Yerel Haberler
Çorum
24 Aralık 2025 Çarşamba - 13:58 Çorum Belediyesi Güreş Eğitim Merkezi açılış için gün sayıyor Çorum Belediyesi tarafından inşa edilen bölgenin en kapsamlı spor yatırımlarından biri olan Güreş Eğitim Merkezi kapılarını açmaya hazırlanıyor. Çorum Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Güreş Eğitim Merkezi, kapılarını genç sporculara açmaya hazırlanıyor. Yapım çalışmalarının sona erdiği tesiste tefrişat sürecine geçilirken, merkezin kısa süre içinde hizmete açılması planlanıyor. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, Şehir Stadyumu yanında inşa edilen Güreş Eğitim Merkezi’nde incelemelerde bulunarak yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Çorum’un güreş branşında köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayan Başkan Aşgın, şehirden geçmişten bugüne olimpiyat, dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonu sporcular yetiştiğini ifade etti. Yaklaşık 3 bin 750 metrekare inşaat alanı ve 1.240 metrekare oturum alanına sahip olan Güreş Eğitim Merkezi’nde; ofisler, 22 konaklama odası, etüt ve dinlenme alanları, ıslak hacimler, sığınak ve çamaşırhane bulunuyor. İdari binanın yanında ise sporcuların antrenmanlarını gerçekleştirebileceği modern bir spor salonu yer alıyor. Bölgenin en kapsamlı güreş eğitim merkezlerinden biri olma özelliği taşıyan tesisin 66 yatak kapasiteli olduğunu ifade eden Aşgın, merkezde eğitim sınıfları, etüt salonları ve sosyal alanların da yer aldığını söyledi. Başkan Aşgın, "Spor şehri Çorum için aşkla çalışmaya devam ediyoruz" dedi. Güreş Eğitim Merkezi’nin Çorum Belediyesi tarafından planlanan ve yapım süreci tamamen belediye tarafından yürütülen özel bir proje olduğunu belirten Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, "Projemizin finansmanı Gençlik ve Spor Bakanlığımız tarafından yüzde 100 oranında karşılanmıştır. Bakanlığımızın katkılarıyla Türkiye’ye örnek olacak bir spor tesisini daha Çorum’a kazandırıyoruz" diye konuştu.
Hititlerin başkenti Hattuşa’da 119 yıldır süren kazı çalışmaları yeniden başladı
02 Ağustos 2025 Cumartesi - 10:40 Hititlerin başkenti Hattuşa’da 119 yıldır süren kazı çalışmaları yeniden başladı Çorum’un Boğazkale ilçesindeki Hattuşa Antik Kenti’nde, 119 yıldır süren kazı çalışmalarında yeni dönem çalışmaları başladı. Kazı Başkanı Prof. Dr. Andreas Schachner, yürütülen çalışmalarla Hititlerin farklı dönemlere dair yeni bilgilere ulamayı hedeflediklerini söyledi. Anadolu’nun ilk medeniyetlerinden Hatti ve Hititlerin kültürel mirasının bulunduğu ve UNESCO "Dünya Kültür Mirası" ve "Dünya Belleği" listesinde yer alan Hattuşa’da kazı sezonu başladı. 1906 yılından bu yana aralıklarla devam eden ve bu yıl 119. sezonuna giren kazı çalışmaları Kazı Başkanı Prof. Dr. Andreas Schachner, başkanlığında gerçekleştiriliyor. 8 bin yıllık geçmişe sahip Hattuşa Antik Kenti’ndeki büyük tapınak ve saray bölgesi arasında gerçekleştirilen kazı çalışmalarıyla, bölgenin çeşitli dönemler boyunca nasıl geliştiğini anlamak ve yeni izlere ulaşmak hedefleniyor. Mevcut çalışma alanlarının yanı sıra, Ambarlı Kaya’daki mağarada ve büyük sarayın henüz keşfedilmemiş kısımlarında da çalışmaların yürütüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Schachner, kazı ekibinde jeologlar, arkeologlar, tarihçiler ve Hititologlar gibi farklı disiplinlerden toplam 90 kişinin yer aldığını söyledi. "Toplam 119 yıldır burada çalışmalar yapılıyor" Çalışmalarla ilgili bilgiler veren Kazı Başkanı Prof. Dr. Andreas Schacner, "Bu yıl benim 20. sezonum. Genel olarak baktığımızda, burada 1906’dan bu yana süregelen uzun bir kazı serüveni var. Bazı aralar dışında, toplam 119 yıldır burada çalışmalar yapılıyor. Şu anda büyük tapınak ile saray bölgesi arasındaki alanda, yani büyük kalenin kuzeybatı yamacında çalışıyoruz. Daha net olmak gerekirse, ikinci basamağın öbür tarafındayız. Bu yıl ağırlıklı olarak ikinci ve üçüncü teras arasında kazılarımız sürüyor. Amacımız, farklı dönemlerdeki bu iki önemli yapı, tapınak ve saray arasında kalan bölgenin nasıl şekillendiğini, neye hizmet ettiğini, zamanla nasıl değiştiğini anlamaya çalışmak. Tabii bunun yanında paralel olarak farklı alanlarda da çalışıyoruz. Örneğin, ’ambarlı kaya’nın altında küçük bir mağara var, orada da kazılarımız devam ediyor. Büyük kalede, sarayın daha önce hiç araştırılmamış bir bölümünü inceliyoruz. Orada da çalışmalar sürüyor. Yarın itibarıyla batı yamacında da kazılara başlayacağız. Biz çalışmalara bu yıl 23 Haziran’da başladık" dedi. "Farklı dönemlere dair yeni bilgilere ulaşacağımızı düşünüyoruz" Deneyimli bir ekiple çalışmaların sürdüğünü ifade eden Prof. Dr. Andreas Schacner, "Ekibimiz oldukça disiplinler arası bir yapıya sahip. Aramızda mimar, jeolog, arkeolog, tarihçi, filolog ve özellikle Hitit uzmanı olan hetitologlar yer alıyor. Ayrıca botanikçiler, botanik uzmanları ve antropologlar da kazılara katkı veriyor. Yarın itibariyle işçi sayımız 90 kişiye ulaşacak. Bu yılki ana hedefimiz, hemen arkamızda yer alan Galat Dönemi’ne ait yapının kazılarını tamamlamak. O bölgedeki çalışmalar yakın zamanda bitecek gibi görünüyor. Bunun dışında Hitit dönemine dair üst bölgelerde daha yoğun çalışmamız gerekiyor ve zaten o dönemle ilgili yapı izleri de gelmeye başladı. Büyük kalede hem Demir Çağı hem de Hitit Dönemi’ne odaklanıyoruz. Batı yamacında da yine ağırlıkla Hitit dönemine ait verilere ulaşmayı hedefliyoruz. Yani özetle, bu yıl yaptığımız çalışmalarla birlikte birçok farklı dönemlere dair yeni bilgilere ulaşacağımızı düşünüyoruz" diye konuştu.
Hititler’in başkentinde demirin 3 bin 500 yıllık serüvenine yolculuk
01 Ağustos 2025 Cuma - 23:01 Hititler’in başkentinde demirin 3 bin 500 yıllık serüvenine yolculuk Hititler’in 3 bin 500 yıl önce kullandığı demir eşyalar ve aksesuarlar, düzenlenen sergide ziyarete açıldı. Çorum’un Boğazkale ilçesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığınca başlatılan ’Cumhuriyetimizin 102. Yılında 102 Süreli Sergi: Anadolu’nun Kültürel Mirasına Yolculuk Projesi’ çerçevesinde, demirin yaklaşık 3 bin 500 yıllık serüvenini anlatan eserler ziyarete açıldı. Hititlerin başkenti Hattuşa’da bulunan Boğazköy Müzesi’nde düzenlenen serginin açılış programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Protokol üyeleri ve uzmanlar tarafından yapılan konuşmaların ardından serginin açılış kurdelesi kesildi. Arkeoloji uzmanları ve diğer katılımcılar, demirin tarih boyunca geçirdiği evrimi gözler önüne seren eserlere büyük ilgi gösterdi. Sergiye Çorum İl Kültür ve Turizm Müdürü Sümeyra Bektaş, Sungurlu Kaymakamı ve Boğazkale Kaymakam Vekili Mutlu Köksal, Boğazkale Belediye Başkanı Adem Özel, Boğazköy Müze Müdürü Resul İbiş, Hattuşa Kazı Başkanı Prof. Dr. Andreas Schacner, protokol üyeleri, arkeoloji uzmanları ve davetliler katıldı. "Sergi, demirin tarih sahnesindeki yaklaşık 3500 yıllık serüvenini gözler önüne sergilemektedir" Programda konuşan Çorum İl Kültür ve Turizm Müdürü Sümeyra Bektaş, "Kültür ve Turizm Bakanlığımız çoğu zaman bir çapa ya da bir fırça darbesiyle gün yüzüne çıktığı düşünülen bu eşsiz eserlerin sabır, azim, disiplin ve fedakarlığın sonucunda bugünkü haline getirildiği unutulmamalıdır. Bize düşen görev ise kıymetli hocalarımızın bize emanet ettiği eserlerin hikayesini izleyicisiyle buluşturmaktır. Cumhuriyetimizin 102. yılında 102 sergi projesi kapsamında Çorum Boğazköy Müzemizce hazırlanan Hapalki Demir adlı sergi, demirin tarih sahnesindeki yaklaşık 3500 yıllık serüvenini gözler önüne sergilemektedir" dedi. "Miras kalan tarihi eserlerimizi unutmuyoruz" Sergilenen eserlerin bir farkındalık oluşturduğunu ifade eden Sungurlu Kaymakam Köksal ise, "Hititlerin Başkentliğine ev sahipliği yapan Cumhuriyetimizin kuruluşunda önemli bir lokasyon olan Anadolu’nun bu güzel coğrafyasında, bu güzel yerinde bizler buluşuyoruz ki Cumhuriyetimizi unutmuyoruz. Cumhuriyetimizin değerlerini unutmuyoruz ve aynı zamanda tarihi unutmuyoruz. Miras kalan tarihi eserlerimizi unutmuyoruz ve burada bir farkındalık oluşturuyoruz" diye konuştu. "Bu sergideki her parça insanlık tarihine şekil veren bir güç olduğunu bir kez daha gösterdi" Demirin insanlık tarihindeki önemiyle ilgili konuşan Boğazköy Müze Müdürü Resul İbiş de, "Demir, Hattice dilinde ’hapal’ demek. İnsanlık tarihine yön vermiş en önemli metallerden biri. Öyle ki sadece alet ya da silah üretmekle kalmadı, adını verdiği bir çağa da öncülük etti. Biz de bu sergide, demirin yaklaşık 3 bin 500 yıllık tarih içindeki yolculuğunu anlatıyoruz. Her şey Eski Tunç Çağı’nda, göktaşlarından elde edilen meteorik demirle başlıyor. Bu yolculuk, 19. yüzyıla kadar uzanıyor. Demirin kültürel mirastaki önemi, özellikle Anadolu tarihindeki yeriyle birlikte ele alınıyor. Serginin başlangıcında ’kozmik köken’ vurgusu yaptık. Çünkü demir sadece dünyaya ait bir element değil; yıldızların kalbinde doğan, kozmik bir miras aslında. Bugün doğada bulduğumuz demirin çoğu, süpernova patlamaları sırasında oluşmuş. Bu yıldızsal patlamalar, uzaya büyük miktarda demir saçmış ve bu demir, ünya gibi kayalık gezegenlerin çekirdeğinde, kabuğunda önemli yer edinmiş" şeklinde konuştu. "Yeniden yapılanma sürecinde demirin üretim amacıyla kullanılması çok kritik bir rol oynamış" Demirin geçmiş dönemde insanların zihin dünyasında önemli bir yere sahip olduğunu ifade eden Boğazköy/Hattuşa Kazı Başkanı Prof. Dr. Andreas Schacner, "Karum ve Hitit dönemlerinde demirin genellikle süs eşyası olarak kullanıldığını düşünüyoruz. Aynı zamanda kaplama malzemesi olarak da değerlendirilmiş olabilir. Mesela bazı Hitit metinlerinde ’kralın demirden tahtı’ geçiyor. Ama bu ifadenin tam anlamıyla bir demir tahta işaret ettiğini sanmıyoruz. Muhtemelen taht ahşaptı ve üzerine demir kaplama yapılmıştı, yani süsleme amaçlı kullanılmış olabilir. Demir, o dönem insanlarının zihin dünyasında da önemli bir yere sahipti. ’Kralın sözü demir gibidir, değiştirilmez’ gibi ifadelerden de bu anlaşılıyor. Demek ki demirin sağlamlığı, dayanıklılığı onlar için mecazi anlamda da değerliymiş. Ancak bugünkü bilimsel verilere baktığımızda, demir teknolojisinin alet ve silah üretiminde yaygın olarak kullanılmaya başlanması Milattan önce 1000’li yılları buluyor. Belki biraz daha ileri gidersek 950-900 yılları. Özellikle Kuzeybatı İran ve Doğu Anadolu’da bu teknolojinin geliştiği görülüyor. İlk çelik oranı yüksek demir buluntular da o bölgeden geliyor. Boğazköy’de ise demirle tanışma biraz daha geç oluyor. İlk örnekler 8. yüzyıla ait ve onlar da daha çok küçük aletler. Büyük ve dikkat çeken aletlerin üretimi ise Geç Demir Çağı’na denk geliyor. Burada asıl vurgulamak istediğim şey, Boğazköy’de bir kültürel süreklilik var. Hititlerin yıkılmasından sonra insanlar adeta Neolitik ya da Kalkolitik dönem seviyesine geri dönmüş. Yazı, seramik, maden kullanımı-hepsi kaybolmuş. Çok basit bir yaşam biçimine dönülmüş. Ama sonra zamanla, adım adım bu kültür yeniden yükselmiş. 8. yüzyıla geldiğimizde burada yeniden bir devlet yapısının kurulduğunu görüyoruz. Bana göre, bu yeniden yapılanma sürecinde demirin üretim amacıyla kullanılması çok kritik bir rol oynamış" ifadelerini kullandı.
Çorum zabıtasından kaldırım işgallerine gece operasyonu
31 Temmuz 2025 Perşembe - 15:22 Çorum zabıtasından kaldırım işgallerine gece operasyonu Çorum’da zabıta ekipleri, emniyet birimleriyle birlikte şehrin ana caddelerinde kaldırım ve yol işgallerine yönelik gece denetimi gerçekleştirdi. Çorum Belediyesi, kaldırım ve yol işgallerine karşı yürüttüğü denetim çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. Zabıta ekipleri, şehir genelindeki usulsüz kullanımların önüne geçmek amacıyla Gazi, Bahabey ve İnönü Caddeleri’nde gece saatlerinde kapsamlı bir denetim gerçekleştirdi. Emniyet birimleriyle koordineli olarak gerçekleştirilen denetimler, gündüz saatlerinde ana arterlerde trafik yoğunluğuna neden olmamak için özellikle trafiğin en az olduğu gece saatlerinde planlandı. Zabıta ekipleri, kamuya ait kaldırım ve yol gibi alanlarda yapılan izinsiz kullanımlara yönelik yaptığı kontrollerde, uyarılara rağmen malzemelerini kaldırmayan kişi ve işletmelere ait eşyaları toplayarak yasal işlem başlattı. Ayrıca kamuya ait alanların keyfi şekilde işgal edilmesinin şehir estetiğini bozduğu ve yaya güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye attığı vurgulanarak; denetimlerin aralıksız ve tavizsiz şekilde sürdürüleceği ve kuralları ihlal eden kişi ya da kurumlara karşı gerekli yasal işlemlerin tereddütsüz uygulanacağı bildirildi. "Vatandaşlarımızdan tek bir şikayet gelmeyene kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz" Yapılan denetim ve işlemlerle ilgili olarak açıklamada bulunan Çorum Belediyesi Zabıta Müdürü İrfan Göyhan, "Çorum Belediyesi Zabıta Müdürlüğü olarak, ‘kaldırım yayaların, yollar araçların’ sloganıyla başlatmış olduğumuz çalışmalara mesai gözetmeksizin devam ediyoruz. Daha önceki uygulamalarımızda esnaflarımızı bu konuda bilgilendirdik. Şuanda da yaya geçişlerine engel olan ve şehir estetiğini bozan flama, duba ve benzeri materyalleri topluyoruz. Vatandaşlarımızdan tek bir şikayet gelmeyene kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz" dedi.