Yerel Haberler
Burdur
10 Aralık 2025 Çarşamba - 10:04 4. kuşak fotoğrafçı Mahmut Kanık 54 yıldır deklanşöre basıyor Burdur’da büyük dedesinden miras olarak kalan fotoğrafçılığa 54 yıldır büyük bir özveriyle aynı dükkanda devam eden 73 yaşındaki Mahmut Kanık, sağlığı el verdiği müddetçe işinin başında olmak istediğini söyledi. Çocuk yaştan beri fotoğrafçılık mesleğinin içerisinde olan Mahmut Kanık, büyük dedesinin 1930 yılında Atatürk’ün fotoğraflarını çektiği hikayeleri ile büyüdü. Büyük dedesinden sonra dedesinin mirasa sahip çıktığını ifade eden Kanık, o zamanlarda babası ve dedesinin yanında meslekle tanıştığını söyledi. Babasının yanında işleri tam anlamıyla öğrenen Kanık, 1971 yılında dükkanı babasından devraldı. Kanık, 54 yıldır mesleğine büyük bir özveriyle devam ediyor. Kızını ve eşine de fotoğrafçılık mesleğini öğrettiğini belirten Kanık, sağlığı el verdiği müddetçe işinin başında olmak istediğini söyledi. "Babamın babasının babası da fotoğrafçıydı" 1971 yılında ortaokulu bitirdikten sonra babasının yanında çalışmaya başladığını belirten Mahmut Kanık, "Bu şekilde de fotoğrafçılığa başladım. Bu zamana kadar aynı işi aynı yerimde aynı kişilerle yapmaktayım. Ben bu mesleği babamdan öğrendim. Babamın da babası fotoğrafçıydı. Babamın babasının babası da fotoğrafçıydı. Ben 4. kuşağım. Birinci kuşak olan dedem, 1936 yılında 6 Mart’ta Atatürk Burdur’a geldiği zaman fotoğrafını çekmiş. Tabii biz dünyada yokken. Atatürk Çatalpınar’da inmiş ve faytonla şehir içine gelinceye kadar dedemin babası çektiği fotoğrafları Atatürk’e vermiş. Atatürk’te ‘Oğlum bunu nasıl yaptın, aferim sana’ deyip Burdur Valiliğine fotoğrafları hediye etmiş" dedi. "Kızımı ve eşimi yetiştirdim" İkinci kuşak olan dedesini hatırladığını anlatan Kanık, "Dedem bir süre babamla birlikte çalışırken ben o zaman daha çok küçüktüm. Buna rağmen dükkana gelip gidiyordum. Yine dedem ve babamdan bir şeyler öğrendim. Sonra 1960 yılında direksiyon babama geçti. 1971 yılına kadar babam çalıştırdıktan sonra direksiyona ben geçtim. Bu şekilde ben 4. kuşağım. Nasip olursa da kızım 5. kuşak olarak gelmektedir. Ben de kızımı yetiştirdim ve aynı zamanda eşimi yetiştirdim" şeklinde konuştu. Mesleğini çok sevdiğini ifade eden Kanık, "Ben mesleğimi çok seviyorum ve artık Allah müsaade ederse sağlığım el verdiği zamana kadar çalışmaya devam edeceğim. Kızımla beraber çalışıyoruz. Ara sıra damadımız geliyor, o da yardım ediyor. Bu sayede hiçbir sorunumuz olmadan mesleğimize güzel bir şekilde devam ediyoruz" diye konuştu.
Suların çekildiği Burdur Gölü için imar uyarısı: "Deprem yaşandığında orada yapılan binaların ayakta durması mümkün değil"
15 Ekim 2025 Çarşamba - 15:00 Suların çekildiği Burdur Gölü için imar uyarısı: "Deprem yaşandığında orada yapılan binaların ayakta durması mümkün değil" Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Mahmut Mutlutürk, Burdur Gölü’nde suların çekildiği kısımların imara açılmaması gerektiğini belirterek, göl zeminlerinin yapılaşma için uygun olmadığını söyledi. Burdur Gölü gün geçtikçe kurumaya devam ediyor. Suların çekildiği bölgelerde yerleşim yerlerinin olmaması gerektiğini ifade eden Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Mahmut Mutlutürk, "Hepimizin de bildiği gibi gerek bütün dünyada, gerekse ülkemizde bir iklim krizinden bahsediliyor. Aslında iklim krizini yağışların azalması ve artması olarak iki türlü de görebiliyoruz. Ancak yaşadığımız bölgede hemen yanımızdaki Burdur Gölü’nde her geçen gün göl sularının azaldığını görüyoruz. Çok dikkat etmemiz gereken bir konu var. Gölün çekildiği alanlarda yapılaşma için hiçbir şekilde talepkar olmamalıyız. Çünkü gölün çekildiği alandaki zeminler yapılaşma için uygun yerler değil. Bu konuda dikkatli olmamız lazım" şeklinde konuştu. "Burdur’da deprem nerede olursa olsun göl kenarında binalar hasar görecektir" Bölgede aktif bir fayın olduğunu da hatırlatan Mutlutürk, yaşanabilecek bir depremde göl zeminine yapılan yapıların ayakta kalamayacağını belirtti. Mutlutürk, "Bu zeminlere binaları çok sağlam bir şekilde yapabilirsiniz ancak gölün hemen yanında Fethiye-Burdur Fay Zonu dediğimiz aktif bir fay var. Bu fay üzerinde belli periyotlarla büyük depremler yaşanabiliyor. Geçmişte de yaşandı. Bu deprem yaşandığında orada yapılan binaların ayakta durması mümkün değil. Çünkü göl zeminleri özellikle deprem sırasında gerek sıvılaşmada, gerek oturmalarda, gerek benzeri mühendislik sorunlarında çok fazla zarar görebiliyor. O yüzden dikkatli olmalıyız. Doğa ile baş edemezsiniz. Doğa oraya göl koymuş ve orada göl duracak. Bugün için göl suları çekiliyor ama belki yıllar sonra biz göle tekrardan kavuşabileceğiz. Tekrar kavuştuğumuz zaman bu sefer de binalar için gölü mü kurutacağız. Göle hiç karışmadan ve kalan yerleri koruyarak devam edeceğiz. Burdur’da deprem nerede olursa olsun göl kenarında binalar hasar görecektir. Gölün üzerine yapılan yapılar mutlaka hasar görecektir" diye konuştu.