Yerel Haberler
Çorum
Milyonlarca liralık vurgun yapan şebekenin çökertildiği operasyonda 7 tutuklama 26 Aralık 2025 Cuma - 17:48:02 Araç satmak isteyen 55 vatandaşı "senet hilesiyle" milyonlarca liralık dolandıran şahıslara yönelik Çorum merkezli 5 ilde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan şüphelilerden 7’si tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Çorum il Emniyet Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri tarafından, internet üzerinden araçlarını satmak için ilan veren vatandaşları ağına düşüren ve satın almak istedikleri araçların ücretinin bir kısmını güvenli ödeme ya da elden ödeyip, geri kalan tutarı ise senet düzenleyip ödeme yapmayan şebekeye yönelik çalışma başlattı. Ekipler tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, şüphelilerin devri alınan araçların kaydını kendi aralarında ya da üçüncü şahıslara devrettiği, bu yöntemle elde ettikleri gelirleri kendilerine ait şirketler üzerinden akladıkları tespit edildi. Şebekenin yöntemiyle toplam 55 araç sahibini dolandırdığını belirleyen ekipler, MASAK’tan temin edilen raporlarda şüphelilerin banka hesaplarında 2025 yılı içerisinde tam 45 milyon TL’lik işlem hacmi bulunduğu ve bu paranın 15 milyon TL’lik kısmının şirketler üzerinden aklandığını belirledi. Düğmeye basan ekipler, Çorum merkezli Kırıkkale, Kırşehir, Yozgat ve Ankara’da belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında 14 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin suçtan elde ettikleri değerlendirilen ve piyasa değeri yaklaşık 46 milyon 500 bin TL olan 58 araca ve 2 taşınmaza da el konuldu. Gözaltına alınan 14 şüpheli, emniyetteki işlemlerin ardından Çorum Adliyesi’ne sevk edildi. Hakim karşısına çıkartılan şüphelilerden 7’si tutuklanırken, 7’si ise adli kontrol adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Çorum’da yaprak bitiyle mücadele için doğaya uğur böcekleri salındı
18 Temmuz 2025 Cuma - 17:50 Çorum’da yaprak bitiyle mücadele için doğaya uğur böcekleri salındı Çorum’da yaz aylarında popülasyonu artan yaprak bitiyle mücadele için yetiştirilen uğur böcekleri doğaya bırakıldı. Çorum’da yaz aylarında yonca ve ayçiçeği tarlalarından şehir merkezine gelen yaprak bitlerinin insanları rahatsız etmesi üzerine çözüm arayan Çorum Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü bünyesinde bir böcek üretim laboratuvarı kuruldu. Mayıs ayında başlanan uğur böceği yetiştiriciliği sayesinde elde edilen yaklaşık 500 uğur böceği, yaprak bitiyle mücadele amacıyla şehrin çeşitli noktalarında bulunan parklara bırakıldı. "Hedefimiz, çevre dostu biyolojik mücadele yöntemlerini yaygınlaştırmaktır." Yapılan çalışmayla ilgili bilgi veren Çorum Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü Ziraat Mühendisi Seda Nur Kerem, "Çorum Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü olarak özellikle temmuz-ağustos aylarında ciddi popülasyonlara ulaşan yaprak bitleriyle mücadele etmek amacıyla laboratuvar ortamında uğur böceği üretimine başladık. Bu çalışmadaki hedefimiz, çevre dostu biyolojik mücadele yöntemlerini yaygınlaştırmaktır. Çorum Belediyesi olarak çevreye duyarlı, ekolojik dengeyi koruyan ve sürdürülebilir uygulamaları desteklemeye kararlılıkla devam edeceğiz" dedi. Her yıl popülasyonu artan yaprak bitleriyle kimyasal yöntemlerin yanı sıra biyolojik yöntemlerin de kullanıldığını belirten Park ve Bahçeler Müdürü İsmail Özler, ise "Yaprak bitinin popülasyonu her geçen yıl artmaktadır. Bu nedenle kimyasal yöntemlerin yanında, çevreye duyarlı ve ekolojik dengeyi bozmayan biyolojik yöntemleri de kullanmaktayız. Çorum Belediyesi olarak sürdürülebilir uygulamaları kararlılıkla desteklemeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Çorum’da kuraklık uyarısı: "Bu şekilde devam ederse içme suyu noktasında ciddi bir sıkıntı bizi bekliyor"
18 Temmuz 2025 Cuma - 17:41 Çorum’da kuraklık uyarısı: "Bu şekilde devam ederse içme suyu noktasında ciddi bir sıkıntı bizi bekliyor" Çorum’da düzenlenen İl Koordinasyon Kurulu toplantısında konuşan Devlet Su İşleri 5. Bölge Müdürü İbrahim Yaroğlu, "Şu anda kısa vadede bizdeki verilere göre çok ciddi bir problem gözükmüyor ama bu kuraklık önümüzdeki yıl da devam ederse içme suyu noktasında ciddi dar boğazlar yaşanacak" dedi. Çorum’da İl Koordinasyon Kurulu’nun 3. dönem toplantısı, Çorum Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. İl genelinde devam eden projeler, ödenek durumları ve planlanan yeni yatırımlar toplantıda masaya yatırıldı. Toplantıda 2025 yılı itibarıyla Çorum’da kamu kurum ve kuruluşları tarafından yürütülen toplam 425 adet kamu yatırım projesi bulunduğu ve bu projelerin toplam bedelinin 123 milyar 678 milyon TL olduğu belirtildi. Devlet Su İşleri (DSİ) 5. Bölge Müdürü İbrahim Yaroğlu ise ildeki barajların doluluk oranlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Barajlarda şu an için endişe verici, afaki bir durum olmadığını belirten Yaroğlu, su tüketimi konusunda uyarılarda bulundu. Yaroğlu, mevcut su tüketim alışkanlıklarının bu şekilde devam etmesi halinde ilerleyen süreçlerde vatandaşların su sıkıntısı nedeniyle zor bir duruma düşebileceğine dikkat çekerek, suyun tasarruflu kullanılması gerektiğini vurguladı. "Önümüzdeki yıl içme suyu noktasında ciddi dar boğazlar yaşanacak" Mevcut su tüketim alışkanlıklarının sürmesi halinde yaşanacak tehlikeye dikkat çeken Yaroğlu, "Barajlardaki doluluk oranına baktığımızda Obruk Barajı haricinde diğer tüm barajlarımızda neredeyse geçen seneye nazaran yüzde 50’den fazla bir düşüş var. Obruk Barajı’nda ise sürekli biz Hilfanlı’dan desteklediğimizden dolayı geçen sene 64 olan doluluk oranımız, bu sene 87 ama diğer barajlarımızda, özellikle içme suyu noktasındaki barajlarımızda doluluk oranı yüzde 50’den fazla. İnşallah önümüzdeki yıl yani bu doluluk oranlarımız artar. Bu şekilde devam ederse içme suyu noktasında ciddi bir sıkıntı bizi bekliyor. İnşallah bu sene yağışlı geçer, barajlarımızı doldururuz, önümüzdeki yıla hazırlıklı oluruz. Şu anda kısa vadede bizdeki verilere göre çok ciddi bir problem gözükmüyor ama bu kuraklık önümüzdeki yıl da devam ederse içme suyu noktasında ciddi dar boğazlar yaşanacak" dedi. "Bu yatırımların tamamı vatandaşımızın huzurunu, asayişini, refahını artırmaya ve hayatını kolaylaştırmaya yöneliktir" Çorum Valisi Ali Çalgan ise, "İçme suyu, kadimden beri insanlığın temel ihtiyaçlarından biri olmuş ve bir şekilde karşılanmış ya da karşılanmaya çalışılmıştır. Eğitim ve sağlık da aynı şekilde temel ihtiyaçlardır. Beş yıl önce şehrimizin nüfusu belliydi ve bu hizmetler belirli bir oranda sağlanıyordu. Şimdi nüfusumuzda bir artış olmamasına rağmen, özellikle sağlık yatırımları dikkatimi çekiyor. Dünya kadar yatırım yapıldığını görüyorum. Üstelik bu durum, asrın felaketi olarak adlandırılan depreme rağmen gerçekleşti. Yatırımların oldukça iyi bir seviyede olduğunu düşünüyorum. Bu yatırımların tamamı vatandaşımızın huzurunu, asayişini, refahını artırmaya ve hayatını kolaylaştırmaya yöneliktir. Hepimiz bu bilinçle hareket ediyoruz ve bu sayede bu olumlu sonuçları elde ediyoruz" diye konuştu.
15 Temmuz gazisi Turgut Aslan: "Eğer FETÖ kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı"
17 Temmuz 2025 Perşembe - 19:49 15 Temmuz gazisi Turgut Aslan: "Eğer FETÖ kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı" Çorum’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü çerçevesinde düzenlenen söyleşide konuşan 15 Temmuz gazisi ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Turgut Aslan, "Eğer FETÖ kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı" dedi. Çorum’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma programları çerçevesinde Hitit Üniversitesi Rektörlüğü, Çorum Belediye Başkanlığı, Sivil Toplumla İlişkiler İl Müdürlüğü öncülüğünde Meslek Yüksek Okulu Kampüsü Ethem Erkoç Konferans Salonu’nda "En Uzun Gece 15 Temmuz Zaferin Adı Türkiye" konulu söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşiye konuşmacı olarak Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı olarak görev yaparken 15 Temmuz gecesi Jandarma Genel Komutanlığı’nda rehin alınan ve başından vurularak ağır yaralanan Turgut Aslan katıldı. "Bu millete hiç kimse diz çöktüremeyecek" Programda konuşan Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın, "Hiç kimse bu millete diz çöktüremeyecektir. Çünkü Türkiye umudun adıdır, çünkü Türkiye zaferin adıdır. Bayrağımızı indirmedik, indirtmedik ve asla da indirtmeyeceğiz. Bunu başaramayacaklar. Ancak bunun için herkesin görevini en iyi şekilde yapması gerekiyor. Herkes, üstlendiği vazifenin sorumluluğunun farkında olmalı. Bu topraklar, şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış kutsal topraklardır. Burada görev yapan her birimiz, sadece bir iş değil, aynı zamanda bir vefa borcu taşıyoruz. Şehitlerimize karşı, gazilerimize Turgut abiye karşı bir sorumluluğumuz var. Bu bilinçle, Allah rızası için işimizi en güzel şekilde yapmalıyız. Çünkü derler ki ’su uyur, düşman uyumaz.’ Unutulan her darbe, unutulan her ihanet, zamanı geldiğinde mutlaka tekerrür eder. Bu acıların bir daha yaşanmaması için hep birlikte diri olmalıyız, iri olmalıyız ve her zaman uyanık kalmalıyız" dedi. "Turgut Aslan o gecenin en büyük engeliydi" Çorum Valisi Ali Çalgan ise, "15 Temmuz gecesi, hain darbe girişiminde bulunanlar, kendilerince kritik gördükleri yerleri hedef aldılar. Stratejik noktaları vurmaya çalıştılar. Ancak sadece kurumları değil, bir kişiyi de doğrudan hedef aldılar: Turgut Aslan. Allah onu bu millete bağışladı. Onun hayata tutunması, bizim için tarifsiz bir mutluluk kaynağıdır. Çünkü Turgut Aslan, onlar için en büyük tehditlerden biriydi. O gece Allah korusun darbecilerin başarıya ulaşmasının önündeki en büyük engellerden biri de oydu" diye konuştu. "15 Temmuz’u unutmadık, unutturmayacağız" Protokol konuşmalarının ardından Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk’ün moderatörlüğünde Turgut Aslan, darbe girişimi sırasında yaşadıklarını anlattı. 15 Temmuz’un unutulmaması gerektiğini ifade eden Aslan, "15 Temmuz’un üzerinden dokuz yıl geçti. Cenab-ı Allah o karanlık geceyi Türk milletine bir daha yaşatmasın. O gece Atlı Spor Kulübü’nde yemekteydim. Jandarma tarafında bir hareketlilik dikkatimi çekti. Oradaki yetkililerden biriyle görüşmek istedim ama adını söylemedi. Yanına gittim, bana bir randevu verdi. Kendisine bir ihlal olup olmadığını sordum. ’Böyle bir şeyle ihlal olmaz’ dedi. Jandarma karargahına girmek istedim, ancak içeri almadılar. Israr edince, ’Tamam, gelsin bakalım, terörist kimmiş görürüz’ dediler. İçeri girdiğimde hemen beni rehin aldılar. Korumam Hasan Gülhan da yanımdaydı. Gözlerimizi bağladılar. Daha sonra Hasan’ın kafasına iki el ateş ettiler, orada şehit oldu. O esnada ben Erkan Öktem’den su istedim. Su vermedi. ’En azından lavaboya gideyim’ dedim, ona da izin vermedi. Bana, ’Seni öyle bir yere göndereceğim ki lavaboya ihtiyacın olmayacak’ dedi. Kısa bir süre sonra benim de kafama ateş etti ve öldüğümü sanıp bir kenara attılar. Mersin Özel Harekat’tan iki arkadaş beni buldu. O sırada bir ambulansla beni Gazi Hastanesi’ne götürdüler. Doktorların dediğine göre sadece birkaç saniyeyle hayatta kalabilmişim. Dört kez beyin ameliyatı geçirdim ve yaklaşık altı ay komada kaldım. Uyandığımda ilk sorum, ’Fetullah Gülen kazandı mı’ oldu. Eğer kazansaydı demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı. Neyse ki ’Hayır, kazanamadı’ dediklerinde büyük bir oh çektim. O süreçte bir savcı benden süreci hukuki zemine oturtmak için resmi bir belge hazırlanmamı talep etti. Ancak birçok kişi korkudan çekinince Sayın Başbakanımız beni çağırdı ve ’Bir rapor hazırlar mısın’ dedi. Şimdiki Kırşehir Emniyet Müdürü Erdoğan Kartal ve diğer arkadaşlarla istişare ederek bir rapor hazırladım, altına da imzamı attım. Fetullah Gülen bir terör örgütü lideridir. Bu raporun ardından mahkeme süreci başladı, tutuklamalar gerçekleşti. Ardından infaz işlerinin başına getirildim. Bu olayları burada anlatmak istedim, çünkü orada canını veren binlerce kahraman var. 2 bin 300 gazi var, onlardan biri de benim. Kanımızla bu toprakları vatan yaptık. Herkese örnek olmalı, çünkü bugün FETÖ olur, yarın başka bir yapı çıkar. Tedbirli olmazsak bizi yerler içerler Allah korusun. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Hakan Fidan’ın da dediği gibi, ’Bir gün ölürsem mezarımı ailem ve milletim ziyaret etsin, bana dua etsinler.’ Ben bugüne kadar o dualarla ayakta kaldım. Bunu bilin, bu bana yeter" şeklinde konuştu. Söyleşi hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.
15 Temmuz Gazisi Turgut Aslan: "Eğer FETÖ kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı"
17 Temmuz 2025 Perşembe - 19:35 15 Temmuz Gazisi Turgut Aslan: "Eğer FETÖ kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı" Çorum’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü çerçevesinde düzenlenen söyleşide konuşan 15 Temmuz Gazisi ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Turgut Aslan, "Eğer FETÖ kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı" dedi. Çorum’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma programları çerçevesinde, Hitit Üniversitesi Rektörlüğü, Çorum Belediye Başkanlığı, Sivil Toplumla İlişkiler İl Müdürlüğü öncülüğünde Meslek Yüksek Okulu Kampüsü Ethem Erkoç Konferans Salonu’nda "En Uzun Gece 15 Temmuz Zaferin Adı Türkiye" konulu söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşiye konuşmacı olarak, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı olarak görev yaparken, 15 Temmuz gecesi Jandarma Genel Komutanlığı’nda rehin alınarak başından vurularak ağır yaralanan Turgut Aslan katıldı. "Bu millete hiç kimse diz çöktüremeyecek" Düzenlenen programda konuşan Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, "Hiç kimse bu millete diz çöktüremeyecektir. Çünkü Türkiye umudun adıdır, çünkü Türkiye zaferin adıdır. Bayrağımızı indirmedik, indirtmedik ve asla da indirtmeyeceğiz. Bunu başaramayacaklar. Ancak bunun için herkesin görevini en iyi şekilde yapması gerekiyor. Herkes, üstlendiği vazifenin sorumluluğunun farkında olmalı. Bu topraklar, şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış kutsal topraklardır. Burada görev yapan her birimiz, sadece bir iş değil, aynı zamanda bir vefa borcu taşıyoruz. Şehitlerimize karşı, gazilerimize Turgut abiye karşı bir sorumluluğumuz var. Bu bilinçle, Allah rızası için işimizi en güzel şekilde yapmalıyız. Çünkü derler ki ’su uyur, düşman uyumaz.’ Unutulan her darbe, unutulan her ihanet, zamanı geldiğinde mutlaka tekerrür eder. Bu acıların bir daha yaşanmaması için hep birlikte diri olmalıyız, iri olmalıyız ve her zaman uyanık kalmalıyız" dedi. "Turgut Aslan, o gecenin en büyük engeliydi" Daha sonra konuşa Çorum Valisi Ali Çalgan ise, "15 Temmuz gecesi, hain darbe girişiminde bulunanlar, kendilerince kritik gördükleri yerleri hedef aldılar. Stratejik noktaları vurmaya çalıştılar. Ancak sadece kurumları değil, bir kişiyi de doğrudan hedef aldılar: Turgut Aslan. Allah onu bu millete bağışladı. Onun hayata tutunması, bizim için tarifsiz bir mutluluk kaynağıdır. Çünkü Turgut Aslan, onlar için en büyük tehditlerden biriydi. O gece, Allah korusun, darbecilerin başarıya ulaşmasının önündeki en büyük engellerden biri de oydu" diye konuştu. "15 Temmuz’u Unutmadık, Unutturmayacağız" Protokol konuşmalarının ardından, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk’ün moderatörlüğünde Aslan, darbe girişimi sırasında yaşadıklarını anlattı. 15 Temmuz’un unutulmaması gerektiğini ifade eden Aslan, "15 Temmuz’un üzerinden dokuz yıl geçti. Cenab-ı Allah o karanlık geceyi Türk milletine bir daha yaşatmasın. O gece Atlı Spor Kulübü’nde yemekteydim. Jandarma tarafında bir hareketlilik dikkatimi çekti. Oradaki yetkililerden biriyle görüşmek istedim ama adını söylemedi. Yanına gittim, bana bir randevu verdi. Kendisine bir ihlal olup olmadığını sordum. ’Böyle bir şeyle ihlal olmaz’ dedi. Jandarma karargahına girmek istedim, ancak içeri almadılar. Israr edince, ’tamam, gelsin bakalım, terörist kimmiş görürüz’ dediler. İçeri girdiğimde hemen beni rehin aldılar. Korumam Hasan Gülhan da yanımdaydı. Gözlerimizi bağladılar. Daha sonra Hasan’ın kafasına iki el ateş ettiler, orada şehit oldu. O esnada ben, Erkan Öktem’den su istedim. Su vermedi. ’En azından lavaboya gideyim’ dedim, ona da izin vermedi. Bana, ’seni öyle bir yere göndereceğim ki lavaboya ihtiyacın olmayacak’ dedi. Kısa bir süre sonra benim de kafama ateş etti ve öldüğümü sanıp bir kenara attılar. Mersin Özel Harekat’tan iki arkadaş beni buldu. O sırada bir ambulansla beni Gazi Hastanesi’ne götürdüler. Doktorların dediğine göre, sadece birkaç saniyeyle hayatta kalabilmişim. Dört kez beyin ameliyatı geçirdim ve yaklaşık altı ay komada kaldım. Uyandığımda ilk sorum, ’Fetullah Gülen kazandı mı’ oldu. Eğer kazansaydı, demokrasi ve halk kaybetmiş olacaktı. Neyse ki ’hayır, kazanamadı’ dediklerinde büyük bir oh çektim. O süreçte bir savcı benden, süreci hukuki zemine oturtmak için resmi bir belge hazırlanmamı talep etti. Ancak birçok kişi korkudan çekinince, Sayın Başbakanımız beni çağırdı ve ’bir rapor hazırlar mısın’ dedi. Şimdiki Kırşehir Emniyet Müdürü Erdoğan Kartal ve diğer arkadaşlarla istişare ederek bir rapor hazırladım. Altına da imzamı attım. Fetullah Gülen bir terör örgütü lideridir. Bu raporun ardından mahkeme süreci başladı, tutuklamalar gerçekleşti. Ardından infaz işlerinin başına getirildim. Bu olayları burada anlatmak istedim çünkü orada canını veren binlerce kahraman var. 2 bin 300 gazi varü, onlardan biri de benim. Kanımızla bu toprakları vatan yaptık. Herkes örnek olmalı, çünkü bugün FETÖ olur, yarın başka bir yapı çıkar. Tedbirli olmazsak, bizi yerler, içerler. Allah korusun. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Hakan Fidan’ın da dediği gibi, ’bir gün ölürsem, mezarımı ailem ve milletim ziyaret etsin, bana dua etsinler.’ Ben bugüne kadar o dualarla ayakta kaldım. Bunu bilin, bu bana yeter" şeklinde konuştu. Söyleşi hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.