Yerel Haberler
Gümüşhane
700 yıllık emanet nesilden nesile korunuyor 26 Aralık 2025 Cuma - 09:34:45 Anadolu ve Karadeniz’in İslamlaşması ve Türkleşmesinde önemli rol oynayan Orta Asya evliyalarından Güvenç Abdal’a ait kılıç ve zırh gömleği, 700 yılı aşkın süredir Gümüşhane’deki torunları tarafından korunuyor. Ahmet Yesevi’nin Anadolu’ya gönderdiği talebelerden biri olan Güvenç Abdal, Gümüşhane’nin Kürtün ilçesine bağlı Taşlıca köyüne gelerek burada yaşamını sürdürdü. Türbesi Kırşehir’de bulunan Güvenç Abdal’ın temsili mezarlarından biri de adını taşıyan Güvende Yaylası’nda yer alıyor. Güvende Yaylası’nda yüzyıllardır yayla şenlikleri düzenleniyor. Kırşehir’den Taşlıca köyüne gelen Güvenç Abdal, bölgenin İslamlaşmasında etkin rol üstlendi. Köye yerleştikten sonra ilk olarak bir mescit yaptırdı. Yapılan mescit, 1800’lü yıllarda onarım gördü ve günümüze kadar ayakta kalarak halen ibadete açık şekilde hizmet veriyor. Güvenç Abdal tarafından yaptırılan camide uzun yıllardır görev yapan torunu İsmail Güvendi, atalarından yadigâr olan kılıç ve zırh gömleğini özel bir kutuda muhafaza ediyor. Üniversitelerde görev yapan bilim insanları tarafından gerçekleştirilen karbon testleri sonucunda kılıç ve zırh gömleğinin 1300’lü yıllara ait olduğu kesinleşti. Emanetlerin zamanla deforme olmasının nedeni ise 1915 Rus Harbi sırasında korunmaları amacıyla toprağa gömülmeleri oldu. Trabzon’un fethi sırasında sağlanan katkıların ardından Fatih Sultan Mehmet tarafından verilen fermanla tekke beratı alan Güvenç Abdal Ocağı’nda, Cumhuriyet’in ilanına ve tekke ile zaviyelerin kapatılmasına kadar uzun yıllar boyunca kazanlar kaynadı. Güvenç Abdal’ın oğlu Hıdır Baba ile torunlarının mezarlarının bulunduğu Taşlıca köyünde, Güvenç Abdal’ın tekkesinin yer aldığı alana evini inşa eden İsmail Güvendi, Güvenç Abdal’ın Ahmet Yesevi Tekkesi’nde yetiştiğini ve Anadolu’da etkin rol üstlenmek amacıyla Taşlıca köyüne yerleştiğini, burada yaşadığı süre boyunca çok sayıda müridi bulunduğunu söyledi. "Anadolu’nun Türkleşmesinde ve İslamlaşmasında önemli bir rolü var" Güvenç Abdal’ın tekke kurarak Doğu Karadeniz’in İslamlaşmasına önemli katkılar sağladığını ifade eden İsmail Güvendi, "Güvenç Abdal, 1250’li yıllardan sonra Anadolu’ya gelen, Anadolu’nun kapıları açıldıktan sonra Anadolu’nun İslamlaşması ve Türkleşmesinde öncülük etmiş Anadolu alperenlerinden bir tanesidir. Güvenç Abdal’ın asıl ismi Halil Derviş’tir. Halil-i Nurettin olarak geçer şeceredeki ismi. 1250’li yıllarda buraya gelip mescidini yapıp burada bir tekke kurmuş ve buraların İslamlaşmasına öncülük etmişlerdir. Türkleşmesine de aynı zamanda bu Çepni boylarının Türkleşmesine onlarla birlikte büyük öncülük etmiş ve Anadolu’nun özellikle bu Karadeniz yöresinin fethedilmesinde müthiş fedakârlıklar göstermiştir. Fatih’in Trabzon’u fethinde bu ocak yetişenlerinden Çağırgan Baba’nın, bir rivayete göre 22 bin kişilik orduyla Kadırga Yaylası’nda Fatih’le beraber namazı idrak edip hutbeyi Fatih’in okuduğu, Çağırgan Baba’nın da orada namazı kıldırdığı rivayet edilmektedir" dedi. "700 yıldır bu kılıç ve zırhı koruyoruz" Güvenç Abdal’a ait kılıç ve zırhın karbon testleriyle 700 yıla tarihlendiğinin altını çizen İsmail Güvendi, "Emanetler, dededen toruna, torundan toruna aktarılmıştır. 1915 yılındaki Rus muhacirliğine kadar da büyük bir özenle korunmuştur. Bu emanetlerin bugün deforme olmasının en büyük sebebi, o dönemde güvenlik amacıyla toprağa gömülmüş olmalarıdır. Muhacirlik olayı yaşanınca dedelerimiz buradan ayrılmak zorunda kalmış, emanetleri toprağa gömüp gitmişlerdir. Geri döndüklerinde tekrar çıkarmışlar ancak doğal olarak bir miktar deformasyon oluşmuştur. Yapılan karbon testlerinde bu emanetlerin 1200’lü yıllara ait olduğu tespit edilmiştir. Daha sonraki yıllarda, özellikle 1990’lı yıllara kadar, ziyarete gelen bazı kişiler tarafından bu emanetlerden teberrük niyetiyle parça alınmış, koparılmıştır. Bu durum aslında çok yanlış bir uygulamaydı. Bunun farkına vardıktan sonra artık kimseye parça verilmemesi yönünde karar aldık. O dönemde ateşli silahların olmadığı bir zaman diliminden bahsediyoruz. Bu nedenle kılıçlar daha çok koruma amaçlıdır. Önceleri savaş meydanlarında kullanılan bu kılıç, sonraki dönemlerde aynı şekilde muhafaza edilmiştir. Hıdır Baba kullanmıştır, ondan sonra oğlu kullanmıştır. Ancak zamanla bu kılıçlar savaş alanlarında kullanılmaktan çıkmıştır. Biz bu kılıca ‘gönül kılıcı’ deriz. Aslında bu bir tahta kılıçtır. Koruma amacı taşımasının yanında, insanların gönlünü fethetmeyi temsil eder" diye konuştu.
24 Aralık 2025 Çarşamba - 09:05 Off-road aracının hava filtresine giren sincaptan fındık sürprizi Gümüşhane Off-Road Kulübü (GÜMOFF) üyelerine ait park halindeki bir off-road aracının hava filtresine giren sincap 1 kiloya yakın fındığı burada depoladı. Trabzon’un Of ilçesinde geçtiğimiz günlerde düzenlenen off-road yarışları için bölgeye giden GÜMOFF ekibi, araçlardan birini Yomra ilçesinde uygun bir alana park ederek diğer araçlarla birlikte Of ilçesine doğru yolculuğa devam etti. Uzun süre kullanılmayan araç, geçen hafta sonu dağlık arazide sürüşe çıkarıldığında belirgin bir performans düşüklüğü gösterdi. Performans kaybı nedeniyle bakıma alınan aracın hava filtresi açıldığında ise ilginç bir manzarayla karşılaşıldı. Hava filtresinin içinde, temiz ve zarar görmemiş halde 1 kiloya yakın fındık bulundu. Yapılan incelemede, bir sincabın araçtaki geniş hava girişlerinden içeri girerek hava filtresini kendisine kışlık erzak deposu haline getirdiği anlaşıldı. "Fındıkları sobada kurutup yedik" Araçta meydana gelen performans düşüklüğü nedeniyle durumu fark ettiklerini ifade eden GÜMOFF Kulübü Başkanı Recep Şahin, "Yaklaşık 1 buçuk ay önce Of ilçesine gittik Off-Road yarışlarımız vardı. Bu aracımızı Yomra ilçesinde bıraktık diğer araçlarımızla birlikte yola devam ettik. Bizim aracı bıraktığımız yerde orada fındık kurutan insanlar vardı. Onlardan müsaade aldık arabayı bıraktık. Daha sonra döndüğümüzde aracımızı çok kullanmadık. Geçen hafta sonu dağlık araziye çıktık ve aracımızda bir performans düşüklüğü fark ettik. Daha sonra bakıma aldık ve gerekli kontrolleri yaptığımızda hava filtresini açtık ve içerisinde yaklaşık 1 kiloya yakın fındık gördük. Fındıklar tertemizdi, yıkadık sobada kurutup yedik. Sincaplar normal araçlara giremez ancak bizim araçlarımız özel araçlar olduğu için hava akışı önemli olduğundan hortum girişlerini geniş tutuyoruz. Sincap oradan girmiş ve kendine güzel bir yuva yapmış. O kadar kısa sürede bu kadar fındığı nasıl taşımış hayret ettim" dedi. "Sincabın bize güzel bir ikramı oldu" Fındıkların lezzetli ve taze olduğunu belirten Alper Akçay, "İlk gördüğümüzde şok olduk, olaya dair mantık yürütemedik. Çocukların yaptığını düşündük ama arabanın bırakıldığı yere bakınca olayı çocukların yapmadığını anladık. Gerçekten hayret ettik. Sincabın kışlık erzakını aldık ama kendince güzel ama bizce yanlış bir yere konumlandırmış. Fındıkları temizledik ve buraya gelen misafirlerimizle yedik. Fındıklar gayet lezzetliydi" diye konuştu.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 09:06 Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden kaçanlar Torul’un zirvelerinde buluştu Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden ve boğucu havasından uzaklaşmak isteyen 22 doğasever, bu hafta Torul ilçesinin karlar altındaki eşsiz coğrafyasında bir araya geldi. Pamuk tarlasını andıran orman yollarında gerçekleştirilen yürüyüş, katılımcılara hem fiziksel hem de zihinsel bir arınma imkanı sundu. Yürüyüş, Torul ilçesine bağlı Tokçam köyü Merkez Mahalle’de bin 481 metre rakımda başladı. Sporcular Yanıklık Sırtı, Sel Gediği, Mandızlı Sırtı ve Hanzarosman Sırtı gibi kritik noktaları aşarak ilerledi. Kar diz boyu, manzara on numara Kar kalınlığının yer yer diz boyuna ulaştığı parkurda, Torul ve Kürtün baraj göllerinin panoramik manzaraları yürüyüşe eşlik etti. Bin 668 metre yüksekliğe kadar tırmanan ekip, 12 kilometrelik rotayı bin 94 metre rakımdaki Yurt köyünde başarıyla tamamladı. Kristalize kar taneleri eşliğinde ilerleyen ekip orman içindeki yatay geçişlerde çam ağaçlarının üzerine çöken kar yükününün oluşturduğu masalsı görüntüleri bol bol fotoğrafladı. Yurt köyüne ulaşan sporcuların yorgunluğunu köy sakinlerinden İrfan Aydın’ın ikramı bitirdi. Aydın’ın evindeki sıcak sobanın etrafında toplanan ekip, demlenen çaylar eşliğinde haftanın stresini, günün yorgunluğunu geride bıraktı. Psikolojik sağlık için ’Doğa’ reçetesi Yürüyüşe katılan Psikolojik Danışman Zeliha Fatma Aykın, doğada vakit geçirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış faydalarına dikkat çekerek, "Bugün Tokçam köyünden Yurt köyüne yürüdük. Harika manzarasıyla aslında kışa bir "merhaba" dedik. Kar yer yer diz boyuydu, bazı yerlerde de tozak şeklindeydi. Çok tatlı bir etkinlikti. Yeni gelen arkadaşlarımız da oldu. Onlara hem doğayı sevdirdik hem de doğa yürüyüşleri için katkıda bulunmaları adına bir nevi motive ettik diyebiliriz. Doğada, özellikle ormanlık alanda yapılan yürüyüşlerin depresyon ve anksiyete üzerindeki olumlu etkileri dünya genelinde yapılan çalışmalarla destekleniyor. Bugün burada sadece fiziksel bir aktivite yapmadık, aynı zamanda kışa ’merhaba’ diyerek ruhumuzu dinlendirdik. Tüm vatandaşlarımıza ’Doğada iziniz olsun’ diyerek bu deneyimi yaşamalarını öneriyorum" ifadelerini kullandı. GÜDAK Başkanı Mustafa Akbulut ise daha önce bahar ve sonbahar mevsiminde yürüdükleri parkuru kış mevsiminde ilk kez deneyimlediklerini belirterek, "Muhteşem bir kar parkuru yürüdük. Ormanlar, çam ağaçları yağan karla süslenmiş. Doğanın her güzelliğini gördük. Hava bazen rüzgarlıydı, bazen güneşli. Sona doğru biraz soğuk oldu ama çok güzeldi. Her mevsimde bu doğayı biz devamlı yürüyoruz. İlk defa kış mevsiminde burayı yürüdük. Gerçekten harika bir manzara vardı. Hafta sonunu evinde ya da kahve köşelerinde geçiren hemşehrilerimizi dağlara, temiz havaya, bu doğal güzellikleri görmeye davet ediyoruz" dedi.
21 Aralık 2025 Pazar - 09:41 Depremin izlerini girişimcilikle siliyorlar Asrın felaketi olarak adlandırılan Hatay depremlerinin ardından hayatı tamamen değişen 19 yaşındaki Leyla Mine Akkuş, zorluklara boyun eğmeyerek Gümüşhane’de eşiyle birlikte yeni bir sayfa açtı. Depremin ardından Denizli’ye giden ve Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nü kazanan Leyla Mine Akkuş, eğitimi için kente yerleşti. Eşi İsa Akkuş ise eşini yalnız bırakmamak adına Denizli’deki işini bırakarak eşinin yanına Gümüşhane’ye geldi. Kentte iş arayışları sonuçsuz kalınca genç çift el ele vererek kendi işlerini kurmaya karar verdi. Düğün altınları geleceğin sermayesi oldu Gümüşhane’nin kısıtlı iş imkanlarını bir engel değil, fırsat olarak gören genç çift, en büyük risklerini düğünlerinden kalan altınları sermayeye dönüştürerek aldı. KOSGEB’den de girişimcilik desteği alan Akkuş çifti, kentin tekstil ve giyim ihtiyacına cevap verecek butik bir işletme açtı. Kartondan tabelalı dükkan Kadın, erkek ve çocuk giyiminin yanı sıra çeyizlik ürünlerin de yer aldığı dükkanın en dikkat çeken detayı ise tabela oldu. İlk etapta maliyetleri düşürmek için tabelalarını kendi elleriyle kartondan hazırlayan çiftin bu samimi çabası, çevre esnafı ve vatandaşlar tarafından takdirle karşılandı. Eğitim ve ticaret bir arada Hem üniversite eğitimine devam eden hem de dükkanın işletmesini üstlenen Leyla Mine Akkuş, günün bir kısmını ders sıralarında, bir kısmını ise tezgah arkasında geçiriyor. Eşi İsa Akkuş’un tekstil sektöründeki tecrübesi sayesinde ürünleri doğrudan fabrikadan halka ulaştıran çift, uygun fiyat politikasıyla Gümüşhane halkına hizmet veriyor. "Üniversiteyi kazandı, ben de işimi bırakıp buraya geldim" Eşinin üniversiteyi bırakmaması için bu dükkanı açtıklarını kaydeden İsa Akkuş, "Gümüşhane’de yer açtık. Eşim okuduğu için okulunu bırakmasını istemedim, o yüzden Gümüşhane’ye taşındık. Denizli’deki hayatımı bırakıp buraya geldim. Burada yer açtık. Eşim okula gidiyor zaten, okuyor. Üniversite okuyor. Ben dükkana bakıyorum. Okul olmadığı günler yardım ediyor. Eşim Hataylı. Depremden dolayı Denizli’ye geldi. Öğretmenevinde kalıyorlardı. O sırada arkadaş ortamından tanışmış olduk. Üniversiteyi kazandı, ben de işimi bırakıp buraya geldim" dedi. Akademik camia ve arkadaşlardan tam destek Açılış gününde yalnız kalmayan çifte en büyük destek, hocaları ve sınıf arkadaşlarından geldi. Leyla’nın hem okuyup hem çalışmasına büyük saygı duyan akademik kadro, genç kadının bu zorlu maratonunda en büyük motivasyon kaynağı oldu. Kısıtlı imkanlarla yola çıkan genç çift, hayallerini gerçekleştirmek için en değerli varlıklarını ortaya koydu. "Hem uygun fiyatlı hem de kaliteli ürünler satmaya çalışıyoruz" Depremin ardından gittikleri Denizli’de eşiyle tanışıp evlendiklerini aktaran Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde Sosyal Hizmet bölümü 2. sınıfta okuyan 19 yaşındaki Leyla Mine Akkuş, "Normalde ben zaten burada okuyordum, zaten buraya gelecektim. Eşim de beni yalnız bırakmamak adına, bana destek olmak adına Gümüşhane’ye geldi. Burası maalesef küçük bir şehir, o yüzden iş imkanı çok fazla yok. Biz de kendi işimizi kurduk. Burayı düğün altınlarımızla açtık. Kendi düğün altınlarımız ve düğün paralarımızla açtık. Kendimiz hem uygun fiyatlı yapmaya çalışıyoruz hem de kaliteli ürünler satmaya çalışıyoruz. Eşim Denizlili olduğu için direkt fabrikadan getiriyoruz. Daha önce de tekstilde çalıştığı için oradan getirip hani toptancı aracılığı olmadan üstüne kâr daha fazla eklemeden daha uygun fiyata da burada satıyoruz" ifadelerini kullandı. "Burada biz bütün yaz boyunca iş baktık bulamadık" "Genç cesareti"ne dikkat çekerek hayata bu yaştan başlamanın önemli olduğunu dile getiren Akkuş, "Bir şeyler 25’imize 30’umuza geldiğimiz zaman olmuyor, gerçekten tutmuyor. O yüzden dolayı ne kadar erken başlarsak o kadar iyi, devir de öyle bir devir zaten. Burada biz bütün yaz boyunca iş baktık bulamadık. O yüzden dedik ki; madem iş bulamıyoruz, biz bir yer kuralım, bir yerden kendimizi geçindirmeye çalışalım diye düşünüp kendi işimizi kurduk" dedi.
Tokat’taki feci kazada hayatını kaybeden 3 kişi Gümüşhane’de son yolculuğuna uğurlandı
03 Ekim 2023 Salı - 14:26 Tokat’taki feci kazada hayatını kaybeden 3 kişi Gümüşhane’de son yolculuğuna uğurlandı Gümüşhane’de yaz tatilini geçirdikten sonra İstanbul’a dönmek üzere yola çıkan ve Tokat’ta gerçekleşen trafik kazasında hayatını kaybeden aynı aileden 3 kişi memleketleri Gümüşhane’de gözyaşları içinde son yolculuklarına uğurlandı. Geçtiğimiz pazar günü Tokat’ın Reşadiye ilçesinde meydana gelen kazada Gümüşhane’nin merkeze bağlı Dörtkonak köyünde yaz tatilini geçiren ve İstanbul’a gitmek üzere sabah saatlerinde yola çıkan Hüseyin Cahit Erden (72) yönetimindeki 34 CCJ 29 plakalı otomobil Reşadiye ilçesi D-100 karayolu üzerinde aynı istikamette ilerleyen 26 plakalı tıra arkadan çarpmış, tırın dorse kısmının altına giren otomobildeki sürücü Hüseyin Cahit Erden ile yolcu olarak bulunan Ballı Turhan (75) ve eşi Onay Turhan (75) olay yerinde hayatını kaybetmişti. Kazada hayatını kaybeden üç kişinin cenazeleri Tokat’ta tamamlanan işlemleri ve otopsilerinin ardından Gümüşhane’ye gönderildi. Onay Turhan eşi Ballı Turhan ile Ballı Turhan’ın kardeşi Hüseyin Cahit Erden için Kemaliye Camii’nde öğle namazına müteakip ayrı ayrı cenaze namazı kılınarak helallik alındı. Aile bireylerinin tabutlara sarılarak ağıtlar yaktığı cenazeye Belediye Başkanı Ercan Çimen, GTSO Başkanı İsmail Akçay, siyasi partilerin temsilcileri, yakınları ve akrabaları katıldı. Kazada hayatını kaybedenler cenaze namazının ardından merkeze bağlı Dörtkonak köyünde gözyaşları içerisinde toprağa verildi. “Gerçekten aramızdan ayrılacakmış gibi veda ettiler, yolculuklarını 1 hafta öne aldılar” Cenazede taziyeleri kabul eden eğitimci-yazar Yusuf Sadık, Tokat’taki feci kazada hayatını kaybeden 3 akrabasının her yıl köylerine tatile geldiğini belirterek, “Her yaz tatilinde köylerine gelen insan dostu, çevre dostu insanlardı. Bu yıl veda ederken gerçekten aramızdan ayrılacakmış gibi vedada bulundular, çok duygulu şeyler söylediler. Yolculuklarını 1 hafta öne aldılar. Çarptıkları tırın dorsesinde tampon olması gerekirken yoktu. Şoför kırıldı ve yaptıramadığını söylemiş. Arkadan çarptı diye trafik raporunda sürücünün suçlu bulunması bizce bir hata. Tır sürücüsü süratli gitmesi ve yağıştan dolayı kayması sonucunda bu kaza oldu. Üzgünüz, 3 can. Allah rahmet eylesin, benim kaynım, baldızım ve bacanağım olması da ayrıca üzücü bir durum” dedi. “2 kardeşimi ve eniştemi kaybettim, bu acıyı tarif etmek mümkün değil” Kardeşlerinin yola çıkmadan önce dikkatli olmaları için çok kez uyarılarda bulunduğunu ifade eden Ballı Turhan ve Hüseyin Cahit Erden’in abisi Mustafa Erden ise “15 gün önce ben de köydeydim. Beraber tatil yaptık, mutlu günler geçirdik. Maalesef bu acı trafik kazası sonucu 2 kardeşimi ve eniştemi kaybettim. Çok büyük acı. Allah başkalarına göstermesin bunu. Kazadan 2 gün önce görüşmüştüm yola çıkmadan dikkatli gidin, acele etmeyin, trafik kurallarına uyun diye nasihat etmiştim ama kaderin önüne geçilmiyor. Tırın hata yapması ve yolun kaygan olmasıyla tır yolu ortalıyor ve otomobil de onu geçmek isterken altına giriyorlar. Allah rahmet eylesin, çok büyük acı, tarif etmek mümkün değil” diye konuştu.
Sonbaharın büyüleyici renkleri Gümüşhane’yi sardı
02 Ekim 2023 Pazartesi - 09:04 Sonbaharın büyüleyici renkleri Gümüşhane’yi sardı Türkiye’de sonbahar mevsiminin en ihtişamlı yaşandığı şehirlerden birisi olan Gümüşhane’nin yüksek kesimleri doğanın muhteşem renk cümbüşüne ev sahipliği yapmaya başladı. Sonbaharın gelişiyle birlikte Gümüşhane’nin yüksek kesimleri ve ormanları adeta bir tablo gibi renklendi. Çam ağaçlarının yeşilinin yanı sıra kavak ve diğer ağaçların sarıdan kızıla, turuncudan mora kadar uzanan renk tonları bölgeyi büyüleyici bir atmosfere bürüdü. Sonbaharın gelmesiyle birlikte doğal güzelliklerini en görkemli şekilde, bir ressamın tuvaline dökülen renkler gibi sergileyen ve renk cümbüşüne dönüşen Gümüşhane dağları Türkiye’nin en etkileyici ve görkemli renk paletlerine sahip yerlerinden biri haline geldi. Doğa tutkunlarının ve fotoğrafçıların gözdesi haline gelen bu dönemde Gümüşhane’nin yüksek kesimleri sonbaharın en güzel renkleri eşliğinde doğa yürüyüşü yapmak isteyenlerin vazgeçilmezi oldu. Oluşan bu renkli ve etkileyici manzaraları görmek ve sonbaharın renkleriyle çevrili coğrafyayı keşfetmek isteyen Gümüşhane Dağcılık, Doğa Sporları ve Gençlik Derneği (GÜDAK) üyesi 30 sporcu Kostan Dağından Dölek köyüne kadar 15 kilometrelik parkurda doğa yürüyüşü düzenledi. Sonbahar mevsimini renkli yaprakların gölgesinde geçirmek isteyenler için ideal bir destinasyon olan Gümüşhane’de ilk sonbahar etkinliğini “Sonbahara merhaba” sloganıyla gerçekleştiren GÜDAK üyeleri Yayladere köyü Kostan Dağı orman yolundan başladıkları yürüyüşü Erdemler köyü kırsalındaki cennet gibi vadiyi aşarak Dölek köyünün eşsiz manzarasında sonlandırdı. Zaman zaman hafif yağmur altında gerçekleşen etkinlikte sporcular renk cümbüşüne dönen yürüyüş yolları boyunca gördükleri manzaralar karşısında unutulmaz anlar yaşarken, doğada organik olarak bulunan meyvelerden toplamayı da ihmal etmedi. “Gençlerimizin ekrandan kafalarını kaldırıp sonbaharın bu güzel ahengiyle buluşmasını tavsiye ediyorum” Etkinliğe katılmak için Bayburt’tan gelen sporculardan Fatma Cebeci, “Yine çok güzel bir rotada yürüdük. Doğa bizi bugün sarı, kırmızı ve yeşilin farklı tonlarıyla karşıladı. Çok güzel bir etkinlik oldu. Ben her yaştan insanı doğaya davet ediyorum. Özellikle gençlerimizin ekrandan kafalarını kaldırıp doğaya çıkmasını ve sonbaharın bu güzel ahengiyle buluşmasını tavsiye ediyorum” dedi. “Yapraklar binbir renge büründü ve bizlere güzel manzaralar verdi” Sporculardan Samet Çelik ise “Sonbahara Merhaba yürüyüşüyle yaklaşık 2 ay sürecek olan sonbahar etkinliklerimizi başlattık. Kostan dağının ormanlık alanından başladık ve Dölek köyünde etkinliği bitirdik. Güzel, kolay ve herkesin yürüyebileceği bir parkur. Renkler çok güzel. Yapraklar binbir renge büründü ve bizlere güzel manzaralar verdi. Renk değişimi Gümüşhane’de yükseklerden başlıyor ve alçak kesimlere doğru iniyor. En son Kürtün’de bu renk cümbüşünü göreceğiz” diye konuştu. Etkinliğe rehberlik yapan Burak Soydaş de “Güzel bir faaliyet gerçekleştirdik. Orman içinden renklerin binbir tonunun görülebildiği alana düzenledik. Harika bir yürüyüş oldu. Parkurumuz da çok rahattı” ifadelerini kullandı.
Kas hastası Deniz "Gençlik Merkezi" gönüllüleriyle hayata tutunuyor
29 Eylül 2023 Cuma - 21:59 Kas hastası Deniz "Gençlik Merkezi" gönüllüleriyle hayata tutunuyor Gümüşhane’de küçük yaşlarda serebral palsi teşhisi koyulan 29 yaşındaki Deniz Yıldırım, Gümüşhane Gençlik Merkezi bünyesindeki gençlik liderleri ve gönüllü gençler sayesinde hayata tutunuyor. Gümüşhane’de yaşayan 29 yaşındaki Deniz Yıldırım’a küçük yaşlarda serebral palsi teşhisi koyuldu. Hayatının büyük bölümünü ailesine ait evde geçiren ve yürüme ile konuşma zorluğu yaşayan Yıldırım, kendisine ulaşan Gümüşhane Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne bağlı Gençlik Merkezi gençlik liderleri ve gönüllü gençleri sayesinde hayata tekrar tutundu. Kendi yaşıtları gibi spor yapıp, sosyalleşmek isteyen Deniz Yıldırım’a ulaşan gönüllüler, haftanın 2 günü kas hastası genci evinden alarak Gençlik Merkezi’nde misafir ediyor. Burada motor becerilerinin geliştirilmesi adına egzersiz yapan ve koşu bandında yürüyüş yapan Yıldırım, daha sonra kuruma ait Kitap Kafe’de gençlik liderleri ve arkadaşlarıyla sohbet ederek sosyalleşiyor. Mutluluğu yüzünden okunan Deniz Yıldırım’ın en büyük isteğinin akülü tekerlekli sandalye olduğunu söyleyen gönüllü gençler, yardımseverlerden bu noktada destek bekliyor. “Deniz, burada hayata sıkı sıkı tutunuyor” Engelli olmanın bir tercih olmadığını ve engellilerin hayata tutunması için herkesin gerekli çabayı göstermesi gerektiğini söyleyen Gümüşhane Gençlik Merkezi Gençlik Lideri Mehmet Koç, "Deniz 29 yaşında, kendisi de diğer gençler gibi sosyalleşmek ve spor yapmak isteyen bir arkadaşımız. Biz de devletin sağladığı imkânlardan kendisinin faydalanması adına elimizden geldikçe çalışıyoruz. Şöyle ki engelli olmak bir tercih değildir, yaşamın getirdiği bir durum. Kendisi de bu engelleri aşmak adına burada hayata sıkı sıkı tutunuyor. Bizim de üzerimize düşen burada onun engelleri kaldırmasına yardımcı olabilmek. Deniz hanımı biz haftanın 2 günü evinden alıyoruz gönüllü gençlerimizle birlikte. Spor salonumuzda motor becerilerini geliştirecek egzersizler yaptırıyoruz Burcu hocamızın yardımıyla. Bunun dışında Gençlik Merkezimizde gençlerimizle sosyalleşiyor, arkadaş çevresini genişletiyor. Burada güzel vakit geçiriyor ve tekrar evine bırakıyoruz” dedi. “Yüzündeki gülümseme bizim için her şeyden daha önemli” Kas hastası Deniz Yıldırım’a zorlandığı konularda yardımcı olduklarını söyleyen Gençlik Merkezi gönüllüsü Esmanur Şenel (20), “Haftada 2 gün Deniz ablamız buraya spor yapmaya geliyor, biz de ona yardımcı oluyoruz. Onun zorlandığı konularda yardımcı oluyoruz. Onun yüzündeki bir gülümseme bizim için her şeyden daha önemli” diye konuştu. Deniz Yıldırım’ın en büyük isteğinin akülü bir tekerlekli sandalye olduğunu söyleyen gönüllü Ebrar Aslan (19) ise, “Deniz ablayı evinden almaya gittiğimizde bizi gördüğünde hemen gülmeye başlıyor, çok mutlu oluyor. Buraya geliyor spor yapıyor, sohbet ediyoruz. Bizimle konuşurken hep en çok akülü tekerlekli sandalye istediğini söylüyor. Biz de bu konuda yardımseverlerden destek bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Gümüşhane’de örtü yangını: 2 hektarlık alan küle döndü
29 Eylül 2023 Cuma - 15:38 Gümüşhane’de örtü yangını: 2 hektarlık alan küle döndü GÜMÜŞHANE (İHA) – Gümüşhane’de öğle saatlerinde çıkan örtü yangını ekiplerin 3 saatlik çalışmasıyla söndürülürken yaklaşık 2 hektarlık otluk ve çalılık alan küle döndü. Edinilen bilgilere göre, kent merkezindeki Canca Mahallesi, Limon Deresi ve tarihi Canca Kalesi arasında bulunan bölgede henüz belirlenemeyen bir sebeple öğle saatlerinde yangın çıktı. Otların kuru olması ve rüzgârın etkisiyle büyüyen yangın kontrolden çıkarak Canca Kalesine kadar olan yamacı kapladı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda Orman İşletme, İtfaiye, AFAD, polis ve 112 acil sağlık ekibi sevk edildi. Kuru otların tutuşması nedeniyle güçlükle kontrol altına alınan yangını söndürmek için çalışma başlatan ekipler oldukça dik yamaçta zaman zaman tutuşan ağaçlarda metrelerce boya ulaşan alevlerle 3 saat süren zorlu bir mücadelenin ardından yangını yerleşim yerleri ve bölgede bulunan özel rehabilitasyon merkezine ulaşmadan kontrol altına almayı başardı. Yaklaşık 2 hektarlık alanın küle döndüğü yangında soğutma çalışmaları sürerken Gümüşhane Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler yangının çıkış sebebinin belirlenmesi için inceleme başlattı. Gümüşhane genelinde son günlerde hemen her gün gerçekleşen örtü yangınlarına uzun süredir yağmur yağmaması nedeniyle adeta çıraya dönüşen kuru otların üzerine atılan sigara izmaritinin bile sebep olabileceğini belirten yetkililer, vatandaşları bu konuda duyarlı olmaya davet etti.
Yaban keçileri Gümüşhane’nin doğal güzelliğine renk kattı
27 Eylül 2023 Çarşamba - 09:31 Yaban keçileri Gümüşhane’nin doğal güzelliğine renk kattı Gümüşhane dağlarının süsü olarak kabul edilen yaban keçileri, son günlerde sık sık vatandaşların karşısına çıkıyor. Coğrafyasının yüzde 60’ını oluşturan dağlarda son yıllarda sayıları hızla artan yaban keçilerine ev sahipliği yapan Gümüşhane’de sonbahar mevsimiyle birlikte vatandaşlar, hemen hemen her gün yaban keçileri ile karşılaşmaya başladı. Kah karayolu kenarında, kah köy yolu kenarında yavrularıyla görüntülenen sevimli ve ürkek hayvanlar, son dönemde su ve tuz ihtiyaçlarını gidermek için sürü halinde derelere ve asfalt yollara kadar inmeye başladı. Ürkek olmalarına rağmen birkaç metre kadar yakınına gidilince kaçmayan yaban keçileri, sarp ve yüksek kayalıklarda yaşamlarını sürdürüyor. Kayaların usta tırmanıcısı yaban keçilerinin sayısı il genelinde 2 bini aşarken, Gümüşhane zarafeti, asaleti ve masumiyetiyle gören herkesi etkileyen yaban keçilerinin en rahat gözlenebileceği ve “Dikkat, yaban keçisi çıkabilir” söyleminin sıkça dillendirildiği bir şehir haline geldi. 600 metreden 3 bin 331 metreye kadar oluşan rakım farkı, Türkiye’de görülen üç iklim türünden ikisi olan karasal iklim ve Karadeniz ikliminin görüldüğü ve uzmanların enteresan ve sıra dışı coğrafya olarak nitelendirdiği Gümüşhane’nin hemen hemen her noktasında görülmeye başlayan yaban keçileri, hem Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) ekiplerinin koruma ve gözlem çalışmalarını sürekli yapması hem de vatandaşların bu konuda hassas olması nedeniyle kaçak avlanma oranı en az olan hayvanlar arasında yer alıyor.
Vali Tanrısever: "Kıt kaynakla çok fazla iş yapmanın derdinde olacağız"
26 Eylül 2023 Salı - 14:23 Vali Tanrısever: "Kıt kaynakla çok fazla iş yapmanın derdinde olacağız" Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, 17 Ağustos’ta göreve başlamasının ardından başlattığı ilçe ziyaretleri kapsamında son olarak Torul ilçesinde incelemelerde bulundu. Daha önce Kelkit, Köse, Kürtün, Şiran ilçelerini ziyaret eden Vali Tanrısever, ilçe ziyaretlerini Torul ile tamamladı. Torul ilçesinde Hükümet Konağı önünde Kaymakam Muhammet Kılıçaslan ve ilçe protokolü tarafından karşılanan Vali Tanrısever, makamında ziyaret ettiği Kaymakam Kılıçaslan’dan ilçede devam eden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Buradaki ziyaretinin ardından Torul Belediye Başkanı Evren Evrim Özdemir’i ziyaret eden Vali Tanrısever daha sonra ilgili kurumların il müdürleri, köy ve mahalle muhtarlarıyla toplantı düzenledi. Muhtarların sorunlarını ve taleplerini dinleyen Vali Tanrısever sıkıntıların çözülmeyecek durumda olmadığını söyledi. Muhtarlarla yapılan toplantının ardından açıklamalarda bulunan Vali Tanrısever, “Çözülmeyecek sorun veya sıkıntımız yok. Değerli kaymakamımız ve belediye başkanımızla el ele vererek sorun ve sıkıntıları yavaş yavaş çözmeye gayret edeceğiz. Muhtarımızın söylediği kantar sıkıntısı aklımda, yolların bozulduğundan haberdarım bu konuda da bazı adımlar atacağım onu da bilin yakında duyarsınız. Önümüz kış ve seçim. Tabi muhtar arkadaşlarımız tekrar seçilebilmek için çalışıyorlar. Devletin kaynaklarının sınırsız kullanıldığı dönem neredeyse bitti. Diyeceksiniz ki burada hiçbir zaman öyle bir şey olmadı ama yine de bazen para bol olduğu için bazı lüks işlere de girişilmiş ilçelerimizde. Ama o dönem bitti. Şimdi çok kıt kaynakla çok fazla iş yapmanın derdinde olacağız. Allah yardımcımız olsun. Araçların park sorununun da farkındayız belediye başkanımızla oturup bu konuyu konuştuk. Takdir edersiniz ki tüm sorunları bir anda çözmemiz mümkün değil. Bütçe imkânları çerçevesinde yavaş yavaş halledeceğiz. Kıymetli İl Genel Meclis üyelerimizle beraber oturup konuşacağız ve bu yıl bir dozer ile greyder iş makinesi almak için adımlar atacağız başka çaremiz yok. Zamanla yaşlanan iş makinelerinin yerine gençlerini koymanın yoluna bakacağız” ifadelerini kullandı. Vali Tanrısever programının sonunda şehit öğretmen Necmettin Yılmaz’ın Torul ilçe merkezindeki ailesini ve Şehit Polis Memuru Serdar Oğur’un ailelerini ziyaret etti. İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan’ın vefat eden annesinin cenazesine katılmak için programını yarıda kesen Vali Tanrısever, daha sonra ilçeden ayrıldı.
Avrupa Spor Haftası’nda Gümüşhane’de doğa yürüyüşü düzenlendi
24 Eylül 2023 Pazar - 17:45 Avrupa Spor Haftası’nda Gümüşhane’de doğa yürüyüşü düzenlendi Gümüşhane’de Avrupa Spor Haftası kutlama programı kapsamında doğa yürüyüşü gerçekleştirildi. Torul ilçesi sınırlarındaki Zigana Dağından başlayan yürüyüş Limni Gölü Tabiat Parkına kadar olan 5 kilometrelik alanda gerçekleşti. Vali Alper Tanrısever, Torul Kaymakamı Muhammet Kılıçaslan, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Serhat Demiral, Gençlik ve Spor İl Müdürü Mücahit Atalay’ın da katıldığı etkinlikte şapkası ve tişörtünü giyen 145 kişi orman içinden temiz havada yürüyüş yapma fırsatı buldu. Pusetlerin içinde getirdikleri küçük çocuklarıyla annelerin de katıldığı etkinlik etrafını sarmalayan çam ormanları, yeşil dokusu, temiz havası, eşsiz doğası ve denizden 2 bin 24 metre yükseklikte yer alan Zigana’nın nazar boncuğu Limni Gölü Tabiat Parkında son bulurken burada katılımcılara çorba ikram edildi. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile Herkes İçin Spor Federasyonu İl Temsilciliği tarafından gerçekleştirilen etkinliğin ardından açıklama yapan Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, tarihi ve doğal güzelliklerinin yanında kayıtlı 384 kilometrelik kültür rotası bulunan Gümüşhane’ye tüm vatandaşları davet ederek, “Bu yürüyüş hem hareket etmemiz, vücudumuzu zinde tutması hem de doğal güzellikleri görmemiz bakımından bizim için çok iyi oldu. Sadece Gümüşhane insanını değil çevre illeri ve tüm Türkiye’yi buraya davet ediyoruz. Bu harika coğrafyayı görsünler, harika iklimde yürüyüşlerini, sporlarını rahatlıkla yapabilirler” dedi. 23-30 Eylül tarihleri arasında kutlanan Avrupa Spor Haftası kapsamında Türkiye’de 10 ilde düzenlenen bu etkinlikte Gümüşhane’nin doğal güzellikleri arasında gençlerle birlikte doğa yürüyüşü yaptıklarını ifade eden Vali Tanrısever, “Zigana dağında kayak tesislerinin olduğu alandan başlayarak yine Zigana Dağının eteklerinde bulunan doğa harikası Limni Gölü Tabiat Parkına kadar ilkokuldan başlayıp üniversite öğrencilerine kadar gençlerimizle yürüdük” diye konuştu. Etkinliğe katılan Antrenör Derya Genç ise “Bugün Avrupa Spor Haftası nedeniyle Gümüşhane’de düzenlenen yürüyüşe katılarak Limni Gölü Tabiat Parkına geldik. Parkurumuzda ormanların arasından geçerek kuş sesleri eşliğinde bir yürüyüş düzenledik. Biraz yorucu oldu ama manzara çok güzeldi, çok keyif aldık. İlk defa doğa yürüyüşüne katıldım. Gümüşhane’de bu tür etkinlikler çok güzel oluyor. Gümüşhane’nin birçok farklı güzel yeri var. Avrupa Spor Haftasında Gümüşhane’deki vatandaşlarımızı spor yapmaya, yürüyüş yapmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı. Etkinliğe katılan sporculardan Elif Sultan Aydın, “Bugün yürüyüşe çıktık. Çok güzel bir manzarada yürüdüm. Çok yorulmadım. Ben daha önce de doğa yürüyüşü yaptım. Çok eğlenceli oluyor. Herkese sağlık için yürümelerini tavsiye ediyorum” dedi.