SPOR - 19 Ağustos 2022 Cuma 21:54

Spor Toto Süper Lig: Ümraniyespor: 0 - Galatasaray: 0 (İlk yarı)

A
A
A
Spor Toto Süper Lig: Ümraniyespor: 0 - Galatasaray: 0 (İlk yarı)

Spor Toto Süper Lig’in 3.

Spor Toto Süper Lig’in 3. haftasında Ümraniyespor, Atatürk Olimpiyat Stadı’nda Galatasaray ile karşı karşıya geliyor. Müsabakanın ilk yarısı 0-0’lık beraberlikle tamamlandı.



Maçtan dakikalar (İlk yarı)


4. dakikada Ümraniyespor savunmasının yaptığı pas hatasında Seferovic ceza yayı üzerinde topun sahibi oldu. Ceza sahasına girerek pasını aktarmak isteyen Seferovic’in gönderdiği top doğrudan auta gitti.


6. dakikada ceza sahası dışı sağ çaprazında topla buluşan Onur Ayık’ın çaprazdan kaleye yaptığı vuruşta meşin yuvarlak yandan auta gitti.


19. dakikada sağ taraftan Mrsic’in yerden içeri çevirdiği topa kale önünde del Valle’nin vuruşunda meşin yuvarlak üstten dışarı çıktı.


28. dakikada Kerem’in pasıyla ceza yayı sol çaprazında topla buluşan Oliveira’nın yerden şutunda meşin yuvarlağı kaleci Serkan Kırıntılı iki hamlede kontrol etti.


31. dakikada Muslera’nın yaptığı degajın ardından Ümraniyespor yarı sahasının ortalarında topla buluşan Yunus’un sağ çaprazdan ceza sahasına girerek yaptığı vuruşta meşin yuvarlak kaleci Serkan’da kaldı.


45+1. dakikada ceza sahası dışı sol çaprazından Oliveira’nın direkt kaleye kullandığı serbest vuruşta meşin yuvarlak yandan auta gitti.



Stat: Atatürk Olimpiyat


Hakemler: Ali Şansalan xx, Samet Çavuş xx, Ata Yıldırım xx


Ümraniyespor: Serkan Kırıntılı xx, Serkan Göksu xx, Santos xx, Glumac xx, Lenjani xx, Oğuz Gürbulak xx, del Valle xx, Mrsic xx, Avounou xx, Onur Ayık xx, Bettaieb xx


Yedekler: Orkun Özdemir, Mustafa Eser, Gheorghe, Sackey, Yunus Emre Mertoğlu, Metehan Mimaroğlu, Emre Nefiz, Gagnidze, Umut Nayir, Geraldo


Teknik Direktör: Recep Uçar


Galatasaray: Muslera xx, Boey xx, Nelsson xx, Abdulkerim Bardakcı xx, Patrick Van Aanholt xx, Torreira xx, Oliveira xx, Emre Akbaba xx, Yunus Akgün xx, Kerem Aktürkoğlu xx, Seferovic x


Yedekler: Okan Kocuk, Omar, Emin Bayram, Berkan Kutlu, Cicaldau, Emre Kılınç, Mertens, Gomis, Barış Alper Yılmaz, Kazımcan Karataş


Teknik Direktör: Okan Buruk


Sarı kartlar: Abdulkerim Bardakcı (Galatasaray), Serkan Göksu (Ümraniyespor)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya ALKÜ öğrencisi, Avrupa Kupası şampiyonu oldu Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi öğrencisi Yusuf Kerim Çevik, Antalya’da düzenlenen Europeans Open 2024 Ju-Jitsu Cup’ta iki kategoride altın madalya kazanarak Avrupa Kupası şampiyonu oldu. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ), sporun ve sporcunun yanında olmayı bir ilke edinerek ulusal ve uluslararası arenalarda başarıdan başarıya koşuyor. Her geçen gün spor alanındaki gurur tablolarına bir yenisini ekleyen ALKÜ, bu defa da yarışmadan altın madalya ile döndü. ALKÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü 1. sınıf öğrencisi Yusuf Kerim Çevik, Muay Thai Federasyonu’nun 2024-2025 faaliyet programında yer alan Europeans Open 2024 Ju-Jitsu Cup’ta büyük bir başarıya imza attı. 28-30 Kasım 2024 tarihlerinde 10 bin kişilik Antalya Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen Avrupa Kupası Ju-Jitsu Müsabakaları’nda Çevik, No Gi ve Ne Waza kategorilerinde altın madalya kazanarak Avrupa Kupası şampiyonu oldu. ALKÜ Genel Sekreteri Onur Ocakdan, Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ayşe ÜNAL ve Dr. Öğr. Üyesi Ayça ARACI eşliğinde ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan’ı makamında ziyaret eden Yusuf Kerim Çevik, kıyasıya verdiği mücadeleyi anlatarak desteklerinden dolayı Rektör Türkdoğan, hocaları ve ailesine teşekkür etti. Rektör Türkdoğan: "Sporcumuz ALKÜ’yü ve ülkemizi gururla temsil etti" Rektör Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, Yusuf Kerim Çevik’in başarısıyla ALKÜ olarak gurur duyduğunu belirterek, "Üniversitemiz, spora ve sporcuya ulusal ve uluslararası her alanda destek olmayı misyon olarak belirlemiştir. Yusuf Kerim, bu anlayışın ve çabalarımızın bir meyvesi olarak uluslararası arenada hem ALKÜ’yü hem de ülkemizi gururla temsil etti. Kendisini yürekten tebrik ediyor, destek olan hocalarına ve ailesine teşekkür ederek başarılarının devamını diliyorum" dedi. Rektör Türkdoğan konuşmasının devamında, "Sporcularımıza sağladığımız destek ve imkanlarla onların başarılarına ortak olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz" ifadelerini kullandı. Ziyaret hatıra fotoğrafı çekimi ile sona erdi.
İzmir “Nasıl Bir İzmir” serisinde Körfez ve havzalar konuşuldu İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından şehrin uzun vadeli vizyonunu ve stratejilerini şekillendirmek üzere hazırlanan İzmir Vizyon 2074 Çerçeve Belgesi çalışmaları kapsamındaki “Nasıl Bir İzmir” panel serisinin üçüncü oturumu, “Körfez ve Havzalar” başlığı ile gerçekleşti. Toplam 8 panel ve 8 atölye çalışmasından oluşan ve Doç. Dr. Murad Tiryakioğlu moderatörlüğünde düzenlenen “Nasıl Bir İzmir” serisinin üçüncü paneli İzQ İnovasyon Merkezi’nde gerçekleşti. Panele çok sayıda yurttaşın yanı sıra belediyelerden, meslek odalarından ve üniversitelerden temsilciler izleyici olarak katıldı. “Körfez ve Havzalar” başlıklı panelin ilk konuşmacısı Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Irmak Ertör, ‘mavi ekonomi’ ve ‘mavi büyüme’ kavramları üzerinde durdu. Ertör, denizlerin ekonomik büyüme için yeni mekânlar olarak görüldüğüne ve ekolojik sürdürülebilirliğin önemine dikkat çekti. Ekonomik büyüme odaklı hareket etmenin oluşturduğu sorunlara işaret eden Ertör, “İzmir Körfezi özelinde başlıca sorunlarımız deniz biyoçeşitliliğinin azalması, türlerin tükenmesi, endüstriyel ve tarımsal atıklar ile buna paralel oksijen azalması, çarpık kentleşmenin denize ve kıyıya erişimi zorlaştırması. Ayrıca Aliağa, gemi söküm sektörünün etkisiyle emek ve ekoloji meselelerinin denizel ve kıyısal mekânda kesişiminin önemli bir örneği” şeklinde konuştu. “Lagünler ve deniz çayırları, deniz ekolojisi için çok önemli” Ertör’ün ardından söz alan Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güzel Yücel Gier ise İzmir Körfezi’ndeki özel çevre koruma alanlarının ve Çakalburnu Lagünü gibi Ramsar alanlarının kenti su taşkınlarına karşı koruduğunu belirtti. Deniz çayırlarının deniz ekosistemi açısından önemini vurgulayan Gier, sözlerini şöyle sürdürdü: “Deniz çayırları, biyoçeşitlilik açısından sulak alanlar kadar önemli. Deniz çayırları için tehditleri bulanıklık, yabancı türler, derin deşarjlar olarak sıralayabiliriz. Müsilaj ise bu sorunların en son noktasında ortaya çıkıyor. Deniz ekosisteminin korunması için disiplinler arası çalışmalar yapılmalı. Şehir plancıları ile, mimarlar ile çalışılmalı. Mimarlar kıyıyı, denizi öğrenmeli. Yerel değerlerin farkına varmalıyız ve haritalamalıyız.” “Havza çalışmaları büyük önem taşıyor” Panelin son konuşmacısı İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Semahat Özdemir, etkilerini yaşamaya başladığımız iklim krizinin, gelecek on yılların en sorunlu alanı olduğuna işaret ederken, şu şekilde konuştu: “Aşırı iklim olayları, kuraklık, ısı artışı, su kıtlığı, gıda güvenliği, tüm insanlık için çok önemli riskler. Ülkemiz ise, bu risklere ek olarak dört büyük sorun alanı ile karşı karşıya. Ülkemiz, iklim krizinden en çok etkilenen coğrafyalardan birisi olan Doğu Akdeniz Bölgesi’nde yer almakta ve çok büyük bir kısmı, deprem riski ile karşı karşıya. Ülkemizdeki akarsu havzalarının çok büyük bölümünde ciddi kirlilik sorunu yaşanmakta. Havzalardaki yüzey suları ve yeraltı suları azalma ve kirlenme tehdidi altında, tarım topraklarımız kimyasallar ve hava kirliliği gibi nedenlerle kirlenmekte. Kirlilik sorunu yaşanan havzalarımızda üretilmekte olan tarımsal ürünler, sağlığımızı tehdit eder nitelikte. Tüm bu nedenlerle, kendi içinde bir ekosistem bütünlüğüne sahip olan havzalarımıza dair çalışmalar yapmak, stratejik planlar ve eylem planları yapmak, öncelikleri belirlemek, eylemleri hayata geçirecek aktörleri ve yöntemleri belirlemek ve ne denli başarıldıklarını izlemek çok önemli.” Panel, konuşmaların ardından soru-cevap bölümü ile sona erdi İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Planlama Ajansı tarafından kurgulanan “Nasıl Bir İzmir” çalışması, iki haftada bir tüm İzmirlilerin katılımına açık olarak gerçekleşecek paneller ve bunları takip eden atölyeler ile devam edecek. Çalışmanın, Vizyon 2074 Çerçeve Belgesi’ne önemli çıktılar sağlaması bekleniyor.
Adana Esad ülkeyi terk etti, Adana’daki Suriyeliler kutlama yaptı Suriye’de 15 yıl süren iç savaşın ardından muhaliflerin Şam’a girmesiyle birlikte Beşar Esad’ın ülkeyi terk etmesi Adana’daki Suriyeliler tarafından düğün gibi kutlandı. Suriyeli bir genç, ”Artık ülkemize dönmenin vakti geldi. Türkler çok iyiydi, hepinizi özleyeceğiz“ dedi. Esad rejimi karşıtı muhalif gruplar, 12 günlük ilerleyişin ardından Suriye’nin başkenti Şam’a girdi. 1963’de başa gelen Baas iktidarı sona erdi. Muhaliflerin Şam’ın kontrolünü ele geçirmesi, üzerine Beşar Esad ülkesinden kaçtı. Esad’ın kaçması Adana’da yaşayan yaklaşım 250 bin Suriyeli tarafından düğün gibi karşılandı. Seyhan ilçesinde meydanda toplanan Suriyeliler Esad aleyhine sloganlar atıp Suriye bayrağı açarak 15 yıl sonra gelen zaferi kutladı. Suriyeliler konvoy yapıp şehir turu attı. “Türkiye’yi özleyeceğiz, ülkemize dönmenin vakti geldi” Kutlama alanına gelen Suriye uyruklu 19 yaşındaki Muhammed Mustafa Türkiye’de büyüdüğünü dile getirerek, ”Çok iyi oldu, çok mutluyuz. artık ülkemize dönmenin vakti geldi. Bizde buna hazırız. Artık bitti, artık dönüyoruz Allahın izniyle en yakın zamanda. Türklerde çok iyiydi, hepinizi özleyeceğiz. Türkiye’yi özleyeceğim. Aramızda dostluk bağı kalır, gelir ziyaret ederseniz. Bizde sizleri ederiz. O yüzden hepinize çok teşekkür ediyoruz. Bazı sorunlar oldu ama çok mutluyuz siz bize güzel karşılama yaptınız. Bizim bir hatamız var tüm Suriyeler adına ben özür diliyorum” dedi.
Sivas Fiyatlar yükseldi, tamirine talep arttı Sivas’ta 40 yılı aşkın bir süredir ayakkabı tamiri yapan Gökhan Uygur, vatandaşların artan ayakkabı fiyatları nedeniyle yeni ayakkabı almak yerine mevcut ayakkabılarını tamir ettirdiklerini söyledi. Bir dönem ayakkabı tamir ettirmek yerine yenisini alanlar, ayakkabı fiyatlarının artmasından sonra ayakkabı tamirine yöneldi. Son zamanlarda artan taleplerle birlikte ayakkabı tamircileri, artan iş yüküne yetişmekte zorlanıyor. Sivas’ta babasından kalma dükkanda 40 yılı aşkın bir süredir ayakkabı tamirciliği yapan Gökhan Uygur, çırak bulamamaktan dolayı dertli. Artan taleplerden dolayı fazla mesai yapan Uygur, işlerini yetiştirebilmek için fabrikasyon uygulamaları yapmaya başladı. “Bu mesleğe talep yok” Meslekte çırak yetişmediğini ifade eden Uygur,” Mesleğe 6 yaşında babamın yanında başladım. 40 seneden fazla bir süredir bu mesleği yapıyorum. Müşterilerimin getirdikleri ayakkabıları sanki kendi ayakkabılarımı tamir ediyormuş gibi davranıyorum. Müşterilerimi mutlu etmek beni de mutlu ediyor. Bu mesleğe talep yok. Herkes çocukları mevki makam sahibi olsun istiyor. Bu memleketin bu işleri yapanlara da ihtiyacı var. Herkes gibi bizim de sıkıntımız çırak yetişmemesi. Gençler ilk etapta alacağı parayı düşünüyor o yüzden de çırak yetişmiyor” dedi. “Hiç yapmadığımız tamirleri yapıyoruz” Vatandaşların artan ayakkabı fiyatlardan dolayı ayakkabı tamirine yöneldiğini belirten Uygur, ” Toplum olarak israfa alışmıştık. Vatandaşlar ayakkabı fiyatlarının artmasından dolayı 2 bin-3 bin liraya aldıkları ayakkabıları yırtıldığı zaman hemen kaldırıp artık çöpe atmıyorlar. Bu sebepten dolayı insanlar ayakkabılarını tamir ettirmeye başvurmaya başladılar. İnsanların maddi yönden alım gücü olmadığı için tamirata yöneldiler. Bizde elimizden geldiği kadar makul fiyatlara tamir etmeye çalışıyoruz. Eskiden hiç yapmadığımız tamirleri yapıyoruz ve artık fabrikasyon tamirleri dediğimiz tamirleri yapmaya başladık” diye konuştu.