Yerel Haberler
Giresun
Giresunspor’dan açıklama: "Resmi bildirim yok, süreci takip ediyoruz" 05 Aralık 2025 Cuma - 17:35:01 Giresunspor’un adının karıştığı soruşturmayla ilgili Giresunspor Başkanı Emin Eltuğral yaptığı açıklamada, kulübe herhangi bir bildirim gelmediğini söyledi. Giresunspor ile Ümraniyespor arasında 24 Aralık 2023’te oynanan Trendyol 1. Lig karşılaşmasıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan isimler belli oldu. Soruşturma kapsamında yapılan incelemelerde 1’i Giresunspor’un eski futbolcusu Faruk Can Genç olmak üzere ,Cüneyt Semirli, Cenk Sarıtaş, Koray Şanlı, Gamze Neli Kaya ve Ümit Kaya gözaltına alındı. Söz konusu karşılaşma, Ümraniyespor’un 2-1 üstünlüğü ile sona ermiş; sezon sonunda Giresunspor küme düşerken Ümraniyespor ligi 11. sırada tamamlamıştı. Soruşturmayla ilgili kulübe herhangi bir bildirim ulaşmadığını belirten Giresunspor Kulüp Başkanı Emin Eltuğral yaptığı açıklamada, "Ülke gündemindeki soruşturmayı herkes gibi bizler de yakından takip etmekteyiz. Bahse konu olayla ilgili Giresunspor Kulübü olarak bize ulaşan resmi bir evrak ya da başvuru bulunmamaktadır. Olay geçtiğimiz günlerde tekrar gündeme gelmiş ve adı karıştığı iddia edilen, daha önce Giresunspor forması giyen futbolcumuz sosyal medya hesaplarından iddiaları yalanlayan bir açıklama yaparak olayın bir dolandırıcılık konusu olduğunu ifade etmiştir. Bunun haricinde farklı bir bilgi veya belge tarafımıza ulaşmamıştır. Türk adaletine güvenimiz tamdır. Soruşturma neticesinde gerçeklerin ortaya çıkacağına inanıyor, gelişmeleri kulüp olarak yakından takip ettiğimizi belirtmek istiyorum" dedi.
05 Aralık 2025 Cuma - 13:55 Giresun’da hayat kurtaran yarış Giresun’da "1-7 Aralık Acil Sağlık Hizmetleri Haftası" kapsamında düzenlenen Eğitim Ölçme ve Değerlendirme Yarışmasında sağlık çalışanları zamana karşı yarıştı. İl genelinden 30 ekibin katıldığı etkinlikte, acil sağlık hizmetleri personelinin acil durumlara müdahale becerileri ve kriz yönetimi performansı ölçüldü. Giresun İl Sağlık Müdürlüğü tarafından organize edilen etkinlik, Giresun Uygulama Otelinde gerçekleştirildi. Acil sağlık hizmetleri ekiplerinin sahadaki koordinasyonunu güçlendirmek, müdahale yeteneklerini artırmak ve ekipler arası iş birliğini geliştirmek amacıyla düzenlenen yarışmaya, il genelindeki Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonlarını temsilen 150 sağlık personeli katıldı. Toplam 30 ekibin mücadele ettiği yarışma, gerçeği aratmayan senaryolar üzerine kurgulandı. Yarışmacılar; acil durum senaryoları, çocuk ve yetişkin ileri yaşam desteği ile travmalı hasta yönetimi olmak üzere 4 kritik etapta performans sergiledi. Hakem heyeti, ekipleri tıbbi müdahale hızı, doğru teknik kullanımı ve kriz anındaki ekip uyumu üzerinden değerlendirdi. Organizasyonda, sağlık çalışanlarının mesleki dayanıklılığını artırmak, saha tecrübelerini pekiştirmek ve acil sağlık hizmetlerinin önemine dair toplumsal farkındalık oluşturmak hedeflendi. Zorlu etapların tamamlanmasının ardından düzenlenen ödül törenine; Giresun Vali Yardımcısı Alpaslan Altınışık, İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İskender Aksoy, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Dr. Ünal Özek, İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Mesut Özdemir ve il dışından gelen gözlemci eğitmenler katıldı. Yapılan puanlamalar sonucunda Bulancak 2 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu 1’inci, Görele 1 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu 2’nci ve Merkez 6 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu 3’üncü oldu.
04 Aralık 2025 Perşembe - 15:45 Tamamlandığında bölgenin en büyük sağlık yatırımı olacak Yaklaşık 1 milyar TL’lik yatırım bütçesiyle kentin en büyük projelerinden biri olarak gösterilen Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi morfoloji binasının inşaatında sona yaklaşıldı. Yüzde 80’i tamamlanan binanın 2026 yılında hizmete açılması planlanıyor. Giresun Valisi Mehmet Fatih Serdengeçti ile Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yılmaz Can, morfoloji binası inşaatında incelemelerde bulunarak yetkililerden bilgi aldı. Yapılan incelemelerin ardından açıklamada bulunan Vali Serdengeçti, "Morfoloji binası il için çok önemli bir yatırım. Mevcut durumu tetkik ettik. Vilayetimizin sağlık hizmetlerinin daha fonksiyonel ve etkin sunulması için çok gerekli bir bina. Eğitim ve Araştırma Hastanesi kapasitesinin morfoloji binasıyla birlikte mevcut yaklaşık 400 yataktan 800 yatak seviyesine çıkarılması planlandı" dedi. Entegre bir sağlık kampüsü olacak" Giresun’un en büyük projelerinden biri olan morfoloji binasının 2026 yılında hizmete gireceğini belirten Rektör Prof. Dr. Yılmaz Can ise "Giresun, tıp eğitimi, sağlık eğitimi ve araştırma hastanesindeki doktorlarımız için entegre bir kampüs kazanacak. 2021 yılında yapım ihalesini yaptık. Pandemi ve yasal düzenlemeler nedeniyle süreçten etkilendi. 30 Ocak 2023’te yeniden ihaleye çıktık. O günkü bedeli 381 milyon TL iken, güncel maliyeti yaklaşık 1 milyar TL’ye dayandı. Binada hoca odalarından ofislere, simülasyon ünitelerinden kadavra havuzuna kadar modern eğitim altyapısının tüm unsurları düşünülmüş durumda. Ayrıca Tıp Fakültesi’nin yanı sıra Diş Hekimliği Fakültesi, Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Meslek Yüksekokulu birimlerimizle birlikte bölge tam bir sağlık kampüsüne dönüşecektir" diye konuştu.
Şehit babasının ev hayali gerçek oldu
07 Eylül 2025 Pazar - 11:44 Şehit babasının ev hayali gerçek oldu Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 1996 yılında 35 silah arkadaşıyla birlikte şehit olan Piyade Er Sezer Yüksel’in babası Hasan Yüksel’in yıllardır kurduğu ev hayali İçişleri Bakanlığı’nın desteğiyle gerçeğe dönüştü. Uzun yıllar İstanbul’da işçi olarak çalışan 75 yaşındaki şehit babası Hasan Yüksel, memleketi Giresun’un Bulancak ilçesine dönmek istiyordu ancak evi olmadığı için bu isteğini gerçekleştiremiyordu. İçişleri Bakanlığı’nın desteği, vatandaşların imece usulü yardımlaşmasıyla yapımı tamamlanan ev, Sığınağım Derneği’nin katkılarıyla tüm tefrişatıyla hazır hale getirildi. Tamamlanan evin anahtarı düzenlenen törenle Hasan Yüksel’e teslim edildi. Törene, Giresun Vali Yardımcısı Alpaslan Altınışık, Giresun Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Mustafa Modaoğlu, Bulancak İlçe Müftüsü Cevat Erişti, Türkiye Şehit Aileleri Derneği Genel Başkanı Mehmet Güner, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Trabzon Şube Başkanı Mehmet Tezcan, Sığınağım Yardım Derneği Başkanı Leyla İlter Göçer, şehit ve gazi yakınları ile vatandaşlar katıldı. Şehit ailelerine birçok sosyal haklar Erdoğan döneminde verildi Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan törende konuşan Türkiye Şehit Aileleri Derneği Genel Başkanı Mehmet Güner, yıllardır verdikleri mücadelenin ardından şehit yakınlarının birçok sosyal hakka kavuştuğunu hatırlatarak, "İBB Başkanıyken şehit yakınları için ücretsiz ulaşım ve su indirimi sağlayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan 2024 yılında Başbakan olduğunda bütün sıkıntılarımızı ona da anlattık. İstediğimiz bütün sosyal haklarımızı bize verdi. Bugün şehit aileleri olarak kamuda ve toplumda bir itibar görüyorsak bunu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın desteğine borçluyuz. Devletimizin katkıları ve vatandaşlarımızın imece ruhuyla bir şehit babamızı evine kavuşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Giresun Vali Yardımcısı Alpaslan Altınışık ise şehitlerin milletin gönlünde müstesna bir yere sahip olduğunu vurgulayarak, "Şehit yakınları devletimize emanettir. Onlar için ne yapsak azdır. Bugün de bir şehit babamızın ihtiyacı devletimizin kurumları ve hayırsever vatandaşlarımızın işbirliğiyle karşılanmıştır. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından evin anahtarı Vali Yardımcısı Alpaslan Altınışık tarafından şehit babası Hasan Yüksel’e teslim edildi.
Giresun’da fındık fiyatını randıman belirliyor
05 Eylül 2025 Cuma - 14:56 Giresun’da fındık fiyatını randıman belirliyor Giresun’da fındık hasadının sonuna yaklaşılırken, serbest piyasada fiyatlar 265 ila 270 lira arasında alıcı buluyor. Giresunlu fındık sanayicisi ve iş insanı Mustafa Demirci, bu yıl randımanın düşük olduğuna dikkat çekerek fiyatların randımana göre değiştiğini söyledi. Demirci, "Yaklaşık bir haftadır fındık fiyatı başladığı gibi devam ediyor. Ancak randımanına göre alıcı buluyor. Randımanı yüksekse fiyatta artıyor. Bu sezon pazara 21 randıman da geldi, 56 randıman da. 50 randıman esasına göre Giresun kalite fındığı 270 liradan, levant kalite fındığı ise 240 liradan alıyoruz. Ancak bu yıl rekolteden çok randıman beklentilerin altında kaldı" dedi. Üreticilere emanet fındık uyarısı Üreticilere önemli uyarılarda da bulunan Demirci, fındığın emanete bırakılmaması gerektiğinin altını çizdi. Demirci "Geçmiş yıllarda üreticilerimiz emanete fındık bırakmaktan dolayı çok mağdur oldu. Ürünü bıraktıkları emanetçiler ya iflas etti ya da ortadan kayboldu. Fındık riskli bir ürün, herkesin yapabileceği bir iş değil. İleride fiyatlar yükselecek diye depo kiralayan, eşinden dostundan emanete fındık alanlar oluyor. Ancak fiyatlar düştüğünde zararı emanete fındık veren üretici ödüyor. Bu yüzden üreticilerimiz artık emanete fındık bırakmamalı ve geçmişteki örneklerden ders çıkarmalı" ifadelerini kullandı. Yeni sezonda fındık ihracatının durgun olduğunu da belirten Demirci, "Şuanda yurtdışına fındık ihracatı yok denecek durumda. Sadece ihtiyacını karşılayanlar var. Bunun nedeni ülkemizdeki fındık fiyatını yüksek bulan Avrupalı sanayiciler fındık ihtiyacı için alternatif ülkelere yöneldiler. Bu durum tersine döner mi bunu zaman gösterecek. Ancak geçmiş yıllardaki gibi ihracatta sezona beklendiği gibi başlayamadık "diye konuştu.
Okul alışverişinde uzmanlardan kalite ve sağlık uyarısı
04 Eylül 2025 Perşembe - 13:15 Okul alışverişinde uzmanlardan kalite ve sağlık uyarısı 2025-2026 eğitim-öğretim yılından itibaren devlet okullarında serbest kıyafet uygulaması kaldırılarak her okul kendi belirlediği ekonomik formayı kullanacak. Yeni eğitim döneminin başlamasıyla birlikte okul kıyafetleri satan mağazalarda yoğunluk yaşanmaya devam ediyor. Veliler çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamak için alışveriş telaşına girerken, uzmanlar hem sağlık hem de bütçe açısından dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Okul üniforması ve iş kıyafetleri üreticisi Fatih Erhan, alışverişlerin bilinen ve güvenilir firmalardan yapılması gerektiğini belirterek, yerli üretim ve yüzde 100 pamuklu ürünlerin tercih edilmesinin önemine dikkat çekti. "Pamuklu ürünler uzun ömürlü ve sağlıklı" Erhan, "Bir öğrenci okul sezonunu 2-3 kıyafetle geçiriyor. Çocuklar teneffüslerde oynarken terliyor, özellikle yaka kısımlarında deformeler kaçınılmaz oluyor. Bu nedenle üretimde gramajından iplik ve kumaş yapısına kadar dikkat edilmeli. Yüzde 100 pamuk penye, ayrıca kompak, sanfor ve egzim işlemi görmüş ürünler tercih edilmeli. Naylon ve düşük kaliteli kumaşlar hem sağlıksızdır hem de kısa sürede yıpranır. Tek tip kıyafet uygulamasında öğrencilerin uzun süre kullanabileceği, yerli ve pamuklu ürünler öncelikli olmalıdır" dedi. Kıyafet fiyatları hakkında da bilgi veren Erhan, ilkokul öğrencilerinin kısa kollu, uzun kollu tişört ve eşofman alt-üst takımını ortalama 900-950 TL’ye, ortaokul öğrencilerinin 3’lü tişört, kapüşonlu sweatshirt ve eşofman setini bin 300 ila bin 400 TL’ye, lise öğrencilerinin ise penye kapüşonlu sweat ile keten veya kot pantolon kombinini bin 500 ila bin 600 TL arasında temin edebileceğini söyledi. Tek tip forma uygulamasını destekleyen veliler, çocukların sabah ne giyeceğini düşünmek yerine derslerine odaklanabildiğini, formanın ise disiplin ve eşitlik açısından fayda sağladığını ifade etti.
Giresun’da Samsunspor taraftarları ile yaşanan olayla gündeme gelen esnafa destek sürüyor
03 Eylül 2025 Çarşamba - 13:57 Giresun’da Samsunspor taraftarları ile yaşanan olayla gündeme gelen esnafa destek sürüyor Geçtiğimiz pazar günü Samsunsporlu taraftarların Trabzon deplasmanına giderken, Giresun’un Tirebolu ilçesinde uğradıkları bir et lokantasında yaşanan ve 1 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayın ardından tutuklanan restoran sahibi Emrah Tok’a destek sürüyor. Olayın meydana geldiği iş yerinin önünde bir açıklama yapan Giresun Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (GESOB) Başkanı Ali Kara, tarafları sağduyulu ve itidalli olmaya davet etti. Ali Kara, açıklamasında yaşanan olayın detaylarına değinerek esnafın kendini savunma hakkına vurgu yaptı. Kara, "Hiç kimse şunu söyleyemez; birileri gelip iş yerinde size alkollü vaziyette saldıracak, siz dayak yiyeceksiniz, iş yeriniz tahrip olacak ve ‘Silah çekmeye gerek yok’ denilecek. Biz kanunlara saygılı, ahilik gelenekleriyle yetişmiş bir toplumuz. Ruhsatlı silah, insanın namusuna, iffetine, malına, canına zarar geldiğinde nefsini koruması için verilir. Olayda arkadaşımız arkadan yumruklanıyor, zorla çekmecesinden silahını alıyor, ilk kurşunu havaya ateşliyor. Ancak yumruklar devam ediyor. Bu durumda insan psikolojik olarak şuur kaybına uğrar, ne yaptığını bilemeyebilir. Emrah’ın da kimseyi öldürmek için değil, canını kurtarmak için hareket ettiğine inanıyorum. Keşke olmasaydı. Bir vatandaşımızın ölmesini asla haklı gösteriyor değiliz. Keşke o ailenin yuvası dağılmasaydı, evlatları yetim kalmasaydı. Ama olayların sebebine bakmalıyız. Sebep esnafımız değil" dedi. Kara, olayın kamuoyuna yanlış aktarılmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, üst düzey yöneticilere seslendi: "Olayın, sanki Samsunsporlu taraftarların Giresun’da yolu kesilmiş ve silahlı saldırıya uğramış gibi lanse edilmesi, Samsunlu kardeşlerimizi Giresunlulara karşı düşman etmeye yönelik bir eylemdir. Bu tutumu şiddetle kınıyor ve özür dilemeye davet ediyorum." GESOB Başkanı, olayla ilgili hukuki sürecin titizlikle yürütüldüğünü vurguladı; "Valimiz, emniyet güçlerimiz ve jandarma teşkilatımız olayın üzerine titizlikle gidiyor. En ufak bir hukuki boşluk olmayacağının garantisini aldık. Emrah kardeşimize, ahilik ocakları ve esnaf teşkilatı olarak avukat desteği, maddi yardım ve ailesine moral desteği dahil her türlü yardım sağlanacaktır." Son olarak, olayı provoke etmek isteyenlere karşı uyarıda bulunan Kara, "Ateş sadece düştüğü yeri değil, çevresini de yakar. Giresunlu hemşehrilerimi sağduyulu olmaya davet ediyorum. İki kadim vilayet arasında husumet oluşmasını kimse istemez" diyerek açıklamasını tamamladı.
Abacıbükü Ekmeği’nin sırrı fırınında ve fındık kabuğunda
03 Eylül 2025 Çarşamba - 09:33 Abacıbükü Ekmeği’nin sırrı fırınında ve fındık kabuğunda Giresun’da dededen kalan fırıncılık mirasını sürdüren Burhan Paylan, meşhur Abacıbükü Ekmeği’nin sırrının sadece ekşi maya ile sınırlı kalmadığını, ekmeğin pişirildiği fırının da önemli olduğunu söyledi. Karadeniz’de tek içten yanmalı taş fırın ustasının kendisi olduğunu ileri süren Paylan, iyi ekmek yapmanın sırlarını paylaştı. Aksu Mahallesi’nde kendilerine ait Abacıbükü fırınında üçüncü kuşak olarak fırıncılık yapan Burhan Paylan (60), dededen yadigar kalan fırıncılık mesleğinin, dışarıdan kolaymış gibi görünse de aslında büyük bir titizlik istediğini anlattı. İyi ekmek yapmak için, ekşi maya ve organik un kullanmanın yetmediğini belirten Paylan, "Son günlerde en lezzetli ekmeklerin sırrını ekşi mayada olduğunu söyleyenler bir biriyle yarışa dursun bu işin püf noktası taş fırındadır. Hiçbir ekmek içten yanmalı taş fırında pişirilen ekmeğin lezzetini ve kalitesini tutmaz" dedi. Bugün hala dededen kalma taş fırını kullandıklarını ifade eden Paylan, "Bu fırının özelliği hakiki taş fırın olması, içeriden yanması ve ısı derecesinin yüksek olmasıdır. Bu fırının hikayesine gelince Osmanlı Dönemlerine kadar dayanan yıllarda Aksu Mahallesi Abacıbükü mevkiinde olan fırın yol geçmesi nedeniyle yıkıldı. Daha sonra şimdiki fırının yapılmasına karar verildi. Bu fırının taşlarını Uzuncakum mevkiinde yani Tutyalısı dediğimiz yerden sırtımızda taşıyarak buraya getirdik. Buraya fırını yaptığımızda ölçülerini tutturamadık. Ölçüler tutmadığı için babam dedeme fırını yapamadığımızı ve nedenini soruyor. Dedemde ölçülerini tarif edince usta da fırını yıkıp o ölçülerde tekrar inşa ediyor. Ondan sonra fırından verim almaya başladık. İçten yanmalı taş fırında ekmek pişirmek oldukça zahmetli ve bir o kadarda ustalık ister. Diğer taş fırınlarda ateş yan tarafta yakılır ve fırın öyle ısıtılır ve hatta derecelerle fırının ısısı kontrol edilebilir. İçten yanmalı fırınlarda ise her şey tecrübe işidir, ustalık işidir" diye konuştu. Ekmeğe lezzet katsın diye odun değil fındık kabuğu kullanılıyor İçten yanmalı taş fırında odun yerine fındık kabuğu yaktığını da anlatan Paylan, "Odun ekmeği ile fındık kabuğu ekmeğinin bile ayrı bir lezzeti vardır. Özelikle ben Giresun kalite fındık kabuğu kullanıyorum ki hem daha çok ısı kalitesi yüksek hem de fındık kabuğundaki koku, aroma fırının içerisine siniyor ve dolayısıyla bu da ekmeğe ayrı bir lezzet ve tat veriyor. Dolayısıyla bizim ekmeğimizde sadece ekşi maya özelliği bulunmuyor. İçten yanmalı fırında taşların ısısı, içerisinde yaktığın fındık kabuğunun aroması gibi tatlarda ekmeğe işliyor" şeklinde konuştu. "Abacıbükü ekmeğinin tescilini yaptırıp patentini aldık" Babasından sonra dördüncü kuşak olarak fırıncılığı meslek olarak tercih eden Ercan Paylan ise "Giresun’a özgü bu ekmeğin tescilini yaptırıp patentini aldık. Babamın dedesinin mesleğini yapmayı tercih ettiğimde sadece bir ekmek yapan fırıncı değil, bir kültür ve geleneğin temsilcisi olduğumu düşündüm. Bunun için de sadece dededen toruna devam eden bu özellikli ekmeğin tescilini aldım. Çünkü Abacıbükü ekmeği adı altında ekmek yapıp bu özellikli, yüzyıllık geçmişi olan ekmeğin kalitesini düşürsünler istemedim. Bu ekmekte kullandığımız ekşi mayanın bile en az bir asırlık geçmişi var" ifadelerini kullandı.
Abacıbükü Ekmeği’nin sırrı fırınında ve fındık kabuğunda
03 Eylül 2025 Çarşamba - 09:26 Abacıbükü Ekmeği’nin sırrı fırınında ve fındık kabuğunda Giresun’da dededen kalan fırıncılık mirasını sürdüren Burhan Paylan, meşhur Abacıbükü Ekmeği’nin sırrının sadece ekşi maya ile sınırlı kalmadığını, ekmeğin pişirildiği fırının da önemli olduğunu söyledi. Karadeniz’de tek içten yanmalı taş fırın ustasının kendisi olduğunu ileri süren Paylan, iyi ekmek yapmanın sırlarını paylaştı. Aksu Mahallesi’nde kendilerine ait Abacıbükü fırınında üçüncü kuşak olarak fırıncılık yapan Burhan Paylan (60), dededen yadigar kalan fırıncılık mesleğinin, dışarıdan kolaymış gibi görünse de aslında büyük bir titizlik istediğini anlattı. İyi ekmek yapmak için, ekşi maya ve organik un kullanmanın yetmediğini belirten Paylan, "Son günlerde en lezzetli ekmeklerin sırrını ekşi mayada olduğunu söyleyenler bir biriyle yarışa dursun bu işin püf noktası taş fırındadır. Hiçbir ekmek içten yanmalı taş fırında pişirilen ekmeğin lezzetini ve kalitesini tutmaz" dedi. Bugün hala dededen kalma taş fırını kullandıklarını ifade eden Paylan, "Bu fırının özelliği hakiki taş fırın olması, içeriden yanması ve ısı derecesinin yüksek olmasıdır. Bu fırının hikayesine gelince Osmanlı Dönemlerine kadar dayanan yıllarda Aksu Mahallesi Abacıbükü mevkiinde olan fırın yol geçmesi nedeniyle yıkıldı. Daha sonra şimdiki fırının yapılmasına karar verildi. Bu fırının taşlarını Uzuncakum mevkiinde yani Tutyalısı dediğimiz yerden sırtımızda taşıyarak buraya getirdik. Buraya fırını yaptığımızda ölçülerini tutturamadık. Ölçüler tutmadığı için babam dedeme fırını yapamadığımızı ve nedenini soruyor. Dedemde ölçülerini tarif edince usta da fırını yıkıp o ölçülerde tekrar inşa ediyor. Ondan sonra fırından verim almaya başladık. İçten yanmalı taş fırında ekmek pişirmek oldukça zahmetli ve bir o kadarda ustalık ister. Diğer taş fırınlarda ateş yan tarafta yakılır ve fırın öyle ısıtılır ve hatta derecelerle fırının ısısı kontrol edilebilir. İçten yanmalı fırınlarda ise her şey tecrübe işidir, ustalık işidir" diye konuştu. Ekmeğe lezzet katsın diye odun değil fındık kabuğu kullanılıyor İçten yanmalı taş fırında odun yerine fındık kabuğu yaktığını da anlatan Paylan, "Odun ekmeği ile fındık kabuğu ekmeğinin bile ayrı bir lezzeti vardır. Özelikle ben Giresun kalite fındık kabuğu kullanıyorum ki hem daha çok ısı kalitesi yüksek hem de fındık kabuğundaki koku, aroma fırının içerisine siniyor ve dolayısıyla bu da ekmeğe ayrı bir lezzet ve tat veriyor. Dolayısıyla bizim ekmeğimizde sadece ekşi maya özelliği bulunmuyor. İçten yanmalı fırında taşların ısısı, içerisinde yaktığın fındık kabuğunun aroması gibi tatlarda ekmeğe işliyor" şeklinde konuştu. "Abacıbükü ekmeğinin tescilini yaptırıp patentini aldık" Babasından sonra dördüncü kuşak olarak fırıncılığı meslek olarak tercih eden Ercan Paylan ise "Giresun’a özgü bu ekmeğin tescilini yaptırıp patentini aldık. Babamın dedesinin mesleğini yapmayı tercih ettiğimde sadece bir ekmek yapan fırıncı değil, bir kültür ve geleneğin temsilcisi olduğumu düşündüm. Bunun için de sadece dededen toruna devam eden bu özellikli ekmeğin tescilini aldım. Çünkü Abacıbükü ekmeği adı altında ekmek yapıp bu özellikli, yüzyıllık geçmişi olan ekmeğin kalitesini düşürsünler istemedim. Bu ekmekte kullandığımız ekşi mayanın bile en az bir asırlık geçmişi var" ifadelerini kullandı. (AB-ÖS-Y)
Samsunspor taraftarının ölümüne neden olan Emrah Tok: "Amacım öldürmek değil, kendimizi korumaktı"
02 Eylül 2025 Salı - 17:15 Samsunspor taraftarının ölümüne neden olan Emrah Tok: "Amacım öldürmek değil, kendimizi korumaktı" Samsunspor’un geçtiğimiz pazar günü Trabzon’da oynanan maçı izlemek üzere Samsun’dan Trabzon’a doğru yola Samsunspor taraftar grubunun Giresun’un Tirebolu ilçesindeki bir lokantada uğradığı silahlı kavganın ayrıntıları netleşirken, işletme önüne destek amacıyla gelen ilçe sakinleri "Emrah Usta yalnız değildir" yazılı pankartlarla dayanışma örneği gösterdi. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan lokanta sahibi Emrah Tok, Cumhuriyet Savcılığı’ndaki ifadesinde, kendisinin ve ailesinin saldırıya uğradığını ileri sürdü. Silahı savunma amacıyla kullandığını belirten Tok, 4-5 kişi beni darp etmeye devam edince üç el ateş ettiğini anlattı. Emrah Tok ifadesinde, "Emrah Usta Et Mangal isimli iş yerimin önünde bir minibüs durdu, minibüsten bir şahıs inerek içeri girdikten sonra 25-30 tane ekmek arası köfte fiyatını sordu ve sipariş verdi, daha sonra ben de ocağın bulunduğu kısma geçip siparişleri hazırlamak için ocak başında bulundum. O sırada otobüste bulunan diğer kişiler içeri girip masalara oturdular. Hepsi kalabalık bir gürültü ile diğer masalarda bulunan müşterileri rahatsız edecek şekilde konuşunca işletmemde çalışan Emine Karakaya yanıma gelerek ‘Abi bunların hepsi sarhoş yüksek sesle konuşuyorlar, müşterileri rahatsız ediyorlar’ dedi. Ben de bunun üzerine masalarına gittim. Bir taraftar grubu olduğunu anladım, sizin sorumlunuz kim diye sorduğumda ismini bilmediğim tanımadığım bir kişi, ‘Buyur ben grup lideriyim’ dedi. Ben de kendisine hitaben ‘İçeride aileler var, rahatsız oluyorlar, biraz daha sessiz konuşalım’ şeklinde kibar bir şekilde uyardım. Grup lideri de bunun üzerine beraberinde gelen kişilere ‘Beyler biraz sessiz olalım’ demesiyle bir anda hepsi bir ağızdan daha fazla gürültü yapmaya başladı" dedi. " ‘Sizi öldüreceğiz, burayı da yakacağız’ dediler" Grup sakinleşmeyince polisi aramak istediklerinde saldırıya uğradıklarını da ifade eden Tok, "Ben de yanımda bulunan Emine Karakaya’ya ‘Kızım polisi ara’ demem üzerine gruptakilerin hepsi birden bize saldırmaya başladı. Kızım Nida, yeğenim Arda ve diğer çalışanlarıma ve bana hep birlikte saldırdılar. 4-5 kişi aynı anda beni darp etmeye başladı. Bende kasanın olduğu yerde bulunuyordum, beni orada sıkıştırıp dövdükleri anda bir yandan da kızım Nida ve yeğenim Arda’nın darp edildiğini gördüm. Ben o an için saldırıyı başka bir şekilde engelleyemeyeceğimi anladığım için çekmecemde bulunan ruhsatlı Browning marka tabancamı elime aldım ve kurdum. Ancak o arada bile beni hala darp etmeye devam ediyorlardı. Arbede esnasında tabancam bir el ateş ettiğini fark ettim, buna rağmen kalabalık hiçbir şekilde dağılmadı ve saldırmaya devam ettiler. Silahın ilk patlamasında fişek yerde bulunan kalorifer peteğine isabet etti. Ona rağmen kalabalık hala dağılmayınca ve 4-5 kişi beni darp etmeye devam edince 3 el daha ateş ettim. O anda iki kişinin yere düştüğünü gördüm. Sonra yerde bulunan bir kişi bana hitaben ‘Sizi öldüreceğiz, burayı da yakacağız’ diyerek ayağa kalkmaya çalıştı. Ben de o esnada bir el daha ateş ettim" diye konuştu. Çalışanlar yaralıya müdahale ederken, linç edilmeye devam edildiklerine de ifadesinde yer veren Tok, "Sonra yanımdaki kişilere ‘ambulans çağırın, polisi arayın’ dedim. O sırada çalışanlarımda yaralıya pansuman yapmaya başladı. Dışarıdaki grup işletmeme ait camları taşlamaya devam ediyordu. 10 dakika sonra başka bir otobüs daha yaklaştı ve iyice kalabalıklaşmaya başladı. Köylüler olay yerine müdahale etmemiş olsalardı bizi linç edebilirlerdi. Jandarma ekipleri geldikten sonra olayla kullanmış olduğum Browning marka tabancamı kendim teslim ettim" şeklinde konuştu. "Amacının öldürmek değil, kendimizi savunmaktı" olduğunu da anlatan Tok, "Benim amacım şahısları öldürmek değildi, eğer öldürmek isteseydim tabancamda bulunan diğer mermileri sıkabilme imkanım vardı. Tamamen kendimi ve yanımda bulunan kişileri korumak için silahımı kullandım. Yaşanan bu olaydan dolayı çok üzgünüm pişmanım, keşke hiçbiri yaşanmasaydı. Bana şişelerle ve sandalyelerle saldıran darp eden ve işletmeme zarar veren kişi ve kişilerden davacı ve şikayetçiyim. Başka ekleyecek bir husus yoktur. Ben bu aşamada serbest bırakılmayı talep ediyorum. Savcılık makamı aksi takdirde ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmayı talep ediyorum" ifadelerini kullandı. Mahkeme hakimi, Emrah Tok’u, "kasten öldürme" ve "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan tutuklanmasına karar verdi. Çalışanlar o anları anlattı Öte yandan, işletme önüne destek amacıyla gelen ilçe sakinleri "Emrah Usta yalnız değildir" yazılı pankartlarla dayanışma örneği gösterirken, olayın yaşandığı anları anlatan çalışanlardan Emine Karakaya ise "İki kişi ekmek arası köfte siparişi verdi. Sipariş fazla olunca mutfağa gittim. Diğer taraftarlar içeri girip oturdu ve rahatsız edici şekilde gürültü yapmaya başladılar. Emrah abi onları uyarınca saldırmaya başladılar. Polis çağrısı üzerine de darp devam etti. Ellerine geçen masa, sandalye, şişe ile saldırıyorlardı. Bu sırada silah patladı ama durmadılar" dedi.