Türkiye’de kadın işgücünün perakende ve tüketici ürünleri sektöründeki yerini güçlendirmeyi, üst düzey kadın yönetici sayısını artırmayı amaç edinen LEAD Network Türkiye, geleneksel hale gelen kahvaltı buluşmasının haziran ayı etkinliğini Kellogg ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Etkinliğin konuk konuşmacısı ise eğitimci ve yazar Özgür Bolat oldu.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan LEAD Network Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Aysun Zaman, “Öncelikle Kellogg’a artık geleneksel hale gelen kahvaltı buluşmalarımıza destek verdiği için teşekkür ediyorum. Bugün Sevgili Özgür Bolat’ın sunumuyla yarınlarımızın aydınlık yüzleri olan çocuklarımızı nasıl mutlu ve başarılı yetiştiririz diyeceğiz. Kendisine de ayrıca katılım ve desteğinden dolayı teşekkür ederim. LEAD Network Türkiye olarak, perakende ve tüketici ürünleri sektöründe çalışan kadın liderlerin sayısını, itibarını, etkilerini arttırmayı ve onları bilgi, eğitim ve tecrübe ile donatmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda LEAD to LEAD Mentorluk ve Eğitim programımız üyelerimize özel olarak kapsamlı bir şekilde hazırlanıyor.
LEAD to LEAD Mentorluk programımızın 5 dönem boyunca kesintisiz eğitimleri ile 192 mentimize ulaştık. Yeni dönemde de yine aynı şekilde daha fazla menti ve mentor ile yolumuza devam edeceğiz. 6’ncı dönemin duyurusunu ise haziran ayı içinde yapılacak üye toplantısı ile duyuracağız.
Eğitim programımızı Koç Üniversitesi’nin iş birliği ile yürütüyoruz. 2’nci dönemi tamamlanan MINI MBA programımızdan 34 üyemiz mezun oldu. Amacımız iş dünyasında yaşanan rekabet, küreselleşme ve belirsizlikler çerçevesinde kuruluşların ve bireylerin yaşadığı zorlukları belirleyerek liderlik, üreticilik ve problemleri yerinde çözme tekniklerinin geliştirilmesi için fayda sağlamak” dedi.
“2030 yılı sonuna kadar 3 milyar insan için daha iyi günler oluşturacağız”
Kellogg’s İnsan Kaynakları Müdürü Özge Nuraydın ise “Gıdaya adil erişimi sağlamak amacıyla dünya çapında verdiğimiz Kellogg's Better Days sözümüz ile başta kadınlar olmak üzere 2030 yılı sonuna kadar 3 milyar insan için daha iyi günler oluşturmaya çalışıyoruz. 2025 yılı sonuna kadar yönetim seviyesinde 50/50 cinsiyet eşitliği ve 2025 yılı sonuna kadar da yönetim seviyesinde yeterince temsil edilmeyen grupları yüzde 25 oranında arttırmayı hedefliyoruz” dedi.
2005 yılından beri Türkiye’de faaliyette olduklarını belirten Nuraydın, “Ülkemizde çocuklarımızı ve kadınlarımızı güçlendirmeye yönelik birçok çalışma yürütüyoruz. Kırsal kesimlerde yaşayan çocuklarımızı sağlıklı beslenme konusunda bilgilendirmek ve yerli kadın üreticileri desteklemek için projeler hayata geçiriyoruz. Isparta, Sivas ve Eskişehir’de yerli yulaf üreticilerini, ziraat mühendisi danışmanlığı, gübre ve bitki koruma ürünleri gibi konularda destekliyoruz” şeklinde konuştu.
"Yerli yulaf projesinin hasadı gerçekleşti"
Yerli yulaf projesinde ilk hasadı 2022 yılında gerçekleştirdiklerini belirten Özge Nuraydın, “Hasat sonunda elde ettiğimiz yaklaşık 1000 ton yulafı, yaklaşık 400 ton yulaf ezmesine dönüştürecek ve birbirinden lezzetli ürünlerimiz ile sevenleriyle buluşturacağız. Projemiz kapsamında özellikle kadın çiftçilere verdiğimiz desteklerle sürdürülebilir tarıma katkı sağlamayı hedefliyoruz. Önümüzdeki yıllarda proje kapsamını daha da genişletmeyi, daha çok çiftçimize özellikle de kadın çiftçilerimize destek olmayı hedefliyoruz” diyerek sözlerine son verdi.
Etkinlikte “Mutlu ve başarılı çocuk nasıl yetiştirilir” başlıklı bir konuşma yapan Dr. Özgür Bolat ise “Mutluluğu başarıya bağlı olan bir insan toplum tarafından kabul görmek için sürekli olarak başarılı olmak zorunda hisseder. Bu da kişiyi çok yorucu ve kaygılı bir hayata sürükler. Kişi sadece başarılı olursa insanlar tarafında sevileceğini ve övüleceğini düşünür. Dış kaynaklı bir anne baba iç kaynaklı bir çocuk yetiştiremez. Yetiştirmeyi sözde ister ama özde istemez. Farkında olmadan çocuğu kendine bağımlı yetiştirir. Dış kaynaklı insanlar dış kaynaklara ulaşamazsa depresyon, intihar, bağımlılık gibi birçok konuyu beraberinde getirir. Pandemide insanların çoğu kendinden kaçamadı ve kişi kendi gerçekliği ile yüzleşmiştir. Başarılı olmadan nasıl mutlu olunur? Diğer insanların hayatına nasıl bir anlam ve katkı sağlayabilirim. İnsanlar anlam oluşturmak için çalıştıklarını bildikleri zaman hem başarılı hem mutlu olabilirler. İnsanın kendinde iç enerjisini bulamamasının sebebi olarak odaklandığı vizyonunu bulamamasıdır. Dış kaynaklı insanlar koltuğundan güç alır. İç kaynaklı insanlar koltuğuna güç verir. Dış kaynaklı insan her zaman ispat etmesi gereken bir şey olduğu için hırslı oluyor. İç kaynaklı insanlar azimli oluyor. Dış kaynakların hedefi, iç kaynakların vizyonları oluyor, dış kaynaklar ne olmak istiyorum sorusunu soruyor, iç kaynaklar ne yapmak istiyorum sorusunu kendine soruyor. Eğer sizde dış kaynaklıysanız etkiye odaklanmanız ve bunu yazmanız lazım. Anne babalıkta bu olay çocuğa kızacağınız zaman kızmıyorsanız özde olduğunuz zamandır. Eğer bir kişi “ben, ben olduğum için değerliyim.” derse mutluluğa ulaşır, anlam ve etki oluşturmak için çalışırsa da başarı gelir onu bulur; bu insanlar hem mutlu hem başarılı olur’’ dedi.
