Yerel Haberler
Eskişehir
Eskişehir’de 2025 yılında motosiklet kazaları arttı, bin 847 kişi yaralandı 30 Aralık 2025 Salı - 11:56:21 Eskişehir’de bu yıl motosikletlerin karıştığı trafik kazası sayısı bir önceki yıla göre yüzde 17,98 artarak bin 594’ü yükselirken, kazalarda bin 847 kişi yaralandı. Yaralı sayısında bir önceki yıla göre yüzde 16,31 artış yaşanırken, 2024 yılına motosikletin karıştığı kazalarda 4 kişi ölürken, bu yıl hayatını kaybeden olmadığı öğrenildi. Eskişehir’de 1 Ocak ile 29 Aralık 2025 tarihleri arasında İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü’nün sorumluluk bölgesinde bin 594 motosikletin karıştığı yaralanmalı kaza meydana gelirken, bu kazalarda can kaybı yaşanmadı. Bu bin 594 kazada, toplam bin 847 kişi yaralandı. 2024 yılında ise motosikletin karıştığı bin 351 yaranmalı kaza meydan gelirken, bin 588 kişi yaralandı. 2025 yılında motosikletin karıştığı kazalarda ölen olmazken 2024 yılındaki motosiklet kazalarında toplam 4 kişi hayatını kaybetti. 2024 yılı ile 2025 yılı arasında yaralanmalı kaza sayısında yüzde 17,98, yaralı sayısında da yüzde 16,31 artış göze çarptı. Öte yandan 2025 yılında motosiklet kazalarında hayatını kaybedenin olmaması sevindirdi. "Yetersizlik sürücü kurslarımızda var" Motosiklet kazaları hakkında konuşan motorlu taşıtlar usta öğreticisi ve güvenli ve ileri sürüş teknikleri eğitici eğitmeni Gürkan Güler, "Motosiklet sayımızın artışından dolayı, tabii eksik bir temelden dolayı kaza sayında birdenbire artış oldu. Motosikletlerin artı yönü olan trafik kargaşası içerisinde çok avantajlı bir taşıt olmasından dolayı birçok kişi yönlendi. Biz de ehliyet konusunda da tabii motosiklete yönlendiriyoruz, vatandaşlarımıza eğitimler veriyoruz. Ancak bu eğitimlerin yeterli olmadığını düşünüyorum ben. Yani temelden sürücü kurslarında verilen motosiklet ehliyetinin; A1, A2 olsun, A olsun, bu ehliyetlerin yetersiz olduğuna kesinlikle eminim, biliyorum. Kendim de çünkü diğer taşıtları da kullanmama rağmen, motosikletin diğer taşıtlardan çok farklı tekniklerde, çok farklı mentalde, çok farklı dinamikleri olduğunu söyleyebilirim. O yüzden bu yetersizlik sürücü kurslarımızda var. Şimdi ölüm oranı yüksek olan kazalar genelde şehirlerarası bölünmüş yollarda olan kazalar oluyor. Ama istatistik olarak da şehir içindeki trafik kazalarında motosiklet sayısı gitgide daha da çoğaldı. Maddi hasarlı kazalar var. Ölüm oranı düşük olan ama maddi hasarlı kaza oran sayısı da şehir içlerinde çok fazla. Bunları ben 2021 yılından beri rakamsal olarak takip ediyorum, gitgide de yükseliyor" ifadelerini kullandı. "Diğer taşıtları, tahrik ediyorlar" Motosiklet sürücü adaylarının daha sıkı bir eğitim sürecinden geçmesi gerektiğini belirten Güler, "Şoförler, ticari araç kullanan araçlarımıza verdiğimiz bir unvan olup SRC ve psikoteknik belgesi alması şartı vardır ticari araç kullananlarda. Motosikletlerin de aslında bu tür bir uygulamaya gidilmesi; motosiklet kullanıcılarının da psikoteknik, SRC gibi bazı belgelerden geçtikten sonra, hatta ehliyetten sonra da belli bir eğitim almaları bence şart. Çünkü şehir içerisinde, şimdi motosiklet camiasından olan bir kişi olarak ben motosikletçileri yermek istemiyorum ama ciddi hatalar var. Dediğiniz gibi internete içerik çeken, bu kamera çekimlerini, takipçi sayısını artırmak için çok ilginç pozisyonlar yapan kullanıcılar var, diğer taşıtları, tahrik ediyorlar. Diğer taşıtlar bizi göremiyorlar. Hacim olarak görünür bir durumumuz yok. Karasinek gibi motosiklet sürücüleri; araçların bir sağında, bir solunda, bir önünde, bir arkasında. Yani bir taşıt, bir otomobil kullanıcısı motosikletçiyi solunda görüyor, orada konumlandığını düşünüyor. Oraya göre güvenliğini alıyor; bir bakıyor, motosikletçi sağına geçmiş. Şimdi bu durum gençlerimizde da genelde var. Tabii bu motosiklet kullanımına ofansif sürüş diyoruz. Riskleri artık bir tarafa bırakan ve o kargaşanın içerisinde artık ölümüne araç kullanan bu gençlerimizi ben buradan uyarıyorum, lütfen güvenli ve ileri sürüş teknikleri eğitimleri alın. Siz de bir taşıtsınız ama bu taşıtın size kaybettirecekleri çok şey olabilir, ailelerimizi üzmeyelim. Biraz daha defansif kullanalım. Defansif ne demek? Riskleri görerek kullanalım. Duruş mesafeleri, ivmelenmelerimiz, ani gaz açmalar, ani frenlemeler, çünkü bunun toleresi yok. Diğer taşıtlar tolere ediyor bu riskleri ama bu etmiyor maalesef" dedi.
30 Aralık 2025 Salı - 10:54 İşe gitmek için evden ayrılan işitme engelli kadın kayıplara karıştı Eskişehir’de işe gitmek için evden ayrılan ve bir daha kendisinden haber alınamayan 21 yaşındaki işitme engelli Hazal Güntay’ın bulunması için başlatılan arama çalışmaları sürüyor. Edinilen bilgilere göre; Bahçelievler Mahallesi Toros Sokak üzerindeki bir apartmanda ablasıyla birlikte yaşayan Hazal Güntay, 29 Aralık’ta saat 08.30’da işe gitmek için evden ayrıldı. Daha sonrasında Güntay’dan haber alamayan ve kendisinin o gün hiç işe gitmediğini öğrenen yakınları, İl Emniyet Müdürlüğü’ne kayıp müracaatında bulundu. Tam olarak 1 gündür kendisinden haber alınamayan genç kadının bulunması için polis ekiplerince arama çalışmaları başlatıldı. Güntay’ın yakınları, onu gören veya duyanların 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bilgi vermesini istedi. Yaklaşık 1.54 boyunda olan kadının kaybolduğu gün üzerinde lacivert kot pantolon, siyah şişme mont ve beyaz spor ayakkabı bulunduğu ifade edildi. Endişeli yakınları gelecek iyi haberi bekliyor Hazal Güntay’ın ablası, genç kadının telefonunu yanına aldığını ancak çağrıları meşgule attığını söyledi. Bunu yapanın o mu yoksa başkası mı olduğunu bilmediğini ifade eden abla, Güntay’ın geçmiş bir tarihte yakınlarına haber vererek kendi rızasıyla kaçtığını ama 2 gün sonra döndüğünü belirtti. Şu anda ise ondan hiçbir şekilde haber alamadıklarını dile getirdi.
30 Aralık 2025 Salı - 10:25 Tepebaşı Belediyesi’nden borcunu ödeyen çiftçiye 11 ay sonra haciz iddiası Eskişehir’de çiftçilik yapan Hüseyin Fırat Ekmen, Tepebaşı Belediyesi’nden kiraladığı tarım arazinin fesih bedenlini ödedikten 11 ay sonra arazileri ile malına gelen haciz ve 80 bin TL faiz ile şok oldu. Borcunu ödediğini iddia eden çiftçi, belediyenin içindeki yanlış işlemin bedelini ödemek istemediğini belirtti. Tepebaşı ilçesine bağlı Gündüzler Mahallesinde çiftçilik ve hayvancılık yapan Hüseyin Fırat Ekmen, Tepebaşı Belediyesi’nden kiraladığı tarım arazisini kirama ücreti 45 bin TL’den 150 bin TL’ye çıkarılmasından sonra geçen yıl anlaşmasını fesih etmek istedi. 10 Ocak 2025 tarihinde fesih için 155 bin TL borcunu belediyeye ödedi. Ekmen, belediyenin Emlak İstimlak biriminin borcun kapandığını kendisine bildirildiğini iddia etti. Fakat 11 ay sonra belediyenin kendisine icra davası açtığını söyleyen Ekmen, durum karşısında şaşırdı. 11 aylık faiz 80 bin TL ve avukatlık masraflarının kendisinden talep edilen çiftçinin üzerine kayıtlı aracı ve bazı tarım arazilerine haciz kararı koyulduğunu iddia ediyor. Çiftçi Hüseyin Fırat Ekmen mağduriyetinin giderilip adaletin yerini bulmasını istiyor. "10 Ocak tarihinde yaklaşık 155 bin liralık borcumu ödedim" Çiftçi Hüseyin Fırat Ekmen konuyla alakalı şöyle konuştu; "Tepebaşı Belediyesi’nden kiraladığım tarlayı iki yıl boyunca ektim ancak üçüncü yıl kira bedeli 45 bin liradan 150 bin liraya çıkarılınca bu yüksek zam nedeniyle tarlayı ekemeyeceğimi belirterek sözleşmeyi feshettim. 10 Ocak tarihinde yaklaşık 155 bin liralık borcumun tamamını ödeyerek belediyenin emlak istimlak biriminden borcumun kalmadığına dair fesihnamemi aldım ve dosyamın kapandığı söylendi. Ancak aradan 11 ay geçtikten sonra belediye tarafından icraya verildiğimi ve tüm mal varlığıma haciz konulduğunu öğrendim." "11 aylık faizi olarak yaklaşık 80 bin lira ile avukatlık masraflarını talep ediyor" Adaletin yerini bulmasını isteyen çiftçi Ekmen, "Şu an bankadaki kredilerim onaylanmıyor, haciz nedeniyle arabamı satamıyorum ve belediye benden zaten vaktinde ödediğim paranın 11 aylık faizi olarak yaklaşık 80 bin lira ile avukatlık masraflarını talep ediyor. Belediye birimleri arasındaki iletişimsizlik nedeniyle büyük bir mağduriyet yaşıyorum; tahsilat birimi ile icra birimi suçu birbirine atarken olan benim gibi zor durumdaki bir çiftçiye oldu. Haksız yere işletilen bu faizin silinmesini, bu bürokratik hatanın Sayıştay tarafından incelenmesini ve üzerimdeki hacizlerin bir an önce kaldırılmasını talep ediyorum" dedi.
Efsaneler Tuvalde Hayat Buldu: Eskişehir’in ‘sözlü mirası’ görselliğe dönüştü
07 Kasım 2025 Cuma - 09:34 Efsaneler Tuvalde Hayat Buldu: Eskişehir’in ‘sözlü mirası’ görselliğe dönüştü Eskişehir’in köklü sözlü kültüründen günümüze taşınan efsaneler, sanatın gücüyle yeniden hayat buldu. Eskişehir’in kültürel kimliğini, halkın belleğinde yer etmiş hikâyeleriyle buluşturan ‘Eskişehir’in ‘sözlü mirası’: Efsanelerden Görsellere Bir Yolculuk’ adlı sergi, Eskişehir Atilla Özer Karikatür Evi’nde sanatseverlerle buluştu. Sergi; Eskişehir Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar ve Halk Bilim Uzmanı ve Anadolu Üniversitesi Halk Bilim Doktora öğrencisi Hazal Aslan tarafından kaleme alınan ‘Eskişehir Efsaneleri’ adlı kitabı, temel alan özel bir proje kapsamında hazırlandı. Projenin yürütücülüğünü Prof. Dr. Güldane Araz Ay üstlendi. Bu kapsamda; kitapta yer alan efsaneler, çağdaş sanat yorumlarıyla resimlere dönüştürüldü. Böylece Eskişehir’in sözlü kültüründe anlatıla gelen mitler, söylenceler ve halk hikâyeleri, bu kez renklerle, dokularla ve fırça darbeleriyle izleyiciye ulaştırıldı. Prof. Dr. Güldane Araz Ay’ın fırçasından Eskişehir Efsaneleri Tuvalde Hayat Buldu: Serginin açılışında konuşan proje yürütücüsü Prof. Dr. Güldane Araz Ay, çalışmanın amacının, anlatılanların sanat dili aracılığıyla yeniden yorumlanmasını sağlamak olduğunu anlatarak, "Efsaneler, bir toplumun geçmişiyle bugünü arasında köprü kurar. Biz de bu köprüyü sanatın diliyle güçlendirmek istedik’’ dedi. Kitabın yazarlarından Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar ise, ‘’Eskişehir’in zengin sözlü mirasının bugüne kadar büyük ölçüde sözlü anlatımla aktarıldı. Bu tür projelerin ise bu mirası kalıcı hale getirdi’’ dedi. Hazal Aslan da, "Her efsane, içinde yaşandığı coğrafyanın ruhunu taşır. Bu sergi, o ruhun renklerle ve figürlerle yeniden canlanışıdır’’ dedi. Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Duygu Kahraman "Efsaneler bir toplumun inançlarını, değerlerini ve yaşam biçimini yansıtan güçlü anlatılardır. Eskişehir’in zengin tarihi ve kültürel mirasını, efsaneler üzerinden sanatsal bir bakışla yorumlayan proje, görsel bir arşiv tutarken kültürel mirasın korunması adına da güçlü bir adım atmakta ve resim sanatıyla da bu söylenceleri zihinlere mühürlemektedir’’ dedi. Sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği sergi, 9 Kasım 2025 tarihine kadar, Atilla Özer Karikatür Evi’nde ziyaret edilebilecek. Sergide, Eskişehir’in farklı bölgelerinden derlenen efsaneleri konu alan onlarca tablo yer alıyor. Sergi kültürel mirasa, halk anlatılarına ve yerel tarihe ilgi duyan herkesi büyülü bir yolculuğa davet ediyor. ‘Efsanelerden Görsellere Bir Yolculuk’ projesi, Eskişehir’in sözlü kültürünü geleceğe taşımanın yanı sıra, efsanelerin çağdaş sanat aracılığıyla yeniden yorumlanmasının da önünü açıyor. Bu yönüyle proje, hem akademik hem de sanatsal açıdan önemli bir köprü görevi üstleniyor. Efsanelerin satırlardan tuvale, sözden renge dönüşmesiyle ortaya çıkan eserler; geçmişin izlerini, bugünün sanat anlayışıyla harmanlayarak izleyicilere hem nostaljik hem de estetik bir deneyim sunuyor. Sergi, Eskişehir’in kültürel zenginliğini sanat aracılığıyla görünür kılan özgün bir çalışma olarak kent kültürüne kalıcı bir katkı sağlamayı hedefliyor.
CHP Genel Başkanı Özel hakkında açılan soruşturma ile ilgili konuştu: "Ben ortaya söylemişim, üstüne alınana bak"
06 Kasım 2025 Perşembe - 20:10 CHP Genel Başkanı Özel hakkında açılan soruşturma ile ilgili konuştu: "Ben ortaya söylemişim, üstüne alınana bak" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Bana Cumhurbaşkanına hakaretten soruşturma açılmış. Ben ortaya söylemişim, üstüne alınana bak" dedi. 9 Haziran 2025 tarihinde elektrik akımına kapılması sonucunda hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in anısına Eskişehir’de yaptırılan Tepebaşı Belediyesi Ferdi Zeyrek Yaşam Merkezi açıldı. Açılışa katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, program sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Özel, "Burada biraz önce kardeşim Ferdi Zeyrek’in vefatından sonra bir vefa örneğini Ahmet başkanımız yaşam merkezine onun adını vererek gösterdi. Yaşam merkezini sizlerle birlikte gezdik. Her biriminde gerçekten sosyal belediyecilik açısından çok çok önemli işler yapılıyor. Buraları ziyaret ettik. Tabii biz bu keyifli birkaç saati yaşarken, Türkiye’de dünya kadar keyifsiz iş olmaya devam ediyor. Büyük bir felaket yaşanmış. Bu, ileride yapılmaya çalışılanın ne olduğunu, eğer mani olunmazsa ne sonuçlar doğuracağını daha iyi anlayacağız. Tayfun Kahraman hakkında Anayasa Mahkemesi’nin yazın verdiği, gerekçesini eylül ayında yazdığı ve mahkemeye yolladığı kararı savcılık neredeyse bir haftadır bekliyordu. Bir yerden talimat bekliyorlar, mütalaa yazmıyorlar. Dün çok kötü bir mütalaa yazdılar ve bugün ilk kez yargı tarihimizde 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin esastan görüşüp karara bağladığı, hem kişinin sağlığı yönünden hem de adil yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki gerekçeli kararına uymayacağını açıkladı" şeklinde konuştu. Kendisine açılan soruşturmayla ilgili de açıklamada bulunan Özel, "Bana Cumhurbaşkanına hakaretten soruşturma açılmış. Ne Cumhurbaşkanına hakaret? Bir de, ’Onu savcılara dedi’ diyor. Ben savcıya ne dediğimi biliyorum. Diyecek olsam derim. Ben ortaya söylemişim, üstüne alınana bak. Haysiyetsizce saldıranlar için söylüyorum, Dilek Hanım’a o lafları yazanlar için söylüyorum, çocuklara o hakaretleri edenler için, Hasan amcaya onları söyleyenler için söylüyorum. ’Bize söyledi’ diyor. Ben ortaya söyledim" dedi. "Tüm gazeteci arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşmasını bekliyoruz" Bugün sabah saatlerinde 6 gazetecinin gözaltına alınması hakkında da konuşan Özel, "Bir tanesi daha önce bizim de çalıştığımız basın danışmanımız olan, daha önceki tarihlerde görev yapan, şimdi Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nde Ekrem Başkan’ın ekibinde çalışan arkadaşımız olmak üzere çok sayıda kıymetli gazeteci arkadaşlarımızı gözaltına aldılar. Sonra ’Gözaltı değil, ifadeye çağırdık, ifadeye götürme işlemi’ dediler. Sonrasında ifade verince serbest bırakma tutanağı vardı, şimdi yine tutuyorlar. Yani artık memlekette nizam bozulduğu için insanın aklına her türlü şey geliyor. Böyle bir rezil durumla da karşı karşıyayız. Biz en kısa sürede tüm arkadaşların özgürlüklerine kavuşmasını bekliyoruz. Süreci yakından takip ediyoruz. Hukuk Komisyonumuz, Çağlayan Adliyesi’nde izliyor" diye konuştu.
Özgür Özel, hakkında açılan soruşturma ile ilgili konuştu
06 Kasım 2025 Perşembe - 20:03 Özgür Özel, hakkında açılan soruşturma ile ilgili konuştu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Eskişehir’de Ferdi Zeyrek Yaşam Merkezi açılış töreni sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bana Cumhurbaşkanına hakaretten soruşturma açılmış. Ben ortaya söylemişim, üstüne alınana bak" dedi. 9 Haziran 2025 tarihinde elektrik akımına kapılması sonucunda hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in anısına yaptırılan Tepebaşı Belediyesi Ferdi Zeyrek Yaşam Merkezi açıldı. Açılışa katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, programın çıkışında basın mensuplarına açıklamalarda bulunarak gündeme ilişkin önemli konulara değindi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Burada biraz önce kardeşim Ferdi Zeyrek’in vefatından sonra bir vefa örneğini Ahmet başkanımız yaşam merkezine onun adını vererek gösterdi. Yaşam merkezini sizlerle birlikte gezdik. Her biriminde gerçekten sosyal belediyecilik açısından çok çok önemli işler yapılıyor. Buraları ziyaret ettik. Tabii biz bu keyifli birkaç saati yaşarken, Türkiye’de dünya kadar keyifsiz iş olmaya devam ediyor. Büyük bir felaket yaşanmış. Bu, ileride yapılmaya çalışanın ne olduğunu, eğer mani olunmazsa ne sonuçlar doğuracağını daha iyi anlayacağız. Tayfun Kahraman hakkında Anayasa Mahkemesi’nin yazın verdiği, gerekçesini eylül ayında yazdığı ve mahkemeye yolladığı kararı savcılık neredeyse bir haftadır bekliyordu. Bir yerden talimat bekliyorlar, mütalaa yazmıyorlar. Dün çok kötü bir mütalaa yazdılar ve bugün ilk kez yargı tarihimizde 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin esastan görüşüp karara bağladığı, hem kişinin sağlığı yönünden hem de adil yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki gerekçeli kararına uymayacağını açıkladı" şeklinde konuştu. Kendisine açılan soruşturmayla ilgili de açıklamada bulunan Başkan Özel, sözlerine şöyle devam etti: "bana Cumhurbaşkanına hakaretten soruşturma açılmış. Ne Cumhurbaşkanına hakaret? Bir de, ’Onu savcılara dedi’ diyor. Ben savcıya ne dediğimi biliyorum. Diyecek olsam derim, senden mi çekineceğim? Ben ortaya söylemişim, üstüne alınana bak. Haysiyetsizce saldıranlar için söylüyorum, Dilek hanıma o lafları yazanlar için söylüyorum, çocuklara o hakaretleri edenler için, Hasan amcaya onları söyleyenler için söylüyorum. ’Bize söyledi’ diyor. Ben ortaya söyledim, sen kendi üstüne alıyorsan bilmem. Oradaki savcılara ‘AK Toroslar Çetesi’ demişliğim var. ’Bunların hesabını verirsiniz’ demişliğim var. Bununla ilgili aramızda husumet doğmuş olanlar var, ayrı konu. Ne dediğimizi biliyoruz. Lüksemburg’taki pisliği buradaki yalanla örtemezsiniz." "Tüm gazeteci arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşmasını bekliyoruz" Bugün sabah saatlerinde 6 gazetecinin gözaltına alınması hakkında da konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bir tanesi daha önce bizim de çalıştığımız basın danışmanımız olan, daha önceki tarihlerde görev yapan, şimdi Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nde Ekrem Başkan’ın ekibinde çalışan arkadaşımız olmak üzere çok sayıda kıymetli gazeteci arkadaşlarımızı gözaltına aldılar. Sonra, ’Gözaltı değil, ifadeye çağırdık, ifadeye götürme işlemi’ dediler. Sonrasında ifade verince serbest bırakma tutanağı vardı, şimdi yine tutuyorlar. Yani artık memlekette nizam bozulduğu için insanın aklına her türlü şey geliyor. Böyle bir rezil durumla da karşı karşıyayız. Biz en kısa sürede tüm arkadaşların özgürlüklerine kavuşmasını bekliyoruz. Süreci yakından takip ediyoruz. Hukuk Komisyonumuz, Çağlayan Adliyesi’nde izliyor" diye belirtti. (EE-BA-Y)
Sürekli bildirim almak kaygı oluşturuyor
06 Kasım 2025 Perşembe - 13:51 Sürekli bildirim almak kaygı oluşturuyor Sürekli bildirim almanın, başkalarının hayatlarını izlemenin kaygıya yol açtığını belirten Uzman Psikolog Beste Çokaygil "Dijital detoks yaparak sınır koyabilirsiniz. Ekrandan uzak geçirilen kısa molalar farkındalığı artırır, stresi azaltır ve gerçek sosyal ilişkilerimizi daha çok aktif tutmamızı sağlar" sözleriyle uyarıda bulundu. Günümüzde sosyal medyanın hayatımızın ayrılmaz bir parçası hâline geldiğini ifade eden Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Psikolog Beste Çokaygil uyanır uyanmaz telefona sarılmak, boş anlarımızda ekran kaydırmak ve günün yorgunluğunu ekran karşısında sonlandırmanın birçoğumuz için tanıdık davranışlar haline geldiğini söyledi. Sosyal medya ile bir yandan haber alıp sosyalleşirken bir yandan ise fark etmeden zihnimizi yorduğumuzu vurgulayan Psikolog Çokaygil "Sürekli bildirim almak, başkalarının hayatlarını izlemek ve ‘kaçırmama’ isteği kişilerde kaygı oluşturabilir. ‘Sürekli bağlı olma’ hâli, beynin dinlenmesine izin vermiyor. Bildirim sesleriyle artan uyarılmışlık hâli, zihnimizde sürekli bir ‘hazır ol’ modu oluşturuyor. Ayrıca sosyal medya, başkalarının hayatlarını olduğundan daha ideal görmemize yol açarak, kıyaslama ve yetersizlik duygularını tetikleyebiliyor" diye konuştu. Yoğun sosyal medya kullanımının dikkat dağınıklığı, stres, uyku problemleri, kaygı ve benlik algısında bozulmalara yol açabildiğine işaret eden Psikolog Çokaygil "Bu noktada teknolojiyi bilinçli ve dengeli kullanabilmek adına ‘Dijital Detoks’ kavramı ön plana çıkıyor. Dijital detoks; belirli bir süre sosyal medyadan, ekranlardan veya internetten uzak kalarak zihinsel bir mola vermeyi ifade eder. Bu küçük molalar, farkındalığı artırır, stresi azaltır ve gerçek sosyal ilişkilerimizi daha çok aktif tutmamızı sağlar" dedi. "Dijital detoksun amacı sağlıklı sınırlar koymak" Dijital dünyadan kopmak değil, ona sağlıklı sınırlar koymak amacıyla yapılan dijital detoksun detaylarını anlatan Psikolog Çokaygil öncelikle günün belirli saatlerinde telefonu kullanmamak gerektiğini; örneğin sabah uyanınca ilk 30 dakika ve gece uyumadan önceki 1 saatin "ekransız zaman" olarak değerlendirilebileceğini; böylelikle uyku kalitesi ve odaklanma süresinin artış göstereceğini dile getirdi. Haftada bir gün veya birkaç saat boyunca sosyal medyaya hiç girmemenin de faydalı olacağını sözlerine ekledi. Yalnızca gerçekten önemli uygulamaların bildirimlerini açık bırakmanın faydalarına değinen Psikolog Çokaygil sürekli gelen bildirimlerin zihnimizi böldüğünü ve dikkatimizin kolayca dağılmasına yol açtığını ifade etti. Telefon ayarlarından günlük/haftalık kullanım süresini gözlemlemenin önemine işaret ederek "Ekrandan uzaklaşmanızı hatırlatması için zamanlayıcıdan yardım alabilirsiniz. Kendinize küçük hedefler belirleyerek ekran sürenizi yavaş yavaş azaltabilirsiniz. Yemek yerken, çalışırken veya arkadaşlarınızla vakit geçirirken telefonu elinize almamak yine sizi ekrandan uzak tutacaktır" dedi. Sosyal medya yerine kitap okumak, yürüyüş yapmak, günlük yazmak ya da hobilere zaman ayırmanın zihninize her zaman iyi geleceğini vurguladı.
Özgür Özel: "Devlet bey ve ben de beka sorunu tarif ediyoruz ama aramızda fark var"
06 Kasım 2025 Perşembe - 13:28 Özgür Özel: "Devlet bey ve ben de beka sorunu tarif ediyoruz ama aramızda fark var" Eskişehir’de konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Devlet bey ile benim aramda bir fark var. O da beka sorunu tarif ediyor, ben de beka sorunu tarif ediyorum. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin Türkiye’de hayaller kurması beka sorunu değildir, Türkiye’nin gençlerinin o ülkelerde hayal kurması beka sorunudur" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bir dizi programa katılım sağlamak üzere Eskişehir’e geldi. İlk olarak gençlerle buluşan Başkan Özel, saat 10.00’da Haller Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirilen ’Her Gencin Hakkı: Nitelikli, Özerk, Demokratik ve Yaşanabilir Üniversite’ isimli panelde yer aldı. Özel, çeşitli konu başlıkları hakkında açıklamalarda bulundu. "Devlet bey ve ben de beka sorunu tarif ediyoruz ama aramızda fark var" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den söz eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Devlet bey ile benim aramda bir fark var. O da beka sorunu tarif ediyor, ben de beka sorunu tarif ediyorum. Devlet beyin tarif ettiği beka sorunu, ’Dünyanın güçlü ülkelerinin Türkiye’de gözü var, bu bir beka sorunudur’ diyor. Evet, bu varsa beka sorunudur. 100 yıl önce denilen o beka sorunu nasıl bertaraf edildi, bütün dünya bunu bilir. İhtiyaç olursa gözümüzü kırpmayacağımızı da bilir ama ben başka bir beka sorunu görüyorum. Anketlere bakıyorum; her 4 gençten 1 tanesi Türkiye’de kalmayı, 3 tanesi ise fırsatını bulursa dünyanın gelişmiş ülkelerine gitmeyi hayal ediyor. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin Türkiye’de hayal kurması mekan sorunu değildir. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin Türkiye’de hayaller kurması beka sorunu değildir, Türkiye’nin gençlerinin o ülkelerde hayal kurması beka sorunudur" şeklinde konuştu. "Gazeteci arkadaşlarımız yine gözaltına alınmış" Bu sabah saatlerinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı üzerine bazı gazetecilerin gözaltına alınması hakkında da konuşan Başkan Özel, konuşmasına şöyle devam etti: "Bu sabah kalktık; gazeteci arkadaşlarımız, dünya kadar insan yine gözaltına alınmış. Her sabah bir korkuya gark etmeye çalışıyorlar ama taktik bu. Umudu örgütleyemeyenler, sevgiyi büyütemeyenler, korkuyu örgütlemeyi ve tehdidi büyütmeyi kendilerine yol seçmişler. Böyle iktidarda kalabileceklerini düşünüyorlar." Özel’in saat 13.00’te Yeşiltepe Mahallesi’nde Tepebaşı Belediyesi Ferdi Zeyrek Yaşam Merkezi açılış törenine katılması bekleniyor.
ESO’nun yeni ihracat projesi Bakanlık desteğine hak kazandı
06 Kasım 2025 Perşembe - 12:20 ESO’nun yeni ihracat projesi Bakanlık desteğine hak kazandı Eskişehir Sanayi Odası (ESO) tarafından Ticaret Bakanlığı’na sunulan "Eskişehir Makine ve Metal İşleme Sektöründe İhracatın Geliştirilmesi" başlıklı UR-GE (Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi) projesi Bakanlık tarafından onaylanarak desteklenmeye hak kazandı. ESO üyesi 20 firmanın katılımıyla hayata geçirilecek proje, 3 yıl boyunca sürdürülecek ve Eskişehir sanayisinin ihracat gücünü artırmaya yönelik önemli bir adım olacak. Eskişehir Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Celalettin Kesikbaş, projenin kabul edilmesinin ardından yaptığı açıklamada "Makine ve metal işleme sektörü, Eskişehir sanayisinin omurgasını oluşturan, yüksek katma değerli üretim gücümüzün en önemli temsilcilerinden biridir. Bu alanda faaliyet gösteren firmalarımızın uluslararası rekabet güçlerini artırmak, yeni pazarlara açılmalarını sağlamak ve ihracat kapasitelerini güçlendirmek amacıyla hazırladığımız UR-GE projesinin Ticaret Bakanlığımız tarafından kabul edilmesi bizim için büyük bir motivasyon kaynağı olmuştur." diye belirtti Başkan Kesikbaş, "Uluslararası işbirlikleri için çalışıyoruz" Kesikbaş, projenin içeriğine ilişkin olarak da şu bilgileri paylaştı: "Proje kapsamında firmalarımıza yönelik pazar araştırmaları, ihracat odaklı eğitimler, danışmanlık programları, ticaret ve alım heyetleri gibi çok yönlü faaliyetler gerçekleştirilecek. Yapılan harcamaların yüzde 75’i ise Bakanlığımız tarafından hibe olarak desteklenecek. Bu süreçte firmalarımız hem küresel pazarlardaki eğilimleri yakından takip edecek hem de uluslararası alanda yeni iş birlikleri geliştirme fırsatı bulacaklar. Eskişehirli üreticilerimizin dış ticarette daha güçlü bir konuma ulaşması en büyük hedefimiz. Emeği geçen tüm firmalarımıza ve destekleri için Ticaret Bakanlığımıza teşekkür ediyorum"