Yerel Haberler
Gümüşhane
Depremin izlerini girişimcilikle siliyorlar 21 Aralık 2025 Pazar - 09:41:46 Asrın felaketi olarak adlandırılan Hatay depremlerinin ardından hayatı tamamen değişen 19 yaşındaki Leyla Mine Akkuş, zorluklara boyun eğmeyerek Gümüşhane’de eşiyle birlikte yeni bir sayfa açtı. Depremin ardından Denizli’ye giden ve Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nü kazanan Leyla Mine Akkuş, eğitimi için kente yerleşti. Eşi İsa Akkuş ise eşini yalnız bırakmamak adına Denizli’deki işini bırakarak eşinin yanına Gümüşhane’ye geldi. Kentte iş arayışları sonuçsuz kalınca genç çift el ele vererek kendi işlerini kurmaya karar verdi. Düğün altınları geleceğin sermayesi oldu Gümüşhane’nin kısıtlı iş imkanlarını bir engel değil, fırsat olarak gören genç çift, en büyük risklerini düğünlerinden kalan altınları sermayeye dönüştürerek aldı. KOSGEB’den de girişimcilik desteği alan Akkuş çifti, kentin tekstil ve giyim ihtiyacına cevap verecek butik bir işletme açtı. Kartondan tabelalı dükkan Kadın, erkek ve çocuk giyiminin yanı sıra çeyizlik ürünlerin de yer aldığı dükkanın en dikkat çeken detayı ise tabela oldu. İlk etapta maliyetleri düşürmek için tabelalarını kendi elleriyle kartondan hazırlayan çiftin bu samimi çabası, çevre esnafı ve vatandaşlar tarafından takdirle karşılandı. Eğitim ve ticaret bir arada Hem üniversite eğitimine devam eden hem de dükkanın işletmesini üstlenen Leyla Mine Akkuş, günün bir kısmını ders sıralarında, bir kısmını ise tezgah arkasında geçiriyor. Eşi İsa Akkuş’un tekstil sektöründeki tecrübesi sayesinde ürünleri doğrudan fabrikadan halka ulaştıran çift, uygun fiyat politikasıyla Gümüşhane halkına hizmet veriyor. "Üniversiteyi kazandı, ben de işimi bırakıp buraya geldim" Eşinin üniversiteyi bırakmaması için bu dükkanı açtıklarını kaydeden İsa Akkuş, "Gümüşhane’de yer açtık. Eşim okuduğu için okulunu bırakmasını istemedim, o yüzden Gümüşhane’ye taşındık. Denizli’deki hayatımı bırakıp buraya geldim. Burada yer açtık. Eşim okula gidiyor zaten, okuyor. Üniversite okuyor. Ben dükkana bakıyorum. Okul olmadığı günler yardım ediyor. Eşim Hataylı. Depremden dolayı Denizli’ye geldi. Öğretmenevinde kalıyorlardı. O sırada arkadaş ortamından tanışmış olduk. Üniversiteyi kazandı, ben de işimi bırakıp buraya geldim" dedi. Akademik camia ve arkadaşlardan tam destek Açılış gününde yalnız kalmayan çifte en büyük destek, hocaları ve sınıf arkadaşlarından geldi. Leyla’nın hem okuyup hem çalışmasına büyük saygı duyan akademik kadro, genç kadının bu zorlu maratonunda en büyük motivasyon kaynağı oldu. Kısıtlı imkanlarla yola çıkan genç çift, hayallerini gerçekleştirmek için en değerli varlıklarını ortaya koydu. "Hem uygun fiyatlı hem de kaliteli ürünler satmaya çalışıyoruz" Depremin ardından gittikleri Denizli’de eşiyle tanışıp evlendiklerini aktaran Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde Sosyal Hizmet bölümü 2. sınıfta okuyan 19 yaşındaki Leyla Mine Akkuş, "Normalde ben zaten burada okuyordum, zaten buraya gelecektim. Eşim de beni yalnız bırakmamak adına, bana destek olmak adına Gümüşhane’ye geldi. Burası maalesef küçük bir şehir, o yüzden iş imkanı çok fazla yok. Biz de kendi işimizi kurduk. Burayı düğün altınlarımızla açtık. Kendi düğün altınlarımız ve düğün paralarımızla açtık. Kendimiz hem uygun fiyatlı yapmaya çalışıyoruz hem de kaliteli ürünler satmaya çalışıyoruz. Eşim Denizlili olduğu için direkt fabrikadan getiriyoruz. Daha önce de tekstilde çalıştığı için oradan getirip hani toptancı aracılığı olmadan üstüne kâr daha fazla eklemeden daha uygun fiyata da burada satıyoruz" ifadelerini kullandı. "Burada biz bütün yaz boyunca iş baktık bulamadık" "Genç cesareti"ne dikkat çekerek hayata bu yaştan başlamanın önemli olduğunu dile getiren Akkuş, "Bir şeyler 25’imize 30’umuza geldiğimiz zaman olmuyor, gerçekten tutmuyor. O yüzden dolayı ne kadar erken başlarsak o kadar iyi, devir de öyle bir devir zaten. Burada biz bütün yaz boyunca iş baktık bulamadık. O yüzden dedik ki; madem iş bulamıyoruz, biz bir yer kuralım, bir yerden kendimizi geçindirmeye çalışalım diye düşünüp kendi işimizi kurduk" dedi.
20 Aralık 2025 Cumartesi - 09:46 Gümüşhane’de Endonezya rüzgârı esti Gümüşhane Üniversitesi’nde öğrenim gören Endonezyalı öğrenciler, ülkelerinin kültürünü tanıtmak amacıyla ’Endonezya Festivali’ düzenledi. Gümüşhane Üniversitesi Dr. Mustafa Çalık Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlen etkinlikte Endonezyalı öğrenciler yöresel kıyafetleriyle birlikte, ülkelerine özgü geleneksel dansları, Batik sanatı ile Ebru sanatı ve yöresel yemekleri katılımcıların beğenisine sundu. Özellikle sergilenen dans gösterileri izleyicilerden büyük ilgi görürken, programa katılan protokol üyeleri ve vatandaşlar etkinliği ilgiyle takip etti. Kültürel etkileşimin ön plana çıktığı programda katılımcılar Endonezya kültürünü yakından tanıma fırsatı buldu. "Uluslararası öğrenciler sayesinde farklı dünyalarla tanışıyoruz" Dünyadaki insanların kültür noktasında birbirilerini tanımanın en önemli yolunun eğitim olduğunu vurgulayan Gümüşhane Valisi Aydın Baruş, "Bugün Türkiye dünyanın dört bir tarafından gelen yüzbinlerce uluslararası öğrenci sayesinde artık farklı dünyalarla tanışıyor. Gümüşhane Üniversitesi’nin çatısı altında 70’in üzerinde ülkeden gelen kardeşlerimiz olmasa Gümüşhaneli bir insanın bir Endonezyalı ile tanışma ihtimali yüzde kaçtı. Gümüşhane Üniversitesi çatısı bu imkânı bize sağladı ki dünyanın Türkiye’den belki de 10 binlerce kilometre uzağında olan ülkelerden kardeşlerimizin yaşam kültürü, anlayışları ve hayatı nasıl kavradıklarını bugün öğrenebiliyoruz ki öğrendikçe de hepsini çok seviyoruz" dedi. Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oktay Yıldız da, "Bizim Endonezya’yla aramızda çok kadim bir kültürel bağ var. Özellikle Kanuni zamanında Endonezyalı dindaşlarımız Kanuni Sultan Süleyman’dan bir yardım talebinde bulunmuş ve o günkü şartlarda giden kadırgalarla o ülkeyle aramızda bir bağ kurulmuştur. Her ne kadar bugün modern dünyanın haritalarında iki ayrı coğrafya oldukça mesafeler göstermiş olsa bile kültürel olarak oldukça yakın bir coğrafyadan, oldukça yakın iki insan grubundan bahsediyoruz" ifadelerini kullandı. Gümüşhane Üniversitesi’nde eğitim gören Endonezyalı Muhammed Refaldy ise, "Bu etkinliği Gümüşhane’de Endonezya’daki kültürünü tanıtmak için yaptık. Türkiye ile bizim kültürümüz arasında bağlantı da var bence, bizde Batik ve Ebru sanatı kültürü var. Batik kültüründe sadece kumaşlar farklı. Bence Türkiye ve Endonezya arasında eskiden beri bir bağ var" diye konuştu. "Kültürümüzü tanıtabildiğimiz için çok mutluyuz" Ülkelerini tanıtmaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Aqilah Şurahman 26, "Biz ülkemizi herkese tanıtmak istiyoruz. Çok mutluyuz, biz aslında az kişinin katılacağını düşünüyorduk ama Maşallah insanlar çok fazla ilgi gösterdi. Bu yüzden çok mutluyuz kültürümüzü tanıtabildik" ifadelerini kullandı. Gümüşhane Üniversitesi öğrencisi Cansu Güldoğan da "İnsanlar burada Endonezya kültürünü tanıma fırsatı buldu. Dans gösterileri çok hoşuma gitti ve Türkçe konuşmaları, bizim kültürümüzü de tanımaya çalışmaları da ayrıca hoşuma gitti" dedi. "Bayburt’ta çok Endonezyalı yok, buraya vatandaşlarımı görmeye geldim" Bayburt’a gelin olarak giden ve Bayburt’ta kendisi ve bebeği dışında çok az Endonezyalı olduğunu ifade eden Delyma Okur, "Burada olduğum için çok mutluyum çünkü Bayburt’ta sadece ben ve bebeğim var. Diğer Endonezyalı vatandaşlarım ile buluşmak için buraya geldim. Onlarla kendi dilimizde konuştum kendi dilimi konuşmayı özlemişim. Endonezya yemeklerini de tekrar tatmak çok güzel oldu. Burada gerçekten evimde hissettim" diye konuştu. Gümüşhane Üniversitesi Uluslararası Öğrenci Koordinatörü Doç. Dr. İsmail Çalık ise, "Öğrencilerimiz bu festival için çok büyük emek sarf ettiler. Kendi yörelerindeki kıyafetleri, oyunları bizlere izlettirdiler. Bizim temel görevimiz Gümüşhane’ye gelen öğrencilerimizin uyum süreçlerini daha da kolaylaştırmak, onlara destek olmak. Gümüşhane’deki tüm paydaşlarla bir araya gelerek bu etkinliği düzenlemek için katkı sunduk" ifadelerini kullandı.
Bu köyde 20 yıldır her Ramazan ayında yoldan geçenlere ücretsiz iftar yemeği veriliyor
01 Nisan 2024 Pazartesi - 21:30 Bu köyde 20 yıldır her Ramazan ayında yoldan geçenlere ücretsiz iftar yemeği veriliyor Gümüşhane’nin merkeze bağlı Kırıklı köyünde 20 yıl önce başlayan ve toplumsal dayanışmanın simgesi haline gelen Ramazan ayında yoldan geçenlere ücretsiz iftar hizmeti devam ediyor. Gümüşhane-Kelkit-Köse kavşağında yer alması nedeniyle işlek bir yol üzerinde bulunan Kırıklı köyünde yıllar önce yoldan geçen şoförlerin peynir zeytinle iftar yaptığını gören merhum köy muhtarı Alim Aşkın tarafından başlatılan uygulamayla köy sakinleri, misafirperverliklerini ve dayanışmalarını 20 yıldır artırarak gösteriyor. Köyde iftar için özel olarak kurulan yemekhanede köylüler ve il dışındaki hayırseverlerin desteğiyle aşçı marifetiyle hergün hazırlanan 4 çeşit yemek, vatandaşlara ücretsiz olarak sunuluyor. Zaman zaman günde 100 kişiye yemek verilen köyde bu Ramazan’da 2 bin kişinin bu hizmetten faydalanması beklenirken, vatandaşlar bu hizmetin tüm ülkeye örnek olmasını istedi. “18 günde yaklaşık bin 600 kişiyi misafir ettik” Köy muhtarı Fikret Bulut, gelecek nesillere örnek olacak bir dayanışma modeli olan bu hizmeti sürdürmek ve yaygınlaştırmak için çaba göstermeye devam edeceklerini belirtti. Bu hizmeti 2004 yılından bugüne kadar devam ettirdiklerini kaydeden muhtar Bulut, “Her sene katlayarak, insanların katılımı fazlalaşarak devam ettiğimiz bir program. İnşallah Ramazan bitene kadar da 2 bini geçeriz. Güzel katılımlar var. Misafirlerimizin yüzde 90’ı misafirdir. Yani köy halkından değil, köy biraz daha boş bu sene. Yani bu da bizi mutlu ediyor. Amacımız da zaten dışarıdan insanlara hizmet etmek. Elimizden geldiğince yolda tırları, taksileri, aileleri durdurup burada misafir ediyoruz. Bu bütçelerimizi sağlayan sadece köy halkı değil, dışarıdan olan insanlar da var. Bu gönül meselesi. Onlara da buradan teşekkür ediyorum. Aşçımız var, mutfağımız var. Her şeyi kendimiz seçiyoruz, kendimiz alıyoruz. Yemek türlerini de her gün kendimiz belirliyoruz. Hem daha kaliteli, daha düzgün çıksın. Yoldan geçen araçları durduruyoruz. Onlar da düzgün bir iftar yapıyor bizimle beraber. Ustamız da 8 yıldır bizle beraber çalışıyor. O da gönüllü geliyor. Hizmeti de köyden gençlerimiz var, onlar da gönüllü. Herkes gönül meselesi. Tamamen gönül meselesi. Onlarla devam ettiriyoruz. Bundan sonra da inşallah bu devam eder, bizden sonraki nesiller de bu bayrağı taşırlar diye düşünüyorum” dedi. “Bu hizmeti kim başlattıysa Allah razı olsun” Çaltılı köyü muhtarı Muzaffer Okumuş da, “8 kilometre ileride köyümüz var. Geç kaldık iftara. Komşu köyümüz Kırıklı’nın geleneklerini biliyoruz. Biz de onlarla beraber iftarımızı edeceğiz, Allah’ın izniyle devam edip yolumuza gideceğiz. Bu hizmeti kim başlattıysa Allah razı olsun. Ölmüşlerine rahmet olsun. Bu çok güzel bir gelenek görenek, çok güzel bir uygulama. Allah razı olsun. Alim hoca vardı bu işin başlangıcını yapan. Komşularımız da devam ettirdiler, bırakmadılar. Kendilerine Allah razı olsun diyoruz” diye konuştu. Köyde iftarını yapan Recep Taşdelen ise, “Çok güzel bir hizmet. Kırıklı köyüne teşekkür ediyorum. Allah herkesten razı olsun. Menüde mercimek çorbası, pilav, haşlama, tatlı, salata var. Bereketi bol olsun” diye konuştu. “Gümüşhane’nin iki güzergahında da bu olay var” Şiran ilçesindeki halk pazarından dönerken Kırıklı köyünde iftarını yapan pazar esnafından Mahmut Dal da, “Buradaki manevi havayı solumak için dedim ki iftarımı Kırıklı’da yapacağım. O vesileyle geldik. İftarımızı da burada yapıyoruz. Yapanlardan, yaptıranlardan Allah razı olsun. Gümüşhane’nin iki güzergahında da bu olay var. Geçit köyünde de aynı hizmet var. Büyük bir gurur Gümüşhane’miz için. Bütün emeği geçenlerden Allah razı olsun. Büyük bir nimet, gururumuz yani” ifadelerini kullandı. “Umarım bu uygulama, bu hizmet Türkiye genelinde farklı yerlere yayılır” Trabzon’dan Erzincan’a giderken iftar yapmak için Kırıklı’da mola veren Yusuf Aslan, “Kırıklı köyü muhtarı yola atladı, biz de şaşırdık. Zaten iftara yetişemeyecektik. Geldik burada iftarımızı açtık. Teşekkürler Kırıklı halkına. Çok güzel, çok farklı bir hizmet. Umarım bu uygulama, bu hizmet Türkiye genelinde farklı yerlere yayılır. Yoldan geçenler için çok çok iyi olur” dedi. Köyde kurulan yemekhanede 8 yıldır gönüllülük esasıyla aşçılık yapan Emsal Şahin, “İlk geldik ve biraz yardımcı olalım dedik. Buranın atmosferi çok değişik olunca gönüllü olarak da devam etmeye başladık. Katkımız olsun diye tam ücret almıyorum. Günlük 60’a hiç düşmüyor. 100 oluyor, 90 oluyor. Günden güne değişiyor” ifadelerini kullandı.
Gümüşhaneli kıraathane işletmecisi titizliğiyle müşterilerine ev ortamı sunuyor
30 Mart 2024 Cumartesi - 09:47 Gümüşhaneli kıraathane işletmecisi titizliğiyle müşterilerine ev ortamı sunuyor Gümüşhane’de 40 yıldır kıraathane işletmeciliği yapan 59 yaşındaki Galip Gün, evi gibi temiz tuttuğu işletmesinde her oyundan sonra ıstaka ve taşları temizliyor. Gümüşhane’de yaşayan 59 yaşındaki Galip Gün, 40 yıldır kıraathane işletiyor. Genç yaşlarda başladığı mesleğine gönülden bağlı olan Gün, titizliğiyle de dikkat çekiyor. Uzun yıllardır işletmeciliğini yaptığı kıraathanede her gün en az 2 saatini temizliğe ayıran ve titizliği sayesinde müşterilerin de memnuniyetini kazanan Gün, küçük bir dağınıklığa bile tahammül edemiyor. Vatandaşların kıraathaneyi temizliğinden dolayı tercih ettiğini söyleyen Galip Gün evine gösterdiği özenin daha fazlasını işletmesine gösteriyor. “Istaka ve taşları özel bezlerimle siliyorum” İşletmesinin vatandaşlar tarafından temizliği nedeniyle tercih edildiğini söyleyen Galip Gün (59), “Ben 40 yıldır Gümüşhane’de esnaflık yapıyorum. Ben sabah 8’de buraya geliyorum 2 saatimi temizliğe ayırıyorum. Evden daha çok burayla uğraşıyorum. Mesleğimi seviyorum, zaten sevmesem Allah bize vermez. Deterjanla temizlik yapıyorum, yerleri siliyorum, parfüm sıkıyorum, tuvaleti sürekli temizliyorum, bardakları temizliyorum her şeyi yapıyorum. Istakaları ve oyun oynanan araç gereçleri özel bezlerim var onlarla siliyorum. Arkadaşlar gelmeden önce beni arayıp yer var mı diye özellikle soruyorlar, müşteriler benden memnun olmazsa gelmez. Temizliğimden dolayı tercih ediliyorum, çayım da kaliteli, tereddütsüz gelebilirler” dedi. “Bazen titizliği bizi korkutuyor” Galip Gün’ün temizlik konusunda çok titiz olduğunu ve bazı zamanlarda bu durumdan korktuklarını ifade eden Fatih Çağlar, “Temizlik konusunda kıraathanelerin çok temiz olduğu söylenemez. Ama Gümüşhane’de 30 yıldan fazladır esnaflık yapan Galip beyin temizliği, titizliği, lavabosu, zeminleri, oynadığımız masaların sandalyesinden ıstakasına, taşlarına kadar her şeyi tertemiz. Çok titiz, bazen bizi korkutuyor bile bu konuda. Çok rahatlıkla gelip günümüzü geçirebileceğimiz titiz bir ortamda zamanımızı geçiriyoruz. Evimizdeki temizliği hissedebiliyoruz burada, özellikle son dönemlerde yaşanan salgınlara bakıldığında burada rahatça zaman geçirebiliyoruz” diye konuştu.
Gümüşhane’de üreticilere 3,5 milyon TL’lik fidan ve tohum dağıtıldı
27 Mart 2024 Çarşamba - 16:08 Gümüşhane’de üreticilere 3,5 milyon TL’lik fidan ve tohum dağıtıldı Gümüşhane’de üreticilere İl Özel İdaresi destekleriyle yüzde 50 hibeli 3,5 milyon TL’lik 96 ton yem bitkisi tohumu ve 7 bin 730 adet meyve fidanı dağıtımı yapıldı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve İl Özel İdaresi tarafından finanse edilen toplam proje bedeli yaklaşık 3,5 milyon TL olan “Yerli Meyve Çeşitlerimizin Gen Kaynaklarının Korunması” ve “Yem Bitkileri Üretimi Geliştirme” projeleri kapsamında üreticilere yem bitkisi tohumu ve fidan dağıtımı gerçekleştirildi. Kurum bahçesinde düzenlenen törende konuşan Tarım ve Orman İl Müdürü Dr. Ahmet Mesut Kıraç, yem bitkileri üretimini geliştirme projesi kapsamında İl Özel İdaresince yüzde 50 hibeli olarak finanse edilen proje kapsamında yonca, korunga, adi fiğ, macar fiği, yem bezelyesi ve yulaf olmak üzere yaklaşık 96 ton sertifikalı yem bitkisi tohumunun tedarik edildiğini ve 3 milyon 139 bin TL’bütçeli proje kapsamında 12 bin 500 dekar alanda üretim yapılacağını söyledi. Kıraç, yine İl Özel İdaresince yüzde 50 olarak hibeli olarak finanse edilen 370 bin 549 TL bütçeli Yerli Meyve Çeşitlerinin Korunması ve Genel Meyveciliğin Geliştirilmesi projesi kapsamında da 403 adet göbek elması, 310 adet İngiliz elması, bin 50 adet Çermail, Hacı Hamza, Bal Armudu, Miski Arpacı, Cinci, Mığirik gibi yerli armut çeşitleri olmak üzere 2 bin 990 yerli meyve fidanı ve buna ek olarak 190 adet elma, 500 adet armut, 440 adet erik, 180 adet kiraz, 110 adet vişne, 490 adet kayısı, 180 adet şeftali fidanıyla 2 bin 650 adet yapraklık üzüm fidanı dağıtılacağını belirtti. Projeyle toplamda 7 bin 730 fidanla 286 dekar meyve bahçesinin tesis edileceğini kaydeden Kıraç, önümüzdeki günlerden itibaren ceviz, çilek, dut yetiştiriciliği, yeni sera kurulumları, meralara ilave sıvatlar, tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliği, nohut, kuru fasulye ve ayçiçeği yetiştiriciliği gibi çok sayıda projeleri de gerçekleştireceklerini belirterek tüm bu projelere katkılarından ötürü Vali Alper Tanrısever’e, İl Özel İdaresine, İl Genel Meclisi üyelerine ve çiftçilere teşekkür etti. Konuşmaların ardından Vali Alper Tanrısever, İl Müdürü Kıraç ve diğer yetkililerle birlikte üreticilerin fidan ve yem bitkisi tohumları teslim edildi.
Gümüşhane’de 60. Kütüphane Haftası kutlamaları
26 Mart 2024 Salı - 13:45 Gümüşhane’de 60. Kütüphane Haftası kutlamaları Gümüşhane’de 60. Kütüphane Haftası düzenlenen etkinlik ve açılan sergi ile kutlandı. Gümüşhane İl Halk Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen etkinliğe Gümüşhane Vali Vekili Mehmet Faruk Saygın, İl Milli Eğitim Müdürü Adnan Gürbüz, Kültür ve Turizm İl Müdürü Hüseyin Ateş, kurum ve okul müdürleri ve veliler ile öğrenciler katıldı. ‘Dijital Geleceğin Anahtarı: Yapay Zekâ Temelli Akıllı Kütüphaneler’ temasıyla gerçekleştirilen etkinlik Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Günün anlam ve önemini belirten konuşmaların yapılmasının ardından 15 Temmuz İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri tarafından ‘Akıllı Kütüphaneler’ adlı gösteri sergilendi. Gümüşhane İl Halk Kütüphanesi Ödünç Kitap Servisi’nden en çok kitap alan çocuk, genç ve yetişkin kategorisindeki okurlar ödüllendirilirken, programın sonunda kitap sergisinin açılışı gerçekleştirildi. 2023 yılı sonu itibariyle 55 bin 606 kitaplık ile 21 bin 405 okuyucuya hizmet verildiğini ifade eden İl Halk Kütüphanesi Müdürü Sümmani Akhan, kütüphanenin kent merkezinde 9 bin 617 üyesi bulunduğunu söyledi. Gümüşhane genelinde ise 9 Halk Kütüphanesinde ise 147 bin 479 adet koleksiyonla 60 bin 736 okuyucuya hizmet verildiği bilgisini paylaşan İl Halk Kütüphanesi Müdürü Akhan, “Dünyada yaşanmakta olan hızlı teknolojik ilerleme bütün hayatımızı ve kurumlarımızı olduğu gibi Kütüphanelerimizi etkilemeye devam etmektedir. Kütüphane koleksiyonlarımızın KOHA Kütüphane Otomasyon Sistemi ile sorgulanıp taranması gerekse de e- kitap, e-dergi, e-makale vb. birçok hizmet dijital platformlar üzerinden verilmektedir. Kısaca Kütüphanecilik iş ve işlemleri teknolojik gelişme ile hızla dönüşmekte, çağın gerekleri çerçevesinde şekillenmektedir. Bütün bu gelişmeleri Kütüphanelerimize yansıtmak için Bakanlığımız ve Genel Müdürlüğümüz yoğun çaba sarf etmektedir” dedi.
Gümüşhane’de üniversite öğrencileri Hüsn-i Hat sanatını öğreniyor
25 Mart 2024 Pazartesi - 11:04 Gümüşhane’de üniversite öğrencileri Hüsn-i Hat sanatını öğreniyor Gümüşhane’de üniversite öğrencileri, 2 yıldır devam eden Hüsn-i Hat Kursunda güzel yazı yazmanın inceliklerini öğreniyor. Kurs, emekli eğitimci Cemal Karabulut tarafından ücretsiz olarak veriliyor. Halk Eğitimi Merkezinde uzun yıllar Hüsn-i Hat sanatı üzerine kurs veren emekli eğitimci Cemal Karabulut, talep üzerine 2 yıldır çoğunluğu İlahiyat Fakültesi olmak üzere Gümüşhane Üniversitesi öğrencilerine Hüsn-i Hat sanatının inceliklerini anlatıyor. Kur’an-ı Kerim harflerinin, tevhid inancı ve estetikle birleşimi sonucunda meydana gelen ve Türk-İslam sanatında önemli bir yere sahip olan Hüsn-i Hat sanatı Gümüşhane’de üniversite öğrencileri tarafından ikinci yılında da büyük ilgi görmeye devam ediyor. Hafta sonları Bağlarbaşı Mahallesi Ahmet Ziyauddin Camii altındaki kafede düzenlenen ücretsiz kursa 41 yıllık eğitim yöneticiliği hayatının ardından emekli olarak kendisini bu işe veren Cemal Karabulut (69) veriyor. 30 yıl İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü yapması nedeniyle Gümüşhane’de kendisinden daha çok öğrenci yetiştiren başka bir eğitimci olmadığını ifade eden Karabulut, 5 yıl boyunca kent merkezinde Halk Eğitimi Merkezinde hat sanatı kursu verdiğini, daha sonra İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden talep olunca Bağlarbaşı Mahallesindeki kursa başladığını söyledi. “Sizin duanız benim için en büyük ücret” Yaptığı eserleri kazanç için değil sadece gelecek için yaptığını belirten Karabulut, “Ben ücretle şu ana kadar ne bir hat yazmışım ne birisine ücretle tablo satmışımdır. Benim tek bir amacım bu bir sanattır. Bu sanat sadece benimle kalmasın, benimle gitmesin, benden sonra bunu devam ettirecek öğrenciler yetişsin. Bu düşünceyle, bu arzuyla, istekle ben bu kursu icra ediyorum. Öğrenci yetiştirmeye çalışıyorum. Onların ücreti, onlardan gelecek olan başarı bana fazlasıyla yeter de artar da bile. Her şey para demek değildir. Sizin duanız benim için en büyük ücret” açıklamasında bulundu. Gümüşhane’de en fazla öğrencisi olan okulda 30 yıl görev yapmanın sonucu kentte kendisinden daha fazla öğrenci yetiştiren başka bir eğitimci olmadığını vurgulayan Karabulut, “Üniversitede görev yapan profesörlerimiz var ve bunlar benim İmam Hatip Lisesi’nden öğrencilerim. Bunlarla gurur duyuyorum. Bunlar benim için ayrı bir mutluluk tabi. O açıdan Gümüşhane’de en fazla öğrencisi olan bir eğitimci olarak bundan son derece memnuniyet duyuyorum. Allah herkese nasip etsin diyorum” ifadelerini kullandı. "Burada sabrı öğreniyoruz" Hüsn-i hat sanatına daha önce de ilgisi olduğunu kaydeden İlahiyat Fakültesi öğrencisi Saadet Akkoyun ise “Burada sabrı öğreniyoruz. Azim ve istek olmadan yapabileceğimiz bir iş değil bu. Daha öncesinde zaten ilgim vardı. Arkadaşlarla beraber çok güzel bir ortam oluştuktan sonra bayağı güzel işler çıkarttık. Burada sabrı öğreniyoruz. Azim ve istek olmadan yapabileceğimiz bir iş değil bu. Hocamızdan aldığımız çok şey oldu. Anlattıkları şeyler, tavsiyeler bizi bu kursa bağlayan sebeplerden birisi. Kursun devamında ileride sergimiz olacak. O çok heyecanlandırıyor beni. Arkadaşlarımla yapmış olduğumuz hat sanatını orada paylaşma, gösterme eyleminde bulunacağız. Bu çok mutluluk verici” dedi.