huzur bulan bir milletiz. Doğaya nefes geleceğe umut olacak bu anlamlı günde hep birlikte toprağa hayat veriyor. Yeşilin ve doğanın gücünü bir kez daha hatırlıyoruz. Ağaç sadece toprağa kök salan bir canlı değil, aynı zamanda geçmişle geleceği insanla tabiatı birbirine bağlayan en güçlü bağdır. Bizler Bir dalın gölgesinde serinleyip, bir ormanın sessizliğinde huzur bulan bir milletiz. Cumhurbaşkanlığımızın öncülüğünde ’Geleceğe Nefes, Dünyaya Nefes’ sloganıyla başlatılan bu anlamlı seferberlik bugün milyonlarca ağacın toprakla buluşmasını sağlamış, Türkiye’yi dünyaya örnek bir çevre bilinciyle buluşturmuştur" dedi. BEÜ Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş ise ülkenin dört bir yanında aynı anda kutlanan 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü vesilesiyle doğaya ve geleceğe olan sorumluluğu bir kez daha hatırladıklarını ifade ederek, "Bitlis Eren Üniversitesi olarak çevre bilincini geliştirmeyi ve sürdürülebilir bir gelecek için farkındalık oluşturmayı hedefliyoruz. Diktiğimiz her bir fidan, geleceğe nefes olacak. Her yeşeren yaprak, bilimin ve emeğin yeşerdiği bir umut dalı olacaktır" diye konuştu. Ormanların ekonomik, ekolojik ve sosyal açıdan büyük öneme sahip olduğunu belirten Orman İşletme İl Müdürü Mehmet Fatih Karataş, "Ormanları korumak, sürdürülebilir şekilde yönetmek ve gelecek nesillerimiz için yurdumuzu daha sağlıklı ve yaşanabilir kılmak amacıyla Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle 2019 yılından itibaren her yıl 11 Kasım gününün Milli Ağaçlandırma Günü olarak kutlanması uygun görülmüştür. 2019 yılından beri her yıl Tarım ve Orman Bakanlığımız ile Orman Genel Müdürlüğümüzün koordinasyonunda öğrencilerimiz, gençlerimiz ve vatandaşlarımızla birlikte içimizdeki ağaç ve orman sevgisini binlerce fidanı toprakla buluşturarak anlatıyor. Milli ağaçlandırma gününü coşkuyla kutluyoruz" dedi. Konuşmalarından protokol, vatandaşlar ve öğrenciler 2 Bin 500 adet fidanı toprakla buluşturdu.
Bitlis’te çığ riskine karşı yerli ve mobil güvenlik: Türkiye’de bir ilk
11 Kasım 2025 Salı - 08:53 Bitlis’te çığ riskine karşı yerli ve mobil güvenlik: Türkiye’de bir ilk Bitlis’te çığ riskinin önceden tespit edilmesi amacıyla yaklaşık 1,5 yıl önce başlatılan Mobil Çığ Gözlem Projesi’nin birinci fazı tamamlandı. Türkiye’de ilk kez uygulanan proje, AFAD Başkanlığı koordinesinde TÜBİTAK desteğiyle hayata geçirildi. Projenin pilot ili olarak seçilen Bitlis’te, özellikle İnönü Mahallesi’nin kuzey yamaçlarında geçmişte yaşanan çığların ardından vatandaşların yaşadığı tedirginlik ve riskleri azaltması hedefleniyor. Yaklaşık 140 haneyi etkileyen bölgede çığ riski bulunuyordu. AFAD İl Müdürlüğü teknik personelinin fikriyle geliştirilen projede, ilk etapta bölgenin en üst kısmına bir çığ gözlem istasyonu yerleştirildi. Dideban Dağı’nda kurulan istasyona bağlı olarak 12 sensor yerleştirildi. Bu sensorlar; kar kalınlığı, toprak sıcaklığı, nem, rüzgâr yönü ve şiddeti gibi verileri ölçerek mobil istasyona aktarıyor. Başlangıçta sabit bir sistem olarak planlanan proje, teknik ekibin çalışmaları ve TÜBİTAK’ın katkılarıyla mobil istasyona dönüştürüldü. Geliştirilen özel karavan sayesinde, gözlem sistemi artık farklı afet bölgelerine de taşınabiliyor. Proje kapsamında geliştirilen karavan; güneş panelleriyle kendi enerjisini üretebilen, 4 kişinin konaklayabileceği, mutfak ve modüler banyo gibi donanımlara sahip kompakt bir mobil gözlem istasyonu olarak tasarlandı. "1. fazını tamamlamış bulunmaktayız" Konuyla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulunan AFAD Bitlis İl Müdürü Kerem Oruk, "Yaklaşık 1,5 yıl önce başladığımız, projenin bugün itibariyle 1. fazını tamamlamış bulunmaktayız. Bu projemiz ilk etapta malumunuz olduğu üzere ilimiz İnönü Mahallesi’nin arka kısım kuzey yamaçlarında yıllara sari olmak üzere birden fazla kez oluşan çığlardan sonra halkımızın tedirginliği ve yaşamış olduğu dezavantajlardan dolayı bir önlem projesi alma ihtiyacı üzerine gelişen bir projedir" dedi. "Bölgenin kuzey yamacına bir çığ gözlem istasyonu yerleştirildi" Yaklaşık 140 hanelik bir alanda çığ riskinin mevcut olduğunu belirten Oruk, sözlerine şöyle devam etti: "Bir bölgeyi afete maruz ilan edip imara kapatmak en kolay tedbir. Ancak maliyet ve devamlılık olarak düşündüğümüz zaman bölgede önlem her zaman daha efektif sonuçlar doğuracağı inancından yola çıktığımız bir projede yaklaşık 140 haneyi etkileyen bir alanda çığ risklerimiz mevcuttu. Buraya bir önlem projesi olarak başladık. Birinci etapta bölgenin kuzey yamacına bir çığ gözlem istasyonu yerleştirildi. AFAD Başkanlığımız tarafından yürütülen bu proje. Türkiye’de ilk defa uygulanan bir proje ve bunun pilot ili olarak Bitlis ilimiz seçildi. Bu bölgeyi alana dahil ettik. Proje kapsamında bir çığ gözlem istasyonu kuruldu. 12 tane sensor yerleştirildi. Bu sensorlar akabinde gelen verileri mobil istasyonumuz olan çığ gözlem istasyonuna aktarma ile geliştirilen bir proje. İlk etapta sadece bir gözlemle başlayıp orada sabit bir alana veri aktarılması planlanırken teknik ekibimizin çalışmaları ve TÜBİTAK’ın geliştirmeleri sonucunda bir hareketli istasyona çevrildi projemiz. Proje kapsamında daha sonra bir karavan ve mobil gözlem istasyonu geliştirildi. Şu an Dideban Dağı’nda oluşturulan 12 tane gözlem istasyonu sonucunda bölgede yağan kar miktarı, toprak sıcaklığı, rüzgâr sıcaklığı, nem ve kar kalınlığı ölçülerek bölgede oluşan kar karakteristiği bir moderatör aracılığıyla analizi yapılacak" diye konuştu. "TÜBİTAK tarafından yerli ve milli bir yazılım programı geliştirildi" "Gelen veriler analiz edildikten sonra bölgede çığ riski olmadan önce belirlenmiş olacak ve bölgeye en azından riski tam olarak ortaya konmuş olacaktır" diyen AFAD Bitlis İl Müdürü Kerem Oruk, "İkinci etapta ise bunun önlem aşamasına geçilecektir. Gözlem istasyonundan gelen verilerin sağlıklı analizi için bize TÜBİTAK tarafından yerli ve milli bir yazılım programı geliştirildi. Bu meyanda artık yurt dışına bağlı kalmaksızın yerel imkanlarımızla yapılan yazılım programı sayesinde artık analizlerimiz ve dışa bağımlılığımız ortadan kalkmış olacak. Bu sayede halkımız ve milletimiz daha çok güvenli bir ortamda yaşamını idame ettirmeye devam edecektir. Bu kapsamda aldığımız mobil gözlem istasyonumuz çok kompakt ve kapsamlı bir istasyon olarak hizmet verecektir. İstediğimiz her alana çekebileceğiz. Şu an ilk etapta sadece Didaban Dağı bölgesine yerleştirildi. Ancak gözlem istasyonlarımızın sayısını arttırarak daha sonra örnekleme yapıyorum. Nemrut bölgesine veyahut Karçinbaşı bölgesinde ana yollarımızın güzergahına bu sensorlerimizi arttırarak bütün veri akışlarımızı tek bir istasyona taşıyabileceğiz. Bu verilerimiz aynı zamanda AFAD Başkanlığımız Ankara’dan ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) yerleşkesinden de gözlemlenecek. Bizim gözümüzden kaçan bir şey olması halinde oralardan da bizlere uyarılar geliyor olacaktır. Umarım ikinci etabında daha geniş lokasyonlarda bu hizmeti vermiş olmayı umut ediyoruz" şeklinde konuştu. "Operatör aracılığıyla bu riski önceden görüp tespit etmiş olacağız" Karavan hakkında da bilgiler veren Oruk, "İçerisinde özel yazılımı olan bir bilgisayarımız ve 4 kişinin konaklayabileceği karavan olarak tasarlandı. Bu sadece çığ olarak kalmayacak. Afetselliği olan herhangi bir bölgeye anında intikali sağlayarak ekibimizin de orada aynı zamanda yaşam şartlarını devam ettirebilecek konforlu bir alan oluşturacaktır bizlere. Bu kapsamda geliştirilen karavanımızda mutfağından modüler banyo WC’sine kadar ihtiyaç duyabileceğimiz her şeyi tasarlamıştır. Enerjiye ihtiyaç duymayacaktır. Güneş panelleriyle kendi enerjisini üretebilen bir sistem. Artı olarak doğal gazını, suyunu modüler sistemindeki haznelerinde koruyabilen bir yapıda tasarlanan bir ekipman. Bu noktada ilimize böyle bir proje kazandırdığımız için de mutlu ve gururluyuz. Bir bölgede kar yağdığı sürece toprağın sıcaklığı, kar kalınlığı, rüzgârın yönü, şiddeti ve havanın nemine bağlı olarak kar karakteristiği ortaya çıkacaktır. Bizim operatörlerimiz sistemde bunu analiz ettiği zaman o bölgede çığın oluşumuna müsaitliğini net bir şekilde görecektir. Bizim buradaki en büyük amacımız zaten çığı önceden haber alabilmek. Biz buradaki teknik personelimizi operatör aracılığıyla bu riski önceden görüp tespit etmiş olacağız. Bize bu projenin en büyük avantajlarından biri de bu olacaktır" diye konuştu.
Mutki’de mezbahane ve halı saha açılışı yapıldı
08 Kasım 2025 Cumartesi - 16:32 Mutki’de mezbahane ve halı saha açılışı yapıldı Bitlis’in Mutki Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan mezbahane ve halı saha açılışlı yapıldı. Mutki’de gerçekleştirilen açılış programı saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasının ardından Kuran-ı Kerim okunmasıyla devam etti. Törende konuşan Mutki Kaymakamı Onur Yılmazer, yapılan tesislerin Mutki’ye değer katacağını ifade ederek, "Bugün Mutki’mizde güzel ve sevindirici bir gün gerçekten güzel, sevindirici bir gün, güzel bir atmosferde bir aradayız. Bir yandan ilçemize değer katacak olan kesimhane tesisimizin açılışını yapacağız. Bir yandan gençlerimize değer katacak olan halı sahamızın açılışını yapacağız. Bu iki tesis birbirinden farklı görünse de hem Mutki’nin vatandaşına da gençlerine de değer katacak inşallah. Kesimhanemiz hem vatandaşımıza daha hijyenik, düzenli bir hizmet sunacak hem de ilçemizin ekonomik ve ticari hayatını canlandıracak diye umut ediyoruz. Halı sahamız ise az önce Belediye Başkanımızın ifade ettiği gibi özellikle gençlerimiz için çok önemli bir kazanım. Burada bizlerin en büyük ihtiyaçlarından biri sosyal faaliyetler. Bu noktada gençlerimizin enerjisini Vaktinizi spor yönlendireceğiz. Çünkü Mutki’nin gençlerinin bu hizmete ihtiyacı olduğunun farkındayız ve bu hizmetlerin de Mutki’ye değer katacak olduğunun farkındayız" dedi. Konuşmaların ardından yapımı tamamlanan tesislerin açılışı yapılarak ilçede ilk gaz arzı gerçekleştirildi.